2 Şubat 1941 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

2 Şubat 1941 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İktisadi Hafta ) Hüseyin Avni rette memleket.mize gelişi piya- sada büyük bır ferahlık uyandır- mıştır. Gelen malların başında, 16 bin sandık teneke bulunmak- tadır. Tenekelerin çoğu bir — ye kalan kısmı da, sanayi mües- seselerine tevzi edilecektir, diğer petrol kumpanyasına aittir, Geri mallar da pek çeşitlidir. Bir fikir vermek için, birkaç tanesini yazı- yoruz: Saç levha, gramofon plâ- Bi, gramofon iğnesi, traş bıçağı Bi vesaire... Bu hafta içinde Romanyadan, -— Yunanistandan da piyasanın en ziyade muhtaç olduğu kimyevi maddeler gelmiştir. Almanya- dan da boya, mensucat sanayiin- — de kullanılan kimyevi maddeler beklenmektedir. Bunların itha- line müsaade edilmiştir. Bütün bunlardan başka, muhtelif mem- leketlerden kahve gelmiştir. Esa- sen kahve üzerine siparişler ço- Balmıştır. İki ay evvel sipariş e- dilen 25 bin çuvval kahve de Mısır limanlarından birinde bek- lemektedir. de rile SATILAN MALLAR: v ıhracata gelince, yalnız İstan- bul ticaret odası — tarafın- dan yapılan bir hesaba göre, haf- talık ihracat 2 milyon liradan fazladır. Bu yekünu kabartan maddeler hangileridir? Ve hangi memleketlere sevk edilmiştir? Bu mevzu üzerinde durmağı fay- dalı buluyoruz. Hafta içinde, ihraç edilen mal- ların başında tütün, tiftik bulun- - maktadır. Bunlardan tütün Al- manyaya sevk edilmiştir ki, kıy- met itibarile yarım milyon lira- yı bulmuştur. Maamafih bu mal- lar, geçen seneden kalma mallar- — dir. Alman firmaları Ege mınta- kasından satin aldıkları tütünleri henüz ihraç etmeğe vakit bula- mamışlardır. Esasen nekletmek için vasıta yoktur. Tunanın don- ması, Balkanlarda ve merkezi Bu hafta itnalât hareketleri birinci plânda gelmekteydi. Çoktanberi İngiltereden beklen- “mekte olan malların toplu bir su- kimyepvi maddeler, pamuk ipli- y Bu Hafta Bol Miktarda İthalât Eşyası Geldi - Neler Sattık? işlerini geri bırakmaktadır. Ni- tekim Almanlar da hatların bu derecede meşgul olmasından do- layı ticaret taahhütlerini ifa ede- memişlerdir. Meselâ; Türkiye — Almanya arasındaki 21 milyon liralık tıcaret anlaşması mucibince, Türkiyeye 39 ioko- motif verilecekti. Halbuki şimdi- ye kadar beş tanesini teslim 'et- mek imkânı hasıl olmuştur. Hafta içinde tiftik en ziyade İsviçreye gönderilmiştir. Yalnız bir gün içinde Isviçreye gönderi- len tiftiklerin kıymeti 124 bin lira idi. Son hafta içinde tiftik ve yapağıya karşı talepler art- lmıştır. Sümer Bankın tüccar elindeki pağıların yüzde sek ini alma sı da fiyatların artmasına sebebi- yet vermiştir. Bu sırada İngiliz ticaret birliği de, satın alacağı tiftiklerin fiyatına yüzde on ilâ- ve etmeğe mecbur olmuştur. In- gilizlerin alacağı tiftik miktarı 50 bin balye olarak tahmin edilmek- tedir. Dokuma ham maddelerin- den, pamuk ihracatı da devam et- mektedir. haftanın son günlerinde yalnız Romanyaya ya- rım milyon liralık pamuk gönde- rilmiştir Malümdurki — pamuk, tiftik satışları Romanyadan ala- cağımız petrol ve benzin ile mü- badele edilmektedir. Üçünücü, dördüncü derecede gelen ihracat maddeleri de fındık, kuzu derisi, kendir, taze