or DevletDemir Şüra Mesaisini Bitirdi YoliarıUmum Komisyon Raporları Müdürlüğü | Aynen Kabul Edildi | ; (Başı 1 incide) lamaz. Biz bu işlere, büyük bir fera- in iç İdaresidir. Bu süretle, işlerin; daha |gatle çalışıyoruz ve muvaffak olmak Umum Müdür Tahsin TAN 8 BAŞVEKİL Inhisarlar Vekilinin Beyanatı Ankaraya Gitti “© Vesa . Tütün Vaziyetimizde mına “cur Endişeye Mahal Yoktur Bunu halk da tamamen anlamış ola. | e caktır. Memnün oldum.” (Başı 1 imelde) — Jyılların icabettirdiği inkişafa müsa - du. 938 yılı haziran sonunda ise bulit görmediğiniz için daha büyük bir vekilin beyanatı : i h Pei sergi peviyonlarında: |CRKAİN 52 milyon dört yüz bin kilo -|bina yaparak makineleri buraya yer- normal bir surette cereyan edeceği için de uğraşıyoruz.” Sözen İs Hi 1 a EHi kanaatindeyim. Yüksek (o mektepler Bundan sonra Tevfik Ararat kür- 29 (TAN Muhabiri Ankara, den) — Devlet Demiryolları Umum Müdürü Tahsin Sözen istifa etmiş, sekizinci işletme müdürlüğüne nak. ledilmiştir. Yerine umum müdür mu vini Fuat Zincirkıran vekâleten tayin edilmiştir. İşletme Umum Müdürlüğü teftiş | heyeti reisliğine sekizinci işletme müdürü Cemal Hidayet tayin edi. miştir. ——— — İlkokulların Tarih ve Aritmetik Kitapları Ankara, 29 (A A) — Maarif killiğinden: Tikokullarda okutulmak üzere ya- zılacak tarih kitabı için açılmış olan müsabaka neticesinde matlüp evsaf. © ta kitap bulunamadığından müsaba. kanın yeniden açılması ve bu yıl da tedrisatın vekâletçe yazdırılmış olan kitaplardan yapılması zaruri görül müştür. Ankara, 20 (A A.) — Maarif Ve. killiğinden: Tikokullürin okutulmak üzere yas ylâcak aritmetik kitabı için açılmış olan müsabakanın görülen idari ve ilmi lüzuma binaen mefsuh sayılma- sı ve yeniden açılacak müsabakanın neticesine göre hareket edilmek üze- Te bu yıl da geçen seneki Kitapların tedrisine devam olunması kararlaş- mıştır, Ve. özeliği Fındık Rekoltesi Noksan Trabzon, 29 (A.A) — Kuraklık yüzünden bazı mıflakalarda fındık mahsulü dökülmeğe başlamıştır. Bu yil rekolte tahminlerden noksandır. Alçak semtlerde fındık toplama işine / başlanmıştır. ————— Dünkü Yüzmelerde İki Türkiye Rekoru Kırıldı Su Sporları İstanbul Ajanlığı tara. fından tertip edilen İstanbul yüzm. birinciliği teşvik müsabakaları di Beşiktaş yüzme havuzunda yapılmış- tır. Müsabakalar küçükler, klüpler ve| klüp harici yüzücüler olmek üzere üç sınıf arasında yapılmıştır. Müsa, bakalar alâka ile takip edilmiş ve çok iyi dereceler elde edilmiş, iki Türkiye, bir İstanbul rökoru kırıl. mıştır. Bu müsabakalara Beşiktaş, Beykoz, Demirspor klüplerinden 48 yüzücü iştirak etmiştir. Geçenlerde 100 metre Türkiye rö- korü yapan Mahmuda ajanlık tara- fından bir yüzücü heykeli verilmiş ve dünkü müsabakalarda aşağıdaki arasında böyle bir anlaşma mevcut olmadıkça daimi bir inkişafa mazhar olmaları da kabil olmıyacaktır.” Erişirgil, bundan sonra Üniversite de ilmi taharriyatın tevsli, ve tekö. mülü için fakültelerimizin birer sa. nat mektebi halinden çıkması lâzım geldiğini, fakültelerdeki asistanların xe doçentlerin bu maksatla çok fazla olması icabettiğini, doktora veren ta lebeyi bu