Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
ON YEDİNCİ YIL. NO: 5244 — ea Sarl e eT ULUS ADIMIZ, ANDIMIZDIR 3 MART 1936 SALI vv ARBARARARAARAARARARAAAPİRRARRARAKKARARANAAZ Son haberler üçüncü | J ARMAAAAAMARAARARAARARANI ; sayıfamızdadır. İAARARANAARRARARARAAKAT RARRAAAARARARAAAARRRARAAAARA “;" yeyrenr ü Ş Heryerde 5 kuruş İTALYA - HABEŞ HARBI Ras Kassa İtalyan çevirme hareketlerinden kurtularak Mulugetta kuvvetleri ile birleşti Mareşııl ezdik, yakında sıra üçüncüsüne İtalyan u- mumi karar- gâhı, 2 (A. A.) — Mare- şal Badoglio, keyif — içinde, gazeteci- lere demiş- tir ki: « Enfes bir şey oldu, habeşler ezil- di. Bu ikinci bir ordudur ki yokediyo- ruz. Ve ya- kında sıra ü- çüncüsü, n e, gelecek- tir. Ondan sonra da Za- ten hiç bir şey kalmıyor.” BKT AYA --- Havas mu- habiri Ras | Kassa ile Mu- y lugetta kuvvetlerinin yokechl_me- sinden sonra Tembien zaferine kati nazariyle bakılabileceği kana- atindedir. İtalyanların ilerlemeleri şunu isbat etmiştir ki, Tembien Başbetke KARISIK İŞLER F. R. ATAY — Milletler Cemiyetinin - elin- den, şimdilik, bu kadar geliyor! Büyük Britanya Hariciye Nazı- rı Eden, bu hükmü ile, eski fran- sız Başvekili Laval'in s_özünü aşa- ğı yukarı tekrar etmiştir. Cenevre nüfuzunun mahdudluğuna sebeb, cemiyet otoritesinin ü n iverse olmadığını söyliyen Mister Eden, gene Laval'le bir fikirdedir. O halde Milletler Cemi_yetî da- vasından vaz geçmek mi lazıgı geliyor? Hayır! Habeşistan tecrü- besi iflas etmiş olsa bile, bıfnu Ce- nevrenin iflası gibi telakki etme- mek, bilakis, bu tecrübenin ders- lerinden faydalanarak Milletler Cemiyeti mekanizmasının l_mıur- larını tamamlamak gerektir. En başta İngiltere, Milletler Cemiye- * tine karşı aldığı teahhüdleri yeri ne getirecek kuvvette olmahdı_r. Demek ki bir taraftan kollektif güvenlik prensipine bağlı kalına- rak, Cenevrenin otoritesi ğaha sağlanacak, diğer taraftan Mılle.t— ler Cemiyetinin kararlarını tatbik edecek olanlar, her türlü muka- vemeti kırabilecek bir kudrete ge- leceklerdir. Teahhüdlerden yal- hız İngiltere mesul olmadığına göre, bütün aza devletlerin de, büdce ve takatlerine göre, var kuvvetleri ile silahlanmaları icab ediyor demektir. e Milletler Cemiyetinin otoritesi üniversel olmamasının sebebi, Ja.- ponya, Amerika ve Almanya gi- bi devletlerin bu çeşid aza olma- yışındandır. Acaba bu de_vletler. Habeşistan tecrübesinin iflasın- dan sonra, Cenevreyi kuvvetlen- dirmeğe gelmekte ne menfaat bf" lacaklardır? Bundan başka, .Mıl- letler Cemiyetinin ilk fili m_uda— halesine, bu devletlerden biri d_e: Sil, bizzat kendi azalarından biri (Sonu 5. inci sayfada) Son harbın cereyan ettiği yerleri gösterir harita, Badoglio diyor ki: dkinci Habeş ordusunu gelecek» bir hareketin karşısında habeşler tutunmaktan âcizdirler. Öte taraftan habeşlerin yedek kuvvetleri olmadığı da kaydedil- mektedir. Söy lendiğine gö- re, bizzat im- parator, mu- (| harebenin son -? anlarında ; muhafız. kuv- | vetleriyle bir.- likte, — gerek Ras Muluget- ta'ya yardım etmek ve ge- | rek Ras Kas- sa'ya yandan hücüm etmek- te bulunan üçüncü italyan kolordu- sunu arkadan vurmak gayesiyle şimale doğru ilerlemek teşebbü- sünde bulunmuştur. Vaktinde yetişemiyen impara- tor Guoram civarında sıkıştırıla- (Sonu 6. ıncı sayfada) Ras Kassa Ita.lyanların Amba Alagi'ye ilerleyişl eri esnasında, topçular habeş kuvvetlerini bombar dıman ediyorlar. gibi munhasıran tabii istihkâmlar- dan müteşekkil bir toprak üzerin- de dahi, geniş ölçüde her hangi —— İNGİLİZ - MISIR GÖRÜŞMELERİ Görüşmelere dün başlanıldı kabinesi azaları bir araaa Visı Kahire, 2 (A.A.) — Britanya yük sek | i Sir Miles L 'la Mısir gün başlıyacaktır. Mısırın 1922 deki is- tiklâl ilânmda askıda kalan dört nokta hakkında son bir hal tarzı aranacaktır, Bu dört nokta şunlardır: (Sonu 5. inci sayfada) fi KSEEŞEM JAPONYA'DAKİ İSYANDNAN SONRA Prens Sayonci yeni başbakanı tayin edecek Tokyo. 2 & ; (A.A.) — İs- yan eden genç subayla- rın şefi yüz- başı Monoka intihar etmiş- tir.Asilere karşı gönderi- n imparato- run muhafız a l asyet © dan Teğ- men ÂAajt ma, ise, in- tiharından önce bir mektup yaza- rak japon askerlerinin birbirlerine karşı muharebe etmelerine daya- namadığını bildirmiştir. Genç su- baylarm bu hareketleri burada bü- yük bir heyecan uyandırmıştır. Prens Sayonci ancak salı günü (Sonu 3. üncü sayfada) Yeni Varidat kısmı ikinci sayfamızdadır. Prens Sayonci Bütçemiz BERİND SUDEMDL AA Ka b 18 LER KOMİTESİNİN TOPLANTISI İtalvya delege göndermedi.. « fakat Havasın bildirdiğine göre, toplzıntıyıı büyük ehemiyet veriyor AAARAANAAAAAAARARARAARAARARDARARARARARAARAARARARAARRARADAPR DA DA ğ Zecri tedbirler ve petrol ambargosu hakkında görüşmeler yapacak b z Say eneel da bulı k üzere B. Eden'in olan on sekizler başkanlığındaki yirmi kişilik ingiliz delegasyonuyle Fransız delegeleri Cenevre'ye varmışlardır. Milletler Cemiyeti mahfilleri, İtalya'nın, bu Te y defa C b H »htf , * re'ye B TağS daki son zafer dolayısiyle, toplantıya büyük ehemmiyet atfettiğini söy- lemektedir. Salâhiyetli bir şahsiyet Havas | PERD d habirs ine bu bE. n z . » unlaşmazlık işinde İtalya için bir Vard Prays, Paris'teki italyan elçisinin, zecri tedbirler ku B soy . ııvcllc;ıdi- rilirse İtalya'nın Cenevre kurumundan ayrılacağını, B. Finaden'e söy - Ka Z n 7. ne, Deyli Meyl gazetesindi bir fransız kaynağından aldığı haberler üzeri- btoad ya: N Londra, 2 (A.A.) — Deyli Eks - pres gazetesine Paris'ten bildirildiği- ne göre B, Flanden B. Eden ile yapa- cağı görüşmede, B. Hitler'in sulh tek. lifine dair olan sözlerinden bahsede- cektir. B. Eden'in temasları Cenevre, 2 (A.A.) — B. Eden bu- raya gelir gelmez fransız dış bakanı B. Flanden ve B. Pol Bonkur ile uzum bir görüşmede bulunmuş ve ondan (Sonu 3. üncü sayfada) “Ulus,, un Dil Yazıları Menfi anlamı hakkında Türkçe ile İndo -- Öropeen ve Semitik diller arasında bir mukayese V. (|Şimdiye kadar Türkçe (ne),(me), (yok), (hayır), (sız) men: fi sözleriyle Grek, Fars, Fransız, Lâtin, İngiliz, ve ÂArap dillerinde bunların benzeri olan menfi anlamlı kelimeleri mus< kayese ettik. Bugün de (değil) söziyle bir seriden olan kelime- leri karşılaştırarak bu bahsi bitiriyoruz|. Beşinci Seri Kelimeleri “Türkçede menfi anlamlar” se- risinin İX. numaralı yazısında “değil” kelimesinin analizi göste- rilmiş, bunun sonundaki “ül” un- surunun ayrı bir eleman olduğu, asıl menfi anlamının (değ) deki (ez — eğ) foneminde bulunduğu izah edilmişti (1). Bu fonemin baş tarafında bulu- nan (d) elemanı da “esas” anla- mını sahiplik manasiyle temessül ettiren bir prensipal kökten iba- rettir. UÜde - Üte Grek dilinde de yalnız başına ve yahut isim ve zamirlerle birlik- te olarak kullanılan menfi anlam- lı zarflar, (ude) ve (üte) kelime- leridir. Bunların sonlarındaki (e) - ler, kendilerinden sonra gelen ke- lime de bir vokalle başlarsa dü- şerek (ud) ve (ut) şeklini de alır. Meselâ (ud'ütos, ut'ekinos — ne bu, ne de 0) sözünde (e) ler düş- müştür. Bu düşüş morfolojik bir hâdisedir. Kelimelerin aslı (ude) ve (üte) dir ki tamamiyle bizim (değil) in (değ) parçasının aynı- dır. Etimolojik şekillerini alt alta yazarsak hakikat hemen meydana çıkar: () A2 A2 Değ : eğ * ed 4 eğ (2) Üde : uğ * üd 4 eğ (z) Üte : uğ — ut -- eğ (2) Bu (üde) ve (üte) sözlerinin baş tarafına (im) getirilerek ve baş vokaller düşerek husule ge- len (mide) ve (mite) kelimelerin- den ikinci seri sözleri arasında da bahsetmiştik (2). (2) Bu yazı (Ulus) un 27-2-1936 da çıkan sayısındadır. (2) İkinci seri sözleri (Ulus) - ı;n 29-2-1936 da çıkan sayısınşa- dır. Dis (Değ) ve (de) ve (te) eleman- larındaki (eğ) ve (e) lerin sonla- rındaki () konsonlarının uzak saha anlamlı bir (z) den değişma olduklarını gösteren en canlı dil varlığı, Fransız kelimelerinin baş tarafına gelerek menfi anlamı ve- (Sonu 2. î&îmyfada) LAYPZİG PANAYIRINDA VERDİĞİ NUTUKTA B. Göbels Versay andlaşmasına çatıyor Berlin, 2 (A.A.) — B. Göbbels, Layp- zig panayırının açılışı dolayisiyle söyle- diği nutukta Versay andlaşmasını müza- kere edenleri “Almanya'nın vaziyeti kö- tüleştiği nisbette öteki milletlerin inkişaf (Sonu 5. inci sayfada)