balık, kepek, sünger giBi mallardır. Bunlardan fındık, Romanya, Ma- İaşe Teşkilâtı Kadroları Hazırlandı Ankara, 1 (TAN Muhabirin- den) İaşe teşkilâtı kadrolarına ait kararnameler Başvekâlete tama- men sevkedilmiş bulunmaktadır, Vekiller Heyeti b'r hafta içinde toplanarak Ticaret Vekâleti tara- fmdan gönderilen bu kararname- leri tetkik edecektir, Verilen ma- lümata nazaran iaşe umum mu- dürlüğüne bağlı olmak üzere petrol ve hububat müdürlükleri de ihdas olunmaktadır, Ticaret Vekâleti bu hafta sonunda bu ma- kamlara getirilecek müdür ve memurların tayinlerini yapmağa başlıyacaklardır, Beş Yaşında Bir Çocuk Tramvay AltındaKaldı Aydm isminde 5 yaşında bir çocuk dün Çarşıkapıda caddenin karşı tarafına geçerken Aksaray- Ortaköy tramvay arabasiyle kar- şılaşmıştır. Çocuk geriye dönmek istemiş vatman da fren yapmışsa da tramvayın altında kalarak sürük- ' lenmeğe başlamıştır. l Yaralı çocuk Cerrahpaşa has- | tanesine kaldırılmıştır. Sıhhi va- ziyeti tehlikelidir, | manyaya 54 bin liralık portakal gönderilmiştir. * DIŞ TİCARETİMİZDE TA- HAVVULLER: Bu hafta içinde Türkiye — I-! | talya arasındaki kliring anl ın müddeti bitmiştir. caristan, İsviçreye gö ilmek- tedir. Maamafih son günlerde talepler azalmıştır. Harpten sonra kuzu derisi ih- racatı pe khararetli bir devreye girmiştir. İsviçreden kuzu derile- rimize karşı talepler başlamıştır. Kuzu derisinden her yerde, pilot şoför ceketleri yapılmaktadır. Taze balık ihracatı, birinci de- recede Yunanistana, sonra Ro- manyaya, Bulgaristana yapılmak- tadır. Holandadan küsbeye karşı fazla talep vardır. Haftanın -ihracat hareketleri arasında, Almanyaya sevk edilen 50 bin liralık halıyı da ilâve et- mek lâzımdır. Yaş meyva ihraca- Avrupa hatlarımnda demir yolları- nın pek meşgul olması, ticaret ihraç edilmektedir. Maamafih kliring hesaplarına gö- re, İtalya bize karşı borçlu de- ğildir. Bu itibarla kliring anlaş- masının müddeti — TAN g—İSTANBULETa A Türk San'atının Zafer A Ş! günlerini yaşıyor! Yüz Binlerce Halk Alemdar ve Millidef Türkiyenin En | Büyük — Filmi: KAHVECİ BİNG —mMNC ——— Bayanlar haftası İ Devam ediyor. Saltanat KURBANLARI (Mayerling) Mümessili JON LODGE MADAM | ŞOFÖRÜ Mümessili KONSTANCE BENETT CROSBY * BLONDELL © KÜÇÜK MELEK Fransızca sözlü şaheserinde unutturacaklardır. “OBU Salı Akşamı SÜMER SinemasındaJ[ EMİL YANİNGS'in bütün eserlerini gölgede bırakan | 1941 Fuar Hazırlıkları İzmir, (Tan) — 1941 Izmir En- | |ternasyonal fuarı hazırlıklarına | başlanmıştır. Fuara iştirak için şimdiden müracaatler vaki ol- maktadır. Fuardaki vakıflar pav- yonunda bazı tadilât yapılacak, ilâveler olacaktır. Münakalât Ve- kâleti, bu seneki fuarda yeni ve büyük bir pavyon yaptıracaktır.. Çavdarlı Ekmek Sıhhat — Vekâletinin istediği yüzde 20 çavdarlı ve 82 randı- manlı ekmek nümuneleri dün ra- 'porlariyle birlikte vekâlete gön- derilmiştir. Sıhhat Vekâleti İzmirde tatbik edilen yüzde 20 çavdarlı ve yüz- de 86 randımanlı formülle yapı- lan ekmeklerden iyi netice aldığı için bu formülü memleket mikya- sında tatbik etmeğe karar ver- miş ve buhususta hazırladığı ra- |poru Vekiller Heyetine tevdi et- | miştir. MİSHA AUVER JOAN Bütün elem ve kederlerinizi SARAY SİNEMASINDA LVEDA GENÇLİK sözlü müst! film başlayor delleri Merkez Bankasına yatırı- lan malların ithaline müsaade e- dilecektir. Macaristanla aramızdaki tica- ret anlaşması — müzakerelerine devam edilmektedir, Anlaşmanın hangi safhada ce- reyan ettiğine dair malümat yok- tur. İsviçreden bir ticaret heyeti geleceği hakkındaki haberler de teeyyüt etmemiştir, Halbuki Tür- kiye — İsviçre arasında yeni bir ticaret anlaşmasını arzu eden it- halât tacirleri çoktur. Çünkü is- tına gelince, en ziyade portakâl i ir, Yalnız Ro- tedikleri kadar mal alamıyorlar, A P 3 F Şızsar YÜŞ BuGÜN Sır£ bu filme mahsus : olarak % BUGÜN j E iMatineler 10 dan itibaren! başlıyacaktır ğ ” | di dolmadan, be- KA İ Münir | Nureddin ($ KONSERİ | 4 Şubat Salı akşamı Fransız Tiyatrosunda Bilet satışı başlamıştır. —am> Te; 41819 İlâveten: AZİZ DEVRİND yı kesin de alâyı seyredin! lanı vekâlet eder.) * * EŞ SENE SONRA: velâ tüassir,, ilâhi seslerine kulak kabartarak) Lâkırdı- (Alay, çocuğun minderi bekçinin kol- Jarmda yola düzülür, Mektep denilen yer, “ / Mmescidin iç avlusunda, kavuklu mezar taş- larına nâzır, çitlembik ağaçlarının gölge- sinde, tepe camlı bir tek taş odadan iba- rettir. Çocuklar kendi getirdikleri minder- - lerde, yerde oturarlar ve hep bir ağızdan — sallana sallana eckular. Zaten, çoğu defa hoca dükkândadır, ona çırağı bir Tatar oğ- Çocuk— (Diz çökmüş; divitteki 1ifli bezir mürekkebine kamış kalemini ba- ftırıp dilini çıkararak, yaladıkça silinen yumurta akile cilâlı bir nevi parlak, renk- li kâğıda güç belâ yazıyor:) “Rabbi yesir E efendi!. Çocuk — bine “hattat,, “eseri cedid,, maarifvayei hazreti HAMİT, DEVRİNDE muştur; başında sarık, fakat üstünde set- re pantalon, tahaf kılıklı muallim, başla- rını çevirip yeni gelene bakışan çacukla- ra haykırır: — Ne oluyorsunuz be! Siz hiç adam görmediniz mi? Oku, sen 301 Şakir 301 Şakir efendi — (Kıraat kitabından okur) “Sabanın hayri İslâmın infilâknü- Ma..,, Muallim -- Ulan kaç kere söyledim, noktalı “ha,. ile noktasızını okurken tef- rik eyle diye! Noktalısı hançereden çıkar, nah böyle! (Gırtlağından yırtarcasına kor- künç sesler çıkarırken düdük öter) * * İR SENE SONRA: tmarkalı kalem ucuü ile ve kâğıdına yazıyor:) “Sayei tane oda (Mor frenk mürekke- Şehinşahi a'zamide..,, ŞİMDİKİ- DURUM yavrum, bir soracağın varsa bana sor. Dur, ben sana bir şey sorayım: Sizin evde kaç | Yeni gelen — (Duraksar; sonra gözle- rini kapar, zihninden geçirerek ve parmak- ' larile işaret ederek sayar) İki tane sokak üstünde, bir tane ortada, bir tane de arka- da, etti dört.. Ama banyo ile mutfak ta var. Onları da sayayım mı? Bir kaç çocuk — Say! Say! Başka çocuklar — Sayma! Sayma! (Bu sırada dersin bitliğine işaret olarak elek- trik zili öter) * İR AY SONRA: rine, her birinde birer kelime yazılı renkli kartondan fişleri ayırıp yanyana getirerek ı cümleler tertip ediyor:) “Atatürk seni u- nutmayız!,, var? Çocuk — (Evinde bir masa üze- Fr: ROB ve 1940 Yıldızıı GREER GARSON Bütün bir hayat bir filmde... 30 senelik Aşk..! Hatirası silinmiyecek fevkalâde bir Aşk filmi. » Bugün saat 10.30 da tezilâtlı matin” eşeamaamı BUGÜN SÜMER SİNEMASINDA Barların ve içkinin baş döndürücü ihtirasları saikasiyle sukut eden SARIŞIN ŞEYTAN Emsalsiz Aşk ve ihtiras filmini görünüz. SEFALETTEN... AŞKA... ve NİHAYET ÖLÜME.! Baş Rollerde : ! JAMES STEWART ve MİSHA AUER İLÂVETEN: En son Şarki Karip harp haberleri BARDİA'nın sukutu, İngiliz hücumu, Mısırda zafer şenlikleri. Bugün saat 11 de tenzilâtlı matine, ç— DÜNYANIN 8 NCİ HARİKASI Hİ N D ERT. DONAT FOKS JURNAL son dünya harp haberleri bir kadınm hayatını tasvir eden MARLENE DİETRİCH 2-2-941 BUGUNKU FRKULKAM 9.00 Program 18,03 Örkestra 9.03 Haberler 18.50 İncesaz 9.18 Marşlar 19,30 Haberler , 9.45 Yemek listes| 19,45 İncesaz * 20.15 Müzik (P1) 12,30 Program 12.33 Şarkılar 12,50 Haberler 13.05 Oyun havası 13.25 Orkestra 20.30 Müzik (Pl1) 20,45 Şarkılar 21,15 Konuşma 21.30 Opera 22,30 Haberler 22.50 Dan smüziği 23,25 Kapanış EVLENME İstanbul Üniversitesi Hukük Fakültesi mezunlarından Nimet Kural ile yüksek mimar Muhit- tin Güven'in nikâh merasimleri 1/2/1941 cumartesi günü Kadı- köy evlenme dairesinde yapılmış- H K Genç evlilere saadetlei'.’&ittşfiz'. - 18,00 Program Bedi Büktaş Vefat Eti İnhisarlar umum müdürüriyeti nakliyat şubesi müdürü Bedi Büktaş, bir kalp sektesinden ve- fat etmiştir, Cenazesi bugün saat 13 te Taksimde Firuzağada be- lediye Beyoğlu hastahanesinden kaldırılarak — Edirnekapısındaki | Şehitlikte ailesi makberesine def- nolunacaktır. Bedi Büktaş, esbak maliye na- zırı ve âyan reisi Rifat Mene- mencioğlunun damadı, Anadolu Ajansı umum müdürü Muvalfak Menemencioğlu ve hariciye umu- mi kâtibi Numan Menemencioğ- lunun enişteleriydi. Askerlikten yetişmiş, umumi harpte memle- kete mühim hizmetler etmiş ve daha sonra da istifa ederek inhi- sar idaresinde iktidarı, muntazam mesaisi vev doğruluğu ile kendi- sini herkese sevdirmişti. E TEPEBAŞ! DRAM KISMINDA Gündüz saat 15,30 da Aksam saat 2030 da EMİLİA GALOTTİ KOMEDİ KISMINDA Gündüz saat 15,30 da Aksam saat 2080 da | KİRALIK ODALAR GereRecALAERNEKAREREMAE — Nanette A İnanılmıyacak derecede müthiş ve muazzam sahneler arasında en nefis bir ” on binlerce figüran | MEL AŞK MACERASI, FEDAKÂRLIK MÜCADELESİ RÜYAS I Baş Rollerde: TYRONE POWER - MYRNA LOY - GEORGE BRENT TÜRKÇE SÖZLÜ nüshası İ P E K Sinemasında ——. AYRICA: En son FOX dünya haberleri. Bugün saat 11 de tenzilâtlı matine. FRANSIZCA SÖZLÜ nüshası E K Sinemasında _’ söyleyebildi: . : Ancak, hayatının müt hiş faciasını bütün taf — silâtiyle teşhir etmeden bunu nasıl söyleyebilirdi Vğ Nihayet, bin müşkülâtla, ancak şu — Herhalde sizin en feci bir akıbet2 karşı mü- — sellâh olmanız lâzımgelir sanıyorum. ğ — Ben de buna eminim, ancak bu müuammayı sözleri v,/o — biraz olsun halletmeği, bir parça vuzurla görmeği — pek isterdim. Karşımızdaki düşmanları iyice tayin — edemiyorum. Maamafih “Denizci” nin eli ayağı — bağlı olarak kendisini onlara kurbanlık koyun gı- | bi vereceğini zannediyorlarsa pek aldanırlar. Şim- " di hükümetle çok mühim bir iş hakkında müzake- redeyiz. Bu teklifimize ait fiyatları, en son santi- — mine kadar ben hazırladım ve kârimızı asgari -hadde indirdim. O kadar ki, şayet bu işte yine ya- -nımızda “Kurdoğlu” yu görürsek ve o bizden daha aşağı bir fiyatteklif ederse, o zaman onların büs- bütün gizli bır maksat, ticari olmayan bir maksat takip etmekte olduklarına inanacağım. — O zaman? — O zaman? Şayet onlar sermayelerini böy- le batırmak hevesinde iseler biz karşı duramıyı; Nakleden: Muazzez Tahsin Berkana sarfederek kendisine hâkim olmak istediği belli idi, Bir iki dakika sonra Midhat tekrar söze baş- — Ben şahsi hislerimi ima etmek istemiyor- dum. Şermin. Fakat mademki sualim seni bukadar müteessir etti, o halde sana, en feci anları sıt.ln_t— mış olduğumu. söyleyebilirim. Şimdi artık senin mesüd olduğunu düşünerek ben de meşud olu- yorum. Saadete ben de kavuştum demektir. Bun- den başka ne isteyebilirim? Hattâ, bundan ğvvel görüştüğümüz zaman, yani senin yıl dönümü ge- cende söylemiş olduğum sözlerle senin vaziyetini müşküileştirdiğim için affını dilerim. Artık bun- | cağız. Fakat böyle bir şey ol Buna emi Kendilerini de bizimle beraber iflâsa sürükleme- | Ülerine imkân yoktur. 4 Maamafih, bizim işler hakkındaki üzüntüleri- — miz ne olursa olsun bunlarla seni daha fazla meş- — gul etmeğe hakkım yoktur. Şimdi sen bunları |, bırak da söyle bakayım, hayatın hâlâ güllük gülüs- tanlık mı? ö Birdenbire gelen bu sual, böyle asabi bir âde tesir etmişti. O dakikaya kadar metanetini Uhafaza etmişken bir anda sinirleri gevşedi ve dini tutamiyarak gözleri yaşla doldu. Midhat n bu ağlamasını kendisine karşı duyduğu mer- mete hemlederek ona doğru eğildi. - söylediğim için affet beni; kendimi tutamıya- * & düşüncelerimi açığa vurdum. İşte susuyorum. ın saadetin üzerine en Ufak bir gölge bile ge- ek istemem. Çok rica ederim Şermin, geçmiş ine fikir yorarak kendini üzme! erminin büyük — Şerminciğim, seni bu derece üzecek söz-| yı ş yerek bana karşı kin beslememeni ve beni kendine samimi ve müşfik bir ağabey bilme- ni rica ederim Şermin, Şermin buü sözlere itiraz için elini kaldırdı fa- kat Midhat bu eli tutarak muhabbetli bir kardeş sevgisiyle öptü. ö — Aramızdaki münasebetin yine eskisi gibi olmasını istiyorum yavrum. Geçmiş günlerin ma- 'ziye müessir elmamasına dikkat edelim ve iki eski dost olarak kalalım. Bana itimat et ve her- hangi bir zamanda, herhangi bir sebeple bana ih- tiyacın olursa, hiç tereddüt etmeden beni çağır, dakikasında sana koşacağıma emin olnbilir_sin. Genç kadım göz yaşlarını güçlükle tütmağa müvaffak oluyordu. Onun bu derece yanlış bir 'ola sapmış ol bu kadar ald nasıl imkân oluyordu? Demek Midhat onun fevkalâde mesut elduğuna kanidi. Zavallı adam, her sözünün, her hareketinin' Şerminin üzerinde ne kadar büyük bir tesir yap- landırdığını bilmiş TEFRIKA No, 44 sını büsbütün deşiyor, kalbine bir bıçak sokmuş- iar gibi göğsünü acıtıyordu. O kadar ki, bir ara artık tahammül edemiyerek güngür hüngür ağla- maktan ve göz yaşları arasında ona her şeyi itıraf etmekten bile korktu. , Midhat onun geçirdiği buhranı görmüyordu. Gilmek için kalktığı zaman genç kadın onu yeme- ğe alakoymak teklifinde bulundu amma red ce- vabi alnca bilâ ihtiyar geniş bir nefesle göğsu ra- (batlandı. : —- Kocana çok selâm söyle Şermin, Onu evde bulamadığıma cidden müteessir oldum. Inşallah gelecek defa İstanbula gelişimde bir gün evvelin- den haber verir ve akşam yemeğine gelerek onu da. görürüm. Enişte beyle hâlâ teşerrüf edeme- mek büyük bir kabahat! — Teşekkür ederjm. Güle güle git... Onu kapıya kadar teşyi ettikten sonra tekrar salona döndü ve bu defa artık asabına hâkim ola- madan göz yaşlarına bol bir cereyan verdi. O ka- dar can ve yürekten ağlayordu ki sokak kapısı- nın anahtarla açıldığını, Nejadın içeriye girıp el- divenleriyle şapkasını masanın üzerine fırlattığını farkedemedi. Yalnız onun sert bir sesle: —- Buradar çıkan adam Midhat değil miydi? Diye sorması üzerine top gibi yerinden sıç- rayarak kendisıni toplamağa çalıştı. —- Evet D — Aldanmadığımı biliyordum. Onu benden daha iyi kim tanır? Neye gelmiş? Bazı işler hakkında babamın fikrini almak üzere bu sabah İstanbula gelmiş, bizi de görmek istedi. —. Müutlaka “Kurdoğlu” işi hakkında görüş- İ mek bu seyaha! ti yapmış olacak. -— Evet, bilhassa o mesele için... Nejad acip bir sesle güldükten sonra câli bir lâkaydlıkla sordu: — Ve gelip “bizi” ziyaret etmeğe kendisi mecbur bilmiş oyle mi? — Evet. — Vakitsiz bir misafirlik. — Akraba çocukları arasında merasime Tia- yet etmek lüzumu yoktur. — “Bizi” niçin görmek isteyormuş? Şermin gözlerini kaldırarak hayretle sordt: — Bu suallerin altında nasıl bir mana gizle- yorsun Nejad? a " — Sadece bu ziyaretin sebebini anlamak is- — Evlendikten sonra bizi görmemişti. Bir akraba çocuğunun, ilk fırsatta bu ziyareti yapıp ailesine yeni girmiş olan bir damadı tebrik etmek istemesinden daha tabii bir sebep olur mu” Nejad bir şey söyleyecekmiş gibi dudaklarını kıpırdatlığı halde ağzından bir kelime çıkmadı ve birdenhire Şerminin kolundan çekerek onu pen- cerenin önüne sürükledi, aydınlıkta onun çenesini iki parmağiyle tutarak yüzünü tetkik etti. — Siz ağlamışsınız: Genç kadın cevap vermedi. Titreyen dudak- larından bir kelime çıkması kabil değildi. Esasen bu vazıyet karşısında tekrar gözleri yaşardığı halde, onun gibi keskin nazarlı bir adamı nasıl aldatabilirdi? — Hâlâ öa ağlıyorsunuz. Şermin onun elinden kurtulmak için çır- pındığı halde muvaffak olamadı. — Niçin ağlıyorsunüz? — Bilmiyorum... Hiç sebebi yok.. Aptallık! Nejat ısrala tekrar sordu: — Ağlamanıza sebep nedir? Şermin bir kaçamak volu arıyor, mânasız ce- vaplar veriyordu. Fokat unun durmadan ayni su- ali tekrar etmesi üzerine cileden çıktı. — Sebep mi? İnsan ağlarsa herhalde pek se- vinçli ve mesut olmadığı için ağlar... — Göz yaşlarınıza sebep olan Mithat mıdır? (Arkası Var) BULMACA 129 43 6 U0 © H S DN *'I:Lı.ıl —iııııflı.d BHHERE UA Soldan sağa: 1 — Suçluyu sor- guya çeken 2 — Bir ütülerme âle- ti - bir kadın ismi 3 — Ata binen - erkek 4 — Ön - öncephe 5 — Bir sorma edatı - ad 6 — İIskelet 7 — Ters okunursa: Hakkında. etrafında - Ters okunursa: 4 haf- tadır 8 — Bir uzvumuz - Ameri- kada bir nehir 9 — Hentbol'ün bir hecesi - bir hayvan. Yukarıdan aşağı: 1 — İğrenç 2 — Bir terzi âleti - familya 3 — Bir isim 4 — Bir teşekkül âzası- nım vermeğe mecbur olduğu para 5 — Modern, zamanın adamı 6 — Meşhur bir divan şairi - an- mak '7 — Ters okunursa bir hay- van ismi - bir nota işareti - üye 8 — Avrupada bir yarımada - bir sayı 9 — Cömert, kermekâr, * Evvelki bulmaca — Soldan sa- ğa: 1 — Haramiler 2 Uluma 3 — Rp - ova - ah 4 — Ar - âza 5 — Mülâzemçnto—v.a-an'l Ça- h T 'N

Bu sayıdan diğer sayfalar: