Afrika Harekâtına Ait Yeni Şimali Afrikada esir edilen İtalyan askerlerinin bulunduğu kam p, (Resim tayyareden alınmıştır.) Askeri Vaziyet ———— Mareşal de Bono Muvaffakıyetsizliklerin! Sebelerini o Anlatıyor İ (Askeri Muharririmiz yazıyor) İtalyanın Arnavutluk, Akdeniz. Afrika harp sahalarında uğradığı vaftakıyetsizlirler, birbirini takip et- tbuatı ve halâ mmülehassıs ve bu yüzden £ darsıtmıya başlıyan efkâr: um ve tetiyle, Gat etmek mmecburiyelini duymakta» dır. İtalyada, gerek halk tabakal gerek rejime mensup devlet mahtl- İleri, resmi ağızlar; wuharebenin bü- yük vüs'ut ve dehşeti önünde fagiz- mein “Roma yürüyüşü, günündenberi « yapmış olduğu hal Kifayetsizliğini it elmiye #nişlardır. Bu hazin itiraf vesikal, nm eh beliğlerinden biri de, zeçen- lerde Mareşal de Bono'nun “İl Medi- terraneo,, mecmuasında çıkan maka- lesidir. Mareşal de Bono, faşizm teji- mi erkânı arasında birinci smufta ge- len gehsiyetlerden biridir. İlk faşizm hareketini ( ayaklandıran “Dörtler, <ümresinden biri olan bu zat, “Ror yürüyüşü, kumandanlığını — ya senelerce Faşlat İtalyan mutlak fuz sahibi askeri mütehassıs sıfat le ordu hüzırlıklarımda mühim rol oynamış, Habeşistan seferini b: tarlâmış, ik safhalarını bizzat ken- disi idare etmiştir. İşte Faşist İtalyı bin on salâhiyetlar askeri müteheş & olan bu zat, bakın me diyor: “— Muhtelif cephelerde muvaffa- kıyetsizliklere uğradığımm saklıyi- mayı. İtalya, 1915 senerinde geçen dünya muharebesine iştirak ettiği 24- wan da, bugünkü vaziyete benzer teslim Resimler Derne'de İlalyanlar tarafından ol duğu gibi terkedilen bir levazım parkında mot örlü vasıtalar Derne civarında bir köy halkı İngiliz kuvvetleri mümessillerine oluyor. TAN Mr. Eden'in Ankara Ziyaretinin Neticesi (Başı 1 incide) daki memnuniyetini şu cümle ile ifade etmiştir: kadar se mereli değildir... Filhakika gerek İngiliz maha- fili ve gerek temas ettiğimiz hü- vetlerini ve bu temasların raf icin de çok favdalı ol- duğunu tekrar etmislerdir. Binaenaleh (bu memnuniyet bir taraflı değildir. İki tarsf netieeden ayni derecede memnun yörünmüşlerdir. » » ürk - Bulgar deklârasyonu münasebetiyle bazı ya- bancı mahafil, bu beyannameye — İ vermek istemiş ve bu yolda ge-| niş mikvasta propazand mıştır. Bu propaganda İngiltere. de bile biraz Türkiyenin İngiliz fakına sadakati hakkında bir üphe uyandırır gibi olmustu. Hattâ Avam Kamarasında m buslardan biri hükümetten Tür- kiyenin İngiliz ittifakına sadık olup olmadığı hakkında bir su ıl soracak k Filvaki bu fena opropi Hariciye Vekilimizin ağzını resmen tekzip edilmis ve kaynaklarının bu iddialarının © sassız ve asılsız olduğu mütesd- dit hediselerle teyit olunmuştu. İşte bu defn Ankarada neşredi- len resmi tebliğ, tekrar Türk - İn- giliz itifakının kuvvetinden bah- setmekle bütün bu propavanda- lara ve bütün bu tereddüt ve şünhelere nihayet vermistir. Türkiye ittifakına sadıktır ve sadık kalacaktır. Bunda kimse. nin şüvhesi yoktur ve olmamalı dır. » » esmi tebliğde bütün dünya. | ya ilân edilen ikinc! haki- xa ü ! “Türkiye ve Büyük Britanya nın müşterek menfaatlerini ya- kından alâkadar eden Balkan me söleleri hakkındaki siyasetlerind tam mutabakat bulunduğu,. dur Türkiyenin Balkanlardaki si- | yaseti sulh esasına İstinat eder İngilterenin de istediği Balkanlar sulhünün ihlâl edilmemesidir. Fa- İ kat son zamanlarda bu sulhü teh- dit eden bazı tehlikeler belirmiş- tir. Bulgaristan belki de bir işgal tehlikesi altındadır. Balkanlar sulhünü tehdit eden bu vaziyet karşısmda zamanı gelince alın-| ması lâzım gelen tedbirler hakın- | İda da iki hükümetin mutabık kaldıklarına hükmedebiliri. Şurası muhakkaktır ki, ne Türkiye, ne dö İngiltere Balkan larda sulhü bozan birer âmil ol- madıktan başka, bu sulhü muha- faza ve idame icin ellerinden ge. leni yapacaklardır. Binaenaleyh, İngiliz Hariciye Nazırı ile Genel Kurmay Başka- müşkülâa çurpışmak mecburiyetin- ğe kalmıştı. Trablusgarp seferinden | büyük muharebe pati henüz kurtulmuştuk; cephane ve $€$- ist, askeri teçhizat stoklar hizatımızın büyük kısmı sarfetmiş © Dulumuy*eduk; © zâman da, tepkı şim- di olduğu gibi, büyük bir muha le karşı karşıya geldiğimiz vakit, ordumuz teşhizeim kifayetsizliği yü-| sünden muhasamatın Hik safhaların- da büyük muvatfakıyetler uraz ©- demedi. İngiliz İmparatorluk ordula- tiyle karşı karşiya geldiğimiz şimdi- ki muharebede de, ordu teçhizat “em bir kımımı Habeşistan seferinde, bir kısmını İspanya muharebelerinde srfetmiş bulunduk. o Muvaffakiyet- ölzliklerimizin sebebi işle budur; Tem mak cesaretini göstermi; Geçenlerde #eşizmin ilk şefi M «olini, o muharebe bozgunlukla sarsılılarını Azaltmak maks #öylediği o sönük Butkunda, söyle demişti: “İtalya, Fransız borgunundan son- va değil, fakat ta Habeşistan ve İs- panya muharebeleri senelerindenberi muharebe halindedir... ayren Mw» Mithat bu sahneyi ömrünün sonuna kadar hatırlıyacağını ve her hatırlayışta gülmekten ken dini alamıyacağını alıyordu. Nejat Nurinin yakasını iki eliyle tutmuş, onu bir çöp gibi kaldırmıştı. Adamın bacakları ve kollar havada sallanıyor, titriyen dudaklarından anlaşıl maz sesler çıkıyordu. Bu, bir devle bir pirenir mücadelesi gibi bir şeydi. Fösizmin ilk askeri mütehassei in bü- | Mareşnl de Bono, şimdi bu hezin te t- | edebiyatma, içi Bakamler ve muka -| bir çelme veriyor. Bit a karşı söyliyeceği Böz “İtalyı şimdi kaybedilen muhare- ie İbenin bozgunluk sebeplerini a yor ve buna karşı da yalnız şu çâre- yi buluyor; — Biz muharbbeyi, şu veya bu ses kaybettik, bepler dolayeiyle Almanya tetikimizdi muharebeyi nının Ankarayı ziyareti bilhassa iki mühim noktanın bir kat da- ha aydmlanmasına hizmet etmiş- ir. Biri Türkivenin ittifaklarına ve taahhütlerine sadakati, Diğeri, İngilizlerin Türkiyeden Balkanlarda bir tecavüz unsuru olarak istifade etmek istemedik | DEANNA DURBİN'in parlak rvl- lerini devam etiiren yeni sinema yıldız... GRACE MOORE ve JEA- NETTE MAC DONALD'n sesleriyl. rekabet edecek lâtif ve ruhnüvaz bir sese malik 12 yaşında GLORİA JEAN rr birçok büyük (yıldızlarla b çevirdiği Açılmamış Konca Filminde İstanbulda ilk defa görünecektir. sU MER Sinemasınd: ok nüzdeki salı akşamı gala suaresi olarak bugün İPEK Sinemas nda H de merakl: ve heyecanlı sahne Meşhur Polis Hafiyesi Nik Karter “r:şix'v." PEŞİNDE Ayrıca : Mühim ilâv 1 — İngiltere Hariciye Nazırı EDEN Adana ve Ankari- da bütün tafsilâtiyle 2- ZÜMRÜT YALOVA erle dolu amam a | a 1800 Program | nın İrtihali İla e resmi teşyi İve bizzat veya bilvasıta taziyet lütfunda nan ze Nazım Keçeci MEVLUT Li hocalarından Galatasaray dar sesinin emek- sevgili babi 3 — Milli Şefimizin Yalovayı ziyaretleri yaa) Neş'eli, Şık ve hakiki bir P; B.gün SÜMER Sinemasına gidiniz. Sinemanın 3 büyük ve Meşhur Yıldızı GABY MORLAY - ELİVRE POPESCO ve ARMAND BERNARD ile ANDRE LEFAUR - VİCTOR BOUCHER ve DALİO tarafındar oynanan Flers ve Cailhavet komedisi AŞK VE İHTİRAS 2 saatlik Kahkaha ve Neş'e filmini görünüz ve filmini görmek ister misiniz? Tuz eileniniz. Bugün saat 1 de tenzilâtlı maline yag INGİLİZ HARİCİYE NAZIRI Mister EDEN'in "akm Şark seyahati ve şark ordularını teftişi bütün tafsiJAti) Türkçe BUGUN LÂL E Sinemssı ; aa 1 Programına ilâveten gösterilecektir. »DİKKATI! 4 İngiltere Hariciye Nazırı Bay ANTHONY EDEN'in Memleketimizi ziyareti... Adana ve Ankarada yapılan büyük merasimler... FİLME ALINMIŞTIR Bu müstesna film Bugün Malinelerden itibaren ipek-S$aray-Melek sinemalarında Programlara ilâve olarak gösterilecekti: & *hafen Hafiz Ri. 72, Hafız Kâzım ve Dündu Ere İment taraflarından mevlüdü okumacağından kendileri arzu edenler Sinemasında İki emsalsiz Yıldız BRİGİTTE HORNEY a | WİLLY BİRGEL V. TOURJANSKY'nin büyük eseri ZAKLAŞAN MELOD! filminde zafer amm kazan emi 1D GUGÜN KADIKÖY Mü, OPERA 2 büyük fim SALTANAT KURBANLARI İİ Ayrca sevimli GHARLES İğ sovenm'in en son çevirdiği Türkçe sözlü )EMİR KAPI lar. mama gp RR, VR DA, SAKARYA Sinemasında hievsimin en güzel filmlerinden İlâveteri görülmemiş bir film leridir. Türkiye ittifakına sadık kal mukla beraber, siyasetinde müs- takildir, Kendi menfaatlerine ne vakit ve ne tartlar icinde tecavüz vaki olabileceğini kendisi tayi * edecektir. takat e sadi kaybettiğimiz TEİ DON KAZAK.ARI (HAYDUDUN AKIBET! Baş Rollerde : Baş Rollerde : KORENE - CHARLES | CHARLES NUGENT ve ROĞER DUGHESNE RİTA LA RO“ VERA VANEL - İN azm rm mezat ynam mama m artık yakamı bırak, beni sarsma! Her şeyi olduğu gibi anlatacağım. — Senin yerine hapishaneye ben girmişti $imdi sıra senindir. Beş senelik bir teahhürd. sonra deliğe gireceksin; fakat evvelâ her şeyi söyle! — Şimdi; bir dakika nefes alayım... Mithat kalemi kâğıdı eline almıştı. — lraflarını not edeceğim, Söyle Nuri! FRİKA No, 70 | Sefil adamın vücüdü tirtir titriyordu. Hıçkırık- 123 456789 Birdenbire Mithat, bu devin hiddetinin yerinde olduğunu takdir ederek vaziyetin dehşetini olan- ca çplaklığiyle gördü. Evet, mücrim Nuri el zavsih Nejat, tamamiyle suçsuz olduğu hak cezadır. sene hapiste yatmıştı. Bu, müthiş bir adli hata idi...| Mithat iki düşmanı seyrederken bu faclanı i Tleşmiş olan bir ka | perdesinin oynanmakta olduğunu anlıyor, kav recektir | ma; dk hire elele terke < 'u- |durdurmıya teşebbüs etmiyordu. Kükremiş bir as-| Bu sözler Nejadın aklını başına getirdi. Hakika- i i ole t 5 ı£ bir şeydi j hatın üzerinde Şi Jan halinde olan Nejadın büsbütün öfkelenerek |ten, karşısındaki adam çöp kadar zayıf bir şeydi p ke Mm an Mi Süry cidden öldürmesinden korkuyordu. Onun » biraz daha rar ederee elinin altnda Gisbir, üphe etmekle Şer id: tı. Ol için yapılacak şey, ilk tehlikeli anların geçmesine| — r haykırma Nuri, seni öldü işim Nuriden çüpbe mekle m hakimi götüme | ntzaren karşıdan seyirci olarak kalmak ve ica- gelmez, daha görecek vazifelerin var... Ne demek ralştil Halbuki, bu faciada hakiki mücrimi meyda-|bnda aralarına girmekten ibaretti... Nejadın Nu: istediğimi anlıyor musun? na çikarmak için vicdanbeasına hareket ettiğini ve |riden intikam aldıktan sonra yumruğunu kendisi: | 'Nakleden: Muazzez Tahsin Berkand — Senin gibi bir mahlük için ölüm en hafif bir; — Artık onu döğmeyiniz Nejat... Sizden çok AN A a İzayıf olan bir adamı bu derece hırpalamak Size son | yakışmaz. Onun cezasını nasıl olsa mahkeme ve - larla kesilen bir sesle, Nejadın portföyünü nasıl bulduğunu, meczup Ahmedi plânlarına nasıl ölet ettiğini fakat onun işlediği cürmün mahiyetini an- lıyamıyacağını ümit ettiği için nasıl müsterih oldu- ğunu, bu ümidinin hilâfına Akmedin o günden son Fa kendisini nasıl tehdit ettiğini tafsilâtiyle anlattı, Mithat sordu. — Aleyhinde bu derece alçakça bir iftirada bu- lunmak için Osmana düşmanlığın neydi? Nuri bir saniye tereddüt etti. Zihninde yeni bir plân hazırlamak istiyordu amma müdürün âmir sesi: — Doğruyu söyle Nuri! Diye tekrar edince Soldan soğa: 1 — Avrupada bir dağ - bir renk 2 — Adapa- zarı tarafındadır 3 — Ahgerika- Mithat hemen bu sözlerin mânasını anlamıştı. da şelâle 4-— Ters okunürsa: Onun itiraflarını kaydetmiye hazırım. u hiçbir noktayı ihmal etmediğini zannediyordu. De- | De çevireceğini biliyordu. gi mek. i ” Her ne halse, şimdi Nejadın mâsumiyeti tama -| Nuri bu'defa © miyle meydanda idi ve bundan elim neticeler hâ- © dis olmasına intizar etmek lâzımdı. Beş sene zar- dında Nejadın kalbinde damla damla toplanan ki- 'nin birdenbire taşarak ortalığı kasıp kavurması tbil idi. Mithat bir sniye Şermini düşündü ve Nejadın onun etrafına bir uçurum kazdığını batırladı. Za- — Bu berif beni — Evet, ölüm senin için tatlı bir cezadır a Mithata yalvarmıyı ürürken siz Nejat hiddetle Mithata döndü. başlamıştı. — Demek henüz her $ duğunu ve benim suçsüzken hapi: anlıyorsunuz? — Evet anlıyorum Nejat; fakat in ikmal ıl karşıdan | itiraf ediyorsunuz? Demek sizin vaktiyle beni mah seyirel gibi bakıyorsunuz? Onun bir yalancı, bİ"İlköm etmenizin ne derece büyük bir haksızlık ok katil olduğunu unuttunuz mu? Benim hiçbir şey- den haberim yoktur, Onun elinden kurtarımz beni! Mithat, bü sahnenin şiddetiyle tezat teşkil eden bir sükünetle cevap verdi: Milhat muhatabının gözlerine bakarak cevap İ verdiz — Hayır Nuri, sana yardıma gelemem. Artık| alçak herif hilekârliktan vazgeçerek asıl ümili iti- rafa mecbur oldu: — Osman işinde çok çabuk ilerliyordu. Siz de, Muhtar Bey de onu beğeniyor ve takdir ediyordu- edilmediğini slere girdiğimi müdür alur diye korktum. Bu sözlerden sonra Nuri sustu. Odada ancak Mithatın kalemiyle kâğıt üzerinde çıkardığı sesler duyuyordu. elimden bir şey — Şimdi bu ifadenin altını imza et Nuri! nuz. Sık sık terfi etmesinden bir gün fabrikaya| nak - yüz kuruş 5 — Geç- miş zaman - hane 6 — Bir ark ced 7 İyilmekten emir - erin yerleri değişirse: gaze- teniz 8 — Cereyan - arz 9 — As- yada bir devlet, ha “Yukarıdan aşağı: | — Ameri- kada bir kana) - erkek 2 — Cüs- seli $ — Riyazi bilgiler 4 — Ters senin mücrim olduğunu alnında okuyorum. Neja- gelmiyor. Sefil adam, elleri titriyerek kâğıdı imza ettikten okunürsa: korkutmak - vukua vallı kızcağız belki de şimdi o mahuf uçurumun dibine doğru Yuvarlanmaktaydı.! Bu düşüncelet Mithatı o kadar sarsmıştı ki, başı bilâihtiyar önüne düşmüştü. Gözlerini ital he vakit Nurinin hâli Nejatla cenkleştiğini dm şöyle ini duydur ırak! Boğuyorsun beni! — Sizden bir şey istediğim yok; Nuriyle hesap- laştıktan sonra size gelecek! — Nasıl isterseniz... Nejat tekrar Nuriye hitap etti: — Şimdi söyle bakalım.. Her şeyi doğru olarak anlat, — Evet söyliyeceğim; fakat Allah rızası dın seninle görülecek bir hesabı var. Varsın gör- sün... Ona hak vermemek elimden gelmez. Sen de cezanı çek! Nejadın yumrukları her saniye daha kuvvetle Nurinin kollarına, sırtına, omuzuna iniyordu. -A- dam o kadur bağınyor, yaygara kopanyordu ki, nihayet Mithat dayanamadı. sonra yere düşüp bayıldı : getimek 5 — Bir harf değişirse — Lütfen kapıyı açınız Nejat, hademeye bir dok İlm - ters okunrsa: doldurmak tor çağumasını söyliyeceğim. İ6—Mıntaka, havza - bir renk 7— İlk telâş anları bitip bademeler gelen hekimin | Kafkasyarda bir şehir 8 — San'at refakatinde Nuriyi götürdükten sonra Mithat Ne-|- deri, cik 9 — Bir nota - bir için | jada döndü. “ARKASI VAR) İhayvan - yemin, Alçak, katil! ik