v<- 6 — VAKTT Yunan futbolu ve biz Yunanistandaki terakkilerin en mühim sebebini ecnebi takımlarla yapılan temas'arda aramalıyız Yunan takımlarının Ujpest ve Viktoris Ziskov karşısında elde ettikleri güzel neticeler spor mahafilimizde büyük bir alâka | uyandırdı. Taraf taraf münaka- şalara ve sütunlar dolusu maka | lelere zemin teşkil etti. Bunu pek tabii görmek iktiza eder. | Çünkü şimdiye kadar spor saha- sında karşılaşmadığımız bu kom- şu memleket şüphesiz yarın en sıkı futbol hasımlarımızdan biri olacaktır. Bu sebeble möbalağaları ber- taraf ederek Yunanlıların son iki sene zarfında elde ettikleri terakkiyatın esbabını tedkik ve derecesini tesbit etmek milli spor vaziyetimiz noktai nazarın- dan mucibi faidedir. Her şeyden evvel bir noktayı kaydetmek isterim: Bu son ne ticelere bakarak komşu futbolu Merkezi Avrupa futboluyla kıya- sa kalkışanlar büyük bir bataya düşerler. Slavyayı üst üste Iki defa yendiğimiz vakit ayni ha- taya düştükleri gibi.. Bir kerre unutmamak icap ederki her takım kendi sahasında hasmına nazaran yüzde 50 bir avantaja maliktir. Sonra neticeleri ölçer- ken hasımların yalnız şöhretleri ve beynelmilel mevkileri değil, | o esnadaki vaziyetleri de nazarı dikkate alınmak icap eder. Mesela geçen sene Çekoslo- vakya şampyonu olan Viktoria Ziskov, lik maçlarından ve ge- genlerde Fransaya yaptığı seya- hatten de anlaşıldığı gibi, bu sene kat'iyen anform değil dir. Üjpest ise hasmini istisgar ederek Yunanistana zaif bir ta- kımla gelmiş ve büyük 6 oyun- cusu Mısır türnesine iştirâk için son gün kendisine Atinada ilti- hak etmiştir. Bu havadisi mes- muat veya tahminata değil, Macar spor gazetesinin vaki olan 'neşriyatına istinat ettiriyo- rum, Maamafih bu takımları zâif hallerinde bile yenmek şüphesiz güzel bir neticedir. İki sene evvel gelen her kulübe mağlup olan Yunanlıların ciddi surette çalıştıklarna ve terakki etlikle- rine delalet eder. Fakat biz asıl terakki dere- cesini Balkan Kupası maçları dolayısile | tesbit edebileceğiz. Bu tumuaya Türkiye iştirâk etmedi. Buna mukabil eski ha- sımlarımız olan Bulgaristan ve Rumanya ile Yugoslavya dahil- dir. e Yunanlıların, kü vetlerini bildiğimiz bu takımlara karşı elde edecekleri neticeler bizi, bütün Ujpest maçlarından ziyade, tenvire hizmet edecektir. Bu turnuaya mahsuben Yunan milli takımı şimdiye kadar bir tek müsabaka yapmış ve 30 haziran 1929 tarihinde Sofyada Bulgar milli takımile 1-1 berabere kal- mıştır. Maamafih bünu müteakip Atinaya gelen Sofya muhtelitinin mağlüp olmasına nazaran Yu- j zat | nanlıları ilk hasımlarına biraz faik addedebiliriz. İkinci maç bu ay içinde ve Atinada Yugoslavya ( takımile yapılacaktır. Sırplar kendi saha- larında olmakla beraber son temasımızda bize 2-1 galip gel- mişlerdi. Bu itibarla Yunanlılara karşı elde edecekleri netice bizim için daha manidardır. Bundan sonra Yunanlıların Bal Kan o müvazenesinde daha esaslı bir kabil olabilir. Maamafih şimdiden kabul et- memiz lâzım gelen bir nokta vardır oda eski Olempiyatlar vatanında futbolun mütemadiyen yükselmekte olmasıdır. Bu neden neş'et ediyor? Yunan idareci- leri bu taaliyi temin için ne gibi yollardan yürüyorlar? (Bizleri asıl alâkadar etmesi lâzım gelen cihet burasıdır, Ben geçen sene bhaziranına kadar bir sene Yunanistanda bulundum. Atinadan uzak ol- makla beraber bülün spor hare- kâtını, Fransızca gazeteleri biz- okuyarak, Rumcalarından mühimlerini tercüme ettirerek, pek yâkindan” takip ettim. Gö- rüşüme göre terakkinin asıl sırrı şudur: surette tayin Yunanlılar oyunlarini yükselt- mek için en büyük faydanın ec- nebi takımlarından geleceğine iman etmişler ve Atina ile Selâ- niği Mısıra giden bütün büyük ekiplere bir güzergâh haline getirmişlerdir. Ben orada iken maç yapan ecnebi takımların adedi 14 dü bulmuştu. Her fırsat- tan istifade edilerek Macarista- nın, AÂusturyanın, Çekoslovakya» nın kuvvetli bir kulübü oraya davet ediliyo ve arada sırada bır Sırp veya Bulgar rakımı ge- tirilerek mahalli oyunculara kıy- metli dersler temin olunuyordu. Selânikte Aris, Paok, Herkül; Atinada şampiyon Panatineikos hatta Patrasta Enossis gibi ku- lüplerin gösterdikleri (| terakki ancak bu nim beynelmilel maç- lar sayesinde elde edilmiştir. Vâktile bizde de böyle idi. Fakat vergilerin yüksekliğine inzimam eden ecnebi takımların fahiş talepleri kulüplerimizi ür- kütmüş olduğu gibi Futbol he- yetinin almış olduğu vaziyet te ati için bu yoldaki teşebbüslere imkân bile bırukmamıştır. Buna teessüf etmemek kabil değildir. Yunanlılarla spor sahasında buzüne kadar temas edemedik, Yazın atletlerimiz için bu yolda bir teşebbüs vardı; akim kaldı. Futbul hususunda da ilk defa olarak Se'ânik şampyonu Aris kulübü Fenerbahçeye müracaat ederek ya Kendi İstanbula gel- mek veyahut Feneri oraya ge- tirtmek istedi. Oldukça yeni olan bu teşebbüse kulübümüz lâzımgelenlerle temas ettikten sonra müsbet bir netice verme- yi düşünmektedir. İki memleke- mevkiini | “55 dakikada | Tayyare seyahatinde rekor Edi nekapısından Sirkec'ye mi gidiyor ! Brükselden alınan bir telgraf tayyareci Detroyanın saat Ili 13 geçe Paristen hareketle saat I2 yi sekiz geçe yani tam 5$ dakika sonra Brüksele indiğini bildirmektedir. Detroya nın elde ettiği vasati seyir sürati 300 ki- lometredir. Şu süratle, elektrikli tramvayın Sirkeciden Edirnekapı veya Ye- dikuleye sarfettiği müddet Paris- ten Brüksele gitmek için kâfi geliyor ve Brüksel Parisin bir banliyösü halin; almış oluyor. «Dötroya» nın râkip olduğu tay- yare 420 beygir kuvvetinde ma- kineli bir tek satıhlı imiş. “Dötroya,, dan evvel uzun me- safe sürat rökoru “Lan,,da idi. “Lan,, 275 kilometre mesafeyi 1 saat 3 dakikada kutederek sa - atte 262 kilometre sürat göste - rebilmişti. Her iki seferde de rüzgârın tayyarecilere müsait bir istikametten esmiş olduğunu ay- rıca işaret etmelidir. Her pazar Pariste Kros-Kuntri yapılıyor Spor mevsiminin ber tarafta faaliyetle hüküm sürdüğünü gö- rüyoruz. Pariste Kros-Kuntrı ya rışları her pazar icra edilmekte- dir; geçen pazar günü otuz beş yaşımdan fazla olanlar, dinçler ve gençler arasında koşu yapılmıştır. Otuz beş yaşını geçkinler arasın- da Bertölo 8 kilometreyi 27 da- kika 46 saniyede katederek bi - rinci gelmiştir. Halk koşusu denilen ikinci ya- rışta on altı buçuk yaşında bir genç kazanmıştır. Kadınlara alt kısmında birinciliği resmi derç olunan Mile Trant kazanmıştır. Matmazel Trant 2500 metre mesafeyi 8 dakika 58 saniyede katetmiştir ma m a tin dostane münasebat tesisine çalıştıkları şu sırada bu yolda temaslar temini şayanı arzu ad- dedilmek icap eder. Diğer taraftan Futbol heyeti teshilât ş,östermeği kabül ederse Mısıra geçecek olan takımlardan İkinci küme maçları Şimdiye kadar ne neticeler verdi ? Bugünkü vaziy! nazaran birinciliğe ve ikinciliğe hangi takımlar nami İkinci kümenin en kıymelli oyuncuları geçenki muhteli takım maçında bir aradi İkinci küme maçlarının birinci devresi son maçlarla ehemmi- yetli bir safhaya girdi. Bu küme şampiyonu ile beraber ikincisi- nin de bir terfi müsabakası yapmadan doğrudan doğruya birinci kümeye terfileri mevzuu bahsolduğuna nazaran bu maç- ları ehemmiyetle nazarı itibara alınmıya değer. Şilt müsabakalarında . ikinci küme takım arının Vefa, Beşik- taş, Harbiye gibi birinci sınıf takımlara karşı aldıkları iyi neticeler büyük bir gayret ve çalışmanın eserleridir. Bu ku- lüplerin yaptıkları son maçlar hakkında bu vesile ile bir tetkik yapmayı çok faydalı bu'duk. muhtelit olmak üzere altı takım iştirak etmektedir: (Altınordu - Hilâl) , (Beylerbe- yi), (Kasımpaşa - Ey p), (Süley- maniye - Fatih - Darüşşa aka), (Topkapı - Kumkapı), (Üsküdar). Bunlardan Beylerbeyi Üskü- darla birleşmeği kabul etmedi- ğinden zayıf bir teşekkül halin- de kalmış ve yaptığı üç mühim maçta da mağlup olmuştur. Üs- kildar ise eski Fenerli Ömerin iltihakile kuvvetli bir ekip haline gelmiş ve yaptığı maç'ardan iki: sinde galip olmuş ikisinde berabere kalmıştır. Geçen seneler birinci kümenin kuvvetli takımlarından biri olan' Süleymaniye muhtelif sebeplerle mevkiini İstanbulspora l | a er m bir kısmını, Viyana-Atna ve Viyana-İstanbul şimendöferler ücretleri hemen de ayni oldu- ğundan, buradan geçırmeye te- şebbüs pek âlâ kabildir. Unut- mıyahm ki ecnebi takımlarından mahrum kalmakta devam ettikçe on tane şampyona ve yirmi tane Şild maçı yaptırsak bile bir adım ileri gidemeyiz. Menemenli rada Muvaffak Hamiş: Hamdi Beyin uzun bevasatın: geç okudum Bununla gelecek makal olacağım Yalnız on bu gibi avamfiribane tehditleri takip, £ lradığımı şizdiden kaydediyorum. terkederek ikinci kllmeye ini ve Fatih - Darüşşefakanım iltil kı ile mühim bir kuvvet mıştır. Altınordu - Hilâl ise | refli mazisini yeniden mâağa çalışan genç ve kuvi bir takımdır. Gerek Kasımpaşa - Eyüp gerekse (o Topkapı - Kumki muhtelitleri genç ve tecrüb oyunculardan müteşekkil olm: beraber çok çalıştıkları için maçlarda güzel neticeler alo lardır. Şimdiki halde şampiyonluğl en kuvvetli namzetleri b Üsküdar olmak üzere Süle niye ve Altınordu - Hil İ Üsküdar yaptığı dört maçta İkinci küme maçlarına dördü | puvan kazanarak bu mel elde etmiştir, Fakat en mül maçı birinci devrenin nihayet de Süleymaniye ile yapaf ve bu maç dereceler üzeri! çok mühim tadilât vücuda g recektir. Süleymaniye eski n kini elde edebiimek için sımpaşa - Eyüp, Beylerbeyi Üsküdara karşı yapacağı maç kazanmak mecburiyetindedir. Altınordu - Hilâle gelince: maçlarının umumi vaziyeti *İ takımın lehine bir cereyan mıştır, En mühim rakiplerle be larını gören Altınordulular maçta altı puvan almış Birinci devredeki maçlardan ! lan iki oyun nisbeten daha i takımlara karşıdır, ve bu yette ikincilik için kuvvetli namzettirler, Ayni vaziyette © Kasımpaşa - Eyübün ise mü” ve tehlikeli bir maçı Vi Topkapı - Kumkapı ve bili Beylerbeyi şimdilik birinâ ikinciliği ellerinden kaçırm dır. Bununla beraber ikinci * re için mühim bir rakip bilirler, Bütün bu tahm” değiştirebilecek “ tesadüf * nazarı itibara almakla bi birinci kümeye geçecek #” lerin çok çalışmak ve "© olmamak. mecburiyetinde caklarmıde ilâve-etmeyi lü addediyoruz.