Enver Paşa; © anda, Eüver Paşanın yerinde Kin olsaydı, mühat olduğu İmkân . gazlıkları hesaba koyarak, hiç elmaz- »6 müdafaada kalır, en müsait bir moktaya çekilerek orada düşmanı Beklerdi. Enver Puşa ise, bilâkis ta. Enver Paşa bir taraflan taarruz ederken, karçı cepheden de Hasap Bey kumandasındaki — Özbekler düş. mana saldıracaklar, Baysuna yürü- yeceklerdi. İşte bu noktada aai bir teradüf. Örbeklerden beklenen yar d yarıda biraktı. Rivayete göre Hasan Beyin yanlış bir manevrası Özbekleri dağıttı. Ba netice karşı- sında Enver Paşa da bittabi müşkül Bir vaziyete düştü. Enver Paşanın nasıl ele avaca mığ. Paşa, kendini — topliyabilmek için (Yorçi) ye çekilmek meeburiyetinde Baldı. Bu çekiliş esnasında düşman kendisini takip ve tüciz edemediği #alde, dost gürünen Lakay İbrahiza slanca kuvretile Paşaya zarar ver. mek için çalışıyorda. Mekkârilerini geviriyor, ağırlıklarını yağma edi- yer, kötülük etmek için elinden ge- fent yapıyordu. Nihayet Bolşerikler de — Paşanın geçine düştüler. Fakat bu esnada İlk darbeyi yiyen Lakay İbrahim oldu. Gözü kızmış olun Kımıl aeker, dost Güçman tefrik edebilecek bir haldo almadığından — Lakayları da — ezdi, #öğneli, bu arada onların elinde esir Bulunan Enver Paşa taraflarların. dan Fazil Mahdum da kendini kur. tarıp kaçabildi. Enver Puşa gerileye gerileye (Hi mar) a kadar gelmişti. Yolda Efgan #afenbitleri de dağıldılar. Pfganistanda vaziyeti idare edecek Cemal Paşa ayarında bir kimse bu. | Benmadığradan, (Kâbil) Bolşevikleri “gücendirmemek yolunu tereih etmiş ve bu sebeple de Enver Faşanın ya- sındaki Elganlı mücahitlere, savaş- tün vazgeçerek memleketlerine dön. Melerini emretmişti. Bu mücahitle. Fin başında bulunan Efdaieddin Han, Rnver Paşayı da Kâbile götürmek ilçin çok uğraştı. Hatdk bir aralık bu işi zarla yapmak bile istedi. Du çe- tin bir müendele oldu. ” Biduleddin. Han; | — Paşa... Paşa halimlzi biribiri. misden mi gizliyeceğir, Allah aşkı. | gua bundan sonra neye güveniyor. #unuz? Diye bağırdıkça, Enver Paşa; — Allaha güveniyorum!. diye ma kabele odiyardu | Paşamın ba halini görenler, battâ '€n babayiğit, en cesur ve en taş Kalbii gibi duranlar bile, heyecandan | kendilerini tutamıyarak ağlıyorlar - &. Şimdi, bu fasla nihayet verirken Baver Paşayı (müneever — Türkis. mevverlerin — başında bulunanlardan biri 6lan üstad Zeki Velidinin ağzin- an kaydetmek isterim. Bir çok nok. talarda Enver Paşa ile bomfikir bu- dunmadığını evvekce kaydetmiş oldu. fum mühierem profesörün, bu bapta söyliyeceklerine hususi bir ehemmi- yet atfettiğim içindir. ki, — bilhassa enun dediklerini aynen almayı tercih ediyorum. Profesör Zeki Velidi Do. Pan, (Buzüekü Türkistan) eserinde, en sonundü Enver Paşadan işte şöyle | bahsediyor: | glünver Pağanın fcekalüde bir in- kılâpçı olduğunu Türkistandaki mü. Nihayet © gün, © mesut gün geldi. Perbad, subahleyin uykudan güzünü #çtığı zaman, yüreğinde derin bir helecan gırpınıyordu. Her samarkinden farksız başlıyan &ün, Gün, daha berrak, daha aydın- İik, Adeta İki güneş birden doğmuş kadar fazla işıkla görünüyordu. açtığı pencereden İçeri giren kış rüzgürimda bir mela tem tatlılığı dayuyordu. Yaprakları Gökülmüş ağuçların kadid dallarını, Kieşin ıği altmda, altır yaldıza Kulanmış göği zördü. Nimet hanımın çayına daha çok vardi. Fakat evde oturamadı, ftanlı) min gasıl gördüğünü, bu mü- | l PASA K RUSYADA..” Tetrikar 107 Yazan: KANDEMİR Allaha gövenlyorum |. diye mukabele ediyordu cadelesinde gözlerimizle gürdük. Bu- harada iken (hazır değiliz) sözümüze Enver Paşa (görülüyor Ki pek çabuk hazır olacak da değilsiniz) cevabını vermişti. Haklıydı. r Paşa — Türkis. tan vakayiine iştirük etmemiş olsuy- d, senelerdenderi devam eden Tür- kiştan kıyamı, yavaş yavaş, kendi kendine prozaik bir sürette sönüp bitecekmiş. Enver Paşa hu harekâta bir mâna veren adamdır. Vakıalar gösterdi ki - eğer Buhara | Emiri ve etrafındaki köhne kafalılar mümanaat etmemiş oisalardı - Bnver Püşa Düşenbedeki küvvetlerle — bile iş görebdilecek, Bolyeviklere daha ya. man darbeler indirerek hattâ Se- merkande kadar — yürüyebilecekmiş. Bunu Enver Paşa karşısındaki Bol. şevik kumandanları bile itiraf etmiş. lerdir. Enver Puşa elbetta büyük bir inkılâpp ve ideslist idi. — Buharada iken bütün müşkülüt gördüğü, anla- dığ halde, ilk defn ayak bastıkı bir menilekette, alelâde — müyunan bir mikyasındaki bir haritaya bukarak, atına atlayıp Buharadan Famire ka- dar koçmak başka türlü' izah edile . mez. Enver, büyük Türk inkilâbımın ve cihan vakaylinde vol oymyan Tür- kün yetiştördüki “bür balk kahrama- madır. Enver elbette Türklerin desta- ni (Deli Dümtul)) Tarından biridlir. Türktstana gekliâi zaman onu sevk ve idare eden vuh ve ideal, Türkiye. de bilhassa Balkan Harbinden sonra döğmüş olan (Türkçülük) rahu Sak AMeif münalarile panlslkmizm, pan- turanizm, ve panlârkizm siyasl mü- Bayyileleri değildi. Enver ve Cemal Paşalar — Merkesi ve Asyaya birleştiren (İslâm Devleri) veyahul (Türk Devleti) vücada getirmek fik- rinde değildiler, Onlar Orta ve Gar bi Asya İslüm ve Türklerimin mo. nafif Bir olduğunu ve bu meadaatin vahdatini Orta Aayalı İslâm ve Türk. leza Bilflil anlatmanın güuzlu münev verlerin borcu olduğuna kani bdll Enver Paşa büu hürekâitan mutla! bir netice çıkacağına —kani değildi. Öyle iken ya (Gazilik) yahat (Şa hitlik) diye tşe güru etti. İsi bozul. duğu zaman Biganistan bududunda bulunuyordu. İsteseydi matyetini a- larak Bfganizlana geçebilirdi. Orada kendisini hürmet, izzet vo ikramdan başka bir şey beklemiyerdu. Pakat o, Efganistann geçmedi. O mutlaka Türkislanda (ölmek) kararını ver . mişli. Eaver Paşa Türklatan topras kında ölmekle bu ülkede ve Türk ta. Fihinde en böyük vazifesini yapmış. tır. Cemal Paşa Efganlstzn tstiklâli. (oin temini, Kuvar Paşa Türkistanın kurtarlınası yolunda kurban gider. lerken bazı düşmanlarının idâlaları gibi şahal ihtiraslar peşimde koşma. dılar, kendilerile en mahrem sürette vznn uradıya konüştütüm için bilee rek fdedin ediyor ve bunu alâkadar bir Türkistan siyasi recülü sıfatile değli, bir müverrih safatila kaydedi. yorum.> — İKİNCİ FASLAN 80! . « Yarın Tefrikamısın en canlı kasma olan fçüneü kısim başlıyor: Enver Paşanın son günleri ve şahadeti, U—— —J üüi RRaL e Şi Lâleli apartıman- |Tarında yolsuzluk yok Akşam gazetelerinden birlsi tara. fından Hava Kurumuna ait olan Lâ. eli apartımanlarında yolkuzluk ya. pildiği yazılmıştır. Yaptığımız tahkikata nazaran işe « koyan Kurum Müfotrişi, lddiama Wayrİ varit olduğonu tesbit etmiştir. Bu itibarla hiç kimse hakkında ta. kibat leraama lözum görülmemiştir. Güman, ssat, daha beşe gelmemişti. | Salonunu, haftada bir defa, yakın |dostfarına ve yakın dostlarının dost. Tarına açık tutam bü asri ev sahibi. nin o günkü davetlileri arasında, er. kekten fazla kadın vardı. Ferhad, salona girdiği zaman, ka- vlSaıı;i—l_irliıııııı v a hayırlı bir Fabrikalarda çalışan amelenin geçimi kolaylaştırılacak MEN Sanayi Birliği İstarbuldaki fabrikalarda çalışan amelenin geçi- mini daha müssit şartlarn temim et- mezi İçin tetkikler yapmaktadır. Ax melenin ber türlü Ihtiyacım kolay ve ucuzca temin edebilmesi için ir: ederse kooperatüfler teşkli olrnac: tar. Birlik, bu münasebetle fabrika- sörlerle temanlara başlamıştır. Diğer taraftan Mii Sanayi Bir Tiği bir de sanayi sictlli hazırlamı karay vermiştir. Devhal işe başlamış olan Birliğin bu eserinde çehrimiz- | <L yi KAL L L D L deki bötün fabrikalar bakkında her türlü malümat- bulunacaktır. Dış ticaretimiz Ticaret Vekületi mal lesini arttırmak için bazı teşebbüslerde bulunuyor Baz memleketlerle ticari münase - betlerimözin — tanzimi — va dalayısile mal mübadelelerinin deha kolay ol- ması için tedbirler alınmaktadır. Ticaret Vekâleti İthalât Müdürü Necmi, Mosır yolu ile ticaretimizin tanahini hususunda tetkik ve temas- larda bulunmak üzere Kahireye ha- reket etmiştir. Standardizasyon Müdürü — Turkan Celâl de Asya mesmleketleri ve Uzak- şarkla ticarelimizin turximi güyesile tetkik ve temazlarda balunmak üzere Bombaya gitmiştir. Iktirat haberleri: TASVİRİ EFKÂR Sahnemizdeki tezat Tiyatro yalnız edebiyatın değil; fakat memleket kültürünün ön plânında gelen bir varlıktır. Bizde bu milli varlık, milli bir dava halini aldı.İstediğimiz şey bir “Hegeti edebiye,,dir. Bu da çok şey değiidir sanırım Celâleddin EZİNE EzEn GERA G ehir — Tiyatrasımun ea b man görsem; içimde bir şabildim. Samimi bir se, vinçle methü senasını ya- hir Tiyatrosu drama kıs. manda temsil edildi. Yalnız, yazık, ne yazık kiz bu temsil bir defaya mahsus kaldı. Halbuki bu iki piyesin; Şi nin «Şair evlenmesir ve Âli yin «Geveze berber; ini b de. İaya mahaus mazi örneği olarak le tahvil ederek üstüne adapte ku: Acaba yine mi aksayacak, yi- |etiketini yapıştırmakla, Türk sah. ne mi muvaffak olamıyacak he- |Nesine hizmet ettiğini sanıyorsm, yecanile içim titriyor. Halbuki vu- |cok yaniliyor. Adapte dümge humu aydınlatan arzü ©o kadar Sni vurarak. kolay tercümelere müsbet ve hakiki hükümlerle dolu | telif çeşnisini vermek. edebiyar tahrif etmek demekt », İki, hatığ vasat bir mevzuu .geçen (V Sanal me «Bulunmaz Uşak» da yap- ( Adapi yalnız memleket değil, — fakat tiyatramuzun re- (ağım gibi: orta bit temsil'- geçen | kültürünü değil, ayni zamanda pertuarında görmek isterdik. Her sene «Aptals da yaptiğım gibi- |teyircileri, yerli müellifi ve nmü- 'halde «Kör Dövüşü> ile kıyas ka- tercimi de mulazarır eden bit bul edilemiyecek kadar yerli, bi. zim ve mükemmel iki sahne ete- tine yer vermiş olurduk. Bu hü- kümden zarp müelliflerini inkâr şüphesiz on- alkışlamak, methetmek, göklere çıkarmak istiyorum. Bu arzumu |tarz: — yaratma — kabiliyet'nden bu sene de yerine getirebildi mahrum, yahut tercüme tavazuna gün dünyalar benim olacak; ken. Yabancı adamların tercih ettikleri dim bir roman yararmış, bir pi> takat bir şekildir. İyes yazmış kudar - sevinec. Fakat Şehir Tiyatrosu adapte | Fakat ne bileyim ki, —müsbet tarzını telik yahut tezcümeye ter. lemellerle girdiğim, Şehir Tiyat. Sihte musırsa; bari bizim içtimal İrosunum kapılarından, şahidi ol.;bayatımıza, ananeler.mize, örlle- duğum menfi semerenin hayal Timize, görüşlerimize uygun eser- Fakat «Kör Dövi kiymetsiz frenk — müellifinin ya- sukutu ile çıkıyorum. Bu sefer İeri intihap etmesi lâzım gelmez | amda bizim Şinasi ve Âlimiz her |de komediz kısınında «Kör Dö- mi? Piycs inlhap mevelesinin ne | mukayesenin üstündedir. Tiyetro vüşür piyesini seyrettikten son- kadar ehemmiyetli olduğu tek. tarihimizin ilk piyesleri aldukları Hiriz. ra yine oldu. Fakat şimdi it- Tar tebarüz ediyor. Artık bu gü- ve yazıldıkları tarihtem bugüne haf etmeliyim ki suhne sanat. ze batan hakikati inkâr edeme- | kadar yetmiş şu kadar sene geç- kârlarımız piyesin temsilinde çok Yiz: Tiyatromuz husust bir şir. |öği halde Sinasi ve Âli Beyin muvalfak olmuslardı. Ne çareki kete nit değ ldir; Belediye sahne- | piyes tekniğinde hiç de müptedi ki. oynamak mecburiyetinde ol. *idir. Bir devlet tiyatronundan şayamıyacağımız - kabiliyetlerine, Yeni et narhı Fiyat Mürakabe Kowlsyonu, dün Vali muavini Ahmet Kımık'ın relali. #inda toplanmıştır. Komisyon İstanbulun et Işi Üzerin. de tetkiklerine devam etiriş ve narhı dukları vedvil; eHlasan efendi> Wİıı:kıı:ıâıy. Yine geçen sane bu yfauhavere ve hareketteki nâzım tulâatındaki muhaverelerden de Bazetede ayni mevzu hakkında | ustalıklarına ve bilhassa yetmiş aşağı idi. Mevzuu tenkidin dü- yazdıklarımı tekrar ediyorum: vene evvel bugünün türkçesini İnunda olan bir piyes düşürme- |Piyeelerin intihabı için bir «beye- | vazmalarına hayran olduk. |mek için hakikaten yüksek kabi ediber n'n teskili mübrem ihti. Bu piyerleri zamunının — çerçe- liyetlerini serfettler, Şaziye, Pe- Yaç Haline gelrai eTiyetros sokabilmekle sahne vazu ü vesin pabileceğim iki piyes Şe- | ne| bir miktar artlırmıya karat vermiş- tihan, Şevkiye, Bedin, Sait, Vas valnız edebiyatın değil. Takat tir, Fakat kaç kuruş artacafını tes- |fi kusursuz biter muzbike sanat. memleket kültürünün ön plânın. bit gimemiş, İstihsal murtazalarına kârıdırlar. da büyük kudret göstemmişti. Temsil fevkalâde idi. Sanatki ların isimlerini tastihe lüzum gör ielyraf çekerek melümat irtemiştir. Komls#yon iki gün sonra tekrar top- lanarak istiksat mmmtakalarndan ge lecek cevabâ göre yeni et narhını tes. BiL edecok Sığır etine de gelncek toplantıda fiyat tesbitl kavvetle mühtemeldir. Dün Adliyeye verilen muhtekirler Fiyat Mürakabe Komteyonu, dün 16 küçük esmafı İhtikâr suçu ile Ad- Hiyeyo vermiştir. # Bunların öksevlsi küçük Iİhtikâr bâdiseleridir. Balatta bir tütün rak) Dayu 825 kuruşa satması icap #den bir şişe şarabı 96 kuruşa, giktaşta bir tahafiyoci 60 paralık (- neyt beş kuruşa, Galatada bir. ka . lemei 88 kuruşluk kalınık 10 kuruşa gattığı için Adliyeye varılmişlerdir. v& OROZDİRAK MWÜDÜDÜ (H, TİKÂRDAN SUÇLU — Sultanha. mamındaki meşhür Orozdibak mağa- zaki mesul müdürü Artur Mayer. ile Mahmutpaşada — Anadolü pazarı sahibi Yani Mayer, baval l ihtikdir yapmak süçandan, Müdde: mramilite teslim olunmuşlardır. Bundan başka, Meydancıkta Vilya haninda 35 numaralı mmağaza sahibi Tekok, Beyazıtta kırtasiyoct İbruhim Artal kaleni veu, Tünel başında 898 numaroda tamirci Moris kızı Bdiye, İle İstiklâl enddesinde sxxtçi One de sant camı Gzerinde İhtikâr yapmak suçundan Asliye İkinet Com mahke. mesince tevkif olunmuşlardır. KONFERANS Beyoğlu Halkevinden: 6/11/ 941 perşembe anat 18 de Halke- vimizin Tepebaşındaki Tmerkez bnasında C. H. P. İstanbul - V. L H reisi ve İzmir mebusu sayıri Reşad — Mimarağlu — taralından «Türk tarihine seri bir nazar ve yeni bir eser> mevzuunda mühim bir konlerans verilecektir. Herkes gelebilir. ve tanmmadığı bir çok kadınlır, battâ erkekler hakkında, bir salon halkını Fakar oslar ne yap: |da gelen milli bir varlıkr. - Biz. sınlar ki, Tgaeden. kayıtsız ve şartaız harhi- - İjetler dediğimiz meczuplara yes bir muzhike hattâ. — bir vod- vil ble değil, fakat bir cintihap * faciasas idi. «Kör Dövüşüa adapte bir pi- |yestir. Evvelâ niçin adaptede İdoğrudan doğruya tercüme de- | İğil? Bu adapte modası - bizdeki | kadar hiçbir. memlekette tevaç bulmadı. Hele adapte — edilen pyesin mevzuu ve kayakterleri |hiç de bizim içtimai |aymazsa, Türk fert ve cemiyet. İsin havasını yaratmazen, —aslındı bir ahenk varsa bile kayboluyor O zaman siliadir şapklı ve çep- kenli; ne Türk ne İrenk. bir ta. kım melez tiplerle karşılaşıyoruz, Maesalü piyeste Bedin erkekleş. mis bir kadin tipini temsil — edi- yordu. Ağzında kocaman — bir sizara ile sahneye — çıktı. - Sisara | ne ise. fakat asıl Türk camiâsı. | nin yarım parçası olan nezih (İTürk kadımı sigara içmez. Hattâ birçok kadin cemiyetlerine men- | sup olus bile içmez. Bu gibi. ka. İdanlık hukukiumü müdafar eden zorba dişilere zamanında — sufra ka | |gilterede rastlayabilirdik. — Buzün orada da mevcut mu - bilmiyo- yorum; herhalde bizim — camiğ, mizda ana vardır. zevce vardır. hemsire vardır. sevgili vardır; f kat nezih bir ahlâk, bir a ve bir ananenin kanunlarını ağzın- |da koca bir yaprak sigarayla yık. |mak istiyen Türk kadım tanımı- yorum. $u halde, bu xibi piyesler, doğrudan dağrüya tercüme — et- mek daha münasip değil mıdir? Geçen sene yine bu gazetede ayni mevzua temas etmiş ve şöy. le demiştim: Adapte piyes mese lesini bir intizama sokmak zama- ni çoktan gelmiştir. Böyle önü. ne gelen ve biraz frenkceye aşina herhangi Bir kimse, Frenkçe isim leri ve vakanın cereyan — ettiği | maballi, yerli simlere ve mahak | hemen koşmüy, yarr yolda karşı muş, danımıyanlara takdim ediyordu. sahneye vazedilen pi- (de bu milli vazlık. milli bir dava jeder halini aldı. Her'an gecikecek netice melaket harsını mulazarrır | Bu zararın önüne geçmek | için de islediğimiz şey bir «heye. i edibes dir. Bu da çok şey de- kildir. sanınm! vv Nibayet büyük;aörema “kaver ! tinin kusursuz denilebilecek ka. dar röllerini mükemmel başardık. larım kaydetmeliyim, Şehir Tiyatronunu; bize Sinasi ve Âli Beyi, mükemmel bir reji ve temsille tekrar — tattırabildiği için tebrik etmeyi vazife bilirim. Celâleddin EZİNE i 4 İkinciteşrin —— KETTETR iJaponya ve Hindistan indistandaki umum — İngiliz ve yerli kuvvetlerin buşku- /mandamı General Wavell garpte son derecede Kaf mesgul olup kasyanın kapıları önünde sında burada Rusyaya yardım ça. relerini aramak — ve hazırlamallla etmek olacağı küvvetle muhte. meldir. Bumun için General Wavell süratle Singapura gelmiş ve bu- rada Uzakşarktaki Churehill ka. binesinin — fevkalüâde murahhası eski Bahriye ve Propaganda Nar Himdistanın sark kapısı laka ve civarındaki İngiliz ordu- su ve hava kuvvetleri başkuman. ğ donanması i|kwmandanı Amiral de iştirak ot. Bu donanma bütün İngi- ç tır. Bu kuvvetlerin dahi Birman- ya hududuna sevkedilmiş olma- sı muhtemeldir. Tunkin budadu ile eyaleti Bengale arasında yalnız Birmanya korzlo. Hindista- Sovyet Rusyanın harp kudreti Yazan: General Ali İhsan Sâbis ESKİ ORDÜ KUMANDANLARINDAN (1 önci sobifeden devam) Sanayi bülgelerini görteren hari- tülar tetkik olunursa — Sovyetlerin P eadüstrisimin (Rostof . Mosko. m - Lanıngead) Battı Üzerinde ve a hattın garbında bulundağu görü- Vör. Bu bölgedeki bütün Cabrıkalar, müden ve kömür ocakları, tayyare, tank vesair sl£b malâthaneleri küm milen — Almarların eline — geçmişlir. Bitat Rostof. Mekkora —ve Lenine KrTad şehirlerinde bulunan fabriks. lar da düşman ateşi altında bulun- duklarındat ya çalışmalarına imkân kalmamıştır veya verimleri pek nani. maştar. Daha şarkta ve Uzal dağları Kerisindeki endüstri teslsat) bugün- kü hazp için kifayettizdir. İngiltere ve Amerika, Sovyet Rusyaya yardım | için sade tank. tayyare değil. ben. zinden kunduraya ve pa'askaya kd- dar ber çeşit harp malzemesi gön . dermektedir. Bu yandım için giindi Visdiyostok yola kapanmıştır. - Ar-| kangelik yolu da tehlikeardir. İran * glük, demek , babasının, maden saya dınla, #teki misafizlerin — şüpâeslini yelü he İranda ve Kafkasyada bu. tunan ve bulunacak olan İngiliz kuv- vetlerinin Jhtlyaçlarına ancak kâfi - | dir. İran demirşollarının slabı. ve takviyesi çok zamısna muhtaçtır. Diğer taraftan yeni teşkiline ça- Tışılar birlikler için. maharebe kud. retin| haik er ve subay ve bilhasıa yöksek rütbeli kumandanlar bulmak göç bir hale gelmiş gibi gürünüyor. Şi hakte Maskova etrafındaki Sov. yet küveetleri Almanlar tarafından kuşatılarak çenber içine almabilirse, © zaman Mureşal! nehrile Karadenir arasına çekilmiye mocbur — kulacaklardır; — bunlardan Başka yeni beşkil olumacak Sövyet kuvretlerinin de, — Volga veya Ural nebirleri Boyunda ve iki bin metre- den daha ax yükseklikte olan Ural dağlarının geçitlerinde Siberya — ve Türkistanı örtmiye ve oralarda mu. Kavamet göstermiye çalışacakları 6 Mit olunur. bir kaç #aat eğlendirecek kadar ma. | Tümat edinmişli. Ve, dedikodunun en elveirli zama- Perhad. takdimı edilmek sırası ken. disine gelinceye kadar epey nelecan | Kvçirdi. ve bahk makinesi için ortak olarak celhetmeden çabucak — samimi olmak ie sokimak istediği meşhur Dündaz için bir ikt defe yutkundu. — Lükin, beyin katisiydi öyle mi? Bu, eldden sonunda susmayı tercih etti. Koca - şaşılncak bir tesadüftü. İfamı tamdığını — söylemek, — Handamı nında, salonum kapısı açıldı. Handan, içeri girdi. n Arkasında, ay işiği tenginde bir vob vardı. Başmı, altın bir taç gihi süsleyen sarı saçlarile, hulyalı gia- Teri ve mat rengile, hakikaten aydan yere mmdş esiri bir mahlüka benzi « yordu. Yavaş adımlarla ileriedi, salonun orlasına yakın Bir yerde duran Fer. Tabalik basmadan evvel rahat rahat | PAdiN önünden, onu tanımamazlığa konuşabilmek Için erkea gelen ha. mumlar, büyük bir Başa vermişler, henüz oradar inbatı| vücüt exmiyen hemeinsleri hakkında fikir beyan etmekle; bilenler, bilmi- | izte belişde bes P Yürked, bir darke yakdş git ber | gelerek geğti, cıvıltıl. grupa doğru yürüdü. semledi. Fakat kendini çabuk topaz. dadı. Handanın, onu tamımaz gibi davranayısı, herhalde hesapl bir ha- Handanla birinci defa olarak kar. sılaşacak, ettmi #ik defa olarak sıka. cak, sesini iik defa olarak işitecek KBÜ Bir sabersizlik. içindeydi. Takdim edildikten sonca, bu heye. Can Ve sabiramalık, büyük bir hayreta inkoldip tti Ü Nümet hunim, İi 'elini birden aça. vek, Handanla onü biribirine tamış. terirkem ; — Handan bunım, demişti, mem. Teketimizin den böüyük ve tanınmış | tüccaurlarından Dündar beyin refika. | e! Ferhad, Nimet hanımın, kendisini Handana ne şekilde tanıttığına dik. kat edemiyecek kudür — şaşalaımıştı. Perhad, — bir haftadanberi” akimı | buşindan alan hasreti, güzlerinin bü- tün kuvvatile gidermiye çalışızken, zihsini, bu tezadüfün garabeti ünü. Tinde yorulmaktan kartaramtyordu. Handanın hayatına, ayni tamanda iki kepıdan birden girmiş vaziyette idi. Babasının, Dündar beyle ortak. luşa iş gürmeğe — teşebbils — ştmesi,| vakâ, Ferhadın Handııla olun mü. nasebetinde, herhanef bir — şekilde RMÜL olamazdı. Pahal, b iki başlı ahbaplık, bu münasebetin daha sür. atle tesisint olsun temin ademez miy- di? Biülhasta orada, Nimet hamımın salonunda, — Randanla istediği gibi serbestçe konuşmuya — vesile olamaz kendisine yaklaştıracağı yerde belki de utakluştırır. fayda yerine sarar verirdi. İşi cereyanma birakmak du- ha iyi di Handan, Nimet banımın iki yana açılan kolları, aralarından çekilince, Perhadım, kendisine usanan avucü. na elini bıraktığı zaman, delikanlı bu gayet ilik, güyet yamuşak ve ga | yet ufak elin rehavetkâr teslimiye . |) (: tinde, bir baftahk hasret acısını karşı tarafın da ayni hislerle paylaş. bih teminatını; kalbinde, filislenmi. || ye vakit dulmadan çiçek açam sev- | daya, daldığı harüret ve tamimiyetle | mukabele göreceki vaadini ve e bir haftalık mahrumiyetin, —sırf kendi. İ orta söylendiğini işitiriz. Üzerine Almanlarla eden Finlündiva, Macaristan ve Rumanyaya — karşı harp İlân etmemiştir. Rusya har. be girdikten sonra İngiltere ile ittifak ve münferit sulh yapma- mayı da karslıkh tashbüt etmie. lerdir. Halbuki Rusya ile harp balinde bulunan üç devletle İm halinde bulunma. re, Rusyanın birlikte höcum Yümünlü bir akit Aidilli adamızın Malva eşrafindan İzmet Bey lurunu Ve arkadaşımız Ahmet Nürettin. Molvali kısı Bayan Semabat ile yine Midilli eşçrafında: ve Yüksek Ticavet Mektebi talebe « sönden Buy Babahattin — Gülelinin, dünkü pazartesi günü Eminönü Ev. denme detrerinde kalabahık duvetiiler huzurile nikâhları aktedildiğini mem nuniyetle baber aldık. Kiymatli — ve eski arkadaşımız Ahmet Nurettini, baba ve ana için en hayırlı ve se- vinçli günlerden biri”elan bu yü- münlü günü idrak etlikterinden da- Tayı candan tebrik adar, iki gencin mesut Bir yuva kurarak uzun sente Butlar, medeni cemiyete kat. #ini üzmek ve tecrübe etmok kapri.