Mey m Örs İle Çekiç Arasında Mustafa Kemalin ve Dahiliyenin Emirleri Karşısında Valiler, Bilhassa Ben Böyle Bir Vaziyete Düşmüştüm Halbuki şu telgrafnamede: “Her ferdin hayatını, malını, irzini” yanetle mükellef olduğumuzdan bahsediyor. Arzettiğim kayı Tıkla bu âlükayı telif etmek müta- kün müdür?.. Bir vilâyet valişin. den ösâyişsizliğe dair boyuna şi- kâyetler alan, fakat harekete geç- miyen bir nazırın, herhangi bir sebeple halkın hayatından, »rzın- dan bahsetmesi gülünç değil mi- dir?. Na Bununla beraber bu telgrafna- me üçüncü ordu müfettişliği mın. takasındaki valileri, hattâ bütün Anadolu idare âmirlerini müşkül bir mevkie sokuyordu. Hele ber örs ile çekiç arasında kalmış olu- yordum. Çünkü Mustafa Kemal Paşa, benim vilâyetimin merkezin- de ve benim gözümün önünde bir ihtilâl mecHsi toplamak, kongre , hami altında bir kıyam derneği kurmak istiyordu ve bunu her ta- rafa ilân etmekten çekinmiyor- du. Kanuna göre benim bağlı bu- Junduğum yüksek bir makam, ya. ni dahiliye nazırlığı ise Mustafa Kemal paşa ile temas etmekten beni menediyordu, Her iki tamim, hemen hemen syni günde elime gelmişti. Biri öbürünün tamamlile zıddı bir zib- niyetten mülhem olan bu yazılar. dan hangisine itaat, imtisal ve i kiyst etmek lâzımdı?., Bir met adamı sıfatile bu suale veri- © lecek cevap basittir. Çünkü me- mür, kanun dairesinde, ancik â- mirini dinler, onun.gösterdiği isti- kamette hareket eder. “—— 5 Fakat, kanun esas bokumından, © mil arzuların ve ihtiyaçların ifa- desi demektir. Acaba elimde bulu- “nan iki tamimden hangisi milletin © günlük ihtiyacına daha uygundur? Biz Anadolu valileri, Dahiliye Na- zırı Ali Kemal Beyin emri üzeri- ne Mustafa Kemal Paşa ile müna- sebeti kesersek ve onun -memle- keti kurtarmak o meksatlile- yap- mak istediği işlere engel olursak millete kazanç mi temin etmiş o- Turuz, zarar mı? İstanbuldan henüz ayrılmış, A- nadolunun siyasi çeteler elinde İ- nim İnim inlediğini ve Babıâlinin bu vaziyete göz yumageldiğini gör- müş olan bir vali için bu noktala- Yi uzun uzun düşünmek lüzımdi. Hâdiseleri tahlilde samimi olma- yı sevdiğimden bu sırada mevkii. mi dahi hesaba katmaktan geri © kalmadığımı itiraf ederim. Ben, tesadüfe hamlolunmasını daha doğ. ru bulduğum bir gaflet eseri ola- rak hürriyet ve itilâf fırkası tara- “fından Sivasa vali gönderilmiş bir adamdım. Mal ve mülk namına © hiç bir şeyim yoktu, Aylığımla ge- çiniyordum. Dahiliye Nazırının & © mirlerine -kanunsuz hareket ede- rek- itaat etmediğim takdirde 82- Tolunmaklığım muhakkaktı, Böyle bir âkibete uğrarsam Mustafe Ke- mal Paşadan nasıl bir muamele ve yardım görebilirdim?.. O Mus- tafa Kemal Paşa ki Erzurumda bir kongre toplanmasını evvelce te- © (min etmekle iktifa etmeyerek Si- vasta da bir ihtilâl meclisi açılma- sım İstiyor, bunun için bize emir- ler veriyor. Lâkin azlolunduğun- odan henüz bihaber bulunuyor. Söylediğim gibi -her bakımdan- vaziyet nazikti. Çok düşünmek — gerekti ve böyle bir uzun mülâ. — haza silsilei yürütmek için de Mustafa Kemal Paşanın telkinle- rine karşı Sivas muhitinde uyanan alükayı, Müdafaai hukuku milliye “ve Reddi ilhak cemiyetlerinin hal ka taallük itibarile kıymetini, İs. “tanbul hükümetinin istinat ettiği Hürriyet ve itilâf fırkasınm Ana- — doludak! itibarın ve 1908 ihtilâ- si- linde olduğu gibi bu sefer de mil- lete rehberlik edeceği anlaşılan ördunun vilâyetimde hissettirdiği kuvveti ölçmek icap ediyordu. Mili mücadelenin ne gibi şart- lar altında başladığını kavramak isteyenlerin de bu hakikatleri bil. mesi iktiza eder. O sebeple Siva- sa adım atalıdan beri geçen on bir, on iki gün içindeki müşahedeleri- mi açikça kaydetmek isterim: İstanbuldan ayrılırken Hürriyet ve itilâf fırkası liderlerinden bir kaçı beni uğurlamaya gelmişler ve içlerinden birin! fırkanın düşünce- lerine tercüman yaparak onun ağ- zile şu sözleri söylemişlerdi: — Siz bizim babamızsınız. Si- vas vilâyetini bu kanaatle elinize verdik. Orada oğullarınızı (Hürri. yet ve itilâfçları demek istiyorlar) tenvir ediniz, irşat ediniz, nizam ve İntizam altına sokunuz. Bir köprü başında bulunuyor. dum. Öbür yakağa selâmetle geç- mek için “hay hay” demek lâzim- dı. Fakat Sivasa gelince bu tavsi- ye hatırımdan çıkmıştı, kanunun ve vicdanın bana yüklediği vazife. Jerle meşgul oluyordum. Ve ol mak istiyordum. Bir ziyaret, beni bir an için İstanbulda yapılın o tavsiye ile ilgilendirdi, ayni za- manga Hürriyet ve itilâfın Sivas ayarı ve Sivastaki itibarı üzerin- de incelemeler yapmaklığıma ve- sile verdi. SAÇ EKSİRİ KOMOJEN Saçları besler, köklerini kuv- vetlendirir, dökülmesini ön- ler, kepeklerini giderir. İNGİLİZ KANZUK ECZANESİ Beyoğlu - İstanbul Ziyaretime gelen zat vilâyetin eski evrak müdürü Ellezi oğlul- yas zade) Halit Beydi ve kendini bana şu suretle takdim etimişti; — Hürriyet ve itilâf fırkasının Sivas şubesi reisi Bana, İstanbuldan ayrılırken tah. mil olunan babalık aklıma geldi, bu tahatturla gözüm “ilk oğul” ola- rak karşıma çıkan kimseye dikil- di. Lâkin gözümle beraber bur- num da İsaliyetteydi, bir şeyler ve nahoş seyler duyuyordu. Evet, öy- leydi. Zira Ferit Paşa kabinesinin -yabancı devletlerden sonra: İsti. nat ettiği yegüne dahili kuvvetin yas mümessili sarhoştu ve SÖZ- lerine keskin bir ufunet te karışı- yordu. Tahammül gerekti. Nefsimi zor- Tadım, güler yüz gösterdim. Sağ tarafıma geçip hayli lânbali bir tavırla oturarak, daha doğrusu iş. gal ettiği koltuğa yarı uzanan Ha- Ut beyle konuşmaya koyuldum. O, hoş beşten sonra sözü İttihet ve Terakki cemiyetİne intikal etti- rerek bu cemiyet mensüplarmın şiddetle takip edilmeleri, ezilme- leri ve imha olunmaları lüzumün- dan bahsetti. Kısaca sordum: Neden?, Hürriyet ve itilâfçıların kanaat- lerini tebellür ettirerek şu ceva- bı verdi (Devami Var) Kapalı Zarf Usuliyle Eksiltme Orman Fakültesi Mübayaat Komisyonu Başkanlığından: ? Cinsi 1 Odumda tazyik, inhinna cer, m ölçmeğe mahsus mekine. Sertlik tecrübesi Pres makinesi, , Rakkaslı Çarpma makinesi, 1 İstenilen evsaflârma göre) Muvakkat teminatı * İhale ; 25/8/19ğ9 Cuma günü Muhammen tatarı ukavemetlerini 7625 Li. 65.” 959 ” Yekün......« 9250 LU 694 Liradır. saat ; 15 de, 1 — Büyükdere Bahçeköyde bulunan Orman Fakültesi Enstitüleri için yukarıda müfredatları yazılı (3) kelem cihaz (KAPALI ZARF) usulile eksiltmeye çıkarılmıştır. 2 — Eksiltme İstanbul Vilâyeti Beyoğlu İstiklâl caddesi Liseler Mu- hasebeciliği dairesinde yukarıda yazılı gün ve saatte toplanacak olan Fakülte Mübayaat Komisyonu huzurunda yapılacaktır. 3 — Eksiltmeye iştirak etmek isteyenlerin 2490 sayılı kanunun tari- fatı dahilinde ilk teminat tutarı olan (694) liranın mezkür Muhasipliğe yatırıldğına dair makbuzla yeni gene Ticaret Odası kayd vesikasını ve bu kanunda yazılı evsafı haiz olduklarına dair diğer evrakı müsbiteleri. le birlikte kapal teklif mektuplarını ihale saatinden bir saat evvel Ko- misyona vermiş bulunmaları elzemdir. 4 — Şartnameyi görmek ve istenilen cihazların evsaf ve mahiyetle- rini ve diğer hususatını öğrenmek İsteyenler tatil günleri hariç Büyük. dere Bahçeköyde bulunan Orman Fakültesine müracaatları, (6041) AN BULMACA Dünkü bulmacamızın halledilmiş şekli Rİ r Y BUGÜNKÜ BULMACA 23 4 5 6 71 8 9 10 SOLDAN SAĞA: 1— Put - Gök. 3 — Bilgi - Seyyar değil 3 — Son - Bir nota 4 — İhsas - Mallar, $ — Şımürmik - K & — Pir nota - Has ir harf, 7 — Ahd, yemin - Ters okunursa kö- pek ölür - Yemelilere konur. 8 — Yardımcı - İçilir « Bir nota, nak » Sade, masum. har? - Hâlâ - Şahsi, YUKARDAN AŞAĞI: 1 — Üstünde yemek yenir - Bir kiz i- mi — Bilgin « İnatga. 3 — Gizli - İplik. 4 — Pürsaklar « Su « At (çin Kullanılır. 8 — Bir harf - Tarihi bir sd - Efendim, anlamadım mânasına gelir. 6 — Zehir - Fransada bir şehir - Bir hart, 5 Haşmet, biiyüklük - Akıl, 8 — Baba - Hümiz - Kali, 9 — Ulusal - Bir vilüyetimiz. 10 —- Ced - Bir şehrimiz - Bir hart, eti 2 ASKERLİK İŞLERİ (asm işlemi uv Yabancı Askerlik Şubesinden: T — Kadıköy, Üsküdar, Beykür Bz- de bulunan 835 doğumlu! muameleye tâbi erlerin son ye 1 eylül 689 larihinden itibaren başlanacak 2 — Yoklama günleri cuma, pazartesi ve çazşarba günleri olup saat 1 den dörde kadar devem eder, 3 — Bu erlerin yoklamaya gelecel elin» lerini gösterir cetveller kazalara gönderil- miştir. & — 335 doğumlulurla ve bunlarla mus- meleye tâbi olan yabancı erlerin tayin e- dilen günlerde nüfus cüzdanlarile ve İki kıla fotoğrafla şubeye gelmeleri ve gel- miyenlerin ceza görecekleri ilân olunur. . Yerli Kadıköy Askerlik Şubesinden: 1 — 935 döğumluların ve bunlarin mü- meleye tâbi erlerin son yoklamasına 1 eylül 939 dan itibaren başlanacak ye 31 Birincitesrin 639 da bitecektir. » 2 — Yoklama günleri cuma, pazarlesi ve çarşamba günleri olup saat B dan 12 ye kadardır. 3 — Bu erlerin yoklamaya gelecekleri günleri gösterir cetvel mahalle mümessil lerine verilmiştir. 4 — Gerek 333 doğumlu yerli erlerin ve gerekee bunlarla müsmeleye tâbi olarak tecil edilmiş bulunanların tayin ve tesbit edilen günlerde nüfus eüzdanları ve ikişer fotoğrafla şubeye gelmeleri ve gelmiyen- Tamas lerin cezalandırılacakları ilân olunur, komisyona müracaatları İlân olunur. 02 28 Şubat 1939 Tarihindeki Vaziyet AKTİF PASIE İsterlin Ş, P, İsterlin Ş$. P. Hisse senetlerinin ödenmesi İs- Sermaye 10.000.000 — — tenmemiş olan kısmı 5.000.000 — — Stetli mucibince ayrılan ihtiyat Kasada ve Bankalarda bulunan akçesi 1.250.000 — — pi 3.105.042 12 Z Tedavülde bulunan banknotlar o 304402 19 10 Kısa vadeli avanslar ve röporlar 1353654 1 10 Görüldüğünde ödenecek senet. Tahsil olunacak senetler 4.113.397 15 2 ler ve vadeli senetler 20255 11 4 Çüzdanda bulunan kıymetler 2315433 2 1 Alacaklı cari hesaplar 15.049.552 2 1 Borelu cari hesaplar 7.612.129 18 4 Vadeli bonolar ve cari hesaplar (1.420.476 19 11 Rehin mukabilinde avanslar 2.544.734 8 5 Kabuller 85.717 2 8 Kabu! yoluyla borçlular 853.717 2 8 Müteferrik 248.708 — 7 Gayri menkul mallar ve mobilya 595.986 15 7 Müteferrik 88014 — 4 40.292109 16 5 30.292.109 16 5 Kuyuda muvafık olduğu tasdik olunur Mes'ul Murahhas ve Türkiye Umum Müdürü Umumi Muhasebe Şefi PH. GARELLİ G. DELLA SUDDA 18.8 -939 Parita Giderken.. (Başı 7 incide) — Birisi cevap vermedi. Diğeri, biraz düşündü, söhra: “— Amele gibi çalıştı ama,.. De. di.. Vapurdan geldi!,, Mavna, tekrar yanaşıp gizlice insanlara karışmak istiyen bu fL. rariyi gemiye bindirirken, diğer yolcular katıla katıla gülüyorlar. dı, Eğer ihbar vaki olmasaydı, de- likanlı toprağa kavuşmuş buluna- caktı: Onu başka türlü ayırd et- mek mümkün değildi: Zira o de İnsandı! Biçare, şimdi, yüzünün karardı. Bile kalmıştı. Suratını kaplıyan kö- mür tozları, onu, yüz karası gibi Utandırmış olacaktı ki, önüne bü- kıyordu: Yüzüne dikkat etttim: Gözlerinden sızan iri bir damla çe- nesine doğru yuvarlanarak, kömür tozile kararmış yüzüne, iki be- yaz, ve ince çizgi çizdi. Meçhul bir semte doğru gi tam 12 buçukta, motör- le Paritaya yaklaşan salon serkomiseri İzmir Emniyet Direk- törünün emrini bildiriyor: “— Gemi derhal demir alacak! Ve şu anda Paritaya yanaşmış o. lan yelkenliyi dolduran erzak, ge- miye, hafeketinden sonra “verile cek!,, İzmir Ermmiyet direktörü, bu ted- biri, Yahudilerin hareket etmemek için bir bahane daha bulmaları ih- timalini hesaplıyarak almış. Fakat, polis motöründe bulunan memurların tahminlerine rağmen, Emniyet direktörünün verdiği bu emir, gemide isyana, teessüre ben. ziyen bir hareket, bir telâş uyan dırmadı. Hattâ, güverteyi dolduran Musevi delikanlılarından bazıları bu hareket haberini alkışladılar bile! Fâkat Bön öminim ki, onlar, bu zoraki sevinci, o anda polis motö- ründe bulunan ve kendilerine, su, kömür, et, ekmek, gözete ve siga- Ta temin etmiş olan Siyonist mü- möğsiline şükranlarını ödemek i. çin gösterdiler, Yoksa, hepsinin, yeşil İzmirin, usta bir rakkase beli gibi kıvrılan sahillerine dikilen dalgin gözleri, derin bir toprak hasretile yaşlıydı. Saat on Üçü tam on gece, demi- Tini almış ulunan Parita vapuru kımıldağı, İzmir limanına, ağır, 9- gır, küskün küskün sırtını döndü: Nereye gideceğini kestiremiyormuş gibi, yavaş yâvaş uzaklaşmıya baş- ladı. Arkalarından bakarken dü- şünüyordum: “— O biçareler, Filistin toprak. larına bu sefer de kabul olunma- dıkları takdirde nereye gidecek- lerdi? Onlar, içinden bir türlü çıkama- dıkları denizlere doğru açılırlar- ken biz de sahile doğru yollanmış. tık. Altımizdaki sandal sahile yak- İaşırken, dalgaların Üzerinde zıp- zıp âdeta sıçrıyor, oynuyor, san- ki zavallı Parita yolcularına nisbet yapmak istiyormuş gibi şımarıyor, ve bizi mazhariyetimizden utandı- rıyordu. Ben, ne sandaleıın, ne de s0- ğukkanlı Deyli Ekspres muhabiri- nin sözlerini duymuyordum. Kulak. larımda küçücük tombul ayakları- nı belki bir daha hiç toprağa ba- samıyacak olan sevimli Yahudi ço» cuğunun İnce, kırık sesi vardı: “. Ne olur? diyordu, evimize dönelim artık!,, —— SİNİR AĞRILARI — BAYGINLIK ÇARPINTI — BAŞ DÖNMESİ * ASABİ ÖKSÜRÜKLER — UYKUSUZLUK VE SİNİRDEN İLERİ GELEN — Bütün Rahatsızlıkları Dindirir. Sıhhat Vekâletinin 3-6-935 tarihli ve5/13 numaralı ruhsatını haizdir. DO Yüksek Mühendis Mektebi Satınalma Komisyonundan: Eksiltmeye ko- nulan eşyanın o Miktarı Muhammen Pey Tarihi Saati Şekli cinsi bedeli akçesi —————-—— — —— — Elbise 67 Tk. 17.60 89.00 23.8939 15 Pazar- lk Yatak ve yor 1000 A. 1.70 128.00 23-8-939 1515 Z gan çare 1 — Mektebin 939 mali senesi zarfındaki ihtiyaçları parazlığa konul, 2 — Bu ihtiyaçların cins ve mikdarları ile muhammen bedelleri ve ilk teminatları, eksiltmenin tarih ve şekilleri hizalarında gösterilmiştir. 3 — İstekliler 939 mali senesine receklerdir. aid Ticaret Odası vesikalarını göster 4 — Şartnamelerini görmek isteyenlerin her gün ve pazarlığa gire ceklerin belli gün ve sastte Gümüşsuyunda mektep binası dahilindeki