Ulus 8 Kasım 1940 sayfa 4 | Gaste Arşivi

8 Kasım 1940 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 4

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TARARAN A AĞ ÇEŞER KT ULUS İstanbul 'un imârı Şimdiye kadar ne yapıldı, bundan sonra ne yapılacak ? İstanbul Vâlisi Doktor Lütfi Kırdar İstanbul'un imâr işlerini anlatıyor (Başı 1 inci sayfada) maklar, set duvarları ve mermer kapla- maları ve sairesi ile meydanın yükseltil - mesinden dolayı köprünün kenar ayağının kaldırılması ve ayrıca Sirkeci - Yenipos - tahane arasındaki Şehinşahi Pehlevi cad - desiyle Hamidiye Türbesi caddesi beton temel üzerine asfalt olarak ve Osmanlı Bankası, İş Bankası, Sebil ve Yenicami kemeri arasındaki yol kısmının da bozuk olan tretuvarları asfalt olarak yeniden ya- pılmıştır. Bu işler için ceman (131,612) lira sar! ur. B leyh ü meydanının bugünkü hali istimlâkiyle be - raber (2,279,071) liraya mal olmuştur. Miısir çarşısının 939 senesinde başlanan ve bu sene tahakkukatı tamamlanmış bu - lanan istimlâki için geçen sene (249,126) lira ve bu sene (383,6İ2) lira sarfolundu. Mısir çarşısının istimlâkine sarfedilen pa- ranın - mecmuüu (632,738) lira ediyor. İs- timlâki ikmal etmek üzere, Yenicami gibi emsalsiz tarihif ve maddi kıymetine paha biçilmiyen âbidemizin İstanbulun yüzünü güldürecek şekilde meydana çıkması için sarfedilen bu para da yerine masruftüur, sanırım. Mısir çarşısının 1ç tertibatı nihayetle- Sütçü Bostanı namiyle maruf bostana te- sadüf ederiz. O bostanı çocuk parkı olarak tanzime başladık, itmamı gün meselesi - dir. Şimdi, Şehzadebaşına geçiyoruz ki, ora- dan Edirnekapı ve daha ilerisine kadar imar faaliyetimizi takip ederek daha kes- tirme gitmiş oluruz. Şehzadebaşında Konservatuvar için ay- rılmış olan sahaya ahvali hazıra dolayı- siyle konservatuvar binası yapılamıyaca - ğından oranın mezbele ve bakımsız bir arsa halinde kalmasını muvafık görmedik. Oranın da bir yeşil saha olabilmesi için icap eden plânları tanzim ettirdik. Aksarayda Sütçü Bostanı yerindeki ço- cuk parkının yapılmasını müteakip bura - ya hemen başlanacaktır. Buradan yolumuza Gazi bulvarına doğ- ru devam ediyoruz. Bu caddenin Gazi köprüsüne kadar o0- lan güzergâha tesadüf eden istimlâkler için şimdilik (26,878) lira sarfettik. İstim- lâkâta devam ediliyor. Buradaki istimlâklere hız vererek kısa bir da evelce Yeni dan Valdec” milne kadar yapılmış olan Gazi bulvar nince; ındaki bozulacak gibi gıda maddeleri satan bakkaliye dükkânla- rı oraya nakledilerek Aasri ve meden! bir pazar haline ifrağ edilmiş bulunarz Mısır çarşısında temerküz ettirilecek ve şimdiki gayri sıhi şartlardan kurtulunmuş ve o sahilin projesi tamamen tahahkkuk ettiri- Hnce Balıkpazarının mürur ve ubura elve- rişsiz vaziyeti tashih edilmiş olacaktır. Böylece orası, ekseri Avrupa şehirlerin- de olduğu gibi İstanbulun en işlek, en merkezi, medeni ve sıhi bir umum! mekü - Yât pazarı haline gelmiş olacaktır. Balıkpazarından Bayazit'a doğru gel - miye başlıyalım: Orada Gülhane parkının ana yolu ile Barayburnu cephesindeki rıhtımlarının e- #aslı tamiratını da yaptığımızı hatırlata - yım. 2 — Bay - Buna Valdecamiinden Saraçhane, — Zeyrekten U götüreceğiz. Gazi köprüsünden; İstanbulun esaslı refüjlerinin yapıldığı Fatih, Lâleli ve Ak- saray taraflarına umum! bir göz atalım: Orada evelâ Fatih İle Edirnekapı, Lâ - leli İle Aksaray ve Gazi bulvarının Aksa- rayla Yenikapı kısmında yalnız bordürleri gçevrilerek toprak vaziyetinde bırakılmış olan beş bin metremurahbal sahasında re- füjler; asfalt ve çimenlenmiş bir hale ge- tirilmiştir. Daha doğrusu şehir dahilinde refüj denilecek evsaf ve mükemmeliyette ki çimenli piyade yollarına beş bin metre- lik daha ilâve edilmiştir. Bu mıntakada Cerrahpaşa metre uzunluğunda bir yolun makadam şo 86 olarak inşasma ait keşif l ve pılmux ve ıırlr edilebilmesi için İnönü İ olan ve mermer münakasaya bonulmuştur. Bu sene bitiri- lecektir. Gene Eyüp'te Silâhtarağa fabri- kası yolunun 750 metre murabbar parke kaldırımı yaptırılmıştır. Şimdi; Bakırköy kazasma geçiyoruz. İdarei hususiye ve belediyece yapılan ve tamir olunan yollarm tullerini ve isim- lerini hulâsatan arzediyorum: 3 kil e luğunda Gazlıç Bakırköy, 15 kilometre ıızu.nluğundı Küçük Çekmece Yollarının asfaltları tamir ettirildi. 17,220 metre murabbar sahasında Yeşil- köy - Çekmece iltisak yoliyle 20400 met- re müurabbar sahasındaki Yeşilköy - Hal- kalr yolunun katran kaplamaları ve 4.900 metre uzunluğunda Topçu atış okulu - Davutpaşa ve 2.200 metre uzunluğunda Florya - Küçük Çekmece alt yolu — ve 19.100 metre uzunluğunda Halkalı - Ha- dumköy yollarının makadam şose olarak yapılmalarına başlanmıştır. Ayrıca Topkapı, Fatih yolunun — 5.800 metrelik kısmı makadam şose olarak ya- pılması münakasaya konulmuştur. İhale edildikten sonra inşasma başlanacaktır. Uzun zamandanberi harap ve metrük bir halde bulunan Bakırköyünün Taş 'is- kelesi esaslı bir surette tamir edilmiştir. Yeşilköy dahilinde 120 metre uzunlu- ğündadaki Maadenli, Gülüstan ve Gül İb- rişim sokaklarımın makadam şose olarak inşasına başlanmıştır. Şimdi de: Yeşilköy'den Florya'ya geçi- yorüz! Florya'nın imar plânı tamamdır. Biz; bu plânın tatbikini her sene tahsisat nis- betinde tahakkük ettirmekteyiz. Bu sene gazino ikmal edildi, sıra kabinelerin de bir kısmı tamamlandı. İdare ve zabıta me- mürları için iki bina ve bir de umumi he- (â yapıldı. Eminönü, Fatih, Eyüp, Bakırköyü ca- mi olmak üzere İstanbul semtindeki bu imar ve umran - hareketleri için Topkapı - Lira 940 senesinde istimlâk masrafı olarak 847 761 Ve inşaat masrafı olarak da 754.994 sarfedilmiştir ki yekâünu 1.602.755 lira tutar, İstanbul semtini bu suretle hulâsalan- dırdıktan sonra zene hareket banlangıcı olarak aldığ inönü Galata'ya geçiyoruz: İstanbul'dan karşıya geçer geçmez; Ga- lata « Tersane caddesinin geçen sene ta- mey pıüvoıılımnu Hlâveten (62,000) lira İle po- liklinik pavyonu yeniden yapılmıştır. Has- tahanenin müstakbel inşaatı ve vaziyetle- ri için istimlâkler yapılmış ve yapılmak- tadır. orada yapılacak ıırî bir gazino plânı da dahildir - Ve Bayazit - Koska tevsil p tanzim tur. Bu k eti f için istimlâki icap eden bina ve yerlerin istim- Jâkine 939 da başlanmış ve şimdiye kadar (249,338) Hira sarfedilmiştir. ve Koska lJerine nkbıhıırdı başlanacaktır. Belediye ile Cağaloğlu erkek ve kız or- ta mekteplerine giden 2500 metre murab- bar daki yol, B ü meyda- nının asfalta tahvilinden dolayı artan taş- larla parke olarak ve Belediye önünün de , a Y Topkapıya geçersek; Şehreminind İ dan öteden- beri çamur ve bataklık halinde bulunan küçük ve büyük saray meydanları tesviye ve tanzim edildi. Ayrıca Edirnekapı ile Ye dikule arasındaki pek bozuk halde bulu - nan iki bin metremurabbalık yol parke ©- larak yaptırıldı. 'Yediküleden Sur haricine çıkıyoruz: Senelerce bozuk ve batak kalmış bin iki yüz metre uzunluğundaki Yedikule - Ba - lıklı hastahaneleri yolu; katran kaplama makadan şoöse olarak yapılıyor. Gene sur ile Gü- l 400 metre uzunluğundaki kısmın yolu parke ve trotuvarlarına karo- siman olarak başlandığını görüyoruz. Galata'dan Azapkapı Meyit yokuşu yo- liyle Şişhane mevikiine çıkarken mezkür yokuşun parke olarak yeniden ve Şişhane başından itfaiye bahçesine kadar olan kıs- mının da tevsian bir bahçe halinde yapıl- mış olduğunu görüyoruz, Meyit yokuşunun itfaiye — bahçesinden itibaren Gazi köprüsü başına kadar olan kasmında istimlâklere devam ediyoruz. Bu yol üstünde ve Aksaray'dan Şehzadebaşı ve Şehzadeb dan Unl kadar o- lan isti ler de neticel Beyoğlu ile ana yol olarak İstanbul'u bağlıyan Ka- raköy köprüsü seyrüseferi de ikinci ana yol olacak bu güzergâha tabiatiyle tak- ıim ed.ılerek ıeyrılıefer hususunda çok tretuvarları asfalt olarak yenid yapıl- mıştır. Yerebatan - Cağaloğlü — güzergühının Yerebatan kısmından bu yolun tevsil ve 'Yerebatan sahasının meydana çıkması ve belediye sarayının açılması için de (120 bin 820) liralık istimlâk yaptık. Lâleli'de Kocarağgıp, Şair Fitnat ve Ağa geşmesi yollarını da gene Eminönü mey - danının asfalta tahvili ile elde edilen par- ke taşlariyle dört bin metre murabbalık toprak sahanın yolları parke ve tertuvar- ları karosimon olarak lnıuuıı başlanmış- tır. Pek y da da Lâleli'den Aksaray'a geçiyoruz: Orada şehrin en işlek bir yeri olan daki bin beş yüz metu ıııunluıuıııh toprak yolun da ma- kadam şose olarak yapılmasına başlanmış- tır. Şişhaneden Tozkoparan tarikiyle Tak- sime çıkan yolun Tozkoparanla Aynalrçeş- me arasındaki kısmının deniz tarafı isti- nat drvarlarının inşaatı ve trotuvarlarının Uzun danberi il bir hale gelmiş olan ve İstanbulu Eyüp'e halen en kısa olarak rapteden yolun bin iki yüz yetmiş metrolük Edirnekapı - Eyüp kıs- mr yetiiden ve tevsian parke olarak ya- pılmaktadır. Vilâyet husust idare — tahsisatiyle beş bin sekiz yüz seksen metre uzunluğunda Küçükköy - Silâhtarağa yolıınım maka- dam şose olarak i evsiine başlanmıştır. Bu yolun önümüz- deki sene Taksime kadar asfalt olarak ta- matmlanması mukarrerdir. Bu yolun eriştiği Taksim meydanına ge- lince: Geçen cümhuriyet bayramından itibaren tanzim ve tevsiine başlanılan Taksim mey- danı bu sene tamamiyle asfalt kaplama olarak tamamlanmıştır Eyup kazasının nahiyesi olan Ramiye raptedecek bir yolu yoktu. Bu defa 600 Cümhuriyet âbidesinin — yükseldiği bu meydanda Cümhuriyet bayramı geçit re- simlerinin intizam ve inzibat dahilinde ya- bâsamaklarla çıkılan tribün mahalli de hazırlanmıştır. Pek yakında toprak tesviyesi ikmal e- dilecek olan İnönü gezgisinin plân muci- bince İmarr ve tanzimi önümüzdeki sene tamamlanacaktır, Biliyorsunuz ki, imar plânında mevcut olan ve yeri istimlâk ve saire gibi mua- meleye de ihtiyaç hissedilmeden hazır bir halde bulunan Taksim gazinosu geçen se- ne başlanarak bu sene tamamlanmıştır. Taksim gazinosunun; — İstanbulluların medeni ihtiyaçlarını bir nisbet dahilinde karşılryan ferah, manzaralı ve şehrin gü- zelliğini artıran bir müessese olduğuna kaniiz. İşletmesinin âdetlerimize ve zevk- lerimize daha uygun bir hale getirilmesi için müstecirini daima kontrol ve irşat etmekteyiz. İmar plânı mucibince, Taksim bahçesi- nin altındaki yeşil sahanın içinden geçen ve Mete caddesinin imtidadını teşkil eden 215 metre luğundaki yolun i başladık. Bu yol aynı zamanda hâlen iha- le edilmiş bulunan stadyomun Dolmabâh- çeden Taşkışla tarikiyle Taksime müntehi olacak esas yolun da bir parçasını teşkil etmektedir. Bunun için fırsattan bilistifa- de hem gazinonun — civarını temizlemek hem de ilerideki esas yollardan birinin bir kısmını yapmış olmak için şimdiden yaptırmış bulunuyoruz. Cihangir ve Zükür hastanesine giden ve esas yol olması itibariyle Sıraservileri ih- mal edemezdik. O yol pek bozuktu, has- tane arabaları pek sarsılarak gidiyordu. 650 metre uzunluğunda olan; beton temel üstüne asfalt olarak kanalizasyon ile bir- likte inşasına başladık. Taksim - Harbiye yolu şehrimizin yü- zünü güldüren ve Cümhuriyet meydanına giden ana damarlardan biridir. Ortada piyade kısmı asfalt ve yanları yeşillikler refüjlerini evelce ikmal ettirdiğimiz bu yolu; bu defa beton temel üzerine asfalt olarak yapmağa karar verdik. Bu işe Tramvay idaresi başlamıştır. Asfaltın, ileride mecra açılması, elek- trik, havagazı, su ve telefon yenilenmesi- ni teminen ikide bir kazmalanmaması için bu gibi tahtezzemin tesisatı evelâ yaptı- rıyoruz. Burada Taksim meydaniyle Mete caddesinden gelecek yağmur sularını Do- lapdereye akıtacak kanalizasyonu da yap- tırdık, Böylece bu gidiş ve gelişi 2.400 metre uzunlukta olacak olan bu mükemmel yola programlı bir tarzda başlamış olduk, Bu asfalt yolun trotuvarını genişletmek üzere Yedek Subay Okulu önündeki mu- hafaza dıvarlarını geri çekmek suretiyle tevsi ettik. Muhterem meclisinizin geçen seneki ar- zusu Üzerine vadettiğimiz Harbiye - Maç- ka arasında 594 metre uzunluğundaki ka- nalizasyonu yaptırmış — bulunuyoruz. Bu inşaat sayesinde yağmurlar da oradaki bi- naların su istilâsına maruz kalması önün- deki gibi pis sularının da tamamen akıtıl- ması mümkün olmuştur. Gene Harbiyede imar plânı mucibince çocuk bahçesinin — tanzimine başlanarak tesviye ameliyesi ikmal edilmiş olup ya- kında tamamlanacaktır. Nişantaşı Emlâk caddesinde 500 metre uzunluğunda parke ve trotuvarlariyle asfalt yolun inşasına başlamıştır. Yakında bitecektir. Gene Ni- da 15 inci ktebin çocuk bah- çesi de ikmal edilmiştir. Şehri dünyada emsali bulunmıyan Bo- Baza rapteden ve halkın her sene daha faz- Ja rağbet ettiği Şişli . Büyükdere - Sarı- yer « Dağ yolunun asfalt tamiratını yap- tırdık. O yolun başlangıcında ve halkın başlıca mesiresi halinde olan Mecidiyekö- yündeki açık lâğımlar kapatılmıştır. Yeri Sıhat vekâleti tarafından tayin o- lunarak inşaatı için mütehassıs bir Avru- palı mimara projelerini hazırlattığımız en son ve fenni tertibatı haiz 1000 yataklı Mecidiyeköy hastane binasının ahvali ha- zıra dolayısiyle inşaatına başlatamadığı- mızı üzülerek gene hatırlatırım. (Sonu 6 1ncı sayfada) Erzurum'da açılacak kayak kursu Beden Terbiyesi Genel Direktör- lüğü, bu sene birincikânun başında Erzurum'da 15 kişilik bir akyak kur- su açmağa karar vermiştir. Kurs, bu doğu bölgesinde beş ay müddetle de- vam edecektir. Bu müddet zarfında kursa iştirâk edenlere zaruri masraf- larına karşılık olmak üÜüzere 75 lira verilecektir. Fakat, kayak öğretmen namzedi olarak yetişecek olan bu gençler, Genel Direktörlük teşkilâ- tında ücretli vazife almıyacaklardır. Memleketimizde kayak sporunun in- kişafını arzu eden Beden Terbiyesi Genel Direktörlüğü açacağı bu kurs- la doğu bölgesinde gençlik arasında mütehassıs elemanlar bulundurmak gayesini istihdaf etmektedir. Kursa girebilmek için 20-30 yaşlar arasında bulunmak, bünye itibariyle kış sporları yapmağa müsait ve yük- sek rakımlara dayanıklı olmak - kâfi görülmektedir. Türk tebaasından 0- lan ve herhangi bir sporla meşgul bulunan gençler kursa memnuniyet- le alınacaklardır. Lise veya orta mek- tep mezunları tercih edileceklerdir. Diğer taraftan Genel Direktörlü - ğün ikincikânunun haftasında Gere- de'de 20 günlük bir kayak kursu aça- cağı haber verilmektedir. Bu kursa Genel Direktörlüğün kendi eğitmen- leriyle bölgelerden birer sporcu işti- râk edecektir. MÜNÜR NURETTİN ULUS SİNEMASINDA Yalnız bir konser vermek için geliyor LÜ DU İ Yakında ÖLÜME KARŞI SAVAŞ “Büyük Doktor Robert Koch'un hayatı,, Baş Rolde : EMİL JANNİNGS L ÇARAAKAAAURUKAK AUAD # TLLUL DDD DDD BAD BUGÜN 4 ULUS Sinemasında Mevsimin en yüksek fransız filmi Hakikatı arıyan adam Derin bir aşk, gizli bir ıstırap, sonsuz bir hicran kaynağı olan bu süper film, hakiki bir ömrün Telefon: 6294 ( RADYO T BBK A R (Radyo Difüzyon Postaları) ANK TÜRKİYE Radyosu 1648 31.7 19,47 8.00 8.03 8.15 8.30 Rad — Dalga Uzunluğu — m. 182 Kcs./120 Kw. m. 9465 Kca/ 20 Kw., T. m, 15195 Kes.,/ 20 Kw T. CUMA: 8.11.940 Program ve memleket saat aya Müzik : Hafif program (Pi.), Ajans haberleri, Müzik programının devamı (F 8.50/9,00 Ev kadını - Yemek listesi, 12.30 12.33 12.50 13,05 13.20/14.00 Müzik : 18.00 18.03 18.30 19.30 19,45 20.15 20.45 21.30 2145 22.30 22.45 23.00 Proğram ve memleket saat aya Müzik : Şarkı ve türküler (wi Ajans haberleri, Müzik : Oyun bavaları ve tür! Karışık prograr Program ve memleket saat ayı Müzik : Radyo “Sving ,, Kua (İ. Özgür ve Ateş böcekleri ) Müzik : Büyük Fasıl Heyeti, Memleket saat ayarı ve Ajans berleri, Müzik : Beraber ve tek şarkıl RADYO GAZETESİ, TESİL, Konuşma : ( İktisat saati ), Müzik : Radyo salon orkesi (Violonist Necip Aşkın idaresi 1— Joh. Strauss : Büyük vale, 2— Joh. Strauss : Hazine (va 38— Lehar : Clo Clo operetii Potpuri, 4— Bucalossi : Giribiribin, 5— Hrüby : Viyana operetleri purisi, Memleket sant ayarr ve Ajanas berleri; Ziraat, Esham - Tahv Kambiyo - Nukut Borsası (Fiy Müzik ! Radyo salon orkesi programının devamı, Müzik * Cazbant (P1), 23.25/23.30 Yarınki program ve Kapanı Atina radyosu Türkçe neşriyafı 22.10 da yapacak Haber aldığımıza göre Atina rady türkçe neşriyatımı Ankara ajans neşri tiyle aynı saatte vermemek — için : 22,10 da yapmağı kararlaştırmıştır. (a Toprak mahsulleri ofisinin hangarları Ticaret Vekâleti Toprak Mahs leri Umum Müdürlüğü arpa, yulaf buğday mübayaatının gittikçe kes fet iktisap etmesiyle çoğalan ihtiy ları ve vasıtaları temin etmek i1 memleketimizin tren güzergâhı ü: rinde bulunan mühim merkezlerin anbar ve hangarlar inşasına kaı vermişti. Öğrendiğimize göre, mühim mı kezlerden olan Şefaatli istasyonu i Akşehir ve Adana istasyonlarında : bar ve hangar inşasına pak yakın başlanacaktır. Projeleri hazırlanmış bulunan | ğer depo ve 'nıngarlann ınşuına süratle £ , Hati | inşaatın ıkmııliue büyük bir gayre rTomanıdır. çalışılacaktır. ARTİSTLER : H b AİMU — Jacgueline Deluba Finıândiyq'y' aç kurt Yvette Lebon o RSll a L Ze t Ayrıca: SWİNG DANSLAR! sürüleri istilâ etti Seanslar: 14,30 - 16,30 « 18,30 Helsinki; 7. a.a, — Stefani ajansı bili ve 21 de riyor * Gece numaralarınızı hemen Sovyet hududundan gelen aç kürş sür kapatınız Yeri, Finlandiya Laponyasında dolaşma ve Ren geyiklerine hüçum ile bunları t rip etmektedir. Yüzlerce avcı, kurt av hareket eylemiştir. keğin aklına kadın gelir mi? Hem insanları bir_' türlü anlıyamıyorum. Cinsi münasebetlere neden bü dere - ce ehemiyet veriyorlar? Aşkı niçin bu kadar ilâhileş- tiriyorlar? İnsan genç ve tetrübesiz bulunduğu devir- lerde kendini bu mânasız şeylere kaptırabilir. Fakat, olgun ve hayatı anlamış bir adamın aşka inanması kadar gülünç bir şey tasavvur edemiyorum. İnsanlar, tabiatın elinde bir esirden, bir oyuncaktan başka bir şey değillerdir. Tabiat onları aldatıyor. Tabiat haya- tın devamını istiyor. Bunu temin için insanlart aşkla aldatıyor. Birbirini çılgınca sevdiklerini zanneden zayallı çiftler, tabiatın emrini yerine getirmek için birbırlerine yaklaştıklarını bilmiyorlar. “Tabiat çok kurnazca hareket ediyor. Hakiki maksadını gizlemesi- ni ve insanları bir takım hayallerle avutmasını çok mükemmel biliyor. İşte aşkın iç yüzü budur. Ben, bir insanın aşksız daha güzel ve daha normal yaşıyabile - ceğine kaniim. Gizella, acı, acı gülümsedi. Bir zamanlar, dudakla rından aşk teraneleri dökülen, gece sabahlara kadat — gözünü kırpmadan masa başında oturup, aşkın büyük- Iuğunu tani ve izah için şiirler, piyesler yazan bir er- keğin günün birinde bunları söyliyebileceğini hiç ta savvuür etmemişti. Demek artık aralarında aşk ve sev- gi kalmamıştı? Dünyaya üç çocuk getirmek suretiy- le tabiatin emrini ifa etmişlerdi. Bundan sonra birbir- lerine en küçük bir arzu ve alâka duymadan yaşama- ları lâzimdı, öyle mi ? — Vilmoş, söylediklerine inanmıyorum. İnanmak istemiyorum. Bu mümkün değildir. Nitekim bunun canlı misallerini görüyorum. Aşk, aşk içindir. Damar- larında sıcak bir kan dolaşan, kalbi çarpan, dimağ' işleyen her insan sevgıye ve sevmıye muhtaçtır İşte, bi hayatı g üzü ündedir.... Vilmoş, omuzunu silkti : — Nafile Gizella, beni anlıyamıyacaksın. Birak şu '—T ı(ırlı’yı. Onu bana ıniııl olarak ıöqşe—rme. O, hgyıttı Yazan : MIHALY FOLDI belki değildir. Şimdi bunun münakaşasını yapmak bize düşmez, Benim sana anlatmak istediğim, Maria'- nın erkeklerle olan münasebatına aşk ismi verilemi - yeceğidir. Bu bir alış veriştir. — Maria'yı bu şekilde kabul etsek bile, gene sen hakli çıkamazsın Vilmoş. Onu seven, onun uğruna hiç bir fedakârlıktan çekinmiyen erkeklere ne diye - ceksin? Eğer, aşk senin tarif ettiğin gibi olsaydı, o zaman hiç bir rkeğin bir kadına fedakârlık yapma - ması icap ederdi. Hem Maria, bugüne kadar yaşadığı erkeklerin hepsini severek yaşamıştır. Vilmoş, müstehzi bir kahkaha attı : — Bütün bunlar Maria'nın sözleri değil mi? Gelsin de bu lâfları benim külâhıma anlatsın. Ben ki, aşkın mevcudiyetine iİnanmıyan bir adamım, nasıl olur da Maria gibi, sadece maddi menfaatlerini düşünen bir kadının kalbinde aşk denilen hissin yaşıyabilece- ğine inanırım? Gerçi, Maria'yı da bir dereceye kadar mazur görüyorum, Fakir bir aile kızı, lüks ve ihtişa ma karşı sonsuz bir arzu duyuyor. Emeline kavuşma için en kolay çareyi güzelliğini ve kadınlığını sat makta bulüyor.Kendisini teselli ihtiyacını da hisse diyor. Paralariyle refah ve lüksünü temin ettiği er kekleri sevdiğine kendini ln.ındxmıyı çılı;ı - Türkçeye çeviren : t. ZAHİK YORUMKUNEY bir ticaret malı haline koymuştur. Kim fazla verirse ona satmıştır. Böyle hareket etmekte belki haklıdır, ların, dünyaya gözlerini açtıkları gün kavuştukları refaha başka türlü nail olmasına imkân yoktur. Gizella, şiddetle başını salladı : — Yanılıyorsun. Vilmoş'un, kaşları çatıldı : — Ben mi ? Neden ? — Kızma Vilmoş. Ben, senin düşüncelerini doğru bulmıyorum. Hayatta her insanın dürüst yoldan e- mellerine kavuşması imkânının mevcut' bulunduğuna inanıyorum, Sonra, Maria'nın kendini satmış olduğu hakkındaki iddialarını katiyen kabul etmiyorum. Maria'yı ben senden daha iyi tanırım. Benimle daima açık ve samimt konuşmuştur. Onun Maksi'yi sevdi- ğine, Kont Köröşi'ye çılgınca âşık olduğuna, kocası- na karşı muhabbet duyduğuna, Balojouiç'e ise zâafı bulunduğuna eminim. Ama, her insan kendine göre sever. Ablamın hayatından memnun olduğu şüphe götürmez. Senin, onun için tasavvur ettiğin hayat şartlarını ise bir dakika tereddüt etmeden reddedece- $i muhakkaktır. — Tabit. Hüriyetin ve insanlığın kıymetini anla- aamış olan bir kimseye bir hamlede bunu kabul ettir nek çok güçtür. Bunu ben de biliyorum. Gizella, içini çekti. Başını önüne eğdi. Yavaş bir sesle ş::nuşmığı başladı : ranlı devirlerinde, en müsait teklifleri redderek ruhlarının ve vücutlarının hüriyetini muhafaza et- mek azmini göstermişlerdir. Buna emin ol. — Büyük fedakârlıklar ve istiraplar mukabilinde değil mi ? — Bu istırap ve fedakârlıkların da zevki vardır, bazı anlar olur ki... Birdenbire sustu. Vilmoş, karısınını kendisinden bir şeyler gizlediğini hissetti : — Niye sustun ? Konuşsan a. — Ne lüzum var ? Nasıl olsa seni alâkadar etmiye- * ceğini biliyorum. Vilmoş, alaylı bir kahkaha attı : — Yoksa, sen de mi buhranlı devirler atlattın ve büyük fedakârlıklara katlandın ?! Gizella, sarardı. Sarı elâ gözleri büyüdü. Sabit ba- kışlarını Vilmoş'un yüzüne dikti. Ruhunda vicdan a- zabına benzer bir his duydu. Kocasına bir itirafda bulunmak niyetinde değildi. Biraz evel sözü birden- bire kesmesi, ağzından bir şey kaçırdığının farkına var! dan ileri gel işti. Bilâkis, bu hazırlane mış bir hücum plânı idi. Bu manevrayı günlerdenbe. ri tasarlamıştı. Bu itirafı, gizli bir sırın keşfi için silâh olarak kullanacaktı. Kalbine ve vücud sahip olan erkek, ruhunu ve düşüncelerini ondan gizliyor- du. Bu itiraf, beyinini tırmalıyan müammayı çöze - cekti. Belki; bir kadının kocasına karşı bu şekilde plânlı hareketi ahlâk kaidelerine uygun değildi. Fa- kat, şüphe içinde yaşamarnlın verdiği azap insana her şeyi göze aldırıyordu ! — Sözlerimi alayla karşılamana hayret ediyorum. Dört sene yalnız başıma yaşadım. Bumun bir kadın için ne demek olduğunu hiç düsündün mü ? Vilmoş, masaya bir yumruk indirdi : — Yoksa bana ihanet mi ettin ? . Gizella'nın yüzü karmakarışık oldu. Gözlerini yum- du, : —Ne ağır, yorsun ? ne çirkin kelimeler kulları

Bu sayıdan diğer sayfalar: