13 Eylül 1937 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 4

13 Eylül 1937 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TT Akdeniz anlaşması memnunluk uyandırdı (Başı 1. inci sayfada) devletleri arasında tedafüf bir anlaş- manın tahakkuk'etmesine medar ol- muştur. Yalnız İtalya hariç kalmıştır, Maamafih, İtalyanın Akdenizde bü- yük menfaatleri olan diğer devletlerin gayret ve iyi niyetlerine kendi gayret ve iyi niyetini zam ve ilâvede gecikmi- yecektir. Maten gazetesinde Stefane Lozan, diyor ki: Fransız ve ingiliz bahriyelilerinin İyi çalıştıkları bugünde devlet adam- larının çok iyi bir iş görmüş oldukla- rımı kabul ve teslim emek pek haklı bir şey olur, Devlet adamları Avrupa- nın umum? tesanüdü zihniyeti ile sü- ratle hareket etmişlerdir. Sen Bris, Lö Jurnal'da şöyle diyor: Az kalsın garb devletlerinin yakın- lığı sahasında yenilmez bir manianın yükselmesine şahit olacaktık. Halbuki şimdi bunun yerine lâtin denizinin bü- yük yolunu tarassut etmek vazifesini yalnız başlarına deruhde etmiş olan Fransa ile İngilterenin faikiyetlerini teyid ve tevsik eden Nyon itilâfı ka- im olmuştur. İtalyanın da işbirliği et- mesi ihtimalinden bahsedilmektedir. Bayan Jeneviev Tabui, Övr gaze- tesinde diyor ki: Uzun seneler, fransızlarla ingiliz- ler arasında işbirliği vücuda getirilme- sine çalışılmaktadır. İşte şimdi B. Del. bos'un mesut teşebbüsü ile aktedilmiş olan konferans hem de bu iki memleke- tin büyük harbtan beri geçirmiş olduk- Tarr en nazik bir dakikada bu işbirliğini tahakkuk ettirmiştir. Nyon anlaşması ve İtalya Paris, 12 ÇALAJ) — Temps gazetesi Nyon anlaşması hakkında diyor ki: “ Adriyatik ve Tirenyen denizlerinin tahdid edilen bölgeler arasına sokulma. mış olması da gösterir ki, İtalyanın men- faatlerine dokunulmamak ve bu anlaş - maya girmek için İtalyaya imkân veril- mek istenivor. İtalyanın böyle bir tesa. nüd siyasetine iştiraki zaruridir. İngiliz gazeteleri memnun Londra, 12 (A.A.) — İngiliz mat- buatı umumiyetle Akdeniz ticaret gemi- lerinin himayesi hakkında Nyonda elde edilen J şmayı :ycıîe karşı- lamakda ve Akdenizde seyrisefain yeni baştan taarruza uğramasına bu anlaşma. nın ber halde mani olacağını kyadet. mektedir. İngiliz gazeteleri salr günü meriye- te girecek olan bw anlaşma neticesinden otüz beş ingiliz ve 25 fransız destraye- rinin Akdeniz koantrolunu deruhte ede. ceklerini yazmaktadır. Observer gazetesi diyor ki: “Akdenizde emniyetsizliğin hakiki sebebi İspanyada harbetmekte olan her iki tarafa da muharib haklarmın tanın- mamasıdır.,, People gazetesi de, Nyon anlaşma- sınm tasdikinden sonra İmza için Al- manya ve İtalyaya tevdi edileceğini yaz- maktadır. İtalyan gazetelerinin tefsirleri Roma, 12 (A.A.) — Popolo di Ro- ma Nyon da elde edilen anlaşmayı mev- 1. panyada Âsiler Leon cephesinde yavaş ilerliyorlar Leon, 12 (A.A.) — Havas muhabi- rinden: Âsilerin Leon bölgesinde hare- kât icra etmekte olan bir kolu dün, ile- ri harekete devam ederek ufak tefek muharebelerden sonra düş ULUS Paris'te suikastler (Başı 1. inci sayfada) Buasyer sokağında ölen ve yara- lanan yoktur. Her iki patlamanın da bir suikasd ne- ticesinde olduğundan şüphe edilmemek- tedir. İlk tahkikat şunu göstermekte- dir: Patlamadan biraz evvel bir mağaza çırağı Presburg sokağımdaki binaya u- fak bir sandık getirerek kapıcrdan bunu konfederasyon reis muavinine vermesini rica etmiş fakat © sırada o zat orada bulunmadığı için kapıcı, sandığı kendi odasında saklamıştır. Hâdise bu sandı. İ indi İ birçok mevzilerini işgal etmiştir. Bu kolun ileri hareketi, Asturinin garbın- da harekât icra etmekte olan kolun ha- reketinden 'daha batidir. Sebebi de a- razi teşekkülâtının arzetmekte olduğu müşkülâttır. Filvaki general Franko- nun askerleri vasati 1000 metre yüksek.- likte bulunan mahallerde muharebe et- mek mecburiyetindedirler. Buralarda ise münakalât yolları hemen hemen yoktur, Bütün iaşe ve mühimmat nak- liyatı ve sair münakalât patikalardan yapılmaktadır. Fazla olarak asturililer, bir takım siperler kazmışlardır. Bunla- ra karşı cepheden hücum etmek tehli- kelidir. Bunların mevzilerinden bir ge- dik bulabilmek için bir gün yürüyüş yapmak Tâzımgelmektedir. Diğer taraf- tan dün yağmur hiç dinmemiştir ve her tarafta şiddetli bir soğuk hissedil- mektedir. Âsilerin salıwwerdikleri ingiliz gemisi Londra, 12 (A.A.) — Resmen bildi- rildiğine göre, Salamanka — makamları İngiltereye aid Ramford sarniç gemisi- " ni serbest bırakmışlardır. Gemi, İngil- tereye gitmek üzere İspanyadan yola çıkmıştır. Trabzon Himanının tasfiyesi işi İstanbul, 12 (Telefonla) — Trab- zon limanının tasfiyesinde bulunacak 0- lan İstanbul liman idaresi heyeti bugün Trabzona hareket etti. Buasyer sokağındaki vakaya gelince, gene bir mağaza çırağı buna benzer bir sandık getirmiş ve sandığı merdiven ba- şına bırakmıştır. İnfilâktan sonra der- hal enkazın temizlenmesine başlanmış- tır. Petersburg caddesindeki enkaz an- cak saat 11 e kadar temizlenmiştir. İnfilâk civarda bulunan birkaç bina- yı yıkıhbilecek bir şekle sokmuş - tur. Bunlar da yıkılacaktır. Fransada heyecan Hâdise Paris'te büyük bir heyecan uyandırmıştır. Sağ cenah gazeteleri, bir tethiş hareketinden bahsetmekte, sol cenah gazeteleri ise faşistler tarafından yapılmış bir tahrik mevzuu bahsolduğu- nu lar, B. Şotan, Epok gazetesi muhabirine beyanatta bulunarak mücrimlerin mey - dana çıkarılması ve cezalahndırılmaları için muhali mümkün kılmağa çalışaca - Başbakan, şŞü sözleri ilâve etmiştir: “ — Alınması zaruri bütün tedbir - leri alacağım. Çünkü bu hâdise, mem- leketin her tarafında heyecan uyandıra- caktır. Hükümetin azimkârlığına itimat edilebilir.” Anket devam ediyor Yapıları anket, tahkikata henüz sarih bir istikamet vermeğe medar olamamı: tır. Anketi yapanlar, azami miktarda şa- hid topl. kla iktifa etmektedirler. Bun- ların elinde suikastı yapmış olanların kâ- fi derecede sarih eşkâli vardır. Gece Presburg sokağında B. Şotan ile polis müdürü B. Langeron arasında zuu bahis ederek diyor ki: “Bir mütehassısın tefsirine göre Fran koya &aid bir denizaltı gemisi kontrol devletlerinin bir mümaneatına maruz kalmaksızın ticaret gemilerini durdu- rabilecek veya torpilliyecektir. Şu Şart. laki, Londra muahedesinin 22 inci yapılmış olan görüşmeden ve B. Marx Dormoy ile yapıları telefon muhaverele- rinden sonra bu sabah polis müdüriye - tinde B. Langeron ile diğer zevat yeni bir görüşme yapmışlardır. Bu yeni kon- feransın hitamında bu zevat Dahiliye Nezaretine