Meş'um gün .. Büyük bir hayretle dinlediği- DİZ bu havadise kat'iyen ihtimal İ Vermedik. Fakat ne olursa olsun T ihtimale karşı şayet böyle mecnunane ihanete maruz alırsak derhal biz de harekete eğiz. Evvelâ, bu harekete tasaddi etmesi ihtimali olanların isimle- rini yazdık. Yarından itibaren birer arkadaş bunları şedit bir ut altında bulunduracak. Böyle bir harekete tasaddi kleri his olunur olunmaz, lar derhal öldürülecek; ve. mevkii müstahkem komandası, # birinci fırka komandanı İbra- 8 paşaya tevdi olunacak. 11 - 12 Marc 329 Öğleden sonra başlıyan düş- Manın topcu ateşi, güneş gurup *ttikten sonra şiddetini arttırdı. wüthiş bir velvele, yavaş yavaş eyi sarıyor. Bilhassa garp ve “emup cephesi, gittikce şiddetini arttıran bir volkan gibi ateşler İçinde kaynıyor. Ya cephemiz. karşımızdaki Sırplıların topcu kuvvetini ancak H vimdi w Duracık cep- emize o kadar sik ve okadar il Yok batarya yerleştirmişler ki. i mıza yağan mermiler ve | Mrapneller adeta piyade ateşi dibi geliyor... Siperler, gittikçe aralılar ve şehitlerle doluyor. İ hiç kimsenin yerinden kıpırda- Mak imkânı yok. 12 mart salı Meş'um gün.. Meş'um.. Men- bu, Mel'un gün. Sabaha karşı sis vardı. İleri Ükol siperlerinden haber gel- Düşman piyadesi, sisden is- ide ederek ileriliyormuş” Hat- 7 önümüzdeki dereye kadar Vaziyeti bizzat. gör- je istiyen kumandanımla ileri | akel siperlerine kadar bera- ii gittik. Hakikaten Sırplar hat üzerinde, gayet ağır bir Üni e sürünerek ileriliyor. Bu, emek değil.. Biraz da bekle- Mek. Cünkü bilâ insaf ve bilâ İniş başımızın üzerine yağan çu ateşinin biraz daha bizi bekliyorlar. ii taraftan sis, bir taraftan | pilâk eden mermilerin düman- e, Yirmi metre ilersini bile güç Tnteriyor... » Şefak sökerken sis birdenbire Sanki bir tiyatro perdesi / Fi Z İşte unutulmaz bir an... karşısındaki satbı mail € yayılmış olan harp efra- men meydana çıktı. Ge-. ve gerek topçularınn âteşine güvendikleri için en açıkta olan Sırplıların e bizim siperlerden o ka- tedit bir tüfek ateşi saçıldı bu ani ateş bir anda Sırpları fir MET şaşırttı ve okadar dağıt Üzerine çöken "elikeli gün... Sis biraz dağılır. dağılmaz Sırp kuvvetlerinin bize fevkalâde takarrup ettiklerini gördük.. ve açılan şedit bir ateş... felâketi bile unutarak kahkaha- larla gülmeğe başladık. Çok sürmedi. Pek az bir z2- manda bütün bu taarruz kuvveti kurşunlarımızın osağnaklı yağ- muru altında can verdi. Kaçan pek azdı. Hele dereye kadar ilerlemiş olanlardan bir tek nefer başladı ki.. Siperlerde barınmak ihtimali yok. * Etrafımızda < patlıyan tabrip tanelerinin çıkardığı minare gibi toprak ( sütunlarının (başımıza, beynimize yağdırdığı taş ve top- raklardan göz açamıyoruz. Mö- temadiyen infilâk eden mermi- lerden (o kulaklarımız tıkandı. hiç birşey duymuyoruz. Dakikadan dakikaya veha- metini artıran hadisatı; zapt etmek, kaydetmek şu tarafa dursun görmek bile mümkün değil... Bulgarlar, bütün topcu ve pi- yada kuvvetlerile şark cephesine | yüklenmişler o Ayvaz baba ve otuz ikinci alayın birinci taburu ile, Papastepe höyükünün geri- sindeki ağır sahra bataryası sür'atle şark cephesine imdada koşturuluyor. i * Umumi vaziyet hakkında me- lümat almak için derhal Edirne- ye o hareketimizi okumandanım emretti. Karargâhta kalacağız ve sık sık vaziyetten kendisini haberdar edeceğiz. (Bitmedi) Sakallı, bı- yıklı çocuk Üst tarah birinci sayıfamızda 7 Mehmedin öldüğü koğuşun şefi olan Dr. İhsan Hilmi B. bu çocuk hakkında kitap yaz- mıya âncak kendisinin hak ve salâhiyeti olduğunu iddia ederek Eitbba odası haysiyet divanına müracaat etmiştir. İşte doktor- ların haysiyet divanı dün