28 -11- 1939 a BN Ce Je e EmEn b ĞA » oi eei s -- T ULUS Uış POLİTİKA) "Gott Strafe England,, Büyük harbin senelerini yaşıyan- lar, yukarıki üç kelimenin mânasını iyi hatırlarlar: Allâh İngiltere'nin Cezasını versin demektir. İngiltere- ye karşı almanların nefret hislerini tahrik etmek için Ernst Lissaner tarafından kaleme alman ve “Al- lâh İngiltere'nin cezasımı versin” nakaratiyle nihayetlenen bu şiirin diğer bazı mısraları da şunlardı : Senden ebedi bir nefretle nefret edeceğiz. Bu nefreti ceğiz. Suda ve karada nefret edeceğiz. - Kafamızla ve elimizle nefret e- deceğiz. Elinde çekiç tutan başında taç ta- $iyan nefret edecek. Yetmiş milyonun nefreti senin ü - zerindedir. Bizim bir düşmanımiz vardır: İn- giltere Allâh İngiltere'nin cezasmı ver- &8in. Bu nefret şiiri bestelendi. Ve şar- kısı, Almanya'da herkesin ağzında idi. Şarkı mektep kitaplarma geçti. Şairi şöhret kazandı. İkinci Vilhelm Li 'e | kartal verdi. Allâh İngiltere'nin cezasını versin. Neden? O zaman bu sualin cevabı şu idi : Çünkü İngiltere, harbin arife- sinde takip edeceği siyaseti kasten Tüüphem bırakarak Almanya'yı har- be sürüklemişti. Eğer İngiltere, Fransa ve Rusya ile birlikte harbe iştirâk edeceğini bildirmiş olsaydı, Almanya harbe ve hezimete sürük- lenmezdi. Hakikatte “nefret şarkı- 81” © zamanki Almanya'nın ingiliz ablukası karşısında duyduğu aczin ifadesiydi. Gittikçe tazyikıni arttı- ran ablukaya karşı Almanya bir şey yapamıyor, bu aciz nefretin ifade- siyle teskin edilebiliyordu. Alman gazetelerine bakılacak o- harsa, bugünkü Almanya'da da şu “Allâh İngiltere'nin cezasımı ver- sin” edebiyatımın tazelendiği görü - lür. Fakat acaba bu defa neden Al- lâh İngiltere'nin cezasını versin? Her halde İngiltere devlet adamla- rının bir harp vukuunda takip ede- kleri siyaseti müphemi bıraktıkla- rından değil. Gerçi Almanya'ya kar- şı yapılan bir sürü konsesiyonlardan Pikat vö'yazden Cöifetİreşkine lan İngiltere olmasa gerektir. İngil- tere'nin bu defaki suçu, Almanya- nın tabii inkişafına, yani hayat sa- hasma doğru yürümesine mani ol- Maktır. Eğer diyorlar, almanlar, İn- giltere karışmasaydı, Polonya ile anlaşırdık. Yani Polonya'yı Çekos - İovakya vaziyetine düşürürdük. Bu, belki doğrudur. Ondan sonra da “hayat sahası” programımızı tatbik ederdik. Geniş müstemlekelere sa- hip olan İngiltere bize bunu neden Çok gördü? Alman genişleme siya - setine engel olmak noktasında İn- giltere'nin oynadığı rolü almanlar iç mübalâga etmiyorlar. Münih'e kadar Fransa'nın Sovyetlerle birlik- te alman işl Tütil en- izden hiç çmiye- Röyter'in bir tutulmaktadırlar. Alman bombardıman tayyareleri bir uçuş esnasında Garp cephesi durgun ! haberine göre Üç Alman tayyaresi dün İsviçrelilere teslim olmuş ! Bern, 27 aa. —Royter ajansı bildiriyor : İsviçre ordusu erkânıharbiyesi, n * esi: Neuf Chatel istikametinde hududu geçtiklerini ve İsviçre ma- kamatına teslim olduklarını haber vermektedir. üç alman tayyaresinin dün Bunlar mevkuf Sabah tebliği Paris, 27 a.a, — 27 teşrinisani sa - bah tebliği: Gece kayde değer hiç bir hâdise olmamıştır. — * Akşam tebliği Paris, 27 a.a. — 27 teşrinisani ak - telbliği: ,l;o:ıellğ'in şark mıntakasında bu sabah mevzii topçu ve piyade faaliyet leri olmuştur. Ceph diğer & ında kay - dedilecek bir şey yoktur. Havalar fena gidiyar Paris, 27 aa. — Havas ajansı, as - Ktert vaziyet hakkında şu - malümati veriyor: Yizam Japonya'nın Çlııd ve uzak şarklaki menfaafleri Japon Bahriye Nazırı Yoşida'nın beyanatı 'Tokyo, 27 a.a, — Bahriye nazırı Yoşida gazetecilere şu beyanatta bu- lunmuştur : Japonya'nın batı Pasifiğindeki mil- 1i menfaatleri japon filosunun en mü- him meşgalesidir. Japonya Avrupa ihtilâfına müda- hale etmemekte berdevam olmakla be- raber, japon bahriyesi beynelmilel va- ziyetin inkişafını alâka ile takip et- mektedir. Japonya uzak şarkı istik- rar ettirmeğe azmetmiştir. Japon siyasi mahfilleri bu beyanatı Amerikaya cevap olarak telâkki et- mektedirler. . Bu mahfiller, Japonyanın bilhassa başka devletlerin tazyiki altında Çin- deki icraatına nihayet vermek ve ya- hut elde edilen muvaffakiyetleri terk | etmek tasavvurunda olmadığını bildi- riyorlar, » Japonya'ya umumi ambargo mu? Berlin, 27 aa. — Alman radyosu, Kü N sereriy, KİT H İSTANBUL Yeni Sabalı Vaziyet alevleniyor.. Hüseyin Cahit Yalçın bu makalesin- de, öyle zannediyoruz ki harp sahasın - da bu vaziyet daha şedit ve âmansız bir şekil alacak, bir aralık içtinap edildiği ümit olunan büyük facialar yavaş yavaş gözümüzün önüne çok canlı sahneler se- recektir, demekte ve yazısına şöyle de- vam etmektedir: “Demek istiyoruz ki miknatisli k inde alssinlaran mayn y harbı kazanmalarına, ingilizleri aç bırakmıya ve Britnya imparatorluğunu mahvetmiye muvaffak olmalarına imkân katiyen yoktur. Bu silâh mevcut harbı Almanya İehine neticelendirmiye kâfi değildir. Almanların başka yeni bir icatları var- sa durmadan onu icraat sahasına çıkar- sınlar., Muharfrir, netice olarak şunları, ilâ- ve eylemektedir: “İşin siyasi safhasına gelince, bita - raf devletler ingiliz ablukasına karşı menfaatlerinin haleldar olduğu dâvasın- dadırlar. Japonya çoktan açıktan açığa protesto etmiş, mukabele bilmisil iddia- sını ortaya atmış olduğu gibi italyanlar da büyük bir memnuniyetsizlik eseri gösteriyorlar. Bu yüzden bir takım ihti- lâflar çıkması ihtimali yok değildir. Mu- harebe alâkaya değerli ve heyecan veri- ci bir safhaya girmek istidadındadır. Bekliyelim.,, Cümhuriyet Hani ittifak Nadir Nadi b V inde şöyle de- Gazeteleri TAPEKEKAE TÜ FK YAK a.â. Matbuat Servisi korkuluk olarak uzaktan göstermek su - retiyle demokrasileri ürküteceğini ve üç beş hafita içinde Polonya yı ortadan kaldırdıktan sonra, emrivakzii kabul etti- receğini sanıyordu. Sonrası kosaydı. Za- mahnımizda anlaşmalara, vaidlere ne şe « kilde riayet edildiğini biliyoruz. Polon ya işini muvaffakiyetle sona erdiren 'Al- manya şarkta bütün emelleti ve proje « leriyle, eskisinden daha kuvetii olarak Rüsya'nın karşısına dikilecekti. Fakat Rusya'nın hesabı başka idi. O, demokrasilerin bu sefer de Alman « ya'ya boyun eğeceklerine inanmıyordu. Bunun için, emniyetini garanti altına koyan ademi tecavüz paktını imzala- makla; müsbet bir iş yaptığımna emindi, Nitekim hâdiseler Sovyet tezinin haklı olduğunu gösterdiler, Polonya'yı üç hafta içinde haritadan silmiş olmasma rağmen, Almanya'nın yakası demokrasie ler tarafından bırakılmış değildir. Uzun, yorucu ve yıpratıcı bir harp başlamış «, tır, Garpta, bu harp devam ettiği müd « detîı. Avrupanın şarkında ve cenubuns da karışıklıkl: ıkması l gö « rüldüğü içindir ği. işte Sovyet Rüusya, fazla kuvetini terhis etmiye bulunuyor. y Bu hâdise, milletlerin emniyeti ba « kımından büyük bir ehemiyeti haizdir. Harbın umumileşmesi ihtimalleri gittike çe azalıyor demektir.,, Akşam , Abluka ve bitaraflar Akşamda bugünkü makalesinde B. Necmettin Sadak İngiltere tarafından denizde bütün alman mallarının müşsa « deresi hakkında verilen kararın tatbikı mektedir: “23 ağ rus - alman Amerika'nın Japonyaya karşı Ti bir ambargo tatbik edeceğini haber vermektedir. Solya'da tevkif edilen Röyler ajansı mümessili Sofya, 27 aa. — D.N. B. ajansı bil- diriyor: Burada Royter ajansını temsil eden Bulgar avukat Popelief'in tevkifi hâ- disesi, siyasi mahfillerde büyük bir heyecan uyandırmıştır. Bu tedbirin sebebi, Sofya'dan verilip Royter ajan- si tarafından neşredilen ve B. Kösei - vanof'un bir nutkunda Bulgaristan'ın millt emellerini Almanya gibi cebir ve [ığd'lt istimaliyle değil muslihane yol sdileceğine dair beyanatta Münih'te Hitler'e karşı yapılan suyk.ıscın fâili olarak gösterilip tevkif edilen alman tebaasından Elzer Almanlar tarafından Münih suykastıyla alâkadar gösterilerek Hollanda hüdudunda tevkif edilen fakat ingilizler tarafından 7 kk j ın suli da sondaj gel olmaları pek zer olmakla bera- ber, mümkündü. Fakat Münih'ten 8onra vaziyet değişti. Fransa şark » tan elini kol kmek mecburiye tinde kaldı. Sovyetler, infirat politi- kası takip etmeğe başladılar. Bina - enaleyh almanlar hedeflerine var: Mış gibi görünüyorlardı. Bu hedef « leriyle aralarında bir İngiltere kal- Mıştı, o da galip ihtimale göre harp Yapmıyacaktı. Vaziyetin bu merkezde olduğu atırlanacak olursa, Almanya'nın giltere'ye karşı neden hiddetlen- diği anlaşılır. Şimdi de ablukanın tazyikı karşısında hiddet nefrete in- kıdâp etmektedir. Almanlar, kendi- | erini haklarından mahrum edilmiş| bir millet telâkki ediyorlar. — Acabâ almarılar bir dakika durup da mah- Tum edildikleri “hakkın” ne oldu- tnu düşündüler mi? Hayat sahası Politikasının tatbikı yalnız bir al- Man meselesi telâkki edilebilir mi? ,1 — Bir defa hayat sahası içine Biren milletlerin siyasi ve iktısadi Stiklâlleri vardıtr. Alman milletinin 'ayat hakkı vardır da bu milletle « Tin hayat hakları yok mudur? 2 — İkincisi kollektif barış yıkıl- için bususi surette ve hollanda -« İrlatın muvafakati ile hududa gönderildik- leri bildirilen Mr. Vest ve Mr. Steven — İrlanda tethişçileri Londra, 27 a.a. Daily Herald gaze- tesi, İrlanda tedhişçilerinin suykast- lerine devletin emniyetine karşı ya - pilan hatrekât nazariyle bakılabilece- ğini ve faillerinin ecnebilerin ajanı telâkki edilerek bu telâkkiye göre ce- zaya çarpılabileceklerini yazmakta - dır. Yugoslavya -F. nsa ticareti Belgrad, 27 a.a, — Yugoslavya ile ticaret müzakereleri yapmıya memur fransız heyeti bugün Belgrada gel - miştir. Maiski'nin temaslart Londra, 27 a.a. — Rusya'nın Lon- dra büyük elçisi Maiski bugün öğle- den sonra hariciye nezaretine giderek Lort Halifaks'la görüşmüştür. vazifesidir. Almanya'nın hayat sa- hası menfaat değildir de nedir? Ha- yat sahasına girmeğe namzet olan de ehemiyetli bir hâdise kaydedil * memiştir. Mosselle'in şarkında, al - manlar tarafından iki küçük taarruz yapılmış olmasına rağmen, keşif kol ları faaliyeti bile hafif bir durgun - luk geçirmektedir. Bitche'nin şarkı ile küçük Vâsgesler almanlar tâarafın- dan yapılan ufak taarruzlara sahne ol- müştur. Diğer taraftan haber verildiğine göre, No Mans Land'da iki kilometre ilerliyen fransız keşif kollatı bir al - man keşif koluna tesadüf etmişlerdir, el bombaları taarruzundan sonra, her iki müfreze de geri çekilmiştir. U » müumi noktai nazardan, alman kuman- danlığının, Hollanda'ya taarruz pro -« jesinden katiyen sarfınazar: ettiğini gösteren hiç bir emare yoktur. Hollanda ve Belçika hudutlarında yapılan tahşidat hep ayni vaziyeti mu hafaza etmektedir. ÇInIîI;îekm ilerlemeğe başladı Sian, 27 aa. — Üç bin kişlik bir ja- pon kolu Linku civarında çin kıtaatı- nın taarruzuna uğramış ve Şangse İs- tikametinde çekilmiye başlamıştır. Şunkingden bildirildiğine göre ge- çen cumartesi günü bir çin bombardı- man tayyare filosu Katonun cenubun- da Manhai şehrini bombardıman et - miştir. Japon askeri barakaları ve mü- himmat depoları tahitip olunmuştur. Çin tayyareleri kâmilen üslerine dön- müşlerdir. Hoöngkong'a gelen haberlere göre çin hava küuvetlerinin faaliyeti karşı- sında Japonlar Kanton, Nankin ve Hankovda müdafaa tedbirleri almış - lardır. Şansinin garbında çin kuvetlerinin başladığı mukabil taarruz mühim mu- vaffakiyetler kaydeylemiştir. i B. KöseiVanof “aylardam umuma hitaben nutuk söylemiş değil- dir. Royter muhabiri şimdi zabıta em- rindedir. Popelief'in isticvabı ve Bul- garistandaki ecnebi matbuat birliği ta rafından yapıları tahkikat, bu habe - rin ne Royter muhabiri tarafından ne onun tabi bulunduğu Bükreş muhabi- ri tarafından ne de diğer Balkan memleketlerindeki muhabirler tara - fından verilmediğini meydana koy - muştur. İtalyan Maarif Nazırı Sofya Üniversitesine fahri profesör oldu Sofya, 27 a.a. — Sofya üniversite - sinin merasim salonunda bugün kıra- PdK * J ademi tecavüz paktı ittifak taraftarları- na ümit verdi, — Henüz ba;ş!ın;ıçtay;:. iyle bitarafların — yaptıkları pr mevzuu iktedir, Bi- tarafların açık deniz yollarına serseri torpiller döken Almanyayı protesto ede şeklzri yerde bu usulsüz hareketi ceza- diyorlardı. Durunuz gör daha neler olacak...,, Neler olduğunu gördük. Demokrasi- lerle anlaştığı takdirde kendini kâfi de- recede emniyet altına âlamıyacağını his- seden Rusya Almanya tarafından ileri sürülen radikal fikirleri kabul etmekte tereddüt göstermedi. Polonya'nın bir kısmını ele geçitiyor, Baltık devletleti- le başbaşa kalıyor ve üstelik Balkanlar- İngiltere'ye kıyameti kopar - dıklarını kaydeden muharrir bunun se « bebini Almanya'nın ani bir tecavüzün « den korkulmasına, buna mukabil İngil tere'nin kimdeye tecavüz etiniyeceğin » den emin bulunmasına atfediyor, bitar rafların bu hareketlerinde biraz da Al « manya'ya hoş görünmek kasdi sezdiğini ilâve ederek bitaraflar eğer emimi ise - ler hiç ol Almanya ile beraber İn- da, yukardan gelecek akınları önleyici bir vaziyet alryordu. Nasıl olmuş da Almanya Sovyet Rus- ya hesabına bu kadar büyük fedakârlık- giltereyi protesto etmeleri lâzımdı. di « yor. Necmettin Sadak makalesini bitirire ken İngilterenin ne olursa oclsun son lara katlanmıştı? verdiği dönmiyeceğini, bu Bunu sonradan öğrendik: Almanya harpta bitarafların harp ticareti yapma- İngiltere ile Fransa'nın ciddi olııın.k har- ’l.ınııı üsaad iyeceğini de Vd Mecike ön, Ruayü'yt ildirdiğini sövlemektedir ' ba gir y YARININ hakkında AVRUPASI tahminler Çemberleyn'in nutku Amerika'da - çok müsait bir şekilde karşılandı Vaşington, 27 a.a. — Havas ajansından : g B. Çemberleyn'in başlıca Amerika radyo istasyonları tara: -— fından neşredilmiş bir intiba tevlit etmiştir. Ç b olan nutku, bütün mahafilde fevkalâde iyi B.’ Ç leyn, mut ın bi « dayetinden beri Amerika'ya hitaben nutuk söylemiş değildi. Mumaileyhin denizde zaferin ka - zanılacağına ve harptan sonra Avru « pa'ya yeni bir şekil verileceğine dair olan teminatı, Amerika efkârı umu - miyesinin büyük bir kısmının mütte- fiklerin davasına karşı göstermekte maarif nazırı Filof ve diğer bir çok zevat hazır olduğu halde üniversite rektörü Molfof bulgar akademisinin tevcih ettiği fahri profesörlük diplo- masıni italyan maarif nazırı Batta - iye tevdi etmiştir. Öğleyin bulgar ve italyan: maarif nazırlarının — nutuklariyle — italyan Üniversite rektörü, italyan maarif nazırı ile heyetinin diğer azâsı şere - fine bir öğle ziyafeti vermiştir. Tahtakale'de bir han yandı İstanbul, 27 (Telefonla) — Bu ak- şam saat 17,30 da Tahtakalede büyük bir yangın oldu. Bay Hulusi adında bir zata ait Baltacı hanı yandı. Yapı- lan tahkikattan öğrenildiğine göre yangın hanın içinde bulunan Aron a- olduğu iyi teşçi mahi - yettedir. Sulhün B. Çemberleyn tarafından izah ve teşrih edilmiş olan hedefleri, B-_ Ruzvelt ve B. Hull'ün Amerika mıllftinin büyük bir ekseriyetinin tasvibine mazhar olan noktai nazar - l?rına tetabuk etmektedir: Milletle - rin kendi mukadderatlarını bizzat ta- yin etmek hakkına sahip olmaları, beynelmilel ticareti daha ziyade ser - best kılmıya matuf olan iktısadi te - lâkki, bunlar, Amerika'nın harici si-- yasetinin başlıca prensipleridir, Diplomasi mahfillerinde denili - yor ki: İ_ngiltere'n.in alman — maynlerinin yeni tehlikesini imha edeceğine dair olarak vermiş olduğu teminat, gazete- lerin bazan heyecanlı bir şekilde gös- terdikleri haberlere inanarak endişe- ye düşmüş olan halkın endişesini iza- le etmiş ve bu nutuk, heyeti umumi - yesi itibariyle müttefiklerin muzaf - fer olacaklarına dair Amerika'da mev cut olan itimadı takviye eylemiştir. Nevyork Herald gazetesi diyor ki: ğ Alman - Yugoslav flcaret münasebheti Paris, 27 a.a, — Petit Parisien ga - zetesinin Belgrat muhabiri, alman sermayesiyle teşkil edilmiş olan bir anonim şirketin Belgrat'ta tesçil edil- miş olduğunu bildirmektedir. Pek ge- niş olan faaliyet sahası, bilhassa Yu- goslavya'da ticaret ve ziraat, zirat mahsulât ve maadin sahasını ihtiva et mektedir. Aynı muhabir, Politika g. ini bir haberini de bildirmektedir. Bu ha berde Almanya'nın cenubi Sırbistan'- ın altı eyaletinde Yugoslav pamuğu istihsalâtımı tezyide matuf bir plân hazırlanmış olduğu tasrih olurimakta- dır. Cenubt Sırbistan'da esasen pa - muk ziraati mükemmel bir haldedir. Politika gazetesi, geçen ilkbahar - da bir alman heyetinin Belgrat'ta bu- lunduğu-sırada taslağı vücude geti « rilmiş olan plâna göre her türlü pa- muk istihsalâtı tekrar Almanya'ya ih- raç edilecektir. Acı bir kayıp J 4 iktan soörira beynelmilel münase- devletler biliyorlar ki İngiltere yal- tler kuvetler mü iyle idare|nız kendileri için mücadele etmiy *dilmeğe başladı. İngiltere Alman -| Buna ihtimal vermek safderunluk :l'uın genişleme politikasına mu-|olur. Fakat öyle vaziyetler vardır .ı'fâka( edip de bu müvazenenin ki bazan muhtelif memleketlerin b t üst olmasma razı olsaydı, impa-|menfaatleri müvazi olarak yürür. Storluk menfaatleri nasıl koruna- | İşte İngiltere ile hayat sahası içine Saktı? girmeğe t olan leketl k Almanlar, İngiltere'nin harbe, rin menfaatleri de bu defaki müca- ğî-'lk milletlerin istiklâllerini de- delede müvazi olarak yürümekt. il, kendi “hasis menfaatlerini” ko-| dir. Binaenaleyh bu milletler, “nef- ak için girdiğini iddia ediyor- ret şarkısının” korosuna iştirâk et- « Bu, şüphesiz doğrudur. Fakat mekte mâzur görülmelidirler. enfaati, korumak her devletin A. Ş. ESMER Yarının Avrupası, taarruz körku - su ortadan kalkmak suretiyle silâh - I ümkün olacağı bir Av- dındaki tüccara ait boya fabrikasın- $inşien şehri diğer bir çok mühim dan çıkmıştır. Vakadan haberdar edi- asker? noktalar işgal olunmuştur. len itfaiye derhal yangın yerine koş- muş, icap eden tedbirleri almıştır. Bu â esnada çok müessif bir hâdise olmuş meclisleri toplanıyor iki itfaiye neferi yangına su sıkmak Paris, 27 aa. — Âyan ve için bi üstüne çıkmışlar, o sıfa- meclisleri 30 teşrinisani saat 9,30 da ' da duvarlar yıkılarak enkaz altında fevkalâde içtimaa davet olunmuştur, | kalmak suretiyle çok ağır bir şekilde İN FUF yaralanmışlardır. Çöküntü esnasında Bu sene Nobel mükâfatı yok |itfaiye grîp âmirleçrinden Hamdi ve Oslo, 27 a.a. — Nobel mükâfatı en-| İsmail hafif surette yaralanmışlardır. cümeni, bu sene mezkür mükâfatın| Yangın hakkında zabıta tahkikat yap- verilmemesini kararlaştırmıştır. maktadır. Tekirdağ mebust Cemil Uybadın - ın refikasının İstanbulda tedayi edil- mekte olduğu Haydarpaşa nümune hastanesinde dün gece vefat ettiğini teessürle haber aldık. Cenazesi yarın kaldırılacaktır. Cemil Uybadın'a uğ - radığı büyük felâketten dolayı tazi - yetlerimizi sunarız, rupa ölacaktır. Umumi plân hakkında yalnız Av - rupa'daki muharipler ve bitaraflar a- değil ,her türlü tesviye tarzı- nın muvaffakiyetinde derin bir tesi - ri olacak olan Amerika ile de geniş bir anlaşmanın tahakkuku icabede - 'a cektir, kaşa mümkün olmiyacaktır. vi Fakat harbın maddeten ve manen Nevyörk Times, B. Çembezleyn'in ) hangi şartlar içinde nihayet bulacağı |vakti gelince darbeyi indireceğine malüm olmadan müsbet hiç bir müna- Fransız âyan ve mehusan y muhakkak nazariyle bakmaktadır.