Edebiyat ve inkılâb Puşkin yüzüncü yıldı b Sov, Aleksandr ber Heyiç Puşkin, 26 Odise'yi ve hemen hemen on sekizin: ci asır edebiyatının tekmil eserlerini — franszçalarından okumuştu. — Rusça okuyup yazmayı ona büyük anası öğ- retmişti. Dadısı Arina Rodinovna ise, ta vermiş olan küçük Puşkin, bir gün arkadaşlarını başma toplıyarak el ya- ansiyle bir gazete çıkarmağa ve bu ga- ce, fransızcayı — bir yana bırakarak urça gürler yazmağa başladı. Fakat bu ilk yazıları o devrin ileri gelen e- iyaşını doldurmamış olan büyük edi- memleketin birçok gaze- “te ve mecmuaları neşretmeğe başla- bahsederken; çok Kavrayışlı, kafası işlek, kı bir çocuk, fakat tembel mi tembel! — ABI7 de lisedeki tahsili Fakat büyük bir muvaffakıyetle dip- sanı almamıştı. 19 unculukla mektebten çıkmıştı. Bilgisi — eksikti; — mamlamağa uğraştı. Liseden çıktıktan sonra hayata ve daş işleri bakanlığında iş al- Rus dilinde en büyük inkılâbı yapmış ve bugünkü rus edebiya- Puşkin'in ölümünün gekilde anmak için, ler Birliğinde hazırlıklar başladı. Başlarında Maksim Gorki'nin bulunduğu kırk sekiz kişilik bir komite, yapılacak » programını hazırlamakla uğraşmaktadır. Mihailov — sayfiyesinde Kış gelince Petresburga dönen edib, Aylesinden kimse yanında ulunduğu ük edibleri, âlim- deriyle tanıştı. Baştan aşağı bir duygu ve heyecan olan delikanlı, inkılâbçı genclik ile de işte burada buluştu. O da, onlar gibi düşünmeğe başladı. Şi- irlerinde Sefihlere Tiranlara çattı. ral İnzfo'un kontrolu altına vermişt Zavallı Puşkin, bu sürgünde çok sefalet çekti, zayıf düştü ve ağır bi hastalığa tutuldu. Bu hastalığı sırı sında idi ki, tali onun karşısına çocuk- Tuk arkadaşı general Raefaki'nin ki çük oğluna / çıkardı Raefiki ayler Kafkasyaya gitmek üzere Ekateri- moslav'dan geçiyordu. Puşkinin çekti- Âi acıları gören arkadaşı her tarafa başvurdu; ve nihayet kaplıcalarda te- davi etmek bahanesiyle Puşkin'e, g delikle, hiç beklenmediği Puşkin Kafkasyaya gelmiş oluyor. O burada, yepyeni bir hayat ile karşı- Taşmıştı. Fakat burada da uzun müd- 'mof, Kişnef şehrine gönderildi. stemez, Puşkin de 1820 nin sonun- da onun arkasından Kişnefe gitmek Besarabyada üç yıl kaldı. Tekrar karşılaştığı bu yeni muhit, hayat ve insanlar onun düşünce ve fantezi: çok de- in tesirler bırakmıştı; bunların akis- lerine bu tarihlerde yazdığı eserlerin- de rastlıyoruz. Aleksandr Sergeviç Puşkin — hâlâ sarayın şerrinden yakasını sıyırama anıştı. Cenubi Rusya'dan başka bir ye- masın diye Besarabyada da müddet tutulmadı ve 1823 de kaldırı- ba olan ve Odi sada bulunan kont Boronsof'in yanma k gönderildi. Kendine yapılan kötülükler, halka yapılan haksızlıklar Puşkini çileden çıkarmış- den, erte #i uzun bir mektupta çarlık devlet damlarının ve dolayısiyle de vali kont Boronsof'un Yük bir şehirde, sir Mos- okun- Moskova'da ingilizce çıkan kov Deyli Niyuz da üç tane mıştır. Bunlarda bu memleketin kül türü, üdetleri ve tabii hakkında - fikir verecek madde ve resimler teşhir edilecektir. Devlet kütüphanesi, bütün dil Habeşistan hakkında eserleri bu sergide - bulundurulacaktır Bunların arasında on yedinci bir seyyahın notlarından - toplanmış bir kitap bulunduğu gibi, habeşlerin yerli dilile yazılmış birçok dini ki- taplar da vardır. Habeşistan sergi kaynakları irde yazılmış olan urda Rusca yazılmış eserler içinde şark lerinde büyük bir uzman olan pro- fesör Turayev'in ceki Etyopi tarihi, debiyatı ve felsefesi hakkında de- âerli bir kitabı bulunmaktadır. İkinci sergi Sovyet coğrafya cemi- yeti tarafından açılmıştır. ve bunda 1926 - 1927 yıllarında Habeşistana idip incelemeler yapmış olan Sov- yet heyetinde bulunan akademi âzı sından Vavilov'un toplamış olduğu maddeler teşhir edilmektedir. manzaraların fotogr: Fen akademisine olan antropo- fi müzesi başkanların- (dan profesör Ölderogge - tarafından hazırlanan üçüncü sergi de, gerçek- 'ten, entresandır. Kilizceyi öğrenmiş, zamanının en ile- ri gelen ediblerinden Bayron'un eser- lerini okumuş, onunla tanışmıştı. dört yıl gibi edibin hayatında derin izler bıraktı. O, köy ve köylüye ka- rışmıştı. Artık olgun bir adam olarak öy hayatımı, köylüyü tetkik ediyor, lerini, hikâyelerini ve hemen he- men bütün yazılarını onlara hasredi- yordu. Dört yıllık sürgün devresinde Bayronu, bu iki yıl süren devrede de Şekspiri tanıdı. Dadısı hâlâ sağdı. En büyük zevk ve tesellisi, çocukluğunda — dinledi; masalları, hikâyeleri türküleri a'nın ağzından tekrar 1826 da Puşkini bağışladı tekrar Moskova ve Petresburg'da ya gıyabilecekti. Fakat Moskova, Pet- resburg'da ve hattâ Erzurumda gi girdiği günler, onun ruhunu eziyor, kendisini üzüyordu. Ne Moskovanın debdebesi, ve ne de Petresburg'un za- degânı, sosyeteleri onu tatmin etmi- yordu. Zaten Puşkin eski arl rını da kaybetmişti. Saraya kan birçok tanıdıklarından uzakta kalmıştı. Çünkü ne o kendilerir 've ne de kendi onlardan hoşlanıyor- du. Kafalar değişmiş, düşünceler ay- . Dört yıldan fazla, bazan Mos- kova'da, arasıra Petresburg'da - kal- dı. Temelli hiç bir yere yerleşeme: Hayatı istikrar bulamamıştı; — sırası alabalık sosyete hayı tından hoşlanıyordu; gün oluyordu ki yalnız kalmak için başını alıp köye gekiliyordu; çok defa, çok şen ve ne- şeli olduğunun ertesi günü, gam ve büzne boğuluyor, ölümü bile göze a- hiyordu. Bu melankolik ruh hali içinde, iyle mücadelede iken, Puşkin Nı talia Nikolaefna Gonçarof adı Moskovalı gözel bir kıza - âşık oldu. Yabancı gazetelerde ok LENİNGRADDA ÜÇ SERGİ Bunlar Tarih, Cografya, Kültür ve san'at bakımından Habeşis- zanı canlandırmaktadır. Burada müzenin habeş sanat ve zengin kolleksiyonun- teşhir. edilmektedir. Eserler, sergiye o şekilde konulmuş- tur ki görenler bunları güzelce h: adırlar. tırlamakta ve anlamal Burada habeş sanatının - yirminci asır başındaki başlangıcı çok güzel Bu kızımda di âyinlerde kullanılar musiki aletleri- nin, işlemelerin, el işleri darının ve habeş ressamlar kolleksiyo- temsil edilmiştir. im, el yazı: tarafın dan yapılmış resimlerin aa bulunmaktı Bir kısmı dar uzanan resimler, yerli sulu bo- yalarla yapılmıştır. döküzüncü asra ka Negüz Menelik J, karısı, veliahdı. ve kilise memurlarını ve bir de “Etyopi lordu” nu- temsil eden iki cski Bizans ir Freskleriz tablo, vardır ki bunlar inkonografi'leri ve M hatırlatmaktadır. Bunlar da natüralizme fazla rin- yet edilmi fazla işlenmiştir. Tablolar üzerinde yerli kültürü, kullanılan silâhları anlayıp çıkarmak ve teferruat üzerinde mümkün olmaktadır. Negüs'ün derebeylikle beşlerin istiklâl sa- vaşlarını, 1896 da İtalyaya karşı yı edenler vardır. vesimler hare ile evlendi; ve te 4t çıkarmamıştı. Meşrebi hafif, güzelliğiyle - mağ- düşkün olan karısından beş yılda üç çocuğu oldu. Nataliya, yüksek sosyetelerde, ziyafetlerde, kn- bul merasiminde kendini istiyen bir kadındı. Puşkin arzusu yordu. Bu hayat maddeten ezici bir yük olmuştu. Ka- rısı har vurup harman savuran bir ka- dındı. Bu, ateş gibi haris kadın kar- yısında, o, kar gibi eriyordu Belki de, asude bir ayle ocağında sükünetle tesbit edebilmek, rahat 'nefes almak, ve nihayet saadete ka- vuşmak için evlenmiş olan büyük e dib, karısına para yetiştirmekten baş- ka bir şey düşünemiyordu. Matbaala- rı, gazete ve mecmua idarelerini kı pt kapı dolaşıyor, kendi - istidadı et rafında çalışacak yerde, başkalarının düşüncelerine göre yazı yazmak, si- tun doldurmak mecburiyetinde kal yordu. Her memlekette olduğu gibi, ora da da saray, inkılâb ifade eden her- hanei bir harekete katlanamadığı için Rusya'da bir dil ve düşünce inkılabı. yapan Puşkin'i yok etmeyi - kendine iş edinmişti. Liberal rus edebiyatı, - Puşkin'in, bir kıskançlık yüzünden Hollanda el- ihtiyar Gerken'e hakaret etmiş ol- mu, bunun üzerine elçinin oğlu düelloya 'dığını ve 27 ikincikânun 1837 de yapılan bu düclloda aldığı aj radan sonra, 29 de öldüğünü iddin ediyor. İnsan, sarayların neler yapmak ka biliyetinde olduğunu i halkçı Puşkin'in ölümünde, merdce bir düellodan ziyade, bir saray kah- beliği seziyor. - H.T. 3 SONKANUN 1936 CUMA uduklarımız 1854 tana gidip bir daha dönmemiş senesinde - Rusya'dan Habeşis- kendi kendisini yetiştirmiş olan res sam Senigorov'un sulu boya ile ya- pilmiş eserleri kayde değer. | — Buresimlerde Habeşistan'daki hi kın züzel renklerle canlandırmıştır. tabüi bayatını Bu sergi büyük bir rağbet kazan: mış ve her gün görmeğe gelenleri sayısı binleri geçmiştir. | İtalyan gazeteleri tereye karşı yaptıkları hü- B. we darı yeniden artırdıl ni, İtalyada bir H, ak. yaptıra 28 ifkkânun 1935 Deyli Telegraf'a Roma'dan bildiriliyor. İtalyan basınında “İngiltere aley- hindeki neşriyat — yeniden hızlanmış gezetelerinden Tribuna ve Tevere, İngiltere'nin Milletler Cemi- yeti dışında İtalyaya karşı vüziyet söyliyecek kadar ileri git- tarihi irinci gazete, müstakil Mısır'da altındaki Filistinde letler Cemiyetinin kara- lizlerin Mi rından çok önce askeri tedbirler al- mağa başladıklarını “ve bundan do Jayı, bu tedbirlerin - Milletler Cemi- yeti aleyhine — olduğunu / söylemek. tedir. 'Aymı yolda deliller yürüten Tevena gözetesi de hayali bir talyan taar- tasavvur edilerek “Akdenizin güvenliği temin olunmak için bir ta- kim çarelere baş bahsediyor. vurulduğundan vey, Akdeniz- Milletler Cemiyeti dışında takip edilecek bir uyasaya bu cemiyeti alet etmektir. Fakat bütün bu faaliyet mesul bir hava dır. Milletler Cemiyeti, asiretli imperyalist ve mili- tarist kuvvetleri karşısında gügünkü kadar güç bir duruma girmemiştir.> Tealye ik yü- in toplanılmasına devam e- de yazıyorlar. Tribuna çazetesi, akşam sayısında gayri yapılmakta- inde sya- gözeteleri altın ©, küçük bir köy olan Tuskani'nin nu bütün şimal italyan şehirlerinden daha fazla yüzük ver- 4 olduğunu bildirmekter cigara — ve tütünlere Bu paketlerde kaldırılmıştır. Şimdiye kadar London ismi veri- len cigaralar Florans ve bir başka tütün de Fiyame adını almışta tan'da bir bölge olan Tigre, bir bap- ka çeşide de Makalle adı verilmiştir. Bay Musolini, bugün İtalya'da en büyük sinema şehrinin yapılması hu- Roma şehrinin surları dışında kırk tane sinema stadyosu kurulacaktır. basın ve propa- Bu işin kontrolu kurulacak olan bu yapıların benzer- lerinden çok üstün olmasına karar verilmiştir B. Müsolini, * > plânlardan pek memnun olmuş ve inşaata hemen başlanarak - Roma'nın doğduğu gün sayılan gelecek 21