bu meseleyi tetkik için toplanmıştır. Haysiyet divanı evvelâ müşte- ki İhsan Hilmi Beyi dinlemiş, bu 15 dakika kadar sürmüş, bundan sonra Kâzım İsmail B. içtimaa davet edilerek kendisine müdafaasını yapması söylenilmiş- tir. Kâzım İsmail B., Hik mi B.in bu çocuğu muayene etmediğini, teamülen gece gelen ve sabahleyin nöbetçi doktorun muayenesinden evvel ölen has- tanın sertabibe ait olduğunu, sertabibin de çocuğun otopsi- sini yapmasını kendisine emret- tğini, otopsiyi yapan adamın " her ne bülursa neşretmek hak- kı olduğunu söylemiştir. Haysiyet divanı iki doktoru” Atina bankası h Maltepe höyükü sukut etmek üze- | ası Yanında her gün re imiş. İhtiyatımızda bulunan |: Abone şartları: Memlekette ecmebiye 1 o ayiği Kuruş 150 1 oem « 4 (o 800 sai, « 750 1450 2 1400. 2700 VAKITı 5 kuruştan fazlaya almamak, kendi evinize kadar getirtmek İstiyorsanız Abone olunuz! Daha ucuz ve kolay edin- miş, gazetemizin abonelerine olan hediyelerini de Kazan mış olursunuz! Zekât ve Fitre için umaumi içtimâ T. Ta, C. Istanbul şubesinden: Zekât ve fitrenin ne suretle top- lanacağı ve hesabatının ne $€- kilde tutulacağı hakkında görü- şülmek üzre yarın (17 şubat pazartesi ) saat 15te Cağaloğ” lunda C. H. F, merkezinde Tayyare cemiyeti kaza ve abiye şube reislerininde iştirakile W- mumi bir içtima aktedilecektir. Ekmek ye Francala fiatları Şehremanetinden ; Şubatın on sekizinci salı gününden itibaren ekmek on dört kuruş otuz para ve francala yirmi iki buçuk ku- ruştur. Cik, saç, frengi hastalıkları mütahasaısı DOKTOR Ahmet Hâmit Galata, Voyvoda caddesi üçten sonra. Raman a dinledikten sonra uzun bir müd- det müzakerede (o bulunmuş, fakat biç bir karar verilmemiş" tir. Bugün 5,30 da Etfalhasta- mesi sertabibi Rıfat Hamdi, Dr. Ali Şük-ü, röntken mütehassısı Ekrem, nisajye mütehassısı Rauf Fehmi Beyler şabit sıfatile din- lenecek, bundan sonra bir karar verilecektir. Haysiyet divanı bu iki meslek- taşı o barıştırmak istemektedir. Hatta Ali paşa dün bunun için iki doktor arasında tavassutta bulunmuş, fakat bir netice alı- namamıştır. iğer taraftan Kâzım İsmail Beyin sarfettiği galiz bir tabir dolayısile İhsan Hilmi Beyin bir dava açacağı göylenmektedir. Alı paşa ne diyor? Ali paşa bu mesele hakkında demiştir ki: “— Bugün bir karar vereme- dik. Yarın tekrar toplanacak ve bir karar vereceğiz.Şimdiki hak de her iki doktor hay- siyet divanının tebellür etmiş bir kanaati yoktur” Ali Şükrü B. ne diyor Mehmedi m nderen çocu ı e Dr. Ali Şükrü B. de- miştir Yİ nedi ben tedavi edi ordum. ; Gese çocuk fenalaştı. Hasta- neye kaldırmak lüzumunu duy- dum. Kendi hastanemde yer » Darülâceze uzaktı. Onun va Etfal hastanesin- ; İmüş, Çocuk © gece ö . işitüm ki Kâzm İsmal B. bu vak'a hakkında bir etüt yapmış memnun oldum. Yarın divanda bana sorulan suallere cevap v€- receğim. e m İlel meş e m a keme ni m eş a ER anem A — z 8 — Zampara Kıral 9 — VAKIT. 17 Şubat 1930 — Venedikli koca dükü misal tutardı 5 Öyle ya! Dük yazdığı mektupta: “ Bir demet çıçek, bir vazo,bir tablo veya, güzel bir kadın hediyesi arasında fark ne!, dememiş midi... Dük dö Rişöylü aynı asırda madam dö “Mokonsey,, ile ma- dam dö “Lüksenburg,â şu satır- ları yazmıyor midi: “Efendimin şehevi zevklerini tatmine hizmet edersem ne ayıbı var? İnsan bir güzel tablo, bir elbise veya her hangi bir mü- cevher veriyor da, bir hükümda- ra, dünyanm en hoş şeyi olan bir kadın takdim etmek neye ayıpmış anlıyamıyorum.» Her halde «Kazanova» nın bu intrikaya iştiraki gizli Me böylece kalacaktı. Zamanı ve mubarrirlerinin bundan bah- setmemesine asla hayret edile- mez. Yalnız şu kadarını kayde- delim ki Venediklinin tayin et- tiği tarih doğrudur. 