gitmişlerdir. Fransız başbakanının nutku Fransız Başbakanı B. Şotan bugün bir münasebetle söylediği nutukta da son maddesindeki ahkâmı ihlâl Voço d'İtalia da şöyle yazıyor: “Bu muahede filen valansiya hü. kümetiyle Frankonun denizaltı gemile- ri arasında tam bir müsavat kurmakla ve binaenaleyh general Franko'ya mu- hariblik haklarını tanımaktadır.” Alman gazeteleri anlaşmayı ihtiyatla karşılıyorlar Berlin, 12 (A.A.) — Gazeteler Nyon itilâfını ihtiyatla karşılamışlardır. Bu- nunla beraber, sovyet Rusyanın kont- rola iştirak eti inden niyet beyan ediyorlar. suikasd hâdiselerine temas ederek şunla- rr söylemiştir: * — Sağ cenahtan olsun, sol cenah- tan olsun bütün vatandaşlarım fransız- pek acıklı bir surette hıurlılnıını_ . Bu suikast hakkında vakitsiz hiç bir hüküm “vermek istemem. Yalnız şunu söylemek isterim ki bu suikastın hazırlanması ve icra edilmesi aklı başında her insanı derin teemmüllerde bulunmağa ithîl A N ı_-’ ttedir. Ve her; drı. | RADYO | ANKARA Öğle neşriyatı: — 12.30 - 1250 Muhtelif plâk neşriyatı 12.50 - 13.15 Plâk: Türk musikisi ve halk şar- kıları. 13.15 - 13.30 Dahili ve harici ha- berler. Akşam neşriyatı: — 1830 - 18.40 Muhtelif plâk neşriyatı 18.40 - 19.00 İm- gilizce dersi (Âzime İpek) 19.00 - 19.30 Türk musikisi ve halk şarkıları (Mak- bule ve arkadaşları). 19.30 - 19.45 Saat ayarı ve arabça neşriyat. 19.45 - 20.15 Türk musikisi ve halk şarkıları (Fah- riye ve arkadaşları). 20.15 - 20.30 Kon- ferans: Şakir Hâzim (Havacılık) 20.30 * 21.00 Plâkla dans musikisi 21.00 - 21.15 Ajans haberleri, 21.15 - 21.55 Stüdyo salon arkestrası. 21.55 - 22.00 Yarınki program ve İstiklâl marşı. İstanbulda şüpheli bir şahıs yakalandı İstanbul, 12 (Telefonla — Dün ak- şam saat 23 de meserret ateline şüpheli tavurlu bir alman gelmiş ve bir oda tut- muştur. Bu adam otele polisin uğrayıp uğramıyacağını da sormuştur. Yaban. cıya yatak hazırlayan kâtib polise de malümat vermiştir. Bir müddet son- ra genç alman otelin önüne çıkmış, bu sırada kendisinin polis memurları ta. rafından tekib edildiğinin farkımna var- mıştır. Neye uğradığını şaşıran alman derhal kaçmağa başlamış ve demirkapıda memurlar — tarafından beş el silâh atıl £| dıktan sonra yakalanmıştır. İsmi Her. bert olan bu şahıs hamburgludur. Ken- disinin bir kaçakçı olduğu tahmin edi. liyor. Çine giden bir tayyare İstanbul, 12 (Telefonla) — Evvelki akşam bir ingiliz tayyaresi Londradan Çin'e gitti. Uşak'ta manyetik tetkikler yapılacak İstanbul, 12 (Telefonla) — Rasatha- ne müdürü B. Fatin Türkiye haritası için bazı coğrafi esaslar vazetmek ve manyetik mahiyette tetkiklerde bulun - mak üzere Uşak'a gitti. Ayrıca bir rasad heyeti de bugün Uşak'a hareket etti. tavanı çöktü İstanbul, 12 (Telefonla) — Bugün sa- at 11 buçukta Beşiktaşta Suad si - 13-9-1937 ——— Zincirlikuyuda bir otomobil kazası oldu İstanbul, 12 (Telefonla) — Dün Zin- cirli kuyuda bir hendeğin içinde garden parti garsonlarından Celâl yaralı olarak bulundu ve kaldırıldığı hastahanede bu- gün öldü. Yaralr garsonun bisikletle evi. ne dönerken ağaca çarparak yaralandığı tahmin ediliyordu. Halbuki bu sabah Pangaltı merkezine bir zat müracaat &- derek her şeyi itirafa geldiğini söylemiş ve dün gece otomobille Büyükdere'den gelirken şoförünün bir bisikletliye çarp. tığını ve ondan sonra yuvarlanan ada- mm ne olduğunu bilmediğini anlatmış - terc Gözlüklü Cemal isminde biri olduğu anlaşıları şoför bu gün yakalandı. Hâ - dise yerinde keşif yapıldı. Suçlu snfâr yarm adliyeye verilecektir. . Nazmi Ziyanın cenazesi kaldırıldı İstanbul, 12 (Telefonla) — Ölen sanatkâr Nazmi Ziyanın cenazesi bu. gün kaldırıldı. [ BİBLİYOGRAFYA | Yeni Adam 9 eylül tarihli 193 üncü sayısında şu yazılar vardır : İsmail Hakkı Bal.. tacıoğlu: Müstahsil kadın, Bir tiyatra ihtifaki istiyorum, yüryüş: Hüsamed- din Bozok: Claude Farröre, Müntekim: Politika; İlya Ehrenburg: İspanyadan röportaj; Ali Bulamir: Papur usta; Pitrim Sorokin: Behaviroist tefsirler; İzzeddin Şadan: Akıl hastalıkları; İs- mail Hakkı: Hayatım; küçük fıkralar; İç sosyete, dış sosyete, niçin ve neden?, kitablar, haftanın düşünceleri, hülâsa- lar. İA ÇISŞIFK * Ankarada ayda bir neşredilen bu mecmuanın ağustos tarihli 53 üncü sa- yısında şu yazılar vardır: Ali Kâmi * Akyüz: Milliyet meselesi, Cemil Sena Ongun: İlk terbiye, Şeref Nuri: Muha- faza ormanı, Osman Ferid: Eşsiz bir madalya, Bekata: Sanatkâr ruhu, Nu- reddin Ardıç: Prehistoirda Ankara, Şakir Ülkütaşır: Altay türklerinden düğün, C. Ö. Tunçer: N. Ataçın Bam teli, Bekata: Balkanlarda musiki, M. M. Bekman: Tezad içinde, Halil Sezai 1 İnci, M. Türkmen oğlu: Kimsesizler. sının tavanı çöktü, Âltı çocuk hafifçe yaralandı. Polis çöküntünüm sebebini arâştırmaktadır. Seyyar satıcıların yabanert dille bağırmaları yasak İstanbul, 12 (Telefonla) — Yabancı dille seyyar satıcıların mal satması men edilmiştir. Dün bu yasağa karşr üç satı- cımın aykırr hareketi görülmüş ve burt- lar yakalanmışlardır. bulmak ve b böyle h topraklarında bazı tahrikâtları imkânsız bir hale getirmek için malik olduğu bü- tün vesaiti istimal edecektir. Kamoy, sükün ve itimadını muhafa. za etsin. Fransa ve cumhuriyet, ayakla- rı altına atılan engelleri çiğneyip geçe- cekler ve bnnhl: galehe çalacaklardır.,, iyet 5O00 lira mükâfat Ankara'da Şaklar Kundura mağaza- sında yaprlan kadm Aayakkapları Şak- lar'ın kendi icadı olan tarzda yapılmak- tadır. Bu ayakkapların tarzı imalinden gayri bir usul ile ve aynı malzeme ile imâl edilmiş olan ayakkaplar içinde Şaklar ayakkaplarından daha sağlam bir ayakkabının Türkiyede — mevcudiyetini ve yahud yeni hir imâl usulü icad ede - rek Şaklar ayakkaplarından daha sağlam olacağını isbat edecek her şahsa 500 lira mükâfat verilecektir. Adres: Ankara, Anafartalar cad- desi No. 93 Şaklar Kundura mağazası İbrahim Şaklar Tefrika: No. 121 Şekspirden Hikâyeler Yazaniar: Mary ve Charles Lamb Çeviren: — Nurettin ARTAM Romeo ve Jülyet Bu hâdiseden sonra papas Lowvrens'in nücresine sığınan Romeo, prensin kendisi hakkında verdiği hükmü orada haber almış ve bu hüküm ona ölümden daha ağır gel- mişti. Ona öyle geliyordu kiVerona dıvar- larının dışında. dünya ve Jülyet'i görmeksi- zin hayat yoktur. Cennet Jülyet'in yaşadığı yerde idi. Ondan ötesi, nihayet olsa olsa, a- râf ve cehennem olabilirdi. İyi kalbli papas, delikanlının bütün bu kederlerini avutacak felsefeler ortaya atıyor, fakat istirah içinde bulunan Romeo'nun kulağına bu sözlerden hiç birisi girmiyordu. Deliler gibi saçını ba- şını yoluyor, kendini yerden yere atıyor, ar- tık mezarının hazırlanmasını söylüyordu. Bu sırada sevgili karısından gelen bir ha- ber, zavallı delikanlının aklını, biraz, başı- na getirebildi. Bu fırsattan istifade eden pa- pas da böyle erkeklere yakışmıyacak haı2- ketlerde bulunmanın manasız olduğunu söyledi. Olan olmuş, Tibalt'ı öldürmüştü. Şimdi kendisini ve kendi hayatının içinde yaşayan sevgili karısını da mı öldürecekti? Asil bir adam, balmumu gibi olmalı, fakat cesaret göstermek lâzım gelince de sertleş- sı giyseydi ne olacaktı? Prens kendine ce- za olarak ancak sürgün kararı vermişti. Be- reket versin, o, Tibalt'ı öldürmüştü; fakat o öldürmeseydi, Tibalt onu öldürecek değil mi idi? - Jülyet sağdı ve muhakkak ki artık onun karısı idi. Bundan dolayı da kendisi ancak bahtiyar olabilirdi. Papasın söylediği bütün bu sözler, Ro- meo'nun kendini ne kadar kötü bir duruma düşürdüğünü gösteriyordu. Ondan başka Lovrens böyle ümidsizlik içinde ölmenin se- filce bir ölüm olacağını da hatırlatıyordu. Romeo, biraz aklını başına topladıktan sonra papasa akıl danıştı ve o gece gizlice Jülyet'e veda ederek Mantua'ya gitmeğe, da dururken papas da nikâhlarını resmen ilân edecek, bu suretle belki de, iki aile arasında- ki düşmanlık ortadan kalkmış olacaktı. O zaman, Mi surette prens de kendisi- ni af edecek ve Romeo, şimdi duyduğu isti- rabtan yirmi defa daha büyük bir sevinçle ana yurduna dönecekti. Papasın verdiği bu öğüdleri kabul eden Romeo, bir kolayını bulup o gece karısiyle buluşacak ve o gece onunla kaldıktan sonra sabahleyin erkenden tek başma Mantua'- nın yolunu tutacaktı. Papas, o orada iken zaman zaman ken- disine mektublar göndermeyi ve olup biten- den haber vermeği vadetmişti. Romeo bir gece önce sevgilisinin itiraf- larını dinlediği bahçeden orun odasıma gizli- ce girerek o geceyi Jülyet'le beraber geçir- di. O gece, iki aşık, biribirleriyle beraber sıra olup bitenlerin ve yakında ayrılmanın acılarını da duymuşlardı. Fakat gök yüzü de ne çabuk ağarmıştı. Jülyet, sabahın baş- ladığını söyliyen tarlakuşunun sesini duy- duğu zaman onu geceleri öten bülbül san- orada bir müddet kalmağa karar verdi. O ora- mak istemişti. Fakat öten, gerçekten, tarla kuşu idi. Bu kuşun sesi kendisine ne kadar kötü geliyordu' Romeo, sevgili karısından kalbinde ay- rılığın bütün bir acılığını taşıyarak ve ona günün her saatinde mektub yazacağını vade- derek ayrıldı. Romeo, pencereden inip bahçe de dineldiği zaman, onu * seyre- den Jülyete, mezarın dibine inmiş bir ölü gö- rüyormuş gibi geldi. Romeo'nun zihninden de böyle acı şeyler geçti. Fakat hemencecik oradan ayrılıp gitmesi lâzımdı; gün doğ- duktanı sonra Verona'nın surları içinde gö- rülmek ölüm demekti. : Bu, yıldızları biribirine karışmış olan iki aşıkın hayatmda bir facianın başlangıcı idi. Romeo'nun ayrılıp gitmesinin üzerinden bir kaç gün geçmişti ki ihtiyar kapulet, kr- zına evlenmesi teklifinde bulundu. Kızınm esasen evli olduğundan haberdar olmıyann baba, Jülyet'e Kont Paris isminde güzel, a- sil ve değerli bir adamı koca olarak seçmiş- ti. Bu adam, eğer Romeo'yu görüp sevme- miş olsaydı, Jülyet için biçilmiş bir kaftan sayılabilirdi. (Sonu var) Va romekğa'ie ” İhdi lsimünlü

Bu sayıdan diğer sayfalar: