KEVLON 1555 - SA Ka ae ea ea eee aa Nüfus sayımı ket demek sün yediği in sayısına kadar, canlı can- şeyi sayılı olan memleket ödern b M n bir sanrt reiden şu ağa yahud bu 4 uvaşa kaç atir gönd. i, elindeki toprak rın idaresi için bir de kesesindeki altının sayısını bilmeğe lüzum gö rürdü. Bugün halbuki devletin varlığı sayıya dayanmaktadır. Bundan başka, bü sayımlar arasında en önem lbetteki, in- sanlarınkidir. Çünkü bütün devlet dayrelerinin hesapları inşandan eşyaya doğru giderek gene insana dönmektedir. İstatistik dediğimiz esaslı bilginin temel sayısı, insan sayısıdır. Meselâ yalnız esenlik işle ti bakımından, değil Türkiye gibi kendisi geniş ve nülusu dağınık bir memlekette, ulak ve her tara fi kolaylıkla kontrol edilebilir memleketlerde dahi, insanların sa yısı bilinmiyecek olursa.doğanlar- la ölenler ve ölenlerin neden öl- dükleri hakkında devletçe ne araş- tarmalar yapmağa ne de çareler bulmağa imkân vardır. Modern devlet, het bakımdan, bütün sayımlarını yapmış, bütün çarelerini, bu sayımlara göre he- saplamış ve ilerideki senelerin si- sinde, bu sayılar sayesinde yolunu bulan bir devlettir. Bugün biliyoruz ki, bir memle- kette yaşayan insanlarla o mem- teketin maddi imkânları arasında çok yakın ve çok önemli b - ilişik vardır. Meselâ, bugünkü — gan- ya, geçen asrın başlangıcınua nü- fusu 20 milyonu bulmayan bir memleketti. Bugün ise nüfusu 65 milyonu geçmektedir. Cu nüfus artışı, alman devletinin gözleri ö- nünde olmuş ve bilerek yapılmış tır, Ve gerçekten, geçen yüzyrl i- çindeki ekonomik ve — vasal şart- lar, Almanyanın bu . — us artımı: nı hiç de yanlış yahud tehlikeli göstermemekte idi. Gerçi bu nü- fusun tuttuğu işler hem keytiyet hem de kemiyet bsakımından al man sınırlarını aşıyor ve- bundan dolayı artmakta olan nütusu artık sadece Almanya toprakları besle- miyordu Fakat bugün genel savaş . ve dünya buhranından sonra, Alman yayı besleyen dış pazarlar kapan- dığından nülus meselesi, Alman- ya için, görülmedik bir dava hali- ni almıştır, Memleket ile ulus arasındaki ilişik yalnız Almanya değil bütün memleketler İçin mevcuttur, Ve bazen böyle yarım yahud biz asır- lık çalışmaların bile tarih ve hadi- seler tarâtından “yanlış,, , "aykıtı,, diye hükümlendirildiği görülmek- tedir. İşte asıl bu en önemli ba- kir Tandır ki, bir memlekette ya- şâ « insanların sayısını, ve bu sayının dinamik inkişat seyrini mutlaka bilmeğe ve o memleket- teki madde dür a çalışmak devlet di sı ile karşılaştır odiğimizle büyük sosyal durumun hemen başlıca ödevlerinden biridir. Bizde şirm nci nüfus sayı mı yapılınak üzeredir. Sade azalıp değil, yaşamamı- çoğalmakta olduğumuzu ileriye doğru hesaplı zın imkânlarını da tesbit edecek © lan bu büyük devlet işine yurd daşlarımızın canla başla yardım e deceklerine şüphe yoktur. Biz bu- rada yalnız onlarla birlikte sevinmek istedik ki, Türkiyeye ar tık istatistik girmiştir. Ve yalnız Bu, bir devlet ve bir hükümet için çok büyük bir başarıdır. Burhan BELGE şuna Halkevinde Namık İsmail anrlacak Bugün saat 18 de halkevinde yapılacağını yazdığımız Namık İsmail ihtifali halkevi başkanı B. Ferid Celâl taralından açılacak ve basın direktörlüğü danışmanların- dan B. Sadri Ertem Namık İsma- ilin sanatı ve B. Enver Behnan da hayatı hakkında söz söyliyecekler. dir. Bundan başka B. Münür Mü- ey, bu acıklı ölüm için yazdığı 'ri okuyacaktır. Halkevi, Namık smailin Ankarada bulunan tab lolarını toplayarak ihtifale gelen lere gösterecektir. Halkevinde şiir gecesi Halkevinde yakında bir şiir gecesi yaptlacaktır. Bu gece, genç şairler kendi şiitlerini okuyacak- lardır. Bu toplantıyı hazırlayanlar şair'eri biribirlerine tarutmak ve ar- ndaki