SAYIFA 4 Günün meselelerinden Habeşistan bilmecesi — Fakat bunun epi ciddiğ bir mah- zsuru da olabilir. Mesela bir darbei hü- kümet yapıldığı zaman senatörleri pen- den aşağıya atınca, onlar da düşer ezecekler. Böylelikle de cer iken saylavi ortalığı karıştıran birliklerin yapacak ları iğrenc iş tehlikeli bir şekilde ko- kaylaşmış olacak. Bunu bir tarafa bıra- kırsak, ben de bu sistemin çok iyi ol- duğu düşüncesindeyim — Değil mi? Biraz düşünmek yeter Mesela büdce kanunu çıkarılırken, pro- jelerin sena ile parlamento arasında gi- dip gelmelerinden ne kadar vakit ka- sanılır değil mi? Ben boş bulunarak cevab verdim: — Evet, hele bizdeki gibi, Cumur Başkanı seçmek için sena ile parlamen- tonun birlikte toplanması lâztmgeldiği seman ne büyük kolaylık! B. Bart o kadar tuhaf bir tavurla yüzüme baktı ki ikimiz de kahkahaları koyverdik. — Siz fransızlarla ciddiğ konuşul. maz iki! dedi. Wbk Negüs'ün 11 misanda, özel olarak gağırdığı parlâmentonun önünde — çok önemli bir söylev verdiği gün ben A- disababada idim. Bu söyleve Fransa'da Mizım olduğu kadar dikkat olunmadığı- ğanı sarıyorum. Hattâ bu söylevden bazı parçalarının gazetelerde çıkıp çık- madığını bile bilmiyorum. Halbuki bun- da, akılda tutulması gereken parçalar wardı. Bunlar üzerinde düşünmeğe kat- lanacak bir adam, yakında olup bitecek hadiseler yüzünden çok şaşırmamak imikâinını elde edecektir. “Habeş ulusu, tablati bakımından yiğit bir ulustur. Fakat bu y iki şartla pekiştirilmesi lâzımdır. Biri- si, birkaç defa da söylediğim gibi, bir- lik ve sevgidir ki bu memleket için gu rur duyulacak en güzel bit şey ve onun müdafaatı için en iyi yardımcıdır; bir- iğin lik ve müdafaz vasıtalarıdır; çünkü düşman, kendi kuvyetlerinin bu kalenin sağ- lamlığı karşrsımda harılacağını bilir ve bir şey yapmağa cesaret edemez. Öte- ki kuvvet şartı da harb silahıdır. Fakat harb silahr kardeşçe sevgi ile birliğin karşısında zayıftır. Harb silahı, birlik- ten çıkan kuvvete daha geniş cir erk ve- ven alettir. Yürek ve harb silahı biribir. lerine yardım etseler bile, yürek kuv- vetiyle birliğin, en iyi silahlar olduğu- nu hatırdan çıkarmayın.,, wgi, bir sipere göre daha emin Bütün söylev, bu konunun — geniş- letilmesinden başka bir şey değildir. İmparator söylevinde boyuna aynı lü- rzum üzerinde durmakta, süel nizamla- tın “manevi faziletler, dediği ve bi- zim harb sırasında “kutsal birlik,, diye andığımız şeyi övmektedir. İmparator bahsettiği şeyi iyi biliyor. Bir dakika bile hayale kapılmıyor. Düşmanla silah ve malzeme meselesinde yarışmak bo$ bir şey olur. Fakat daha delice bir ha- reket vardır ki o da, bütün ulusun ken- di arkasından geleceğine emin olmadan harba girişmektir. "Kırallar kıralınm,, ne düşündüğünü başka yerlerde tırmağa lüzum yok. Silahların yetiş araş- mezliğine aldırış etmiyor, çünkü elin- den başka bir şey gelmiyor. Onun cik kaygusu, biricik düşüncesi, bir hı- yanet karşısında kalmaktır. ... Habeşistan'ı deneyecek o- Bugünlerde, yüksek yaylalarına tırmanmağı lan bir Avrupa ordusunun karşılaşaca- ğr büyük güçlükler uzun uzun sayılıp döküldü. Fakat bunlar anlatılırken bir şey unütuluyor. Pek de uzak olmıyan bir devirde böyle bir şey yapılmış ve çok yolunda gitmiştir. 1667 — yılının birinci kânununda gencral Navier'in ku- mandasında olan on beş bin ingiliz as- keri Şapdenizinde, Masaua'nın — biraz güneyine düşen Adalis körfezine çık- mışlardı, ki şimdi aynı yere italyan as- kerleri çıkarılmaktadır. İngiltere, ora- ya gönderdiği bir elçiyi zencire vurdu- tan Negüs Teodoros'u cezalandıracak- tı. Dostum Sir Erik Stördi'nin babası U yüzbaşısı arfatiyle bu sefere girmiş olduğu için o bana bu harb hak- kında epi meraklı şeyler anlattı. Hin- distandarı getirilen altmış tane fil, de- niz kenarından başlıyarak dağın üze- Yazan: Piyer Benua Fransız akademisi üyelerinden gindeki ilk karakol olan Senafe'ye ka- dar lması gerekmiş olan küçük bir | demiryoliyle birlikte — ilerliyorlarmış, Yüze yakın ha ük gemisi denirin üzerinde yalpa vurup — duruyorlarmış. Su içmek için deniz suyunun tuzunu a- yırmak lâzımgelmiş. Bundan iki ay ön ce Masana'da italyanlar da içecek su bulamamışlar ve Aden'den su getirtmek zorunda kalmışlardı. Onları şimdi dü- şündüren mesele, yağmur — meselesi, o zaman Sir R. Napier'i le yordu. Habeşistanda bir ordunun har- ba başlıyacağı veya başlayamıyacağı za- manıt hükmü a tutan, yağmurdur. İngiliz generali, üç aya varmadan yağ- murların bardaktan boşanırcasına — ya- düşündürü- ğacağını biliyordu. 1868 yılılmın şubat ayı başlangıcında süel kıtalar harekete- geçtiler. 9 nisanda, Teodoros'un kapan- dığı Mağdala “mevkii müstahkem,, inih önüne geldiler. 13 nisanda şehir düşü yor ve Negüs de kendini öldürüyordu. Ayın 14 ünde her şey bitmişti Görüldüğü üzere bu iş çabuk bitiril- miştir. Fakat, bizi işgal eden meseleye yeniden dönelim; eğer bu şimşek gibi zaferin sebebi bilinmek — isteniliyorsa, şimdiki Negüs'ün görüşünün doğru ol duğunu söylemek zorundayız. Sir R Napier zaferini ne fillere, ne limanda yalpa vuran yüz gemiye, ne dağ topla- rına, ne Snider tüfeklerine, kısaca, in- gilizlerin hazırlıkların ezici üsütünlük- lerine borçlu değildir. İngilizler bu za- feri, ihanet sayesinde — kazanmışlardır. Papas Kulbo, yukarda da bahsett tarih kitabında şunları anlatıyor: gilizler yolda, değerli bağlaşıklar elde asma nail oldular. Amhara, gre ve hele İn. etmek şa Ender! Göberye'deki “| İshannes — ve bütün kuvvı n ettiler.. Sir R. Napier'in ken a harbtaki zdferini, Negüs'ün yal- nız kalma ğini itiraf edi- yor: İngiltere, korkunç müstebidin or- tadan kalkmasını istiyen Tigre, Zasta ve Şoa kırallarının, İngiltere'ye — elve- rişli bir şekilde tarafsız kalmalarından da asığlandı.,, Yirmi sekiz yıl sonra bu durum ter sine dönmüştü. Habeşi berkesin tiksindiği bir müstebid yeri- ge, ulusunun bütün canlı kuvvetlerini kendi arkasında toplamış — bulunduran bir hükümder bulunuyordu. Onun için, Magdala harbı yerine, Adua harbr geç- ti İmparator Haile Selâsis'yi boyuna düşündürden şeyi iyice gösterebilmiş olmağı çok istiyorum, Askerlerinin silâhlarının yetişmez- liği ona göre en korkunç tehlike değil- dir. Zaten o, son zamanlarda bu yetiş- mezliği gidermek için elinden geleni yapmıştır. Her zamanki “ondalık,, ver- gisinden başka geçen yıl özel bir vergi daha koymuştur. Bu verginin geliri yalnız, yabancı memleketlerden alına- tak harb silâhlarına hasredilmiştir. İmpa- rator bu — vergiyi ve bu sayede elde edilmiş olan sonuç - ları bildirmek ıçin 11 nisandaki söylevi- ni vermiştir: “Şimdi, demiştir, yalnız Habeşistanda değil, başka memleketler- de de halk yalnız öğle yemeğini yiyor ve akşam yemeğinin parasını memleketi için veriyor, Fuzuli ve lüks şeylerden anın — başında, vazgeçiyor. İki esvabı varsa, birini mem- leketi için vetiyor. Yabencı baskını kar- şısında erkinliğin ve hürriyetinin ko- Tunmasi onun için yiyecek ve esvap ye rine geçiyor.. Çünkü, bir memleket ve bir ulus erkinliklerini kaybettikleri za- man, onların malları ve zenginlikleri kendilerinin değildir, umudsuz bir hal- de sürünüp dururlar. Çok para biriktir- mek neye yarar? Erkinliğin korunma - sına hazırlanmak için para — harcayıp bazı şeylerden mahrum kalmak daha i- yidir.,, Pratik bakımdan bu yeni masraflar ve son zamanlardaki bu mahrumiyetler ne gibi bir sonuç vermiştir? Yani Habe- şistan, aşağı yukarı her şeye sahib olan bir düşmanı korkutacak bir hazırlık ya- pabilmiş midir? Buna “Hayır,, diyece- ğim. Bu iş hakkında tabil Adisababa sokaklarında yaptığım gezintilerden el- de ettiğim bilgilerden başka bir şeyim yok. Fakat bazı ayrıntıların, görülen bazı şeylerin insanı aldatmadıkları söy- Yabancı gazetelerde ;)l;üâuklarımız; B. Laval kabinesinin finansal ve ekonomik tedbirleri Kabinenin yeni çıkardığı buyrultularla bütün hükümet ödemelerinden yüzd 10 kesilmekte, yeni vergiler konmakta, ev kiraları, kömür ve elektrik fiatları ucuzlatılmaktadır SOLLAR BU YENİ TEDBİRLE Rİ BÜYÜK BİR HOŞNUDSUZLUKLA KARŞILADILAR HALA- ÇI BİRLİĞİN 17 temmuz günü Fransada çok önemli bir hadise oldu. B. Laval kabinesi, parlamentonun kendisi- ne verdiği geniş yetkilere dayana rak memleketin finansal ve eko- nomik kalkınması için hazırlamış olduğu tedbirleri 29 buyurultu - kamın halinde resmiğ gazetede neşretti. Frarmsız büdcesinde 11 milyar- lık tutum yapacağı ve Fransa'da bayatı ucuzlatacağı oranlanan bu irler başlıca üç kısma ayrıla- Devlet harcalarında yapılan azaltmalar, vergilere yapılan ek- Temeler, hayatın ucuzlaması için alınmış tedbirler. Devlet harecalarında kısmalar Aşkınlıkların kaldırılması: Dört buyurultu İle şu işler düzen — Bütün devlet yönet- lenmektedir: 1 gelerinde aşkın harcalar aranılacak ve kaldırılacaktır. Bu iş için 20 komisyon bütün memleket içinde çalışacak ve | eylâl 1935 den önce raporlarını hükü mete vereceklerdir. 2 — Sücl bakanlıklarda daha tutum Ju hareket etmek çareleri aranacak ve har: öteki bakanlıklarda da | Knsuz calar azaltılaı veya büsbütün kaldı. ktrr. 3 — Lüzumsuz ve yolsuz bir şekilde bağlanmış aylıkları yeniden gözden ge- çilme işi 30 eylülde bitirilecektir * — İlier ve kamunlar - büdceleri- nin de aynı bekımdan gözden geçiril. mesi için de yüksek bir komite işe baş- laya: altılması: nda bir dere n müddetler Aşkın harcaların a 1 — Devlet işyarlıkla ce ilerlemek için lüzemge bir yıl uzatılacaktır. 2 — Aynı evde oturup da ayrı mes- ken zammı alan işyarlardan, mesela ka- rıkocadan birinin “mesken zammı,, ke- silecektir. 3 — Alsas ve Loranda hizmet gören işyarlara verilen tazminat azaltılacaktır. 4 — Bırakığlı (imtiyazlı) sozyeteler bundan böyle işyarlarına devlet işyarla- rından daha yüksek ayle ve mesken zamları veremiyecektir. $ — Hem emeklilik aylığı ve hem de ölen birinden kendisine geçen bir aylığı beraberce alanlarda bu iki aylı- ğın birleşmesine meydan verilmiyecek. tir. 6 Harb zamanında çıkmış - bir hakl gö —— lenebilir. Bu şebirde her sabah ve her. gün öğleden sonra sokağa çıkryordum, Fransız demiryol kumpanyasının, çiçek. ler ve kuşlarla dolu güzel parkını bı- rakıyor ve yüreğim merakla dolu ol . duğu halde, çok tuhaf bir binanın önün. den geçiyordum. Küçük bir park içinde tek katlı, aşağı yukarı 10 metre üzün luğunda ve beş metre genişliğinde, bir verandaya açılarn bir kapısı ile iki pen ceresi olan bir nevi kulübe düşünün. Bu basit binanın önünde bir nöbetçi bek- lemektedir. Kapının Üstünde de ne ya- zıli olsa iyi: Habeşistan İmparatorluğu hükümetinin harb bakanlığı. ... Son olarak, habeş bilmecesi epey ax bir şey oluveriyor. Bilinmesi gereken nokta Habeşistanın silâhı olup olmadı- ğı değil, birlesmiş olup olmadığıdır. Eğer birleşmiş değilse, Sir R. Na- pier'in zamanında olduğu gibi, italyan- lar yalnız sücl bir gezinti yapacaklar. Birleşmiş ise, iş büsbütün başka, o lacak. Roma için de, Adisababa için de korkunç olacak... Öyle bir iş ki, bu olup bittikten san. ra hiç kimse ne Cenevreden. n" de Ce nevre “yakılarından” bahsetmek - yiğit Hiğini göste:emiyecek. — SÖON — HÜKÜMETE KARŞI ŞİDDETLİ BİR SAVAŞ AÇMASI BEKLE zanını ve hem de çocukları için ayrıca aylık alanlarda bu ik ylık bundan böyle birleşemiyecek tir kanunla hem ayle Bunlardan başka biri 420 ve öteki 500 milyonluk iki tutum tedbiri de şun- lardır: a) Sosyal sigortalar garanti sandı- gına hükümetin iştiraki azaltılacaktır. b) Mukaveleye dayanan 500 milyon- luk munzam amortismanı da müstakil amortişman sandığı ürerine almaktadır. Kamusal harcalardan 9 10 kesi: lecek Hükümetin, özel yönetgelerin, sö- mürge ve manda altındaki memleketler yönetgelerinin ve kamusal — hizmetler gören bütün bırakığlı sosyetelerin öde- yecekleri bütün paralardan yüzde on kesilecektir. Bu kayıttan ancak devlet için pek önemli, memleketin güvenliği ile ilgili hallerde ve kesin bir zorağ halinde istisnalar yaprlabilecektir. Yal- nız küçük ve az aylıklı yarlar için ke- silecek para nmisbeti azaltılmıştır. YI- Tığı 8000 franktan aşağı aylıklarda yal- niz h 3 ve 8000 ile 10000 frank arasın da 96 $ kesilecektir. Böylece devlet bo- noları ve tahvilleri sahiblerine ödenen üremlerden de ©ç 10 kesilmiş olacaktır. Alınan tedbirlerin en genişi ve en faz- la heyecan uyandıranı budür. B. Laval, çıkardığı bildiriğde bu ted- biri haklı güstermek için şöyle Bugünkü bu! takdir edilemiyecek bir zamanda kurul. muş olan birçok harcalara — bugünkü devlet kargr koyi değildir. Bugün hükümet için bu çıkmazda tu- tulacak iki yol vardır: Ya imkân nis- betinde ödiyeceği paraları araltımak ve- ya bunları tamamiyle ödeyebilmek için kıymeti düşenüş para ile ödemek. Hükü- met birinci gekli seçti, zira bilir ki ce- saretle yeritilirse bu tedbirler daha iyi bir gelecek sağlıyacaktır. diyor. anın sonuçları - önceden ak — halde Yeni gelir kaynakları 1 — Devlet bono ve tahyilatının Ü- reminden 95 10 kesileceğine göre bun- larm haksızlığa uğramaması — için bü- tün anonim sosyetelerin taşıyana yazı- h sehimlerinden alınan vergiye de ©6 17 den 24 e kadar değişen üstün resim- ler ilave edilmiştir. Muvakkat olan bu zamlar, devletin veya özel sosyetelerin ilerde çıkaracak- ları sehim ve tahviller için tatbik edil- miyecektir. e 2 — 80000 frangı aşan gelirlerden ilave olarak şu nisbette vergiler alı- nacaktır: 80.000 le 100.000 frank arasında bu fark üzerinden alınan genel vergilerin b 25 i nisbetinde bir ilavc. 100.000 frangı geçenlerin -bu mik- tardan fazlası için genel vergilerin O6 SO si nisbetinde bir ilave, 3 — Devletten sipariş alan silah ve süel gereçler fabrikaları için 96 20 nis- betinde ayrı bir kazanç vergisi konul. muştur. $ — Kumar ve birge-bahislerden alınan vergiler artırılmıştır. Garino gibi yerlerde oynanan — ku- marlardan kazanılan miktar üzerinden * 100.000 franga kadar kazanç üzerin- den ©6 15; 100.000 Te 500000 frank ara- sındakiler için 96 25; 500.000 le 1.500.000 frank arasındaki miktarlar için ©6 35; 1.500.000 den 3 milyana kadar mıktar- lar için 96 45; $ milyondan $ mi'yona kadar miktarlar için 96 55; $ milyondan 15 milyonas kavar 96 60 ve 15 milyo fazla kazançlar için de Öp 65 vergi a'ı aacaktır. 5$ — Ceza kanundaki birçok para ce- aaları artırılmıstır. EBİLİR. Hayatı ucuzlatmak için tedbirler 1 — Ekmeğin fiatı 18 temmuzdan başlıyarak kilo başıma 10 santim ucuz- layacaktır. 2 — Hava gazı fiatlarını ucv t mak için tarifeler yeniden gözden ge" çirilecektir. 3 — Elektrik fiatları indirilmiştir. Paris için kilovat — saat aydınlatmada 1.50 frank, işletme kuvveti olarak kul- Tanıldıkta 1 franktır. Bu fiat şehirlerin müfusunun azlığı nisbetinde artarak en ar nüfuslu kasabalarda aydınlatma için 240 ve işletme için 170 franga kadar yükselmektedir. 4 — Geçen seneki Fiatlara bakarak kömlr fiatları 9Ç S le 15 arası ve evde kullanılacak kömürlerin fiatları da ©6 25 le 30 arası indirilmiştir. Sunf potas gübrelerinin fiatı hemen 94 5 İndirile- cektir. $ — Bütün ev kiraları, farksız ©4 10 nisbetinde indirilmiştir. Kiracılar ver- dikleri aylığı bundan böyle 9, 10 nok- san ödeyecekler, ve ev sahiblerinin ye- niden zam yapmak hakları olmıyacak- tır. Bu maddenin hükmü altı aylıktır. 6 — Yabanet memleketlerde blole edilmiş fransızlara ait paraları kurtar- mak için tedbirler alınmaktadır. Gazeteler nasıl karşıladı Haber gazeteleri bu buyrultu- Tarr genellikle iyi karşılamakta- dırlar, Lö Pöti Jurnal'da B. de la Palisse imzasiyle çıkan yazıda de- niliyor ki: “Hükümet, bu buyrultuları kaleme alırken, belli ki yeni özverilerin yükü- nü herkese aynı derecede dağıtmak ça- relerini aramıştır, Her fransızın, bütün yurddaşlarının yükünü paylaşmayı se- ve seve kabul edeceği düşüncesi hakirm olmuştur. Bu da gösteriyor ki hükü- met laboratuvarlarında teknisiyenlerin yanında psikologlar da çalışmıştır. P- kat bu psikologlar, halkın artık çalıp çırpmalara, lüzumsuz ve beyhude har- calara bir son verilmesini istediklerini anlamasalardı büyük bir hata işlemiş olurlardı. Jurnal gazetesinde B. Raoul Saba- tver diyor ki: Buyrultulardan bir çoğu hoşa gitmiyecektir. Fakat B. Laval bu- nu önceden görüp de şöyle dememiş miydi: eBütün ödenim halkın gözünden düşmek olsa bile ödevimi yerine getir - mekten geri kalmıyacağım., Pöti Pariziyen gazetesi de bu mese- leye ayırdığı uzun — yazıda diyor ki: Hükümetin dikkatini çeken bir başka nokta da: Devlet masi ve ulusa! finanx üzerinde gitgide ağır bir yük holine gelmesidir. 1930 da 260 milyar olan devlet borcu 1935 de 340 milyara çıkmıştır Bu 80 milyarın ortalama 9Ç 5 üremle alınmış olduğunu farzedin. — İşte size her yıl vergilere eklenmesi lâzımgelen 4 milyarlık bir faztalık. Hesah basittir: 40 milyon fransıza dağıtılan 4 milyar frank insan başına 100 frank yeni ver- gi demektir. İstenildiği kadar malolma fiatları indirilmeye, hayat — ucuzlatı!- maya çalışılsın, devlet borcu bugünkü hiziyle artmakta devam ettikçe bunlar bakikiğ bir çare olmıyacaktır. Tan gazetesi alınan tedbirlerin ağır olduğunu gizlemiyor. Fakat ba ağırlığı doğru buluyor ve diyor ki: Bit yandan finans işlerinin günden güne kötüleş- mesi, bir yandan kamoy'un - kızgınlığı durumu öyle bir hale getirmişti ki şid- dete de başvurabilecek enerjik bir ha- reketin kesin lüzumu ortaya çıkmıştı ve bu yalnız paranın kıymetini — koru- mak için değil aynı zamanda bugünkü sıyasal düzeni muhafaza etmek için de borcunun art-