2 Mart 1941 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

T Ku FOU BU LA T h- e a AP LAĞ N ği Ö a ŞT KŞE GŞENEİ d 1e ÜD AĞ İ an Va DAUA G B . mu — bğ: v j ıı' | — kam almak sırası gelecek ve buna sevi 1i —a Bulgaristan Mihvere Girmis Bulunuyor (Başı 1 incide) Zasının eri olduğunu gösterecek ve Balkanlarda yeni ihtilâtlara yol açacak olan bir tecavüz ha- Teketinden içtinap edecektir. Fi- lof'un Viyanada üçler paktına imza koyduğu esnada ilân ettiği nutuk ta bu ümidimizi kuvyet- lendirmiştir. Fakat Bulgaristan her hangi bir tecavüz hareketin- den içtinap etse dahi, Almanya- nın tecavüz hareketlerini durdu- rabilecek midir? * s onra, asıl mesele şudur: Almanya Bulgaristanı mihvere sokmakla nasıl bir mak- sat takip etmektedir? Almanya- nın hedefi Bulgaristandan gece- rek Selâniğe inmek midir? Yok- sa İngilizlerin Balkanlarda bir siyasi ve askeri hareketine mâni olmak mıdır? Yahut bütün Bal- kanları nüfuzu altına alarak Av- “ rupadaki tahakkümünü tamam- lamak mıdır? İşte bizce en mühim dava bu suallerin ihtiva ihtimalleridir. Birinci ihtimal; Almanlarm Bulgaristanı işgal ederek Selâni- ğe inmek istemeleridir. Şimdiye kadar İngiliz mahafilinin en zi- yade vârit gördüğü ihtimal bu- duür. Halbuki Bulgaristan için - den Selâniğe inen yalnız bir yol vardır. Bu yol da Rodop geçidi gibi dar birtakım geçitlerden ge- çer. Motörize büyük bir ordunun hele şimdiki karlı, yağmurlu ve çamurlu bir mevsimde bu gecit- lerden aşağıya inmesi pek kolay değildir. Bundan maada İngilte- renin Sofya Sefiri dün Bulgaris- tan hükümetine bir nota vererek Alman askerlerinin Bulgaristan topraklarına ayak bastığı gün - den itibaren İngilterenin kendi- sinin Bulgaristanla harp halinde bulunduğunu ilân edecek ve der- hal Bulgar limanlarını, tayya- re üslerini ve münakale merkez- Jerini bombardımana başlıyacak- tır. Bu ise derhal bütün Balkan- ları ateşe verebilecek tehlikea - lerle doludur. Almanya ise Bal- Dünyanın Sivasi Manzarası (Başı 3 üncüde) Fakat şurası da muhakkaktır ki, Sovyetler, kendileri için cid- di bir tehlike arzeden bir va - ziyet hasıl olmadıkça, sonuna kadar bu harbe iştirak etme - mek kararını vermişlerdir. Sov- yetler, Almanvanın kahir bir muazfferiyeti kadar, İngilizle- rin de kati bir galibiyetlerini istememektedirler. Kabildir ki Almanya, Bal- kanlarda, sadece müttefiki İtal- yaya yardım etmekle iktifa e- deceği ve Sovyetlerin emniye- tini ihlâl edecek bir harekette bulunmıyacağı hakkında Sov- yetlere teminat vermiş olsuu. İngilterenin Vaziyeti: iğer mühim bir mesele de, bu yeni vaziyet kar- sısında İngilterenin hattı hare- ketidir. İngiliz resmi mabhafili, İmgil- terenin Balkanlarda, Almanva tarafından mecbur edilmedik- çe bir taarruz hareketine gec - mek istemediklerini bildirmek- tedirler, Salı günü İngiliz kuv- vetleri tarafndan isgal edilen Meis adasındaki kuvvetlerini geri cekmeleri, bu kararın fâli bir ifadesi olarak telâkki edile- bilir. Ziraat Bankasının Tasarruf İkramiyesi Ankara 1, (A,A) — Ziraat ban kasının tasarruf mudileri arasın- daki ikramiye kurası çekilmiştir. Çalda Nureddin Sezener 1000, Istanbulda Asım Dikel 500, Si- mavda Vano 250, Ineboluda Faik Katıoğlu, merkezde A. Aksoy, N. Unal, Kocaelide Hasan Kula, Istanbulda Necile, Kadir Erin, Izmirde Haydar Candallar, Hü- seyin Kâmil, Manisada Güner, E- reğli Karadenizde Ahmet 100 er lira kazanmışlardır. 95 mudie de 20 - 50 lira arasın da ikramiyeler isabet etmiştir. Bir Türk Ustası Tramvay Arabası Yaptı İzmir 1 (A.A)— Şehrimiz tram vay ve elektrik şirketi atelyesin de çalışan Ahmet usta adında bir Türk sanatkârı modele göre bir tramvay arabası imaline muvaf- fak olmuştur. Yakında bir fen heyeti huzurunda bu arabanın tecrübeleri yapılacaktır. Vaziyetin çok gergin olduğu muhakkaktır. Sofyadaki İngiliz Sefarethanesinin matbuat bü - rosu kapanmıştır. Bulgaristan- İngiliz kaynakları, Al l a da sefareth ve konsolosluk rın, İngilizlerin Balkanl ta- arruza şeçmek istedikleri kanaa tini tevlit etmek — maksadiyle bir takım asılsız vukuat kesfet- tiklerini ve bu meyanda, Bri - tanyada imal edilen bir bomba- nın Sofyada su denalarında bhu- Tunduğunu söylediklerini bil- dirmektedirler. İtalyan kaynakları ise, İngil- tere hükümetinin Bulgar hükü- metine bir ilânıharp notası ver- diğini işaa etmektedirler. ından başka İngiliz tebaası kalmadığı bildiriliyor. Fakat zannediyoruz ki, bü- tün ihtimallere karşı lâzım ge- len tedbirleri almış olan İngil- tere, Yunan ordusunu cenahın- dan vurmak ve Yunanistanınm Cenubundaki üsleri ele geçir - mek gayelerini istihdaf eden bir Alman taarruzu başlamadan evvel harekete geçmiyecektir. M. Anten gö Istanbulun özlediği mühim bir inkılâp MENEEEEKENA teşebbüsü nın müazzam bir ı MARMARA | ... — ye kalkarsa o vakit mutlaka kar- — Türk - İngiliz < OB | (MARMARA müdüriyeti (MAR- kanların karışmasına katiyen Ta- zı olmadığını muhtelif vesileler- le tekrar edip durmuştur. Ve hakiki menfaati de bunu icap et- tirmektedir. Fakat Almanya Selâniğe vü- rümek niyetiyle olmasa bile, Ro- manyada olduğu gibi, Bulgaris- tanda da bir takım ihtiyat kuy- vetler bulundurmak, tayvare üs- lerini işgal etmek ve Selâniğe vâki olacak bir İngiliz ihraç ha- reketine karşı hazırlıklı bulun - mak itiyacını duyabilir. Bu tak- -dirde dahi İngiltere derhal hare- kete geçecek ve yine harp Bal - kanlarda yapılmış olacaktır. * LA B u sebepledir ki, biz Bulga- ristanın Alman askerleri- ni topraklarına sokmak istemi - . yeceklerini ümit etmek isteriz. Almanyanın da, her hangi bir gün işgal edebileceği Bulgarista- nı elinde bulundurmakla iktifa ederek şimdilik bir tecavüz ha- reketine geçmek istemiyeceğini zannediyoruz. Fakat bütün bu ihtimallere rağmen —Almanya Bulgaristana - girer ve Selâniğe doğru yürümi- JEAN — şısında İngilizleri ve belki de ittifakını bula- — caktır. Onun için Bulgaristanın mih- vere girmesiyle Balkanlarda va- ziyet fevkalâde nezaket kesbet- mitşir. — Vaziyeti, önümüzdeki günlerde hâdiselerin alacağı şe- “kil tayin edecektir. makimmın 5 MART ÇARŞAMBA Sinema dünyasının en parlak iki yıldızı N B DS OLUN Şahane bir AŞK — MUSIKI ve GUZELLİK FILMINDE Bu nefis film önümüzdeki ÇARŞAMBA akşamı yalnız MELEK Sinemasında Gösterilecektir. MARA sinemasının 5 mart çar- şambadan itibaren Istanbul cihe , tinde ilk defa Beyoğlu sinemala — rından evvel ILK VIZYON, BU & YUK FILMLER göstermeğe baş hıyacağını ilân eder. Ilk GÖSTERİLECEK FİLMLER DÜNYA ŞAHESERLERİDİR Bu kutlu teşebbüs münasebetlie İlk Gala KANLI k Balalay al ETTEMAÇ' DONALD ve Z Merbi /Y GENE buluştular DOĞARKEN TAN Vi “ n İ MARMARADA MİRNA LOY — WİLİAM POWELL in son eseri; BİR ADAM KAYBOLDU: Harikulâde muvaffakiyetle desvam ediyor. Ayrıca ALBERT PREJAN'ın . METROPOLİTEN HAYAT A GÜZELDİR... ! Milli & İ Muüuazzam rağbet üzerine 2' nci hafta gösterilen TYRONE POWER — MYRNA LOY'un Hind Rüyası (TURKÇE SOZLU) filminin son günlerini ka çırmayınız, Programda ay rıca: WALLACE BEERY — DOLORES DELRIO un harikulâde heyecanlı TAŞ YÜREKLİ ADAM İPEK £ Alemdar SH & o Programa ilâveten: Ingiliz Hariciye Nazırı Bay ANTHONY EDEN ve erkânı harbiye reisi general DİLL'in Türkiye zi yaretlerini bütün tafsilâtile gösteren film. Bugün saat l1 Bugün L A LE Sinemasında 3 filmden hazıranan müstesna bir program 1 — Aşkın bir muamma, fedakârığın bir zevk, hayatın bir esrar olduğunu anlatan şaheser. Fransızca CATHERİNE HEPBURN-CARY GRANT LEW AYRES - DORİS NOLAN'ın Kudretinden yaratılan bir aşk ramanı 2 — Türkiyeye ilk defa gelen Rumca hakiki Yunan Jurnalı en son harp haberleri. 3 — Türkçe Biritiş Jurnal,da: (Taranto bombardımanı) ve Mister EDEN,in Şak seyahati bütün tafsilâtile ua Bugün saat 11 de tenzilâtli matine aa P / azürerürmüzemen TEDAF UKD RPERRETN TT FFT AA TR A YA İngiltere Hariciye Nazırı M. EDEN'in Adana ve An!ıara’yı Ziyareti Filmi Bütün Tafsilâtile HS LANBULDAYALINIZ « SARAY ve MELEK Sinemalarında gösterilmektedir. ÜÜ Gmr HT TEMTNE AĞAT LAG ELTNN D Bugün S A RAY Sinemasında Emsalsiz güzellikte, eğlendiren ve heyecanlandıran bir film olan DAĞLARIN KIZI SUZANNAH of Tho MOUNTAINS Pransızca sözlü şaheseri mutlaka görünüz Baş rollerde: Randolph Scott — Margaret Lockwood İRLEY TEMPLE de tenzilâtlı matine. 1 - KANATLI! HAYDUTLAR Kent Taylor ve Rochell 'Hudson ftarafından oynanmış ve hava k anramanları- nın ölümü. Aşkları ve kahram alılıkları filmi, aa BUGUN MELEK Sinemasında BAHAR en son FOX DÜNYA HAVANISI & & e U GKLT Z Ü bugün İPERK Sinemas nda Harikulâde meraklı ve heyecanlı sahnelerle dolu Meşhur Nik Karter Ayrıca : Mühim ilâveler : 1 — İngiltere Hariciye Nazırı Bay EDEN Adana ve Ankara- 2-ZÜMRÜT YALOVA 3 — Milli Şefimizin Yalovayı ziyaretleri KOW Bugün saat on birde tenzilâtlı matineler ’_Bugün TAKSİM Sinemasında 2 Büyük Film Birden I 2 — Mevsimin en büyük muvaffakiyeti EMİNE RİZİK ve SÜLEYMAN NECİB'ir Türkçe sözlü - Sazlı ve şarkılı | İ İki Genç Yıldız MİCKEY ROONEY ve JUDY GARLAND En son dans ve şarkılarla süslü bir filimle sizi 2 saat güldürecekler ve eğlendireceklerdir ; İ MÜHİM İLÂVE: İIngiltere Haric'ye NazırıBay EDEN Türkiyeyi ziyareti bütün tafsilâtile ve ERİ Büdün enst 11 a tenzilâtlı matin EKLERİ Polis Hafiyesi CASUSLAR PEŞİNDE da bütün tafsilâtiyle DOKTORUN AŞKİI| —a a BUZÜn saat 11 de tenzilâtlı matine Ko V b | R ak BUGUNKU PRUGRA Sanı ac 9.00 Program 18.08 Orkesyası 9.03 Haberler j 9.18 Marşlar 18.50 înee.ı:A vt(ı 945 Yemek lis- | 19.30 Haberi tesi 19.45 İncesi, * t 20.15 Müzik, ırı 12.30 Program 45 Ni 12.33 İncesaz Sireei kaakz 12.50 Haberler — |21.15 Konuşabı 13.05 Oyun nava- | 21.30 Şe.h,aîler ları ân: 13.25 Orkestra 22.30 Haberi |. * 22.50 Cazbapan 18.00 Program 23.25 Kapan ol Jhal rek Evlenme e ehi Büyükçekmecede Mimar, et nan okulu öğretmenlerinderian, yan Fatma Ercan ile Ankarrek tedrisat öğretmenlerinden gilt Lâtif Şan'ın nikâh merasimlıka tih evlenme dairesinde günu davetlilerin huzuru ile yapımel tır. Tarafeyne saadetler dilf'da öt lş İRTİHAL ter r e Sevgili Teyzenliz Wwri AKIN ilg; İrtihal eylemiştir. Beşikt F Sinanpaşa camiinde namazı 'Yâ lındıktan sonra Feriköyüni”€ hususi kabrine deinedil);:ğ v Allah rahmet eyliye. a) Mehmet, Eşref Özçelik'©t Kemal Çelik, Hadika Gi tel İlilr AÇIK TEŞEKKÜ: * Nİ Erzincan zelzelesinde Suşihi mıntakasında enkaz altında lüd dığımdan belim kırılmış vepce mamiyle kötürüm bir halde lfak mıştım, Bir senedenberi doli ğim Anadolu hastanelerinde çok uğraşılmasına rağmen t T vime muvaffak olunamadı. tüh Son defa sevkedildiğim Balâşl köy emrazı akliye hastanesilnil büyük bir dikkat ve itinaan yaptığı ameliyat ile tamamlir iadei sıhhat ederek beni yeni!ör! hayata kavuşturan mezkür 1© ! tane operatörü Dr. Hami Dildâ teşekkür ve minnettarlıklarmine gazeteniz vasıtasiyle iblâğını nek lerim. Jar Erzincan felâketzedelerindin öğretmen Süleyman Tnğ';d | ini ıFKADIKOY_ıHS O -P-E B AÇ sinemasının far : len BÜTrTESİR KIRALIKTIR zi Taliplerin müdüriyete müleri uuu Tacaatları le ar TEPEBAŞI DRAM KISMINDÂARI Gündüz saat 15,30 da — Va Akşam saat 20,30 da İ ! MEŞALELER İSTİK, CAD. KOMEDİ KISM Gündüz saat 15,30 da Akşam saat 20,30 da - KİRALIK ODALAİ Seke S z KAYIP: 934 senesinde askâ Tıbbiye Gedikli küçük zabit |© kulundan almış olduğum 137 yılı şahadetnamemi kaybetti Yenisini alacağımdan eskisi hükmü yoktur. Nuri oğlu Şüki Kanalan. 327 Burdur. CK Sahip ve Neşriyat müdürü Emin UZMAN, Gazetecilik ve Neşriygl T.L.Ş. TAN Matbaası — Şimdi? — Şimdi sıra size geldi. — Ben hazırım Nejat; fakat söyliyeceğiniz ve yapacağınız şey ne olursa olsun ewvelâ sizden af dilemekliğime müsaade edin. Heyhat! Beş sene mahkümiyetten sonra bu kelimelerin sizin için hiçbir kıymeti olmadığını biliyorum; fakat sizden sadece benim hüsnüniyetle hareket etmiş olduğu- ma itimat etmenizi rica edeceğim. Söyledikçe Mithatın yüzü sükünetini kaybedi- yor, buna mukabil Nejadınki taş bit maske sert- liğine giriyordu. — Hüsnüniyet veya değil; ben beş sene cehen- nem azabı yaşadım ya, bu kâfi... — Bunu düşündükçe tüylerim ürperiyor.. Cid- den tüylerim ürperiyor ve bu felâkette benim ne derece hissem olduğunu düşünüyorum... Bu müt- —© hiş bir şeyi Yaptığım hataları tahfif için ne yapa- — bilirim? — Benim masum olduğumu dünyaya ilân etmek için ne Jâzımsa yapınız! Sizden istediğim ye- gâne şey budur. Tecziye kısmına gelince, onunla — bizzat ben meşgul olacağım. Buna emin olabilir- — siniz. — —. HAlâ intikam almıya niyetiniz var mı? — Tabii., Şüphesi: denberi yaşattı - ğım ve büyüttüğüm intikam plânlarım ancak şim- di semeresini vermiye başladı. Bu son sözleri söylerken Nejadın sesi o kadar — zalim bir ahenk almıştı ki, birkaç saattenberi ilk defa olarak Mithatın içine korku düştü ve bir iki dakika derin derin düşündükten sonra şu sözleri söyledi: — Eğer sizi biraz olsun memnun edebilir, size haksız yere maruz kaldığınız müthiş bir ceza- nın hatırasını biraz olsun unutturabilirse... ——— — Uzun söze hacet yok efendim, sizden de ıırştı- Nakleden: Muazzez Tahsin Berkand Kurtoğlu müessesesini temsil etmekteyim... Anla- dınız ya! | Bu kat'i cümlelerden sonra sür'atli yazihaneden çıktı. adımlarla * * Nuri hastaneden çıkıp adalet emrine icabet ede- cek bir hale gelinciye kadar Nejat Giresunda kal- dı. Bu müddet zarfında Mithat mahkemeye müra- caat ederek vaktiyle fabrikada yapılmış olan hır- sızlık ve katle tasaddi vakalarının yeniden rüyet edilmesini talep etmiş ve hakiki mücrimin bulun- muş olduğunu haber vermişti. Ayni zamanda ga- zetelerle de “Bir zamanlar mahküm edilmiş ql:_m Osmanın suçsuzluğunun meydana çıktığı,, da ilân edilmişti. Bütün bu muameleler yapılıp bitinceye kaqar Nejat bir saniye rahat nefes almadı ve gece gün- düz zihnini bunlarla meşgul etti. Istanbula hare- ket etmiye karar verdiği akşam, Şerminle ayrıl- dığı gündenberi ilk defa olarak onunla aralarında geçen müthiş geceyi tekrar düşündü, karısiyle teati ettikleri sözler - evvelâ tatlı sonra çok acı - birer birer aklından geçip kalbini yaktı. O gece ıztırabının zirvesine vasıl olmuştu. “Ben satılık mal değilim!,, Derken sesinin nasıl nefretle çınladığını, güzel gözlerinin nasıl ateş saçtığını hatırladıkça delice bir ıztırap varlığını sarıyordu. Istanbul. ldiği gün Şerminin Giresun dönüşü Şimdilik size sadece - şunu söyliyeceğim: Ben TEFRIKA No, 71 dı ve derhal oraya koştu, fakat hizmetçilere karşı olsun normal bir koca gibi hareket edip hemen karısının odasına çıkacak yerde küçük salona girip ona haber yolladı. Aradan bir çeyrek saat geçtikten sonra Şermin gayet durgun bir tavırla içeriye girdi. Halinde, kocasının bu ziyaretine mâna vermediğini göster- mek istiyen bir itimatsızlık vardı. Lâkin o ne de- rece lâkayıt olursa olsun, Nejat, karısı içeriye gi- tince kalbinin müthiş bir halecanla çarptığını his- setti, On beş yirmi gündenberi görmediği Şermini tekrar karşısında bulmak genç adamın gözleri için her şeyden üstün bir sevinçti. Şermin uzaktan bir “Bonjur,, demekle iktifa ettiği için ona yanaşamadı ve onun bu ayTılık müd- detinde ne kadar zayıflayıp solduğunu söylemek istediği halde bir şey diyemeden sadece: — Nuri her şeyi itiraf etti! Dedi. — Buna çok memnun oldum, cidden çok mem- nun oldum Nejat. Sizin mâsumiyetinizi isbat e- den bundan büyük delil olamaz. — Hattâ Mithat Bey cenapları bile artık suçsuz olduğuma şüphe etmiyor. Benim mâsumiyetimi ilân için lâzım gelen muameleye başvurdu. Kocasının sesindeki istihzayı anlamamazlıktan gelerek Şermin sükünetle cevap verdi: — Bir gün olup hakikatin meydana çıkacağına ve adaletin yerini bulacağına emindim. doğruca babasının evine gitmiş olduğunu haber al- Bunu söylerken güya: “Artık her şey bitti, bu. intikam hırsından vaz geç!,, demek istiyormuş gi- bi Nejada bakıyordu amma o bu gözlerdeki mâ- nayı anlamak istemiyordu. — Nurinin teşvikiyle, zavallı memura meczup Ahmet hücum etmiş. Biliyorsun ya, meczubun pa- ra toplayıp ağaçların dibine gömmek hastalığı vardı. Nuriden her para alışında bunları ufaklığa tahvil ederek ağaç diplerine gömüyormuş. Bugü- ne kadar otuz kırk kuyu buldular ve paraları çı- kardılar. Herif artık timarhanede yatıyor. — Pek iyi olmuş; çünkü tehlikeli bir adam. Başka söyliyecek söz bulamıyarak bir müddet sustular, Nihayet Nejat sordu: — Babanız evde mi? — EBvet... — Ben buraya ona hakiki hüviyetimi bildirmi- ye geldim. Kızının kiminle evlendiğini bilmesi lâ- zımdır. Şermin kat'i ve sert bir cevap verdi: — Buna imkân yoktur. Babam hastadır. Olduk- ça ağır bir grip geçiriyor. Bu halinde onu göre- mezsiniz. — Neden onun hastalığına hürmet edecekmişim efendim! O benimle alâkadar olmuş muydu? Be- nim mahküm olacağım,sırada zevkinde, safasında dolaşmamış mıydı? — Bugün ona hiçbir şey söyliyemezsiniz. Sizi dinliyemiyecek kadar ağır hastadır. Nejat gittikçe şuurunu kaybediyordu. doğru yürüyerek bağırdı: — Ben derhal ona her şeyi haber vermiye ka- Tar verdim. Bekliyemem. Şermin ondan evvel davranarak kapı: ve önünde durarak iki kolunu açmıştı. gayri şuuri hiddetle bağırdı: — Çekiliniz! Kapıya kapamış ejat ayni — Yerimden kıpırdamıyacağım. İsterseniz beni çiğneyip geçiniz! KDA (Arkası Var) BULMACİIİ 1-2. 35 4 5 6010 S 1 e ği 0 | Soldan sağa: 1 — Zıpır bi İtalyan şairi 2 — Bir meyve lânete lâyık olan 3 — Bir hayj van - bey 4 — Arap ili 5 — Bo çıkan beraber 6 — İtmekten fâ| il - hâdise 7 — Aç değil - tel okunursa: - geniş değil 8 — Vili t yet - yığın 9 — Bir şehir. Yukarıdan aşağı: 1 — Mafev kattabina 2 — Bir çocuk gıda$ - bir nota 3 — Reislik 4 — Te okunursa: bağlama edatı - mu<İ yazısı 5 — Bir mesafe ölçüsü verem mikrobunu bulan 6 - Ters okunursa: bahane - bir not | 7 — Tartmaktan emir - bir n& hir 8 — Ters okunursa bir haY'| van - bir Türk şehri 9 — inmel ten fail - isim.

Bu sayıdan diğer sayfalar: