biliyormusunuz I . He $ Geçenlerde Amerikanın ün- kü uçakçısı tek göz Villi Post'la birlikte uçakla düşüp ölen yazar ve sinema artisti — Vil Rocers'in, Hollivud mezarlığında, — yüksek bir yere konulan ve üzeri kırmızı, mavi ve beyaz çiçeklerden yapıl- ma bir Amerika bayrağı ile örtü- len cenazesi önünden, sabahın ye- disinden akşamın altısma kadar, 100.000 kişi geçmiştir. O gün öğ - leden sonra, bütün Hollivud stüd- yoları kapanmış ve Hollivud'un *“Bovl,, adını taşıyan açık hava ti - yatrosunda, 50.000 kişinin önün - de, Vil Rocers'i anmak üzere, bir terasil verilmiş, temsilde Lorans Tibet ağniyeler, Konrad Nagel şürler okumuştur. i âlzvş,ıtiı gazetesi ile Tass a - jansının Varşova aytarı olup Mos- kovada bulunan Kovalski'ye tek- rar Varşova'ya dönmesi için Polon- ya konsolosluğu — pasaport vizesi vermemiş ve bu suretle de Lehis - tanla sovyetler arasındaki gazete- cilik ilgileri büsbütün kesilmiştir. $ Geçen hafta sonunda Fransa- da, kendilerine para yardımı e - dilen, işsizlerin sayısı — 297.605 i erkek ve 82,828 i kadın olmak ü- zere — 380,433 idi. $ Oksford eğitim konferansı, bütün dünyadan gelen her eğitim derecesine bağlı delegeler hazır bulunduğu halde, — çalışmalarına devam etmektedir. Konferansta, sinema filminin eğitimdeki incelenmiş ve sinemanm — okulda # faydalı olabileceği görülmüş - $ Almanyada 1934 yılı içinde, 56.244 kişiye akamet operasyonu yapılmıştır. $ Amerikada Vayt Siti'de, dil- sizler için, arsıulusal atletizm ya- rışmaları başlamıştır. Bu yarışma- lara Fransadan - 68, İngiltereden 60, Almanyadan 50, Belçikadan 22, Danimarkadan 12, Hollanda - dan 18, Macaristandan 5, Çekos- lovakya Polonya ve Amerikadan İkişer dilsiz atlet girmiştir. $ Deyli Telgraf gazetesinin bir yazısına göre, büyük devletlerin İlk hat hava kuvvetleri şöyledir: İngilterenin 1170 uçağı vardır ve önümüzdeki — 18 ay içinde bu sayı 2000 olacaktır. Fransanın 1700, Sovyetlerin 1500, Amerika Birleşik devletlerinin 1800, Ja - ponya'nın 1400 dür. vardığını bildirmiş ise de sayı iyi- ce belli değildir. İtalyanın 2000 uçağı - vardır. Bunlardan 1250 si ilk hat uçağı - dır. Hava kuvvetleri subay ve ne- ferleri 40.482 dir. $ Alman filozofu Laybniç'i anmak üzere hazırlanan bir tö - ven dolayısiyle Prusya fen akade- misi direktörü şunları bildirmiş - tir: “Filozofun eserlerini basıp mneşretmek için 1923 denberi çalı- şılmaktadır. Ancak bütün bu eser- lerin basılmasının ne vakit bite - teceği daha belli değildir. Çünkü Laybniç'in eserleri 75.000 kadar - dır. Bunlar arasında, tabil filozo - fun yazdığı sınamalar, etüdler ve makaleler de vardır. Ünlü filozo- fun, Hanovr kitabevinde saklı o- Jan mektuplarına gelince: bunlar da 15.000 i bulmaktadır. Laybniç, devrinin bütün edebiyatçı, diplo- mat ve bilgin adamlariyle mektup- laşırdı. Bunların sayısı da — 1045 dir ve aralarında Nyuton, Kolber. Klark, Bossüe, Spinoza, Lok, Ma- lebranş, Beyl, Papen, Kavalyeri, Viyeto, Deli Petra... bulunmakta- dır. $ Almanyada limon yetişme - 'diği için onun yerine, rhubarbe a- 'dını taşıyan bir. ot kullanılmağa başlamıştır. Bu ot Çinde ve Ti - bette yetişmekte olup 1500 yılına doğru Almanyaya sokulmuştur. Çar ŞT ST TC ÇA : ae Ş e A SAA 29 AĞUSTYOS 1438 PERSEMBS AKDENİZ ÜZERİNDE BULUTLAR Avrupa devletlerinde bu kadar kaygu uyandıran habeş meselesinden italyanlar © ka- dar ürkmiyorlar. Çünkü, “Duçe'nin yeniden bir cihan devleti kurmak istediğini söylemesi bir ideal, retorik bir değişme ve tarihi bir karşılaşterma değildir. Bunlar, Duçe'nin ve hat- tâ 40 milyonluk ulusunun, gerçekleşmesi için her şeyi göze aldığı gayelerdir.,, Buna karşı, fikirleri sorulan diplomatlar, bu işin, İtalya'nın istekleri yerine getirilmek suretiyle ve barış yoliyle kotarılması gerektiği hakkında birleşiyorlar. Bunların başka bir kayguları da, bütün çabalamalara karşı harb patlarsa, bunun, Avrupa'ya da - bulaşmasının önüne geçmektir. 20 ağustos 1935 - tarihli Tagblat gazetesinden: Afrika üzerinde toplanmış olan bu- lutlar daha şimdiden Mısır ve Yakın - şarkı karanlıkta bırakacak - bir ölçüde yayılmağa başladı. Berliner Bu bulutlar, bütün Akdeniz havzasını kaplamak tehlikesini gösteriyor. Hattâ Akdenizdeki egemenlik durumunu ye - miden bir mesele haline sokmuş - olan Roma - Londra gerginliğini bile yarat. tı. Bir gösteriş diye sağda solda çıka. rılan top namlularına söz düşmeden ya pılan kuvvet deneçleri, doğrudan doğ. ruya bir tazyik yapmasa bile, herbalde anlamı çok büyük ölçüde olan sıyasal kararlar verdirecektir. İki devletten biri, Akdenizdeki du- rumunu kuvvetlendirebilecek, öbürü de kendisinin zayıf düşmüş olduğunu gö - recektir. Balkanlarda, küçük Asyada ve Mısırda, bu durum daha şimdiden büyük bir dikkatle gör önünde tutul - maktadır. Habeşistan dolayısiyle çıkan İta) . ya — Britanya anlaşmazlığının ölçü . sünden ürkmemek için, insanın mutla- ka faşizm ikliminde yaşaması lazımdır. Bu iklimde italyan davası için uğraşan Duçenin şuurunda, beş on yıl içinde, öbür memleketlerin pek değer verme - dikleri bir romalılık rönesansı canlan. dı. - Düçenin yeniden bir cihan dev - leti kurmak - istediğini söylemesi, bir ideal, retorik bir değişme ve tarihiğ bir karşılaştırma — değildir. Bunlar, Duçenin ve hattâ 40 milyonluk ulusu . nun, gerçekleşmesi için her şeyi göze aldığı gayelerdir! Bu yeni emperya . Hizmin tabüğ kuvvetleri ise Akdenizde- dir. Bundan dolayı, eğer Büyük Bri - tanya yavaş yavaş Kartacanın prespek. tivine giriyorsa, bu durum gelişi güzel bir gelişim değil, lojik bir sonuçtur. Rubikon, diye âadı çok manalı olan mecmuada bir resim çıkmıştır. Bu re - simde bütün Akdenizi İtalyan tayyare. lerinin kanadları kaplamış ve altına da “İç denizler bizim denizlerdir!,, yazık. mıştır. —Avrupa kıtasında güdülen sr - yasanın arada bir aksamış olmasına rağ. men, ki bunun da sebebleri gene Akde. nizdeki egemenlik durumundan doğ - maktadır, Akdenize doğru — gösterilen bu istikâmet, faşizm s#yasasının her va. kit belkemiği olmuştur. Bu istikamet- te ilk panter sıçrayışı Korfu —adatıma yapıldı. Eğet Sir Osten Çemberlayn, Cineva kıyılarındaki yatında Musolini ile yaptığı görüşmede bu gidişin de - vam etmesinin önüne geçebildiyse, bu. munla elde ettiği sonuç, metodları de - giştirmiş olmasıdır; yoksa gayeler de. ğişmemiştir. Ttalya, Akdenizin doğu havzasındaki durumunu sağlamlaştır mak ve dolayısiyle, Akdenizin batımım- daki geçitler günün birinde kapanacak olursa, ham maddeler bulmak bakımın. dan büyük önemi olan Karadeniz ge - çidlerinin kendisine açık kalması için, andlâaşma sistemleri yolundan, Yuna - nistan, Türkiye ve Sovyetler Birliğiyle durumunu sağlamlaştırmak — istiyordu. Hicaz ve Yemendeki arab devletleriyle şemasa geçmek, asığ bölgelerini, ön As. ya ve Şapdenizine doğru yayacak, Ha. beşistan ile yapılan döstlük — ve tecim andlaşması da ekönomik — alanlarında yayılışa bir başlangıç olacaktı. Fransa ile başlanan yarış, italyanla- fın Akdenizde kurdukları — durumun ganki, kuzay batısındaki — komşularına karşı imiş gibi bir tesir uyandırıyor - düu. — Ön doküzüncü irdan bugünkü faşizm devrine kadar varan “Büyük Bri. tanya ile ananasa! dostluk,, , Büyük Britanyanın, Akdenizdeki — durumunu tağlamlaştırmak maksadiyle, İtalyaya, bundan böyle de yardım edeceği dü - güncesihe kuvvet verdiriyordu. İtalya. Framnsa ile anlaştıktan — ve dolayısiyle Yünanistan, Türkiye ve Sovyetler Bir. liğiyle olan münasebetkerindeki ziyan . Yarı denkleştirdikten sonradır ki, ege- menlik durumunda esaslı bir değişik . Hik oldu. Şimdi, fransızların bambaş ka gayeler arkasında koşarak yaptık - Tarı bu anlaşmanın sonucu, Akdenizde. ki yeni İtalya egemenliğinin, fransızla. rın bilk hiç bir zaman istemedikleri bir ölçüde Büyük Britanyanın asığ alanla- rının sınırlarını aşarak mi ortaya çık. malı idi? İtalya hükümetinin bu anda benle. diği gaye, Habeşistana karşı tertip et- tiği ceza seferini tatbik etmek, yarım a. sırdanberi dedikodusu yapılan sömür . ge elde etmek meselesini artık sona er- dirmektir. Ne var ki, Büyük Britan . yanın İtalya hükümetine karşı takındı. ğr tavur, büyük bir seddi yıktı. Bu sed yıkılmca, italyan gaseteleri birdenbi - re, anların Akdenizdeki üstün ege. menliğin varisleri oldulklarını, Mısırın erkinlik isteklerini haklı gördüklerini, Büyük Britanyanın, ön Asyada man dası altında bulunan yerleri, egemen . liğinin destekleri diye kullanmağa hak kı almadığını, yakında batacağını iddia €etmeseler bile, Britanya — imparatorlu- ğunun çok büyük sarsıntılar geçirece. ğini söylemeğe koyuldular. Bu durum polemik bir aşırılık mıdır — yoksa Av tupanın sıyatal dürümünü — çok esaslı bir surette değiştirebilecek bir aykırı . Tığın maskesi mi kalkıyor? Büyük Bri. tanya ve Fransanın Afrikadaki asığla. rını bölüşmek suretiyle Büyük Britan. ya ve İtalyanın Akdenizdeki asığları, n denkleştirmek mümkün değil midir İtalyan gazetelerinin sinirlenmele rine rağmen, Habeşistan — anlaşmazlığı, Akdenizde egemenlik üstünlüğü için bir savaş haline sokmak bususunda İtat. yada bir meyit yoktur. Büyük Britan. ya hükümeti ise, uzlaşma işlerinde ken- dini her vakit bir usta diye tanıtmıştır. Bu mesclede Fransanın, 19 uncu asırda başlamış olan sömürge yarışı öbürlerin. den çok ayrıdır. Bu ayrılığın sebebi de, fransızların güney — Afrikasındaki sömürgeleri Britanyanın asığ alanma bitişik olmasına rağmen, Fransanın, Ak- denizdeki donanmasına, ana yurdla sö- Mürgeleri arasında bağlantıyı yapan bir araç gözüyle bakılmasından ileri gel - mektedir. Halbuki, Musolininin bü . Yük bir soğuk kanlılıkla “son umudu - fuz daima harbta olmamış mıdır?,. di. ye söyledikten sonra, Şapdenizi hav. rasında yayılmak ve dolayısiyle burna. nu Britanya atığ alanının tam ortasını tokmak istediğini artık bilmiyen kal - Mamıştır, Bundan dolayıdır ki, Akde. vizde kimin sözü geçebileceği etrafın- da yapıları kuvvet deneci, apaçık bir tazyik halini almış, ve hattâ süel göste- riler yapılmasına kadar bile ileri git - miştir. Tehlike ise işin şurasındadır ki, iki devletten birinin Yakınşarkta ve Afrikanın doğusundaki prestiji adam akıllı kırılmadan artık bu gidişin önü- ne geçilemiyeceği noktasındadır. krtalar, bu gibi çatışmaların birer dik. katli seyircisi kesilmişlerdir. Britanya deniz bakanlığının, çok pahah bir iş olan “her — ihtimale