9 BİRİNCİ TEŞRİN K ÖY ve KÖYLÜ Veli Dayı diyor ki: Efendi gibi çalışmak, efendi gi- [ bi yaşamak yalnız kendimize değil güzel yurdumuza lıarşı| en büyük vazifemizdir. B Veli Dayının bahçesine köy , misafirleri al.nırlar, komşuları konuk gittiler. Veli Dayı onlara kendi el ile yetiştirdiği âlâ üzüm su. ndu: — Afiyetle yiyin dedi. Helvacıların Ahmet — üzü- mü pek beyenmişti, —Şu davardan göz ıçlı_ğı— mız yok ki Veli Dayı dedi.. Köylü hep bağ yetiştirim - ek istiyoruz.. İstiyoruz. am- ma.. Koyunlar, keçiler, sığırl-i ar sağ olsunlar. Bırakmıyor.. Veli Dayı başını salladı, dedi. ki: Oğul.. Onlar insanlara tabi , Başı boş — bırakırsan elbet ne dal ne bağ hırakırl- ar.. Siz hele bir isteyin bak nasıl köy bağ, bahçelik olur. Üstelik sığırdan da hiçbir xa gölmerz.. Memiş ağa tasdik etti: — Doğru söylüyorsun Ve- li Dayı.. Biz işin hep kolay tarafını hesaba alıyoruz. Veli Dayı cevap verdi: —Memiş lokma çiynenme- den yutulur mu! Bağ isteyen benim gibi yapar.. Evvelâ bağ yerini güzelce çevirir. Buradan kuş uçurtmaz. So- nra emok verip — bu yere. Çabuklara çocukları — gibi bakar. Nerede bizde böyle babayiğit. Bu sözden Veli Dayının — Böyle söyleme Veli Dayı. Bizim — neyimiz eksik, ne- den biz yapamazmışız bağ- yeri, Veli Dayı— Türkün elin- den bir şey — kurtulmaz ağalar. Yeterki meram e- din siz. Bağ, bahça bun- lar köyün güzelliğidir, kö yün sağlığıdır. Bağ, bahçe çocuklarımı zın benizlerine kan — ve- rir. Hayat verir.. Lehül- hamt Cümburiyet sayesin- de ne — hirsiz, ne uğu rsuz yok Biz — vaktile askare diye köyden çık- tıkmı on, on beş yıl dönemezdik buralara... Şim- di lehülhamt hükümetimiz içte olduğu gibi dışta da itibarı ziyade.. Dost, düşman Türkü sayıyor.. Ortalık süt.. — Limanlık Bu kadar eyilikler içinde Bize düşen işimize — dikkat etmektir, işimizi, köyümüzü ilerletmektir.. Hem bu biz- im borcumuzdur da. - Bize yurdun — efendiliğini — ver- en cümhuriyettir. Efendi gi- bi çalışmak, efendi gibi yaş- amak yanlız kendimize değ- il güzel — yurdumuza ve sevgili mili- etimize karşı en büyük va- zifemizdir. Veli Dayı Konakpınarında bir ihtiyar heyeti odası yaptırılıyor. İşittiğimize göre Konak- pınarı nahiye merkezinde iki katlı bir ihtiyar heyeti odası yıphnhııhudır. Dört oda ve iki salonlu olacak olan bu binanın birinci katı bitirilmiştir. Köylü, güzel bir hükümet konağı yapmak — arzusunda- dır. Bu bina yapılınca şim- ——— diki konak mektep ittihaz edilecektir. Konakpınarlılara giriştik. ı leri bu güzel işte muvaf- | fakıyet dileriz. 3 Köy kanununun kanun unun tatbiki şimdiden eyi ne- ticeler vermeğe buşlamıştır. Bu hususta önümüzdeki sayımızda malümat verece- ğiz. Zirat Kredi Kooperatifleri. Yukarıdaki resim Şamlı kooperatifine yazılı kardeşlerimizi gösteriyor. Kooperatif bize ve mem | müessesedir. Celecek sayfamızda kooperatife dair yazacağız. lekete en faydalı bir Bu resimde Cümburiyet hükümetinin değerli başını köylüler arasında görüyorsunuz.. Köy köylü sevgisini yaymakta Gazi Babamızı takip eden eyi kalpli, demir gibi iradeli ve celik a) TÜRKDİLİ senesenuzLe, İsmet Paşamız köylülere diyor ki: — Siz bu memleketin direğisiniz.. Köylü kardeşler; sizi yurdun elendisi yapan Cümhuriyettir. Bu yurlta Cümburiyet yükselt- mek için siz de var kuv Çİ ift;ininr ggüt/eri: vizle calışınız! Toprağın bereketi nasıl arttırılabilir?. | Ağalar; Geçen hafta toprağın sü- rülmesini görüşmüştük. Bu- gün de toprağın bereketini nelerin arttırabileceğini gö - rüşeceğiz, Bir çiftçi mahsulün bere- ketli olmasına yardım eden şeyleri bilmelidir ki toprağı. nı ona göre hazırlasın. Mahsulün bereketli olma- sı jiçin her şeyden evel şun. lar lâzımdır: 1 — Toprak verimli olm- alı, 2 — Yağmurlar zamanında ve bolca düşmeli, 3 — Sıcaklık mahsule ya- rayacak kadar — bulunmalı, fazla veya az olmamalı, İ 4 — Toprağın gübresi bol olmalıdır. İşte bir toprakta — bunlar bulunursa o toprağa okilen mahsul de o kadar ziyade olur. Şimdi bunlar üzerinde ay- ri ayrı. konuşalım: 1 — Toprağın verimli ol- ması ne demektir? Bel ve güzel mahsul ve- ren toprağa verimli denir. Bir toprağın verimli olmesı için de mahsule lâzım — olan gıdalardan beşka toprağın içinde kum, kil, kireç to bu-| lanmalıdır. Kökler aşağılara kadar gi debilmeli bu suretle mahsul istediği suyu ve gübreyi bu- labilmelidir. Sonra toprakta çakıl taş ve kumlar çok az olmlıdır. Çönkü — bunların mühsule faydası yoktur. İşte böyle bir toprağa ve- rimli diyebiliriz. 2 — Suyun mahsule çok faydası olduğunu her - çiftçi bilir. Bir defa su mahsule baş hbaşına bir gıdadır. Suyun ikinci — foydası da topraktaki besleyici g.daları ertimesi ve bu eriyen gıdayı ta yaprauklara kadar götürmesidir. Mabsuller - ilk bakışta bizim kestiremiyece ğimiz kadar su harcarlar. Çünkü sayun hepsi mahsu lde kalmamıştir. İnsan nasıl- ki terleyince derisinin üze rindeki küçük küçük delik- lerden su yani ter çıkarsa bir nebatın içine aldığı su. yun birazı da öylece ter ha- linde dışarı çıkar. Bundan başka suyun diğer bir kıs- mı da daha toprakta iken sıcaklıkla uçar, gider. Böylece bir — tarladan az su kaybolmaz. Fakat suyun kaybolması — ekilen mahasnle değişir. Size bir misal da söyliye yim: Bir dönüm buğday tar lasında senede iki yüz bin kilo,yine bir dönüm yoncalıkt! an bir senade altı yüz bin kilo su mahsulo faydası — dokun- madan — yukarıda — dediği- miz gibi kaybolur. İşte bunun içindir ki - mahsulün büyümesinde yağmurun çok büyük faydası vardır. 3 — Bir mahsul beroketli olması için üçüncü olarak scaklık mahsule yarayacak kadar olmalı, fazla veya az olmamalı demiştik, Doğrasu mahenle sıcaklık çok lâzım. dir. Mahsal güneşten aldığı göre Bu sayfa her salı gü yapmakla güttüğümüz ülkü “köye, köylümüze fay- dalı olmaktır. Umuyoruz ki köylü kardeşler kendi sayfalarını sevecekler, benimsiyeceklerdir. ) güneşin 5 SAYFA: SAYARSRNNCANSNNCENMUNACEN UNNOK AT ELENEKENEKE, basilacaktır. Bu sayfayı ve azimli Nahi_);rğrl'e;imiz, Köylerimiz. Şirin Çonlu. Çonlu yaşil yapraklara bürünmüş bir- çiçek kadar güzel.. Solmuyan yaşilliğile daima taza ve güzel.. Şirin Çon'u, yeşil yaprak- larına bürünmüş bir çi- çek kadar güzel, — Önün. de uzanan gölün mavi suların ta içinde altın saoki renk desi, Bu yeşilliğile güzel Bilhassa — şimdi — köyde başlıyan yeniden yapma ve onarma güzelliği bir kat da- ha — artmaktadır. -Köyün Cümhuriyet meydanında krokiyo uygun yeni yap- tırılan ihtiyar meclisi 0- dası ve yanında yopılan arabacı, demiroj dükkân- lorı, biraz ötede ulu ye- şil bir. çınara arka — ver. miş — senelerce harap — ve bakımsız Yakat simdi ih ya edilen büyük bir çeş me, çarka — tarfında camiye bitişik gelecek büyük yıl Tarın adamlarımı bıığrı;ıılıı saklıyan — mektebin ış'klarjlu ve hulya bel. köy dajma solmıyan taze ve gıcaklıkla hîıy’uyo—rr Ekilen her mahsul yetişebil. mek içinayrı ayrısıcaklık ister beş dereceden aşağıda neba- ftatın yaşaması durür, Mahsulün bereketli olıma- sı için lâzım olan sobepler- den üçünü yani — toprağın verimli — olmasını, — sayun ve sıcaklığın — niçin lüzim olduğunu anladık. Gelecek haftada mahsulün beslanmesine bereketli — ol. masına çok faydası dokunan titreşen, henüz | badanalanmış — küçük — fa- kat sevimli binusı, yukarı kısmında beyaz taş duvarlarile — dövletin kudre. tini canlandıran — bütün bu yenilik ve güzelliklere bas- kın Hükümet konağı Onun önünde ve Cümhuriyet me. ydanında çocuk bahçesi için duvarları örülmeğe başlıyan park, güzel meyva fidanla- ri veiçinde geçen onuncu yıl Cümhuriyet merasiminın ulu bir hatırasını t yan abide ve ronk renk açan çiçekler. Artık tarlaların altın ba- şaklı demetleri yerine şimdi delikanlıların kuvvetli kolları saponları sürükliyen — öküz ve ineklerin sabırlı başları var, Sarı ve yeşil arasında açılan kırmızı toprak yığın- ları onların ümit — ve ışık kaynağı. Bu kaynağın vere- ceği bol sular yoksul haya- tlarına bollük ve — rahatlik getirecektir. Refet I ghirveiur—?üîîndı lonuçıı: cağiz, Haydi şimdilik Allaha 18- marladık ağalar. Çiftçi Osmanlı saltanatında köy- Tü, devletin dilini anlıya- mazdı. H Cümhuriyet, devlet budun birliğini — dil yönünden koruyor.