26 Mayıs 1940 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Harp ekonomisi Müttefiklerin ablukayı daraltmağa karar vermesi, birinci safta da şimal- den sıkıştıdmağa başlaması Almanya- yı derhal harekete geçirdi; evelâ Da- nimarka ve Norveç'i, sonra da Hollan- da, Belçika'ya saldırttı. Büyük Bri - tanya bu kararda acele etmeseydi, şüp- hesiz ki, Almanya'da askeri faaliyeti- ni -belki birkaç ay daha- tehirini fay- dalı bulurdu, Daha iyi hazırlanacaktı. — Bügün tatbik edilen topyekün savlet — de daha müessir olacaktı. j Norveç koyları, Danimarka, Hollan- » da tacirleri, hepisinin üstünde beşinci kol teşkilâtı bu sinsi çalışmanın mü- sait bir zemini idi. Zaten bu memle - ketler umumi harbın 1 çlı bitaraf- " Şimal harbinden doğan iktısadi vaziyet !... sanayiined çok mühim olan elmas kaçakçılığı almış yürümüştü. Hattâ son zamanlarda İngiltere hükümeti Hollanda ler neticesinde bu kaçakçılığa mani olmak üzere hüdutlar sıkı bir tarassüt altına alınmıştı. Buna rağmen de be- şinci kolun çalışmalarına da mani o- Ğ Yazan: Sadreddin ENVER Yalnız abluka daralmamış, Alman- ya tarafından da istilâ edilmemiş ol- saydı, bu iki bitaraf memleket açık kapı olarak çok daha faydalı olacağı şüphesizdir. Almanya Hollanda müs- temlekelerinden gelen kauçuğun en istekli müşterisi idi. Almanya Hollanda yolu ile harp KT S | yaptığı teşebbüs « lığına alışkındı. Ne çare ki, tarih te - kerrür etmedi. Esasen bu harp umumi harbın bırakıldığı yerden başladı. Şi- al kapılarının kapandığını gören Al- manya mukabil tedbir almakta geçik- — Medi; hemen saldırış yaptı. Bu gazen- /— ferliğin kati netice üzerinde mutlak bir tesiri ol bile bu leketler- de elde ' edilecek ganaim, bir kısım -— Btok mal harp imkânlarını birkaç ay — Mzatabileceği gibi dünya ve bilhassa — dahili efkârında ruhi tesiri de göz ö- ünden uzak tutul: dı; öyle de ya- — pildi. - Danimarka bir tenezzüh katarı sür- — atiyle işgal edildi. Norveç'i istilâ bir harp saha haline koydu, ama İsveç de -bir taraftan Norveç, diğer taraftan da Baltık denizi ile kapandığından- mem- leketini tahrip felâketinden korumak gayesi alman arzularına az, çok inki - yadı istilzam ettirir. İşte bu korkunç |şimal sergüzeştinin de en kârlı cep - besi bu.,. Vakıa İsveç'in ihraç maddeleri mah- duttur. Fakat Almanya'nın harp için pek muhtaç olduğu iyi cins demir cev- heri var. Yalnız mikdar itibariyle ta- mamen tatmin edecek kadar değil, Al- nanya'nın son senelerde umumi itha- lâtı -sulh zamanına göre, bittabi harp- ta artmıştır- (20-21) milyon tondur. İsveç'in de bütün ihracatı (14-15) mil- /“Lüksemburg'un da işgali -eğer maden- /| mir istihsâli buna ilâve edilince ye - kün kabarır, açık azalır. darik etmek mecburiyetindedir. Bun- razisine nisbeten dünyanın en geniş sanayileşmiş bir ülkesidir. Umumiyet üzere — çinko ve kömür istisna edi - lirse —mağden cevheri istihsalâtı müstemlekelerinin faaliyet sahasına girer. Esasen vatanperver belçikalı - lar alman eline geçmesi muühtemel şe- hirlerdeki fabrikaları ve petrol depo- larını tahrip etmişlerdir. Altın ve; el- mas mevcutlarını da daha emin yerle- re götürmüşlerdir. şudur: rına da mal olmasına rağmen — şimal ablukasını daraltmakla elde edilmesi lâzım gelen faydayı temin etmişler- dir, Şimal kapıları tamarmen kapan- mıştır. disesi birçok can ve mal ile ödenmiş - tir. Mukabilinde ne elde etti?. Her halde harbin devam ettirilmesi için muhtaç oldükları malzeme ve metâ ki Hollanda işgal edildiği zaman mev- cut bütün stoklar altın mevcudu ile beraber ingiliz torpidoları tarafından İngiltere'ye tamamen nakledilmiştir. O halde artık alman sanayii kauçuk. elmas gibi iki büyük ihtiyaç ile daha karşılaşacaktır. dığı bugün anlaşılıyor. Halbu- Belçika'ya gelince: bu memleket a- Bu vaziyetten çıkaratağımız netice Müttefikler — kendi fedakârlıkla- Almanya'nın cevabı olan işgal hâ- bulunamadı. Ne bakır, ne kalay, ne yon tondur. Demek ( 95 70-75 ) ihti-| krom, ne petrol meşgul memleketler- yacı bu suretle karşılanmış olüyor. | den sızmıyacaktır. O halde, Almanya harbi idame et - er fransızlar tarafından tahrip edil -| tirebilmesi bundan sonra ancak kendi nemiş ise- bir buçuk milyon îm de- | malüm olan dar kaynakları %ğve ce- nup ve şark yollarındaki abluka men- fezlerinden istifadesine İsveç de Almanya gibi bir sanayi| Top yekün hücumlar birçok yoksul memleketi olması hasebiyle mühim Senelerin birikintisi stokların azalma- mikdarda iptidat maddeyi hariçten te-| Si intaç ettirir. Stok azalması da vâbestedir. kinali ların bü iddatini — lar arasında senevi (47-50) bin ton ka: dar bakır, (70) bin ton kadar krom, ni teşkil eden maddeler vardır. Nor - veç ve Skajarak yolunun kapanmasiyle İsveç sanayii de, hiç günahı olmadığı -— halde, alman harp istirabına iştirâk et- mek zorunda kalıyor; abluka hududu içine giriyor. İsveç ihracatının sekteye uğrama - sından Britanya adaları da zararlıdır, Her yıl İngiltere hariçten getirdiği 70 milyon ton demir cevherinin takriben bir milyon tonu aşan mikdarını İsveç- teh getirirdi. Bünu Narvik yolu ka - palı kaldığı müddetçe daha uzak mem- leketlerden almak mecburiyetinde ka- lacağı gibi pek mühim mikdarda ithâl ettiği maden stoklarını da Kanada'dan tedarik edecektir. R Norveç'in istilâ arzusu — İsveç — yolunu kapaması istisna edilirse — Almanya'ya iktısadi bir fayda temin ettiği iddia edilemez. Norveç senevi (10.000) ton kadar saf bakir, cüzi mik- darda bakır cevheri ihraç kabiliyetin- dedir. Almanya gibi senevi (250.000) tona yaklaşan bakır ithalâtı olan bir memlekette bu Norveç istihsalinin bir mağnası yoktur. Nikel mağdenleri de — Almanya'nın ancak yarı istihlâkini | karşılaması da bir şey değildir. Esasen modern sanayide nikelin yerini krom almıştır. Fakat molibden mağdenleri- nin ele geçirmesi harp sanayii ve bu cevherin nedreti göz önünde tutulur- sa oldukça mühimdir. Acaba Norve - 'in harp sahası olması Almanya'ya ınlardan istifade imkânını verecek midir?., Buna mukabil ingilizler — Norveç'in dünyada dördüncü derece — mevkii olan deniz ticaret filosuna sa- — hip oluyor ki, hâlen en modern ve se- ri sarnıçlı petrol nakliye sefineleri - nin bunlar arasında bulunması bu- günkü harpte pek değerli bir kazanç- tır. Danimarka ve Holanda ise mühim sanayi ham maddesi müstahsili mem- leket değildirler. Pek az mikdarda ba- — zi stok mal bülmüş ise bile Al — harbinde müessir olacak bir | katiyen ifade edemez. Fakat gerek — Danimarka, gerekse Hollanda gıdai j ) kaybettirir. Almanya'nın harp sanayii stoku ne (15) milyon tonu aşan petrol ve ka -| kadardır?.. Bilinmiyor. Fakat bunu lay gibi İsveç sanayiinin can damarı- tııiı(;teakip hücum şiddetleri ile ölçebi- riz, Edirne'de bir konferans Edirne, 25 aa. — Dün Edirne hal- kevinde general Kâzim Dirik, vali Fe- rit ve parti reisi Ferid'in de hazır bu- lunduğu kadastro konferansı entere - san ve çok faydalı olmuştur. Bir gün önceden plân ve konmuş ve saat 16 da bütün davetliler ve mekteplerin son sınıfları halkevine gelmişlerdi. fettiş açmış ve sözü mütehassıs di- rektör ve fen âmirine vermiştir. Bir saat süren bu değerli konferans din- ilyenler üzerinde derin bir alâka u - yandırmış ve moderrni devlet sistemi - nin çok sağlam ve halk için faydalı ve memnuniyet verici olduğu da vesi- kalar ve örneklerle gösterilmiştir. Çok iyi hazırlanmış olan konferans sonu- na kadar alâka ile takip olunmuştur. paftalar yerlerine Konferansı umumi mü- 5084655 HAYVA Dün Urfa'da Sıcaklık raları kapalı geçmiş, rü: tir. Son havzasında Karadeniz — sahillerinde cenup, diğer böl, $ niyede en çok 5 metre kadar hızla 25, İskenderunda 26, Islâhiyede 30, Adana Urfada- 32 derece kaydedilmiştir. Felâketzedelere Lira Kr. 2:: G1 Erciş kızılay şubesinden 50 00 tesinden 100 00 Siverek kızılay şubesinden 4 94 Balâ kızılay şubesinden 00 Aşkale kızılay şubesinden 88 Çıldır kızılay şubesinden 27 Manyas kızılay şubesinden 00 Haran kızılay şubesinden 78 Hel kızılay 32 dereceye kadar yükseldi Dün şehrimizde hava öğleye kadar bulutlu, son- gür şarktan saniyede en çok S metre kadar hızla esihiştir. Günün en yüksek sı- caklığı 23 derece olarak kaydedilmiştir. Yurtta orla Anadolunun garp tarafları ile Trakya, Kocaeli ve Ege bölgelerinde hava kapalı ve yağışlı, Karadeniz sahillerinde kapalı, diğer yerlerde bulutlu geçmiş- 24 saat içindeki yağışların — karemetreye bıraktıkları tu mikdarları Trakyada 1-3, Marmara 1-5, Egede 4-6, orta —Anadoluda 1-6, 1-8 kilogram arasındadır. Rüzgârlar şarki bölgelerle Akdeniz — sahillerinde blkde” Senl Vkkün c lürüd, ğ sa esmiştir. En yük- sek arcaklıklar İzmirde 18, Ispartada 23, Nazillide da 31, yapılan yardım İistesi 99 BSenirkent kızılay şubesinden Ulukışla milli yardım komi - 40 Alaçam kızılay şubesinden 5 95 Kuşadı kızılay şub den 0T Eşme kızılay şuübesinden 82 Arpaçay Cümhuriyet Partisinden tesinden T 72 Balâ kızılay şubesinden 00 Eruh kızılay şubesinden 92 Bismil kızılay merkezinden 7? 69 Hassa kızılay şubesinden zinden 00 Fox film şirketinden sundan 00 Kars kızılay merkezinden sinden sinden 133 242 « den 10 Nazllli kızılay şubesinden 25 Keşan kızılay şubesinden 00 Bingöl kızılak merkezinden 1738 81 91 22 1105 Bi olarak 78 hnan 40 dolar karşılığı mMı muz vasıtasiyle larak 17796 67 91 17704 87 Yekün 5102359 -;4 Umumt yekün Yeni Denizli valisi — * gelmiş ve bugün işe başlamıştır, Çağrı günü saat “10” da toplanacaktır. püzartesi günü “10” da toplanacaktır. 85 Ayvacık kızılay şubesinden 50 Palo milli yardım komitesin- Halk 81 Ulukışla mill! yardım komi- 40 Viranşehir kızılay şubesin - den 00 Anaypazarı kızılay şubesin - den 00 Kastamonu kızılay merke - 44 Kızılay İstanbul satış depo - 20 Mersin kızılay merkezinden 15 Polatlı milli yardım komite- 20 Suhngurlu kızılay şubesinden 4 00 Kızılcahamam kızılay şube - 40 Bayramiç kızılay şubesinden 39 Orhaneli kızılay şubesinden 02 Kırklareli kızılay merkezin - 80 Lüleburgaz kızılay şubesin - den 8 23 WM kazılay şube- sinden 25 Kudüs konsolosluğumuz va- sitası ve milli yardım komi - tesi eliyle Kudüste mukim muhtelif hayırseverlerden a- hnan 151-8-1 sterlin karşılı- 00 Nevyork başkonsolosluğu - muz vasıtasiyle Nevyorktaki muhtelif hayirseverlerden a- 87 Nevyork başkonsolosluğu - Nevyorkta muhtelif hayırseverlerden a- hınan 72,50 dolar karşılığı o- 80 69 numaralı listemizde Ayan- cık kızılay şubesinden alındı &ı bildirilen bu para şube ha- sılâtı. olduğu anlaşılmakla tenzil 0T 72 nümaralı listemiz muhte- yatı Denizli, 25 aa. — Vilâyetimiz vali- liğine tayin olunan- Erzincan valisi Osman Nuri Tekeli dün şehrimize x Nafra encümeni 27-V-1940 pazartesi X Divanı muhasebat encümeni 27-V-940 Emektar Gülcemal 23000 İngiliz İirasına safılıyor İstanbul, 25 (Telefonla) — Son za- manlarda kadro harici edildiği için Haliçte bulunmakta olan emektar Gül- cemal vapuruna ingilizler satın almak için talip olmuşlardır. Öğrendiğime göre denizyolları ile alâkalı ingiliz makamları arasında Gülcemal'in 23000 ingiliz lirası mukabilinde satılması tekarrür etmiştir. Verilen habere gö- re ingilizler vapuru tâmir ederek kul- lanacaklardır. İstanbul'da bir dnayeft daha oldu İstanbul, 25 (Telefonla) — Bu sa- bah İstanbul'da Beyoğlunda gene bir cinayet olmuş, 35 yaşlarında üç ço- cuklu bir aile reisi öldürülmüştür. Vaka şöyle olmuştur: üç, dört oto- büs ve birkaç ev sahibi bulunan mak- tul B. Halil, bu sabah Tarlabaşı tad- desinde kiraya verdiği bir evinin genç kiracısı Bayan Nebahati ziyarete git- miştir. Kapı açılınca Beyoğlu merke- zi sivil memurlarından Necaşi adı ile anılan Arap Hayri ile karşılaşmıştır. B. Halil, Arap Hayriden evde ne a- radığını sormuş ve kiralık ev gezmek üzere geldiği cevabını almıştır. Buna fena halde sinirlenen ev sahibi derhal Hayrinin üzerine atılmış ve yere yatı- rarak gırtlağını sıkmağa başlamıştır. Hayri, rakibine gücü yetmediğini an- layınca tabancasını çekip üç el ateş etmiştir. Kurşunlardan biri Halilin beynine, biri göğsüne, diğeri de kal- bine isabetle derhal öldürmüştür. Katil, ev halkının feryadı ve silâh seslerini işiterek koşanlara da taban- casını çevirmiş, bu arada Duhter adın- da bir genç kızı da kasığından yara- ladıktan sonra o sırada caddeden geç- mekte olan bir taksi otomobiline bine- rek Galatasaray polis merkezine gide- rek suçunu itirafla teslim olmuştur. Katil, ifadesinde nefsini müdafaa halinde bulunduğu için silâhını çek- meğe mecbur olduğunu ve ondan