meram rn ema TAN BLD DİYAİN Kaplanları Yazan: ALİ RIZA SEYFİ No. 6 Bayram Reis, Türk Kalyonunun Üstünlüğünü Düşünerek Tedbir Alırken Savaş Vaktide Gelmişti Sonra düşrhanın topları onun oplarının iki misline yakın ise de! ki bu topların çoğu bordalarda açıl mış küçük, dar İombarlara sokul- muş ve kısa şeylerdi. Karakanm düz güvertesinde topçuyu kur - şundan, oktan, çifte gülle ve ma- Kas gülle, peşrev (saçma) ateşin- en koruyacak siperler ve Uzun, zer tarafa çevrilir toplar yoktu. 3ayram Reisin topları İse 0'za - nan yalnız top atmakta değil, op dökmekte de bütün dünya niletlerinden üstün olan Türk oplarının en güzelleri idi ki: Re- 5 bunları en güvendiği adamlar dererek, hattâ Osmanlı paşala ına Tüşvetler vererek Istanbul - jan getirtmişti. Baş kıç kasara - arma ve geniş, hesaplı yapılmış orda lombarlarına konulmuş u - *ün ve kadırgalarınki tertipte ko- vuş (takip) topları o işten anlı - yanların hayran kalacakları şey- lerdi. Bundan başka Bayram Reis; #wyonunun iç tertibatında da sendi fikrine göre, ve her mil st kalyonlarını gözden geçirerek bir takım ayrı değişiklikler yap- mışta; (Ak Sungur) un baş ve kiç üstleri bayağı birer kuvvetli is- ihkâm halinde idiler. Bundan başka geminin içi baş ve kıç ta- raflarda gayet sağlam perde ve siperlörle bölünmüş, her bölme- de başlı başına bir istihkâm ha- ine konmuştu. Geminin orta kıs- ninda boş bir mahal birakilmış- sa da iki taraftaki bölme perde- lerinde buraya girmiye muvaffak ylacak düşmana ateş için bir cok Wüfek mazgalları açılmıştı. Tek- henin içindeki geçitler bile böy- le gizli mazgallarla korunuyor. du k * Türk üstünlüğü JHiprinden sonra (Ak Sun- Rur) kalyonunu dolduran Türkler, kırbaçla, devlet gemile- “ine doldurulmuş toplama, istek. #2, acemi insan kümeleri değil, denizde yaşamayı, denizde dövüş- meyi kendilerine iş yapmış bir #ürü ölüm erleri idiler, Bunlar ar- kadaş toplarlarken: “Solumadan can vermek, ter- lemeden altın kazanmak isteyen bizimle gelsin!” diye davul zur- na çaldıran » MEZAFSIZ- lardı. Her güzel, kuvvetli topun ba- sında, o topu ölüm kalım yolda- #i yapmış, topçulukta saç ağart- mış usta adamlar vardı. Türkler başbuğ, zabit, nefer, alrbirine candan, kandan bağlı oldukları halde İspanya donan- masının asilzade, kurumlu, eski kafada zabitleri ile asker arasında dirlik, sevgi, yakınlık değil, bir- dirini sevmemek vardı. İspanyol kadırgalarında uzun vakitler kırbaç altında kürek çek | miş olan bir Türk korsan reisi Bayram reise İspanyol donanma. | st için su sözleri söylemişti: “İspanyollar her üç ayrı takıma bölünmüşlerdir: As- «erler, topçular, gemiciler; Za- gitlerle askerler, tıpkı karada, bir sışlada İmişler gibi davranırlar," oöbet beklerler, bir de silâhları- nı temizleyip geminin işi ile zer- r€ kadar alâkaları yoktur. Topçular da toplarından baska bütün vazifelerden müstesnadır- lar ve topcuların yüzde doksanı asıl İspanyol milletinden değildir; ya Alman,'ya Felemenkli, yahut başka yabancı milletlerdendir. Çünkü, İspanyollar topculuğa pek az merak gösterirler. Gemici- tere gelince, bu zavallılar, öteki- lerin bayağı köleleri gibidirler. gece gündüz köle gibi durup din. lenmeden çalışan bunlardır. Bu gemiciler de