10 Kasım 1937 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ae | basımevi Ulus basıme Ça;ş:nh C:;i:li: l BUGÜN : Yedincide; Kadım SONTEŞRİN ÇaRaŞI Ç sayfamızı bulacaksınız Üsis TELEFON YARIN: gene yedincide genç- n Şıım;ıhı;â'dm ::î; lik sayfası çıkacaktır. Nedei F İ aa 1061 A CUMARTESİ: 12 sayfalık bir 5 KüRuş | Tet V- A eRr 4 ANDIMIZDIR Ankara ilâvesi. atayda seçim için hazırlıklar başla İ AA Devlet memurlarını Ankara'da Nasıl yerleştireceğiz? — Hizmetçi odası? — Hizmetçiyi gündüzlük tutarsı- nız. Birçokları böyle yapıyor. Fakat salonda yatıranlar da var. — Ya çamaşırlık? — Banyodan istifade edersiniz. — Ve kirası 90 lira! Büyük ve kü- Eîık caddelerden geçerken gördüğü- nüz kat kat gelir yapılarının onda do- kuzu bu haldedir. Başka memleket- lerde en ucuz mesken tiplerinde bi- le, darlık ve rahatsızlık daha - fazla değildir. İnşa fiatlarının şimdiki An- lfara ölçüsünde dahi, 90 lira kiranın Üç yıllığı ile, bu apartıman koğuk- larından daha iyisi yapılabilir. , Barem maaş cedvelinin halini he- Pllîıiz biliriz. Eline geçen paranın 90 değil, 50 değil, 30 lirasını mesken ki- tTasma ayitrabilecek olanlar pek azdır. Acaba bu memurları nerede oturtuyo- Tuz? Eski Ankaranın iç sokaklarında- ki kerpiç izbelerin bunaltıcı kalaba- lığına dikkat ediniz: barem ekseriye- ti oraya sığınmıştır. Maliye Bakanlığımız birkaç sene €vel, Ankara — kira zammı yekünunu k_üşîlık göstörerek memüur meskenle- Ti meselesini toptan halletmeğe te- Şebbüs etti. Senede 1.988.685 lira kira Zammı verdiğimize göre, bu sermaye ile ne mikdarda mesken inşa edilebi- leceğini hesab edebiliriz. Çünkü bu zam, ancak, evini yap- tırmış olan pek küçük, pek mahdud naşattansalarsa Ağâme yeramaleta alsın. Hit. Çük memurlara hiç bir fayda temin €etmemektedir. Halbuki kira zammı- nın en büyük kısmını da bunlara ve- Tiyoruz, _Ankara mesken buhranı memur kalitesine tesir etmekte, evlenmeyi zorlaştırmakta ( Ankarada — normal nisbetlere göre 30 bine yakın kadın noksanı vardır.) ve devlet maaşının Verimini azaltmaktadır: çünkü dev- le't maaşından memürun yiyeceğine, Biyeceğine, ev eşyasına, kendine ve Piyasaya artıracağı mikdar, en geniş sabla sermayelerini 5 senede çıkar- Mağa uğraşan gelir sahiblerinin kese- sine akıyor! _Şîmdiye kadar iki mesken koope- fatıfi teşebbüsü gördük: bunlar dahi, xıstedikleri ilk sermayeye göre, ancak dolgun maaş veya ücretli sınıfın işi- he yarıyabilir. 'En kestirme yol, toplu bir arsa ü- Zerinde, en elverişli tipte, hiç olmaz- Sa 3000 mesken inşa etmekten ibaret- tir. Biz bu meskenlerin memurlara Mülklendirilmesini muvafık görüyo- Tuz. Memuriyete değil, memura ev! E- Sasen muayyen bir adedde mesken ya- Pfldıktan sonra, arsa bedelleri ve ev kfralan, ister istemez, bir idare şehri- nin makul haddine inecektir ve in- Mek lâzımdır. Dünkü hükümet programında ba- Zzı bölgelerdeki işçi l Falih Rıfkı ATAY bilhassa, Ankarada düşüyor. Hay- di ışık ve suyu herkesin kendi im- kânlarına göre tasarruf edebileceği- ni farzedelim. Bu hal, mesken için mümkün müdür? Ankaradaki inşa yılları, büyük memur ekseriyetinin meselesini hal- letmeksizin geçiyor; eline elli lira geçen memur, henüz bizim 1922 An- karasının hazin şartları içinde otur- maktadır. Hatırımızda kaldığına göre devlet mahallesinin yapılmakta olduğu arsa- ların yanıbaşında, ve daire ihtiyaçla- rından ayrı olarak, bir de meskenler kısmı istimlâk edilmişti. Bu kısım tarla halinde duruyor. Belki de bu tar- la genişletmek suretiyle elde edilecek yeni arsalarda evler yapılarak, az ma> aşlı büyük memur sınıfının,hiç masraf etmeksizin,öğle yemeklerini evlerinde yemeleri temin olunabilir. Her halde, idare ve memur işlerine programında mühim bir yer vermiş olan Celâl Ba- r hükümetinin Ankarada memurları yerleştirmek davâsını esasından ba- şaracağına şüphe yoktur. Kültür 'Türk — köyleri hakkında — neşr- ettiğimiz raporun bir parçasında de. niyor ki: “Köylerde manevi gıdaya o- lan açlık hayret edilecek kadâr bü- yüktü. Çocukların ellerinde mekteb kitablarından gayri eser olmadığım dan okumak zevkini gidermek için tekrar tekrar bunları devretmektedir- ler ve gazete aramaktadırlar..,, Atatürk nutkunun kültür davâla- rına temas eden kısmma: “Okuma yazma bilmiyen bir tek vatandaş bı- rakmamak” emri ile başlamıştır. Kafa asrındayız, en basit hizmet- ler dahi, azçok fikir terbiyesine — ihti- yaç 'ö“.fmektedır. Bu zaruret, Tür- kiye'nin geniş halk yığınlarının — şuu- runa işlemiştir: Hepsi yeni zamanla- rın revişi içinde, bilmeksizin ve öğ- renmeksizin, tam verimli bir vatandaş ve müreffeh bir ferd olmak imkânsız olduğunu hissetmişlerdir. En büyük güçlük, terbiyeyi işte böyle bir — ihti- yaç, köylere kadar, her tarafta karın açlığı gibi duyulur bir ihtiyaç haline getirmek idi. — Cumhuriyetin yalnız telkinleri değil, sây'e temin ettiği şart- lar bu gayeye varmıştır. Şimdi bütün leketi kültür taları ile cihaz- lamak kalıyor: onu dahi süratle başa- racağız. Yılbaşı nutkunda bu teşkilât için Atatürk'ün çizdiği esaslar, geniş bir ı | "l ehemiyet verilmekte olduğunu gördük. Esasen nereye yeni bir fab- lerine na-| , liy ogramı ve plânı hazırla- mağa — müsaiddir. Nitekim — Baş- Kal tkundaki hususi kı- Tika kuruyorsak, orada ve iş- Şi meskenleri de yapıyoruz. Yanında Sayseri şehri varken, kombina idare- Si kendi işçi, usta ve memurlarının iskân şartlarını düşünmüştür. Ankaraya geldiğimiz zaman, bura- 81 bir köyden ibaretti. O gündenberi devlet g ö ç masrafını yapmakta devam ediyor. Memur meskenleri, U göç masrafının en tabil faslı telâk- ki edildiğini, Ankara için hususi bir kira zammı kabul edilmesi de göste- Tir. Fakat bu zam ne bir sermayeye kalbedilip arsa satın almmasına ve €v yaptırılmasına, ne de az çok rahat bir kira evi temin yarı- sım, bu noktada bizi pek iyi aydın- latmıştır. Bu tavsiyelerde bilhassa do- ğu bölgesini ilk mekteblerden, Van gölü kenarında kurulacak olan üni- versitesine kadar tam bir kültür şe- bekesiyle kaplamağa aid olanı, kalble- Fi hey irmıştır. - Demiryollar ve şoseler vatan bütünlüğünü tamam- ladığı ve onu her gün daha fazla bü- :üülnîtuiu gibi, U;kllübler manevi bü- ünlüğü ve yuğrulmayı tamamlıya- cak ve milli kudreti her gün daha ar- tıracaktır. Ordu Kültür Bakanlığının başlıca yftlnw.lırmdln biri olduğu gibi, bi İ M? H lakb D bm Yor: öyle zannediyoruz ki bu zam, Sa- dece, evi olanların daha fazla maaş almalarına yarıyor. Hükümet büdce- Si, mesken zammını inşa sermayesi O- larak kullandığı zaman, Ankaranın en Mühim davâsını halletmiş olacaktır. Derhal sıhatlerin düzeldiğini, An- kara memuriyetlerinin istekle arandı- Binı, evlenmelerin ve nüfusun arttığı- nı, Ankara piyasasının canlandığını Böreceğiz, Şurası doğrudur ki mesken, I$ık ve su ucuz olan, daha doğrusu, :î iş olan yerlerde türk maaşının lşıy- MENME _Wyü_kt!u_'_. Bu kıymet kira, kilo- A2unem #aciri ile şartlarına göre, mesud bir buluştur. e Şüphesiz çok sıkıntı çekeceğiz: kültür davasını belki de vazifelerimizin en güçlerinden, fakat :;n nisbette zarüri ve tatlı olanlardan- » Butlanlar yurdu olan osmanlı Tür- kiyesi, maddi i her hususta, an- Anlağya'dalıi başkonsolosumuz B. Firuz Kesim başkonsolosluk dairesinde Seçim son kânunda başlılcıcak B. Menemencioğlu Beyrut yolunda Adana, 9 (Hususi Muhabirimiz- den) — Franaatlın Sürfye “revkatdde komiseri Kont dö Martel'in” yaptığı ziyareti iade etmek üzere Beruta gi- den dış işler bakanlığı Siyasi Müste- şarı B. Numan Menemencioğlu ve ya- nındaki zatlar Toros eksperesine bağ- lanmış olan husus? vagonla bugün şeh- rimizden geçerek Haleb istikametin- de yoluna devam etti. Heyet Adanadan geçerken istasyon- da vâli Hadi Baysal, vilâyet erkânı Şanghay tahliye edildi şehir alevler içinde yanıyo On binlerce mülteci Fransız imtiyaz bölgesini kuşattı Bruno Mussolini Paris sergisini ziyaret ettiği esnada İspanyada Musolininin oğlu esir mi? Paris, 9 (A.A.) — Maten gazetesi - nin Londra muhabiri bildiriyor: İs- Panyol asilerinin saflarında tayyare subayı sıfatile hizmet etmekte olan B. tir. Bu vaziyet karşısında, gecele- yin Çin kıtalarının kuvayi külli- yesi garb cephesinden sakin ve muntazam bir şekilde çekilmeğe başlamış, yalnız ardcı kıtalar japonlara karşı ümidsizce bir mukavemet göstermişlerdir. Şanghaydan bildiriliyor: Çin ordu- sunun çekildiğini gören Şanghay'ın çinlilere aid kısmının sakinleri de evlerini boşaltmağa başlamışlardır. 'Terkedilen kısımda bir çok - şiddetli yangınlar çıkmıştır. Çin kıtalarının gerileyişi Nantao ile Şanghay'ın şark bölgesi halkı arasında panik çıkarmış- tir. On binlerce yeni mülteci fransız imtiyaz bölgesinin garb ve cenub sı- nırlarını kuşatmış bulunmaktadır. Ja- pon kıtaları çinlileri 27 ilk teşrindeki gerileyişletinde olduğu gibi kovala- mak niyetini besler görünmiyorlar. Şehrin tahliyesi mahalli saatle 13 de sona ermiş ve cenub tarafındaki Lan- ça mahallesi de japonlar tarafından Mussolini'nin büyük oğlu Bruno'nun ( Sonu 6. ımer sayfada ) işğal olunmuştur. ( Sonu 6. ıncı sayfada ) Londra: 9 (A.A.) — Tokyodan bildiriliyor: Hangçeu koyunun şimal kıyısına çıkmış olan japon kıtaları dün sabah Sunkiang ya- kınında Vangpu nehrini geçerek Şanghay - Hangçeu hattını kes- meğe muvaffak olmuşlardır. İleri harekelerine devam eden bu kıtalar aynı günün akşmı Şanghay şehrinin 30 kilometre cenub garbisinde bir noktayı işgal etmişler ve böylece Çin ordusu, Hangçeu'ya çıkarılan kuvvetlerle Şanghaydan ilerlemekte olan kuvvetler arasında çember içine düşmek tehlikesi altına girmiş- Mareşal Çang - Kay - Şek ve karısı ve gazeteciber tarafından selâml Hatay illeri de istasyonda bu- lunmakta idiler. Trenin istasyonda n( Sonu 6. ıncı sayfada ) Ka " eee Pek yakında Türkiye Cumhuriyetinin 15 inci Yıl dönümü için gazelemiz bir marş müsabakası açıyor | Güfte için 500 Lira Beste için 1000 Lira Mükafat vereceğiz Güfte ve beste için çalışa- cak olanların riayet ede- cak ilmin