- İslavyanın bu İkından mem- Çünkü günün , İgeslavya top- Fini geçirmek Yeceğine kani , mı: -ne kadar if ederse et - DİS tayyacağı ,, Me merasimi #der surayın- ; İelâsul hazır e Htalya Ha- h başka Ja- Macaristan, Fistan sefir - ,, temsilen pak © tları, bu me- sitel'in bu - , kkat gör- üzerine ya - « i€rikan taz - arzusunun n Yugoslav Üw bin Bulgari “ lonra, sıra « keldiği tah - * İman İarici- aristan pak - inci devlet - ğmen bu ilti- cağı ve b Je karşılaya - b 'ün Mös inden sonra ieti bitaraflı- teği hakkın » bulunmuş el de Yayos- diri bu beya- surette teyit İdetlenen Al- İsısında Yu - 1 boyun eğdi- SAR MAHMUZU | ununa bir İRütubetli ve brde, çavdar arma buğ rına musal- yade çavdar £ olduğundan fantardan ka- ği yiyenlere çavdar ek- İlerde insa: ibu hastalık # sayılabilir... An, hekimi çıkarıldığın. #darın kendi- Satılır, Onun #n ekineiler| a beraber sat- | ar başak- : mahmuz Mina bilirler .. Menfaatlerini tanelerinden henciler çav- ayıklamakta 'dar mahmu- değirmen- bile icat e- © zararlı ol. mantarın #o- | tesirini vanamar BEDELİ Ecnebi 2ron Kr. 1800 800 .... B u paktın mizasına (akad- düm eden günlerde vu - kua gelen bazı mühim hâdise - lerin, Yugoslavya ve Alman bü kümetleri üzerinde, paktın €v- velce kararlaştırılmış olan muh teviyatının değiştirilmesi husu - | sunda, tesir icra ettikleri anla - şılıyor, Bunlardan biri, memleketin her tarafında, milletin bu ilti - hakı tasvip etmediğini gösteren büyük nü ve muhtelif mahiyette tezahür- lerin vukug gelmesi ve hülâ de- vam etmesi keyfiyetidir. Yu- goslavya Başvkili ve Hariciye Nazırnı Viyanaya o götürecek tirenin lokomotifi için güçlükle bir makinist bulunması, bu İti- hakın - mahiyeti ve istikbali bakımlarından - Bulgaristanm - Kine hiç te benzemediğini güs - teren çok şayanı dikkat bir hâ- disedir. Yugoslavyayı çok iyi tanıyanların kanaatlerine göre hükümetin, memleket içinden Alman askerlerinin geçmesine müsaade ettiği takdirde, yerin - de duramıyacağı ve memleketin içinde büyük karışıklıklar çıka- cuğı muhakkaktır, | Halkın endişe ve galevamını| , teskin maksadiyle bu »tihakıl İngilterenin tasvip ettiğinin işaa edilmesi bu kanaati teyit ede - cek mahiyettedir. İkinci hâdise, Ingilterenin Bel grad sefirinin Yugoslavya hükü metine, bu ani set değişik - liğinin hayret uyandırdığını ve mazur görülemiyeceğini ve bu battı hareketin Ingiltere tara - fından tasvip edildi daki şayianın hakikatle alâkası olmadığını bildiren notasıdır, Uçüncü hâdise de, Sovyetle - rin Belgrad sefirinin Yuzoslav bükümetine, Sovyetlerin Bal - kanlar meselesine karşı alâkasız olmadığını bildirmesidir. Sovyet hükümetinin Yu bükümetine yaptığı bu ikazın, Bulgaristana Alman asketleri girdiği zaman yaptığı deklaras- yonu tamamlıyacak o mahiyette olması ve bilhassa Yugoslavya hükümetinin paktı imzalama - dan evvel yapılması, şayan, dik kattir. Tadilâttan Sonra: ugoslav hükümetinin dün Y imzaladığı paktla, Yu - goslavya arazisinden Alman as- kerlerinin ve harp malzemesi - nin geçirilmesine ait askeri mad delerin çıkarılmasında, bu hâd selerin mühim bir rol oynadığı muhakkaktır, Paktın, bu tâdil ve tabfif e - dilmiş şekli ile, Almanya için kıymet ye faydasını çok kaybet. tiği muhakkaktır. Çünkü Al- manya Yugoslav topraklarından istifade etmediği takdirde Yuna nistana ancak dar bir cepheden taarruz etmek o mecburiyetinde kalacaktır. Paktta, Yugoslavyanın ikti - sadiyatını Alman iktısadi #iste- mine göre tanzim etmek mee- buriyeti hakkındaki maddede, | vaziyette Almanya lehine yeni bir değişiklik yapmıyacaktır; ei zu çavdar ununa karıssa hile müz min hastalığa sebep olabilmesi i- çin yüzde 1, 2 hattâ daha ziyade nisbette olması lâzımdır. Yalnız cavdar ekmeğiyle bes. lenn memleketlerde, çavdar mah muüzunun zarar vermeden hangi nisbette çavdar ununa karısabi. leceğini tayin etmek için mahsus fen komisyonları kurulmuştu. Bunların tetkiklerinden çıkan ne- ticelere göre çavdar ununda yüz- de yarım nisbetinde mahmuz ka- rışmış olursa bir adam bu çavdar n yapılmış ekmekten gün- de 1250 gram (yâni bizim eski tam okka) yemiş olsa bile çay. dar mahmuzu hastalığına tutu.) lamaz... Bu hesaplar yalnız çavdar u- nundan yapılan ekmekler icin... Halbuki bizim yediğimiz “tek tip ekmekte,, çavdâr unu zaten an- cak yüzde on beş nisbetindedir Onun için, çavdar ununa - ekin- cilerin, değirmencilerin dikkatle. ine rağmen - çavdar mahmuzu karışmış olduğu farzedilse bile kimseye bir zarar veremiyeceği şüphesizdir. Bundan başkaca da, çavdar mahmuzunun tesirli olması için taze olması şarttır. Çavdar tane- leri yahut çavdar unu bir kaç ay kalınca çavdar mahmuzu artık) “Askeri Tet ane, Ne Kadar: Tayyare Çıkarabilir? Iman ordusunun hava kuv- veti hakkında muhtelif memleketlerde şimdiye kadar bi- ribirine © kadar zıt rakamlar ves aykırı mütalealar ortaya atılmış tr ki. şimdiki muharebede pek mühim bir mevzu teşkil eden bu muazzam problem etrafında cid- di bir tetkik yapmanın imkânları bir hayli güçleşmiştir. Alman ha- vâ ordusunun kuvvet mevcudu hakkında en akla sığmaz rakam. Jarı ortaya atan Amerikalılar ol- muştur, Bir Amerikalı havacılık muharririnin İleri sürdüğü tah- minler göre, Alman hava ordusu- nun 70,000 tayyaresi vardır; bun larin içinde 36.000 ni muharebe tayyaresidir. “The Sunday Ti- mes,, namındaki İngiliz gezetesi- nin havacıhk muharririne göre i- s6, Alman hava ordusunun tay. yare mevcudu azami 40,000 den ibarettir. Bunların ancak 18.000 4 muharebe (o tayyaresidir. (Bu 18,000 nin içinden de her an har. be Bazır tayyareler, 9,000 den fazla değildir Büyük farklarla birbirini tut- muyan bu iki rakam iddiası ara sında hakikate az çok yakın bir hükme varabilmek için, evvelâ Alman hava ordusunun bünye teşkilâtını gözden geçirelim. * * Iman hava kuvvetlerinin başlıca faaliyet sahası, İn gilteredir, Burada faaliyette bu- | anan Alman hava kuvvetlerinin mevcudu ve teşkilâtı nedir? İngiliz havacılık mütehassısla- rı, doğrudan doğruya kendilerine taallük eden bu meseleye husu- si bir ehemmiyet atietmisler ve İngilizlere has ciddiyet ve haki katprestlik ile hiç bir endişeden çekinmeden vaziyeti olduğu gibi ortaya dökmüşlerdir Binaenaleyh bu hususta İngilizlerin verdiği rakamlara azami itimâtla baka biliriz. İngilizlere göre, Alman- ların İngiltereve karsı kullan- dıkları üç “Luftflotte «- hava filoları, vardır: 1 — 2 numaralı hava ordusu Bunun hareket üsleri Belçika, Şimali Fransa ve o Hollandadır. Kumandanı: General Kesselrinr 2 3 numaralı hava ordusu. Garbi Fransadaki hava Kumandanı; Gene- Üsleri: meydanları. ral Sperrle. 3 — 5 numaralı hava ordusu Üsleri: Simali Holanda, Alman- ya, Danimarka ve Norvec, Ku- mandanı: Genersl Stumph. Bunlardan maada Almanların daha dört hava orduları vardır ki, bunların 1 numaralısı Şarki Almanyada; 4 numaralısi 2 mart tarihine kadar Viyanada, $imdi Sofyada; 6 numaralısı Romanya da; 7 numaralısı ise merkezi Sİ- Milyarder Yunanlı Bi Yunanlılar Yunanis- tanda yasamaz ya... Bir çok Yunanlılar dünyanın dört bir bucağına dağıla- rak buralarda yer- leşmiş, ticaret ve borsa işleriyle uğ- raşmış; kimi zengin kimi peri- şan olmustur ; Bu arada Birlesik Amerika Devletlerinde de bir kac milyo- na yakın Elen vardır. Seneler- denberi memleketlerinden uzak ta yaşıyan bu vatandaslar Yu- nanistanın harbe girmesi üzeri- ne aralarında Yunanistana gön- derilmek üzere 10 milyon dolar para toplamışlardı. Bu sdamlardan bir tanesi William Helis tek basına bir mil von dolar vermiştir. Uzun boy- İn, kıvırcık saclı mavi gözlü iri yarı bir adam olan Helis 50 ya- şıhdadır ve Ege denizindeki kü- çük adalardan birinde doğmuş- tur. İvi bir ailenin çocuğu olan bu İyi kalpli insan 18 yasında ialihini denemek üzere macera peşinde Amerikaya (gitmistir. Burada senelerce serseri bir ha- yat yaşamıştır. 1917 senesinde askere yazılmış ve Fransa va dilerinde şmüstür, Harp dönüşünde Louisiana ©- yaletinde bir petrol işi bulmuş- TAN Heinkel tipinde bir Alman bombardıman tayyaresi cilya olmak üzere bir kısmı Ce nubi İtalyada, bir kısmı Sima'i Afrikada ve - belki - Rodostadır 4 * mum Alman hava kuvvetle rini tesbit edebilmek için ların tesekkü! tarzına da bir göz atalım. Sulh zamanında mev cut hava bölüklerinin her biri muharebe, bomba ve istikşaf tav. yarelerinden mürekkev olmak ü- zere 9 tayyareden müteşekkildir Harp zamanında bu bölüklerin kuvveti 12 tavyereye iblâğ edil. mistir. Üc bölük bir grup. üc grup ta Almanların kası, 480 tayyare demektir. He fırkada üç bombacı, 8 muharebe ci ve bir de istikşaf grupu var dır. Nakliye tayyareleriyle ihti yatlar bu rakama dahil değildir Bu €sssa göre, üç fırka ve bir mu- harebe kıtasından müteşekkil o- Tan “Luftflotte,, lerin umumi kuv veti, 1,700 tayyareden ibarettir. Bunun 1000 tanesi bombacı, 75 | keşif, 625 i ise avci tayyareleri- dir. Bu kuvvetlerin, yine tahmi- nen, dörtte biri tamirat dolayi. siyle daimi surette hizmet hari-| « cinde kalır. Binaenaleyh, her an hizmete hazır bir “Luftflotte” in tayyare'adedi, takriben 1,300 den fazla değildir. * uraya kadar verdiğimiz ma lümatı bir araya getirir umumi vaziyetini şöylece hülâsa edebiliriz 1 — Altı (veva yedi) hava fi. losu: Umumi mevcudu: 16.500 hizmete hazır kısmı: 7,800 tayya re, kuvvetleri 1000; hizmete hazır; re mevcudu 100 tayyare mümi mevcudu: hazır: 2000 tayyare. sudur: Umumi hizmete hazır kısım: 12,000 tay- Yare, “Geschwe' | nüz natamam tayyare adedinin der,, tesmiye ettikleri büyük bi: | ç grup teskil eder. Bir hava fir-/n Alman hava kuvvetlerinin umü- mi yekünu 40,000 tayyareye ib- lâğ edilebilir. kabul edilemez. Alman Ingiliz hava akınlarının mütema di darbelerine maruzdur. ven, hava çarpışmalarında Al manların uğradığı zayiat oldukça ağırdır. Tecrübe ile sabit olmuş de meselâ bir tayyare kaybolu- yorsa, kaza neticesinde iki tay yare kaybolmaktadır, zayla! bulmaktadır. Muharebenin başın- irir. | danberi Almanya en aşağı 20,000 sek, Alman hava kuvvetlerinin | tayyare kaybetmiştir. ER dir? Ve zayiatı ne nisbette telâfi &debilmektedir? — Harp başla- 2 — Bahriyeve mensup hava Umumi mevcudu 500 tayya- 3 — Talim fırkası, Umumi 650, hizmete hazır 4 — Hava nakliye teşkilâtı. 3.500; hizmete Bu rakamların umumi yekünu mevcut: 24,400 Atelyelerde inşa halinde ve be- ukarıki rakamın yüzde ellisi isbetinde olduğu ve 5,000 tayya- de mürettebatı ve saire İş kullanıldığı kabul edilirse | Fakat bu adet te kat'i olarak Çünkü, evveli tayyare imalâthaneleri Sani ur ki, hava çarpışması neticesin Hava talim bölüklerinin aylık yüzde on beş nisbetini una mukabil acaba yeni tay- yare imalâtı ne vaziyette kikler | U-İsine tevfikan ceza görecekleri ilân o- dığı vakit Almanvanın ilk saf muharebe imalâtı, ayda tahmi nen 1,000 i buluyordu. Simdi bu| adedin 1,600 ze çıkmış olduğu ve her tipten imal edilen tavvare-| lerin aylık vekünunun 2500 ü| bulduğu söylenebilir. Fakat ilk saf tayyarelerinin aylık imal va satisini 1,400 rakamı ile ifade etmek. en doğrusudur. Bu vaziyet, kuru bir hesap ne- ticesi değil, fakat simdiye kadar havalarda cereyan etmiş olan bü yük çarpısmaların tecrübeleri ile fiilen sabit olmuştur. Almanla rın azami gayret göstererek İn #Ütereye karşı vaptıkları en bü- yük hava akınlarının tek bir gü- nünde 2.500 tavyvareden fazla kuvvet çıkardıkları vaki olmamış tir. Askerlik İşle Yoklamaya Davet Fatih sekerlik şubesinden: i — İhtiyat erat o yoklamalariyle (337) dağumluların ilk yoklamalarına aşağria gösterilen günlerde devam e- dilmektedir. 3 — İzdihama meydan vermemek için her mükellef doğumu itibariyle (Not) alarak mezkü: günler ye müracaat ederek yoklamasını Uracak, aksi takdirde Askerlik mükel- iefiyeti kanununun (04) üncü müdde- Junur, (337) İlk Yoklama İhtiyat Yokalaması Bütün şube. ye mensup (320) Doğ. Şehremini Nahiyesi 20-3-941 Çarşamba 11-394) Perşembe 28-3-941 Cuma Karagümrük Nahiyesi 31-3-941 Pazartesi 14-941 Salı 2-4-041 Çarşembe 3-4-041 Perştmbe 4-4-94) Cuma 744-041 Pazartesi 84-941 #-h S-ö-M41 Çarşamba 10-4-M1 Perşembe 11-64-0941 Cuma Fener Nahiyesi AL Pazartesi Değ, 18-4-941 Cuma 21-4-941 Pszartesi 22-4-941 Salı 23-4-941 Çarşamba 24-4-541 Perşembe 25-4-941 Cuma Eyüp Nahiyesi 20-4-941 Sah 30-4-941 Çarşamba 7-5-041 Çarşamba 8-5-941 Perşembe 9-5-041 Cuma İLİ Yazan: Sevim SERTEL tur. Ve burada bir kaç gün i- çinde dehşetli bir servet van - mıştır. Bugün bu eyalette On dördüncü Lui sistemi bir kona- ğı, kendi adını tesıvan bir vatı vardır. Bunlardan başka Yuna- nistanda mermerleri ve zeytin- leriyle meşhur ufak bir adanın da sahibidir. Yunanistanda pet- rol taharriyatı yapmak hakkını da satın almıstır. Fakat, bu- gün için bu sözden ibarettir. Bugün Elen hükümetinin Birleşik oAmerika Devletleri dahilindeki alım satım bürosu- nun sefi bulunan William He- lis dolar hesabiyle bir milvar- der ve drâhmi hesabivle bir E- len devleti milyarderidir. * * Hapishaneye Sığmadı B” gün Amerika polisi 22 yasında olan Peter Da- wis'i o sokaklarda serserilik oOetmek cürmiyle yakalar ve Los Angelo La gö- bir mesele zuhur eder. Dawis © kadar iri yarı bir adamdır ki hapishanedeki höcrelerden hiç birine sığmamaktadır. Bu dev cüsseli adam 2.20 uzunluğunda. dır ve o kadar da büyük vapı- lıdır ki höcre kanılarının hiç birinden sığıp içeri geçememek- tedir. En nihavet bu adamı sığdıra- bilmek için, iki höcreyi birleş- tirmeğe ve aradaki demirleri çı- karıp, iki kapıyı acmağa karar veriyorlar. Fakat bu isler olur- ken diğer taraftan hâdise gazete lere aksedivor. Gazetelerden bi- rinde Dawis'in resmini , gören bir sinema kumpanyası onu der- hal angaje etmek için müra- Caat ediyor, Zaten bu dev cüsseli adamın tevkifine sebep işsizliği ve ser- seriliği idi. Ortava bu angaj- man cıkınca mesele kalmıyor. Onu veni işine baslamak üzere serbest bırakıyorlar. Böylece Da wis hem bir iş bulmuş oluyor hem de bu yeni sistem ilân sa- yesinde Amerikada meşhur olu. yor, ** Cebelitarık Bir Adadır. u hafta Cebelitarık'ın en mesut insanlarından biri | buranın valisi Sir Clive o Lidle'dir 1939 da Sir İron Side'in yerine bu- raya gelen bu mü tesebbis o adamın memnun olmağa hakkı vardır Zira o altı ay zarfında büyü bir kaya parcası olan Cebelita- rık'ı İsnanya sahillerinden syir- mak gibi muazzam bir is ba şarmıstır. Böylece Cebelitarık artık bir ada olmuştur. Umumiyetle İngilizler Cebe litarık'a denizden hücum edi leceği hesabı üzerine hazırlan mıslardı. Bu kayanın icine dün yarın en müthis sahil müdafar toplarını yerlestirmisler deniz. den gelecek her hangi bir hü cuma karsı bu kayayı bastan « $ağı tahkim etmislerdir. Singa pur'dan sonra burası dünyanır en miistahkem yerlerinden biri sidir. Fakat İspanvada kargası Moda ve Sa u iki kelimenin birbirle riyle münasebetini yainı kafiyede sanırdık. Oyle değilmiş Son gelen Fransız gazetelerindei öğreniyoruz ki, işgal altında bu lunması ğmen modaya hâkt, olan Paris, bu sene sadeliğe doğ Tu giden modellerine sadelıki, hiç münasebeti olmaması lâzun gelen bir fazlalık eklemiş: Modayı günü gününe takip « den kadınlar ellerine zarif ve u zun bir baston alacaklarımış... Bir yandan pratik olsun diy« uzun saplı kadın şemsiyeleri çantalarına sığacak kadar kısaltı mışken diğer taraftan da kadınl; rın ellerine koca bir sopa verili yor, Bu uzun bastonların saplarınI birer pudralık, dudak kırmızılı ve kaş resmedilecek kalem yer leri varmış. Uzunluğu dolayısiy le baston, kadınların tam yüzler hizasına geldiği için istedikler anda onlara tuvaletlerini tazele mek imkânını veriyormuş, O halde moda, çoktanberi er keklerin bile taşımaktan vazycı tikleri için ehemmiyetini kaybe Eskiden asâ denilen baston * Şyana bir vakar verirmiş. ! yarlıkta ise İnsanın bir uz mektir, Yunan © esatirinde (0 Sfenks'in; — Sabahleyin dört ayaktı, : İlleyin iki akşam da üç a yakl olan hangi hayvandır? — Insandır! Çünkü hayatın sa- bahı demek olan çocukluğunda elleriyle de yürüdüğü için dört raklı demektir; orta yaşında yal- yağını kullanır; ihtiyar gında dayandığı asâ ile üç a; bdur! Cevabı ile hallederek Yunanis- tanı yolunu kesen canavardan kurtarmış, Biz bastonün bilhassa kızılcık cinsiyle daha mektepten teşerrü- fe başlamıştık. O zamanlar “sopa, cennetten çıkarmış. Şimdi moda mağazalarından çıkıyor. Vaktiyle hocaalr bilhassa babalar çocuk - larının adam olmalarında sopanın büyük bir âmil olduğunu kabul ederlermiş. Bir baba da bunun if“ ratmdan şöyle şikâyet ediyor; Atayordum ik Örle yerleşdi Elifi görse sanır Baston bizde mesleği ayıran bir alâmet olarak ta kullanılırdı, Me- selâ eskiden evlenceek kızların askeri, yahut si İ ni anlamak için “yam kılıçlı mu? Eli bastonlu mu?,, diye sorarlar. Şairler “Fahriyye,, İerinde nta- yı bir tedip âelti gibi zikrederler; Bi mehâbâ rehi na refteye gitsem dej De var? eylemeğe elde sadır hamamı Şimdi Paris kadınları da sopayı hasmı kahreylemek için bir yazı kalemi gihi değil kalbleri fethet- mek içni samur kaşların yerine çizecekleri vesme'nin kalemdanı gibi kullanacaklar. Bu itibarla şüphe yok ki, mu- vaffakıyetleri şairinkinden dahö sağlamdır! Takvimci Kahrı hasın SPOR: İnönü Koşusu Hazırlıkları İzmir, 25 (TAN Muhalrin- deni — Beden terbiyesi (gene direktörü Cemil Taner ile teşki lât reisi Celâl bugün buraya gel diler, Önümüzdeki pâzar günü 41 bölgeden 200 atlet'in iştirakiyle 7500 metrelik İnönü koşusu ya pılacaktır, Cemil Tanerle Celâ da bu kosuda bulunacaklardır. İstanbul takımları cumaya gidiyor Bu koşuya iştirak edecek olan İstanbul takımları cuma günü Bandırma tarikiyle İzmire hare ket edecektir. İstanbuldan üc takım ii k edecek ve bunların ikisi bölgenin temsili takımı, bi. ri de mektepler muhteli tır. Mektepler mubtelitinin be sındu Kabataş lisesi, ofimnastik muallimi Hamdi, bölce takımla rının başında da stletizm &lar lıklar basladığı gündenberi İng lizler karadan bir hücum tehli kesini de varit görmede basla mıslardır. İste bu düsüncevle- dir ki İngiliz arazisi olan Cebe litarık'ın arka taraftan İsman- ya ile olan alfkasını kesmeğe karar vermislerdi. Bugün acılmıs olan bu kana 1000 metre uzunluğunda ve 50 metre genişliğindedir ve böyle. ce İngilizlerin arkalarından vu. rulmak korkuları da kalmamış tr. Ali Rıza gidecektir. Atletizm fe derasyonu âzası da ayni gü <ehrimizden hareket edecektir. 'nönü koşusuna, federasyonu kıs programını tatbik etmis böl seler istirak edecektir. Bunların adedi kırkı bulmustur. Bu kırk bölge icinde dörder kisilik kırk altı takım yarısa girecektir.” Ayın yirmi dokuzunda İzmir Halkevin- de atletlerle eğitmek ve ajanlara federasyon erkânı tarafından ba- tler ve konferanslar veri-