e PY VCC A NT Yd öm ” VAA AA L ÜÜ M (Başı 1 inci sayfada) Türk tarihinin sırrı Bizim kanaatimizce her millet, ken. di tirihini kendi yapar, Fena neticeler her milletin kendi kusurunun eseri ve amelinin cezasıdır. Eğer bugün iyi ne- iceler görüyorsak onu da milletin yap- ı ve başardığı iyi işlere atfetmek za. ruri olur, Tarihin neticesinin zaruri ve mukadder olmadığı, gene bir türk tara- fandan türklerin eli ile ve türklerin ka- n ile isbat edilmiştir. Tarihin seyrini değiştirdik ve türke atfedilen menhus tali bir defa daha yenildi. (Alkışlar). Atatürke saygı Atatürk; bu millette mevcud olan bü- tün yüksek seciyeleri ve alicenâp has- Jetleri nefsinde toplryarak milletin a zim ve iradesini kendi azmü iradesi ile birleştirerek türk milletini mahvolmak. tan kurtardı. Şimdiye kadar ki türk ta- Fihi isbat eder ki türkler için âciz ol- mak, mahvolmak demekt Atatürk türk istiklâlini kurtar. makla beşeriyete büyük hizmet etti ve tarih Atatürk'ten ve onun yüksek vasıflarından bahsederken hiç şüphe 'etmem ki en büyük vasfını beşeriyete yaptığı bu hizmette görecektir. Türk- süz bir tarih ne kadar muzlim olur. Hele türksüz kalacak beşeriyet ne ka- dar sefil bir manzara irae eder. Hepiniz tahmin ve tahayyül edebilir- #iniz: Türkün olmadığı bir tarihte an- cak zulüm, aktif bir şekil alır. Zaten türkün akibetine bu kasdi yapanlar, der-| hal kendilerinin beslediği fena niyetin fena tecrübelerini de, kendileri görmüş-| derdir, Türk kendi tarihini kendi yap- tağt vakit ve kendi yaparken, hiç bir kimsenin, hiç bir tarafın ne tesirine ka- pildi ve ne yardımını gördü. Ne buldu. ise kendisinde buldu ve kendi eli ile yaptı. Ve yaptığı şey; tarihten aldığı, Mmüsbet ve muayyen tecrübelerden edin. diği kanaatler üzerine müessesti. Maddi| vesaiti, kendi idrakine istinad ettirdi. Ve bu sayede istiklâlini kurtardı. —— Cumhuriyet Halk Partisi programının doğuşu Atatürk, türk istiklâlini kurtardık- tan sonra, türkü Te tehlikelere düşürmiyecek istemi kurdu. Bu devlet lecek olan prensinleri vazih, anayasamıza niçin alıyoruz'? 'açık ve müsbet olarak program halinde tesbit etti. Bu programı ve bunun tat- bikini kendi kurduğu Cumhuriyet Halk Partisinin eline ve mesuliyetine verdi. Cumhuriyet Halk Partisinin prensip- devlet programıdır, türkün tarihine seciyesine Alicenaplığına ve gururu millisine mu- vafık olan bir devlet programıdır. Bu devletin vasıflarının, hepsini, tarihten, alınmış, hakikatten — alınmış, icraattan alınmış prensiplerle ayrı ayrı tayin et- tik. Bunların başında devletçilik ge- li ieri evvel emirde modemm bir Devletçi Türk milleti devletçidir. Asırlar gösterdiği tarihin seyri isbat etmiştir ki, modern tekniğin ve ekonominin, ma- Tiyenin modern icablarına gündelik ha- yatlarını, ferdi olarak ve cemiyet halin- de uydurmayanlar daima geri kalmaya mahkümdurlar. Hayat mübarezesinde bahusus devletler arasındaki hayat mü- barezesinde geri kalmak çiğnenmek de- mektir. Çiğnenmemek için türkün her gün daha fazla ileri adım atması lâzım ve şarttır, Biz mazinin bıraktığı boşluk- Jarı doldurmakla mükellef olduğumuz gibi atiye de, çocuklarımıza da fena mi- Tas bırakmamak mecburiyetinde bulu. 