19 Kasım 1939 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2

ğ da bu mevzu etrafında haylı yaz - — bir çok kimseler beden terbiyesi, o- — yumn, cimnastik, spor, idman keli - — terbiyesi öğretmenleri arasında bi- — ha geçen gün bir muallim arkadaş — fade etmiyor! demişti. r demek, tıbkı bu yavruya biraz he- — aykırıdır. » ö — cuduün kusurlarmı düzeltir. Bedenin lr t K M ı — bir vasıtadır. Spor bir taraftan her- — faaliyettir. Oyunun ise hissi ve ter- ULUS 19-11-1939 Pazar müsahabeleri Sporda ycınlış' tabirler Yıllardanberi İralaeal ”. | kitaplarımızda, konferanslarımız- dık, söyledik; buna rağmen gene melerini yerinde kullanmıyorlar. Hattâ gariptir, mekteplerde beden le, talimine memur oldukları der - sin adını yanlış söyliyenler var. Da- bana: — Bizim idman derslerine ayrı - lan zaman çok az! Talebe hiç isti- Hâlâ spor mukabilini idman zan- neden, cimnastiği sporla karıştıran münevverlere hemen her gün tesa- düf ediyoruz. Bu tabirleri yerinde kullanma - maktan ne çıkar? demeyiniz. Zarar h Nekk © Bu ç ğu a- çık havada biraz oynatınız, yerine bu çocuğa biraz spor yaptırınız! sap öğretiniz yerine, riyaziye mese- leleri hallettiriniz! demek kadar O sebeple spor âleminde kull lan bu muhtelif tâbirlerin ifade et- tikleri mânaları ayrı ayrı bir kere daha izah edelim: Beden terbiyesi nedir? Cismen ve fikren en az yorgun- luğa karşı insana en çok fayda ve- ren ruhi ve mihaniki faaliyetlerin hepsine birden beden terbiyesi de- nir ki biribirini tamamlıyan üç muh- telif faaliyetlerden mürekkeptir: cimnastik, oyun, spor! Cimnastik nedir? “ Cimnastik vücudumuzdaki maf - sal ve adale gruplarının vazife ve ehemiyetlerine göre tatbiki lâzım gelen hareketlerin şeklini ve mikta- rını tayin eden suni bir vasıtadır. Cimnastik dimağın kışrındaki âsâ- bı muharrike merkezlerini terbiye Oyun nedir? Oyun hariçten hiç bir tesire tâbi olmıyarak kendi kendine zuhura gelen (instinctif) insiyaki bir ha- rekettir. Zevk ve neşe veren bir va- sıtadır. Şi nedir ğ:rr oyun ve cimnastik sayesin- de vücudun iktisap ettiği sıhat, ku- vet ve çevikliği inkişaf ettiren, ira- de kudretini azami hadde çıkaran Lesin fevkinde olmak hırsı ile his- siyata, diğer taraftan bu muvaffa- kiyete âmil olan teknik mesai ile akla ve mantıka istinat eden bir sa- vaştır. İdman nedir? İdman fransızcada (entraine- ment) kelimesinin mukabilidir. Ya- ni, fikre veya bedene taallük eden bir işte devamlı mesai ile elde edi- len melekedir. U.Iıviyıthıl ıördüııü Selim Sırrı Tarcan etmesi zaruri olduğu için cimnastik- le terbiye etmeden doğru - dan doğruya spor yapmak hem ha- talı, hem zararlıdır. Sporla idman arasındaki farkı Spor ilerlemek, geçmek, muvaf - fak olmak arzusundan doğan şid - detli bir faaliyettir. Sporun esas ka- rakteri yarış ve müsabakadır. Spor ahlâki, fikri, bedeni vasıfları yük- selterek insanı hayat mücadelesine hazırlar. Spor bir azim ve sebat mektebidir. Spor nefse itimat his« sini takviye eder. Spor bir disiplin mektebidir. İdmanın fiziyolojik, psikolojik ı'î. şimik olmak üzere üç nevi var- ar, Fiziyolojik idman âsap merkez- lerini, adali kuvetlerle hemahenk olarak intizamla işletir. Tedrici ve devamlı bir idman uzviyete kudret ve mukavemet bahşeder. Yalnız bünyeyi, yaşı ve iklimi daima dik- kate alarak idman etmek lâzımdır. Psikolojik idman, tedrisci ve de- vamlı bir surette yapılan idmanlar her hangi bir mümareseyi otomatik bir şekle koyar, dimağ o ekzersizle daha az meşgul olur. İdman esna- sında havas, irade, dikkat muha- keme daima adale faaliyetleriyle alâkadar olur. Hevesin intibahı cehdin kolaylıkla tecellisiri temin eder. İradenin kudreti yorgunluğu geri atar. Dikkat ve muhakemenin idmanlarda tesiri mühimdir. Bun- ların terbiyesi sürekli müsabakalar- da ve mukavemet yarışlarında mu- vaffakiyeti temin eder. Şimik idman da çok ehemiyetli- dir. Malümdur ki uzviyet hamızı karbon gibi müzadı temsil olan gaz hasılâtını süratle ve mümkün oldu- ğu kadar tam bir surette dışarı atıp kana lüzumu olan müvellidilhumu- zayı ithal etmezse bir nevi ıstırap duyar. Bir uzuv işlerken kanın mü- vellidülhumuzasının bir kısmını İs- tihlâk eder, muzadı temsile taallük eden gaz hasılatı süratle çoğalır. Bu gazların çoğalması uzviyette zehir - lenme hâdisesini vukua getirir. İşte * ö P y y L y binefsihi tesemmüm olmaz. Toksin- Günün peşinden Bir ölçü Türkiye'nin ilk beynelmilel ser- İzmitle ziraaf çalışmaları İzmit, 18 aa. — Ziraat vekâletin « den vilâyetimize gönderilmiş olan ve ei “elBE gisi olan kömür ve kömür yakn va- sıtalar sergisinde, kara elmasın de- ğerini anlatan dövizlerden, birisi de şu idi: “Kömür istihlâki, bir mede - niyet miyarıdır” Ve cümhuriyetin kuruluşundan beri Türkiye'de, nüfus başına her sene istihlâk edilen kömür mikdarı- nın artışını gösteren bir grafik bu teşhisin güzel bir isbatı halinde ha- zırlanmıştı. 938 senesinin kömür istihlâk ra - kamları, bize, yeni bir rekor müjde- lemektedir: eğer 923 teki kömür is- tihlâk mikdarını 100 olarak kabul edersek, bü mikdar, on altı sene içinde iki buçuk misline yakın bir artışla 230.4 olmuştur. Bu neticeyi, on altı yıldır. devam eden şuurlü ve muntazam bir çalış- ma sonunda elde etmiş bulunmakta- yız. Rejim, daha kurtuluş harbini t l 336 inde havza için ilk kanunu çıkarmıştı: o zama- na kadar, bir sultan fermanı ile bu milli serveti istismar eden yabancı sermaye Mmümessilleri, bütün bu mıntakada yaşıyan türkleri zorla çalıştırmak hakkını bile taşıyorlar - dı. Tabiatın bize verdiği bu emsal- siz serveti, milli menfaat için işlete- cek olan yarınki emekler, dâvayı bugüne kadar idare etmiş olan zih- niyeti hürmetle selâmlıyacaklar ve onu örnek tutacaklardır. 923 te B97.499 ton olan taş kömür istihsa - lâtımaız bugün 2.588.957 tona çıka - rak 4.34 misli bir artış kaydetmiş- tir. Nihayet mahrukat kanununu çı- kartarak, Türkiye'nin son ağaç ser- vetinin korunması için tedbirler al - mak imkânını da, durmadan yükse- len bu rakamlardan almışızdır. Vatandaş emek ve hüriyet hakla- rmı kanunla tesbit eden eserlerin ilki; milli sermaye ve milli tekni- ğin en verimli ve kuvetli bir eseri; ekonomi ve endüstri sahasında ol - mıntak nda — çal ıl- makta olan selektörlerle son iki ay içinde köylünün 733.197 kilo tohum- luğu meccanen kalburlanmış ve ilâç- lanmıştır. Bundan başka triyölerle temizle - nen 36.265 kilo tohumluk ta göz ta- şiyle ilâçlanmıştır. Bafrada fülün föreni Bafra, 18 aa. — Bu sene mahsulü ilk tütünün Köselik köy zürraların - dan Aziz Göriş'in inhisar anbarına in- dirmesi münasebetiyle dün burada ti- caret ve sanayi odasının tertibi ve hal- kın alâkalı tezahliratı ile bir tören ya- pılmıştır. —— Bafra (. H. P. kaza kongresi Bafra, 18 a.a., — Cümhuriyet halk partisi kaza koöngresi bugün bölge müfettişi Amasya mebusu Salim Al - tıngün'ün iştirâkiyle toplantıya baş - lamıştır. Mersinde halk dersaneleri Mersin, 18 a.a. — İkisi erkeklere ve ikisi kadınlara mahsus olmak üzere dördü mahallelerde ve biri de ceza evindeki mahkümlara mahsus olarak Halkevi taraflndan beş halk dershane- si açılmış ve muallimleri seçilmiştir. Nevyork sergisindeki heyetimiz avdet ediyor 1939 Nevyork dünya sergisindeki pavyonumuzda bulunmak üzere gön- derilen heyetimizin yurd avdet- Adliye kadrosunda yeni tayin ve terfiler Hâkimler ve müddeiumumilere ait yeni tayin ve terfi kararnamesinin bi- rinci kısmını dün vermiştik. Zam gören veya nakledilen hâkim ve müddei- umumilerin listesinin son kısmı aşağıdadır: 70 lira maaşlı Cebelibereket reisli - ğine Burdur müddeiumumisi Ramiz Türkay, 50 liraya çıkarılanlar Mersin sulh hâkimliğine Çerkeş ce- za hâkimi Celâlettin Alparslan, Bur - dur müddeiumumiliğine Elâzik müd - deijumumi —muavini Zeki Dalokay, Kirklareli müddei umumtliğine Trab- zon müddei umumi muavini Mustafa Hızal, Niğde müddei umumtliğine An takya ceza hâkimi İsmail Zeybekoğlu, Urfa ceza hâkimliğine Pasinler hâki- mi Şerafettin Orhon, Ankara icra muavin hâkimliğine Ankara müddei umumi muavini Nevzat Tüzünkan, D 40 liraya çıkarılanlar Çerkeş ceza hâkimliğine Şirvan sulh hâkimi Tacettin Akı, Lice hâkim liğine Kâhta müddei umumisi Fuat Kıpçak, İstanbul müddei umumi mu- avinliğine İzmir müddei umumi mua - vini Cevat, Özpay, Trabzon müddei - umumi muavinliğine Nevşehir müddeit umumi? muavini İsmet Tulay, İzmir müddesiüumumi muavinliğine hukuk doktoru Sadık Tüzel, Balıkesir müd - delumumi muavinliğine hukuk dokto- ru Talât Miras. 30 liraya çıkarılanlar Ahlat sulh hâkim muavinliğine Bit- lis hâkim muavini Safi Tulün, Yusufe- li hâkim muavinliğine Şavşat müdde- iumümi muavini Müslim Gökgöl, Ka- ğızman hâkim muavinliğine Bitlis sor- gu hâkimi Lütfi Önerbaş, Göle sulh hakim muavinliğine Ardıhan hâkim muavini Fazlı Erteikn, Şavşat müd - deiumumi muavinliğine Şavşat sorgu hâkimi Salih Aker, Diyarbakır müd - dei £ muavinliğine Bitlis hâkim leri kararlaşmıştır. Heyetimizin avde- tine olmak üzere kâfi miktar- duğu kadar, milli hayatı yeni ve garplı şartlar içinde tekvin eden bir da döviz Vaşington büyük elçiliğimi- ze gönderilmiştir. kıymet olarak kömür hav d ki çalışma, halk ve memleket işleri- mizde örnek tutulacak ölçülerden biri olmuştur. Yüzer paralıklar: * j ler, yoliyle idman et! ini de çok çabuk zail olur ve vücut ted- ricen ikti ettiği mul t sa - yesinde yorgunluktan mütevellit sü- muma karşı bir'nevi muafiyet kaza- n ır. Fiziyolojik idmanlar gayet güç - lükle elde edilir ve devamlı bir cehd sarfedilmezse zail olur. Psikolojik idmanları harici tesirler az çok tadil eder. Bilhassa heyecan veren id- manlar iradenin âdeta bir nevi em - niyet supapı gibidir. Arasıra tekra- rı lâzımdır, fazlası taabı mucip o - lur. Kimyevi idman, bu da fiziyolo- jik idman ıibldir..l':İ'ç arkasını bı- h P n bir işle ülfeti sayesind sürat ve kolaylıkla yorulmadan ve- ya az yorularak yapılır. Şimdi tâbirlerini tarif ettiğimiz bu muhtelif beden faaliyetleri ara- sında bir mukayese yaparsak mahi- yetlerini daha iyi anlamış oluruz. g y sem inı biriktirmemek için vü- cudun devamlı ve tedrici ayni za - manda mutedil bir idmana ihtiyacı vardır. Bir antrenör idmanımn bütün bu in- celiklerine vakıf olmazsa yaptıraca- ğı idmanlar sırf adalelerin işleme - inden ibaret kalır ki bu gayri şuüri — Evelâ oyunla ci iği ele alal Cimnastik bir mütehassıs tarafım- dan tertip edilen akli ve tahlili bir kibt bir mahiyet vardır. Oyunu his- 89 taalluk ettiği için çocuk sever, cim rastik akla taallük ettiği için idrâk eder. Oyun, fikri cimnastikten daha faaliyetten büyük neticeler elde e- dilemez. Umumi tâbir ile beden terbiyesin- den hayırlı neticeler bekliyen, onun yardımı ile sıhat, tenasüp, kuvet, mukavemet ve uzun ömür elde et - mek istiyen gençler evelâ her tabiri yerinde kull li ve iş bölümü ya- az işletir. Zihnin müdahalesi oyu- nun başlangıcındadır, — kaidelerini belledikten sonra dimağın müdaha- lesine çok lüzum yoktur. Cimnastik- te ise her hareket için dimağın mu- ayyen bir adale kütlesine ayrı, ayrı emir etmesi lâzımdır. Ci ik vü. taşekkül devrinde uzuvların tabii bir şekilde serpelip kuvetlenmesini ve bir ahenk dahilinde neşvünema bulmasını temin eder. Adalelerin bir kısmı tevazüni, Lir kısmı kuvvani şekilde işler. Oyun yalnız başma bu ahengi temiue kâfi değildir. Cünkü hareketlerin hepsi kuvvanidlir. Cimnastik daha çok fayda oyun dıha çok zevk husule getirdiği için- dir ki bu iki faaliyet biribirinin mü- temmimidir. Cimnastikle spor arasındaki farkı Cimnastiğin akli, tahlili, tevazü- ni ve teşekküli bir mahiyeti vardır. Spor ise o da oyun gibi fakat daha çok şiddetli bir faaliyettir, mahiyeti hissi, kuvvani, terkibidir. Cimnastik / bir prensip, spor tatbikattır. Cimnastik bir terbiye, spor bir Bir okuyucumuz, birçoklarımızın da iştirâk edeceğini tahmin ettiği- miz mektubunda diyor kit “— Ben, Sıhiye Vekâleti civarında otururum. İşim şehirdedir. Günde dört defa o- tobüs seferi yapmıya mecburum. O- tobüslerden yüz para derdinden baş. ka bir şikâyetim yok. Haklı bir ted- bir olarak, otobüslerde biletçiler pa- ra bozmıya mecbur değillerdir. Fa- İi rün l ee lüri li v di söbimü para bulundurması kolay değildir. Çünkü, sarı bronz yüz paralıklar kalktıktan sonra onların yerine ye- ni yüzer paralıklar çıkarılmadı. İki 1 kuruş ve bir 20 para da istendiği kadar bulunamıyor. Halbuki yüz para bizim için esaslı bir tediye cü- züdür. Çocuğun kalemi ve defterin- de bile esas yüz paradır. Acaba Merkez Bankamız, alışverişte bu kadar çok aranan yüz paralıkları piyasaya çıkaramaz mı?'” ? L iyi, alâkalı makaml tetkikine sunarız. - KUTAY parak ihtiyaca göre oyundan, cim - nastikten, spordan zamanmda İsti - fade etmesini bilerek idman yapma- lhıdır. Aksi takdirde çekilen emekler sarfedilen cehdler boşunadır. Uludağa kar yağdı Dün şehrimizde hava kapalı ve ara- lıklı yağışlı geçmiştir. Rüzgâr cenup- tan saniyede 9 metre kadar hızla es « miştir. En yüksek sıcaklık 15 derece kaydedilmiştir. Yurdun bütün bölge- yüz lerinde hava kapalı ve yağışlı geç- miştir. 24 saatlik yağışların metre murab- bana bıraktıkları su mikdarları İs - tanbulda 20, Tekirdağında 4, Uludağ- da 57, Bursada 26, Bilecikte 6, Edre - mitte 28, Bodrumda 20, Bergamada 16, Tavasta 14, İzmirde 11, Uşakta 6, Manavgatta 88, Zonguldakta 7, diğer yağış gören yerlerde 1 ile 3 kilogram arasındadır. Dün gece Uludağa yağan kar top- rak üzerinde bir santimetre kalınlık yapmıştır. Rüzgârlar Trakya, Eğe ve Karaayniz kıyılarında şimalden, diğer bölgelerde umumiyetle cenup istika - metinden saniyede en çok 9 metre ka- dar hızla esmiştir . En yüksek sıcaklıklar Antalya, Is- lahiye ve Urfada 18, Mersinde 20, A - dana Dörtyol ve İskenderunda 23 de- rece kaydedilmiştir. muavini Kadir Tümer, Mardin sorgu hâkimliğine Elbistan sorgu hâkimi Nadir Omay, İstanbul müddei umumt .|muavinliğine Amasya sorgu hâkimi Şekip Muslu, Çarşamba müddei umum? muavin - liğine Havza hâkim muavini Ekrem Atabay, Elbistan sorgu hâkimliğine Mut sorgu hâkimi Sabri Severcan, İs- tanbul icra memurluğuna Akdağma - deni eski hâkim muavini Naim Kün - ter, Oltu hâkim muavinliğine Tortum müddelumum? muavini Selâmi Yüksel, Antakya müddelumum? muavinliğine Çine hâkim muavini Fethi Arıemre, Yusufeli müddei umumt? muavinliği - ne Bozöyük hâkim muavini Rebif Ak- türk, Mut müddei umumt! muavinliği- ne Mustafa Kemalpaşa hâkim muavi- ni Kemalettin Özdemir oğlu, Ilgın müddei umum? muavinliğine Çal hâ - kim muavini Sabri Tırpan, Malkara müddel umum? muavinliğine Eskişe - hir hâkim muavini Şemih Ergün, U - zunköprü müddei umumi muavinliği- ne Konya hâkim muavini Ferit Eren, Pasinler hâkim muavinliğine Seydi - şehir hâkim muavini Salâhattin Ka - zancı, Kesaburun müddei İ muüa- Kâhta müddeiumumi — muavinliğine Bozdağ sorgu hâkimi Abdurrahman Utlu, Bergama hâkim muavinliğine hâkim namzedi Orhan Hamami, Se- yitgazi müddeiumumi muavinliğine hâkim namzedi İbrahim Cermen, Se- Tit mhüddeiumumi muavinliğine hâ - kim namzedi Faik GOzer, Yıldızeli müddeiumumi —muavinliğine hâkim namzedi Ali Şarlıoğlu, Çumra müd- deiumumi muavinliğine hâkim nam- zedi Enver Tozcu, Muğla hâkim mu- avinliğine hâkim namzedi Mustafa Karaoğlu, Gaziantep müddei t muavinliğine hâkim namzedi Lütfi Arcan, Mardin âza muavinliğine hâ- kim namzedi Hasan Tarhan, Karacasu müddeiumumi — muavinliğine hâkim namzedi Müştak Tetizman, Gümüşa- tıköy müddeiumumi muavinliğine Si- irt eski hâkim muavini Bahaettin Ak- el, Alayehir müddeiumumi muavinli- ğgine hukuk mezunu Sadrettin Erten, Pınarbaşı müddeilumum? muavinliğine hukuk mezunu Yakup Kadri Önder, Orhaneli müddeiumum? muavinliğine hüukuk mezunu Muhtar Körükçü, Boz- doğan müddeiumum? — muavinliğine hukuk mezunu Ahmet Müukbil Yaz- man, Görele müddeiumumi muavinli- ğine hukuk mezunu Abdurrahman Günsan, Kağızman müddeijumum? mu avinliğine hukuk mezunu Sait Bilen, 25 liraya çıkarılanlar Zara sorgu hâkim vekilliğine Şar- kışla sorgu hâkim vekili Rüştü Peker- gin, Sarayköy sorgu hâkim vekilliği- ne Posof sorgu hâkim vekili İbrahim Yüksel tayin kılınmıştır. Yunan hududundaki Meriç köprüsü İpsala ile Peplos arasında yunan hükümeti ile hükümetimiz arasında müştereken yaptırılmakta olan Meriç köprüsü inşaatında bulunmak üzere Trakya Umumi Müfettişliği nafia müaşviri B. Hüsnti Okatan Yunanis- tana gönderilmiştir. Köprünün inşaa- tını tetkik etmek üzere Nafıa Vekâ- leti şose ve köprüler reisliği mlihen- dişterinden B! ToküUz c TYununtetana gitmiştir. 4 — İş Bankasında bir “ölüm halinde yardım Birliği,, kuruldu Türkiye İş Bankası memur ve müs- tahdemlerine ölüm val da yardı etmek üere bir birlik vücude getiril - miştir. Birliğin müessis âzaları İş Bankası Umum Müdürü B. Salâhad- din Çam, umum müdür muavini B. Halis Kaynar, umumi kâtip B. Baki Sedes ve hukuk müşavir muavini B. Celâl Burhandan mürekkeptir. Birlik âzalarının ölümü halinde be- inde gösterdikleri kimse « vinliğine Mersin hâkim muavini Ah - met Ürgen, Keşan müddeiumumi mu- avinliğine Tire hâkim muavini Fik - ret Davas, Çıldır sulh hâkim muavin - liğine Sürmene hâkim muavini Osman Yazgan. İmroz müdeiumumi muavinliğine İm- roz sorgu hâkimi Mehmet Çomak, Tunceli müddeitmumi muavinliğine Çelmik müddeiumumi muavini Meh- met Altun, Çapakçur hâkim muavin- liğine Muş hâkim muavini Galip Yü- cel, Dizre sorgu hâkimliğine Safram- bolu sorgu hâkimi Muammer Bayal, İstikrar! Ankara Jliselerİnden birisinde dersi olan bir arkadaşımız, evelki gün matbaaya bizi ziyarete geldi ve cebinden talebe not defteri ile o gün İstanbul'dan gelmiş bir gaze- teyi çıkarıp masanın üzetine koy - duktan #onra: — Buğgün çocukları müzakere et- tim, diye söze başladı. — Nasıl çalışıyorlar mı? Öğretmen dostumuz sözüne de - vam ettis — Hayır, maksadım talebenin ça- lışkan ve yahut tenbel olduği YARI kalesine bakınız: talebeye verilen notlarda tam numaranın ondan beşe indirildiğinden şikâyet ediyor. Maarif Vekilliği, bütün kararla- rını sıcağt sıcağına “tamimler der - gisi,, ile mekteplere bildirir. Vekil- liğin bir kaç yüz metre yakınında bulunan bizlere henüz bildirilme - yen, yani verilmemiş olan bu mev - hum karar, nasıl oluyor da, İstanbul! mütefekkirlerini acı bir üslüpl: Doğru söze ne denebilir? Fakat maarifte istiktar bulunmadığını is- bat etmek için sağlam veya çürük her türlü delillerden faydalanmıya karar vermiş bir muharrir için her vesile ile kaleme sarılmak da, bel- ki, bir nevi istikrar alâmetidir. dökak Erzurum şimendiferi ve bir hatıra: tenkit makaleleri yazmıya sürükli- dair beyanatta bulunmak deı!'ldı'r. Bu müzakerelerde çocuklara tabil, notlar veririz. O notlar da şu gör - düğünüz kara kaplı deftere yazılır. (Defteri açtı) bugünkü müzakere- lerde iki çocuk on, üç çocuk dökuz, bir çocuk yedi aldı, Şu halde tam numara kaçtır? On değil mi? (Bu sefer önündeki ga in üçüncü yebiliyor? Bu muhterem kalem sahipleri, yarın, rüyada mektep binalarının yana yatırılmış olduğunu görseler, hemen bunu da tenkid edecek fık- ralar mı yazacaklar? Şayia.. Doğru. Fakat şaylalar kültürdür. terkibe, prensibin tatbi- kata, terbiyenin kültüre i.kaddüm sayfasını açtı) bir de şurada matri- fimizde istikrar istiyen İhtisas ma- şısında muharritin ve gazeteci- nin de tahkik denilen bir süzgeçi bulunmamalı mıdır?,; Sayın okurlarımdan Dr. C. Alper Artvin'den şu mektubu gönderi - yor : *25-10-939 tarihli Ulus gazete - sinde okuduğum “Fıratla başbaşa,, altındaki yazınız benim bir hatıra- mı canlandırdı : 1921 senesiydi. Fırkamız şark cephesindeki vazifesini bitirmiş, Sarıkamıştaki garnizonuna çekil - KI mişti, Günün birinde, Erzincan is- tikametine harekete geçmek emri - ni aldı. Hasankale - Erzurum üze - rinden Erzincana geldi. Orada üç gün kadar tevakkuftan sonra An- kara istikametine yürüyüşe geçti. O günlerde başlamış olan Sakarya muharebesine yetişmek üzere ol - dukça uzun yürüyüşler yapıyor, an- cak, askerin takatını tüketmemek bakımından dört beş günde bir gün- lük molalar veriyordu. Sakaryaya, yetişemedik; Yozgata — geldiğimiz gün Sakarya kazanılmıştı. Bu zafer neşesi içinde Yozgatta da bir gün mola verdik. Ve, sonra muntazam askeri yürüyüşle Fırka Ankaraya varmış bulundu.,, Sarıkamıştan Ankaraya kaç gün- de gittiğimizi takdir buyurursunuz. Tam altmış dört günde. Erzuruma varan şimendiferi, bu bakımdan yapacağımız mukayese ile daha canlı olarak kiymetlendi - tebiliriz. i y a ? PiT M lere yapılacak yardım mikdarı istis - nasız olarak hiçbir tevkifata tâbi ol- maksızın 500 liradır. Bu para, ölüme ıttıla husulünde derhal tesviye oluna- caktır. ; Birliğin gelirleri, maaşı 150 lira- ya kadar olan memurlardan ayda ke - silecek 50 şer, maaşı 200 liraya kadar olanlardan ayda kesilecek 100 er, ma- aşı 200 liradan yukarı olan memurlar- dan ayda kesilecek 200 zer ve müstah- demlerden ayda kesilecek 25 er kuruş tan, hakiki ve hükmi şahısların tebere rularından ve mevcut paraların ten « miyesinden temin ol ktır . Mısır'a gönderilecek Nafia heyetimiz Yurdumuzun su yollarının ıslahı ü- zerinde tetkiklerde bulunmak üzere Nafıa Vekâleti tarafından Mısır'a bir heyetin gönderilmesi kararlaşmıştır. Nafia Vekâleti su işleri dairesi reisi BB. Salâhattin Büge ile mühendis Nedim Bulağil'den mürekkep olan he yetimiz Mısırda Nil nehri havzası su- lama tesisatını gözden geçirecektir. Profosör Egi Manisa'da Manisa, 18 a.a. — Manisa şehir plü- nını tetkik etmek Üzere çağrılan şe- hir mütehassısı Egli buraya gelmiş ve çalışmalarına başlamıştır. Vatandaşlığımıza alınanlar Romanya, Bulgaristan ve sair ya- bancı memleketlerden hicret ve ilti- ca suüretiyle yurdumuza gelmiş bulu- nan 2819 millettaşımızın vatatıdaşlı - ğımıza alınması İcra Vekilleri heye- tince kabul edilmiştir. '