karşı hazırlarmak,, makinesini işletmeğe baş. Tamış olmanı çok ciddiğ bir anlamdadır. Britanya Akdeniz donanmasının de- yılarında ve Süveyş kanalında boydan boya teltiz direklerini yükseltmekte ol- duğu hakkında. hergün çizli, fakat mevsuk haberler gelmektedir. Bütün bu tedbirler italyanlar tarafından cevapsız kalmış olsa şaştlacak bir mesele olurdu. Diplomatlar görüçlürlerken, deniz kur- mayları kuvvetlerini işte böyle — ölçük yerlar, İngiliz diplomatlarının fikirleri Noyes Viner Jurnal gazetesinin Lon. dra aytarı, Büyük Britanyanın eski sö- mürge ve deniz bakanı L. S. Ameri ve parlamento üyesi deniz komutanı Pe . ter Agnev'e İtalya - Habeşistan anlaş mazlığı bakkında ne — düşündüklerini sormuştur. Bu sorguya eski sömürge ve deniz bakamı demiştir ki: “ — Eğer İngilteremin bir italyan . habeş harbı önüne geçmek için yaptığı Yğraşmalara, doğrudan doğruya ital - yanların sömürge aryasasına karşıt bir hareket gözüyle bakılacak olursa, yan. hış bir düşünceye saplanılmış olur. Ka bine üyelerinin bir çok diyevlerinden de anlaşılacağı gibi, burada yapılmak istenilen şey ne bir yanı ve ne de öbür yanı tutmadan anlaşmazlığın — genişle- mesinin önünc geçmektir. Ulutlar — gösyetesi — makinesinin işletilmesinin de — sebebi, — Cenevre toplantısını işlerin içine karıştırmak ar zusundan doğmuştur. Bununla, İngil. trenin, yalnız başına barış görüşmeleri. BE girişmek ve kendi insiyatifi ile ha- Teket etmek istediği fikrinin — ortaya Şıkmasına çalışılmıştır. Mesele iki ege. men devleti ilgilendiren bir iş olsa da, artık harb veya barış meselesi çoktan bir arsmılusal mevele olmuştur. Her ne kadar bugünkü hadise ile eşit bir halde görülemezse bile, 1914 deki Avusturya.- Sırbistan anlaşmazlığımın felaketli vo- nucu gör önüne getirilince, İtalya ile Habeşistan arasındaki yapılacak he . sablaşmanın yayıimamıer için, buğgün, elden ne gelirse yapılması isteniliyor. İngilterenin takındığı tavrı, İtalya Kıyasasının açıktan açığa tenkidi diye görmek, menasız bir gey olur. Ben yu kanaattayım ki, bu anlaşmazlık mesele. tinde İngiltere hükümeti sorulmadan içe karışan — bir yargıç olmağı ak- Tından bile geçirmemiştir. İngiltere- de, ne bir yanın ve ne de öbür yanın tutulması istenilmediğini, tarafsız kal- mak arzusu taşındığını dış sıyasa hak- kında son haftalar içinde verilmiş © lan söylevler de yeter ölçüde isbat et- tiştir. İstenilen şey, anlaşmazlığı uz. laşmanın önüne getirmek suretiyle dü- zeltmektir. Buna karşı, bugün Afrika- da hazırlanmakte olduğu gibi, ak ırkla kara ırk arasında çıkacek olan bir harb, böyle harbların her vakit verdikleri #onuçlara göre, İngiltere ile Afrikada. ki eömürgeleri arasındaki İlgilere de kesin bir etki yapacaktır. Hakbuki, bu anlaşmazlığın, hâlâ imkânı olan bariğ- Ja düzeltilmesi takdirinde, genel duru- mun statükosunda esaslı bir değişiklik yaprlmadan italyanlarm arzularımı hiç olmazsa bir parça yerine getirmek müm kün olacaktır. Bu düşüncelerde, İn . Bilterenin, bu anlaşmazlığın kan dökül. tür. İtalyanların yayılma hareketleri - ne karşı koyacak düzünelerce toklifler yapıldı. Ancak, Musolini, hâlâ eski dü- “Şüncesi olan, Habeşistanın baştan aşağı İtalyaya verilmesi fikrine sımsıkı sa. bulunmıyacağı büyük bir ihtimal için- dedir. Hattâ daha ileri giderek diyebilirim ki, bütün anlaşma imkânları — ortadan kalkmış bile olsa, Ayrupa devletleri bir araya gelerek italyanlara karşı cebbe almağa da kalkısmıyacaklardır. Fransa <e el zi T0 e ee 2 OAi ada Eaisir A Scaz SA A Bü aü v K e skeı KDA 3 l Komşularımızda oler oluyor? SURİYE'DE: $ İran'da yapılmakta olan de- miryollarında çalışmak üzere Lüb nan'dan İran'a işçi akını vardır. Son günlerde 220 kişilik bir işçi grupu daha yola çıkmıştır. $ Cumur başkanının - onadığı bir kararnameye göre finans ba - kanlığı ile Suriye bankası arasın da, hükümet hesabına bir milyon 850 bin tane birer — kuruşluk mağdeni para basılması için bir anlaşma invza edilmiştir. BULGARİSTAN'DA: $ Bulgaristan'ın başlıca şe - birleri arasındaki gezintiler için bulgar demiryollar direktörlüğü - nün yaptığı ucuz tarifeler yolcu sayısının artacağını göstermekte - dir. Bu sefer yapılan ucuzluk, de- miryolları, Tuna ve deniz vapur - ları üzerinde yüzde yetmişi bula - caktır. Bu ayın 23 ünden eylül sonuna kadar — her yolcu, bir ay hükmü olan ve başlıca şehirlerde kalmak hakkını veren biletlerden alabilecektir. Sofya - Vidin - Rus- cuk - Varna Burgaz yolculuğu için üçüncü mevki bir bilet 295 le- va, yani bizim para ile aşağı yu - İzT SS barktür. $ Bulgar finans bakanlığı, O- sam, Topolnitza, orta Meriç ve Mesta nehirlerinin yataklarını de- giştirmek için lazım gelen parayı vwermiştir. Ekonomi bakanlığının su işleri kısmı oralara bir çok mü- hendis ekipleri göndererek, bu iş için yapılması lazım gelen şeyleri incelettirmektedir. $ Geçen sayrlarımızdan birin - de gene bu sütunda, Bulgaristan - daki posta artırım sandıklarından bahsetmiştik. Bir bulgar gazete - sinde okuduğumuza göre, bulgar posta genel direktörlüğü merkez artırım sandığı ile posta çekleri servisini içine almak üzere geniş bir bina yaptırmak için 7,5 milyor levalık tahsisat almıştır. ile yapılmış oln anlaşmanın yalnız dip. lomatik hareketler çerçevesi içinde kak dığı tahmin edilmektedir. Yok — bir barb çıkınca, yukarda söylenmiş olan ceza tertibi işiyle Hlgili değildir. An - Taşmazlığı bir Avrupa anlaşmazlığı ha- line sokmamak için her iki devlet ge - rök İtalyaya gerekse Habeşistana si - lah verilmesini keemişlerdir; bundan böyle de aynı arzuyu taşıyacaklardır. vvt İngiliz parlamentosu — üyelerinden deniz komutanı Petor Ağoev - ise de . miştir ki: “ — İngiltere herhalde, asığları doğ- rudan doğruya tehlikeye girmedikçe, bu işlerin tarafsız bir seyircisi kala - taktır. Fakat, hadiselerin gelişimi du. rumda âni bir değişiklik ortaya çıkara- cak olursa, İngilterenin de pratik ted birle almasrı lazım gelecektir. Baz; çe- venlerde Habeşistana — karşı sempati gösterileri yapılmakta olmasına rağ - men, hiç bir zaman unutulmamalıdır ki, İngilterenin, Afrikadaki prestijine zi. yanı dokunacak hiç bir işe girişmeme- Bi lazımdır. Habeşistanın kesin bir zaferi, ür nomal bir ölçüde tehlikeli olmuş olur; onün için bunun önüne geçmek gerek. tir. İş, İtalyanın taktik ve sayı üstüğ. lüğünün habeş savaşçılarının çete har. bına dayanıklılığını ve taassup derece. sini bulan enerjileriyle karşılaştırıla - cak olan küvvetlerin denenmesine ka - dar vardırılmadan, anlaşmazlığın or - tadan kaldırılması imkânının — bulun . ması, İngilterenin toleransir olan sıya- sasına da tamamiyle uygundur. Fakat İtalyanın istediği, bir harbtan çok sö - mürge alanlarını genişletmek olduğu . va göre, anlaşmazlığın, italyanların ar zularını yerine getirmek surctiyle ha « rışla düzeltilebileceği umudunu besle. memek için hiç bir sebeb yoktur. — — - < e dti S ee eli