'nan bir milletiz. Mazide, zamanda ve mekânda yaş Jan hataları az vakitte telâfi ederek is- bali ona göre hazırlamak — lâzımdır. Yalnız mazinin kusurlarını itiraf etmek veyahud örtmek kâfi gelmez. İstikbalir de icaplarını, ona göre hazırlamak ikti- za eder. Bu vasfı haiz olmıyan devlet- derin, bilhassa türk devletinin istikt Tinden dahi şüphe edilebilir. Atatürkün kurduğu prensipin asliyeti - bundadı Eğer biz; Atatürkün türkleri; kurta- rılmış olmak itibariyle, türklere yüksek) medeni vasıflarını tekrar iade etmiş ol- mak itibariyle Atatürke karşı şükran hissediyorsak, bunun ifadesini, kurdu. u prensipleri sadakatle feragatle ve samimiyetle takibte aramak icab eder, Arzettiğim prensiplerin — başlıcala- rının teşkilâtı esasiyemize geçmesi; A- tatürkün, prensiplerine olan bağlılığı- mızın ve samimiliğimizin - hukuki ifa- desidir. Biz istiyoruz ki siyaset ve aat sahalarında yaptığımız işler, irfan ve vicdanihukukilerde yer bulsun. Ve hukukt hayatın mebdei, menşei ve nadgâhr olsun. O itibarladır ki devlet- ——— ——— kosunun muhafazası — için bir anlaşma aktedilmiştir. Yugoslavyanın Milanoda- ki nutkunda bize uzlaşma — teklif etti. Tcraatı bekliyoruz ve icraat da sözleri teyid ettiği takdirde, iki memleket a- Tasında bir iyi komşuluk ve dostluk ha vasının kurulmaması: için — sebeb yok- T.R. Arasın telgrafı Roma, $ (A.A.) — Doktor Tevfik Rüştü Aras, kont Ciano'ya Milano mü- Amülaktın türk » italyan dostluğunu tar. #sine mühim surette yardım eylediği hak- kındaki fikrini bir kerre daha izhar eyli- yyen bir telgraf göndermiştir. Belgradda neşredilen tebliğ Belgrad, 5 ÇA.A.) — Anadolu ajan- #anın hususi muhabiri bildiriyor: Stoyadinoviç . Rüştü Aras konuşma- Jarı sonunda aşağıdaki tebliğ neşredi miştir: Bugün öğleden evel, Türkiye ve Yu- Koslavya hariciye nazırları B Rüştü A- Fas ve Doktor Stoyadinoviç, Yugoslav. 'ya hariciye nezaretinde birleşerek, her Zaman olduğu gibi, uzun ve samimi ko- nuşmada bulunmuşlardır. Bu konuşma esnasında B. Rüştü A- Tas, başvekil Stoyadinoviç'i Cenevre'de. ki faaliyetinden ve italyan hariciye nazır zt kont Ciano ile Milanoda buluşması esnasında yaptığı mükâlemelerden ha. berdar etmiştir. B. Rüştü Aras ve Dok- tor Stoyadinoviç, Yugoslavya ile Türki. ye arasındaki münasebetlerin samimiye- *tini ve ayni zamanda - bugünün bütün siyasi meseleleri üzerindeki fikir birlik- lerini, bu münasebetle bi rkerre daha te. yid eylemişirdeir. B. Rüştü Aras ve Doktor Stoyadino- ç, iki devletin büyük Britanya ile o- lan münasebetlerinin göstermiş olduğu çok müsaid inkişafı büyük bir bahtiyar- lıkla tesbit eylemişlerdir. B. Rüştü Aras 've Doktor Stoyadinoviç, ingiliz - italyan anlaşmasını memnuniyetle selâmlamak- '*ta ve son zamanlarda İtalyanın Türkiye ile, Yugoslavya ile ve diğer Balkan dev. detleri ile olan mütekabil münasebetle. rinde büyük bir mikyasta - dostane bir yaklaşma his edilmesinden mahzuziyet duymaktadırlar. Doktor Milan Stoyadinoviç, Dok- 'tor Rüştü Arasa — İskenderun sancağı hakkında Fransa ile Türkiye arasında bir anlaşmanın vukua gelmiş olmasını haber almaktan mütevellit memnuniye- dirmiştir. Bu süretle Türkiye hü-| kümeti, Fransa hükümeti ile, Yugoslav- 'ya ve dost fransız cumhuriyeti arasın- daki münasebetlerde daima hüküm sür- Hnüş olan bir münasebat ahenki