> 4.5194) TAN... Aares değiştir. | 1400 kei (251 Krş o 70 B Ay 1509 İM Dünyanın Siyasi Manzarası infiralçılar, propugan- islarıma şiddetle devşm eti Füket, Amerikanın & zimamdarları, bütün bu müşkülüta Amerikanın harbe kas likesini dahi göze alarak karp emelerinin salimen İn- giltereye gönderilmesi için zarurl olan ata aldıkları görülüy: ya harekâtınım durgu uk devresine girmesi, fki tarsi hazırlık devresinde bulunması su- tinde ifnde edilebi Hoover'in Nutku: merika Birleşik devletle. , rinin eski Cümhurreisle- Ji noktaları şu suretle hül dilebilir: . © Amerika büyük yardımı, kalarak yapabilir, © İngiltereye giden vardım kafilelerini Amerika donanma- şinın himayesi altına koymak, harbe iştirak demekti © Amerika henüz kendi mü- dafaasını temin edecek kadar bi- Ie hazırlanmamıştır; milli birlik 16/1oessüis etmemiştir. © Esasen Amerikanın harbe iştiraki, nihal zaferi yakın bir zamanda kazanmak hususunda bir fayda temin etmiyecektir. karadan bir darbe iz ordusundan ik bir Ame- İngiltereye en harp dışında bir donanmaya yaç vardır. Böyle bir filo ancak 10 senede meydana gelir. © Almanya da Amerikayı is- tilâ edemez. Binaenaleyh, Ame- rikanın bu harbin neticesinden endişe etmesine lüzum yoktur. © Mister Roosevelt'in, bir te- caviize maruz kalmadığımız tak. dirde, ordumuzu, donanmamı- zı, ve hava kuvvetlerimizi A- merika kılası haricinde harbe göndermiyeceğine dair millete yaptığı vaadi tulacağını zannc- diyordum. Fakat son on gün İ- çinde işi nutuklar, A- merika milletini harbe sürükle. mek temayülünü aksettirmekte. dirler. Mister Hoover'in mevzuu bah seltiği hu nutuklar, bir hafta kadar evvel Ameri) harbiye ve bahriye mazırlarının, Ameri. ka donanmasmın kafileleri hima ye etmesi zarureti hakkındaki bevanatlarıdır. Mister Roosevelt'in bugün İNSAN ELBİSEYLE DOĞMAZ Onun için, çocuklar daha doğ- madan kundaklarını ve çamaşır- larını hazırlarlar... Bunu herkes r. Çocuklar bile de, kardeşlerinin hamam (kapı “ında bulunduğuna inandıkları- na göre, insanların çıplak olarak dünyaya geldiklerini kendi ken- dilerine tahmin ederler... Fakat bu “insan elbiseyle doğ- mar,, sözünü — yüz yıl kadar © Tuyor — eski Avusturyalı bir he- kimin büyük bir söhret kazan - masına sebep olduğunu belki bil. mezsiniz. Rikli adında olan bu hekim, insan oğfunun elbiseyle doğmadığı diline vird edine - rek, bütün insanların daima olbi- sesiz ve annlarından doğdukları gibi yasamaları lâzım geleceğini bir sağlık kaidesi olarak kov- mx, kendisine haylice de taklit- çi hulmüustu. Ancak, medeniyetin elbiseyle kaim olduğunu iddin eden baska insanlar, o meshur bekimle tak- lifcilerinin aralarında çıplak ola” rak gezmelerine razı olamadık- larından, Rikli ormanlar srasım- da kendisine ve taklitcilerine: Bir “erplaklar diyarı. bulmıya mee- bur olmus va orada arkodasla - riyle birlikte — yaln! dem baharın asma yaprağı kadar bü yük hir don giyerek — yaşamı- ya mecbur