bağları kuvvetlendir- mek dileğindedirler. Halkevi spor şubesinden Önümüzdeki pazar günü yapr- lacak avcılık bayramına iştirak et mek istiyen eve kayıtlı avcı arka daşların en çok . cumartesi günü saat 15 e kadar Halkevine isimle tini yazdırmaları. Gidilecek yer Beynamdır. Ha- reket pazar sabahı halkevinden sa- at altıdadır. İran Dış Bakanı dün . ... geldi ve gitti Cenevreye gitmek üzere Tür- kiyeden geçmekte olan İran dış işleri bakanı Kâzımi Han dün sa- bahki Toros ekspresile Ankaraya gelmiş ve durakta dış işleri ba- kanlığı ve İran büyük elçiliği ile- ri gelenleri tarafından karşılan- mıştır. Dış işleri bakanlığı genel sek- reter vekili tarafından öğle üstü İran dış işleri bakanı şerefine A- nadolu kulübünde bir şölen veril- miştir. Kâzımi Han dün akşamki Anadolu ekspresile İstanbula git- miş durakta selâmlanmıştır. Komşu ve dost memleketin dış işleri bakanı İstanbulda bir gün kalacak ve yarın akşamki eks presle Avrunava gidecektir. ULUS Atatürkle İsveç Kiralı arasında Yiğenleri Belçika kıraliçesi Astri din acıklır ölümü dolayısile Cumur baş kanımızın İsveç krralına gönderdiği baş sağı telgrafı ile buna gelen cevap #gağı dadır *“Yiğenleri <raliçesi Ma> © Astridin uğradık da en samimi grman kabalünü Mafjestelerin. Kamâl Atatürk "Çok nazik başsağılarından dolayı iç- ten teşekkür ederim.., Güstaf Kastamonuda dolu yarım metreyi buldu Kastamonu, 5 (A.A.) — Dün yağan yağmur sırasında Germeç bölgesine 15 dakilka silren şiddetli bir dolu inmiştir. Beş santimetre kutrunda olan dolüu yerde yarım metre kalmlık yapmış ve bir çok yolları geçilemiyecek derecede kapatmıştır. Hasıl olan sellerden pek çok sığır ve koyun kapılmış ve Ağcıkavak köyünden bir ço- ban da bu arada seller tarafından götürülmüştür Parasız yatılı talebenin sınaçları Dün öğleden evel sanat oku lunda parasız yatılı olarak sanat ve yapı okullarına girecek talebe nin sınaçları yapılmıştır. Sanat okuluna 45, yapı okuluna 40 tale be alınacaktır, Sınaca girenlerin sayısı 160 dır. Ayrupaya gönderilecek havacılar Bayındırlik bakanlığı hava yol- ları işletme direktörlüğü işyarla- rından beş kişinin staj yapmak Ü- zere Avrupaya gönderilmeleri ka- rarlaştırılmıştır. İstanbul gazeteleri- nin başyazıları ğ ter “Manevralar CUmhuerOİ içinde y:ni bir ma- nevra,, Negüs'ün manevrası başlığı al- tında Bay Yunus Nadi diyor ki: “Acaba ingiliz - Amerikan kumpan- yası Negils'ün manevrasına yalnız ken- di başına mr ortaklık etmiştir. İngili> ve amerikan hariciyelerinin bu işten , şimdilik öyle denildiği gibi . hiç mi haberleri yoktur. Bu bir sorgu işareti - dir ki, insana karşısında yalarz derin derin düşünmek düşer. ftalya İngiltereye biraz fazla 0my- dan okudu. Dünyanım şimdiye kadar bi- linen düzenine göre, bu gerçekten fazla bir atılganlıktır. Bütün gürültülü gös- terilere karşı İngiltere hiç istifini boz- mıyarak duruyor Veya öyle görünüyor. Fakat derken işte ortaya böyle şaşırtı- ci ve kızdırıcı bİr İngilit - amerikan kumpanyası çıkıyor. Bugün bu; yarın ne çıkacak; öbür Bün ne getirecek?.. Onlar henüz belli değil. Sözün: kısası, anlaşılan şudur ki, iş, gittikçe daha siyade inada binmekte- da; “Süveyş kana« kURUN ,, başlığı altında-| ki başyazıda B. Asim Us diyor ki: “1924 taribinde mısırlılar İngiltere- | nin Süveyğ kanalı üzerinde kullandığı egemenlik hakkımdan vaz geçmesini is- tedikleri zaman, başbakan Makdonald, verdiği cevabta 1888 İstanbul muahede- sine dayandığınız bu muahedenin gerek barb, getek sulh halinde dalma meri- | yette kalacağını ileri sürenliştü. Bu duruma göre, İtalya lle Habeşis- tan arasında bir harb çıktığı - takdirdr Miltetler Cemiyetinin Süveyş kanâlımr kapatmak- kararını vermesi pek muhte- Fındık bölgelerinde bir gezi Samsun türkofis direktörü B. Mithat, merkezden verilen emir üzerine, Karadeniz fındık bölgele rinde bir inceleme gezisine çı'cmış- tir Yumurta cıkat tüzüğü değişiyor Türkofis bazı maddelerini de- mek üzere yumurta çıkat tü- üzerinde incelemeler yap- maktadır. İlk toplanacak danış- manılar konseyi bu incelemeler so- nucuna göre son kararı verecek- tir. İki mahkümun cezası bağışlandı Bilerek adam öldürmek suçun- dan üç yıl sekiz ay ağır hapis ce- zasıma mahküm olarak Sinop ceza evinde yatan ayancıklı Talip reis oğlu Mustafa ve af kanunundan faydalanmak süretiyle on yıl ağır hapse mahküm olarak Kocaeli ce- za evinde yatan Yusuf oğlu Meh- medin hastalıkları dolayısiyle ge ri kalan cezalarının bağışlanması hakkındaki kararname - onaylan- mıştır. SAYIFA 3 1Ç HABERLER Hollanda uçağı par- çalandı, pilot öldü Dün öğleden sonra uçak a- lanında tecrübe uçuşları yapan bir Holanda uçağı başaşağı iniş sıra- sında düşerek parçalanmıştır. Pi- lotu Gerhart Santeberg ölmüştür. (AA.) Yerleri değişen tarım direktörleri Aydın Tarım direktörü B. Ha- san Tahsiri Erdem Nazilli pamuk arıtma ve üretme istasyonu bölge uzmanlığına; Malatya tarım di- rektörü B. Halil Ünsal Aydın ta- rım direktörlüğüne; Amasya ta- rım direktörü B. Ali Fehmi Kotan Malatya tarım direktörlüğüne; Ordü tarım direktörü B, Cevdet A- tanak açık bulunan Edirme tarım direktörlüğüne; İzmir tarım savaş direktörü B. Suphi Ordu tarım di- rFektörlüğüneratanmışlardır. Yatılı okullarına girecek talebeler Ankara ilk yatı okullarına alı- nacak talebe sayısı 30 dur, Bunun için okullara baş vuranların sayıs: ise bin çocuktur. İsteklilerin kâ Eıtları incelenmektedir. Anıtlarımızı koruyalım Yurdumuzun — bildiğimiz, bil- mediğimiz binlerce haznesi var. Bunların en değerlilerinden ve en başta gelenlerinden birisi de eski eserlerimizdir. Yurdumuz eski e- ser bakımından o kadar zengindir ki, dünyada hiç bir ülke bu bakım- dan yurdumuzla boy üşemez. Eğer bunların değerini ölçmek için parayı karşılık tutarsak, Anadolu- muzdaki meydana çıkmış - ve çık: mamış bu eski eserleri almağa bü- tün dünyada tedavül eden para yetmez! Bu değerli şeylerden hergün söz açacağız. Bugün okurlarımıza korumak borcumuz olan eski ka: lıntılardan (höyükler) i anlataca- ğız. Höyükler 3 çeşittir: Ören hö yükler, mezar höyükler, işaret (çan) höyükleri. Ören höyükler büyüktür, birçok defalar yapılmış ve yıkılmış şar ve kend yerleridir. Bunlardaki her tabakada bir ülu- sun eski tarihi yatar. Bunlardan kazılabilenlerinden en ünlüleri: Aslantepe höyüğü (Malatya'nın anında, Urdüzü köyünde), Alişar öyüğü (Yozgadın Sogun kaza- sında), Zencirli höyüğü (Maraş- ta), Kültepe höyi ve daha birçok höyüklerdir. Bun- ların üstünde kül ve cıncık parnça- ları görünür. Mezar höyüklerinde ise eski de- delerimizin kültürüne aid birçok değerli eserler (silâh, kap kaçak, zinet eşyası ve saire gibi şeyler) bulunur; tarih bakımından çok ö- nemlidirler. Çan - işaret höyükle- ri Bizans devrinde ve pek düz o- valarda işaret vermek - için yığılk mıştır. Bunları yığarken çevresin- de bulunan enkazdan da istifade ettiklerinden bazılarında eski &- serler bulunur. Fakat bunların de- Berleri diğerlerile ölçülemez. İşte tarih -ve ulus hazineleri- mizden olan bu höyükleri koruma; lâzımdır, Onları gelişi güzel kaza- rak bulunan eserleri, her ne olur- sa olsun kırmak, şuna, buna ver- mek ulusun öz malına hayınlık et- mektir. Bu höyüklerden Alişara aid bir resmi okurlarımıza — sunu- yoruz. Alışar höyüğü: Yukarda: - Höyüğün genel görünüşü. Altta: Hüyükte kazı yapr litken meydana çıkan eski bine temolleri - ? mel görünüyor., Zaman ve Tan'da haşyazı yoktur.