vücude Konuşmalarının sonunda, balkan an- tantı konseyinin önümüzdeki Atina timamnı mevzuu bahis eden B. Rüştü Aras ve Stoyadinoviç, bu ictimam dört balkan devletinin kendilerini alâkadar 'eden bütün meseleler üzerindeki - fikir Mutabakatının tezahür etmesine yeni bir vesile teşkil eyliyeceği neticesine varmıslardır. Dr. T. R. Aras geliyor Belgrad, $ (A.A.) — Doktor Tevfik Rüştü Aras ve refakatindeki zevat bu akşam Belgraddan hareket etmişlerdir. gilik vasfınıt teşkilâtı esasiyeye koyaca- gız. Milliyetçilik Atatürkün — bahsettiği — prensipler, türktür. Yani asliyeti ve menşei itiba- riyle tamamiyle milletin kendi seciye- ihtiyaç ve zarüretlerine uygun olarak seçilmiş- sinden alınmış ve onun bütün tir. Bu prensipler aynı zamanda türk- çüdürler. Türkçü olmak itibarile, milli. cilik vasfı, kendisinden çıkacak bir va- sıf olur. (Bravo sesleri) Bu memleketin son asırlarda gerek ekonomik hayatta gerek sosyal hayatta çektiği elemleri burada tekrar etmek istemem. O son safhaların hazin sahne- lerini Atatürkün nutuklarında açık o- Jarak görmek mümkündür. Eğer tekrar bu acı hatırlara dönmemek, bu elim ha- yatı yaşamamak ve beşeriyete de böyle bir felâket hazırlamak istemiyorsak türk milletinin behemehal — türkçü ve millici olması lâzımdır. (Bravo, çok yar ga sesleri, alkışlar). “Türk milletini, beşeriyet içerisinde, medeniyete yarar, sulha hadim mümtaz bir camia yapmak için, evelemirde türk milletini, tarihte ve beşeriyette lâyık İduğu medeniyet seviyesine çıkarmak dâzımdır. Bu itibarla millici olmak bi- zim zaruri şiarımızdır. Fakat bizim mil- lici —şiarımız da kendisine münhasır lik değildir. Bizim milliyetçili- iz sırf beşeriyetin tealisine ve bü- '*tün dünyayı mesud ve müreffeh yaşat- maya matuf bir mil Halkçılık Diğer bir vasfımız da halkçı ol. maktır. Halkçı olmak alicenaplığımızın nazari bir eseri değildir. Zaten biz pren- siplerimizi koyarken, geçmiş zamanlara aid ve yabut insanların yüksek hisle- rinden mülhem beşeriyet mefhumları. 'na kapılarak koymadık. — Biz. doğru- dan doğruya sulh ve medeniyet âmili olacak bir türk istiklâlini ebedi olarak kurmal in, bunun ne gibi şartlar dai- resinde yapılması icabediyorsa o şart Jarı tesbit ederek aldığımız halkçılık vasfı bir merhamet eseri değildir. Halk. çılığımız doğrudan doğruya bu memle- ketin kurtarılmasına ve müstakil olarak yaşamasına hadim olabilmek için bir Şartı evveldir. Bizim halkçılığımız; hal- ka doğru, halk için değildir. Halk tara. fından, halkla beraber sistemidir. (al- kışlar.) Bu sistem memleketin doğrudan doğ ruya halk tarafından idaresini — istih- daf eder. Sınıf imtiyazı ilga edilmiş. tir. Bütün vatandaşlar üzerinde kanun- Jarımız tamamiyle müsavi olarak meri ve caridir. İttilâsmıza vasıl olmuyacak ve cezasını görmiyecek hiç bir kanun- suz hareket yoktur. Halkçılığımızın tatbikatta ve teşrii hayatta, cihana nümune olacak kadar ileriye varmış hukuki eserleri vardır. Partimizin her sene toplanan ocak kong releri, iki senede bir toplanan vilâyet kongreleri, dört senede bir toplanan bü- yük köngresi Avrupa hukukunda insi- yatif, rezültatik ve referandüm denilen sasların ameli takibinden başka bir şey değildir. Biz yaptığımız kanunları, Bü- yük Millet Meclisinden çıkan her ka- 'nunu her sene bu köngrelerde gözden geçiriyoruz. Ve oradan alınan neticeleri huzuru âlinize arzetmekteyiz. Büyük Meclisin kanunlarındaki isabetin en büyük âmili de halkın her sene nabzını tutmak, tikirlerini almak ve mütalea'a- rına lâyık olduğu ehemiyeti vererek ka. nunların kazırlanmasında bunları mü- essir kılmaktır. Binaenaleyh bu kadar büyük bir pren sibin teşkilâtr esasiyeye girerek amme- nin vicdanında bir hukuk esa; telâkki edilmesi elbette çok iyi bir şey dir. olarak Laiklik Arkadaşlar, bu memleket ve gayri mir olmasından, devlet ve millet işleri ni görmesinden çok zarar görmüştür. Eğer Türkün yolu başka yerlerden geç- He idi, ve orta asırlardaki zamanlarda gaiplerin, mesuüllerin - vicdanlara a: Kamutayın dünkü müz akerelerinden bir resim . kendi bildiği, kendi yaptığı kanunları | devam etse idi bu günkü bulunduğun- dan daha çok ileride olur ve medeniyete daha çok hizmet ederdi. Türk milletinin son asırlarda — gördüğü — felâketle- rin, çektiği Sıkıntıların sebebleri, bir takım gayri mesüllerin ve gayri meri şahsiyetlerin — yaptıkları — kanunların altında olarak iş — görmek mecburiyetinde kalmasıdır. Mademki tarihte determinist'iz mademki icraatta maddiyet perveriz o halde kendi kanun. Jarımızı kendimiz yapmalıyız. Kanun- Jarımızı maverayi dünyaya teallük eden her türlü endişelerden, her türlü uzak fikirlerden müberra olarak ve bu gü- 'nün icablarını maddi zaruretlerini göz önünde tutarak yapmalıyız. Memleketin maddi hayatı ancak bu süretle kurtü. Tur, zebun Onun içindir ki biz her şeyden ev- vel Iâikliğimizi ilân ettik. Ve bunu teş- kilâtr esasiye kanunumuza koymak i tiyoruz. Eşhasın vicdan hürriyetlerine ve bazı dinlere intisabına zerre kadar müdahalemiz yoktur. Herkesin vicdanı hürdür. Bizim istediğimiz hürriyettir. Laiklikten maksadımız - dinin memle- ket işlerinde müessir ve âmil olmama- sını temin etmektir. Bizce laikliğin çer-, çevesi ve hududu budur. Arkadaşlar, bir şerali salifenin geç- miş hükümlerinden çok zarar — gören bir milletiz. Onun fena — göreneklerin. 'den gene en çok zararı biz türkler çek- mişizdir. Çünkü / türklerin hasleti ve karakteri, inandığı şeye sadıkane rap- tıkalp etmeyi ve onun yolunda kanını dökmeyi ve hayatını feda etmeyi em- reder. Hiçbir din kendisini - müdafaa için türkler kadar azimkâr, — türkler kadar fedakâr bir millet bulamamıştır. Eğer, dünyada islâmiyet yaşıyorsa, on ıki a. sırdanberi - kendisini ” müdafaa eden türklerin kanuna ve kafasına medyun- dur. (Bravo sesleri, alkışlar). Bizim davâmız bu davânın çok fevkinde bir davâdır. Biz diyoruz ki dinler câmiler. de ve mübetlerde bulunsun, maddi ha- yat ve dünya içine çıkmasın ve çıkar. mıyoruz, çıkarmıyacağız. (Bravo ses- leri, alkışlar). Fena miras - olan diğer bir şey de bazı türklerin bir takım ta- riketlere salik olmasıdır. Yegâne doğru yol Bizim bildiğimiz, türk için yegâne doğru yol ve tarikat / milliyetçilikdir. Bu yolu tutmak türkün dünya ve ah reti için en büyük kuvvettir. (Bravo sesleri, alkışlar). Bunun içindir ki ee ğer şurada burada — vatandaşlarımızın kalbinde küçük bir rabıta - kalmışsa 6 rabıtayı Büyük Meclisin karariyle kö- künden silerek bu tarikatlerden uzak- Jaştırmak - istiyoruz. - (Bravo sesleri). Koyduğumuz prensiplerden biri de bu- dür. Çiftçiyi toprak sahibi yapmak Diğer prensiplerimizden — mad- delerde tesadüf edeceğimiz bir iki mokta daha vardır. Bunlar tçiyi toprak sahibi etmektir. Arkadaşlar, on sekiz milyon tür - kün on beş milyonu çiftçidir. Bu 'on beş milyonun toprağında çalışmaz. mek, türk çiftçisini yani türkün ek- seriyeti azimesini - kendi. ekonomik mukadderatına sahib - kılarak bu memleket için hayırlı ve aktif bir eleman yapmak demektir. Bu bü- yük kütleden eğer büyük bir men- * bekliyorsak, onu, ötekinin, be çalışmaktan kendisini kendi top- raklarına hâkim kılmalıyız. (Kur. taracağız, sesleri). Bu toprakları / asırl sırlardan beri nasıl can- lariyle, kanlariyle müdafaa etmişlerse, ondan kendisine yiyeceğini çıkaracak kadar bir hisse vermek çok görük mez zannederim. (Bravo ses- leri, alkışlar)- Bunun teminini kolaylaştırmak teşkilâtı esasiye kanununa — bir koyduk. Bu kayıt Büyük Başvekilimin de bilvesile söylediği gibi, hiç kimse 'nin hukuku tasarryfiyesine bir taarruz teşkil etmez. iz bu teklifi işlenmeyen toprak- ları işletmek için, işsiz kalan top- raksız köylüyü topraklandırmak çin yapıyoruz. Yoksa toprağını İi liyen çiftçi bizim en biyük yardımı. mıza ve himayemize mazhar olacak bir elemandır. (Bravo sesleri.) Gümrük kanunlarımızın, ekonomü kanunlarımızın hedefleri - bep budur. Eğer biz çiftçinin yüksek istihsal ka- biliyetinden istifade ederek onu müse tehlik bir vaziyete koyamazsak endüs- triyle yaptığımız işler dahilt - pazarda müşterisiz kalır. Yaptığımız ekonomik hareketlerin verimli olabilmesini te. min için behemehal türk köylüsünü ve türk çiftçisini müstahsil vaziyete ko- yacağız. Onu bugün kendini ancak ge- gindirir vaziyetten kurtararak, medeni yetin insanlara verdiği saadetfen, zevk- ten hissedar etmek istiyoruz. (Alkış dar). Beşeriyetin bulduğu yüksek hu zur ve refahtan türk milletinin mahrum olarak yaşaması bizim için zül ve şine dir. Elbetteki onu mahrum bırakmıya cağız. Elbette ki türk milleti kendini umuml refah ve saadet seviyesine çıka- racaktır. Bu da istihsal kabiliyetini ar- tırmak sayesinde olacaktır. - Koyduğu muz kayıd bundan ibarettir. Siyasi müsteşarlar Diğer kayıtta yine Büyük Başvekilim sırasında söylediği gibi hükümet teşki- Jâtında görülen bir lüzum Üzerine ya- plmiştir. Hükümette siyasi müsteşarlar ihdası düşünülmüş ve bunun icabr his edilmişti. Bunun tatbiki için teşkilâtı esasiye kanununda formaliteye aid bazt maddelerin değişmesi icabetmiştir. Son getirilen tadil tekliflerinden biri de ondadı ibarettir. Arkadaşlar; tadili icabettiren zarıle retleri ve Cumhuriyet Halk Partisinin prensiplerini yüksek huzurunuzda muhbe tasaran arzetmiş oluyorum. Eğer uhde. me verilen vazifeyi kısmen olsun yan pabilmişsem benim için büyük bir şee reftir., Şunu arzetmek isterim ki bizim bütün mütalealarımız ve tekliflerimiz zt cak tasvibinize iktiran ettikten sonra tatbik olunur. Unutmamalıdır ki bizim kurduğumuz büyük esaslardan biri de memleketin ve milletin mukadderatma yalnız Büyük Millet Meclisinin hakimi olmasıdır. (Alkışlar) —— Altın Ordu kongresi Altımordu kulubünün bugün toplan- ması mükarrer fevkalâde kongresinin kulüb binasında yapılacağı öğrenilmiş. tir.