SAYIFA 4 Kaybolan Hindistan t 1985 tarihli Deyli Meyl ga- olan Hindistan,, başlığı altında şu başyazıyı yazıyor! Bugünlerde hükümet, Hindistana bit daminyon vaziyeti vermek ve bu husus- Şa Lord İrvin'in beş yıl kadar önce söy- kdiği kötü bir nutku bir alet gibi kullan- Mnak sıyasasını güdmektedir. Herhalde bakanlar daha eyi dikkat edecek olurlarsa bu dominyon vaziye- ginin Hindistan barışı ve imparatorlu. Yun güveni için bir tehlike ve bir tehe did olduğunu göreceklerdir. Bu karar, Lord Birkenhed'in birkaç Gefalar tekrarladığı gibi, Hindistana ö- Yeki dominyonlara olduğu gibi bir ka- Munu esasi vermek ve ona ordu, polis, #dliye ve mülkiye hizmetleri Bzerinde Göteki kendi kendini idare eden domin- yonlar kadar murakabe hakkı bağışla- mak demektir. Hattâ bu yeni durum, orada İmparax #orluktanı ayrı bir cümhurlyet kurulma- & ve imparatorluk herhangi bir savaşa Fatıldığı zaman cümhurlyetin bitaraf- Höinı ilan etmesi hakkı bile mevzuu- Bahs olmuştur. Şurası muhakkak ki Hindistan kon- geet Üyeleri eğer bizim ne yaptığını Glimiyen hissine tâbi diplomatlarımız tarafından bu hak verilecek olursa bu- Bu bile kullanmak dileğindedirler, Artık ingiliz ulusu, ilerde çıkacak işir savaşın Hindistanın — istiklalini ve Bitaraflığını ilan ettiği takdirde vazi- yetin ne olacağın: düşünsünler. 'Topraklarında daimi olarak 60 bin fegiliz askerinin durduğu Hindistanın Gurumu öteki normal dominyonlardan famamiyle farklıdır. Eğer beyaz kâğıd kanunu esatisine wücud verilecek olursa o zaman Hin- #istandaki güçlükler büsbütün artacak- Br. Bu hususta meşhur aakeri mütehas- General Baird Smith'in tetkik ne- ân'nde bildirdiği mütalcaya göre distan idaresi ve Hindistan ordusu Bindiileştirilecek olursa o zaman ora- Yaki ingiliz kuvvetlerine kendi selamet. İsri için çekilmek düşecektir. Fakat eğer Mindistan bir deminyon elmak hakkını kullanmağa başlıyacak Olursa o zaman bu kuvvetlerin çekil- Hesine müsaade etmiyecektir. Çünkü Böyle bir hareket kendi bitaraflığını bendi eliyle bozmak demek olacaktır. Onun üzerine oradaki İngiliz kuv « yetlerinin vaziyetleri bundan bir buçuk Baır evel York'taki kuvvetlerin veziyet. kerinden daha feci ve elim olacaktır. Bakanlarımız yeni gütmekte olduk- Tarr Hindistan aryasasının askert alan- Ga ne manaya geldiğini düşünmüşler midir? Bu dominyon olmak hediyesi tama- Miyle yepyeni bir şeydir. Yoksa Hindistan ihtilalcilerinin teh- Gidi karşısında zavallıca onlara mesu- Myet vermek ve bu suretle silahlarını #ilerinden almak gibi bir sryasa düşün- mek gafletinde midirler? ——— .o <—— Kaybolan bir sovyet tayyaresi Nevyork, 16'(ALA.) — “Pravda,, ga- Betesinin verdiği bir habere göre, Tun- dra'da kaybolan Sovyet tayyaresinde bir pilot, bir makinist iki de yolcu bulunu- yordu, Tayyarenin, henüz izi bulunamamış- tır. Yolcuların beraberinde pek az yiye- €ek vardı. Sis yüzünden bir tayyare düştü Mesina, 16 (A.A.) — Bir deniz tay. yaresi bir yerde sis içinde düşmüş ve yanmıştır. Üç tane kömür halirie gelmiş ecsed bulunmuştur. Ölümden kurtul- Mmuş olanlar olup olmadığı belli değil. Hir, Londra hava işleri bakanlığının bir bildiriğine göre tayyare, Napoli'. den Mal i Kalafrana üssüne gidi. yordu. Tayyarede dokuz kişi vardr. Bunla « Hn ikisi zabit biri de yolcu idi. Mesina, 16 (A.A.) — Royter Banın öğrendiğine göre kazaya uğramış #lan tayyarenin içinde sekiz kişi bulu- Buyordu. Bunların bepsinin de ölmüş Oldukları resmen bildirilmektedir. Ka Ba, #aat 11.35 te olmuştur. Kazanın hiç Bir göhidi yoktur. . Şiddetli yağmurlar yardım işi bu kz İngiltere 'Yazan: Loyd Çorç Eski Britanya Başbakanı. Londra, sonkânun — Cümhur Rcisi Ruzvelt'in Birleşik Amerika bükümet- lerinde gerçekleştirdiği sıyasay rır gerleri olduğu için, bugün ingiliz ulusuna kabul ettirmek istediğim büyük Britanyanın ulusal kalkınma programı birçok çevrelerde âdeta bir nevi “Nev ya andı- Deal,, sıyasası diye telakki edildi. Her iki programın da düşünce ve amacları bakımından hakikaten birlik gösteren yetleri vardır, Her iki programda iş- Gizlere iş bulmak amacı güdülmektedir. Bu ise yalnır zaruretin doğurduğu ge- gici İşler bulmak değil, devamlı bir re- fah halinde yeni bir çalışma biçimid Bizim ileri rzın çoğu biribirlerine benziyorlar, Bu böyle olmakla beraber, Oky rek bu gerekse öteki yanında tatbik e- dilebi nus'un ge €ek olan bir program projesi, i ülkeyi alâkadar eden meselelerin esasındı atındaki ayrılıklar dolay lamaz olacaktır. Büyük nayiin $ıkıntısı ve elde küvvetlerinin geniş bir iştizlik meselesi Birleşik Amerika hü- kümetlerinde giden çok daha eski ta- rihlidir. Buhran bizde on dört yıldı balde Amerika'da ! önce b ülkeye başka Cümhur Re- er girdiği başka biçim isi Ruzvelt, ü hadde vardığı, kaça başıbozukların nizam keye soktukları, e banka iflas ederek yıkıldıkları, çi ler pek büyük bir zaruret içinde bu- lundukları, sanayi ve daha başka kurum- ların etham ve tahv hiçe indiği ve açlık kâbusu sokaklarında dolaştığı sıralarda iş başına geçti, Bun- dan dolayı Ruzvelt'in banka işlerinin, reorganizasyon'u, içki yasağının kaldı- rılması, yoksulluk içinde kalan çiftçi- yüz hirleri Jere yardım edilmesi gibi durumun za- rturf icabları olarak aldığı tedbirler, A- merika buhranının kendine has tezahlir. lerine uydurulmuş tedbirlerdi. Halbu- ki, soysal kanunlar kaymak Ruzvelt'in yaptığı ıslahatın kısmı zaten, çoktanberi — İ vardı. Ruzveltten önce, Amerika işsiz- Tiğin azaltılmasını, İng 1 çok daha büyük bir ölçüde hususi yardım kurumlarının faaliyetlerine bağlamak mecburiyetinde kalmıştı. Amerikalrlar para yardımlarını -topla metodl. ingilizlerinkilerden daha ziyade verim- suretiyle k bir iltere'de Yabanğı _gazete!erde 9kudı_ık'|—şıî£mıâz; | oldu; yoksullar için nmış olan paralar, daima bizdeki y künlardan bir miktarı bul du, İngiliz ve amerikan yardım kurun ları arasındaki lında Amerika'y ladım. Oradi nin ahlaki yürüdüğünü gördüm, Yardım için top- lanmış olan paraların normal ve dıştan dolaştığım zaman an- i yardım toplama biçimi- ir mecburiyet izi üzerinden da görünen ihtiyacların tatmin edilme- si için olduğu anlaşılıyordu. Bu “husu- , sistemin sıyasal birçok faydaları ol- inliğin a ziyade gü verdiği masın: dım ediyordu. Ancak işsizlik on mil- ye yayılarak böyle üç kış bir siste- min de zorla yıkılıp devrilmesi ve dev- letin yardıma çağrılması icabetti. Fakat İngilteredeki mevzuatı ne haldedir? İn susi yardım sul kanunu zaman tatır sulluk çimde kabahati olmadan işsiz » meselesine olmadığını, y ada anlamıştı. Bundan dolayı osu 1908 den 1911 e i haller için anayasaya tler aldı. Parlamentonun, ve sigorta siste, Lordlar K : ara- sında anayasa etrafında b mücas- delelere çığır açtı. Bu projelerin bütçeleri kabul edilin ciye kadar, iki tane genel seçim yapıl- ması lâzımgeldi. Soysal ıslahatın tatbik edilmesinden şahsen mesul — olduğum için bu seralarda olan biten şeylerin ha- tırası tabiatiyle bende hâlâ çok car olarak yaşamaktadır. O gü cadeleler hayatımın en tat nı taşımaktadır. Benim koyduğum siz- temi bütün partiler memnuniyetle kar- şıladılar; hattâ bu sisteme her parti e- linden geldiği kadar müzaharet ederek onu tamamladı, Soysal sigortanın lanışlı oluşunu herkes idrak etmiştir. Bu sigorta sistemi ile insanlığın birçok sefaletleri önüne geçilmiş ve bilhassa devamlı bir durum haline girmiş olan işsizlik devresinde İngiltereyi kargaşa- lıklar ve ihtilal çıkmasından korumuş- tur. On dört yıl süren işsizlik dev de bilhassa bazı belli başlı mıntakalar- da en ufak bir biçimde bile asayiş bo- zulmamıştır. İnsanı şaşkınlığa sürükli- yen açlık olmamıştı. Mütecavizin tarü Reisicümhür Ruzvelt, Birleşik A- ka hükümetlerinde birlik bir dev- let sigortası sistemi yapmak istediğini ilan ediyor. Onun bu tedbiri almağa ka- rar vermesindeki isabetin İngilterede- ki tecrübelerimiz de hak vermektedir. Biz ingilizler amerikalıların yapmış ol- dukları birçok ıslabatı daha - önceleri kendimizde tatbik ettik, Büyük Britan- ya altın esasını bırakmak, kambiyoyu düşürmek gibi hareketleri fevkalâde za- rüretler kargısında gaha 1931 yılında yaptı. Bizi idare eden devlet adamları altın standardı bırakılmasına teşebbüs cildiği zaman bu barekete karşı tehli- keli bir mücadeleye girişmişlerdi. Fakat hakikatlerin önüne durulmaz mecburiyetleri tarafındı zaman bütün bu müddet detlerine karşı koymak istediklerini an- ladılar. Ruz nda 1933 elt de güddüğü şuurlu sı- ında altın piyedi n aşağıya indi Cümhur Reisi, Amerika iİşsizlerini ölçüde yol ve yapı işlerinde, ör- su tesisa- ) & endine iş edindi. Onu programını 1929 danberi ileri sürdüğü ve bugün- niden kurma sıyasasının bir bölü- ü teşkil eden sıma benzet- mekte haz duyuüyorum. Ruzvelt'in tek- lifleri ile benim tekliflerimin başbaşa gittikleri diğer bir cihet de ziraatin da- ha vefimli bir biçime sokulmasında 18- rar etmektir. Çiftçi pazarlarının daha sağlam temeller üzerinde kurumlandı- rılmasını ve ailelere kendi geçimlerini kendilerinin temin edebilmeleri imkân- larını verecek küçük çiftçilerin çoğalt- iması her ikimizin de isteğidir. A- merika Birleşik hükümetlerindeki çift- çi halkın yüzde nisbeti çok yüksek ol- duğundan, bizde olduğu gibi büyük öl- çüde tutulacak olan bir iskân şeması ile işsizliğin öyle kolayca azaltılmasına imkân yoktur. Her sınıftan çiftçi işçi- lerinin Amerikadaki sayısı İngiltere- den dört kat çoktur. Amerika hemen hemen kendi ülkesinde istihlak ettiği bütün ziraj maddeleri öz ülkesinde is- tihsal edebilmekte, buna karşı İngilte- re, ihtiyaçlarının yacısını denizaşırı yerlerden getirmektedir. Eğer İngilte- tedeki çiftçi işçilerinin yüzde nisbeti Almanya'daki ve yabut da Birleşik A- merika hükümetlerinde olduğu kadar büyük olmuş olsaydı, adamızda hiç iş- siz kalmazdı. İşte bu bakımdan da A- merika Birleşik hükümetlerinde bizde olduğu ölçüde bu istikamette yapılacak (Lâ Repüblik'ten) ka, Amerika bi ve ticartf yer yoktur. Bundan b; ibi pek de ihraca donanmasının gelirine ldir, Milyonlarca zim ülke değ murabbar çünün k: adadan daha olan bit mkânlari vardır. Buna göre de amerikan içpazafe larının bizi: mukayese kabul etmiye* cek ölçüde genişleyip yayılma kabiliye* ti vardır. Kotkocaman imparatorluğu* muz bu terazinin bir gözüne bir parç3 denk geliyorsa da, — dominyonlarımı! kendi sanayi kurumlarının tasasını t2* şıdıkları gibi müstemlekelerin satınak ma gücleri de, hendi ölçüsüne henüz daha dir, Ruzvelt'in ileriyi gören metodlarım” dan biri de, başarmak istediğ başına ibtısas sahiblerini ve fer ketkin kimseleri getirmektir kabiliyetleriniti yaklaşmamışları şlerin asetleri Acun savaşında mühimmat ixtihsa- linin kurumlandırılmasını dığım zaman, Lüyük bir mı le aynı yolu seçmiştim, Beni teklifim, muhtelif ulusal faa izerime al« affakıyete şimdild t alanı larını temsil ve ameli tavsiyelerde bu* lanabilecek kabiliyette zeki ve feraset- li kimseleri içine alacak — Lir “ulusal kalkınma idaresi,, kurmaktır. Amacı ols miyan şuursüz plân ve proje ığ ab standardını bırakıp gene ona döne caşmadan ibaret olan eski sistemin sıkışık dürümlar içine yuvaclar ndan kalkr ir biçimde m np tekrar al bu kas dar karışık Jern olan a« et ve devletle. cunumuzda pek çok inı refahmma malolduğun ei medeni rin anlamaları zamanı artık Buharla elektriği kendim tirmekte olduğumuz gibi in gelmiştit. hizmet ete zekâves tini de kullanmalıy tinin kendine her şeyi yıkarak devirerel yol açmasına meydan vermemeliyiz.Mâ insanlık zekâves N işlerin yeniden kurumlanıp kontrol edilmesi bizde de, Amerikada zor bir keyfiyet olduğu gibi çok müs da çol him bir iştir. Topraklarımızdaki ulusal servetin devlet tarafından ic si gibi Ruzvelt'in çok şuurlu re edilme: düşünces sine ben de iştirak ediyoru: mımin en mühim unsurları biriktirilmiş para ve müstahsil amaclarda k Nira'nın sanayide — iş saatler Progras biri d artıklarını makulf nmaktıf, azalte mak, buna karşı gündelikleri çoğaltmali işlerini İngiltere'de büyük bir alâka il€ takib ediyoruz. Eğer bu hususta ulut lararası bir anlaşma yapılacak — olursaş işsizliğin büyük bir kısmı bütün bir neş sil için olmasa bile hiç olmazsa on yı) sürmek Üzere halledilmiş olacaktır. Noye Praye Prese'den .—— Londrada teşkilatlı hırsızlar 8 Şubat 1935 tarihli Deyli Meyl ga zetesi yazıyor : Son günlerde Londra'da bLulaşık bit hastalık halinde mücevherat kaçakçılığı devam etmekte ve gizli polis teşkilatte ni bir hayli uğraştırmaktadır. Bu bırsızlıkları yapanlar, teşkilatlış etomobilli mütehassış bir çetedir. Son Üç gün içerisinde bunl defa hırsızlık yaptıklar . | baber verilie yor. Bazan kocaman bir kasayı da beras berlerine alarak kaçabilen, gözden kaye bolabilen bu çeteler gayet hızlı gideri otormobiller kullanmaktadırlar Otomobil, gene canilerin, kanunü çiğniyenlerin maksadına hizmet ediyof: Son yıllar içinde polis muhabere ve muvasala teşkilatı telgraf, telefon, tele siz telgraf, otomobil, tayyare gibi vas sıtalarla bir bayli Anlaşılıyor ki caniler de bu sahalarda süratlendirilmişti. tekemmül etmişler ve hızda polisi gerl bırakmışlardır. Acaba seyrisefer işine bakmak içil birçok polis aDanılıyor. d yle çe« tecileri kovalamak için daha az mı kas lıyor? Herhalde bu hızlı hareket etmek teşe kilatına malik haydudları - kovalamak ve yakalamak için daha mükemmel pos lis teşkilatına ihtiyacımız olduğu aşle kârdır.