gemilerin büyüklü güne göre hem az, hem de acemi- dir. İspanyol gemilerinde gemici. lere aşağıda yatmak için izin yoktur. Onlar soğukta, yağmur. da gece gündüz güvertede, açık- ta yaşarlar... “ Savaş vakti geldi yram Reis bütün bunları düşünürken savaş vakti gelmişti; manevraca düşmana hâkim olduğundan ve gemisinde daha uzun menzilli dokuz kilo a- Bırlığında gülle atan iki uzun to- pu bulunduğundan bunlarla İs panvol kalyonuna ateşe basladı. Reis kıç üstündeki topu bir kaç kere kendi nisanlıyarak almis, “asil nişan alınacağını vanında Güran oğluna dikkatle anlatmış- Bu iki topun gülleleri pek az saşıyordu. Bir aralık Reis dedi — Bizim uzun oğlanların gül- lesi Don cenaplarını delip dürü- yor, O halde küçük silâh kullan- miya hacet yok, Kocaman devi böyle uzaktan şevtan taşlar gibi taslıyarak batırabiliriz. ya kalyonun Türk gemisi. ne yetişen gülleleri arılar gibi vızıldayarak, lâkin cok havadan #ecip gidiyordu, Cünkü, İspanyol kalyonlarının fena, usulsüz açıl- mış lombarları topların cok in- bitat vererek düşman tekhesinin su kesimine yakın nisan almıya mani olduğu gibi, rügâr altında bulunan kalyonun rüzgârla öbür tarafa Yatması yüzünden, (Ak Sungur) a bakan lombarları büs- bütün yükseliyordu. Koca Reis- s“— Es mübarek rüzgâr, sert es ki: Herifin topları büsbütün gök yüzüne dikilsin! Kar güllenin ağzından bu söz çıktığı sirada korsanların basla- ı üstünde büyük bir çatırd koptu. Zaten Yaralı olan prova (baş) direğine bir gülle raslıvarak onu orta yerinden piçak gibi kesmiş- ti. Kırılan parça pesinden yelken | leri, halatları da sürükliyerek de- nize yikildi. Bu büyük bir talisizlik idi, Bayram Reis olduğu yerden sıçrayarak havkirdi: — Çabuk, düsen direğin halat- larını kesiniz. Tüfekciler ile ok- çular da hazır olsun; boğaz hoğa. za dövüşeeeğiz, bes dakika gec- meden herifler bize-rampa ede- ceklerdir! ** Reis, kaplan kesilmişti is çok doğru söylemişti, R Fuloklarını, bas direk yel. kenlerini kaybetmiş, olan Türk kâlyonu artık yelkenle manevra vapamıyacak bale düşmüş bulun. duğundan düşman oçemisi ona istediği bicimde ve istediği ya- mından saldırahilirdi, Türk tüfekcileri, okcuları, kı- hıç, balta, harbe ile müsellâh ef- rat geminin rüzgâr altı küpeşte. sinde henüz ver almişlardı ki: İs. panyollarm beş altı yüz cenkci taşıvan “deniz kalesi” nin börda- sı büyük catırtılar cikararak (Ak Sungur) kalyonunun bordasiyle birleşti ve İspanyollar iki semiyi bastan kıca kadar kancaladılar. Bir kaplan gibi kükremis-olan Deli Bavram valın kıhe kiç üs- tünden bakarken © korsanlardan bir takımlarının İspanyollarm tak tıkları rampa kancalarını çıkar- mak istediklerini gördü ve gök gürül gibi bir sesle onlara haykırdı: (Arkası var) Nin. bir öl kadar durrun ve yeşil gözlerini Veğadr alev gibi yanan simsiyah gözlerine kaldı- rarakı — Hayır, dedi, İnanmıyorum, inan- miyorum, Vedat ümit dolu bir sesle: — Demek, dedi, inanmak istiyor. sun, İnanmak istediğin halde mana- mıyorsun? Nevin inan bana, “Nevin kâçırma gözlerini benden. en 6 göz- leri ne kadar seviyorum bilsen, Ben onlarsız, ben sensiz yapamam Nevin Niçin, niçin bana İnanmaklan bu ka- dar korkuyorsun? Nevin, demindenberi sinir mâkları arasmde didiklediği buruşuk yapraklarını üllüyerek ve — İste dedi, sana İnaniesam bu güle benzemekter. korkuyorum. Ben gülleri çok severim. Güzel bir gül görürsem koparmadan duramam, Bv- velâ ona dokunmıya, koklamıya bile kıyamam. Sonra yavaş yavaş kâdife yapraklarını parmaklarımla iheitme- den vkşar severim. Bayıltıcı koku - şunu biraz deb yakmdan “duymak için yaklaştırır yüzüme, gözlme sü - rerim, Sonra öper gibi dişlerimle bir yaprağını koparmım, Sonra bir tane daha, bir tane daha. Ve nihayet par- maklarımla didikliye, didikliye bir başkasmı koparmak için üfler sta - rım, Demin yaptığım gibi. Benim eli- me geçen her gülün smu budur. Senin eline geçen her kizm sor? bu olduğu 'gibi,, Sen sevemezsin. Senin sibi erkekler hayatlarmı bir tek kiza büğleyamazlar, Bense aşka, sadakate inanan, buna kiymet veren bir kızım, Ben birkaç aylık bir hevesin ve ar- runun kurbanı olamam. Bugün bana söylediğin sözleri Kimbilir kaçıncı defn tekrar ediyorsun, Kimbilir. — Sus Neyin, Böyle söyleme ve dinle beni. İnkâr etmem. Ben de'her erkek gibi birçok kızlar tansdım, Evet par - gülün attı Bir Muhtekir 5.5 Ay Hapse Mahküm Oldu Suçlu Ayrıca 725 Lira Ağır Para Cezası Ödeyecek Yün ipliği üzerinde ihtikâr yaptığından dolayı adliyeye ve- rilen Niko Sakalakcıoğlu hakkın- daki duruşma dün asliye ikinci çi mahkemesinde neticelenmiş. Niko Sultanhamamındaki ma- ğnza ve ardiyesinde depo ettiği yün ipliklerini evvelce yüzde 16,5 kârla satarken harpten sonra ya- vaş yavaş fiyatları arttırmış ve yüzde 50 ye çıkarmıştır. Ayrıca bazı müesseselerle mu- kavele yaparak onların bütün is- tihsalâtını satın almış ve rakip- siz satış vapmıya başlamıştır. Nihayet hadiseyi haber alan #L. yat mürakabe bürosu memurları bir cürmü meşhut yapmışlar ve Nikoyu adliyeye teslim etmişler- dir. Mahkeme Suçlunun iki sene müddetle Sivasa sürgün edilmesi. ne, ancak toptan iş yaptığı hal- de hükümete verdiği beyanname. de kendisini yalnız perakendeci olarak gösterdiğinden ayrıca 21 gün hapsine karar vermiş ise de sürgün ve hapis cezalarının her ikisi birden tatbik edilemiyece- inden sürgün cezasını da hapse tahvil etmiştir. Bu suretle Niko- nun 5 ay 15 gün hapsine, 725 li- Fa ağır para cözası ödemesine, bu parayı vermediği takdirde beher İlira başına bir gün hapsine, ma- Zazasının 67 gün kapatılmasına ve masrafı kendisinde nalınmak suretiyle kararların gazetelerle i- lânına karar vermistir. Ayrıca, fiyat mürakabe büro- sunun bu Hadise hakkında mah- ketnye verdiği raporların birbiri. ni tutmadığı görüldüğünden alâ- kadar makamların nazarı dikka- tini çekmesi için bu raporların) tir müddeiumumiliğe tevdiine karar verilmiştir. 3 Sene 7 Ay Hapse Mahküm Oldu Bir müddet evvel Çatalcanın Belgrat köyünden Kâliye adında 14 yaşında bir kıza zorla tecavüz eden ayni köy halkından Halilin duruşması dün ikinci ağır ceza mahkemesinde ( neticelenmiştir. Mahkeme, suçlunun 3 sene 7 ay PE ŞA YE il 21.6-941 Üniversite de Yeni Kadrolar Hazırlanıyor Muhtelif Memleketlerden Beynelmilel Şöhreti Hâiz Profesörler Gtirilecek Üniversite rektörlüğü yeni ders yılı profesör, doçent ve asis- tan kadrosunu hazırlamıya basla- mıştır. Münhal doçentlikler için acılan oimtihanlir “neticesinde Sabri Ülgener'in