1761 kânu- nevvelinde bir senedenberi kıra- la gayet güzel, terbiyeli ve zeki bir kadının takdim edildiğini «Karliye» nin hatıratınıda gö- rüyoruz. “Barbeye,, ilâve eder ki: “Bu kadın Pale “Ruayal,, güzel bir evde ikamet eden ve bali vakti yerinde adamlara evinde kumar oynatan Madam “Varniye,, nin yeğenidir. Bu sile Dofnenin yüksek ailelerindendir. Matma- zelin akrabası arasında “Grö- nebi, olanlar arasına düşmüş demektir. Hadi- sattin seksen sene kadar sonra Madam “Kampan,, nın ei hayalperestane il oğru olmadığı ve bir çok yanlış nok- taları ibtiva ettiği muhakkaktır. Genç kızın kıralın nazarı dikka- üni celbetmek için madam “Varniye,, Bin delâletinden isti- fade etmiş olması daha mub- temeldir. Madam (“Varniye, matmazel dö “Rovans,, m halası değil hemşiresi idi. Asıl ismi “Mari Madlen Romans Kupye,, idi. z 39dan 1759za kadar Dofine röiğre muhasebatı müşa- Rişölyö sokağında Fua kahvesi yanında bir kumarhane açmıştı. Oraya yay pek hayırlı şeyler v “ Kazonova ,, nın de oradan eçmiş olması muhtemeldir. Ma- dam “ Varmye ,, hem kendi vü- cüdünü henide kızlarının ve ak- rabalarının vücudunu satarak para kazanırdı. Meselâ 1764 te on yedi yaşındaki bir kız veya yeğenini otuz bin altın ve dört bin “livr,, irat mukabilinde bir ihtiyar zendostun kolları arasına atmıştı, 1771 de akrabasından madam Muranı fuhşe teşvik et- j Sik kei Ma ii mekle itham olunuyordu. Kıralın baş muhabbet tellâı Löbel ile münasebette bulunduğu polis memurlarınca malâm idi. Zaten 1823 te intişar eden ve “ Paris, Versay ve eyalâtın 18 inci asır- daki hali,, unvanını baiz olan bir eserde şu satırları okuyoruz: “Geönobl bu avukat “Ronan Keyiye,, nin kızı olan Madam Vamiye düzembaz ve ahlâksız hida para kazanır bir kadmdı. Bu kadımn namus ve terbiye dairesinde büyütülmüş gayet gü- zel bir hemşiresi vardı. Kızöa- ğiz maskatı olan eyaletin pay- tabtında veya oradan üç fersah mesafedeki “Viyar Bons,, say- fiyesinde yaşardı. Madam “Var- niye,, babaşınm dul olup kıra bakmadığını vesile tutarak kız kardeşini Parise getirtti. Fakat hakiki projesi onun safdilliğinden ve güzelliğinden istifade ederek on beşinci «Lai» ye oOtantmak ©oOve kralin metresi yapmaktı. Bu neticeyi elde etmek için ne mümkünse yaptı Ove nihayet (o muvaffak oldu. Tecrübesiz ve mahcup genç kız kendisinden her istenileni yaptı Hükümdarın nazarı dıkkattini celbe muvaffak olunca atisinin okadar sevindi ki, karşı kalbinde hatsız bir aşk duydu, hükümdarda ona pek büyük bir hüsnü muamelede bulundu.» Şu halde “Kazanova,, nın beyanatını nakzeden bir nokta- ya henüz tesadüf (edilmiyor. Fakat mukaddema da işaret eylediğimiz o veçhile (dostunu nobl ,, kuyudatında Matmazel dö “ Roman ,, ın tevellüdü hakkında şu malümat mevcuttur: vE yedi yüz otuz yedi se- si “1 diğ Jan Jozef Kupye ile e ar kızi “An, vaftiz edilmiştir. İsim babası... vs. ,, (Bimedi) Kömür fiatı Havaların tahminler hiiâfına yeniden iyi gitmeğe başladığı cihetle bir arahk yükselmek istidadını gösteren kömür fiat- ları yeniden düşmeğe başlamış- tır. Bazı yerlerde kömürün ok- kası 5 kuruşa satılmaktadır. * Tütün inhisarı umumi mü- dürü Behçet Bey vaki olan be- yanatında Trakyada çiftçilerimi- xn maalesef tütün ekmek husu- sunda az himmet gösterdiklerini ve mahsulün yarı yarıya indiğini söylemiştir. x Eskişehir civarında bulu- nan krom madenlerinin imtiya- zını bir İsveç grubu satın almiş- tar. Yakında işletmeğe başlıya- caktır. * Bayram yaklaştığı cihetle şekerciler şeker imalâtım arttır- , Bu arada bazı sekerci dükkânlarmda mağşoş şeker yal için ( şehremaneti tedbirler almak üzeredir.