Yazan: ULUNAY kl 4 LU ie N Sr kere düşünülsün. tün sermayesi bir sinir mukave- metinden ibaret, manzaralara dayanabildikten son ra artık “yok,, denilen şey orta- © dan kalkmış oluyor. Meselâ plijda gördüğünüz o Sülün eni cananı mı istiyor sunuz? Ufak bir dua. Hüddamı- » Biz karşınıza geliyor: — Hâdır ya Seyyidi! — Şimdi git dün plâjda gördi ğüm o lüle lülle sarı seçi, süpü pe, yeşil mayolu kızı al, gel diren plâj kıyafetiyle kollarınızın arasında'!.. Amma hüddam sâhi- bi yirmi yaşında bir genç kızın muhabbetini celbedecek yaşta de gilmiş!.. Ne çıkar?.. Beş dakikada Nisin en güzel kadınının yanınıza getirebilen hüddam elbette sizi 0. Ba bir (Tyrone Power) bir, (Ro « bert Taylor) yahut bir (Richard Green) gibi de gösterebilir! Bundan sonra artık servet, ha- şem, hadem, her şey sizin ola cak... Nisin hemen hemen bütün Türklerle meskün "apartımanla - rında tenha odalarda geceleri © mumlar yanıyor, hüddam duâsı © mâ aşk ile şevk İle devam edili — yordu. Şehzadenin Ermeni kadın âşçı- $ Sürpik bile üfürükçüye müra- cant etmiş hüddam sahibi 'olma- BAĞ ğa hıristiyanlığın bir mâni teşkil edip edemiyeceğini sormuş, Nafi de: © — Hıristiyanlar ehli kitap de- “gil mi? Sizin papaslarınızdan kaç «tane hüddam sahibi tanırım... De- 'dikten sonra ona da (Seddi Çin) 'düasını öğretmiş ve bilhassa dua- “ların nezri diye aşçı kadının bi- riktirdiği paraları almayı unut- © memişta. Hüddametların hiç birisi elli (Saddi çin) in — Strafında cereyan eden müthiş İefendim sensin ki ta yanıma ko- Tefrika No. 35 bine yaklaşnca zihninde büyüttü. gü hayaletler gözünün önünde canlandı. Daha ilerisine gideme- İdi, hüddamın içine giremedikleri Seddi Çin'den kendisi dışarıya fırlıyarak Su basor, yangın edor! Can kurtaran yokdur? Kıyak ateşi Nârasiyle şehzadenin odasına daldı, bağıra bağıra düştü, bayıl- kesmişti. Yoksa onu da Neş'eyab rini ei Rok hastahanesi. nin timarhane koğuşuna götür- mek lâzım gelecekti. Ortalık yatıştıktan sonra hüd- dam İmtihanını yarıda birakan- lar daha ilerisini anlamak için merakla soruyorlardı: — Aman Sürpik bize de anlat. Ne oldü. ne gördün? Sürpik tahattüründen bile ürk tüğünü ima eden bir tavırla el- lerini yüzüne kapıyor; istavroz çıkararak; — Aman! ne siz sorun, ne ben soyleyeyim. Okudukcas koskoca âpartıman hezal yaprağı gibi tir tir edordu. Kendi kendime “aman Sürpik, yuregini pek tut; yoksa ömrün oldukça fırın karşisinda aşcılık edecegim deyi püryan ola- caksın!,, dedim aspazıma sign- dım tesbihe dayandım. Derken, a bir Ki > Kayi severler oldugunu hoca soy» lemiş İdi, Şaka var, şakacık var. Böylesine kaka derler! Bunu iemedim belkim kizarlar deyi İ- çimden geçirdim. Tınmadıgımı gördüler ise, işi azdırdılar. Her taraf zelzele gibi sallanordu. “Gö. zümü aralik etdim, Ne göreyim parmakla cızdıgım &1 dişnda bir sürü canavarlar sıfalıma be- kıp bakıp boyuna “hav., ederler ona da aldırmadım; bu mefret yılanlara geldi. 5 nın içi Marsilyadaki hayvan bah- gesi olmuşdur; bunlar da siraları- bı savdılar. Derken efendim oda- nın bir dıvarı göçdü! Savaklar bendi patlak vermişdir sandim. bin defa ayni cümleyi tekrar et- meğe muvaffak olamadılar. Nafi,| #neseleyi büsbütün karıştırınak işin icazet verdiklerine: — Okuduğunuz duanın hosa-! bını rmiya gelmez. Şayet ae- şaşırmıyı ye b 1â- Dediği için gayretle tesbihe s. - rılanlar daha beş bine varmadan akıllarına bir şüphpe geliyor: — Üç bin dokuz yüz seksen bir mi idi yoksa seksen iki mi idi? Di ye tereddüt eder etmez yeniden başlamıya mecbur oluyorlardı, Zaten on bini bulsalar da te- mal imkân yoktu. © Günkü kurnaz büyücü onları bir yakım harikulâde şeyler görecek- lerine evvelden hazırlamış hattâ “ inandırmıştı. Frenklerin (otosü- “ jestiyon) dedikleri nefislerine telkin usuliyle mutlaka oda; © taşların düştüğünü, binanın Çi © tırdadığını, her tarafın tutuşuğu- nu görecekleri; enkaz arasnda “buna mukavemet edecek kadar â sabı kuvvetli kimse yoktu. Hüddam dolmasını yalnız Suat Paşa, Hoca hanım ve kocası “ Cemal yutmadılar. Zaten Sulta- “sn hoş görünmek için başlarını seccadeden kaldırmıyorlardı; şim di birde sabahlara kadar tesbih çekemezlerdi. Hele Hoca banım Nafiyi Sultanın yanına bile sok- mamişt. © Bumodern Cinci hocanın kendi “ sini gölgede bırakmasından kor- 'kuyordu. Sultan efendi bir kere bundan bahsetmi © — Havas sahibi bir hoca gel mii Diye söz açmıştı. Fakat Huri- ye: —Efendim, demiş bu gibi şey- © leri Peygamberimiz menetmiştir. Kehanet, bakıcılık, falcılık gibi 1 . Aman 70! su “ediğin hiç *n: mınır tanır? Acap bogulurum dersin'deyi efkâr ederken sol ya- nımda bir ateş gördüm, başimı çevirdim; perdeler tutuşmuş Ka yanıoruz! Altık bunun lâthi cisi? vardır? Muilak mum devrilmiş olacak dedim; parmak sınırını, Çini Mâçun duvarını aşdım, ken- dimi dısarı etdim... 4 * B' suretle herkes hüddum umtahanında nöbetini saymış oluyordu. Bir kere muvaffak ol- miyanın ikinci bir tecrübe daha yapmasına imkân yoktu. Nafi muvulfakıyetsizakleri öğ- rendikçe: — Yazık olmuş! Yüzmüş yüz- müş kuyruğuna gelmişsin, Biraz daha dişini sıka im';sin maksada erecekmişsin, şimdi artık geçti" diyordu. Hüddam tecrüpeleri mera! ra pahalıya oturdu. Buna muka- ettiği banknot demetini biraz daha kalınlaştırdı, Arkası Var N* ne zaman bir harp patlasa, bir şeyler şer'an » ir. Yanmız- 'da duran (Bin bir hadis) e ba- kişi muvaffak oldu. Bunlardan biri Kadın efendi nin eski emektarlarından Neş'e- yab kalfa idi, Sabaha karşı biça- “ reyi sinirleri büzülmüş, seccade- nin üzerinde ağzından köpükler irak: Ya eyyuhel hüd- asi, tan! lam! A'tini kuvveten, mekneten, taalu, minel kaf iles- “ni oğdular. Kadın kendine geldi, © dakat aklı yerine gelmedi... Imtihanda ikinci numarayı “ Surpik dudu kazandı. Aşçı karı, umarayı şaşırmış olmasına rağ- duaya devam etmişti. Elli yayılıp genişlemesiyle, onun bu ne başlaması bir oldu. Son Posta çisi, bir elinde kalem, bir elinde çoktanberi her biri birer çarıklı diple- mat, birer siyasi muharrir kesilmiş 0- lan, ve zihinleri; “.— Acaba Amerika yardımı vaktin- de yetişecek mi? Acaba başlarına bom ba yağdırılan Bulgarlar ne yapacaklar Acaba Afrikada harp uzayacak Aebaa üçüncü Balkan harbi ne gil prizler doğuracak? Acaba Sovyetler bü, .,X harp karşısında nasıl vaziyet al lar?,, Kabilinden çeşit çeşit sualleri meşgul bulunan üdebamızın karşıları- na dikiliyor, ve damdan düşer gibi s0- rTuyor: “— Efendim, sizce yeni edebiy: mıdır, yok mudur?,, Şahsan benim, bu suale muhatap o- luşumun — üzerinden, bügün cn az on sene geçiyor. Bu İtibarla, bu patırtıara sında, böyle bir suale yine muhatap tutulursam, vereceğim cevap sudur: “— Veni bir edebiyet yoktur: dı. Sürpik duayı tam zamanında | de © lrılmıştı, Dün Bursa belediyesi bil üfürükçünün cüzdanına istif İdi Yeni Değil, Eskiymiş zaman yer yüzünde bir birinden mühim hadiseler baş gösterse, bir zelzele olsa, ve ne zaman insanlar, Nitekim şimdi de, harbin Balkanlara Tonlarca Şeker Saklamış Bulunan Şekerler Müsadere Edildi Silivride seker ticareti ile iş. tigal eden Süleyman Özer, Mus- tafa İnel ve Mhmet Özdem adın- ds 3 ortağın külliyetli miktarda şeker sakladıkları ve beyanna - me vermedikleri haber alınmış. tir. Jandarma tarafından yapı - lan aramada tüccarların evlerin- ve dı rında tonlarda kaçak şeker bulunmuştur. Tüccarlar ya kalanmışlar ve Silivri müddetii- mumiliğine teslim edilmişlerdir Bulunan şekerler müsadere olun- muştur. Bunlardan Mehmet Öz- dem ilk isticvabını müteakip tev- kif edilmişir. Diğerlerinin duruş- malarına gayri mevkuf olarak “akılacaktır. ADLİYEDE: Mahlüt Yağ Meselesi Davası Belediye kooperatifi müdürü Haydar Berkmen tarafından Va- tan gazetesi sahibi Ahmet Emin Yalman aleyhinde açılan neşren hakaret davasına dün asliye se- 'kizinci ceza mahkemesinde de- vam edildi, Vatan gazetesi Istanbul beledi- ye kooperatifi tarafından İmal edilen mahlüt yağların fenalığın- dan bahsetmiş, bunların halka yedirilmesinin mahzurlu olduğu- nu, hattâ Ankara, İzmir ve Bur- sa belediyelerinin de yağları top- latarak iade ettiğini yazmıştı. Geçen celsede, bu inde keyfi- yetinin neden ileri geldiği hak- kında mezkür belediyelere birer müzekkere yazılması kararlaştı- müzekkereye cevap vermiş ve| Bursa belediyesi talimatnamesi- Bin mahlât yağları satılmasını menettiğini, bunun için bu yağ- ların imhası lâzım gelirken Sıh- hiye Vekâletinin formülü kabul ettiği görüldüğünden “mahalline iadesiyle iktifa edildiğini bildir- miştir. “Döğer belediyeler henüz bir ce- vap vermediklerinden mahkeme bunlara tekit yazılmasına karar vermiş duruşmayı başka bir güne bırakmıştır. SINEMA MERAKLISI — Sul- lanhamamında Şemsettinin men. sucat fabrikasında çalışan 16 ya- TAN Üniversitenin ders ve imtihan vaziyetleri üzerinde o Vekâletle temas etmek İçin Ankaraya gi - den Rektör Cemil Bilsel dün sa- bah sehrimize dönmüs ve profe sörler meclisini toylıyarak An . karada alınan kararları izah et- mitsir. Toplantıdan sonra kendi iyle görüsen bir muharririmize Rektör Cemil Rilsel su beyanat. *a bulunmustur: ,“— İmtihanların 15 Mayısta pitirilmiş olması yolundaki İsa. betli karır malüümunuzdur. Bu Kararın Üniversitede tatbik ge "illeri bugün toplanan Ün site profesörleri heyetince ince- lenmistir. Varılan neticeler sun. lardır: I — Bütün Fakültelerde ders- ler 19 Nisan Cumartesi günü sa- 2t 13 de kesilmis olacaktır. 2 — Yine bütün Fakültelerde imtiharilara 24 Nisanda başlana. zaktır. 3 — İnkılâp dersleri 9 “Nisan. da bitecek ve bu dersin im'han- larına 15 Nisanda: baslanacaktır. 4 Yabancı dil dersleri ve mtihanları 15 — 19.Nisan icin- de yapılmıs ve bitmiş olacaktır 5 — Gelecek yıllar devam e ecek dersler icin ayrı tedbir al mıya lüzum yoktur. Fakat bu sene bitirilen dersler icin. müm kün ise, bu dersler*en saatler a- inabilecek ve diğer derslere ve- rilehilecektir.., Dün vrnfesörler meclisinde Yeni Bir Nüfus Sahtekârlığı Nüfus Müdürlüğü geniş mik- yasta bir nüfus sahtekârlığı tah. knk e, nese iğ ; rin nüfusveüzdanlarında bahri, fat yaparak onların yaşlarını bü. vültmektedir. Semsettin simdiye kadar 20 den fazla genç kızın nü- fus cüzdanında tahrifat yapmış ve bunların üzerindeki tarihle- ri, mahiyeti henüz malüm olmi. yan bir ecza İle silip yeniden yazmıştır. Dün Erniyet Müdür. şmda Kemal mezkür fabrikadan 300 liralık kumaşla 200 lira kıy- metinde bir fotoğraf makinesi çalmıştır. Kemal, makine ile ku- maşlari elli liraya satmış ve si- nemaya giderken yakalanmıştır. Dün Sultanahmet birinci sulh ceza mahkemesine verilen Kemal kendini şöyle müdafaa etmiştir: — Ne yapayım? Sinemalara para yetiştiremiyorum. Ovun i- çin hırsızlık yapmağa mecbur'ol- um, Mühkeme Kemalin 5 ay 25 gün müddetle hapsine karar ver- miş, derhal tevkif etmiştir. tufan ig ağırlar, Dilsizler, lantı yapmış, Bu toplani dan öğrendiğimize göre, üç ay içinde âzasına tam mış, Bundan da belli anketi anket defter yorlar, 5 i > ri nistikasına hiç dikkat ettiniz mi? Bümünler ila '— Acaha buna nasıl muvaffak olu. © ten sonra derin bir sukutu hayale uğra oç, bi sür, ,yorlar?, , derseniz, size vereceğim ce. & yarak anladık ki, o şehrin hakiki ismi (ve gerze Macar MArAMA e eamanle ayi şuda “Aliş - Abeba,, deği. “Ali Sahabe 77 Tema mekan Yaşlanan öğ barista. N ” yarınki Pazar günü ve Yugeslavyaya. lacak gm a ieeri anlaşmaları Teme hem de Yunanistana karşı müştereken hare. fe “Ve “Sağırlar, Dil- » * kete geçeceğini zanBe diyorum!,, mi maz, dilsizler de cevap * at var Bir Tezat; Yestiyle. italyan kt Gün. yeti,, evvelki gün yeni bir top- Körler, Dilsizler Cemiyeti, âzası, açık gözlerden, kulağı deliklerden ve çene- si düşüklerden daha müsbet işler görü sizler, Körler,, Cemiyetinin toplantılar rında ileri sürülen meseleler, uzun mü- nakaşalara boğulup sürüncemede Çünkü körler söyler, sağılar duy abeba, ya girdikleri zün Bay Mwesnlini, sövle konuşmuştu: lüğüne cağirılan Semsettinin ifa- desi alınımatır. Tahkikata devam edilmektedir. Cocuk Yuvası — Darülâceze- deki çocuk yuvasının yatak mev. cudu yüz olduğu halde, bu yu « vado yatan çocukların adedinin 13B 1, bazar da 1801 bulduğu görülmüştür. Bu fuzuli ve ni- zamsız izdihamın önüne geçmek için bundan sonra babası ve &- nası bulunan çocuklaran Darülâ- cezeye alınmamasına karar ve. rilmiştir. Mevcut çocuklardan a- nası ve babası bulunanlar da ailelerine teslim edilecektir. Körler Cemi- tının tafsilâtın. Cemiyet, son 695 lira dağıt- ki, “Sağırlar, kal- veremezler! alarının “Adis. © düşünselerdi, kametgüh, vesair haiz olmasi lâzım gelen sıhhi va. sıf ve Kartları, iş yerlerinde Sâri alınâeik * tedbirleri, buri “ olan” tedavi sıhhi susları bildiren işçilerin” sağ - liğini koruma ve iş emniyeti ni, zamnâmesi İle Vilâyet ve Bele- diye muhtelif cephelerden mes gul olmaktadır. İş nizamnamesi meriyele gireceği 15 Mayıstan i. tibaren kontroller yapılacak ve nizamname hükümlerine uygun olmıyan tesisatı havi müessseler hakkında takibata — geçilecektir. Bilhassa iş yerlerinin ve işletilmesine müteallik hü. kümleri bildiren maddeler üze- rinde alâkadar müesseseler şim- diden faaliyete geçmiş bulun. maktadirler, ti — Haydarpaşa Nümune has. tanesi göz asistanı Dr. Zeki O. nat birinei sınıf ihtisas vesikası Bir Doktorun Muvaffakıye- almıştır. Varsınlar otursunlar: imdi, Afrikanın işgal olunmiyan sayılı büyük limanlarından biri si ge “Musavva,, imiş. Ve İngilizler “Musavva,, limam üzerine yürümekte imişler. Fakat İngilizler de benim gihi Halyanları dan da çıkarmıya lüzum görmezlerdi. Cünkü Musavva limanı “San., denizin. Mekteplerde , imtihanlar için Hazırlık İmtihanlar, Üniversitede 24 Nisanda. İlk Mekteplerde 21 Nisanda Başlıyor. Rektör İzahat Verdi tetkik edilen bu kararlar bu sa. bahtan itibaren bütün Fakülte. 'erde ilân edilecektir. Hukuk Fa. kültesinin eleme İmtihanlarında talebelerin mesul olacağı dersler evelce ilân edildiği icin, bu Fa- ülte talebeleri hazırlıklarını 'erletmislerdir. İlk mekteplerde Vilâyet İlk Tedrisat Meclisi dün sabah Vali Muavini Ahmet “ınık'ın riyasetinde toplanmıs ve İlkmektenlerin ders kesimi ve »mtihan “günlerini o kararlastır . mıstır. Bu kararlara göre, ilk - mekteplerde bu ayın 16 sında iersler kesilecek ve imtihana tâ- bi olmayıp, kanaat notları İle sı. gecen veva engele kalan ilk ört sınıf talebesinin imtihan karneleri de ders kesiminin er. tesi günü verilecektir. İmtihana *âbi olan besinci sınıflarda 21 Visanda dersler kesilecek, ve bitmiş ola- Tuhafiyede de İhtikâr Yasak Un Fiyatları Mürakabe Komisvo eşyası salan mağaza sahinlerin den mürekkep bir heyeti dinle miştir. Komisyon gömlek. bo vunbağı, kaskol, mendil gibi tu. xâr haddi tayin edilmesi husi mda tuhafivecilerin fikirl, tiği izahat kâfi görülmediği icin bu mevzu hakkında Fiyatl Mürakabe Bürosunun daha 3i rilmişitr. 'Toprâk Mahsulleri kâr Haddi de görüsülmüstür. vüzde 6 kâr haddi tayin etmisti *a üçe indirilmiştir. PİYASADA: Piyasaya 76,600 Kilo Çivi Geldi Son günlerde 76 bin 600 kilo , Bütün ilkokullarda engel imtihanları 13 ve 14 Mayısta ya. “ulacaktır. Liselerde Lise ve ortaokulların » öğret. menler meclisi dünden itibaren imtihan programlarım (hazırla miya başlamıslardır. Vekâlet bu mekteplere telgrafla gönderdiği bir emirde, normal sekilde ted- risata devam edilmesini bildir. mistir, İş Nizamnamesinin Tatbiki Hazırlıkları İş yerlerinin ve işçilere ait L müştemilâtın ya mesleki hastalıklira karsı iş “kazala- ina “ari Bulundurulstid8i ed levağım ve tesisatını ve diğer hü- kurulma m kolay. ihala edilemiyecek | derecede İki paralık olsunlar: büyük, kolay kavranılamıyacak ( dere- —— de davalar, ve meselelerle kar- azetelerde okudum: Elli şılaşsalar, “Son Posta, refikimiz der. okü, sizin şimdi kim bilir kaçıncı defa Artık Habeşistan, İtalyan İmparator- ihtikâr yapan bir bakkal mah bal, acıklı piyeslerin komikleri gibi or. | tekrarladığınız bu bayat anketin ilk © luğundan hiç bir zaman, ve hiç bir kuv. o Küm olmuş, Bu hayırlı havadisi okuyun taya çıkar, ve artık en bedbin simaları (yapıldığı gün iye olan ar” NE krem m iy, ca e em gelir ia e i artık çoktan... “Eski, bulunuyor!, la arada üzün zamn; ir, emi , elli paraya bile Melen şu meşhur anketine çok! li ulunuyor?,, geçmeden, İn ed iyi bu büyük ler. ll EA “ i adr, üsbel iş: uu havadisle acı bir tel > lerim an, çok yakında, cüm- ar e eya Ee ratis” VE as ökk önledi *— Bu sabah kıtalarımız Adis - Ahe- baya girmiş bulunuyor!,, Şimdi bu tezat karşısında bir İtalya- huy ne diyeceğini düşünüyorudum. Ak lıma gelen cevap şu oldu: “.— Biz Adis - Abeba,yı matah bir yer xannediyorduk. Şimdi, o şehri İn- gilizlere verişimizin sebebi, bu tahmi- nimizde yanıldığımızı anlamış mızdan ibarettir; Çünkü içine girdik- Dp” —H bulunma ei balden başladı, de gafil “Musavva,, — “çerçevi Aman dışarı çıkarmayın! söyle konuşmuş: Nihayet, istikbalden haber veren Kı- saküreğin bu dediği çıkmış... Görliyor- sunuz ya? Artık sabık şairimiz, istik- Allah vere de, Etem İzzet bugünle; çivi gelmiştir. Mıntaka ticaret müdürlüğü bu partiden 20 bin ki- losunu Istanbula geriye kalan kısmını da diğer vilâyetlere tev- zi edecektir. 2600 otomobil lâsti- ği de vilâyetlerin ihtiyaçlarına göre dağıtılacaktır. Ankaradan yeni gelen mıntaka ticaret mü- dürü Sait Rauf, gerek ötomobil lâstiği ve gerek kauçuk tevzlatı hakkmda Vekâletten yeni tali- mat almıştır. Bu talimata göre, bugünden itibaren kauçuk ve te neke tevziatına başlanacaktır. DUNKU IHRACAT — Dün muhtelif memleketlere 700 bin liralık ihracat olmuştur, Yalnız İngiltereye . 500 bin liralık tiftik gönderilmiştir. Dün, Isviçre, Ma- caristan ve diğer Balkan mem- gekştlerine iracat yapılmamış- ir, YENİ ÇORAP STANDARDI iktisat Vekâleti tarafından hâzır- lanan yeni çorap standart ni- zamnâmesinin tatbikine bugün- den itibaren başlanacaktır, yeni nİzamnameye göre, salon çorabı, orta nevide çorap, gündelik ço- rap diye üç nevi çorap imal edi- lecektir, ALTIN FIYATI — Dün altın fiyatı 24 lira 40 kuruştu. 'TICARET OFISI UMUM MU- DURU — Ticaret ofisi umum mü dürü Ahmet Cemil Cong dün Ankaradan şehrimize gelmiş, Bah çekapıda Kutlu hanında ofis teş- kilâtına ait hazırlıklara başlamış- tır. KOK KOMURU FIYATI — Tktisat Vekâleti istihsal mas- raflarını korumak maksadiyle maden kömürü fiyatlarına yüz- de yirmi beş zam yapmıştı, kok kömürünün beher tonuna iki W- ra zam yapılacaktır. Varsınlar orada otursunlar! İn- Afrikada “şap, a Musavva,, dan di ip bir yer bulacak değiller ya! wi Kek ünkü yazısına göre, bizim Kısa- kürek, geçengün bir mecliste itlerin bu zamana kadar berekete hususunda intihap ettiği günlerin Mutavassıtlarına Yüzde 3 Kâr Veriliyor nu dünkü toplantısnda tuhafiye Nafiye esvasının satıslarına bir ormustur. Tühafivecilerin ver- Ae tetkikler yapmasına karar ve. Ofisinden un alarak börekçi ve bisküvi fab-! rikalarına satan mutavassıtlerın 0 misyon eskiden o mutavassıtlara Dünkü toplantıda kâr haddi yüz B-4oa —— Yugoslavya Yazan: Naci Sadullah Ne istiklâl uğrunda çar pışan namuslu milletler safında, Yugoslavya da Gilen cep- he aldı. Yugoslavya, Avusturya - Ma- caristan veliahdinin bağrına, esli olmak istemiyen şerefli bir mil in ateşini boşaltan e Prinçip'ir vatanıdır. “Prinçip”, o genç veli din şahsında, müstevli bir imparatorluğun kalbini yaralamış tı. Şimdi onun vatandaşlariyle, bu günkü hislerimiz arasındaki mü. tabakatin tamamiyeti, alkışları mıza alabildiğine derin ve alabil diğine sıcak bir samimiyet kat- maktadır. Yugosavya, istiklâlini ve şere- fini müdafaa edebilmek için, fi len taarruza uğradığı güne kadar sabretti, Yügoslavyanın günah sayılan yegüne hareketi, gafil milletlerin iskambilden kulübe * ler gibi birer birer yikidiklari bir devirde, silâhını elinden bı- rakmayışından, ve önüne sirala- han yaldızlı kapanların çürük tahtasına basmayışından ibaret- ti, Ve Yugoslavya şimdi, göserdi. Zi o şahane sabir tahammü- lünün aczine, ve zaafına hamle lunması karşısında duyduğu de- rin bir öfkeyle döğüşüyor- Müs- tevli ordular, tanklardan, tayyare lerden toplardan çok tahelp ür bir silâh olan bu müthiş öfkeden mahrumdurlar. Bu öfke, ne altın» la kurulmuş istihkâmlara, ne de Krupp tezgâhlarında imâl olun- muş toplara benzemez. Ve bu korkunç öfkenin indifaı karşısın» da, “120 lik bertaların gümbürtü. sü bile,, külde patlatılan mısırla. rın kocakarı yüreklerine heyecan veren çatırdısı kadar gülünç ka- ». Bunun içindir ki: elinde Prin- çip'in nagantini ve damarların- da Slav kanmın ateşli öfkesini “van Yugoslavya bugün, - üze- rinde bulunduğu bu tekinsiz ya- rım adanın adına bakıp ta, - Sırp “kan” ını “bat” dan tatlı sanan. lara, “Balkan” dağlarından daha sarp bir millet olduğumu isbat etmektedir: Ve bünun içindir ki, biz, * Yunanisanın olduğu gibi « Yuzoslar yanın sahsında dn, ix. tiklâl uğrunda kahramanca çar- pışmanın talihsiz ve uşak ruhlu milletlere asla nasip olmiyan o yüksek şerefini alkışlıyoruz! POLİSTE: Bir İhtiyar Kadın Bir Genç Kadını Yaraladı Arnavutköyünde Havuz şokâ. ey 2 si a oturan yaşını irjin ile komşusu Aliye arasında çıkan bir kavga- da Virjin, Aliyeyi bıçakla sol e e e tır. Yaralı tedavi altına tahkikata başlanmıştır. ii İki Kaza — Neset Bilgicin £ daresindeki motosiklet Fatihten geçerken o civarda oturan Sü- Teymanın oğlu 6 yasında Aliye carparak muhteli? yerlerinden yaralamıştır. Bundan başka şoför Reşit Te zer'in idaresindeki otobüs te Fa. tihten Çarşambaya doğru gider ken o civarda Nazir İzzet soka ğında 28 numaralı evde otura İ9 yaşında Kenana çarpmış w yaralamıştır. Yaralılar hastane ve kaldırlmış, tahkikata başlar. mıştır, Tabanca ile Yaralandı — E dirnekapı haricinde oturan Sa lim adında biri tabaneasımı tec rübe ederken kurşunlardan birl si, komşusu Zülfiyenin bacağın: İsabet ederek ağırca yaralanma sına sebebiyet vermiştir. Yarak Haseki hastanesine kaldırılmış Salim yakalanmıştır. Hastanede Öldü — İki gür evvel Fatihte arkadası Sadullah tarafından o biçakla yaralanan Abdullah dün Cerrahpaşa hasta. nesinde ölmüstür. Kati! Sadul lah bugün adliyeye teslim edile, cektir. Sinema Yangını — Evvelki »ksam Evüpte Safak sinemasının makine dairesinde filmler tutus. muş ise de. ateş büyümeden sön dürülmüştür. günü gününe haber vermiye il davranıp, gittikçe biraz daha akıllanan Kısaküreği, içinde bulunduğu ©, den kaçırmasa! Naci Sadullah N Eminönü ve Üsküdarda Hava Denemesi Pazar günü Usküdar ve Eminö- hü kazalarında yapılması karar laştırılmış olan hava denemesi ne ait bezi hazırlıklar ikmal sd lemedilâinden bu deneme önü- müzdek! vazar gününe, birakıl- müstir