ve aklın hâkim olduğu yep- yeni ve ileri bir vatan olmaktadır. Ağır vazifenin olduğu gibi, bu şere- kleri şartları bir kaç gün içinde bu sütunlarda bulacaksınız Subaylarım ız manialı arazide muvaffakiyetli ve güzel binişler yaptılar Orduatı müsaba- kalarınım ikinci gü- nü, dün, muvaffa- kiyetle geçmiştir. Arazi üzerinde ya- prlan müsabakaya birinci günü işti- rak eden 16 subayı- mız girmiştir. Mü- Sabaka saat tam 9 da başlamış ve yol üzerinde müh- telif noktalarda va- zife gören komi- serlerin notlarının tasnifi işi zaman aldığı için, 13.46 da son bülmüştür. , Müsabaka yolu hipodrom muhafız alayı barakaları - Orman Çiftliği ce- nubu - Çimento fabrikası cenubu - Yalıncaktepe - Ka- rTakusunlar şimali - Harb okulu arasın- dan geçiyordu. 38 kilometrelik bu yol 38 yerde manialar- la zorlaştırılmıştı. Subaylarımız elle- rindeki kirokilerle yollarını buluyor- lardı. Her binicinin mesafeyi azami 2 saat 5 dakikada bitirmiş olması lâ- zimgeliyordu. Genç subaylarımız, e- velki gün olduğu gibi, umumiyetle iyi not almışlardır. Bu müsabakala- fin de büyük hissesi kültür hizmetli Tüü metlelaiin ba LA ŞN rın tertibindi ksad iki günlük eiimnîlimıdımlımıdâüm. y prog; göre harb atının talim ve biye ile sağlam, idaresi kolay, ita- ö ——— Genel Kurmay Başkanı Mareşal Çakmak müsabakaları takib ediyor atli, her istenilen hareketi doğru ya- par, arızalı ve manialt arazide atılgan ve canlr yürüyüşlere alışkan - kabili- yetleri haiz bulunmasından ibarettir. Memnuniyetle görülmüştür ki, yur- d ? güvenini haiz ordu- muzun seçkin binici Ssubayları bu ( Sonu 6. ıncı sayfada ) Yunan kurmay heyeti İstanbul, 9 (Telefonla) — Yunan genel kurmay başkanı general Papa- gos ve maiyetindeki heyet bugün sa- at 14 de Taksim cumhuriyet âbidesi- ne çelenk koydular, Heyet saat 18 de Romanya vapuriyle Pireye hareket etti. Fıkra Bir döviz kaynağı Fransız sanatkârı: — Oooh, şu sermayeye bakınız, di- yordu. İstanbul grup kızılı içinde yamı- yor: — Öyle bir sermaye ki yarısım tabiat koymuştur: İstanbul, yeryü- zünün en güzel şı hri... Öteki yarısı- nı da tarih ve cedleriniz koymuştur:? İstanbulda dört yüzden fazla canlı âbide var. Ve nereyi kazsanız, hangi çöplüğü temizleseniz, hangi duvarın badanasını silseniz, bu sermaye artı« yor. “Turist memleketi, turist memle- keti! Fakat o memleketler tabiat ve tarih tarafından size devrolan bu servetin binde birini suni olarak vü- cuda getirmek için milyarlar dHarca- maktadır. Siz ise yalnız biraz sokak- larınızı düzeltmek, plâjlarınız ara- sındaki yolları yapmak, bir iki otel, bir tiyatro, hulâsa bir mikdar ürba- nizm cehdi ve masrafı, başkalarının sarfetmekte olduğunun binde biri ile, hiç birinin hayal bile etmediği neti- ceyi elde edersiniz. “İstanbul kadar bütün şartları bit » arada toplıyan tabiat - şehri yoktur: meselâ Romanın ne tabiati ne de de- DİZİ var.,, b Dünkü hükümet programında tu- ristik değeri olan şehirlerimize dev- let tarafından yardım edilmek bahsi, hiç şüphesiz, İstanbul halkını ve âşıklarına sevindirmiştir: fakat bun- dan bizzat hazne de azami istifade edeceğine şüphe edilebilir mi? İstan- bul ve Marmara, cennetinin imarı, en verimli ve zengin endüst.iden rulması demektir. - Fatay biri olacak olan döviz sanayiinin ku- — AR M 9 A .

Bu sayıdan diğer sayfalar: