Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
— Mussolininin Oğlu İle avada Bir Düello TA Düelloyu Yapan Amerikalı Tayyareci Anlatıyor: Y ıllarca harp tayyareciliği yaptığım icin nice nice K ar ölümle yüz yüze gel - Va Fşkat bu maceralarımın R tğhlıke—lisi Mussolininin en yAYük oğlu Bruno ile yaptı - Sim hava düellosu idi. Mütemadi bir kurşun yağmuru altında idim. Bu yağmurdan dipdi- * ri kurtulmak bir harika idi. Ben de ayni şekilde hareket ediyor, fa- kat ayni tesiri yapamıyordum, Has mın mitralyözü, inkıtasız çalışıyor- du. 14 bin, 11 bin, 8 bin kadem yükseklikte dövüşmeğe devam et - tik. defal Ispanya Cümhuriyetçileri sa- hptımfmda on altı ay tayyarecilik tellondA Son on ay zarfinda Cas - , Yüzb a_K'ızıl kanadlar filosunda —— R ti alîl idim. Karşılaştığımız ha- Ev'a kalma Ma.jorkadaki İtalyan a uvvetle'rıne kumanda eden i Lısto Mussolini idi. Hâdise 1937 Os sonlarında vukubuldu. İlzîıtr gece, âmirim albay Reyes, Yü lBrunonun tek başına 5 tay- unmlze meydan okuduğunu ve & ü radyo ile bildirdiğini söyle- Rasat tayyareleri üzerimizde da- kwq* ireler çiziyor, ve vaziyeti tetkik e- diyor, fakat her müdahaleden çe- kiniyordu. Brunonun yine tayyaresiyle ü- zerime atıldığı bir sırada sol ko - lumda müthiş bir sızı hissettim. Bir - denbire aşağı inmek için bir anah- Kolum kan içinde kalmıştı. tarı çektim, Bruno peşimi bırak - madı. . Bilâkis beni geçti. Fırsattan is- Üm: n, ileri atılarak cevap ver- ee L BŞ D Ğ rımdan' bir kısmının isabet ettiği- p Onuun beş tayyare ile uğraş 4 ima 'luzum yok. Düelloyu tek tışl'mâ kabul ediyorum. ;zlkı hafta bekledik. Ve ceval;ı - .l Mütemadiyen tekrar — ettik. ni, hasım tayyaresinin sarsılma - sından hissettim. Bilâhare haber aldığımıza göre o gün Brunonun a- yağı yaralanmıştı. Bu hâdise, mu- Te Yata ANRUNa e hamle sırasında vu- ı ” 3)_'et aşağı yukarı şu mealde o- bir cevap aldık: : Ame.rîkalı yüzbaşı Dieckinson- 'lıt_fe!(lıfıni kabul ediyorum 28 ey ad:gdlî îîzeri 15 bin kadem irti- ae dovuşc-”ceğim. Bana, bin ka- ÜÇ aha yüksekte bulunacak i- tekıîsal tnyy.arusi refakat ede - aZ T. Amerikalı yüzbaşı Dec- edc—ı:;:ı' da .ııyı'ıi şekilde hareket ıt ir. Birbirmizle karşılaş - x a_h sonra ikimiz de birer da- umâlzaecğiz. daha sonra dövüş- uğraı:ıhaşlayacağıı. Mağlübiyete Ki 1ğım v.c.“pes., dediğim tak "nie _mend.ılımle birlikte eldi. ü mi te_slımiyet alâmeti ola - bi a.tacagırn, Hasmımın da ay- R ekilde hareket etmesini bek- yorum_” h kîâhıs mMmevzuu olan mendil, al- Si Ef_n uzunluğunda ve üç ka - parasîğmc:ie. olacak ve atılınca bir Cektir, gibi kolaylıkla görüne - B u düello ğ için husust — hiç le bir hazırlık yapmadım. IZ mühimmatımı yeniledim. nadl'ıdığu'n tayyare Rus mamu- d“ydi an ve 1050 beygir kuvvetin- “*â& *on beş dakika evvel üçtu- lar, Bu tayyarelerde dört arkada - $im bufunuyordu. Bunlar, yalnız “hit olarak hareket için kati emir- ** almışlardı. Pekon beş dakika sonra ben de ha- €t ettim. Buluşma noktası diğer Araf karargâhının ortasında İdi. &rı mesafeye vardığım zaman te- ğeî“de dört tayyare gördüm. Tam © vakti buluşma yerinde idim. âsım taraftan da kara bir leke &na doğru yaklaşıyordu. Bu, 1300 beygir kuvvetinde fi- Yat monoplanı ile gelen Bruno idi. Onun motörü, benim motörümden îo beygir daha fazla kuvvetliy - i, Anlaşma dairesinde daireleri fizdikten sonra müthiş bir süratle birbirimizin üzerine yürüdük, Ha- Sım tayyarenin toplarından alevler fışkırdığını gördüm. Benim de top larım faaliyetteydi. Bir kurşunun kulağımın ucunda vızıldayarak geç tiğini duydum. İki taraf da birbiri- he kurşun yağdırıyor, fakat biri de Berilemiyordu. Bu yüzden bir çar- Pişma vukuu muhakkak gibiydi. Birdenbire birbirimize yaklaş- tik ve tayyarelerimizin kanadları âaz kaldı birbirine çarpacaktı. Bir- birimize o kadar yaklaşmıştık ki Brunonun bütün yüzünü görüyor- düm. Çok geçmeden uzaklaşarak dö - Vüşmemize devam ettik. Bu vaka- yı müteakip geçirdiğim 15 dakika, bir kâbüstu. Hareketlerim o kadar seriydi ki bunların birini de hatır- lamıyorum. Her akrobatik ma - nevrayı yaptım, ve oğlu da bunları» 'Tayyaresinin ha kuvvetli olması, istediği anda daha fazla süratle hareket etmesi- ne yardim ediyordu. Bu yüzden has mı tam yakaladığımı sanarak ateş açtığım zaman onun kaçtığını, ateş lerimin boşuna gittiğini görüyor - dum. Y Mussolininin ı;ğ;y;ıremden da- ükselerek, alçalarak, yuvar - lanarak, birbirimizle itişi - ve di - yorduk. Mötörlerin gürültüsü mitralyözlerin daimi faaliyeti, mağımı sarsıyordu. Bruno M ussolini'nin kubuldu. dönerek gavgaya devam etti. Beş bin, dört bin, üç bin kadem yük - ga ettik ve mitralyözler mütema- diyen ateş saçtı. Bu müddetin sonunda * ayak parmaklarımın kıvrıldığını ve mi- demin boşaldığını hissettim. Kırı- lan camların kırıntıları çarpmaktaydı, Mczbuhfmn bir harekette bu- lunmağa karar verdim. Ve bir taraftan da mendil ile eldiveni hfaz.ırladım. Yine taklak atacakmış gibi davranarak paldır küldür ve dosdoğru ilerledim, bu sırada bana atılacak bir kurşun müuhakkak isa- bet ederdi. Fakat kendimi ıkarak - sıkarak en küçük yere sığınmağa çalıştım ve bu suretle öldürücü bir darbeden sakındım. Bu sırada aç- tığım ateş, Bruno tayyaresini bir hayli zedelemişti. Onunla tam kar- şılaştığım sırada üzerine ateş et - mek üzere iken tayyarenin isi-- Hlan bt ” Bronu, benim de ayni şeyi yap- mak üzere olduğumun farkında değildi. Ben yükseliyorken Bruno beni selâmlamış, ben de Castellon yo - lunu tutmuştum. 22 dakika dövüştük, yaralı - dim. Fakat tayyaremin üzerinde 326 kurşun isabeti sayılmıştı. Ger- çi Bruno Mussoliniyi yere düşüreme miştim. Fakat bu hâdiseden sonra Palma Majorkadaki hava kuvvet- lerinin kumandasından kaldırıl - miti. yüzüme “Formen,, mecmuasından tayyaresi önünde alınmış bir resmi Bruno bir lâhza sonra tekrar seklikteyiz. 18, 20 dakika daha kav N Vatikanda Bacadan — Çıkan Beyaz Duman Yeni Papanın Seçildiğini Haber Verir V atikan sarayının — önündeki büyük meydanda yeni Pa- panın seçilmesini heyecanla bekli- yen Roma halkı bu defa günlerce intizar içinde kalmadı. *Sekreter- leri, aşçı ve sofracıları ile Sikis - tin Şapelinin geniş — dairelerine sş_msıkı kapatılan. ve :hariçle her türlü temasları kesilen 62 kardi- nal, aralarından birini papa seç - mek için günlerce belki de hafta- larca uğraşacaklar zannediliyordu. Son papaların intihabı, eski devir- lerdeki kadar gürültülü olmamak- lıî beraber oldukça uzun sürmüş- tı'ı. 1914 de seçilen Benedictus XV icin dört ve 1922 de papalık Makamına geçen son Papa i - Pius ÖER <0 ÜN bir. gün balkme” «ZAN kalımei. Bacadan arasıra siyah bir du - man sütunu yükselirdi. Bundan toplanan reylerle sülüsanı ekse - riyet temin edilememiş olduğu an- laşılırdı. Yakılan rey pusulalarının siyah duman vermesi buna işaretti. Hal- kın intizarı bacadan beyaz bir du- man çıkıncıya kadar devam eder- di. Bu beyaz duman yeni papanın nihayet seçilebildiğini müjdeler- di. Halbuki, bu sefer, 261 inci pa- panın intihabı pek çabuk oldu ve Kardinalların kalın demir kapılar arkasına çekilmeleri — üzerinden yirmi dört saat geçmeden Va - tikanın bacasında beyaz duman göründü. P ius XII unvanını alan Kar - dinal Paçelli ölen papanın baş nazırıydı. 1935 de “Camerlin- go,, seçilmişti, Papa ölünce yenisi seçilinciye kadar papalık işlerine bakmak ona düşüyordu. Fakat, baş nazırların papalığa seçilmeme- si asırlardanberi âdet olmuştu. Bu- na rağmen ölen Papa, fırsat dü - şürdükçe kardinallerine: “Reyle - rinizi Paçelli'ye veriniz,, tavsiye- sinde bulunurdu. Paçelli'nin İtal- yan olmıyan kardinaller arasında da çok itibarı ve dostları vardı. Bundan başka Pius XI un dünya sulhünü koruma sıyasetinde, Kar- dinal Paçelli'nin değerli hizmetle- ri görülmüş ve Kardinal, Katolik kilisesinin en kuvvetli siyasisi şöhretini kazanmıştı. Yeni Papanın Avrupada din ve vicdan hürriyetini temin için bü - yük faaliyetlerde bulunacağı tah- min edildiği için, çabuk tüten bu Vatik Yazan: Faik Sabri -DURAN beyaz duman iyi günlerin bir müj- desi sayıldı ve bu inhitihap her ta- rafta iyi akisler uyandırdı. B u'zamanlar papalığın kato - 4 lik âlemi üzerinde hudut - suz bir nüfüuzu vardı. Papalar yal- nız ruhani irşatlarlax«bx'apalar daâha kuvvetli görünürlerdi. Me - selâ Papa Gregöry — VİL, 1077 de sözlerini dinlemiyen Germanya Krah Henry IV. ü aforoz etmiş ve bu hüküm karşısında herkesin kendinden yüz çevirdiğini gören kral sırtında yırtık bir gömlek, yalınayak aylarca karlar ve ça - murlar arasında sürünerek yayan İtalyaya kadar gelmiş ve Canos- sa'da papanın ayaklarına kapana- rak affını dilemişti. Bir zaman - lar papalar Avrupadaki mücade- lelere bilfiil karıştılar ve büyük ordular beslediler. XIX uncu asırda Papalığı ol - dukça geniş bir memleketin — ba- şında, bır hükumdar halinde bu- luyoruz. 42.736 kilometre murab- bar büyüklüğünde olan bu hükü- met İtalya yarimadasını Tireni - yen Denizinden Adriyatik Denizi- ne Venedik cıvarına kadar kaplı- yor ve Romadan başka Ankona ve Bologna gibi büyük şehirleri hudutları içerisinde bulunduru - yordu. XIX uncu asrın ortalarında İ- talyada milliyet cereyanları baş- lamıştı. Piedmont'da doğan bu hareket, süratle yayılmış ve Nis şehri ile Savua'yi terketmek su - retile Fransızların yardımını te - min eden Sardinya Krallığı Avus- turyalıların Magenta ve Solferino mağlübiyetlerinden sonra Lom - bardiya'yi işgal etmişti. Bu ha- yeketin başında bulunan başvekil Cavour, papalık — hükümetini de ortadan kaldırarak İtalyanın bir- liğini tamamlamak istiyordu, Böy- lece 1860 da bu arazinin beşte dördü Sardinyanın eline geçmişti. Bir sene sonra Torino'da tonplanan ... FO a a İsssse.... anın B eyaz Dumanı parlâmento Sardinya Kralı Victor Emmanuel Ilyi İtalya Kralı ola - rak seçtiği vakit İtalyanın her ta- rfıfından “Romayı payitaht iste- TiZ....,, âvazeleri yükselmişti. Ö- lüm döşeğinde olmasına rağmen Cavour: “Libera Chieso in Libero Stato — hür devlet içinde hür ki- lise,, prensibini ileri sürüyordu. Fakat Fransızlar Papalığı tuttuk- ları için İtalya bir şey yapamıyor, bir fırsat kolluyordu. 1870 de Fransızların Sedan'da Prusyalılar tarafından - ezilmesi, bu fırsatı hazırlamıştı. İtalyan as- kerleri müdafaacıs -! 2 svaryanlar Vatikanı da kendiı mak ları sayıyor, yalnız orada papala- rın oturmalarına ve kilise işlerile meşgul olmalarına müsaade ede- ceklerini bildiriyorlardı. Fakat o zamanın papası olan Pius IX ya- pılan teklifleri kabul etmedi, gasp saydığı bu hareketi protesto ma- kamında kendi kendini Vatikanda hapsettiğini ilân etti. Ne o, ne de ondan sonra gelen Papalar artık, Vatikandan dışarı adımlarını at- madılar. İtalya hükümeti bir kaç defa kilise ile barışmak — istedi; 1888 de Crispi ve 1920 de Nitti kabineleri buna teşebbüs ettilerse de muvaffak olamadılar. Nihayet 1929 da Guirinal'i Vatikan ile ba- rıştırmıya Musolini muvaffak ol- du ve ölen papa Pius XI ile ım- zaladıkları Lateran muahedesi 58 sene süren dargınlığa bir nihayet verdi. Bu anlaşmaya — göre İtalya, papalığı yeniden bir hükü- met olarak tanıyordu. Papalık da “Ben onları unuttum amma ver- medim!,, iddiasında — bulunduğu 1870 kayıplarının İtalyaya aidi - yetini tasdik ediyordu. — Yalnız “Stato della Cittâ del Vaticano,, ismini alan papalık hükümetinin arazisi Vatikandan ibaret kalıyor- du. Bu suretle Papalık bugün İün- yanın en küçük hükümeti olmuş- tur. Mesahası 44 hektardan — ba- ret, âdeta bir mahalle kadar Yi- ne İtalyada olan San Marino Cum huriyeti 61 ve İsviçre hudutları üzerinde Liechtenstein — prensi ği 157 kilometre murabbaı mesaha - larile Vatikandan çok büyük gö- rünürler. Küçücük Monako Prens- liği bile 1,5 kilometre murabbaı (Devamı 10 uncuda)