İngilizlerle Amerikalılar arasındaki Yeni bir müzakere başlamak ü üzeredir Amerikahlar yapmenakt'al oldukları kruvazöt lerin inşaalını tehir ettiler —— Londra, 16 (A.A) — Yeni müttehidei Amerika selirinin Lossiemouth ta başvekil Makdonald ile icra etiği raülükattan bahseden Daily Mail bu görüşmenin İngiltere ve Amefika ar sndaki münasebati bir kat deha eyileştirmekten hali kalmıyacağını yazdıktan sonra <iki devlet arasında bir ihtilaf sebebi teşkil etmekte olan bahri rekabetin izalesi için İngiltere ve Amerikanın bir çare bulacaklrından ümitvar olmağa mahal vardır? diyor. Landra, 16 (A.A) — New-Yorktan Röyter ajanına bikliri- Müttehidel Amerika ahalisinin büyük bir ekseriyeti habri tes bildirmektedir. Bu tebilğe nazaran teatii efkirdan hami olan netice son derece şayanı memnuniyeftir. Ceneral Daves, salı #şamı vereceği ziyafette bu meseleden behsedeceği gibi M, Ma donald ta aym akşam ve saate meseleyi ( Lossimoutk ) ta söyleyeceği bir nufukta mezuu bahs eyleyacektir. Iki hükümet adammın aym zamanda vuku bulacak beyamatının pek yakında girişilecek o müzakeratın mukaddememesini teşkil etmesi kararlaş» tırılmışir. Gerek M. Makdonaldin ve gerek ecneral Davesin mukadderatının muvaffakiyet veya ademi muvaifakiyetine bağlı olduğu, bu müzakerata sair alâkadar balvi devletlerin dahi iştirak ettiklerini görmek. arzusunda bulundukları tebliğe ilâve edilmiştir. Sulhü bozmak istiyen kim ? Makdonaldı ifham mı ediliyor? Paris, 17 (A. AY— « Echo de Paris » gazetesi M. Macdo naldin « Sunday Talmes * gazetesinde çikan bir makalesi müna- sebetile diyor kiz Sulhu bozmak ve mahvetmek istiyenleri kımıldatmamak Fran- saya, İtalyaya merkezt ve Şarki Avrupaya düşer biç vaziledir. » Sol cenahın elkârni neşreden evre gayelesi ise, Fransa cum- hürketinin bir ve gayri kabili taksim olduğumu atırlatmaktadır. ———— Sarı kuş pariste LeBowrje, 17 (AA) — « olsaujensne» Sarı kuş tiyya- resi görülür görülmez her tarafta bravo sesleri, alkışlar yük- selmiştir. Tayyare karargih üzerinde bir devir hareketi yaptıktan senra saat 90 yi 45 geçe yere inmiştir. Bu sırada bir çok gazeteciler, fotoğtalcılar tayyarecileri O karşılamağa gp etmişlerdir. Tayyare içinde saklanmış olan genç ame- rikalı yolcu, Sehrelber “ yaşasın Fransa, diye o bağırmıştır. M. Lowrent Eynac fransız tayyatecileri tebrik etmiştir. Tayya- reciler, sant 21 buçukta Le Bourjeden ayrılmışlar ve otele gitmişlerdir. “Vakt,ın 18 Haziran 1929. tefrikası : 10 meden: şüphen mi var? İcap eder- se daha başka türlü de çalışırım. Kardeşlerimi na- sıl olsa meydana çıkarırız! Diyordu. Şevket dün ge- ce sofrada babasının yeri- ne niçin oturduğunu şimdi anlamıştı. Yak'aya canı sı- kılmak şöyle dursun, bu yaşta bir aile babası mev- kine geçtiği için adeta gu- rurlanıyordu. Baba oğul heyecanla birbirini öptüler. $ Ali Rıza bey biraz sonra karısı ile yalnız kaldığı za man memnuniyetinden gü- Terek: — Bir baba için bu ne saadet! dedi. Ağır ağır solrayı temiz- lemekle meşgul olan Hay- © riye Hanım başını çevir. — Evet... öyle... dedi. Kadının çehresi nedense Sözler adeta ağ- Ali çatkındı. zından dökülüyordu. Rıza Bey kuşkulandı: — Niye öyle yarım ağız- la cevap veriyorsun?.. diye sordu. Hayriye Hanım ha- fifçe titizleşerek: — Yarımı bütünü var m? “ Evet.. öyle. , diyo- ruml dedi: — Yok ama, bir başka türlü söylüyorsun.. Rıza Beye döndü: — Darılma ama sen ih- tiyarladıkça tuhaflaşıyorsun. — Şuna açıkça buna Bunu söylerkön karısın- dan bir protesto bekliyor- YA G Haziran ADLİYEDE .| Fratelli Serra “İ Şirketinin iflâs mua- melâtı başliyor stanbul © ikinci | ticaret mahkemesinde iflâsınma ka: rar verilen Çanakkalede bat miş gemi enkazının ihracı ve mümasil deniz işlerile meşgul Fradelli Serra şirketinin iflâs muamelât, başlamaktadır. Bugün, yarın, öbürgün alalaclılar iflâs odasına mü- racaa'la (alacaklarını isbat edecekler boredarın tahkiki muamelesi yapılacktır. Avukat İsmail, ba, Sıddık Sami ve Hilmi Rıza B.ler sindik tayin olunmuşlardır. Borcun kat'i mıktarı tahkik müamelesinin O bitmesinden sonra anlaşılabilektir. Müeccel bir dava Pakize İzzet H. isminde bir talebe tarafından tnassur ettiği zemininde bazı neşrya Gan dolayı “* Cumhuriyet , gazetesi aleyhine açılan haks- ret davası, evvecle verilen kârârın nakzı üzerine üçüncü cezada dün yeniden tetkik olunacak. o Fakat, (dava tecil kanununa tabi olduğun- dan, müccel kalmıştır. Ölenlerin maaşı Ölen maaş eshabını ölmemiş gibi göstererek “maaşlarını zim- metletine geçirmek suretile va- zilelerini sul ; istimalle maznun memurlardan Alaettin EK. ile arkadaşları ağır cezada mahküm olmüşlardır. Temyiz, bu kararı nekzetmiş, fakâk ağır ceza dün. kararında Brar etmiştir. Çilengiryanın . imzası Hocapaşı kazanç tebliğ memârui Refik EL nin va- zileyi sui timal müddesin- den mubükemesine üçüncü cezada başlanmıştır. Muma- ileyhim, mükelleflerden Çilen- giryan EE ye «beyanname tebligi esnasında, dip koça- Ana Onun İmzasını attığı iddia olunmaktadır. Mahkeme, vekili taralın. dan evrakın tetkiki ve mü dafaanım - hazırlarıması İçin, muhakermeyi (başka güne burakmmıştır. İm ymm — Düdük ötünce.. Arabacı Mustafa dün ara- see Haydarpaşada tren yo- İuridan geçerken anisızın öten bir düdükten beygirler ürk- müş, biraz sonra da araba devrilerek müşterileden Ma- — e ve Santik yars- Fasta Katili a am var! Rabat, 16 (A.A) — AiçYakup ve (El Bördij * mevzile- rinde sükün teessüs etmiştir. Tayyareler, civar havalideki şüpheli toplanmalar üzerine bomba atmaktadır. Bulgar - Sırp hududunda bir hadise — Sofya, 16 (AA) — Yuğolavya, yi eşkıya bir takım yolcuları soymuşlar ve bir karakoli tatruZ tuniş lerdir. Eşkıya bir jandarmayı telef etmiş” ve iki miliş helerini ağır surette yarulamışlardır. İledudu geçmiş olan şakiler şiddetle takip olunmaktadır. Sofya, 16 (A.A) — Komünist çiftçi muhacirlere mensup siyasi şakilerin “Bulgar-Yuğoslâr hududunda Petrich ve Kulo civarındaki tecavüzleri üzerine, takiblerine gönderilen müf- reze ile eşkıya arasında bir kaç saat devam eden bir müsa- deme olmuştur. Şakıler gecenin karanlığından istilade ederek tekrar hududun öbür tarafına firara muvaffak olmuştur. İtalyan tayyreleri Roms, 16 CAA) — İtalyan hava filosu dün. Falerde denize inmiştir: Amerikayı protesto Vaşington, 17 (AAY— Avusturya, Kviçre, İspanya, İtal. ya, İran ve Nörveç hükümetleri müttehidei Amerikanın tat bikini tasavvur ettiği yeni gümrük tarifelerini protesto et mişlerdir. du. Fakat, O, cevap ver- meden tekrar arkasını dön- dü. İş ciddileşiyor sebebini bilmediği. bir korku Ali rıza beyin yüreğini sıkmaya başlıyordu. Ali Rıza böy ara sıra merhamet yahut yüz yumu- şaklığı sebebile (birisine para kaptırdığı yahut evine lüzumsuz bir şey satın al- dığı zaman garip bir üzüntü duyar, karısı: “Ziyanı yok.. üzülme neyapalım... olmuş bir şey... , diye müteselli ötmedikçe bir türlü yüreği rahatlaşmazdı. Ancak Hayriyâ Hanım ailenin menfaatin& dokunan işlerde hiç şakası olmıyan maddi hesaplı bir kadındı, Kocasını epiyce üzüp yâp- ğına pişman etmedikçe beklediği. teselliyi vermez- di. Hatta bu yüzden ara- larındâ' 'kavga çıktığı bile olurdu. Ali Rıza Bey, yüz- yüze kavga etmiye cesaret ettiği tek insan karısı ol- duğu için, çocuk gibi hır- çanlaşır: — Sen zaten böylesin... İnşallah geberirim de kur- tulursun! diye bağırıp ça- gırırdı , Hariy& .onu bir zaman üzüp 'bağırttıktan ve yap- tığını iyice burnundan ge- trdikten sonra politikayı değiştirirdi. İhtiyar adam bu gün karısından bir şeyler se- zinledi. Yaptığı şeyin doğ» ruluğuna içinden kendi de pek fazla inanmıyordu. Ancak karısını bir kaç i. ki intihar Dün de iki akılsız canına kıydı.. Biri denizde boğulup gitti, öteki de karnını deşti.. Son yirmi dört saat içinde şehrimizde iki intihar; vak'ast olmuş, bunlardan biri ölümle neticelenmiştir. Bu iki intihara ait tahkike- Fatmanın kendinin © öldürdüğüne dair hiç kimse bir şey söyleyememektedir. 2 — Sirkecide görete bayt liği yapan Bigalı Hüseyin Efem» di, üzün zamandanberi çektiği #nir hastalığından bir türlü kurtulı çek — canı skılmış ve evvelki gün evinin mutlağına inerek et bıçağı ile karnını deşmiştir. Hüseyin EH, biraz sonra ye Apturrahman efendinin evine de sirayet etmiş ve her iki ev yan» 'dıktan sonra söndürülmüştür. Balata cami Oodalarında oturan çöpçü tatar. All yüz- mek bilmediği halde dün Bahariyede denize girmiş ve boğulmüştur. Yarım asır evelii VAKIT 18 Haziran 187) Gerek Taşradan ge len gerek Derseâdet- #e toplanıp imbala- nan kavaimden dün. kü gün dahi Beya. zi meydanında bir ri kaime yakıl- tatlı sözü idi ki, onu bir dereceye kadar sakinleş tirecekti. Fakat aksi kadın Ali Rıza Beyin hayatta en sıkı ve acı bir gününü ya- şadığını anlamıyor, kaşla- nm çatarak somurtmakta devam ediyordu. Ali Rıza Bey biraz sustuktan sonra: — Hanım, bana bak! dedi; bu gün öyle bir mw- «mele ediyorsun ki ölsem unutamıyacağım .. o Yazık sana, » Hayriye Hanım ikinci defa olarak döndü; koca- sna bugün en şiddetli azarlardan (ziyade tesir edeceğine O&min < olduğu bir hüsnü samimiyetle : — Niçin böyle söyliyor- son Ali Rıza Bey? dedi, seni işiden bir rütpe filân, almışsın da © seviniyorsun i k Er İ için SAN ann yarışı tevakkuf devresinde Tanassur devası, tecil olun- muştur. © Featelli işleri şirketinin iflâs muame- lâ başlamaktadır. ge Faih- Edimekapı tram- serra deniz senbe günü sast 17,30 da ya lar, Umum jandarma kuman- danı Zeki paşa şehrimize gel miştir, GBalakta iki şöpheli veba vak'asi görülmüş ve hastalar müşahede altına alınmıştır. ÖM. Troçki vize verilmesi ingiliz — konsolasanesine müracaat etmişür. © Atina selirimiz Enis gg yg fmerikan kizlar kolejinde TBaş tarafı inci sahilamızdaj Bundan sonra hatip n dınların intihap etmek ve edilmek meselelerine temas etmiş v6 bu hususta, ka- nunlarımızın büsbütün gay» rı müsait olmadığını, yalnız kadınların esasen bir çok bususlarda hâkim bir mev- kide bulundukları cihetle bunun vaziyet o üzerinde büyük bir değişiklik yapa» en söylemiş değ Gazinin kurdi Türk Cumhuriyetinin gün ve istikbalde yetişecek imanlı ve yüksek gençlerine ruh ve irade verecek olan ba günkü kus kardeşlerimiz ve genç kızlarımızdır. Bu. nun ne büyük bir hak ve vazile olduğu aşikâr değil midir?,, Tarık Bey, bu bahis üzerinde birkaç cümle da- ha söyledikten sonra mek- ie. Ki ayieki ie e İngiliz: ir nutuk söyle- int sayilir Nutkunun kısmı azamında bu sene mezun olan Ki beye hitap eden bu zat ezcümle şu sözleri söylemiştir: Siz, belki bugün tah- silinizi bitirdiğinizi ozann- edersiniz; (o halbuki © asıl kr tahsile © başlamış İuğunuza inanınız. Zira medeniyet sür'atle yürüyor ve değişiyor. Tahsilden maksat malümatı (paket halinde Okafaya (o sokmak Yaprak Dökümü YazanReşaNur zanneder. Şirketten aldığın yüz on beş liraile zaten kıt kanaat geçiniyorduk. Bugün onuda elinden ka- çırdığını söyledin. | Bu bizim için açlık demektir... Sevinip boynuna mı san. malı idim?.. Sen de biraz insaf et... Ali Riza Bey lâkırdı bulamayarak gülünç bir surette birkaç kere yut- kundu: — Evet ama namus. dedi, namusu kurtardık... Namus sözü bu saf temiz &v kadınında her vakıt bü- yük bir tesir yapardı. Fa- kat açlığın kapılarına vur. duğu bu saatte bu kelime onun üstündeki küvvetini kaybetmiş gibi göründü. — Ali Riza bey insaf et.. Bunca yıllık karımın. Bana ahlâksız bir kadın gözile yeni bir müzakerenia başlı yacağı tahakkuk etmektedir. Makdonald. ceneral Daves ile bu: hususta ihzar bir mu- ikana Bülünmüştur. © “San Kup tayyaresi halkın tezahüratı arasında Par rise muvasalat ctmişiir. © Sırp - Bulgar hududunda bir çete ile Bulgar kuvyetleri arasında müsademe olmuştur. bey, müzakerstn — neticesine kadar; Yunanlstana gitmiyecek- tr. © Yunan murahhas Di yamandoplosun yarın şehrimi- ze avdeti beklenmektedir. demek değildir. Tahsilin gayesi iyiyi sfenadan ayır ayırmaktır. Dr. Rayt sonra Türk inki lâbından, okuyup © yazmanın tsmümünden ve bü hususta genç kolej o mezunlanna da vazifeler düştüğünden bahsetmiş Sonra hayatta muvaflakıyetin en küçük işlere en büyük ve |ehemmiyet vermekle beşliyacağını söylemiş, bu hususta bir iki amerikalı büyük adamı ve Gar 2 Hazretlerini misal göstermiş ve demiştir kiz “Bu günün en büyük bir recüli devleti olan Gazi Hazret- leri biç şüphesiz askert hayatında eu küçük bir vazifesine en büyük ehemmiyeti'vermiştir.» medeni- esas Hatip, sonra garp iradeden ve (o sa'reden bahsederek musahabesine nihayet vermiştir. Bundan sonra bu sene mek: tepten mezun olan 15 kıza me rasimle diplomaları dağıtılmış ve mektebin meşidesi taganni edilerek toplanma nihayet bul muştur, Bu sene mezinlarından beşi Türktür. İsimleri Azize Mazhar, Besire Muhtar Netime Necip, Nesrin Sadettin Vedat, Ayşe Trahova hanımlardır Diğer mezun arkadaşlarile birlikte cümlesini tebrik ve muvaffakiyetlerni te menni si ederiz. bakarsan hem ayıp, hem günah olur... Ben de senin kadar namuslu bir insanım.. Fakat ben senin yerinde olsam çocuklarının hatırı için buna göz yumadım Ali Rıza Bey bu sözler üzerine ateş kesildi: — Ne dedin bakayım ne dedin?.. Bir daba söy- le... Böyle birşeye gözmü yumardın? Yazık... yazık sana |.- Diye bağırmıya başladı. Hayriye Hanım gözlerini tavana kaldırdı: — Yavaşl,. dedi, çecuk- uyanmasın... Sonra aynı sakin hüzün” le devam etfi; — Evet Ali Rıza Bey Sen ne dersen de.. Onların hatırı için ben her şeye katlanırdım, Çünkü ekmek” siz kalırsak onların namusu tehlikeye girer... GBiemedi)