son- rasını hatırlamadığını söylemiştir. Ka til, derhal adliyeye teslim olunmuş ve mahkeme karariyle tevkif edilmiştir. Bursa'da acılan hastabakıcılık kursu Bursa, 25 a.a. — Seferberlik vuku- unda hastabakıcılık yapmak üzere a- çılan kurslara iştirâk etmeğe karar veren Bursa Bayanları dün valinin başkanlığında olarak Halkevinde ken- di aralarında bir toplantı yapmışlar- dir, Bu toplantıya iştirâk etmiş olan ba- yanlar hastabakıcılık kursuna kayde- dilmişler ve aralarında seçtikleri he- yetlerle ve evleri dolaşmak suretiyle diğer bayanları da bu millt vazifeye iştirâke dâvet eylemeğe karar vermiş- lerdir. Daimi ücretliler kanunu projesi bütçe encümeninde görüşüldü Büyük Millet Meclisi bütçe encü- meni dünkü toplantısında yeni barem kanununa göre hazırlanmış olan dai- mi ücretlilerin kadrolarına ait kanun projesini görüşmüştür. Gümrük gelirlerinden ayrılan belediye payları Nisan 1940 ayı içinde gümrük yüz- de onlarından belediyeler hissesine 234.333 lira isabet etmiştir. Bu para bügünlerde Belediyeler Bankası va- sıtasiyle belediyelere tevzi olunacak- Çünkü şimal veya Ş rın uzviyeti arasında fark yoktur. Ancak iklim, mizaç, bünye ve cins farkları var- dır ki o da hareketin dozuna yani k İ yetine tealluk eder, Prensip her yerde bir- dir. Pazar müsahabeleri Evelâ cimnastik sonra sp' Gençlerin beden terbiyesi, temel mahi- yetinde olan ve ilimle tecrübeye istinat e- den bir cimnastikle hazirlanır, sonra oyun ve sporla tamamlanır. İlimle tecrübeden Şşunu kastediyoruz. Anatomi ve fiziyoloji kanunlarına göre vücudun doğru teşekkül etmesine ve uzvi- yetin kendilerinden istenen vazifeleri hak- kiyle görmesine sinirlerin, adalelerin, ka- nın, ciğerlerin, kalbin muntazam ve kusur- suz işlemesine yaradığı tecrübe ile sabit o- lan hareketlerdir. Sarf ve nahiv edebiyat için ne ise cimnas- tik de beden terbiyesi için odur. Cimnas- tik hareketleri kolaydan güce doğru mantı- ki ve biyolojik bir silsile teşkil eder, Has- ta, zayıf, körpe, olgun her vücut bu cim - nastiklerle ihtiyacını tatmin eder. Bazan mukavvik bazan münebbih, bazan müsekkin mahiyetinde olam bu fetnnt cimnastilkten hakkiyle fayda görebilmek için onu icabet- tiği şekilde yapmak lâzımdır. Eğer riayet edilecek gartlar dikkate alınmmaz veya yolu ile lüzümu kadar vücüt isletilmezse sarfe- dilen ermek ve zaman heaer olmuş olur. 1 — Her gün temiAtriVYak aydınlık, toz- suz bir salonda, odada v :v* dun her tarafını bir prom.ain dahilinde iş- letmek lâzımdır. Kullanılan âletler yar - dımcı mahiyetinde olmalı. 2 — Gayet hafif elbise ile, hattâ müm- künse yalnız bir deniz donu ile bu ekzer - sizleri yapmalıdır. 8 — İşliyen uzuvlar kol, bacak, gövde tam inbisat etmeli ve hareket eden uzva bil- tün vücut muntazam bir mesnet teşkil et- meli. 3 4 — Hareketin mebdei, seyri ve münte- hasr kusursuz olmalı. 5 — Kolaydan güçe, malümdan meçhu - le, basitten mürekkebe giden bir program tesbit edilmeli. 6 — Kanın ihtikanımnr mucip olan hare - ketleri müteakip nefes temrinleri ihmal edilmemeli. — Ci ökleri n N ikip duş yap ve kurulanırken vücudun her yanma masaj yapılmalı. İşte böyle ilmin donelerine istinat eden terbiyevi bir usul bir asrı mütecaviz za - mahdır İskandinavya'lılar tarafından tatbik edilmekte ve adına (Ling) cimnastikleri denilmektedir. Cimnastiğin tıpkı kimya gibi, fizik gibi milliyeti yoktur. Adına İsveç cimnastikleri denilmesinin yegğne sebebi bu fennf usulün bir isveçli tarafınları keşfedilmiş olmasın- dan ibarettir. Onun beynelmilel bir mahi- yeti vardır. Şimal ahalisine elverişlidir. Ce- nup ahalisine yaramaz gibi iddialar kuru bir safsatadan ibarettir. Belçika, Yunanistan, Portekiz, Bolivya bu usulü resmen larında tatbik ediyoslar ve hakkiyle istifa- Üe dt cütyurtar,; sarit yEÜr ea we tahlili olan vücudun doğru teşekkülüne ya- rıyan hareketlerin âsap, adalât, rieler ve kalb üzerine olan tesiri her yerde Romanya, inde, ordu ve - ŞÇurmu birdir. İ l mahçede vücu« gi Artuç İzmir ikinci sımıf emniyet & T Selim Sırrı TAMIŞ zedelemek tehlikesi ortadan V Spor rekabet dolayısiyle heyt can azami bir cehdi istilzam odi da veya atletik sporlarda kalb yan, sinirlerini bozan gençlef le bu işe hazırlanmadıklarındaf vücutlarının hareket gıdasın! medı'kleri_nduı ileri gelir. Bi ki sporlar cimnastiğin müte! Cimnastik bir prensip, spor " tır, Cimnastik bir tahlil spor ? Terkibin tahlile, tatbikatım pre” düm etmesi imkânsızdır. Spor, bedeni ve ruhi vası şekilde tecelli etmesini icab barezedir. Birincilik, üstünlük € kesin harcı değildir. Yoluyla sağlam bir bünye ister. , spordan fayda yerine zarar gört Vücüt terbiyesini ihmal edeti te Üç beş kuvetli pehlivan, beğ lâde yetişmiş atlet hiç bir şey Heyeti umumiyesi vücuduna D zife bilen İnsanlar arasımdan culardır ki sağlık, güzellik V€ bayrağımı ellerinde tutarak me ğt ları irka şeref verirler. Çünkü © Ui rin arkasında yüzlerce ikinci Emniyet men p arasında fe : fâyin ve nakll! İstanbul emniyet müdürlüğü ikinci BB. Nazım Arda Antalya emniyet tanbul dördüncü —smıf emniyet mü Akalın — İstanbul ikinci şube müdürlük emniyet müdürü Hâdi İ..nlın Sıvas Alfyon müdürü Faik Köksal Edirne wi nop müdürü Mehmet Tanyeri — Afyon " Eskişehir müdürü Necmeddin Akgün ğüne, Trabzon müdürü İhsan Güven şabu müdür muavinli Sıvas müd nuralp Trabzon müdü Erzen Malatya — müdür! Koçak — Bursa hi yet âmiri Muammer Kobaş ne, Siverek emniyet âmiri Bahaeddin P niyet âmirligine, Ankara emniyet 5 genel Kirşehir emniyet âmirliğine ııH. mişlerdir. Terfian tayin olunanlar! k Ağrı ikinci smıf emniyet — âmiri Amasya birinci amıf emniyet âmirliğitt: €i smuf emniyet âmiri Ziya Güç umum rinci ıf emniyet Gmirliğine, İstanbul iyet ümiri —Nazım Çetin İstanbul , Erzincan sınıf emniyet — ü başkomiseri Şahap Alkan Çoroh ikinci ' '.h#'ı;mıım Müdürlük ik Ut Konya başkomiser nıf emniyet — âmirliğine, Kd i Halil Ertay Ankara den Şevket Er Konya l ue ilad İsveç, Norveç, Finlandiyalılarda kadın erkek, ihtiyar, genç yıllardanberi bu usulü tatbik ettikleri içindir ki hepsinin vücutla- rı düzgün, muntazamdır ve böyle makul bir cimnastikle tâ küçük yaşta ülfet ederek vücutlarımın yoluyla teşekkülünü temin et- tikleri içindir ki İngiltere gibi, gibi, Almanya gibi büyük devletlerle bey - nelmilel spor müsabakalarında boy ölçünü- yor ve ekseriya da rakiplerine galebe çalı- yorlar. Amerika Yalnız yukarda saydığım yedi şarta ria - yet edilmez, günlük elbise ile havası bozuk, tozlu bir yerde haftanın yalnız bir günün- de kollarını bacaklarımnı rastgele oynatmak- tan başka bir şey yapılmazsa, bu şuursuz yeknasak hareketlere İsveç cimnastiği adı- nt vermek günah olur. Her şeyin kariktürü yapıldığı gibi cimnastiğin de bu bir kari - katürüdür. Halbuki tedrici bir surette, uzviyete te- siri bilinerek yapılan talimler ile vücut her hareketi yorulmadan kolaylıkla ve mü- kemmel icraya alışınca bir bayıra tırman - makta, bir k LA HAĞ uzun rlük i dürlük başkomiserliğine, Kocaeli komi rıkan İzmir başkomiserliğine, Seyhan avinlerinden Şükrü Tekin Antalya Seyhan — komiser — muavinlerinden i Trabzon komiserliğine, — Ka den Emin Erkan umüm müdürlük kara komiser müuavinlerinden — Yakup Kocaeli — komiserliğine, Ankara komist? rinden Osman Nüri Akan Ankara kı tanbul komiser — muavinlerinden Şiihfâ Özge, Necmeddin Akyıldız, Kâzım $ İstanbul komiserliklerine, Naklolunan komiser g” Ağtı'dan —Hamdi Tümer Küyasi Nihat Atbiner Kocaeliye, — Erzuramdat İçele, Kocaeliden Kemal Öktener B riden Kemal Çilasun Ağrıya tayin Yeniden tayinler: b Eski başkomiserlerden Ferit Bibint komiserliğine, eski başkomiserlerden * Besm Bitlis başkomiserliğine tayin edi Dün görü” ”güneş hâle Dün öğleye doğru havaya bukanları, koşmakta hiç güçlük çekilmez, Uzviyet tır. Böylece teşekkül devrinde mükemmel in - kişaf edince, herhangi bir sporda sıhati rafında çok bir daire © görmüşlerdir. Yağmurlu bir havayi havalarda ekseriya ufukta — görülen "g benziyen, fakat muntazam bir daire #i ( len bu hava hâdisesine, meteoroloji — maddelerde alman bakkaliyesine kü- çük bir çiftlik vazifesini görecektir | Zaten bunu bugüne kadar da ifa edi- ı — yordu, Hamasi bir eser : ” Milli mücadele destanı ,, dire ilk heves ettiği çocukluk Şgünl:rı'ndenberi tanıdığım, sevdiğim ve arkadaşı olduğum Ha- lük Nihat Pepeyi, daha önce bastır- dığı manzum milli masalları bir ta- rafa bırakırsak, milli destanlarımız- dan üçüncüsünü yazıp bastırdı : 1) Çanakkale, 2) Mütareke des - tanlarının şairinin üçüncü eseri şu ismi taşıyor : “ Milli Mücadele des- tanı ,,, Eski bir ırmağın çamur ve yosun dolu sularına yıkılmaz bir bent olan, yeni pınarları istikbale akacak ne - hirlere su hazırlıyan bir devrin des- tanı, İzmir, direğinden koparılmış bir bayrak gibi düşüyor. Sevr ve manda taraftarlarına ' göre yabancılar ne derlerse “ şakire ne kılsalar 0o- na “şâd” olmak gerek. Fakat Tür- kün alın yazısını, sonradan bir ya- bancı ko'”'eje hediye edilen kalem - ler değil, Trabırlus'ta, Çanakkale'de d lll Ü ni y nn AA GLİ YANKILAR parlamış olan kılıçlar yazacaktır. İlk günlerde, tabil ki, biribiri ar- dınca indirilmiş zorlu darbelerin al- tında İç Anadolu mustariptir : Ha- lük Nihat'ın destanı bunu dile geti- riyor : Bir kılıç yarası kaplamış ufku, Köylerde ses değil, kan kokusu var. Girmiyor ağlıyan gözlere uyku, İliğine kadar harap topraklar. Düşman yürümektedir. Vatan ka- dar millet ve millet kadar vatan tasa içindedir : Böğütler ağlaşıyor kıyılarında şimdi, Yabancı şarkıları gayri taşıyor rüzgür Fakat düşman yürürken bir gemi de Samsun'a doğru yol alıyor : Bir memleket taşıyor köhne gemd habersiz Bir adam; ordu gibi, mahşer gibi bir adam. Bir defa Mayısın 19 unu bulan bir millet talik'nden, artık, şüphe edil- memelidir. Fakat yol getindir ve ülkümüze ulaşmak için birçok sa - vaşlar yapacağız. Birinci İnönü mu- harebesi nihayet bulmuştur : Bu sonsuz boğuşmayı örtmek istiyen gece, Serdi son ölülere karanlık örtüsünü, Mevsimin gümüş ayı göklere yükselince, (İnönü) sırtlarının gördü kanlı göğsünü Ondan sonra“ İnönü ,, nde bir de- fa daha çarpışıyoruz : Dağlarda tükenmeden kara yelin düğünü Yeni bir boğuşmaya meydan oldu (İnönü) Sönradan bu savaş boyu ile adaş slacak olan kahraman muüzafferdir. Tilli savaş yürüyor. Sakarya'da harp ediyoruz; hem de nasıl : Dağ gibi devriliyor saflar arka arkaya Ağırlaştı dökülen kanımızdan Sakarya. Nihayet kurtulüş savaşının son taarruzu, son zaferini kutluyoruz: Zafer yol gösteriyor, ayağa kali-tı | dağlar, Kahraman orduların son neferine Şehitler uyanıyor uykudan bir aralık Arkasından büyüyor çi* —ibi kalabalık. O varken başımızda mümkün mü kal - Ordular d Bir küçük fıkranın içinde şöyle tek tük mısrağlar almakla size ta- dını duyuramıyacağım bu destan, İzmir'de başlayıp İzmir'de bitmek- tedir. Heyecanlı ve şair arkadaşı- mın şiirlerinden şuracıkta bahse- derken, hiç şüphesiz, dilediğimi ifa- de edemedim. Bunu sezecek okurla- rım, ortadaki eksiği eseri baştan ba- şa okuyarak, kendileri tamamlasın- lar. dkik Eserin intişar tarihi, gene dün- yanın ufuklarında harp şafaklarının "anmakta olduğu bir zamana rastge- liyor. Böyle zamanlarda bize kendi kah- ramanlığımızın heyecan ve gürü- rumt duyuracak mısrağlar, hiç şüp- hesiz, edebiyattan ve şiirden bek- lediğimiz en yüksek ödevi yerine getirmektedir. » Hlarığe gönül vermişizdir. ve bu- <ileili gik Te eei Veti li hâlesi di ktedi Pek nâdir görülen bu küdise H loji işleri umum müdürü B. Ahmet - izahatı vermiştir: | “Gökyüzünde —altı, yedi bin metf€ Çi gayet ince zayıf, yarı şeflaf buz k müteşekkil bulutlar bulunur. W Bunlara (Sirüs) adı verilir. — Bunlaf, yarı şeffaf ve mütecanis bir tabaka © nabilir. Bu vaziyette iken güneş içinden geçerken vukua gelen ziya lutta bir beyaz ziya halkasının olur ve tabiatiyle güneş de bunun ©! nür. Ayaı hâdise gece esnasında (A7 vukua gölebilir. Hâle renkli de olabilir. Bındll ht çük yani güneşe yalun, büyük yami &* bilir, ü Meteorolojide henüz hava istidlâl , delere bağlanmamış olduğu zamanltfi diseler gibi bâle dahi bir bava istidik” yılırdı: Yakın hâle uzak yağmur, Uzak hâle yakın yağmur. diye tercüme edebileceğimiz bir meseli bile vardır,,, gün bitaraf olmasak da şındayız. Fakat döğüşmemiz "ll Ş mız gerekirse o zaman Kü7 g finin kumandasındaki * gl millet, yeni şairlerine ye” tanlar ilham etmekten 8 yacaktır. n “Milli Mücadele Destât' irini gönülden kutlarım: — (,

Bu sayıdan diğer sayfalar: