e 4 | Dörtler Kupası ı Beşiktaş Fenerbahçeyi Dün 7-1 Mağlüp Etti Mili Kümeye girecek dört İs- tanbul klübü arasında tertip edi- Jen “Dörtler Kupası,, maçlarının sonu, dün Şeref stadında açık bir havada ve stadı kâmilen doldu- ran bir seyirci kütlesi önünde ya- pilmiştır. Heyecanlı ve sıkı geçeceği u mumi bir tahmin mevzuuolan iki maçın yalnız birlneisi seyirci. leri tatmin etmi fakat ikincisi büyük bir sürpriz olmuştur. Bu umulmayan hadise Beşiktaşın Fe- merbahçeyi, gol atıp bir gol viyerek mağlüp etmesidir ki, halk Fenerin, Beşiktaş önünde bu şekildeki bir mağlübiyetini ilk defa görmektedir. Bu netice her ne kadar normal addedilmemeli ise di. Bunun neticesidir ki, Beşik- ta ek birinci devrede, görek aftaymda yalnız topla de- Zil, ayni zamanda Fenerbahçe £ le oynadı ve yaptığı yedi golür bir tanesinde bile ciddi bir mü- dahale ile karşılaşmadı. Fenerbahçenin dün yaptığı ilk büyük hata, oyuna çok yanlış bir taktik ile başlamasıydı. Küçük Fikret gibi seyyal ve yerinde çok müessir olan bir oyuncu santrfor mevkiine alınmıştı. Gerçi sakat olan Naim ve Esattan mahrum bulunmak takımın zafiyetini mu- eip oluyordu; fakat oyuncuları a- sıl yerlerinde Ooynatmamak bu eksiği daha çok zarar verir bir ha- le sokmuştu. Bu yüzdendir ki dün Beşiktaş Feneri daha ilk anlarda mağlüp etti ve Fenerbahçe üst- üste yediği üç golden sonra sayı çıkarabildi ise de bir türlü belini doğrultamadı. Buna mukabil Beşiktaş takımı, Kurulmuş bir makine gibi gayet muntazam ve rahat oynadı ve ta- Taftarlarını sevinç tufamına bo- Han göller cikarrken oFenerin kendi takımları tarafından tat-) Ayi min edilmeyen taraftarlarına da güzel'bir futbol seyretmek imkâ. nım verdi. Hakemin idaresi ma- çın müsavatsışlığının yardımiyle kusursuz geçt Maç nasıl oldu? Samih Duransoy'un idaresinde - takımlar şu kadrolarla sahaya çık tılar; Beşiktaş: Mehmet Ali, Yavuz, Hristo, Memduh, Halil, Rifat, Sabı akkı, Saim, Şeref, Şük- Fenerbahçe: i , Fikret, Hüseyin, Naci, Ya- şar, K. Fikret, Niyazi, Rebii, Oyuna Fenerbahçe başladı. Fs- kat ilk akından itibaren sari - lâ- civert takımın aksadığı görüldü. Buna mukabil Beşiktaş her 2s- manki tehlikeli hücumlarına geç- miş bulunuyordu. Bu hücumlar- dan birinde idi ki sağ açık Sabri, Tacinin sebebiyet verdiği bir fa- Vul atışına güzel bir kafa vurdu ve İstanbul şampiyonu ilk sayı- sını kazandı, Fenerbahce bunun üzerine K. Fikreti sağ açığa, Niyaziyi sağ ice, Naciyi de sol içe aldı; fakat bir kâc dakika daha mahküm bir vaziyette oynadıktan sonra düzel di ve oyunda müsavat kurmaya muvaffak oldu. Salih, gürültüe mtılar, iv Üç gün sonra, akşam üstü, kulübeye yorgun, ar- gin döndükleri zaman kaptan çıka geldi. Hiddetli neşeli bir çocuk olmadığı hal- de, o gece bir şeylerini kaybetmişler gibi surat Bununla beraber 24 üncü daki- kada Şeref güzel bir sıyrılışla i- kinci Beşiktaş golünü de çıkardı 28 inci dakikada If: dini üçe iblâğ ediyordu. Fenerbahçe bund. bir tazyik yaptı ve görd in | iş bu tazyik esnası retin ortaladığı topa Nacinin ye rinde bir şiit atması ve bir ol çı oldu. | Fenerin mağlübiy taş daha düzgün ve daha rah oynadı ve üstüste, hiç bir mü neata maruz kalmadan dört gol daha çıkardı. Fenerbahçe forveri leri, bedbin ve münkesir hallerle | bir kaç top öldürdüler, Rebiinin ve Küçük Fikretin yüksek değer- , kendilerinden çok futboleüler olan ortadakilerin ağırlığı ünden semeresiz kaldı. Beşinci dakikada | Sabri fevkalâde bir şütle dördü. cü gölü çıkardı. Üç dakika sonra i oyuncu beşinci sayıyı da ya- pıyordü. İ 24 üncü dakiksda Hakkı soldan gelen topu altıncı defa Fener kır esine soktu. Buna mukabil Fe. li Niyazi önü boş olduğu hi de bir gol kaçırdı ve Şeref 32 in- ci dakikada Beşiktaşın yedinci ve son golünü yaptı. Beşiktaş dünkü oyunundan sonra Galatasaray ve Fenerbahçe ile ayni puyanda olmasına rağ- men (Goal - Average) usulü ile kupayı hakketmiş bulunmakta. dır. Yine bu hesaba göre Galata- saray ikinci Fenerbahçe üçün dür, Galatasaray 4 - 1, Spor Günün ilk mühim macını Ga latasaray ile İstanbulspor yapmış lardır.Hskem Şazinin idaresinde oynanan bu maca takımlar şu kadrolarla iştirali etmişlerdir: lm, Faruk, Ad- il, Mustafa, » Mehmet İstanbulspor: Nevzat (Fikret), Hayri, Sefer, Muzaffer, "Tarık, Celâl, Nizamettin, o Süleyma: Mükerrem Cihat, İsmet. Oyuna Galatasaray başladı. Fa- kat İstanbulspor ilk dakikalarda âkim oynadı. Manmafih Galata. saray düzelir düzelmez netice al- dı: 12 inci dakikada soldan inen Mehmet Ali, güzel bir vole ile ta- kımına İlk golü kazandırıyordu. Bundan sonra İstanbul&por vine sıkıştırdı. Sol açık iki defa Gala- İasaray ceza çizgisi içinde bariz hatalarla düşürüldü. Fakat ha- kem penaltı vermedi. Buna mu- kabil Faruğun iki bacağı arasın- da, karışıklıktan top çıkarması na bir frikik verdi. Bu da 'Tarığı güzel bir şütü ile İstanbulsporun yüzünü güldürdü (dakika 25). Bundan sonra oyun omütevazin geçti, İkinci devrede Galatasaray İs- tanbulsporun ilk devredekine nis- beten beceriksiz olan kalecisini Eşfak vasıtasiyle 3 üncü dakik | da mağlüp etti ve tekrar galiy! vaziyete geçti. / Bu devrede Bülendin yerine se ri - kırmızı takımda Nino oynu- yordu. Biraz daha mütevazin geçen o- kerremin iyi anlaşarak yaptıkları ir akınla tekrar berabere vazi- #te gerdi. Fakat 29 uncu dakike- da Galatasaray $0l açığının bariz ofsayd vaziyetinde yakaladığı topla tekrar Galatasaray lehine döndü: Bu esnada Adnan çıkmış. yerine Barbaros sağ acık mevkii» ni işgal etmek Üzere girmişti. Sa-| lim de sol beke alınmıstı İstanbulspor haksız addettiği ü- cüncü golden müteessir olmus bir vwziyette oyuna de ediyordu Kırk dördüncü dâkikada Nino dördüncü golü de yapınca, netice belli oldu. Bu maç, hakemi için parlak olmıyan imti birini leşkil etmiştir, denilehilir. F.T. Diğer Maçlar Dörtler Kupasından evvel Ga- Istasaray ile Beşiktas B. tekım- ları karşılaşmışlar've maç 1-1 be- rabere nihavetlemminir. Sabahleyin Şeref stadında Vefa ile Beyi rer maç mışlar, bu müsaba kaların ikisini de Beyoğluspor 2-1 kazanmıştır. Fenerbahce stadında ikinci kü- me &rup birincileri olan Siş'i ile Davutpaşa karşılaşmışlar, maçı Şişli 2-1 kazanmıştır. Bisiklet Müsabakası Ajânlığın tertip ettiği bisiklet tesvik müsabakası dün sabah 50 kilometrelik bir mesafe dahilinde, Mecidiye köyünde £ yapılmıştır. Müsabakaya 14 koşutu girmistir. neiliği 'Topkapıdan Halit,1, 49 st ile kazanmış. ondan sonra Süleymaniyeden Haralambo ve Agop gelmiştir. Eminönü Halkevinde Galata- saray İle Kurtuluşun basketbol takımları karşılaşmışlar, macı Ga latasaray 24 e karşı 32 sayı ile kazanmıştır. Lig Maçları Bitti Giresun (TAN) Havanın yağmurlu olmasına rağmen ka- İsbalık bir seyirci kütlesi önünde lig maçların sonüncüsü olarak Giresunspor ile Görele taktmla- rı arasmda yapılan futbol ma. çında Giresunspor 6 ya 0 ile Gö- 1 yenerek bölge şampiyonlu- ğunu kazanmıştır. İzmitte Dört Klüp Birleşti Izmit (TAN) — Şehrimizdeki avcılık, atıcılık klübü ile Akye- şil spor ve Idman yurdu faaliye- tine son vererek Gençlik klübü- ne iltihak etmişlerdir. amaaan Çanakkalede Bir Hırsızlık Vakası Çanakkale (TAN) — Arife a- dında bir kadına ait bakkal dük- kânmın kapısı kırılarak 35 size rakı, iki kasa incir, bir kasa ü- züm ve bir çok bâkaliye eşyası | tık çalınmıştır. Ayni gece yine bu bakkal dükkânının karşısında sa- atçı Nurinin de vitrinleri kırıla. yun pihayet 19 uncu dakikada İs-|rak 60 saat çalınmıştır. Zabrta olduğu ve bütün hiddetini köpük içinde kalan beygirden belliydi: — Merhaba, dedi, paydos mu ettiniz? iğinden Bahari inerek cevap verdi: Hamdi: “Acaba Salihin gitti mı?,, Diye düş — Paydos ettik. > Kaç sefer yaptınız bugün? — Dokuz sefer, İyi. im beygiri çullayıp ahira çek! Kaptan kulubeye girince, her vakit yaptığı gibi caketini çıkarmamış, mavzerini duvara asacağına yarına dayayıp oturmuştu carnım aç, dedi, ne varsa getirin bakalım. liydi. * tanbulsporlu Süleyman ve Mü-İhirsızları aramaktadır. TAN Şişlide Çocuklar Için Kurulmuş Bir Müess:se Var Yoksul Çocuklar Burada Örnek Bir Şefkat Ve Alâkaya Kavuşuyor, Dertlerinden Istıraplarından nünden giden çocuğa “Al lah bin razı olsun,, diye hi- tap eden hâmile kadınm arkasın. dan içeri girdim, Temiz kıyafet- li, güler yüzlü cocuk, kendi ev nin odalarından birini acar gi sağ odanın kapısını actı ve ken ailesi efradını selâmlarcasına İ- çerdekileri selâmladı Gün aydın efendim — “Nasılsın çocuğum? © larını kullanıyor musun?,, "Ar- tık eihazın karşısına geçtiğin za- man korkmıyacak mısın?,. gibi bir kaç sualden sonra çocuk içeri giren gönç hastabakicının refaka- tinde karşıki odalardan birine geçti. * Br, Sisli Nahiyesinde Çocuk Esirgeme Kurumu kolu nun yeni tuttuğu binanın idare heyeti odasında relsten ve idart heyeti azasından, üç ay gibi kısa bir zamanda yaptıkları işler hak- kında izahat alıyorum. — Bu gördüğünüz minimini, bugün tedavi için gelen çocukla” rımızın tamam altmışıncısıdır. Üstündeki elbiseyi, ayaklarındaki ayakabıları Kurum aldı Dün kullandığı, bugün kullanacağı i- Jâcı, buraya gelmeden önce evin- de yediği yemeği de temin eden Kurumdur. İdare heyeti azasından bir zat söze karışıyor: — Burada, yalnız doğmuşlara diğer değil, doğacaklara da bakılmakta” | i dir. Ve biraz evvel, benimle bera- ber içeri giren hâmile bayanı i saret ediyor. Söz yine kol başkanına geçmiş-| — Evet, diyor, beşi bayan, be- şi erkek olan idare heyeti azamiz, bir sabıkalının izini arıyan sivil polis gayretiyle bütün semti dö- laşır ve nerede himayeye muhtaç fakir bir hâmileye rastlarla bulup bize getirirler. Biz, derhal, | bu kadının daha ışığa gözlerini aç mamış olan çocuğuna himaye eli- mizi uzatır, anasına süt, galeta Kıda temin ederiz. Dispansc zin hemen hiç bir yerde bulun- mıyan bir hususiyeti de şudur; Hastalarımızın ilâcımı da temin etmek. Bir kaç ay övveline kadar biz de pek çok kollar gibi, Sisli Hal kevinin bize verdiği tek odada ça- lişiyor ve maalesef muhite istedi. ğimiz kadar faydalı olamıyorduk. Üç ay önce bir yıldırım karariy- le derhal Kitapçı apartımanında su gördüğünüz daireyi kiraladık. Geldiğimiz zaman hemen hiç bir şeyimiz yoktu. Bugün muntazam bir binaya, bir çocuk bahçesine, bir Ültra-Viyole cihazına, asgari bin liralık dis tedavisi cibaz ve e- devatına, möbleye, muşambaya her şeye malikiz. Bunların hepsi- ni, idare heyetimizle muhterem işli Çocuk Esirgeme Kuru- münun birçok kullar ii bıpta mevzuu olabilecek belli. Kurtuluyorlar Bir yavru, tedavi ediliyor yetleri, da, kıymetli bir Ultra - Viyole| cihazını temin etmiş ve yüzlerce! cocuğu ledaviye başlamış olması gelir. Tedaviye ihtiyacı olanlar dispansere haftada üç gün gel « mektedirler.Zaten diş bakımı ve diğer çeşitli tedaviler de hafta - nın hep bu üç gününde yapıl maktadır. Çocukların tedavi es- nasında oyalanmaları için bebek, biblo, deve, köpek, kedi gibi mü- klar temini Benimle beraber buraya gelen çocuğu görmek için tedavi kıs- mina geçtiğim zaman, kendimi yeryüzünün en mesut manzara» larından biriyle karşı karsiya buldum. Bir bebeğin eline, sık- tıkça ses çıkaran oyuncaklar ve- rilmiş, gözlerine gözlükler takıl mıştı. Işıklı bir manolya gibi kendisine çevrilen âlet karsısında kıpırdamadan duruyordu. Son i- ki ay zarfında, bu mütevazı dis- panserde, tamam iki yüz çocuğun bu ületle tedavisine başlanmış bulunuluyor. Her çocuk için muntazam fiş- ler tutulmaktadır. Çocukların sıhhat ve bakım seyri adım adım takip ediliyor. Bu intizam, diş işleri servisinde de böyledir. Ço- cuklar için hususi olarak defter- er basılmış, yapraklarındaki diş yemasında çocukların . tedaviye | muhtaç dişleri hususi surette işaretleniyor. Her hanesine icap| eden izahat yazılmaktadır. Şim-| diye kadar, yani bir iki aylık kı- yazılmış, ilâçlar bu çocuklara pa- rasız olarak temin edilmiştir. İcap eden çocukların dişi çekil mekte, icap edenlerinki doldu.| rulmakta ve elektrik tedavisi pılmaktadır. Kısa zamanda, dispanser © kadar büyük bir şöhret kazan-| maştır ki, Eminönü, Beşiktaş gi- bi şehrin diğer semtlerinden bile cocuklar gelmektedir. Bazı mek- teplerin grup halinde talebeleri- »i gönderdikleri de oluyor. Dispanserin hepsi fahri calısan birkac doktoru, genc kızlardan mürekkep dört hastabakıcısı var- dır. Fakir hâmilelere gıda veril- mekte, muhtaclara süt damlası tedavisi yapılmakta, birkac yüz çocuğa haftanın üç gününde te- miz, sık kavanozlarls, Karstan getirilen süt tozu ve şeker dağı- tılmaktadır. “» pwm çıkarken, her bakım- dan tebrike değer bir ha- vır müessesesi hakkında duyula» bilecek takdir hislerinin en bü-| vüğünü duyuyondum. Biraz son- ra benimle beraber dispansere giren kadın ile çocuk ta çıkıyor. lar. Kadının elinde Kurum tara- fından verilmis bir paket. bir ka- | vanoz ve bir cık var, Kadın, | cinde bir yatak çarsafı düzeltmekle mesgul, Ve eminim ki, tıpkı gi- rerken söylediği gibi şöyle mırıl- danmaktadır: — Allah onlardan bin razı ol- sun. ** TEPEBAŞI OORAM KISMINDA Bu Akşam oyun yoktür —— Ö &X li İSTİKLÂL CAD. KOMEDİ KI$MI Bu akşam sast 20,38 da İ DADI İ bile # Beşerin Zafer ve Şerefi Bugünün Londrasında Çe! Pek Yakında LÂ Dertli bir aşkın feryadını, son: destan ve efsanelerine karışan hir ve efsünla dolu sa bir müddette, 60 çocuğa ba- ılmış ve üstüste birkaç yüz te davi yapılmış, birkaç yüz reçete # Önümüzdeki Çarşamba Büyük © Rejisö Baş Rollerd A “ dırtan bir hasretin acı nağmelerini terennüm eden: 1840 Solist oku- yucular 19.15 Müztk (PL) 19.30 Haberler ,48 Konuşma 19.50 Saz heyeti 20,15 Radyo gö- zetasi 2045 Müzik (PL) 31,00 Dinleyici 48 8.00 Program B,03 Haberler 8,18 Müzik (Pİ) 848 Ev kadını | * 1230 Program 12,03 Hafif şarkı. dar 12,50 Haberler 13,05 Halk türkü. tekleri leri 2130 Konuşma 14.20 Müzik (1) | 2145 Radyo or kesirası ” 18,00 Pro; 18,08 Caz ini okan #imetliğinin sen zaferi | KAVARCIK Abdülhamit devrinde en gtlünçlü vak'alar | Askerlik İşleri | Şubeye Davet Üsküder Askerlik Şubesinden: Şü- beye vermiş olduğu ikametgâh mdre- #inde zabıtaca arandığı halde buluns- ruyan yedek topçu teğmen 428 do - Bumlu ve 46316 kayıt numaralı Ah- met oğlu Sadıkm 14 sezi zarfında şü“ beye müracat etmesi; * Fatih Askerlik Şubesindem Yedek sınıf 6, Muamele memuru İ, Kiham Oz. Mümeimer (311 — 24) çok acele Şubeye müracaatı Harbin Ölüm ve Ateş Yağdırdığı... İçin Çarpıştığı.. vrilen Hakiki Harp Filmi LONDRA UYUMUYOR LE Sinemasında 4 a Türk Sazı İle Özenilen... Türk Musikisiyle Güzelleşen... En Güzel Türk Şarkılariyle Süslenen: SİHİRLİ YÜZÜK Türk Sözlü suz bir sevginin istirabını çıl- Dünya , bâtıl itikatlar Ülkeler maceralar masalıdır. Çarşamba Matinelerinden İtibaren TAKSİM Sinemasında MELEK Sinemasında : ERNST LUBİTSCH 'ın Eseri İL ÂN LAR I Jargaret Sullavan - James Stewart - Frank Morgan Kahkahalarla güldürecek saatlerce düşündürecek nefis bir fim Yazan: Cemalettin Mahir Bu gece herkes bir şey beklediğinden düşünce-| Hamdi, kaşlarını çatmış yere bakıyordu. Kaptan rakı içti, Bıyıklarını çekiştirdi: Hiç konuşmadan bir yere yetişeceklermis gibi acele acele içiyorlardı. Neden sonra kaptan: — Bağlama çalmıyorsun Mustafa! Dedi, fena ışıldıyordu. — Sen bir şey Gaz lâmbası yüzüne yandan vurmuş, başının yarısı gölgede kalmıştı. Açık duran 8ol gözü fona — Telleri koptu, Gidip alamadık. Kaptan yavaş yavaş Hamdiye döndü çalmaz mısın? GÖL iNŞANLARI No: — Hamdi, iyisin, boşsun, gayretli çalışırsın am- ma üstüne vazife olmıyan işlere de karısırsın. — Ne gibi? — Salihi köyüne götürmüşsün, — Götürdüm. — Sen bana sormadan işçime nasıl yol verirsin. | Salih bize akraba da olur. — Oldu bir kere kaptan, açma Sonra... Yarın, konuşuruz. — Ulan!. Yüz verdiksu astar mı — Vermeyiz bozukluk yok — Ne ka 13 götürdü. ben gideceğim. bunun Jâfını... istiyorsun? Ak. | yorlardı. Hepsini -— Kaptan! Beşyüz elli kuruşumu şimdi vere- Hamdinin sesinde bir acayiplik sez- i gitmedi. demedik. Sonra veriri büyük para va! — Ne yapacaksın? Ellili — Çıkar bakalım, bozacağım. Hamdi ayağa kalkarak elini kuşağının arasına Kaptan bu hareketten ürktü: iu — Ulan! Beni soyacak msm? Diyerek mavzeri- ne davranınca, diğerleri de bir yerden kumanda İalmışlar gibi hep beraber ayağa kalktılar. Hamdi, hepsinden daha sakin görünüyordu: - Sonu fena olacak, kaptan, dedi, paramı ver, Kaptan beşinin yüzüne de ayrı ayrı baktı. Bu beş kişi bu anda, korkunç dereğede biribirlerine benzi- » Gzerimde) var! izleri kasılmış, ağızlarındaki ine düşman gibi bakıyor- in verici - Te. Suldan sağa: 1 — Bir mgi i Nazırı - iskambil kâğıdı 2. tan ulda tarihi saray $ — Elem bir yaralama öleti 4 — Gkunürsa; tuzak I çizgiler ineelmişti. Yü ardı . Kaptan, parmağını tüfeğin emniyet tetiğinden ihtiyatla çekip, çenesini kabartarak azametli aza- metli güldü: Geçen akşamdan rakı arttı. Hepsini İçmedik, Bi vorum, getirin şunu, Sofrayı çabuk kurdular. Hamdi, ne olur ne olmaz diye kaptanın yanma oturmuştu. Rakıyı sakin sakin içiyor, fakat gözle Tini Şerif ağanın ellerinden ayırmıyordu. Çoktan niyetlenmişti. Mavzerine davranır, tabancaya sa- rılırsa üstüne çullanacaktı. İş yumruğa kalsa, kap tan gibi iki kişinin hakkından geleceğine emindi. Salihi köyüne götürdüğündenberi torbasıridan si - yah kuşağını çıkarıp beline sarmış, tabancasını Sina sokmuştu. Arkadaşları da, kaptan da kendisin- de silâh olduğunu ei EN En ururken bir a) a Ummu; vi Kn koli kl çıkardığı, elini derhal si- Aihuna götürü Gk yi e BE lını başma topla at hırsızı Bana Şerif kaptan dar. |$ Kİ b e ler. Ben adların gözünü patlatırım. İ öle İren 9? Çerkes, |, iemdi, başını kaldırdı. Kaptanın yüzün» dimdi çalmadan nı sen? | baktı Ma rağ — Benim hesabımı gör, kaptan! Dedi — Beli olma Hamdi, haydi otur... Çalışmak is- — Sizi bilirim, domuz gibi inatçı olursunuz. Çe-| — Ne hesabı? 5 temi lâ... Paranı veririz, gidersin. Öyle tecilik zamanmda Karabiga taraflarında bir Çer-| — Ne hesabı olur!. Yevmiyeleri ver. Gidiyo-ld , basmıştım. Halifecilik ediyorlardı. Şöyle| rum, on bir göm Tampa var, Tai Hra- a İbrahim, yardımcı arıyan ö suali ey g "geri: yı “ ü kuruş . , Gilersen|bi cevap vermeyince Şerif ağa cüzdanı çıkardı. gerine gerine verdim kurşunu... dan beşyüz el but u ver, dil p eyi — Bizim millet cahildir. Halifenin fermanını o-İşimdi giderim. Altı Hira saydı: kudular, Sabi zannettik. — Şimdi git, yarın git, ofasıni kendin bilirsin.) — Al bakelım. Biz senin yüzünden çok kazan- — Yoksa sen de Kuvayı İnzibatiyeden miydin? | Lâkin ben adama gece vakti para vermem” — elli kuruş ta caba olsun. Ben yürekli adam- Hamdi birdenbire kızdı: ları severim. (Arkası Var) 3 — Bir zamir - İskambilde kıy. met!ı xâğıt 6 — Ters okunursa damla - kaide 7 — Ters okunur sa; temas - aslanda bulunur & — Fenh değil 9 — israr, iaannü! sucu. Yukarıdan aşağı: | — Ata te &w 2 — Balkan lardadır. 3 — Bir meyve - ilk har ü değişirse: musibet 4 — Rutu- het - ters okunursa: boşanma $ — Kömür 6 — Rahip - matem, ke- der 7 — Azarlama - musibet B— bie kesafeti 9 — Yadeden - A- — Hayır, ben o sıralarda ufaktım. — Lifa n paraya nel — iyi kurtul, satırdan... bak... — Övle çe lay — İste o kadar... Fazla uzatma. me A em