olmustu. Bu tarda yasamak usulüne makul değil denilemezse de, w- sulün pek de çok devam edeme- diğin kolayca tahmin edebilirsi- ABONE BEDELİ Gcnebi | Türkiye Ecnebi sene 2800 Kr.) 400 Kr. 8 Ay 800 Kr - 1159 . tay 409 söylüyeceği nutukta, Amerika bilmeseler | zince türlü türlü hastalıklara tu- donanmasının o kafilelere refn kati meselesi hakkındaki kat'i kararı bildireceği tahmin edil. mektedir, Kat'i Kararla dahili bir buh- iği ve kat” vermek arifesinde ol- ş edilmektedir. Amerikanın Avrupa işlerine uzaktan seyirei kalması noktal nazarımı müdafaa eden infiratei. lar propagandalarına — şiddetle devam etmektedirler, Tayvare ve metör İl eden Generalmoter sirketinin 69 fabrikasında çalısan 71 milyon amelnin, Persembeye kadar İs- tekleri kahul edilmediği takeri- de, umumi rev vapacakları ha- ber verilmektedir. Fakat, Amerikanın buzünkü zimamdarları, bütün hu müskü- lâta rağmen ve Amerikanın har be karısmak tehlikesini dahi gö- ze alarak, harp malzemelerinin Gön hidiseler dolayisiyle “T- rak,, ın mazisi sık sik ta- rihten yaprakları işgal edecek kadar ehemmiyet kesbediyör. Bu sütunlarda eselediğimiz bir gec- salimen İngiltereye gönderilme. in zarıri olan tertibatı al- dıkları görülüyor. Cünkü bu zatlar; Alman zaferinin Ameri- kn icin hüvük hir tehlike teskil etmediği fikrinde olan Mister Hoover'in #ksine olarak, İngilte- renin mağlübivetinin svni 79- Amerikaya indirilmis büyük bir darbe olacağımı, ve Almanyanın, Afrikada Caza- hlanca, bilhassn Dakar üslerini, Asor, Mader, Yesilburun adala- rını İşgal ettikten sonra, Cenu- hi Amerikayı haricten ve dahil. den fethetmeleri, Panama ka- nalın tehdit eylemeleri müm- kün olduğu kannatindedirler. Amerikadan Rerline kadar gi- dip bombalarını bosalttıktan sonra vere inmeden Amerikaya dönecek kudrette muazzam bir bombardıman tavvaresinin ha- rekete gecmek üzere olduğu hakkında geren gün verilen ha. her, Mister Hoover'in iAdinsinin hilâfina olarak, Amerikanın da altında bulunduğu ka ayit etmekte, Afrika Harbi: ibyadaki harekâta dair ge- ; len haberlere göre, garp gölünde Britanya kuvvetleri, Alman ve İtalyanlar, mütema- di hücumlarla iz'aç etmekte ve teşebbüsü ellerinde bulundur. maktadırlar. Sollum Ve Töbrük' etrafında bazı mahalli çarpış» malar olmus da vaziyette €- saslı bir tebeddül kaydedilme- Lihya harekâtı hir durgunluk devresine girmis gibidir. İki ta- rafin da hazırlıklarını tamam: | lamakla meşgul olduklarına şüp | he yoktur. Habeşistanda İtalyanlara kar. «ı yapılmakta olan herakâtın tamamen tasfiyesi tamam oldu. #una göre, buradaki Britanya kuvvetlerinden bir kısmının simdiden Mısıra nakledildiği muhakkaktır. Esasen İngilizler Bingaziden Mısır hududuna doğ ru Alman ileri hareketi baslar başlamaz, bu mıntakaya diğer cephelerden yeni hava kuvvet- leri getirmişler. cenubi Afrika (Arkası 4 üncüdes niz, İnsan oğlu elbiseyle doğma: sa da, elbiseyle yaşamıya alışmış olduğundan, büsbütün çıplak ge- tulur, Bununla beraber, hekim Rik- unutulduğunu 2: lış olur, Onun “insan elbiseyle doğmaz,, diye tekrar etmekten maksadı, insan yücudünü daima doğrudan doğruya hava ile te- mas ettirmek İlizumunu anlat - piaklı. Onun prensibi doğru, fa- kat onun tatbiki yanlıştı, Vücudü dalma hava ile temas ettirmek, kısa sözle, daima hava banyosu yapmak icin daima cıp- lak gezmiye mutlaka lüzum yok- tur. Bunu rob seklinde kadın el Yisesi pekâlâ temin eder. Roh elbisesinin vakası genisce açık, kolları bol ve kısa, bi kemerle sıkılmamıs, etekle, sene kisa olunca ve elbisenin de al tında sıkı hiçbir ie camasırı bü» Tunmavınca, vücudün üzerinde hava daima döner, dolasır, vüen- A kuvvetlendirir, sinirleri s8- kinlestirir. Onun icin Bayanlara rah, vü- cudün sağlı .sartlarma payet nvgun hir elhisedir. Hem güne - in ısıklarından, farla sıcaktan korur. hem de havanın vücüt ü- setinde dalm» dönüp dolaşması. | meseleye daha İkiikle bül miş vaka, Sarkta yeni bir inkılâp devresi açan “iki kardeş mücade- le,, sine aittir: Abbasilerin tesis ettikleri Bağ- datta bugün Abbasi saltanatını hatırlatacak hic bir şev kalma - mıştır. İstilâ gören. sehirler az cok yaşadıkları devirlerin hâtı - rasarmı muhafaza ederler. 750 den 1258 e kadar yâni beş asrı mütecaviz 37 hükümdara payi- tahtlik eden bu sehirde ancak dü- varları kalan ve bir müddet güm rük dairesi olarak kullanılan Mu'tesim *in saray harabesi le Harunurresidin karısı Zübevde- ve ait olduğunda süvhe edilen bir mezardan baska bir env vok- tur. Sanki Hoca Nusavri Tusi'nin sevkettiği Helâgü orduları val - nız sehri istilâ ile iktifa etme- tün izlerini de silmiş bitirmiş- tir. Ol saltanatın yeller eser şimdi yerinde Halbuki Bağdat Abbasi salta- natı üzerinde © kadar kuvvetli bir tesir bırakmıştı ki Avruma müverrihleri Abbasi hükümdar- larını “Bağdat Halifeleri;. namiy- le anarlardı. Bilhassa Harunur- resit servet, lüks, ihtişam itiba riyle Sarkın en yüksek debdebe ve daratını temsil ediyordu. Harunurresit ölmeden evv imparatorluğu üç, oğlunun ara - sında taksim etti, Gerek prensler ve gerek Abbâsi ricali bu vasi- yetname hükümlerine riavet ede- ceklerine yemin ettiler, Harun kudsi bir seki) vermek için vasiyetnamenin Kâ- benin duvarına asılmasını irade etti, Garip bir tesadüf eseri ola* rak vasiyetname duvara asılır - ken bir rüzgârla uçmustur. Co” cuklarm en büyükleri Emin hati- fe intihap edilmişti, derhal: Bağ- dada ye 'min, zevk ve safadan başka bir şey düsünmüvordu. ün isleri vezaret mevkiine getirdiği Fadi-ibn-Rabi'e bıraktı Fadl son derece haris olduğu İ- cin efendisinin ve dolayisiyle kendisinin şeriksiz olarak bütün Arap imparatorluğuna hâkim ol- masını istiyordu. Emini, biraderi Me'mun'dan veliahtliği o alarek yedi yasındaki oğluna vermesine ikna etti, Ve bunun resmi bir $8- ide yapılması için O Me'mun'u Bağdada davet etti. Horasan'ı va- ımdarlık arasında bir sıfatla idare eden