suretle hazırlama fasliye- tine geniş mıktarda yer verilmesinin zaruri olduğunu söyledi. Talebenin bihakkın yetişebilmesi için de hariç. te İş sahibi olmaması, dersinden ve vazifesinden başka hiç bir şeyle meş. gul olmaması lâzım geldiğini izah et- ti ve nihayet Ankarada bir milli kü. tüphane tesisi için çok geç kalındığı- ni tebarüz ettirdi. ; Cerrahlık ihtisasa ayrılmalı Saim Ali Dilemre, Tıp fakülte. sinde çocuk cerrahisi şubesinin açıl. masını ve bunun bir ihtisas haline getirilmesini istedi, bugün Türkiye. de kanbur, çolak, topal © muktarının 315 bin kadar olduğunu yazan bir gazetenin verdiği bu rakamın çok noksan olduğunu, bu kırık, çıkık, gi- bi sakatlıkları tedavi edebilmek için cerrahlığın ihtisasa ayrılması lüzu - munda israr etti. Tevfik Ararat, Yüksek öğretmen okulunun yetiştirdiği talebenin bi - rer profesör olarak yetiştirilmeleri - ne işaret etti, en yüksek mektep me- zununun bir senede hocalık etmesi. nin 9 Kadar kolay bir şey olamıyaca. ğını söyledi. Ali Fuat Başgil, plân komisyo. nunun raporunda yüksek mektep - tanbul üniversitesinde 3 büyük fa - kültenin bir merkez binasına sikiş miş olduğunu söyliyerek: “— Bu binanın bizi daima kor - kulan ve ürküten bir hali © vardır. Tıp İnkültesi Tâboratuvarlarında iş - tiale müsait bir çok maddeler bulu - nuyor, maazallah bir yangın zuhuru htimali hizi daima korku içinde ya. İ satmaktadır. Bina pek dardır, Du farı kaldırmak, sinifları birleştirmek gibi tedbirlerle bu sikıntinın önüne geçmek istiyoruz, fakat mümkün ol. muyor” dedi. Başgil, bundan sonra tedrisat me. selesine temas ederek Üniversitemi - zin ders saatlerinin diğer üniversi - telere nazaran daha fazla olması se- bebinin yardımcı kitapların çok sz ol duğunda görüldüğünü söyledi. Fakültelerin birinci sınıf Oimti - hanlarında çok iyi talebelere tesadüf edilmekle beraber kötü talebenin de tular tarafı olmadığı ve maalesef dereceler alınmıştır: 100 metre küçükler: i — Bedri (Beykoz) 116,2 — Gültekin (Beşiktaş), 3 — Tekin (Beşiktaş), 100 metre klüpleri i — Saffan (Beykoz) &2i, (Beşiktaş). 100 metre klüp harigi; 1 — Mahmut 1.14 (yeni Türkiye röko- ru), 2 — Vedat, 3 — Rayf, 200 metre kurbağalama küçükler: 1 Musa (Beykoz) | 2 — Hikmet (Besiktaş), 3 — Yusuf (Beşiktaş). a klüpleri oz) 3.IR.2 (yeni İs- — Ziya harici: 460 metre küçükleri “ i — İbrahim (Beykoz) 3.80, 2 — Gülte- &in (Beşiktaş), 3 — Alâeddin (Hesiktaş). 400 metre klüpleri 1 — Mekin (Beykoz) 624.1, 2 — Ziya (Beşiktaş), 2 — Muzaffer (Demirspor). 400 metre klüp harici 1 — Mahmut 6.101 (yeni Türkiye rö- koru), 3 — Nezih, Türk bayrak yarışı küçükleri 1 — Beyköz takımı 6.84, 2 — Beşiktaş takımı, Türk bayrak yarışı klüpleri 1 — Beykaş takımı 6.572, 2 — Demir» spor takımı Su topu müsabakası! Beykoz ile Demiriyar bakımları arasın- da yapılan su topu müsabakasında rakip, Jecine tefovvuk eden Beykozlular bu kar- © şilaşmayı 8 - 1 gibi açık bir sayı farkile kazandılar. / Seçme müsubakalarına bugün yi. ne Beşiktaş havuzunda devam edile- cek ve finale kalan yüzücüler şampi, yona yarışlarına iştirak hakkını ka. zanacaklardır, bu gibi talebelere biraz fazla tesadüf edildiği, buna sebep olarak tx ana dilimize vukufun çok az olduğu mü- taleasında bulundu. İlk, orta, yüksek öğretim bahsin. de en çok üzerinde durulması lâzım gelen meselenin ana dilimizi iyi öğ renmek, ve ana dile bihakkın vâkıf olmak suretiyle iyi talebe yetiştir. menin kabil olacağmı tebarüz ettir di. Bu sna dile olan alâkasızlığın bir diğer sebebinin de yabancı dille re verilen fazla kıymetten doğduğu- nu, bunun da bir moda haline geldi. ğini söyledi. Hayri Ardıçın cevapları Hayri Ardıç, (orta tedrisat umum müdürü), Tevfik Araratın mütalea - larına cevap verdi. Orta tedrisat ra. porunda her türlü noksanlara temas edildiğini, encümenin biç bir zaman mükemmel bir rapo* hazırladığını iddia etmemekle beraber gösterilen bu faaliyet hakkında mütaleada bu. lunurken biraz munsıfane hareket etmek lâzım geldiğini ifade etti Yüksek mektep mezunlarının li- se hocası olduğu yolundaki usule iti. razda bulunan hatiplere: “— Ne hukuk mezunu (o hocalar vardır ki, fevkalâde meslek adamı - dırlar. Hakiki bir ilim adamıdırlar, Ni ee mülkiye mektebi mezunları var dır ki, bir çok muallim mektebi me. zunlarından daha kıymetli mesaile. ri görülmüştür. Bu bakımdan yük « sek mektep mezunlarının lise hocasi İduğunu izah etti, lerin maddi durumuna temas etti; İs! İğini ve kendisinin talebe yetişmiyor, hocalarımız ehli lunmadığınt ifade etti. Döçent Enver Ziya, hatipler ta rafından döşentlere yapilan iltifata teşekkür etti. Doçentlerin sadece Av rupada bir diploma almış (kimseler olmayıp, senelerce memleketin muh- telif yerlerinde çalışmış bilgili © ve kabiliyetli kimseler olduğunu, Vekâ. letin istediği yerde ve takdr edeleği bir para ile her ne şekilde olursa ol- sun feragatle çalışalaklarını anlattı. Mehmet Emn Erişlil, tekrar kür. süye geldi. Komisyon raporu hakkın da vâki olan itirazlara revap verdi. Raporda üniversite gençliğinin sene. de yirmi gün kadar köylerde kamp kurmaları hususundaki kararı anlat- tı. Bu organizasyonu vücude getir - mek için ne gibi tedbirlerin alınması lâğım geldiğini ifade etti. Üniversite binası için Edebiyat Fakültesi dekanı Hâmit, plân encümeninin Üniversite binası hakkında beyan ettiği omütalealara hasinın ihtiyaca kâli gelmediğini. belediye kanunları mucibince bir a. partıman merdivenlerinin taş olması lâzım gelirken Üniversite merdiveni- nin ahşap olduğunu, bu bakımdan bi- nanın emniyetbahş olmadığını söy - ledi. Edebiyat fakültesinde ( dersin takririnden ziyade seminerlerde hu - susi faaliyet şartiyle talebenin kendi kendine yetiştirilmesine esas tutul -! İsmail Hakkı Baltacıoğlu; üni - versite davasının halinin, üniversite konseşsiyonüna bağlı olduğunu, üni. versite öğretmeninin gayesi *presizi- on olmadığını, çünkü bunlar o ilkten yükseke kadar bütün okulların ga - yesi olduğunu uzun uzadıya anlattı. Ayrıca üniversitelilerin beynel - milel tabiatini tebarüz ettirdi ve her memlekette üniversite inkişafınm za- ruri şartlarını gösterdi. Bu sırada profesörlerin ecnebi dilinde kitap neşretmeleri, üniversiteye girecek li- se talebesinin en aşağı iki garp hisa- nı bilmesi lâzım geldiğini, bunun i. çin de ecnebi dilini okumakla değil, Galatasaray lisesinde olduğu gibi öğ- retmek lâzım geldiğini anlattı ve hâ. len ecnebi dili tedrisatında tatbik e. dilmekte olan metodlar hakkında şiddetle itirazlarda bulundu. Baltacıoğlu bu arada Edebiyat fa- kültesi dekanı Hâmidin, — inkilâbin tahsile en büyük mevki verdiği hak- kındaki iddiasını önledi ve dedi ki: “— Memleketimizde Atatürk a - dını taşıyan üniversite gerçi yoktur. Fakat Atatürkün milli karakterini, taşın diliyle anlatak heykeller (o pek çoktur. İnkılâbımızda sanata verilen değer ilimden yüksektir ve ondan 4. şağı değildir, İnkılâpları önce sanat- lar haber verir. Mikel Anj çıkmasay- dı, Dekratı göremezdik.” Baltacıoğlu ayrıca memleketimiz. de yapılacak beynelmilel ilim kon «| grelerinin büyük ehemmiyetini te -| barüz ettirdi ve cümhuriyetin Maarif | Vekilinden Türkiyenin muhtelif şe-| sin diledi. Plân komisyonunun o Üniversi yük bir alâka ile karşılayarak bun ni eğitmen ve öğretmen merkezleri mesini İstedi. Son söz olarak bu kadar canlı bir teşkilâtın filizlerini ançak hayat bil- direbilir, dedi. Öğleden sonra saat 16,30 da top-|davalarımızı tetkik mevzuu olarak €- lanmak üzere celseye nihayet verildi. İle atması, bütün memleketin alâka- Öğleden sonra celse yine Hasan)sını Şüramızın çalışmaları üzerine açıldı. Bu)celbetti. Yüksek heyetinizin stmış ol. celsede plân komisyonunun mesleki|duğu katarlar, memleketin en uzak tedrisat hakkında kazandığı rapor) köşelerinde bile çok sevindirici akis. Âli Yücelin reisliğinde müzakere ve kabul edildi. Bu raporun müzakeresi sırasın da söz alan hatipler, raporu her ba -| kader sıkı sıkıya bağlı bulunduğu. kımdan mükemmel bulduklarını ifa. | nun en canlı işaretidir. olması yolunda ileridenberi tatbik e.| de ettiler. Derhal tatbikine geçilmesi dilmekte olan usule vâki itirazlar 0-' için Vekâletten dişi süye geldi, Hayri Ardıçın bu kadar şiddetli beyanatmın yerinde olmadı. “liselerimizden yetsizdir.” gibi bir mütaleada bu - hirlerinde muhtelif ili mmevzularına sit beynelmilel kongreler toplanma. kampları hakkındaki teklifini pek bü ların yeni bir feyz kaynağı olar ye. de kurulmasını ve onlarla birleştiril. ki tetkikleri bir saat kadar sürmüş - tür. Bundan sonra, Sanayi Birliği er. ânına, serginin mükemmölişetin - den dolayı teşekkür ve tebriklerini söylemiş ihtisaslarını soran bir mu * harririmize de şu beyanatta bulun - muştur: “— Sergiyi çok mükemmel bul - um, Matbuata düşen bir vazife var- dır ki, bence ehemmiyeti büyüktür. Bu vazife, yerli malı üzerinde kuv » vetli neşriyat yapmaktır. Yerli malı. nı yabancı malı gibi gösteren kana- ati ortadan kaldırmak zaruridir. nokta, esas davamız olmalıdır. Yerli mensucatımızın “hariç malı” diye istismar etmek İs. teyenlerden kurtarmalıyız. Bu hu - susta icabederse, devlet, büyük bir müessese açarak bu işi başaracaktır.” Bu mükemmeliyetini Başvekil Ankaraya gitti Başvekil; 1130 da sergiden ayrıl. mış, Vali ve Belediye Reisi oLütf Kırdarla birlikte otomobille Taksim bahçesine gitnistir. Refik Saydam öğle yemeğini Valinin misafiri ola - rak yemiştir. Başvekil, öğleden sonra o hususi bazı ziyaretler yapmış ve akşam eks. istinat ederek bugünkü üniversite bi. | prese bağlanan hususi Yağonla An- karaya hareket etmistir. Haricive Ve kili de ayni trenle Ankaraya gitmiş- tir, Başvekil, Haydarpasa (garında Vali ve Beledive Reisi, İstanbul kw mandanı, Belediye. Parti, vilâyet erkânı ve bir çok zevat tarafından uğurlanmıştır. * Dün serrivi yirmi bine vakın halk İgezmiştir. Bugün pazar olması dola. yısıyle kalabalığın fazlalaşacağı tah- min edilmektedir. Sergi komitesi yas rın toplanacak, sergide gece hayatı « ww eânlandırmak "için könserler veril. |fabrikası büyük hizmetler görmüş - mesi ve eğlentiler tertip edilmesi 1.|tür. Bu fabrikamızın makineleri de çin kararlar verecektir” dular. Memlekette sanat mektepleris| nda çok ha. yu göstermektedir. İçinde bulunduğumuz yılın haz ren ayı sonunda da bü mıktarı yine elli milyon kilo olarak görmekteyiz. Zürra elinde 937 yılında 3.400,000 ki lo tütün vardı. 938 de bu miktar 7 milyon kilo idi. Bu sene ise 5 mil. yon kiloya yakındır, fakat satışlar devam etmektedir ve yeni mahsul Piyasaya arzedilinceye kâdar ozürra elindeki mahsulün hemen kâflesi sa- tılmış olacaktır. Tüccar elindeki elli milyon kilo tütüne gelince: Bu mıktarın 4 mil - yon kilo kadarı esasen ya (o hariçten i müşteriler hesabına satın alınmış /yahut da ecnebi müşterilere satıla - Irak memleketten ihraç edilmek üze- İre hazırlanmıştır. Binaenaleyh - Yöni mahsule kadar bu stokların mühim bir kısmı eriyecektir ve bu hesapla. ra göre vaziyet normal, şayialar asıl. sızdır. Teşkilâta ait yeni inşaat Biliyorsunuz ki İnbisarlar idaresi vazifelerini yapabilmek için çeş İnşaata muhtaçtır. Bunlar bakım ev- leri, emanet anbarları,* fabrikalar, tuzlalar, transit depoları, idare ön - barları gibi tenevvü arzetmektedir. Bugüne kadar bunların bir kısmı yapılmış, bir kısmının da yapılma - sına devam olunmaktadır. İnşaat iş. lerini daha iyi bir nizama sokabil . mek için bütün ihtiyaçlarımızı tesbit ederek ve her yeri için muayyen tip. ler kabul ederek bunların senelere İtaksimi suretiyle bir programa bağ- lamak istiyoruz. Bu hususta hazır - lıklara başladık. Hâlen İstanbul, İz. mir ve daha bazı ( vilâyetlerimizde inşaatımız var, Bilhassa İstanbulda yaptıracağımız bina, sigaralarımız i- çin mühimdir. Yüksek sigerslarrmız için Cibali yenidir. Fakat sigara imalâtım son em «8me ve yüleselme yollarını açmağa nin inkişafı ve tekâmülü bakımın -| ve bunda en tesirli vasıtaları yarat. N dan çok yerinde olarak verilen ka. muya hesreden Mili Şef ve Reisi, |410- BU İşe ehemmiyet vereceğim: rarların devlet ve hay: k yırlı neticeler tevlit edeceği kanaat-| Yüksek heyetimizin bülln çalışmara. | ö1ifesinin memleket. iktısadiyatı ile lerini ifade ettiler. cümhurumuz Büyük İsmet Inönü, rı ile çok yakından alâkalandılar. Mü İ ibir leştirmeyi ve mevcut binayı da üç milyon kilodan fazla tütün alacak n bakımevi haline irca etme. yi düşünüyoruz. Bü hususta şimdi . den tetkikutu başlanmasını emret - tim. İnhisarların teşkilât kanuna İnhisarların teşkilât kanununa ge- ince: Hazırlayacağımız yeni kanun projesinin we gibi esasları ihtiva et. mesi lâzım geleceğini İdarenin er - &ânmı toplayarak Oo müzakere ettik. Projenin kısa zamanda hazırlanması için bir komisyon ayırdık. Bu ko - misyon bügünden itibaren işe başla. mış bulunuyor. Hedefimiz geçen se- nelerin verdiği tecrübelerden istifa- de ederek mevcut teşkilâtı dahâ eko- nomik tarzda iş görebilir hale koy - maktır, Mahtelif içkilerde tenzilât Birala olduğu gibi kör, kanyak, Şarap, fiyatlarında da tenzilât im - kânlarını tetkik ettiriyorum. İnhi - sarlar idaresi, devlet varıdatının te- »akus etmemesi noktasında bassasi. siyetle durmaktadır. Eğer devlet va. ridatında tenakusa sebebep olmadan tenzilâta imkân bulursak maksadı - mız tskarrür etmiş olacaktır. Yeniden imal ettiğimiz kırk de - vecelik rakıyı pazartesi günü (yarın) satış depolarına vermiş olacağız. Tarife tatbikatında kolaylık Gezdiğim yerlerde o gümrük ve muhafaza teşkilatını iyi buldum. Bu vazifenin daha iyi ifa edilebilmesi İ- çin yeniden bazı tedbirler Alacağız. Gümrük işlerini yakından. gör - düm. Gümrüklerde târife tatbikatın. dan mütevellit bazı güçlükler müşe- hede ettim. Bir târife repertuarı ha. zulandı. Banu neşretmekle beraber her gümrükte alâkadarları hataya düşmekten Köruyacak şekilde vit - rinler yaptırarak târife tatbikatında ihtilâfa yol açan maddeleri buralarda teşhir etmenin ve maddenin, târife - nin hangi kısıman gireceğinin gös - terilmesinin faydalı olacağını. anla - - Bundan başka mevcut o gümrük daha ahenkli bir hale konulabilmesi Sadrettin Celâl, memleket kül - | Zkereleri, burada konuşulan bütün | Sin mesaiye başlayacağız. Alâkadar tür hayatında çok değerli “ karatlar veren Maarif Şürasının toplanma". sındâ ve büyük bir fazilet ve samimi. La vere $i 5 yet havası içinde bu kararların alın- | lamalar, maarif mensuplarına, öğ. |ha uygun bir Nomonfilatör vücude masında çok büyük yardımları doku. | retim ve eğitim mesleğine karşı fo. | getireceğiz. Ayrıca nan kiymetli Maarif Vekiline teşek. kür etti, İsmail Hakkı Baltacıoğlunun 1“ aril Şürasının bütün Türk mualli.. lerine hürmet ve muhabbet hisleri |59betli tedbirlerile en uygun hat şek-| sin sunulması yolundaki takriri a) - | lini bulan ve bulacak olan her maa. kışlarla kabul edildi. Maarif Vekilinin nutku Bundan sonra Maarif Vekili, Süra. nın mesaisine nihayet veren kapa. nış mutkunu okudu. Vekil, bu nut kunda Şüra özalarına teşekkür ettik- ten sonra dedi ki: “Size, dolgun bir çalışma ruzna. mesi takdim etmiştik. Bütün bu mevzuların lâyık olduğu dikkatle bir halle yardırılması, biz de biliyor. dek ki bir toplanma devresinde mümkün olamıyacaktır. Fakat ka. nun mucibince bunları size vermek mecburiyeti vardir. Onlardan mubh- telif ans meseleleri ve maarif plânı gibi esaslı bir divayı incelediniz, 23 talimatname hakkında körarlar aldir nız, Bu çalışmalar ve elde edilen nes ticeler, emeklerinizin verimini gös. termeğe kâfidir. Bu kararları ke başladıktan sonra memleket maa- | rifinde hasıl olacak yeni inkişafların semeresini şimdiden tahmin etmek güç değildir. Maarif Şürasının, mühim kültür te fer biraktı. Bu, yaptığımız işlerin, »İmemleketin hakiki ihtiyaçlarına ne Aziz meslekdaşlarim. temennilerde bulun.' Bütün hayatını Türk milletine iler ii iyi” iie meseleleri dikkatle takip ettiler. Bü. tün Şüra üyelerini yüksek huzurla- rına kabul etmek lütfünü bize bağış İ veccüh etmiş asil ve yüksek bir sev. | sinin gururunu hepimizde yarat. maaşlar. Vekâletlerle temas ederek bunu ye- Pacağız. Ayni zamanda Milletler Ce. miyetince hazırlanan ilmi esaslara da senelerin bize verdiği tecrübelerden de istifade e - derek gümrük muamelelerinin, “faz. la görülen formalitelerini kaldıra - Yüksek hevetinizin şümullü ve x.|rok daha basit bir şekle sokmak isti- rif dövamızı tahakkuk ettirmek için milletçe sarfedeceğimiz çektin, Milk yoruz. Bunu temin için yeni bir güm- rük kanunu hazırlıyoruz » Gümrük komisyoncuları kanunu Gümrük komisyoncuları hakkm - Şef İnönünün nur verici önderliği İdaki kanunu yeniden gözönünde ve yüksek müzaheretlerile bizi teş-| geçireceğiz. Biliyorsunuz ki, gümrük vik etmesi, çalışmamızın en verimli bir başarı ile neticeleneceğinin en kati teminatıdır. Maarif ailesine hi- tap eden yüce sözleri, bana, Cfimhü- riyet maarifinin yepyeni bir inkişaf devresine girdiğini anlattı, O günün tarihi, tarihimizde hayırlı ve feyzli İbir baslangıç olacaktır. Bütün varlı- ğını, Türk milletinin oirfanına hiz. metkâr etmekte hayatının gayesini bulanlar, bu sözleri gönüllerinde tekrar ederek, bizim gibi bahtiyar o). malıdırlar.. Aziz arkadaşlarım, iste bü düvgu. larla işlerinize dönilyorsunuz. Bura- daki ocalışmalarınızla o milletimizin maarifine büyük hizmetler ettiniz. Kiymet, hizmetle ölçülür. Çalışmak. her şeyi elde ettiren en verimli va. sıtadır, Candan çalıştınız. Hepinize, bütün yüreğimle, ayrı ayrı teşekkür ederim, Temennilerim, yakın bir za- manda sizinle yine beraber çalışmak ve maarif davalarınızı beraberee hal letmek fırsatını bulmaktır. Maarif Sürasının birinci toplantısını kapı. yorum.” Güzel Sonatlar Sârası Ankara, 29 (TAN) — 1940 yılı bi. dayetinde bir güzel ; sanatlar şürasi- rin Ankarada toplanacağı haber ve- riimektedir. Maarif Şürasındaki muh telif müzakerelerin bu ihtiyacı hisset tirdiği haber V İkomisyoncuları âmme hizmetlerinin ifasına teşrik edilmiş meslek adam- lardır. Onların bu işleri daha iyi ya- pabilir bir hale gelmelerini temine çalışacağız. Komisyoncular birliği 1. le görüştüm. Onların istedikleri de bizim düşündüklerimizdir. Tetkiklerimden İyi © intıbalarla dönüyorum, Vekâletime bağlı bütün müesseselerin mesailerinden mem - Bunum, Bunların içinde İnhisarlar idaresi, garp memleketlerinde bile iş haci itibariyle emsaline az tesadüf edilep hem ticari v ehem de | sınai büyük bir devlet müessesesidir.” Tapu Umum Müdürlüğü Ankara, 29 (TAN) — Tapu kâdas- «ro umum müdürlüğüne Dahiliye Ve. kölâti Belediyeler Bankası imar fen heyeti şefi Halit Ziya Türkkan tayin edilmiştir. # Diyanet işleri reis muavinliğine müşavere heyeti âzasından Hamdi Akseki tayin edilmiştir. Milli Piyaz İdari Ankara, (TAN Muhabirin. den) — Mili Piyango idare heyeti teşekkül etmiştir. Idare heyeti reis- liğine Maliye Vekâleti varidat umum müdür muavini Nihat Ali üçüncü se- gllmitir, 2