iktisat, Tevfik Okyayın fen, Bürhanettinin edebi Yat fakültelerinde doçent olarak calışmaları kararlaştırılmıştır. İ- kinci teşrin içinde yeni bir imti- han daha yapılarak bu sene pro- fesörlüğe terfi eden doçentlerin yerlerinin doldurulmasına çalışı- “| lacaktır. Yapılacak imtihan prog- ramları tesbit edilmistir. Fakül- te dekanları kendi doçentlerin- den profesör olmak İstiyenlerin, hazırladıkları tezleri tetkike bas. lamışlardır. Hazırlanan tezler de. | ” kanlar tarafından incelendikten sonra rektörlüğe bildirilecektir. Muhtelif fakültelerdeki yaban- cı tâbiiyetinde bulunan profesör- lerin mukavele müddetler! bitmiş olduğu için rektörlük bu muka- veleleri ayni sartlar dairesinde venilemiye başlamıştır, Fakat bir kaç profesör Amerikan üniversi- *elerinde ders vermeyi kabul et tikleri çin bu ders yılından iti- haren memleketimizi terkedecek- lerdir. Rektörlük, gidecek profesörle- rin derslerini vermek için muhte. lif üniversitelerin beynimilel şöh.. retli profesörleriyle temaslar ya pilması için dekanlıklara tebli- gatta bulunmustur. : Dekanlar muhtelif profesörlerle tabriri 6- İsrak anlasmıslardır. Üc İngiliz profesörünün Temmuz ayı içinde kat'i cevabı vereceği öğrenilmiş- Jimi terimler işi Üniveriste idaresi muhtelif fa- / külterelerdeki ilmi terimler ara- âhenk vücude getirmek Cemil Bilsel'in başkanlığında bir tonlantı yapmıs ve ia- kültesi dekanı tarafından hazır- İaman terim prensipleri üzerinde faaliyete geçmiştir. Terim koordinasyon heyeti su sekilde teşekkül etmistir: Tın fakültesinden profesör Ne- set Ömer, vrofesör Akil Muhtar, müddetle hapsine karar vermiş-| profesör Cenap. profesör Kemal tir. Bundan başka Naciye adında bir kıza tecavüz eden Orhan da ayni mahkeme tarafından 8 ay hanse mahküm edilmisitr. Sahte Jandarma Kumanda - nı — Milli Müdafaa Vekâletinin memur tayini icin kullandığı resmi bir kâğıdı ele gecirip mü- hür ve imzaları taklit etmek su- retiyle kendisine İstanbul Jan - darma kumandanı süsü vermek- ten suclu Sükrü Ersavas'ın du- rüşmesına dün ikinci ağır ceza- da baslanmıştır, “mea e HİKAYE Atay, hukuk fakültesinden vro- fesör Sıddik Sami, profesör Hirs, profesör Ali Fuat, İktisat fakülte- sinden profesör Lütfi Barkan. profesör Refi Sükrü. profesör Nö. mark. edebiyat fakültesinden vro. fesör İbrahim Hakkı Uzuncarsılı, vrofesör Ramp Hulüsi, profesör Halide Edip, fen fakültesinden de dekan ve profesör Arnd. Heyet, muhtelif fakültelerdeki terim komisyonlarının ayni €sas- lar dahilinde calısması icin v- mumi esaslar üzerinde müzakere. ler vanmis ve her persembe gü- nü bir toplantı yapmıya karar vermiştir. Heyet yakında broşür. ler neşredecektir. Tıp Fakültesinde Her sene olduğu gibi bu sene de Askeri tibbiye okuluna talebe kaydı 15 Temmuzda başlıyacak- tır. Tabip, dişci, kimyager, ecza- cı, hukuk ve öğretmen kısımları» na alınacak talebenin haiz olma- $i lâzim gelen sartları bildiren listeler askerlik şubelerine, lise müdürlüklerine, askeri hastsha- nelere yollanmıştır.. MÜTEFERRİK » Daha Pişkin Ekmek Çıkarılacak Ticaret Vekâleti şehrin fran cala ihtiyacını tamumen karşıla” mak için yeniden 20 çuval İran- cala ununum İki fırın arasında tak simine müsende edilmesini toprak mahsulleri ofisine bildirmiştir. Hastalar için çıkarılacak tuzsuz ekmeğin Galatada Mehmet Keçe. linin fırıninda pişirilmesi beledi. ye iktisat müdürlüğü tarafından kararlaştırıMmıstır. Diğer taraf- tan belediye sıhhat işleri müdür. lüğü mevcut ekmeğin çeşnisinin istikrarmı ve pişkinliğini temin İ- çin yeni bir un nisbeti tesbit et- miştir. Buğday, arpa ve çavdar unlarının arasında bir takım fark. Jar olduğu icin bazan bir cins buğdavdan daha fazla ve arpa- dan daha az. bazan da cavdar unu nisbetinin bir mikdar fazla- laştırılması icap etmektedir. Bu suretle buğday, arpa ve çavdar cinslerine göre hazırlanan formü. le, göre un halitası &kmeğin daha pişkin çıkmasma yarıyacaktır. mke ei İlk Tedrisat Öğretmen Kadroları Maarif Müdürlüğü bu sene 1890 kişilik bir ilk tedrisat öğ retmen kadrosu yapmıya karar vermiş ve faaliyete geçmiştir. Bu kudroya alinacaklardan bir öğretmen 70, 4 öğretmen 60, 15 öğretmen 50, 30 öğretmen 40, 146 öğretmen 35, 517 öğretmen 30, 695 öğretmen 25, 476 öğret- men 20, 25 öğretmen de 15 lira asli madş üzerinden tayin edile- cektir. Tütün Sahalarına Bereketli Yağmur Yağıyor Muğla. 26 (A, A.) — Mıntaka- mız tütün sahalarına mebzul ve bereketli yağmurlar oyağmıstır. Bu mıntakadıki zürra vaziyet ten cok memnundur. Kadın Nasıl İnanır ? sırt birkaç aylık maceralar için on- ları asisz sevgime inandırmıya ça- şlam, Çünkü onlar da birkaç aylık maceralar peşinde koşan kızlardı, Fa- kat onlara söylediğim şeylerin hiçbi- rini söylemedim sana, Söylemem de. Çünkü seni seviyorum. Sözlerime ya- lan diyorsun. Sana ne söyledim ki, Nevin? Eğer maksadım seni kandır. mak ye aldstmek olsaydı, eğer sev- mediğim halde seni aşkıma inandır. mak. isteseydim, şimdi dizlerinin di- binde yalancı gözyaşları döker, sana siirler okur, mehlaptan, denizden, çiçeklerden, bütün bunlarm güzeli- #lneen bühseder ve sonunda senin bölün bu güzel şeylerden daha gü- zel olduğunu, benim olmazsan kendi- mi öldüreceğimi söyler, ağlar sızlar dım, Ben bunların hangisini yaptım sana” “Nevin sensiz yapamıyorum. dan Başka ne söyledim sana? Kargı- sındakini aldatmak istiyen bir erkek yalnız bu kadar mi söyler? Nevin sözlerime inanmıyorsan o gözlerime bak, Gözler yalan söylemez Nevin Bak, onlara İyi bak, * * İN svin; uzaklarda dolaşan. yeşii gözlerini tekrar Vedad alev Bibi yanan simsiyah gözlerine çevir- di; baktı, baktı, sonra: — Onlura çok baklım Vedat, dedi. Onlara sözlerinin doğru olup olma» dığını anlamak için çok baktım, Fa- kat o kadar viyah, o kadar karanlık, p kadar derin gözler, ki bunlar, hiç bir şey anlamıyorum. Bu siyahlik, bu derinlik beni bütün bütün karkutu- yor, O zaman bu siyah derinlikle be. ni İçine yuvarlamak istediğin bir u- çurum görüyer ve bu uçuruma yalnız sözlerine inanmakla değil, fazla ba- karsam da düşeceğim gibi geliyor ve işle. onun için gözlerimi senden kaçırıyorum. İkisi de sustular, Nevin parmak - Isrınm ararmda yine bir gül didik- yor, Vedat başımı avuçlarınm içine almış düşünüyordu, Ne temiz, ne hassas, ne İnce bir kızdı Nevin! Ve- dat hayatında İlk defa seviyordu. Fakat şimdiye kadar kurlar onun ya- Yan aşiılarına bu kadar çabuk ken — dıkları halde, bu hakiki aske Nevini bir türlü inandıramıyordu. Zaten o- nu, şimdiye kadar tanıdığı kızlara benzemediği, her gencin sözüne ça- bucak kanan kızlardan olmadığı için sevmiş, ilk defa olarak bir kıza seni seviyorum, derken hakikati | söyle - mişti, Fakat bir türlü Nevini İnan- dıramıyordu. İnandıramadıktan sön- ra di hakikati söylemenin ne Kıy- meti vardı? Nevin, didiklediği gülün son yap- rağı da parmaklarının arasından dü- şünce söze başladı: — Nası inanayım? Sen ki, simdi- ye kadar biçbir kızla üç &ydan fazla meşgul olmamış, sen ki, simdiye ka- dar kimseye ciddi bir aşkla bağlan- mamışsın, Böyle bir erkeğin beni sevdiğine nasıl inanayım ben? Bu sözler Vedadın beyninde gimgek gibi çaktı. Aklıma mükemmel bir #i- kir geldi, O Nevini askına İnandır mak isterken, en ufek bir yalan bile sörlememiş, söylemek — istememişti. Fakat,., Yazan: Beyza Birson ***x*:0*' Başini yavaş yavaş (avuçlarından kaldırdı ve — Nevin dedi, işte burada aldanı- yarsun. Nevin sinirli bir kahkaha atarak: — Evet, dedi, çünkü beni seviyor-| seyi biliyorsun. Belki şimdi bana, aş- sun değil mi? — Hayır Nevin, senden evvel sev Aiğim bir kızdan bahsetmek istiyo. rum, Nevinin gözleri hayretle açıldı — Başka., Başka bir kız mi? diye kekeledi. Sen. Benilen evvel, Baş- ka bir kiz mer sevdin? Vedat gözlerini uzaklarda tararak içini çeletiz — Evet, Nevin, Senden evvel bir başkasını sevdim, hem çok sevdim, Nevin şaşkınlığından kurtulmuştu. Şimdi dudaklarında alaylı bir tebes- sün vardı, — Ya, dedi, Peki ne oldu bu fik sevgili? Niçin BAJA sevişmiyorsunuz? Niçin evlenmediniz? Vedat başım öğr ağır çevirerek. zorla nemlendirmiye çalıştığı gözle - tini Nevinin alayla gözlerine kal- derdi: — Çünkü o 8lü Nevin, dedi, 5i48. Onu kaybedeli tam dört dolaş - o dene Kahve Tevzii İşi Kat'i Şeklini Aldı Her Aile Kazalardan Kahve İçin Bir Numara Alacak Pazartesi gününden itibaren halka kuru kahveciler tarafından kahve tevziine bağlanacaktır, Ga. zino, kahvehane ve saire gibi mü. esseseler ihtiyaclarını, evvelce) yaptıkları sarfiyatı o gözönünde tutarak vilâvete bildirecek ve kahvelerini vilâyet vasıtasiyle te- min edeceklerdir. Halkın kuru kahvecilerden alacağı kahvenin herhangi bir şekilde gizlenmesine mani olmak için kahvelerin ce- kirdek olarak dağıtılmaması mü. nasip görülmüştür. Kuru kahve- ciler, kendilerine verilen kahve- leri tamamön kavurup çekecekler ve her âile başına 250 gramlık bir paket vereceklerdir. Kahve ala- caklar kaymakamlıklara müraca- at ederek bir numara alacaktır.| Bu numaranın arkasına hangi kahveciye müracaat edileceği ya- zılacaktır. Bu suretle bir kahveci- den iki defa ve bir adamm müh- telif kahvecilerden birden fazla paket almamasi temin edilmiş o- lacaktır. Pazartesi gününden itibaren yapılacak kahve tevzlatı iki ay- lık ihtiyacı karşılayacaktır. Ve- kâlet iki ay sonra yeniden tevzi- at yaptırmak için vilâyet e-xine kahve verecektir. PİYASADA : Demir ve Madeni Eşya Fabrikatörleri Toplandı Dün demir madeni esya birli- Zinde bir toplantı yapılmıştır. Bu toplantıya ticaret ofis müdürle- rinden Emin Giray. demir ve ma. deni eşva ithalât tacirleri ve ci- vi fabrikatörleri istirak etmiştir. Toplantıda muhteli? ihtiyaçlar ü- zerinde görüşülmüştür. Birliklerde Değisiklik — İtha- lât birlikleri umumi kâtiplikleri arasında tebeddüller yapılmakta- dır. Demir ve madeni esya biriği umumi kâtip muavini Naci, kah. ve birliği umumi kâtip muavin- Kikine, kahve birliği umümi kâtip muavini Celâl, demir birliği kâ- tip muavinliğine, tiftik ihracat birliği umumi kâtin muavini Sa- it, kâğıt ithalât birliği umumi kâ- tipliğine tayin edilecektir. Yerli Mallar Sergisi — Müli sanayi birliği bugün bir tovlan- tı yaparak, bu yazın sehrimizde yerli mallar sertisinin acılması- na karar verecektir. Sergi için her sene olduğu gibi Galatasaray lisesi binasından, yahut Sishane yokuşundak! büyük bahçeden is. tifade edilecektir. Çimento ihtikârı — Fiyatları mürakabe komisyonu burünkü toplantısında çimento | ihtikârı hakkında yeniden tahkikat yapıl- masına karar vermiştir. lamıyordu., Öyle ise seni nasıl sev- dim değil mi?., Seni sevdim, çünki serde ndan bir şey var, Belki hiç-| bir yerin benzemiyor. Hayır, sende! nm bana hatırlatan, çizgilerin ve renklerin benzeyişi değil, Bakış, ses, höreket,, Nevin, Nevin, affet beni, Biliyorum artık beni hiç istemiye- ceksin. Başkasına benzetildiği, başka bir sevgiliyi hatırlattığı için sevi. miye hiçbir kadın tahammül edemez, Bunun için şimdiye kadar sana on- dan bahsetmemiştim. Artık bitti, Her kema inanıyorsun, fakat bu seter de benim senden bir şey beklemiye hak- kım adı, Hayır artet beni seve- imezsin, fakat yalvarırım sana benden kaçma, Benden nefret etme Seni gö- rebilmek, senin yanında olmak benim yeğüne tesellim olacak. Nevin senden uzak kalmıya o tahammdi edemem, Nevin sensiz yapamam, Nevin. Ne- vin. Vedat tekrar başmı ellerinin içine #4, bu sefer #ehiden ağlıyordu. Günkü © Nevini hakikaten onsuz vapamıyacak kadar seviyordu, Ve simdiye kadar ondan başka kimseyi sevmemişti. Bu yalanı sırf ona, ken- disinin de sevebilecek bir tabiatta olduğuna inandırmak için söylemişti Fakat şimdi bu yalanı ve bu maksadı unutmuş, kendi zayallılığma öğliyor- du. — Vedat., Vedat yaşlı gözlerini kaldırarak, Nevine baktı, Nevinin göl gibi dur- gun yeşil gözlerinden iki damla yap oluyor, Fakat bu geçen yıllar yanaklarından süzülüyor ve onun hatırasmı kalbimden silemedi- ler, Nevin, ben onu kaybettikten|du bunu daha evvel söyleseydin ba- sonra büsbütün başka bir arlam ol- dum. Artık kimseyi sevmek östemi- yordum, Onun hatırasına ihanet ede- mezdim, Bunu yapamazden ben. İşte) cuktun ha? Bense seni ne kadar yal. bunun için kimseye üç aydan fazla ağlanmadım. Zaten bağlanamazdım. Kimse içimde onun bıraktığı yeri a-İ kadar, ne kadar seviyordum Vedat — Vedat, Vedat, diyordu. Ne olur. na, Demek sen eski bir aşkın hatra- sma bu derece sadık kalabilecek ka- dar yüksek ve bassas ruhlu bir ço- nış taniyor, sana inanmadığım için ne kadar istirap cekiyor, sh seni nel göre müdür milavinlikleri ihdas sunda değişiklik yapılmıstır. Yük Hasad Bayramı Dün Eskişehirde Merasim Yapıldı Eskişehir, 26 (A, A.) — Yeni yılın ilk buğday o mahsulü dön borsaya getirilmiş ve bu müng sebetle bir hasat bayramı yapıl mıştır. Borsada vali, askeri komutam Jar, parti, ticaret odası, belediye ve Halkevi reis ve ( azalarının köylülerin ve tüccarların iştira" kiyle yapılan bu törende Kara" gözler köyünden Mehmet Duygur iunun buğdayı toprak mahsolle ri ofisi tarafından satın alınmış tır. Borsa komiserinin zira! inkişa. fımızı anlatan nutkundan sonra önde bando arkada köylüleri: zin arabaları ve kadın erkek köy gençleri ile yüzlerce halk olduğu halde sehir caddelerinden göçile rek siloya gidilmiş ve yeni buğ day merasimle'bu millet ve dev- let ambarına teslim edilmiştir. Silo meydanında vali muavin! ziraat mühendisi ve borsa komi" seri tarafından söylenen nütukla- ri müteakip müstahsillere ayraf ikram edilmiş, oyunlar oynanmıs ve Milli Şefimize, hükümet er kânımıza karsı duyulan bağlılık ve saygı hisleri belirtilmiştir. Akşam da Halkevi tarafından bir köy gecesi Serti edllnriştire Asker Ailelerine Yardım İçin Pul Çıkarılıyor Ay başından itibaren sinema; tiyatro ve konserlerde kullanı - lan dühuliye biletlerine yapıla - cak zamlâr için askef ailelerine yardım pulları çıka - rilması kararlaştırılmıştır. Bilete lere bu pullardan bir tane yapış" tirilacak ve bu suretle pul sar“ fiyatı Belediye veznesine yatırı lacaktır, Banliyö trenlerinin bi“ rinci ve ikinci mevkilerinde ve“ rilen biletlerle tramvayların bi rinei mevkilerinde, otobüslerin hepsinde, Haliç, Şirketi Havriye, Denizyolları vapurlarının birin ci mevkilerinde verilen biletlere zak reel baslanmış- tır. Av basına kadar sürsar) mu- resi bitirilecek ve biletlerin yeni zamlarla verilmesine baş» Tanacaktır. Yeni lâyiha Meclisi Ankara, 26 (TAN) — Hükü met asker ailelerine yardım ba kımından bir kahun lâvhası ha zırlamıştır. Lâyiha meelis em cümenlerinde müzakere edilmek: tedir, Bu lâyiha ile asker a'lele rine yardım işi daha esaslı bir şekle bağlanmaktadır. Lâyihanın önümüzdeki günlerde meclis W- mümi heyetine sevkedileceği bil dirilmektedir. BELEDİYEDE Gazino Ücretlerine Zam Yapılmıyor Gazinolardak! tabildot fiyatına yüzde yirmi beş nisbetinde ve meşrubat fiyatlarına da yüzer para zam yapılması hakkında Be- lediye İktısat İşleri Müdürlüğü | tarafından hazırlamp Belediye | Daimi Encümenine sevkedilen rapor dün Encümen tarafından kabul edilmemiştir. d Cezalandırılan * Sinemalar — Sinemalardan bes tanesinin Be- lediye zabıtssı talimatnamesine muhalif hareket ettiği görülmüş ve haklarında zabıt tutulmuştur. Muhtelif sinemalarda sigara için 40 kişiye de ceza verilmistir. | Bundan sonta sinemalarda sigar ra içen ve seans aralarında sine ma salonunun havasını değiştir. miyenlerle sıkı surette alâkadar olunacak ve Belediye zsbıtası te- Timatnamesine avkırı hareketler de bulunanlar şiddetle teçziye © | dileceklerdir. İ Konservabuarın * Fasliyeti Konservatuar icra heyeti, mem Teektin rmuhtelif yerlerinde tes bit edilen musiki eserlerini ta * nınmış sanatkârlara o söyleterek filme aldırmiya Karar vermistir. Konservatuar idaresi bu sene sehrin muhtelif verlerinde kon- serler verdirecektir. Bu kanser - lerde toplanmıs bulunan musiki eserlerinin en ahenklileri söyle“ necektir. Kİ ğa Kütüphanelere Genç . | Memurlar Alınacak i Ankara, 26 (TAN) — Masrit | Vekâleti kütüphanelerde yük sek tahsil görmüş genclerden d* | istifade edilebilmesini temin et mek için kütüphaneler kadro - sek tahsil mezunu genelerin ala- bilecekleri O mhas miktarlarını edilmiştir