Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
RR üi eli n ULUS 15-9-1938 KARCERUUUR KA KUK GUN KK KK NUK REKEKE SA DÜ ( $>Ü:N ÜŞ L ER ÜiraxuoancnunacunununnanananaranacAAkANeKaLESARTEN AAA GA DRCADERAEERALAYADOANAAASA Bir iddia etrafında Senelerce süren ciddi ve müşkül bir gayret bahasına tahsillerini Av - KLLLLLLEN “izaananar rupa'da ikmal ederek dö gençleri çoğunun müşterek bir şi - kâyetleri vardır: Para mukabilinde dipl satan bazı yab ktep lerin, bir takım gençlerimize, hiç çal dan, sıkıntı çekmeden ve bu iti- barla da bir şey öğrenmeden kendileriyle aynı haklara sahip olmak im - kânını vermeleri ! Konuşma esnasında bu derdi tazeliyen münevver bri arkadaş meşhur fıkrayı tekrarladı: Avrupa'da bir turist kafilesi içinde herkesin doktor olması dikkati çekmiş. “Nasıl oluyor da, hepiniz doktorsunuz ?,, diye me- raklının biri sormuş ve şu cevabı almış: “Eh, ne yapalım, hazır buraya kadar gelmişken, bir de doktor olalım, dedik..,, Fıkranın mübalağası bertaraf, Avrupa'da, diploma satan yüksek mek- tepler bulunduğu iddiası dikkatle tetkike değer mahiyettedir. Bu nevi - den bir mektebe kaydol aylık taksitlerini tedris müddeti ka- dar t ödemiş olanlara, devam ve imtihan gibi kayıt ve şart - lar aranmadan en yüksek payeli diplomalar tevcih edildiğini söyliyen - ler ve bunları misallerle tevsik edenler var. Her halde ehemiyetle üzerinde durulacak bir mesele karşısında bu - lunuyoruz. Devlet ve yarı resmi mueueuler, büyük masraflar ihtiyar e- derek, her sene yüzl türk gencini yab leketlerde tahsil et - tiniyor, Bunlar, şüphesiz ki en ciddi mü lerde okutul ve çalış - maları sıkı bir h 1 altında bulunduruluyor. Fakat servetine güvenerek kendi hesabına Avrupa'ya gidenler içinde, işin hiyle yolunu arıyarak, lâyik olmadıkları vesikaları ele geçirenler ve bu sayed lek lâyik olmadıkları mevkilere bir hamlede yükse - lenler varsa, ortaya içtimai bir haksızlık dâvasının çıkması pek tabiidir. Bu itibarla, Avrupa'dan getirilen her diplomaya gözü kapalı itibar göstermiyerek, bu vesikaların ciddiyet ve sihatini tevsik cihetine gitmek ve yabancı memleketlerde devlet hesabına okuyanlar gibi kendi hesap - larma tahsil eden türk gençlerini de sıkı bir mürakabeye tâbi tutmak her halde faydalı bir usul olacak ve haklı veya haksız bir takım şikâyet - lere nihayet verecektir. — Yaşar NABİ Orta Anadolu'nun fidan ihtiyacı temin olunuyor Eskişehir'de bir orman nümune fidanlığı tesis edildi, fidanlıkta bir de ağaç tohumu istasyonu kuruluyor Eskişehir'de tesis olunan fidanlığın tayyareden alınmış bir resmi (Fidanlık binaları demiryolu kenarında, be yaz çatıları görünen yanyana ve uzun bina- lardır. Resimde Porsuk boyu iyice farkedil mektedir.) Geçen hafta Orman umum müdürü Hüsnü Yaman Eskişehir'de umum müdürlük tarafından satın alınan fidanlık arazisinde son tetkikat yapmış ve burada Orta Anadolu fidan ihtiyacını karşıla- yabilecek şekilde büyük ve modern bir fidanlığın ve ağaç tohu- mu istasyor.unun kurulması işi tamamlanmıştır. 200 hektar vusatindeki bu fi- danlık şimdilik Türkiye'deki fi- danlıklarımızın en büyüğü oldu- ğu gibi arazi, iklim, toprak ve Orta Anadolu'nun ve Ankara'nın fidan ihtiyacı gerek bu fidanlıktan ve gerekse Sıvas ve Konya'da tesis edilecek diğer fidanlıklardan temin Kayseri yolunda sel yüzünden fren hattı bozuldu Toros Konya hattı üzerinden işliyor Son iki gün içinde yağan yağmur - ların hasıl ettiği seller, dün, Ankara »- Kayseri hattı üzerinde Kanlıca - Şe- faatli arasında yolun bazı yerlerini bozmuştur. Rayların düzeltilmesi i - çin her iki istikametten bu mevkie derhal amele gönderilmiştir. Bugün seyrüsefer temin edilecektir. Bu arıza dolayısiyle dün akşam sa- at 19 da bu istikametten gelmesi bek- lenen tren hayli geçikmiştir. Sıvas, Malatya, Diyarbakır, Samsun yolcu - ları İstanbul ve İzmir trenlerine ye - tişememişlerdir. Avrupa ve cenup — demiryollariyle iltisak temin eden Toros ekspresinin bu vaziyet karşısında yolu değiştiril- miş ve ekspres Eskişehir - Konya - Ulukışla hattı üzerinden yoluna de - vam etmiştir. Bu sebeple bu sabah Ankara'dan 8.20 de İstanbul'a Toros ekspresi katarı yoktur. Şefaatli, Yerköy'den sonra ikinci, Kanlıca dördüncü istasyondur. ——— Bir Amerikan ficaret heyeti Ankara'ya geliyor Ehnternasyonal ticaret odaları reisi Bay Tomas C. Vodson'un riyasetinde bir heyet 19 eylül pazartesi günü şeh- rimize gelecektir. Bay Vodson aynı zamanda Amerika'nın “enternasyonal Biznis Maşins korporasyoni” reisi bu lunmaktadır. Bu heyet şehnmızde ug Eniştesini bıçakla vurup öldürdü İstanbul, 14 (Telefonla) — Evel- ki gece Alemdarda iplikçi hanında otu ran Ahmet ayrıldığı karısına başvura- irak yeniden beraber yaşamak teklifin- de bulunmuştur. Kadın bunu kabul et- meyince, aralarında münakaşa başla- mış, Ahmet'in kayın biraderi Ali de işe karışmıştır. Ali eniştesine kız kar- deşi üzerinde hiç bir hakkı olmadığını söylemiş, bu arada iki genç boğuşmıu - ya başlamışlardır. Neticede Ali bıçak- la eniştesini kanlar içinde yere yuvar- lamış, ve yetişen polisler tarafından yakalanmıştır. Ahmet hastaneye kal - dırılmış, fakat biraz sonra ölmüştür. Katil tevkif edilmiştir. Türkiye Greko - Romen güreş - birincilikleri Türk Spor Kurumu Güreş Federas- yonundan : 1938 Türkiye 'Greko - Romen güreş birincilikleri 17 - 18 eylül 1938 cumar- tesi ve pazar günleri 19 Mayıs stad - yomunda yapılacaktır. Cumartesi günü müsabakalara tam saat 14.30 da başlanacaktır. Tartıya cumartesi günü Güneş ku- lübü güreş lokalinde 11.30 da başla - nacak 12.30 da nihayet verilecektir. 'Tolerans yoktur. Pazar gününe ait müsabaka ve tartı saatleri cumartesi günü 19 Mayıs Stadyomunda tebliğ e- dilecektir. , Baş hakem: Tayyar Yalaz. Hakemler: Kemal Türel, Necati Tokbudak, Nuri Boytorun, Ünni Pel- nin, Necip Tolonay, Sedat Şahin, Kronometror: Selman Kaptanoğlu, Enver Batirbaygil, Kâtip: Necdet Ulutan, Zihni Testi- cioğlu. Saha komiseri: Halil Sazlı. Yukarıda isimleri yazılı vazifedar - ların cumartesi günü saat 11 de tartı yerinde bulunmaları rica olunur, gün kalarak bazı tetkik ve da bulunduktan sonra daha bazı mem- leketleri ziyaret ettikten sonra Âmeri- ka'ya dönecektir. edilecektir. Diğer taraftan Eskişehir'de tesisi kararlaştırılan orman ve ağaç tohumu istasyonu ile de tohum meselesi hal- ledilecektir. Bugita Arman tohumlarrmın kandi- lerinden yetişen fidanlara ana ağaç- ların morfolojik ve fizyolojik evsa- fiını nakletmeleri yüzünden ecnebi leketlerde bu tohumların toplan- ması ve satışları formülleştirilmiştir. Bu sayede her hangi bir ağaçlandır- manın iktısadi bir surette neticelen- dirilmesi temin olunabilecektir. Yurdumuzda ilk defa tesisine çalı- şılan Eskişehir ağaç tohumu istasyo- nu ihtiyacı temin edebilecektir. Bu suretle memleketin her tarafından orman umum müdürlüğü eliyle top- lattırrlan tohumlar bu istasyondaki laboratuvarlarda muayene edilerek intaş kabiliyetleri ölçülecek ve to- humların ini tesbit y diyle de birer arılık vesikası verile- cektir. Eskişehir'de kurulacak bu modern fidanlıkta faaliyet ileri bir halde de- vam etmektedir. Umum müdür Hüs- nü Yaman bu hususta alâkadarlara icabeden direktifleri vermiş ve fi- danlığın koruluk teşkil eden ve Por- suk çayının iki kıyısında bulunan en münasip bir yerinde Eskişehir halkı- na mesire olabilecek mahiyette bir de park yapılmasını kararlaştırarak fi- danlık müdürlüğüne ayrıca talimat göndermiştir. H AYV A Dün bir çok yerlere yağmur yağdı Dün şehrimizde hava sabahleyin yı— BİŞM SUlAdıaı 4 aupusa Göyusty şimal-şarktan saniyede 9 metre hızla esmiştir. Günün en yüksek ısısı gölge- de 23 derece olarak kaydedilmiştir. Yurtta hava vaziyeti: Ege bölgesiy- le cenubun şark kısmında kapalı, di- ğer bölgelerde kapalı ve yeryer yağış- lı geçmiştir. 24 saat içindeki yağışların metre murabbamna bıraktıkları su miktarları Ordu'da 43, Samsun'da 42, Çubuk ve Orman çiftliği'nde 39, An- kara ve İsparta'da 29, Kocaeli'nde 27, Polatlı'da 24, Yalova'da 17, Çarşamba- da 17, Bucak'ta 12 ve diğer yağışlı yer- lerde 1-10 kilogram arasındadır, Rüzgâr vaziyeti: Orta Anadolu'nun şark kısmında şarktan saniyede 5, do- ğu Anadolu'da cenuptan gene 5, diğer yerlerde şimalden 9 metre kadar hızla esmiştir, Günün en yüksek ısısı gölgede 27, Kütahya'da 30, Siirt'te 33, Diyarbakır- da 36 derecedir. İstanbul'da havalar birden- bire soğudu İstanbul, 14 (Telefonla) — Şehri - mizde hava ani surette soğudu, Bugün termometre on santigrat birden düş- tü. Sabahtan akşama kadar kısa fası- lalarla yağmur yağdı. — Tahminlere göre kış kendini göstermektedir. aa vae zırlamıgtır. Yeni projeye göre, sandığın bütün mevcutlariyle alacakları, devlet mal- larına mahsus hak ve rüçhanları haiz olup mevcut para ile aidat ve bu para- ların kazandıracağı faizler ve tahak- kuklar, hiç bir vergi ve masrafa tâbi olmıyacak; haçiz ve temlik edilmiye- cektir, Sandıktan bağlanacak aylıklar, üç ayda bir ve peşin verilecektir. Peşin verilen aylıklar ölüm halinde geri a- lınmıyacaktır, Evelce yalnız bıraktıkları aidatı ta- hakkuksuz olarak sandıktan almak su retiyle ayrılmış olanların tekrar hiz- mete avdetleri halinde sandığa iade e- decekleri aidattan kesilmiş olan ver- giler de, haznece, sandığa ret ve iade olunacaktır. Tedavisi kabil olmıyan emraz veya çalışmıya mâni mâlüliyet sebebiyle maişetlerini tedarikten acizleri, tıb- ben sabit bulunan muhtaç evlâtlara yaşlarına bakılmıyarak hayat kaydiy- le maaş tahsis olunacaktır. Aylık al- maktayken bu hallere uğrıyanlar ve- fatlarına kadar maaşları verilmekte devam edilecektir, Tedavisi kabil ol- mıyan emraz veya çalışmıya mâni mâ- lüliyet sebebiyle maişetini tedarikten aciz keyfiyetinin en az iki hekimden ibaret bir heyetin raporuna dayanma- sı ve bu raporun Sıhat ve İçtimai Muavenet vekâletince tasdik edilme- si şartır. İhtisasa teallük eden hasta- lıklarla tam teşekküllü hastane bulu- nan mahallerde rapor, hastane sıhi heyetince verilecek ve Sıhat, içtimai muavenet vekâletince tasdik edile- cektir. Altmiş yaşını doldurduktan veya te- kaüt hakkını kazandıktan sonra bir müddet daha istihdam edilmekte olan- lardan 5 inci maddede yazılı haller ha- ricinde olarak herhangi bir sebeple kaydı terkine uğrıyanların vazifeleri- ne nihayet verildiği tarihe kadar he- sap edilen tekaüt ve tazminat mahfuz- dur. Öüim tarihinden haren zarlında aranmıyan — mevdüafla müddet zarfında sandıktan istenilen her nevi matlubat, sandık lehine mü- ruru zamana uğrıyacaktır, Devlet de- miryolları ve limanları vazifelerinin haricinde veya dahilinde herhangi bir sebeple zarar görmüş veya tehlikeye mâruz kalarak tekaüt haline düşmüş memur ve müstahdemlerle vefatları halinde bunların veresesinin dâvasını sandık da takibe salâhiyetli olacaktır. Bu zararı yapanlar, sandığa mensup- salar sandıktaki alacakları mahkeme soauna kadar mevkuf tutulacaktır. Mülga tasarruf sandığının kurulu- şundan evel ve mahalli idare zamanın- da Anadolu - Bağdat; Ankara - Kay- seri; Samsun, Sıvas, Erzurum demir- yollarında tescilli ve daimi olarak kul- lanılanlarla bu tasarruf sandığına gir- memiş ve o tarihlerde daimi ve müsec- cel hizmette bulunmuş olup müseccel hizmetleri bu kanunun neşri tarihine kadar fasılasız devam edenlerin arada geçen hizmet müddetleri, aşağıda ya- zılı şartlar dahilinde 1.6.934 tarihin- den sonraki hizmetlerine ilâve edile- cektir. A - Bunların bu müddete ait aldık- ları aylıklardan yüzde 5 sandık aida- heş sene tiyle muadili yüzde 5.5 larının tutarı su bakımından çok müsait ve ve- rimli addedilmektedir. Fidanlıkta Akara'nın ve Orta Ana- dolu'nun fidan ihtiyacı temin edil- mekle beraber ormansız kasaba ve köylerin etrafında beşer hektarlık sahaların ağaçlandırılması yapılacak- tır. Fidanlık arazisi kâfi miktarda vâsi olup Orta Anadolu iklimiyle Garbi Anadolu iklimi arasında bulunması ve burada yetiştirilecek fidanların her iki iklime uymaları itibariyle çok enteresan görülmektedir. Arazinin ortasından geçen Porsuk çayı vasıtasiyle sulanması kolaylıkla temin edilebilecektir. Rusubi ve vejetasyonu kuvetli o- lan bu topraklarda fidan yetiştiril- mesi muvaffakiyetli olacaktır. Geçen sene bütün arazi pancar ze- riyatına tabi tutulduğundan boş ka- lan yerlerde bir buçuk hektâar tutan yastıklarda çam, karaağaç, akasya ze- riyatı yapılmıştır. Ve zeriyat devam etmektedir. Bu sene kıştan evel bü- tün arazi kirizme edilecek ve bahar- Telgraf telinden kadın süsü Dünyanın en iptidai kadınlarının bile görgüleri ve vasıtaları nisbe- tinde süs düşkünü olduklarını, hem de yepyeni bir şeymiş gibi, uzun uzun tahlil eden bir fransız gazete- cisi yazısının bir yerinde diyor ki: “ Gözlerimle gördüm; Kenya ka- dınları ellerine geçirdikleri telgraf tellerini kâh kıvtrarak, kâh uzun ve saçaklı tel halinde kulaklarına ta - kıyorlar. Oyun oynarlarken teller biribirine bağlanıyor.” Yazının havadis olarak değeri basittir. Kadın olur da süsü sevmez mi? Elbette eline ne geçerse şura- sına burasına takacak, onun şıngır- tısından tınğırtısından yahut ta yalnızca parıltısından bir “kadınlık zevki” tadacak, Fakat garibi şu ki hisleri henüz iptidailik basamaklarında sürçen sın onun cevabını fransız meslek - taş versin, Fakat bize öyle geliyor ki iptidai kadınların telgraf teline saldırışları hemcinslerinin “bir lâfı bir yerden öteki yere aşırma” hu - susunda ezeldenberi malüm olan gayretlerine basit fakat mânalı bir bürhan teşkil ediyor. Kadınların müdafaa hakkı mah- fuzdur. — K. Z. G. Âlemin temaşası Bu işlerin mevsimi mi geldi, modası mı aldıyürüdü ııedır son U uVaları SUR ineceğine akılları erer, sanırız. Buna izncn Yüksekhek h KAT l bazan merihe, aya, güneş kadar sivrildiği görülmüştür. Düşününce bu garip emel şöyle bir ııehelıo bızlınıbılıyor' biz yakındı pek iyi _" iyoruz. Mılumyı. vuruşanları lım;ınlırı yukardan seyrederler, medeni insan döğüşlerini seyircilerin tepeden al- kışladığı malümunuzdur. Göğe çı - kanlar her halde dünya ahvalini şöyle yukarılardan tetkik merakını duyanlar olacak. günlerde düny uçmak, göklere yükseh daki bbiel kadınların » fransız göre - ilk süslenme vasıtaları tel - graf teli olmuş. Koyu iptidai bir yerde telgraf telinin nereden tedarik olunduğu meselesi bizi alâkadar etmez. Var- dan evel zeriyat yastıkları hazırlana- caktır. Fidanlıktan iki ilâ üç sene sonra tam randıman almarak senevi bir bu- çuk milyona yakın fidan yetiştirile- çektir. geliyor. “Her çıkışm bir inişi vardır” di- |ye bizim meşhur ata sözümüzü fi- “renkler bilmeseler bile, her gök yu- her — tarafını Meşhur değil midir : ÜND İhtilâfatiyle uğ dehrlîn i dair : zevk' yok, Zevk anın mirsadı ibretten temaşasındadır! Elbise ve zekâ Hindistan'da Kalküta mek - lerinden birinde bir muallim, bir ta- lebetin haftanın muayyen üç günün- de fevkalâde zeki, öteki günlerinde bir gabavet ve belâhat heykeli gibi anlayışsız görünmesine şaşmış. Ay- larca kontrol etmiş, Talebe pazarte- si, çarşamba ve cuma günleri ateş gibi... Öteki günlerinde tersine... Bu işi halledememiş, Fakat za - manlı zekâ arasındaki bu riyazi mü- i bulmak içinde h dığı kitap, başvurmadığı nıhıyalçı kalmamış. Neden sonra bir kere de çocu- ğun velisiyle temasa geçmeyi — akıl etmiş. Babası demiş ki: Biribirinden bazan benim bile ay dığım ikiz çocukl. iki- sine birden elbise yıplırmıyı gıı- cüm yetmiyor. Bu yüzden b mektebe gonderemıyoru'm. Ben de mecbur oldum bir elbiseyi haftanın üç gününde birine, öteki günlerin- de diğerinin sırtına takarak mektebe gönderiyorum. Siz haftanın muayyen günleriy- le :elıi arasındaki münasebetleri aray aynı aynı ba- badan aynı anda doğan çocuklar arasındaki bu müthiş zekâ farkını züne çıkanın gene bizim seviy düşünseydiniz daha faydalı olurdu! D. D. Y. memurlarının tekaütlük hakları Memurlara daha geniş haklar veriliyor tekaütlük, yaş dereceleri değiştirilecek Hükümet; devlet demiryolları ve limanları umumi idaresi te- kaüt sandığı hakkındaki 2454 ve 2904 sayılı kanunlara ek olarak ve bu kanunların bazı maddelerini değiştiren yeni bir proje ha- sandıkça hesaplarına borç kaydedile- cektir, Aldığı aylık bu kanunun neşri tarihindeki miktardan fazla olanların borçları son aylığına göre hesap edile- cektir. B - Bu borçlar, bu kanunun neşrin- den itibaren nihayet altı ay sonra baş- lamak üzere aylıklarından sandık ai- datına ilâveten ve aynı şartlar dahi- linde yüzde beş kesilmek suretiyle tahsil olunacaktır. C - Borçlarını bitirdikten sonra ve- ya bitirmeden idareden ayrılan ve fa- kat teminata veya tekaüt aydılğına hak kazanmış olanlara bu iş için kesi- len paraları tahakkuksuz iade oluna- caktır. D - Borçlarını tamamen ödemeden tazminat almak suretiyle 2904 numa - ralı kanunun umumi hükümleri di e- sinde alâkası kesilenlerin geri kalan borçları sandıkça alacaklarından indi- rilecektir. E - Borçlarını tamamen ödemeden kendilerine sandıkça aylık tahsisi ha- linde evelce aylıklarından tevkif olu- nmıyan miktar bu aylıklarından yüz- de beş kesilmek suretiyle tahsil oluna- caktır. Borçlarını tamamen ödemeden ölen memur ve mstahdemlerin geri ka- lan borçları aranmıyacaktır. F - Bu kanunun neşri tarihinden iti- baren altı ay zarfında sandığa yazı ile müracaat etmiyenlerin maaşlarından bu maddede yazılı tevkifata başlana - rak bu müddet zarfında yazı ile müra- caat ederek bu şekli kabul etmedikle- rini beyan edenlerden geri kalan mik- tar hakkında bu fıkra hükmü tatbik o- lunacaktır. Ayrılan memurlar : 1818 sayılı kanunla inşaat dairesi- nin Nafıa vekâletine bağlanması üze- rine bu vekâlete naklolunan ve mart 1926 tarihli eski tasarruf sandığiyle a- lâkaları kesilmiş olanlardan halen ma- aşlı devlet memurluğunda bulunanlax sandıktan aldıklarını D, olla- Tarr fekatif sarıdığına hiran A Hade etlikleri taklırağ Dü Sandılar &7 İâkaları kesildiği tarihe kadar olan müddete ait tekaütlük haklarını işlet- me umumi idaresi memurları tekaüt sandığı hakkındaki kanun hükümleri dairesinde yenidea ihraz edecekler- dir, Defaten iade edemiyenlerin al- dıkları paralar her ay maaşları emsali hasılının yüzde onu kesilmek suretiy- le tevkif ve tekaüt sandığına teslim edilecektir. 35 sene çalışanlar : Bilfiil 35 sene ve daha ziyade hiz- met ifa edenlere tekaüt olduklar za- man almakta oldukları ücretin bir se- neliği ikramiye olarak verilecektir. Tekaütlükleri tahakkuk edip de ikra- miyeye istihkak kesbedenler ikrami- yelerini almaksızın vefat ettikleri tak- tirde ikramiyeleri 2904 sayılı kanunda tazminat için yazılan şartlar dairesin- de mirasçılarına verilecektir, Mâlülen veya sair sebeplerle san- dıktan maaş tahsisi suretiyle idareden ayrıldıktan sonra tekrar intisap eden- lerin almakta oldukları tekaüt maaşı kesilecektir. Bunlar, yeniden ayrıl- dıkları zaman son hizmet müddetleri- ne ve almakta oldukları maaşa göre hesap edilecek tekaüdiyeleri eskisine zammedilerek verilecektir. Devlet hizmetinden tekaüt olup da demiryollar ve limanlar umumi idare- sine intisap edenler tekaüt sandığına alınmıyacaklardır. Hâlen sandığa da- hil mütekaitlerin hakkı mahfuz olup bunlardan alâkasını kesmek - istiyen - ler bu kanunun neşri tarihinden itiba- ren üç ay içinde sandığa müracaat et- tikleri taktirde şimdiye kadar kesilen aidat ve temettu ile birlikte iade olu- narak alâkaları kesilecektir. Bunların namına şimdiye kadar devlet demir- yolları bütçesinden sandığa yatırılan muadiller de temettuu ile birlikte dev- let demiryolları ve limanları idaresine geri verilecektir, Yeni hazırlanan projenin usta, işçi ve çıraklara ait olan tekaütlük müd- detleri ve dereceleri de değiştirmek- tedir. “CAM ADAM,, Ankara'ya geliyor İstanbul Yerli Mallar sergisinde ve 8 inci İzmir enternasyonal fuvarında teşhir edilerek halk tarafından bü - yük bir rağbet ve alâka ile seyrolunan “Cam adam”, İzmir fuvarı kapandık - tan sonra ÂAnkara'ya getirilecek ve Kı- zılay menfaatine şehrimizde teşhir o - lunacaktır,