Me'mun dave i kabul etmedi. Fadl'ın da iste ği bu idi. Derhal ordularını tonlıyarak Me'mun'un üstüne yü rüdü. Me'mun, kardesini babala" mın vasiyetine riayete (davet ediyor; ve askerini hududa yığa- rak bekliyordu. Emin'in ordusuna Ali bin İsâ. Me'mun'un ordusuna da Tahir kumanda ediyordu. Harunurreşidin karısı Zübeyde! iki kardesin harbetmemeleri i- in son derece uğraşıyordu. Oğlu - Onu zineirler icinde sürlik- leterek Bağdada getireceğim! Di- yordu. Zübeyde buna mâni olamıya - crğini anlavınca ordü kumanda- nı Ali bin İsâ'ya, Me'mun'u in- citmemek icin gavet hafif gümüs zireirler vermisti, 'Tahir, Emin ordusunun adetçe fazlalığını bildiği icin askerlerin- den dört bin kisi ayırdı. Çölü gecerek (Revsi şehrinde Alt bin İsü'yi karşıladı. Binin'in kumandanı bu azlım görünce hiç bir tedbir almadı Ertesi nü Tahirin askerleri an- sizın düşmanlarına saldırdılar ve orduyu bozdul. Me'mun bu zulerden sımarmadı. Akilâne ha- reket ederek evvelâ Emir'i salta natından hal'edip iktidarı eline aldı. Ondaz sonra gayet munta- zam Üc büvük kuvvet gönder na müsaade eder. Rikli hekimin ruhu, rob sek- linde elbiseden, şad olsa gerek- tir. di ve Bağdadı muhasara etti, Kumandanlarına biraderine karsı fena muamele etmemelerini em- retmişti, Fakat Emin halkı ken- “| un ihtarına rağmen meseleyi esa- TAN Tarihten Yapraklar! e YAZ i ULU disinden o kadar nefret ettirmiş- ti ki herkes bir an evvel onun ve Bağdadın sukulunu istiyordu. Yaverleri, Tahirin ordusiyle| şehre girmekte olduğunu Emin'e| haber verdikleri zaman hükküm. dar sarayında satranç oynuyor du, Gelen zabiti; — Allah kahretsin seni! En güzel oyunumu bozdun! Diye a- zarlamış! Bir kaç gün içinde Tahir ikin- ci ordunun kumandanı (Harteme) ile irtibat yepda etti, Emin, ga- yet insaniyetli bir adam olduğu- nu bildiği (Harteme) ye dehalet icin sarayından cıktı. Dielevi geç mek üzere bir sandala bindi. Fakat Tahir; efendisi Me'mun- sından halletmevi düşünerek bir baska kayıkla (Emin in arka - sından yetişti ve kellesini Üldr Kardeş kavgusının bu suretle bit. mesi bütün imparatorluğu Me” mun'a tâbi kılmıştır. Me'mun kardeşinin öldürülme- sinden o derece müteessir ol - muştu ki Bağdada gelmedi, Me- ru'da kaldı. |e'mun'un Ali evlâdından bir İmamı kendine vi Bağdadın İhtişam Devrinde İki Kardeş Kavgası AN: vve... N A mesi Abbasileri haklarından mah rum edeceği cihetle hepsi ( bir- den bir gün isyan ettiler, Me“ mun'u buna vezir Fadl'ın sevket- tiğini anlıyarak bir gece evini Bastılar ve Bamamda veziri öl - dürdüler, Abbasiler Me'mun'un Bağda- da gelmemesinden istifade ede- tek hemen Harrunurresid'in bi- raderi İbrahim'e bi'at ettiler, İb- rahim, kücük kafalı ve kocaman karınlı bir adamdı, Enerji sahibi olmamakla beraber değerli bir sair ve büyük bir musikişinastı. Me'mun evvelâ amcasının in- fihabiyle alay etti. Fakat yavas yavaş meselenin ciddi bir sekil almakta olduğunu gördü. Bu keş- mekeş bir iki ay devam etti, Ni- hayet Me'mun ordusunun başına geçerek Bağdada doğru yürüdü. Amcasma silâhla hücum edece- ğine halk nazarında onu gülünç bir mevkie koymak istedi. İbra- him musikide kendisiyle boy öl- tüsebilecek iki kişi görüyordu: Moharek ve Züdzül Asrının en hicivci salri olan Kusay yaz- dığı bir hicivde şöyle söylüyor du: Ser... N ğdat halifesi İbrahim ken- t olarak (Moharek) i seçmiş, o da kendisinden sonra) saltanata (Züdzül) ü göstermiş. Bu suretle hilâfet bir zevkü ti rap âleti oldu. Bu hicivler, İbrahimi gülünç bir mevkie koydu. Fakat onu su- kut ettirmek için kâfi değildi. Me'mun Bağdata girmek için dört defa harbe mecbur olmuş, muhasamat on ay devam etmiş- tir, Ahali başında xenç bir hüküm- darın bulunduğu bu muntazam ordunun muvaffakıyetini görün- ce mukavemetlen vazgecti. Bir heyet göndererek şehri teslim et- tiler, .“ | ğbrahim kaçtı, gizlendiği yer haber alındı. Kadın kıyafe- tine girmiş olduğu halde yeğe- ninin huzuruna getirildi. Bu gü- lüne kıyafeti son taraftarlarına da kendinden yüz çevirtti. Me'mun vezirine amcasına ne muamele etmek lâzım geldiğini sordu; vezir: * — Eğer boynunu vurdurursa- miz bir çoklarının yaptıkları ha- reketi siz de tekrar etmis olür- sunuz. Eğer aman verirseniz bü- tün baskalarından ayrılmış ve temayüz etmiç olursunuz. Me'mun vezirinin söziyle ha- Amcasinı huzuruna getirtti. Biraz sakalaştı, Sonra büyük bir tahsisat vererek iste- diği verde oturmasına müsaade etti, Me'mun'un atıfeti bütün bu ihtilâfın çıkmasını sebep ©- lan Fadi-bin-Babi'ye bile samil olmustur, Me; büyi lütuf ve ihsanı üvey annesi Zü- beyde'ye yapmıştır. İki kardeşi barıştırmak icin bu kadının ne derece uğraştığını unutmamıştı. Bazı tarihçiler Metmunun vel'aht- bğa tayin eylediği İmam Musatrriza- yı üzümle zekirlediklerini yazarlar, Avrupa müverrikleri, (düşmanlarım bile idama tenezzül etmiyen Me'mu- du bu gibi lekelerden tebriye etmek için kâfi derecede müdafaada bulun- muşlardır, Hükümdar bu suretle endişelerin- den kurtulmuş olmuyordu, Tahir, hiz- metinin mükâfatını istiyordu, Me'mun vaktiyle büyük babası Mansurun Eba Müslim'e yaptığı gibi Tahirden kur- tulabilirdi. Fakat yapmadı; Horusan babadan oğula intikal eden bir Hidiv. lik şeklinde Tahire verdi, Me'mun bundan sonra fütuhata böş- lamağıtr. Bir yandan imparatorluğun her turafındâki âsileri itasie alıyor, diğer taraftan de Mısırı fenediyardu. Bu güzel ülkeyi aharşiden kurtürdi fan sonra mektepler açtı, İskenderiye. de bir akademi tesis etti, büyük ve u- Mumi bir kütüphane vücüde getirdi, Bütün (Nil) deki mâssha ( âletleri tamir ettirdi. Yüksek Mısırda mükem- mel bir mesaha âlet daha yaplırttı. İNGİLTEREDE KADINLARIN FAALİYETİ İngilterede Kadın. erkek heriteş şeferier halindedir. mensup kadınlar bile birer veta #ünüz kadın Yen! Zelanda ordu Yüksek sosyeteye varite almışlardır. Bu resimde görâü- Kumandam © General Freyberg'in karısını gönüllü Kadınlar xlübünde #esliyet halinde görlermektedir. Bu resimide Avustralya orduları Kumandınınm kızkardeşini Londrada bir halta otomobilinin şoförü olarak görüyoruz. Bu slahattan sonra orduşunun başı» na göçerek Tütuhata devam eyledi. 823 te (Şam) da urdusunu tekrar ten- tik ederek Kilikyaya geçti, Oradan yavaş yavaş Bizansa doğru yürüye- cekti, İmparater İkinci Mişel sulh ia lep etmiye mecbur oldu, İmparatoris sulhü, veziri Mas'sde (Imzalamaştır. Sulhün imzasını müteakip vezir ve- fat etli, Nedimler emen Me'muna, vezirin Bağdatta aflesine büyük bir servet bırüktğıni Jurnsl ettiler, mun jurnalin altnaz “Bana bu derece sadakatle hizmet) * eden bir adamın servetinin silesinde kalması pek doğrudur., cümlesini yazdı, Ve küğudi divan odasının orta sına bırakarak solundan çıktı, Me'munun zamanında Bağdat yal- niz kalabalık ve büyük bir şehir ol- makla kalmadı; ayni zamanda bir ilim ve irfan beldesi oldu, Oraya dünyanın ber tarafından âllâmeler topladı, on- larla beraber ilme, fenne çâlıştı. Gü- zel sanatları tergip etli, Bastada, Şam- da, Küfede, Mısırda, Medinede, Mek kede akademiler, üniversiteler, mek» tepler, kütüphâneler açtı, Babası Herunürreşit muasırı olan İmparatar Şörlman ile, büyük Alf- red'ie münaşebata girmiş, Me'mun tapkı Avrupalı hükümdarlar gibi, sal- tamata ilmi de arkadaş edindi. Yunan ve Lâtin şairlerinin, filozoflarının €- serlerini arapçaya terciime ettirdi, Me'mun en ziyade hesip ve fele- kiyata ehemmiyet vermiştir. Bunun için Bağdatia büyük bir rasalhane yaptırdı, Hendese, heyet, hikmet, içi ya âlimlerini topluyor, bütün ahalinin dinlemek slâhiyetinde olduğu yerle de kendi riyaseti altında içtimalar tedipordu, Bu allâmelerin başında Cebir flmi- nin mucidi Muhammed bin Musa vardı, Musanın tertip etsiği “İstirlab” âletlerine Me'munun İsmi verilmiştir. Avrupalılar Me'munu onuncu Le- on'a ve on dürdüncü Lavi'ye benze- üirler, “> e'mun'un vefatı hakkında! tarih dikkate şayan (bir vaka kaydeder. Bu vakanın ö- nünde bütün Avrupa âlimleri huşü ile eğilmişlerdir. 831 senesinde Me'mun'u Yu - Banlı bir âlim ziyaret etti. Hü- kümdar, bu adamdan as rınm en yüksek riyaziyat sllâmesi oOolan oLeon'un, Bi- zans İmparatorluğunda İstan- bulda büyük bir fakr içinde ö- mür sürdüğünü hattâ hayatını ka zanmak için uvama yazı dersi! vediğini öğrendi. Leona bir mektup yazdi: “Mademki vatanınızda | sizin kadir ve kiymetiniz bilinmiyor. İlim ve irfan nurunu gelin bizim aramızda neşredin. Herkes size hürmet edecek. Mükümdarlarını- zın size veremiyeceği servet ve sizi bekliyor... Bu mektupta halledilmesi ga- yet güç bir takım meseleler de 3 BE İİ LL RIA Çi Şahruh'la- Mir Ali ksak (Timur) un evlâdın- dan, Horasan, Mazende - ran, Secistan, Isfahan, Şirazda hüküm süren (Şahruh) .un ve- zirlerinden (Mir Ali) kendisine müracaat eden fukarayı yen boş çevirmezmiş. Onlara dı ima para ikraz eder ve par, iadesine şart olarak da şöyle — Bu parayı senden islemiye- ceğim. Borcunun edasına vâde © larak hükümdar (Şabruh) un ve- fatımı koyuyorum. Ne zaman (Şahruh) vefat ederse © zaman borcunu vereceksin; Mir Ali) nin bu garip alış v rişini hülüskârlar hemen hüküm- dara bildirmişler: — Veziriniz yakininiz olduğu balde size karşı kâfi imetlik €- diyor. Birçok kimseye ödünç pa- ra veriyor ve borcun iadesine &i- zin vefatınızı şart koşuyor. (Şahruh) derhal vezirini hu - zuruna çağırtmış — Sen birçok adamlara borç para veriyormuşsun — Evet efendim. Muhtaç olan birçok fukara bana müracaat edi- yorlar, ben de onlara para İkraz ediyorum, — Bunun ehemmiyeti yok. Fa, kat onlara vâde olarak benim öl memi ileri sürüyormuşsun. Doğ- ru mu? — Doğrudur efendim. — Senin devlet ve servetin be nimle kaim iken neden benim ö- lümümü istiyorsun? Vezir: — Efendim, demiş. Benim si » xin ölümünüzü temenni ettiğimi neden anladınız? — Muhtaç olanlara verdiğin borcun iadesi benim ölmeme mü tevakkıf değil mi? Öyledir efendim. — O halde... — O halde mademki bu fakii adamlar ancak sizin vefatınızlı borçlarımı ödiyeceklerdir. Parayı vermemek ii hepsi gece gün * düz ellerini açarak ömrü âfiyeti nize dua ediyorlar. Benim bu suretle hareketim si ze bir takım fakir fukaranın can dan dun etmesi içindi. Bunda si zin ölümünüzü temenni edecek bir hareket var mı? (Mir Ali) nin hükümdar nez dinde parlaması bu vaka ile baş lar, Takvimeci | Askerlik İşleri | Şubeye Davet Eminönü Yerli As, $, den: Ya. Hv, Tğm, Yusuf Ziya oğlu Aks met Cevdet 308 (13603); P, Tgm, tata oğlu Seri 222 (07424); Tbb, Müş Yeh, ölü Halin 318 (88407); Mi. Me, Dlustafa oğlu İsmail ilmek üzere hü ikie scele şube HALKEYLERİNDE : Şehremini Halkevinde maruf N bi Ali Rıza idaresinde bir konserve miştir, hasıl heyetinin çaldığı Löle ve Nİ havert fasılları De ağır ve yürük s9 mailerinden ve helk (türkülerinde do halkın milli buleti rahiyezin de kuvvetli İzler bırakmıştır, gönderilmişti. İmparator Teofil bu haberi a” linca Leon'u çağırttı ve Bağda ta gitmesine mâni olarak on tahsisat bağladı. Leon tahsisat kabul etmiyeceğini ve ilmin tak: dir edildiği bir memlekete git mek İstediğini söyledi. O zamar imparator, bu fikirde ısrar eder se onu idam ettireceği cevabın verdi. Leon Me'mun'a bir mektur vazıyak bütün vukuatı bildirdi Mektubuna hallettiği meseleler de ilâve etmişti. Me'mun bun: dan çok müteessir oldu. İmpa ratora doğrudan doğruya bil mektup gönderdi; “Bu âlim adamı bana gönder meniz mukabilinde size istediği iz kadar altın vereceğim, We altından daha kiymetli olan da imi bir sulh imzalıyacağım.., İmpatator, Me'mun'un teklifi ni kaba bir lisanla reddetti, Me'mun ne yap tı? Derhal İmparatora harp ilâ etti, Bir ilim adamını takdir edi) miyen muhitinden koparmak | cin ordularını harekete getire Me'mun bu sefer esnasında Tar susta vefat etmiştir. (10 ağusto 833). Fakat en medeni memleketle rin tarihi bile böyle müstösn bir hareketi kaydetmiş değildir