8 Ekim 1940 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TOCBPA YUŞ S — URLALA & |— (— & n ReTİ esi- ira- ** is * lu * n * .l ' (Dış'oLiTVI KA Üçüncü "ortak,, Mihvercilerin üçüncü ortağı olan Japonya, uzunca bir tereddütten sonra nihayet sahneye atılmış bulu- nuyor. İmzalanan pakta göret 1 — Eğer Uzak-şark'ta Japonya- nın kuracağı “yeni nazam” a karşı bir devlet vaziyet alırsa, Almanya ve İtalya, bu devletle harp edecek- lerdir. 2 — Eğer Avrupa'da Almanya ve İtalya'nın kuracakları “yeni niza- m” a karşı bir devlet vaziyet alırsa, Japonya bu devletle harp edecek- tir. Japonya bu kombinezona g_îr- mekle, Uzak-şark'ta Ingiltgre ile Birleşik Amerika arasındaki cephe birliğini nihayet tanımış bulunmak- tadır. Japonya'nın Uzak-şark'ta “yeni nizam” kurmak teşebb_uaı:ı, Almanya'nın Avrupa'da #“yeni ni- zam” kurmak teşebbüsünden de daha eskidir. Fakat Japonya U- zak-şark'ta ayrı ayrı dört kuvetle karşılaşmakta idi: 1 — Evelâ Çin'in kendisiyle; 2 — Sovyetler Birliği ile; 3 — İngiltere ve garbi Avrupa- nın emperyalist devletleriyle; 4 — Birleşik Amerika ile. Japonya'nın senelerdenbe_ri takip ettiği tâbiye, bu dört kuvetin ken - disine karşı cephe birliği yı.pını!ı- Yına mâni olmaktan ibarettir. Fil - hakika eğer Sovyetler Birliği, Ame- rika ve İngiltere birlikte hareket edecek olsalardı, Japonya için zak-şark'ta asla fırsat çıkamazdı. Fakat bir takım vaziyetler, Japon- ya'ya yardım etmiştir: quyı,atler Birliği, İngiltere ve Amerika'dan çekindiği için kendi hudutları içine çekilmiş ve bu hudutlar tecavüze uğramadıkça, harekete geçmiyece- ğini bildirmiştir. Birleşik Am'erıkı yakın zamanlara kadar lngı!tfîrre Yozga t lisesi Birinci devre talebesinin resim sergisi dün açıldı Sergide 1800 parça eser teşhir ediliyor Yozgat lisesi birinci devre talebesinin sergisinden bir köşe Yozgat Cümhuriyet Halk Partisile Hal- kevinin çok değerli ve yerinde yardımları *İve Maarif Vekâletinin yüksek müsaade - leriyle Yozgat lisesi birinci devre talebe- sinin 1800 parçadan müteşekkil cidden ne- fis resimleri dün saat 17 de Ankara Ser- gievinde seçkin dâvetli huzurunda teşhir edilmiştir. 9 Sergi bu âna kadar gördüğümüz çocuk resimleri sergisi mahiyetini aşan, artistik hudutlara dayanan çok iyi anlayışlı ve bir ©o kadar da ince, hassas ve olgun bir ma - hiyet ktadır, Bu çeşit sergiler bize İle işbirliği yapmaktan çeki z iğere gı'le yalnız başına Japonya ile karşılaşmayı göze alamamıştır. Bunu fırsat bilen Japonya, Çin'in üzerine yüklenmiştir. Fakat bu dev- letler, aralarında işbirliği ya_pı"nı— makla beraber, Juponya'mı? _Çın de- ki vazifesini zorlaştırmak için ayrı ayrı, ellerinden gelen zor!ulı_ı!şn ç- karmışlardır: Sovyetler Birliği Çine yardım etmiş, İngiltere de Japon- ya'nın harekâtını tahdit eden ted- birler almıştır. Bu şartlar .ı[_tmd_ı Japonya Çin'in mukavemetini ı.b" türlü kır S ve iandi devam eden mücadele bu Uzak- şark devletini hayli yıpratmıştır. Japonya Çin'de düf ettiği zor- luklardan Soyyetler Birliğini, İngil- tere'vi ve Amerika'yı mesul tutabi- lirdi. Fakat her üç devletin de va- ziyeti kuvetli olmakta devam ettik- eri çe bundan çekindi. Nihayet İngilte-. Ye'nin Avrupa'da karşılaştığı zor- luklardan istifade ederek bu de_vle- ti tazyık etmeğe başladı. Ve _B_ı_rl_e- şik Amerika ile Sovyetleı'_ Birliğinin kendisiyle birlikte yürümıyecekl,erı- ni anlayınca, İngiltere Jıpoı_ıya 'nın tazyıkı önünde adım adım ricat et- &. Bu ricat Amerika'yı endişeye düşürdü. Ve altı aydanberi Jıg;n- ya, İngiltere'den ziyade Amerıı: as nm mukavemeti ile karşılaşmakta- dır. Amerika Japonya'ya karşı mu- kavemet siyasetini takip etmek ka- rarını verdikten sonra îedrıcen n- giltere'ye doğru temayül etmekte- dir. Binaenaleyh bir tura._ftaı_ı_bu in- giliz - amerikan tesanüdü, diğer ta- raftan da Amerika'nın gıt'hkçı ;ıı'- tan mukavemeti, Japonya nın a manya ile cephe birliği ynpmasnlıjı âmil olmuştur. Artık Japonya U- zak-sark'ta Amerika ve İngiltere ile ayrı ayrı karşılnşmnm_.ak"tndır. Sıkı bir Anglo-sakson tesanüdü kar- S Bi liğine gelince; bu Sovyetler Birliğin' e $ devle!iy: de Uzak-şark'taki _ışıeı'ıfı_- ati Amerika ve İngiltere ıle__ıgıbırlı- ği yapmaktadır. Fakat .bugunb_.n;ı- yetler, her zamandan z_ıya_de öyle bir işbirliği yapmakta ihtiraz gosi tereceklerdir. Çünkü Japonya L Manya ile mukadderat !ıırlıgı y,g_ makla Sovyetler Birliğini kıskaç içi K fa Sov- ne almış bulunuyor. Bir defa Sc yetler, İngiltere'ye ve_Aı_ngrıl;ğ ;î: itimat etmiyorlar. Ikı:;ıı:iı;s e bir işbirliği yapmıya te$ leri tıkdird; gjırp!en ’Aı Ve şarktan da Japonya nın » arına hedef olabilirler. Nıl:şî::; bir alman - japon taarruzu Sovyetler Birliği, İngiltere'den ve Amerika'dan daha çok !_'_'_”’“"' Binaenaleyh Sovyetler Birliği, tahr Tuza uğramadıkça ve daha yakın ayati menfaatleri teh_lîkg_ye .d“" Medikçe, bu bekleme vaziyetinden ayrılmıyacaklardır. ,Bununla beraber, Japonyanın Va> ziyeti göründüğü kadar kolay de- ildir. Bir defa bu devletin senelğğ-' #€nberi Çin'de sonu gelecek gibi örünmiyen bir mücadele ile meş- 8ul olduğu hesaba kıtılmalıdı_r- Şim- 1 üstelik İngiltere ve Amerika â" İ en sıkı iktısadi ” münasebetlerde Ulunduğu iki cihan devletinin huk' f3ümetlerini — üzerine c_elbodeîîl adım atmıştır. İngiltere'nin ve D” =ı"“ Amerika'nın ellerinde © EKâ- Ei" kuvetli iktısadi silâhlar vardır ü harekete geçmeksizin, Jll’“f'l_y' ıze*'ihe müessir tazyık yapabilir- ©er. Esasen Amerika'nın, Japonyt- *a gidecek petrol ve hurda demir erine ambargo koymasiyle bu hmanya'nın n taarruz- ekseriya türk çocuğunun çok kıymetlıi bir ham madde olduğuuu. bildirmek hakika - tinden öteye geçememişlerdir. Halbuki Yozgat çocuklarının bu sergi- sinde buna ilâveten resim öğretmenleri - nin titiz bir kuyumcu itinasiyle bu cev - heri büyük bir aşk ve feragatle işliyerek bir kat daha kıymetlendirdiği sarahaten görülmektedir. Onun içindir ki bilgisiz çocuk resimlerinin tesadüfi — güzellikleri yerine hissin bilgi ile kenetlenmesinden doğan emin ve yanılmaz bir güzelliği ka- na kana tadabileceğiz. Türk yavrularının küçümsemiyeceği - miz yüksek kabiliyetlerini ve onları in - celterek bir oya gibi işliyen öğretmenleri Cemal Bingöl'ü candan tebrik etmekle bü- yük bir zevk düyarız. Alman fşgalinin yıldönümünde Varşova şehı'-i ne hülde? Londra, $ aa. — Pat ajansından: Po - lonya istihbarat nazırı Stronski, Varşova- nın almanlar tarafından işgalinin yıldönü- mü münasebetiyle bir beyanname neşret- miş ve bu beyanname Times gazetesi ile diğer ingiliz gazeteleri tarafından iktibas a hi Hilmria Sebaanl bu şehre girmeleri esnasında Polonya pa- Üç daraflı paktın imzasından sonra Japonya'nın vaıiyeli Japon hariciye nazırı beyanatta bulundu 'Tokyo, T aa. -— Yapılan bir valiler toplantısında Japonya hariciye nazırı B. M ka üçüzlü paktın akdedilmesinin yıtahtının bir enkaz y di bir açlık ve saigın hastalıklar mezarlığından başka bir şey olmadığını yazmaktadır. Maama - fih Polonya'da hiç kimse Varşova müda- faasının netayicine teessüf etmemekte - dir. Bu müdafaa, bütün dünyaya Polonya milletinin istiklâlini sonuna kadar müda- faa etmek hususunda kuvetli azmini gös- termek için, bir zaruret olmuştur. Nasıl ki, Büyük Britanya Lonhndra'yı müdafaa etmek suretiyle imparatorluğunu ve me- deniyetini müdaf inde olduğ is- bat etmiştir. Yalnız bu iki müdafaa ara - sında şu esaslı fark vardır: *Londra'nın fevkalâde müdafna tertiba- t vardır ve imparatorluğun payıtahtı ol- mak vazifesini normal surette ifa etmek- te berdevamdır. Londra, mebzul miktarda erzak almaktadır. Balonlardan vücude ge- tirilmiş mükemmel baraj ile tayyare dafii bataryaların kuvetli topları ve ingiliz tay- yarelerinin alman tayyarelerine nazaran mütemadiyen artmakta olan faikiyetleri, Londra'nın müdafaasını ve emniyetini git- gide daha ziyade tarsin etmiye medar ol- maktadır.” Stronski, bundan sonra polonyalı tay - yarecilerin Londra harplerine faal bir su- Japonyanın Avrupa harbine girmesi de- mek olmadığını beyan etmiştir. B. Matsuoka sözlerine şu suretle devam etmiştir: “— Amerika, İngiltere ve Avusturalya arasında akdedilen tedafü! anlaşmanın A- merika ile Kanada arasında akdedilen an- b ri olması muht Hâlihazırda cereyan eden cihan ihtilâli Japonyâ ile Sovyetlerin uzak şarkta kavgâ etmesine müsait değildir. Japonya Çankayşek'e yardım eden her devlete muannidane karşiı koymıya mec- burdur. Japonya'nın karşılaştığı meseleler Japonya ikl büyük mesele karşısında bulunmaktadır: 1 — Çok olan nüfusunu nasıl beslemeli- dir, 2 — İngiltere ve Amerikanınkinden çok aşağıda olan servet seviyesini nasıl yük- seltmelidir? B. Matsuoka müteakiben bu meselele- rin tahakkuku için japonlar tarafından sarfedilen gayretlere mani teşkil eden garp devletlerini! itham ederek Japonya - nın Çin lesi hakkı noktai naza- rette iştirâk etmekle bahtiyar duklarına işaret etmektedir. No. 303 namr altında toplanan Polonya hava filosu, geçen ey- lâl ayında 104 alman tayyaresi düşürmüş- tür, — Mihver devletleri barış taarruzuna mı girişecekler? Mihverin muazzam bir rını yeniden izah etmiştir. Amerikanın hattı hareketi haklcında da B. Matsuçka demiştir ki: “— Amerika'nın İngiltereye yaptığı yardımın şiddeti Almanyanın ingiliz ada- larına yaptığı kesif hücumla birlikte art- maktadır. Atlas denizinde ingiliz deniz ve Vaşington'daki kanaale göre Amerika'nın harke girmesi kaçınılmaz bir hale geliyor İngiltere'ye yardım için Kongrenin iki mühim kanunu değişmesi ihtimali kuvetli Nevyork, 7 aa. — Royter: Nevyork Taymis £ inin Vaşi: habiri bildiriyor : Vaşingtonda gittikçe yerleşen kanaate göre, Birleşik Amerikanın daha şiddetli müdahalede bulunması ve hattâ harbe gir- mesi içtinap edilemiyecek bir ,hal almış - tır. Siyasi şahsiyetler, ordu, bahriye ve ha- va kuvetlerine mensup kimseler arasında şimdi sorulmakta olan sual: “Acaba harbe girecek miyiz?,, suali değil, “Ne zaman gireceğiz?,, sualidir. Bu, bir hissiyat meselesi değil son haf- talar içinde dünya hâdiselerinin yarattığı bir vaziyet ve haleti ruhiyedir. Muharrir, Vaşingtonda ittihaz edilmesi düşünülen başlıca dört tedbiri saymakta- dır : 1— İngiltereye daha büyük bir yardım ve bu arada bilhassa bomba atmak için nişan aletlerine ait teknik es - rarın verilmesi, birinci sınıf harp malzemesinin gönderilmesi ve an - trenman için bul tay - Hme d HARBE b RSR UŞA BN Romanya'da mihver askerleri Brenner'in neficeleri renner'de Hitler'le Musolini B arasında yapılan son mülâ- katın neticelerine dair birçok alâ- rmetler belirmeğe başlamıştır. Dün gelen bazı haberler, bir fırka al- man askerinin Romanya'ya geçti- ğini ve hattâ Romanya petrol mın- takalariyle, Yerköy — Giurgiu'yu aşağı yukarı işgal altına aldıkla- rını bildirmektedir. Bu haberlere nazaran bazı italyan'askerleri de şimdi Romanya'ya geçmiş, bunlar da Romanya'nın vaziyetiyle ya- kımdan alâkadar olmağa başla- mışlardır. Bu haberler, dün akşa- ma kadar kâh tekzip edilmiş, kâh teyit olunmamıştır. Fakat öyle an- laşılıyor ki, işin içinde bir iş var- — n el Eski bir yunan filosofu, in- sanlara en büyük hayat düstu- rTu olarak (kendini bil) demiş- ti. Bir fert için bu düstur ne kadar önemli ise bir Ulus için muhakkak ki daha çok önemli- dir. Ulusun kendisini bilmesi demek her şeyden önce sayısını bilmektir. Bu bilgiyi bize önü- müzdeki İLKTEŞRİN'de yapı- lacak olan nüfus sayımı temin edecektir. BAŞVEKÂLET İstatistik Umum Müdürlüğü dır. Ve Romanya hükümeti, mih- Avrupa yiyecek bakımından tehlikeli vaziyettı Vaşington, 7 a.a. — Ziraat nezaretin! bir deklarasyonuna nazaran Avrupa kıta yiyecek bakımından tehlikeli bir vaziye te bulunmaktadır ve bunun önüne ancs faşe maddelerinin iyi bir surette tevzil sı retiyle Almanya geçebilir. Deklârasyonda 1940-1941 satış mevsin esnasında Sovyetler Birliğinin esaslı b sevkiyatı bekl diği, Tuna d buğday ihracının da normalin fevkalâi altında olacağı kaydedilmektedir. - Erzak buhranı bilhassa Belçika, Fral sa ve Polonyada kendini hisaettirecekti H da ile İi l lerli ekmek buğdayı ithalinin durması gittik; daha ziyade tesirini göstermektedir. ver politikasma tamamiyle ayak uydurduktan sonra, onun kendi - hudutlarını garanti etmek için tertibat almasına müsaade etmiş- tir, yare meydanlarınım ingilizler tara - fından kullanılması. 2 — Evelce infiratçıların girift bir itti- fak diye itham edebilecekleri bir anlaşmanın bugün uzak şarkta ya - pılmüsı imkânları. iş 3 — Johnson kanuniyle bitaraflık ka - nunlarının İngiltere lehine olarak tadilleri, 4 — İngiltere ve diğer dost memleket - lerle itilâflar aktederek yeni deniz üsleri tesisi. Amerika'dan satın alınan torpidolar bir Kanada limanında Bir Kanada limanı, 7 aa, — Amerika Birleşik Devletleri tarafından İngiltereye devredilen torpido muhriplerinden üçüncü bir grup, bir Kanada limanına varmıştır. Hemen aynı zamanda, bu torpido muhrip - liz bahriyelisi de bu limana gelmiştir. Amerika'da İngiltere'ye arabası almak için k para topluyor Nevyork, 7 aa. — İngiltereye hastane arabaları almak için her mektep ve kolleje 1350 dolar toplamak vazifesi verilmiştir. Japonya Amerika'ya saldırırsa karşısında donanmayı bulacaktır Vaşington, 7 a.a. — Royter: Üç sene de- vam eden bir mücadele ile Çini mağlüp et- miye çalıştıkfan ve her gün iktisadi ba - kımdan daha ziyade battıktan sonra, Ja - ponyanın uzak şarkta Amerikanın statüko- yu muhafaza etmiye çalışmasının kendi mesuliyeti altında bir hareket olduğunu beyan etmesi, hakikati bilen Amerika yük- sek mahafilinde istihzayı mucip olmakta - dır, Japonyanın Birleşik Amerikada siyast karışıklıklar çıkmasını ümit ettiği tahmin edilmektedir. Fakat bahriye nazirı B. Knox'un son zamanlarda söylediği gibi A- merikan milleti tehdit teşebbüslerini pek kolaylıkla karşılıyacak bir millet değildir. Japonya Birleşik Amerikaya tecavüz e- decek olursa, amerikan donanmasını hazır bulacaktır. İnfiratçıların tesiriyle Ameri - kanın kati bir vaziyet almıyacağını ümit ediyorsa, burada Japonya yanlış bir hesap yapmış olur, b İngiltere'ye yardım için Vaşington, 7 a.a. — Stefani ajansın- dan: Ayandan George, kongrenin riyaseti- intihabatı betiyle kısa bir &t tatil yaptıktan sonra ikinci teşri- hava üslerinin kiraya vi iyle h eden İngiliz ve amerikan iş birliği Pasi - fikle Hint denizi ve cenup denizlerine ge- l k teh göster! Sovyetler ve Japonya Üçüzlü paktın, paktı imza edenlerle sovyetler arasındaki münasebetlere tesir etmiyeceği hakkındaki maddeyi zikrettik- nin yarısına doğru toplandığı zaman iki teklif g#erdedileceği mütaleasındadır. Bu tekliflerden birincisi, bitaraflık ka- nunu ile İngiltere'ye geniş krediler açıl - lerini tesellüm edecek olan yüzlerce ingi- |* Talim ve ferbiye mi ! u sözler, işin diplomatik lisa- B na bir tercümesinden ibaret- tir. Hakikatte bu suretle, mihver devletleri, Avrupa'da “yeni ni- zam” 1 kurabilmek için üçler pak- tında yazılı olan maddenin tatbi- kına Romanya'dan başlamışlar- dır. Bu da hiç şüphesiz, Brenner mülâkatınm bir neticesidir. Dün şayi olan bir başka habere naza- r-:, mihver askerleri, Reomanya- ya askeri tâlim ve terbiye için gelmişlerdir. Fakat Romanya za- ten mihverin terbiyesi altına gir- meği kabul ettiğinden, böyle bir iddianın ne dereceye kadar vârit olabileceği cidden sorulabilir. Bükreşten yayılan haberler, iki genel kurmay arasında sıkı te- maslar olduğunu bildirmektedir. Bu temaslar, acaba yalnız bu ba- his mevzuu edilen tâlim ve ter- biyeye mi âittir? Garanfi meselesi Söylendiğîne göre, almanlar ve italyanlar, Romanya'nın hudutlarını garanti etmek için e- velce mihver devletleri tarafın- dan verilen karar mucibince bu memlekete girmişlerdir. Fakat Romanya'yı tehdit eden âni teh- likenin ne olduğu ve hattâ istik- balde de ne olabileceği hakikaten sual olunabilir. Romanya, bir ta- raftan Sovyetler Birliğini, diğer taraftan Bulgaristan'ı ve nihayet Macaristan'ı memnun edip, en se- miz yerlerini feda ettiğine göre, Almanya'nın Romanya bakımın- dan ve Romanya'nın orta Avru- pa bakımından endişesi ne ola- bilir? Hangi devlet, Romanya'ya göz koymuştur da, mihver Ro- manya'yı garanti etmiştir? Ve ne- den Romanya'nın konduktoru ge- neral Antonesku ortalıkta bir tehdit sezerek mihverin garanti yardımını istemiştir; bu da ayrı- ca bir istifham çengelidir. Mein kampf plânı Üy yle görünüyor ki, Hitler'in Mein Kampf plâninda yazı- h: olan maddelerin tatbikma şahit oluyoruz. Bu suretle, Almanya Karadeniz'e kadar inmek çarele- rini aramış, ve bir miktar îtılyı- nın Romanya'ya geçmesine mü-> saade ederek, bir mihver kutbu- önlünü alı * Almanya masını derpiş eden J tAdiline dairdir. İkincisi ise İngiltereye Amerika mah- sulât ve hâmil amerikan harp ten sonra B. Mi bey “— Bununla beraber hiç bir zaman ko- ünizmin Japonya, Mançukuo ve Çine Berne, 7 a.a. — n barış taarruzunda gösteren alâmetler yardır. Bazılarına göre bu te- şebhüs Brenner gör aKMi FEgümn dir. Basler Nachrichten gazetesinin Berlin muhabirine göre, alman gazeteler “İngil- tere ile bir kompromi barışının hangi şart- lar altında ;nümkün olabileceğini,, müna- irler, k”;u;tun;şî ılî:rnber. muhabir Berlinde ek- seri kimselerin. harbin ikinci kışına hazır- landıkları kanaatindedir. ım başladığı da __ınlıyılfnıktı. :l.ı:y ışku halde bugünkü perişanlığı içinde Japonya, Avrupa'da Alman- ya'ya yardım yapacağı yerde' ken- ; #himmete muhtaç” vaziyette disi “kimmete görünmektek5 | A rETER etmesine müsaade edilmiyecek- DA tir.,, Birmanya yolu hakkında da nazır şun- ları söylemiştir: “— Japonya İngilterenin bu yolu tekra- ren açıp açmıyacağını alâka ile beklemek- tedir. Berlin paktından sonra İngiltere - nin Japonyaya karşı hattı hareketi bu BüU- retle ölçülmüş olacaktır.,, Pas de (alais'de hava vaziyeti Londra, 7 a.a. — Pas de Calais'de hava- nım vaziyeti: Sema bulütsuz ve yıldızlı - dır. Deniz oldukça sakindir. Cenubu gar- biden hafif bir rüzgâr esmektedir. Hafif bir sis boğ: ortasını Ört d gemileri gönderilmesine mütealliktir. Nevyork, 7 aa. — Vaşington'dan Nev - york Herald Tribune gazetesine gelen bir telgrafa göre, kongre mahfilleri gelecek ay yaprlacak olan reisicümh imind sonra hükümetin İngiltere'ye açılacak kredi meselesinde kati ve nihaf bir tarz- da hareket edeceği kanaatindedirler. Böy- le bir kararın Amerika tarafından mihve- re karşı esasen tatbik edilmiş bulunan tak- bih hattı hareketini takviye edeceği ka - naati mevcuttur., y İngiltere'deki Amerikalılar Londra, 7 a.a, — Amerika sefaretinden bildirildiğine göre, 23 eylülde sefir Ken- nedy İngiltere'de kalan amerikalıların dön- mesi için yeni bir vapur gönderilmesi me- selesine temas etmiş ve o zamandan beri aynı mevzu hakkında Vaşington ile iki de- fa telefonla görlüşmüştür, nun g şimdi, bütün Romanya'yı değils bile, Karaorman'dan çılîıp Kîrı.- deniz'e akan bütün Tuna nehrini tam mânasiyle kontrolü ıltm:rıı bulund k istemiştir. Artık al- man askerlerinin bulundukları Yerköy—Giuvgiu Dobruca'da Tu- na nehri üzerinde Rusçuk'un tam karşısında bulunmaktadır. Yerköy - Giurgiu Gmrgîu:Yerköy'ün hem eko- nomik hem de stratejik ehe- miyeti vardır. Burası, Kalas ve İbrail'den sonra Tuna'nm en mü- him bir limanıdır. Nüfusu 22 bin olan bu şehir, Bükreş'in 50 kilo- metre kadar şimalinde bulunan büyük petrol mıntakasından Tu- na'ya ulaşan 130 kilometrelik bir yolun münteha noktasıdır. Bura- dan geçen ana demiryolu, aynı zamanda Tuna'yı atlayıp Rus. çuk'a varmakta ve'oradan Varna ya kadar uzanmaktadır. Giurgiu' nun diğer büyük ehemiyeti de, son Kraiova anlaşmasiyle Bulga- ristan'a terkedilen cenubi Dob- ruca'nın, garpte Tuna üzerinde bir münteha noktası aolmasıdır, Burasınımn stratejik ehemiyeti, o6. manlı imparatorluğu zamanında 1770, 1771, 1829 ve 1855 senele: rinde hayli mücadelelere yol aç mıştır. Tuna meselesi lmanların Giurgiu'ya asker sevketmekle, — Sovyetler'ir Viyana'da toplanacak olan Tuns komisyonuna iştirâk için yaptık. ları teşebbüse ikinci'bir cevap ver miş oldukları akla gelebilir. Çün kü vaktiyle bulgarlar, cenub! Dobruca'dan başka şimali Dob. ruca hakkında da hayli taleple ileri sürmüşler ve belki de bu su retle Tuna deltasma inen Sovyet lerle hemhudut olmak istemişler di. Giurgiu yani eski tâbiriyle Ye köy işte bir sovyet - bulgar bağı na karşı hudutta ileri karakoldu: Fakat bunlar, daha çok politil düşüncelerden çıkan tefsirler o labilir. Bugünkü halde Romanya ya tatbik edilen mihver hüluli daha çok, bir petrol stratejisin den ibarettir dense yeridir. Pefrol ——— ayet açık bir hakikattir ki bugün Almanya, harbi de vam ettirebilmek için petrol: muhtaçtır. Sâde İngiltere'ye ta arruz için değil, belki kendisin müdafaa için de petrol en mühin unsurdur. İngiliz hava kuvetler şimdi bütün gayretlerini petro istihsalâtının yüzde 50 sinden fa; lasımı veren merkezi Almanya ü zerine tevcih etmiş bulunmakta dır. Leuna fabrikaları mütemadi yen bombardıman edilmektedir Petrol tasfiyehanelerine gelince Hamburg'dakiler bugüne kada 36, Bremen'de bulunanlar 31 Hamovr'da bulunanlar 19 bon bardımana mâruz kalmışlardn Bu vaziyette Almanya, elinin a tında bulunan ve harp harici < lan Romanya'dan âzami istifad çarelerini aramıştır. Bir faşla birkaç kuş ihver bir taşla iki kuş, v M hattâ üç kuş avlamak ser dasına kapılmış ve başkaları h: rekete geçmeden inisiativi elin almak istemiştir. Şimdiki hald diğer alman ve italyan askerler nin hangi petrel mıntakalarınd bulunduğuna dair elimizde hi bir malümat yoktur, Fakat ya nız Gişygiu'ya alman askerlerini gelmiş olmaları bile alman eme lerini bize açıkça göstermek içi kâfidir sanırız.. Çünkü Giurgiu'ı bulunan almanlar, Transilvany ile beraber Macaristan'a ilhak | dilmiyen ve alman ekseriyetini bulunduğu Banat mıntakasını d arkadan sarmaktadır. O Ban; mıntakası ki, Tamşıvar ve Ara _gıbı şehirlerina alman belediye 1 ıtalerı ve vâlileri tayin olunmu ur. Daha fazla tefsire girmede evel hâdiselerin inkişafını bekl yelim. Yalnız şu muhakkaktır k nazi zenciri her gün birer halk büyümek yoluna girmiştir. Mür9'az Faik FENİ

Bu sayıdan diğer sayfalar: