Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
W u /— Özdoğru, aByburt müddelumumiliği - l! CZ TEK N Ç TTT Z AA KÖ Y e,—n Füsun diyince göz önüne evvelâ bır Bülüş gelir. Sonra bİr kuüş kümesinin Çırpınarak dağılmasını hatırlatan calı - h, hareketli eller.. daha sonra da içinde dalma fırtinalar kaynaşan — sarışın bir bukle ormanı.. Füsun bin parçadan yapılmış bir kız- Onu imkân yoktur.. Muhakkak bir parçası olsun elden ka- dır sanki.. O kadar dağınıkür. ki,, ele avuca (| sığdırmağa yar.. Siz hiç kuş tüyünü torbaya doldür- mağa çalışlınız mı?.. tüy uçarak kaçmıştır.. tıpki onun gibidir.. Onun sarışın olduğunun farkına var- dığınız anda gözlerinin rengini unu! iliğini gör a başka bir şey hatırlıyamazsınız.. Onun hakkında kesin bir fikir edin - meğe imkün yoktur. Yaşı mı?. miz, Füsun on sekiz yaşındadır. Size o - nun bir resmini göstermeği çok İster - dim.. Fakat o, öyle bir yapılıştadır ki bütün resmileri bulanık çıkar.. Füsun bugün buraya gelecek.. Füsun muhakkak söylediği saat ge. Bir. Çünkü, her zaman yola — vaktinaen evvel çıkar, sağa sola baka oyala - Afacan Füsun Myuhakkak bir iki iİşte Füsun da zaman Evet çok iyi tahmin etti- Yazan: Ş. TAYLAN Sonra bizim ev satildı.. Sonra.. ne- dense, insan bir kere adımını dışarı at- tıktan sonra tekrar kasabasına dönmek- ten sıkılıyor.. Adetâ oradakiler üzerinde bir hortlak tesiri yapmaktan ürküyor.. x Geçen yıl, Füsun birdenbire karşıma çıkar çıkmaz öyle şaşkına döndüm ki.. Arı kovanına elimi daldırmış gibi ol- dum âdeta.. Burada kendine bir iş bulmuş, artık halasının yanında kalacakmış. Ben de ailesinin eski bir dostu olduğum — için ayda bir olsun muhakkak ziyaretime gelecekmis. Ayda bir gelseydi, ben de biraz ba - şımı dinlemeğe vakit bulurdum. Fakat nereden, 0 gün, tam çıkış saatinde Fü- sBun'un çalıştığı müessesenin — örgelen geçtim,... Sonra nereden, Hala Haiımın dâvetini kabul ettim?.. Şimdi Füsun'u bekliyorum.. Gelince, — nerelerden — konuşacağız?.. Zaten hep o konuşur.. Bana — bir sürü Holivud dedikodusu — anlatacaktır. Bo - sanmalar, evlenmeler.. falan.. Sonra Herbert Marshall /lemindeki bir adamın tek bacammn tahta olduğunu bana öğ- Sonra, mimar ktır. mnir, geç kalır, ve geç kalıddı için koş- mağa başlar.. O kadar koşar ki sözleş- Mmelerine tam vaktinde yetişir.. Merdivendeki ayak seslerine ne kadar kulak verirsam vereyim — onun gelişini duyamıyacağımı — biliyorum, — gözlerimi kapınnı tokmağına mıhlasam da onun gevrilmesini — göremiyeceğimi de biliyo- rum.. Yalnız, Şşu sakin, derli toplu o- dam, birdenbire Füsun'un — varlığiyle doluverecektir.. Tıpkı, rüzgâr acık du- ran pencereml birden şaklattığı zaman, Mmasamın üzerinde duran kâğıtların u- guşması gibl bir şey.. Füsun o kadar hareketlidir. ki onun yanında, tığı rüzgârla Üüşü: gekinirim.. Ve böyle olduğu — halde de yene onu severim.. Zaten insanın çekin- Aği şeye bağlandığı çok olur. —Meselâ iş da öyle değil midir? Füsun'a baimm:un başka bir sebe- bi daha vardır. Onu, binaz da bana İz- mir'in küçük bir kasabasını hatırlattı- ğ1 için severim. Onu, onada iki örgülü Baçiyle afacanlıklar yarattlığı — zaman g be- nim küçük finomu süslemeğe çalışındı.. O maskana da, kendini — beğenmişliği Ünutur, aptal gibi acalp şekillere bürün- meği âdeta hoş görürdü. Şimdi ne za - meku:bııxıe okuyan ve kendisini sever. bir gence ettiği oyunu anlatacaktır: — Lâf olsun diye ona randevü ver- dim.. Gider mi dersiniz?.. Kalbi var miı bu kızın acaba? Hayır Füsun'un — kalti yoktur. Onun elleri, gözleri, gülüşleri, bukleleri vardır... — Güüün aydınmı!... İşte gene sıçradım... Gene geldiğinin farkına varamadım. Sokakta yan yana yürüyoruz.. Nere- ye gidiyoruz.. Taksim bahçesine gelmi- siz.. Bir çocuk düştü.. Ağlıyor.. İri iri göz yaşları yanaklarından — yuvarlanı- yor.. Füsun “ne alık şeyi,, dedi. Sen nesin Füsun?. Geveze bir kız Lozan sulhu ve Lozan Kahramanı Bundan 28 yıl önce, şimdiki — glol büyük bir harp patladı. O zaman bi- zi idane edenler iyi idare edemediler. Bizi hemen harbe sürüklediler. Şim- di neden harbe ginmedik? Bizim üs- tümüze herhangi bir düşman yürüse hemen — gireriz. Pek âlâ düşmanlar bizim üstümüze niçin yürümüyor- lar? Birincisi: biz çok — kuvvetliyiz. Asker ağabeylerimizin ellerinde, «en yeni, en çabuk ateşli toplar var, tey- yareler var, mitralyözler var, harp gemilerimiz — denizlerimizi — bekliyor. İkincisi: bizi idare eden, büyük haş- buğumuz kahraman İsmet İnönü bir emir verse, bütün ordumuz, bü- tün milletimiz bir tek insan gibi em rinde olur. Üçüncüsü: —“Türk mlleti geçmiş zamanlarda ne harpler — gör- müş, ne düşmanlar yenmiştir! Bizim muharebelerde nasil - çarpıştığımızı, nasıl birlik olduğumuzu bütün düş- manlar bilir. Bizim, bir zamanlar topumuz, tüdeğimiz yokken bile, düş- man ordularını nasıl darmadağın ct- tiğimizi, siz de okuyorsumuz. Ya şim- di neler yaparız, karşımıza çıkanı he- men tepeleriz. Geçen Büyük Harpten sonra sulh yaptılar. Bu sulhu biz kabul — etme- dik. Çünkü yurdumuzu — düşmanlara satıyondu. Sonra, — İstiklâl Harbinde düşmanları yendik, — İsviçre'nin J0- zan şehrinde tekrar bir sulh konuş. ması yapıldı. Bu müzakerede — Milli Şef'imiz İsmet İnönü bizim adımıza bulundu. Eski zamanlarda, bir sulh konuşması olsa, bu —konuşmada 'Pürklere lâf düşürmezlerdi. Osman- h Hükümetinin kuvveti yoktu, sözü de geçmezdi. Halbuki Lozan sulhun- da, Milll Şef'imiz Büyük — Başbuğu- muüz İsmet İnönü, sulh — masalarına olan bütün — diplomatlarla mı?, Kalpsiz, bir kız mı?.. Senin har şeyin bam başka.. Hattâ dudakların, bakışiın, hareketlerin bile bambaşka.. Sen her zaman evinin kavga edercesine konuştu, onlar ne istedilerse kabul etmedi, kendi iste- diklerini onlara zorla kabul ettirdi. Bizim bugün içnde rahat rahat sulh işte Milli man. içeri girmek, aklına gelmiyecek mi? Füsun parmaklıklara dayanmış, de - nizi seyrediyor. Gözleri dalmış.. Fakat bu gözler bomboş. Çünkü bütün ruhu uçmuş, gitmiş... Püsun'un şekli butada, fakat o, bütün —varlığiyle başka bir yerde.. İlk defa onu böyle görüyorum.. Füsun pencerelerini kapamış.. * — Neler düşünüyorsun Füsun?, — ©: küçük düşü- penceresinden ınrkaomm.. Hiç bir za: man, Füsun'un bir lığına gör - kapı karsı komşumuzdu. Vakitli vakit- nüyorum. —Rüzgâr selvilerde — kırıliyor. Dar bir keçi yolundan gidince etrafı Biz her zaman Beni yemeğe alıkorlardı.. Babası harpte öl - müştü.. Oğlunu kaybeder etmez büyük »|bir demet götürmüştür. Zaten... çevrili küçük bir mezar- sa, belkli hayır seven bir komşu, oraya Füsun bütün ruhu o mezarı ziyarete giden bomboş gözlerle yüzüme bakıyor.. Sonra birden kendine geliyor.. İçini ba- 'na Adeta — pişman olmuş- tüur. Bu üzüntü bu şekerleri pek sevendi.. Orada, Fü- Bun'u son görüsümde oldukça çirkin bir kızdı. Vara, yoğa dummadan — güler, bi- gikletle, şehindeki İiseye gider, gecel de evde kücük bir parça üzerinde yapmağa çalışındı. ile hırçınlaşan bir sesle: — Sahi.. diyor.. Size annemin öldü - ğünü — söylemeği unutmuştum. Buıun tam senesi... Şef'imiz getirdi. Milli Şefimiz, hem çoak büyük bir kumandandır. hem de son derece Meri bDüyük bir Bundan başka, milletimizi sulh için- de yaşatan, dörnrt tanafımızda — olup biten harplere sokmadan — herkesi kendi işi güciyle uğraşmaya — bıra- kan, asker ağabeylerimizin — ellerine yeni ve kuvvetli silühlar venen, yur- dumuzda — yeni yeni fabrikalar, — yeni yeni mektepler açan, milletimizi ida- re eden büyük bir idarecidir. Şimdi, MASAL: Yılanlı — koca Petenteli Hüseyin, bizim köyün en çok lâf bilen adamıdır. Yaşiı genç, daha 39 unda, Fakat bir şeyi bir ke- Te duydu mlu, unutma bilmez. Bir gün beni ava götürdü: “Gel, hem avlanırız, hem de dağları ge. zersin, gözün, gönlün açılır,, dedi, Gelin taşı denen yerden kıyıladık. Kızılaç'tan geçtik, Kapıkaya — dedik- ldeni büyük kayalara tırmandık. Ka: yalarda — gezernken, alt tarafımızdı “cak cak,, diye bir ses duyduk. — Pe- tenteli çifte tüfeğinin — horozlarını kaldırdı, tam o sırada ormanın üze- rinden üç tane keklik havalandı. Tü- feğin * “gzüm güm,, ettiğini — işittim, Kekliklerden — ikisi çalıların üstüne düştü. Kayalardan indik, ormana daldik. Biraz Herleyince, çalılardan birismin dibinde bir şey “Tışt,, dedi. Petenteli: “Yılana bak hele!,, de- di. Tüfeğin iki sıkısı da boşsaldığı için ates edemedi. Yılan çalıların a- rasına su gibi doldu, kayboldu. Ben cok korkmuştum. O hiç kork- muyordu. Ormana daldı, — kekliklerin ikisini de bulup çıkardı. Yaz günü olduğu Için iyice terlemiştik. Kapıkaya'ların başına — çıktık, bir kaya gölgesi bulup otunduk. Akdeniz tarafından, tatlı bir meltem geliyor- duü. Petenteli bana: “Bu dağın adı ne- dür, bilâyor musun?,, dedi. Ben de: *Bilmiyorum,, dedim. Bu dağa Yılanlı dağ derler, dedi. Eski zamanda bura- da büyük bir yılan varmış. Köylüle- rin mülmı maşatını kırıp geçiriyor- muş. — Yiılan, koyun, keçi, öküz gibi şeyleri nasıl yer? diye sondum. Petenteli t Ve bana şunu anlattı: — Benim dedem 109 yaşında öl- dü. Ben küçükken ©o anlatırdı. Bu Yılanlıdağında, bir zamanlar çok içini cek- temmuz 1923 te Lozan şetminde sulhu imza etmiştür. İnönü — muharebeleri- ndn kahramanı olan Millt Şefimiz, Lo- zan sulhunun da kahramanıdır. Temmuz ayı, ötedenbeni — sulhler ve şenlikler ayı olarak atnılır. 23 biz, karşı hümriyet, yanl serbestlik — ilân ettik Zaten bizim olan Hatay'ı yurndumu- za kattık. Çanakkale ve — İstanbul gene 23 imza bir ile yaban- Meğer Füsun'u ne kadar mişim... Adliye tayinleri Hâkim ve m arasında nakil, 40 LİRAYA TERFİ EDENLER Geyve müddeilumumi muavini Hil - gi Gökier, Karapınar muüderumu- mi muavıni Ömer isöni, — Lapseki müddetumumi muavını Atâ Soyüer, Van müddetumumi — muavını Yere- doğ Kısioğlu, susurluk sum hakım- diğine Bursu hâkım muavını Bseari Ozkaya, Karacabey muddeiumumi- liğine o yer müddelumumi muavıni Nihat Tuncay Nallıhan müdderumu- iliğine o yer dd mua- vini Rıza Gürsel Kargı müddeiumu- misi Ali Özel, Çivril müddeiumu - mi muavini Ali Alan, Tefenni müd- deiumumi muavini Mustafa Kınık, İstanbul müddeiumumi muavinı Be- dia Söylemez: İstunbul müddeiumu- mi muavini Fahri Kazan, İnegöl liğine o yer idâ umumi muavini Şinasi Beken, Ada- nâa sülh hâkimliğine o yer hâkm_ı muıviuı Huiee Teşrekli, EBrgani üddelumumiler tayin, terfiler ne o yer müddelumumi muavini Bi » d ayet Arabul, Kaângal müddeiumu- miliğine o yer müddeiumumi muavini Fahrettin Doğu, Alaşehir hukuk hâkimliğine Kangıl hılkıuıi Ziya Davutoğlu, Kilis hukuk hâkimliğine Savur hâkimi Fahri Eren kuş, İstanbul müddeilumumi muvainli. gine hukuk doktoru Orhün Karaköse, Andirin hâkimliğine Simav ceza hâki. mi Sadrettin ürk, Kars âzalığına Uşak sulh hâkimi Münire Dayanç, Sil. van hâkimliğine Acıpayam hukuk hâkimi Hamdi Mataracıoğlu, Kelkit hâkimliğine Zile hukuk hâkimi Azmı Altan, Çınar sulh hâkimliğine Akşe- hir hukuk hâkimi Arif Kartın, Pün. yan hukuk hâkimliğine Ağrı hukuk hâkimi Hasau Remzi Çitçı, Diyarba. kır âzalığına Bitlis hukuk hâkimi Kad. ri l)uruı, Kar» müddetumumi — mua- virsiğine Uşak müddeiumtmi mnıvınl Ali Enver Dayanç, Kemnah hâk adlara karşı tıkadık. Mnmudhdbmzı- yında şenlik yaparlar, — Amerikalılar 4 14 da, ispanyollar 18 temmuzda büyük değişiklikler yapmışlardır. 24 temmuz günü, bizim Lozan yi Sulh o sulhun büyük kahnamanı İsmet İnö- nü başımızdadır. Var olsun Lozan, var olsun Lozan'ın kahramamnı büyük İsmet İnönü! İ dağının yılanı Anlatan: İNCİRKÖYLÜ e N ye inip de herkesi yutar diye kork- maşa Daklamış. tıenkes bDu taralflara oduna gidemez, sürü salamaz olmuş- lar. Hattâ Mesenizli Koca —Çobanın 24 kısrağı oradan kaçmış, bu dağa çıkmış, yılan bunların hepsini yut- muş. Köylüler ne yapacaklarını — gaşır- mışlar. Sonunda yaşlı köylülerden bi- risi köylüleni toplamış. “Ben bu yı- lanı öldürürüm, demiş, — yalnız, be- nim istediğimi hazırlıyacaksınız.,, — Ne istersen emrine hazır, sen bizi bu belâdan kurtar,, demişler. İhtiyar köylü: “Bana — kırk katir yükü sönmemiş kireç bulun, kırk ka- tıra da su dolü tulumlar — yükletin,, demiş. Köylüler, ihtiyarın söylediklerini hazırlamışlar. İhtiyar köylü, bu sek- sen katırın semerlerine çanlar tuk- miş, çanların içine ot tıkamış. Bul- ları bir katar yapıp Yılanlıdağa tır- manmağa başlamış. O sırada Evran da dağın öte tanafında imiş. İhtiyar köylü Yılanlıdağın tam tepesine ge- Hmce çanların içindeki otları — birer birer çıkarmıs, Öndeki katırı bir ca- hHya K ğ gibi, tepesi aşağı kaçmış, ve Çamlı- başlamış. Yılan, çan sesini duyunca, — dağın bu tarafa Yılan- lü kark katırı yükleriyle birlikte yutmuş, sonra su yüklü — katırları yutmağa başlamış, onların da hep- Gini yutmuş. Fakat sonumcu katırı yutarken, karnı da adam akıllı şişmiş. - Köylü- ler de uzak tepelerden onu gseyredi- yorlanmış. Sönmemiş kireç — yılanın karnında sönünce yılanın içini yak- mağa başlamış ve yılan boylu — bo- (Başı 1 incı saytada) kalmaktadır. Bunu önlemek ve ilgi- lilerin haklarını korumak için bu proje hazırlanmıştır.,, Projeye göre harp halinin meyda- na getirdiği hususlar hariç olmak üzere — idarenin sunu tesiri bu - lunsun, bulunmasın vukua gelen tren kazaları ve çarpışmasında ölenler, malül kalanlar ve yaralananlara taz- minat verilecektir. Tazminat mik - tarı ölüm halinde veya herhangi hir kazanç temin edemiyecek — şekilde tam malüliyet halinde 1000 lira, kıs- mi malüliyette 500 lira, bir aydan fazla çalışamamağı intaç eden ya - ralanma halinde 150 lira, bir hafta- dan fazla ve bir aydan az müddet içinde oolışamamağı intaç eden ya- ralanma halinde 50 lira olacaktır. Parasız seyahat eden Devlet Demir- yoları memur ve müstahdemlerinin Tren kazaları — Sayın halka P.T.T. Umum Müdürlüğündeti Sayın haltımıza xulaylık © mak üzere P. T T. idaresi Şi dilik Ankara, İs'nabul ve İz şehirleri için her havale başıl yalnız beş kuruş munzam ücrt mukabilinde 95 'irava kadear € lan havalelerin ikametgâhta İ denmesi müutmetesi:.e baş:ami! tır. Posta — pazetisriyle — kıymet mektupların muczedil bir munza! ücret karşılığında — ikametgüâht teslimi muamelesi ise her yef de yapılmaktadır. Bu husüsta gişelerinden malü (5100) mat alınabilir. 177 BANKALAR bu kanunla alacakları t i di - Ber tazminatlarına halel getirmiye- cektir. Bu tazminata karşılık olmak üze- re her yolcudan parasız seyahat eden. ler müstesna banliyölerde 10 para» ana hatlarda 5 kuruşu geçmemek Ü- zere munzam üÜücret alınacaktır, Banliyö trenlerinde bir haftalık seyahat kartlarından 12, 15 günlük- lerden 26, bir aylıklardan 52, 3 ay- lıklardan ise 156 kuruş munzam üc- ret alımacaktır, Projenin gerekçeler lâyihasına göre alınacak olan bu munzam üc - retler bir yılda 850 bin lira tutmak- tadır. İkinci cephe ve alman basını Berlin, 25 a.a. — “Shippgimms Tinnigen” İsveç gazetesinin Londra muhabiri tarafından verilen ve ikin- ci cephenin açılmak üzere olduğunu bildiren haber — hakkında “Börsen Zeltung” diyor ki: Alman ve müttefik — ordularının muvaffakıyetleri üzerine Anglo-Sak- sonlar düştükleri vahim durumdan kurtulmak için ümitsizce teşebbüs- lere girişirlerse buna hayret etme- mek lâzımdır. Salâhiyetli kaynaklardan işaret edildiğine göre alman başkomutanlı- re her şeyi derpiş etmiş ve her şe- yi hesaplamıştır. “Das Reich,, gazetesi de şöyle di yor: İkinci cephe ihtimali hiç bir endişe uyandıramaz, Çörçil'in hiç bir strate- jisi Führer'i gafil avlamamıştır. İn- gilizler bir defa daha geç kalmış ola- "| caklardır. Alman ve ingiliz uçaklarının karşılıklı taarruzları mnaktan öğrenildiğine göre alman sa- vaş uçakları 24 temmuzda İngiltere li çevresi üzerinde taarruzi keşif uçuşları yapmıştır. Alman uçakları Ingiltere'nin doğu sahilindeki aske- ri hedefleri bombalamıştır. Bir kaç Britanya tayyaresi dün öğleden sonra şimal fransız sahilin- de bazı askeri hedeflere hücum el- mek teşebbüsünde bulunmuştur. Bu tyayareler alman uçaksavar batar . yalarının ateşi karşısında geri dön- muştur, Muııfent bazı bombalar âz yunca dağın üstüne Sonra bir patlayış patlamış, sesi tâ İstan- bul'dan duyulmus, — böylece köylüler de, bu koca alâmet yılandan — kur- panmağı — ile Yılanlıda- gösterdi. liğine Doğubayazıt müddelumumi mu- avini Muzaffer Alpugan, Bolvadin sor gu hâkimliğine Eğridir sorgu hâkimi Baki Saltık, Sarayköy müddelumumi muavinliğine Bolvadin sorgu hükimi Ömer Hulüsi Özden, Uşak müddeiu - mumi muavinliğine Siirt hâkim mua« vni Kadri Tümer, Kars müddeiumu- mi muavinliğine Iğdır hâkim muavi- ni Mustafa Tevfik Kendi, Karamürsel sorgu hâkimliğine Gölpazarı sulh hâ- kimi Nuri Çağlıyan, Aydın müddelu- mumi muavinliğine Pertek hâkim mu- avini Mehmet Vecdi Yarman, Lülebur. gaz hâkim muavinliğine Görele müd- deiumumisi Abdurrahman Ünsan, De- nizli âza muavinliğine Divriği hâkim muavini Hasan Şener, Çiçekdağı hü- kim muavinliğine Bünyan müddelu « mumi muavini Şerafettin Benim, Has- sa müddeilumumi muavinliğine Yaylak sulh hâkim munvlni Fevzi Kurtel, Si- ne Rixe âzası Süleyman Ağça, Dikili sulh hâkimi Susurluk sulh hâ- müddeiumumi muavini Kurban Kar- Plivri muavinliğine — Ci- de müddeiwmnumi muavini Selman Yü- rük Ankarı icrı mcınurluüunn Gü » kimi Alı Altıııl.ai;. Çiçekdağı müddei eT YR şı, Bandırma muavi- ni Hilmi Arca, Taşköprü müddelu- mumisi Agâh Nasz, Arapsun müd - deiumumi muavini — Cevdet İlter, Şiran sulh hâkim muavini Mehmet Gürdoğan, Tavşanlı müddelumumili- ğine müddelumumi — muavini — İsmail Çimen, İstanbul müddelumumi mua - vini Şekip Muslu, Havza müddeiumu- müumisi Ali bılreyyı Petekka)ı, Pınar« başı hâkimliğine Şarkışla hâkimi Rifat Çidem, Ankara h&klm muavinliğine hukuk doktoru Ali Zahit Çandarlı, Haran suülh hâkimliğine Pervyari sulh hâkimi Zahit Yılmaz, Ankara sulh hâkimliğine Beypazarı hukuk hâki- mi Umer Nazmi llnmıadi, Aksaray i müuavi Aksaray milgine o yer müddeilumumi muvani Kadri aKrafakıoğlu, Göynük müddei. gmumisi Nihat Üney, Rize müddeiu- mumi muvani Vehbi Daranaz, Ava - nos müddelumumiliğine o yer müddei- umuümi muvani Hayati Yeşilova, Sor- gun müddelumumiliğine o yer müddei- umumil muavini Ahmet Erdoğdu, Zon- guldak sulh hâkimliğine o yer hâkim muavini Hikmet Eğinlioğlu, Bayramiç liddei ülğine © yer müddei yin Sakallı, Divriği Mmumi muavini Nurettin Ertürk, Eşme mMmüddeiümumiliğine öo“yer müddelu - mumi muavini Ahmet Akbulak, Me « riç sulh hâkimliğine Sarayköy müd « delumumi muavini Faik Çıvga, İnebo- hu müddeiumumiliğine o yer müddei ümümi muavini Muhlis Arsan, Kırık- han müddelumumiliğine o yer müdde. İumumi muavini Sakıp Güneş, Gök - “sun müddelumumiliğine o yer müdde- iümumi muavini Hüseyin Tüzemen, müddeiumumisi Saffet Tüzün. 85 LİRAYA TERFİ EDENLER Marmaris sorgu hâkimliğine o yer sorgu hâkimi Tekin, Tosya sorgu hü- kimi Necgti Gökmen, Vezirköprü sor- gu hâkimi Azmi Otyakmaz, Kızılca « hamam hâkim — muavinliğine — Polatlı hâkim muavini İhsan Alparslan Gürel, Muğla hâkim muavinliğine Çiçekdağı hâkim muavini Samiye Çereren, Kay- seri müddelumumi muavinliğine A « rapsun hâkim muavini Mehmet Yay oğlu, Kızılca hamam müddeiumumi muavinliğine Kangal hâkim münvini Remzi Ertan, Muş hâkim — muavinli- gine Bozkır hükim muavini Vasfi Gök- su, Cizre müddeiumumi muavinliğine Lice müddeiumumi muavini Hikmet Aksu, Yaylak sulh hâkim muavinliği- ne Behisni müddeiumumi muavini Se- fa Çakıt, Erzincan hâkim muavinliği- ne Kırklareli hâkim muavini Hatice Bilekser, Demirköy sulh hâkim mna - Saba- hattin Baybura, Balye müddelumumi muavinliğine Cizre müddelumumi mu- avini Rıfkı Taner, Malatya hâkim mu- avinliğine Çapakçur hâkim — muavini Nuri Süer, Erzincan sorgu hâkimliği- ne hâkim muavini Nihat Bilgiser, Bur- st hâkim muavinliğine Erzincan sor- gu hâkimi Tahsin Uysal, Zara sorgu hâkimliğine Kurtalan hâkimi İdris Al. bayrak, Konya âza muavinliğine Siirt hâkim muavini Nesibe Lâmia Edgü, Sivrihisar müddeiumumi muavinliğine Kaş müddeiumumi muavini Burhanet- tin Ertuğ, Rize âza muavinliğine Gü- rün müddeiumumi muayvini Ferit Al- piskender. Milli Korunma kanununa giren ce- za dâvalarını görmekle mükellef Zon- guldak asliye mahkemesi müddeiumu- mi mwavinliğine Sürmene müddejumu- misi Osman Talu, Balıkesir müddeiu. mumi muavinliğine Tatvan sulh hü - kim muavini Mazhar Saracoğlu, İstan- bul müddeiumumi muavinliğine Edre- mit hâkim muavini Demir Dai, Edre- mit hâkim muavinliğine Refahiye müd deijumumi muavini Osman Çetindal tayin edilmişler ve Adliye Vekâleti ceza ve tevkif evleri umum müdür muavini ve birinci Şube müdürü Sâkıp Güran'ın hâkimlik derecesi altıncı de receye ve Adliye Vekâleti hukuk iş. leri umum müdür muavini Nuri Ül. İstanbul müddeiumumi muavini Suat vinliğine Edirne sorgü lılkimı Murte- za Apalı, Lice genalp'ın hâkimlik derecesi yedinci ” A y Avusturalya tebliği Melbourne, 25 a.a .— Av'ıııtrılyı daki müt ik umum âhınınm tebliği: Müttefik bomba uçakları Yeni Gine de Gano dolaylarındaki düşman dev. riyelerine ve tesislerine karşı taarruz. larıma devam etmişlerdir. Büyük yangınlar çıkarılmış ve bir hava karşı koyma bataryası tam isabetle tahrip edilmiştir. Birçok düşman v"apıırlı.rı Sovyef uçakları Almanya'da Königsberg şehrini bombaladılar Moskova, 25 a.a — Bu sabah bir sovyet uçak t—eıkıh fena hava şarntla- rına 'da — Könügs- yüklerini boşaltmak — İ larını bulamadıklarından harp — gemilerinin hımayuı altında ıorı ddnmuşlerdir Port Moresby kesiminde, 18 düş- man bomba uçağı nvcıların refaka- tinde olarak uçak meydanına hücum de zayif d almış- r. İnsanca kayıp yoktur. a berg'deki ılıerl ve sınal hedefleri tekrar — bombalamıştır. Şehirde 12 büyük yangın çıkmış ve beş şiddet- H infilâk olmuştur. Buz denızınde 'bir alman emisi batırıldı Zı.ı.—Bir sovyet M L ÜL KÜ MİLLİ KÜLTÜR DERGİSİ ÜLKÜ'nün 20 inci sayısı iki renkli güzel bir kapak içinde dolgun yazılarla çıkmıştır. Bu sayıdaki yazılar Şunlardır: İktisadi Devletçilik: Hilmi Zi. ya Ülken, Etnoloji ve memleke. timiz: Prof Dr. Şevket Aziz Kansu, Radyoda garp muüskisi : Ahmet Adnan Saygın, yarınki köy öğretmeni için: S. Edip Balkır, $ Terecüime Faciası: Mustafa Ni. hat Özön, Silifke Türküsü, şiir, Kerim Yund, Bahçeler, şŞiir: Fu. at Ömer Keskinoğlu, Doğu'da bir gezinti: Dr. Sadi Selen, Yıl. dızlar ve dünyanın sonu: Besim Tanyel, Bor'da bir akşam, şiir: Ceyhun Atuf Kansu, Kanunlar ve milli korunma kararları: Hâ. zım Atıf Kuyucak, Toprak in - sanlarının ilk sözü, $iir: İbra « him Zeki Burdurlu, İğde çiçe - Ki, şiir: Nüzhet Erman, Gazete. ler arasında: ÜLKÜ, Günler boyunca: ÜLK Bu millt kültür dergisini bayi- lerden arayınız. sahil baıaryısı buz denizinde diğer bataryi bomba u.vyued ile dört av tayya- resi hücum etmişse de bunlardan ikisi sovyet avcıları tarafından düşü- rülmüşt Buna'ya asker çıkarılırken 3 japon gemisi bafırılmış Sidney, 25 a.a. — Çarşamba günü Buna'ya japon askerleri çıkarılırken müttefik tayayreler tarafından yapı - lan taarruzlarda üç Japon nakliye ge- misinin batırıldığı zannedilmektedir. Kafileye zırhlılar, torpido muhripleri ve mayn gemileri refakat ediyordu. Bu asker çıkarmanın ehemmiyetli olduğunu; gösteren hiç bir belirti ol. mamakla beraber bunun Port Mores- by'ye karşı bir tehdit teşkil ettiği mu- hakkaktır. Glucester dükü Eritre cephesini ziyaret etti Kahire, 25 a.a. — Kıralın kardeşi “Dük de Giocester,, Eritre'yi siyaret etmiştir. yetli hasarlara sebep olmuş- tur, Bir kaç sivil yaralanmıştır. Fakirleri düşün ğR e KIZILA YT a yardım et. BRONTLARRL LT İA TI CEMİYET H Mevlüt Merhum Tümgeneral Kemal Gökçe 'numeam&ıvewhxohıgıuıımvı- lm_ırıımzdın Aarzu M teşrifleri rica olunur. Eşi: Topçu Üsteğmen Remzi Kökoğlu Şiir ve kanunları Çıktı Stenley Lane - Poole'den dilimize çeviren: Avni 75 kuruş - her kitapçı HAKKAACEDA Son gıın ve son gece ULUS SİNEMASINDA İki Film Birden 1 - Honolulu Eleanor Powel 2 - Sokak çocuğu Jackie Cooper SUARE ; 20.30 SOKAK çocucu HONO!ULU Sabah saat 10 da Bu ziyareti esnasında dük bir hasta. neyi ve atölyeleri gezmiş ve İtalyanla | Tin İKİ FİLM BİRDEN 'Telefon : 6204 Bı, ikinci cephe de dahil olmak üze- | | Berlin, 25 a,a, — Askeri bir kay- | İnşaat ilânı Sümerbank Umum Müdurlügünd 1 — İzmit'te yapılacak memur işçi evleri bekâr pavyonları kanâ zsasyon, yol ve harici su tesisatı net usüliyle ihale edilecektir. 2 — İşbu İnşaat ve ameliyatın ! hammen keşif bedeli 480.000 — lirâ 3 — Eksiltme evrakı Ankara'da | merbank muamelât şubesinden 25 ra mukabilinde alınacaktır. 4 — Muvakkat teminat mik| 10.000 liradır. 5 — Eksiltme 10 ağustos 1942 rihine müsadif pazartesi günü * 16 da Ankara'da Sümerbank uf müdürlüğü inşaat şubesinde yapıl caktır. 6— İstekliler teklif evrakı meyan! da, şimdiye kadar yapmış olduH bu gibi işlere ve bunların bedelli firmanın teknik teşkilâtının kiml den terekküp ettiğine ve hangi bafi larla muamelede bulunduklarına vesikalar koyacaklardır. 7 — Teklif mektuplarımı havi #? lar kapalı olarak ihale günü saat e kadar makbuz mukabilinde, Ank# da Sümerbank Umumi kâtiliğine * lim olunacaktır. 8 — Posta ile gönderilecek tekl ler nihayet ihale saantinden bir evveline kadar gelmiş ve zarfın İ nuni şekilde kapatılmış olması Jâ8! dır. Postada vaki olabilecek gecikf ler nazarı itihare alınmıyacaktır. 9. — Banka ihaleyi icrada serbt tir. 911) 1950 TEVATAMAAA AA MAT A AAA KDA DA AA Nİ Sebze ve meyva fiyatlaf Belediye Reisliğinden : Sebze ve meyvelerin günlük tÜ tan ve perakende satiş fiyatları ? - & - * — 3M ö R $ 'ğ Semizotu (Ankara) 7 Kabak (Ankara) 7 Ayşe kadın fasuülyesi (Ankara) 25 Ayşe kadın fasulyesi (Muhtelif) 20 Çalı fasulyesi (Ankara) 20 Domates (Ankara) 25 Domates (Muhtelif) 15 Patlıcan (Ankara) 22 Patlıcan (Muhtelif) 18 Dolmalık biber (Ankara) 238 Dolmalık biber (Muhtelif) 17 Sivri biber (Ankara) 30 # Sivri Üî“ biber (Muhtelif) 20 p Bamya (Ankara) 60 75 Bamya (Bilecik) 50 ğ Bamya (Tarsus) 25 Patates — (Muhtelif) 35 — & Kuru soğan (Tarsus) 20 Kuru soğan (Ankara) 15 ’1 Erik ekstra (Muhtelit) 25 — 38 Erik birinci (Muhtelif) 20 — 30 Erik ikinci (Muhtelif) 15 B Şeftali ! ğkıtrı ekstra (Hatay) 100 — 130 eftal ekstra (Hatay) 80 110 Şeftali İ birinci — (Muhtelif) 30 — 45 Şeftali —— (Muhtelif) 20 — 30 Akça 4 armut (Ürgüp) 45 — 65 Mustabey i armudu (Sapanca) 30 45 Armüt — (Muhtelif) 25 — 35 Üzüm N ekstra —— (Muhtelif) 30 —— 40 Üzüm (Muhtelif) 24 — 33 Karpuz — (Muhtelif) 12 — 15 NOT : Bu fiyatlar yalnız dükkânlarla H deki azami satış fiyatlarıdır. Pj yerlerindeki alıcı ve satıcı pazari alım ve satım yapmakta serbestti Ancak pazarlıkta yukarıda 5 len perakende fiyatın üstüne çıkıli maz, AARAKAAALAA UUU MM'—). 6. Kalman Varasdin'e beraber