* L * ÇOCUK ANSİKLOPEDİSİ Her evde bulunması lâzımdır. Yaldızlı bez kaplı 2. Cilt — 700 Sayfa. 700 Kuruştur. 'Tafsilâtlı broşür isteyiniz. TAN Matbaası — İstanbul | “ 1 GÜNLÜK SİYASİI HALK GAZETESİ 1939 5 XKURUŞ v Roma Konuşmalarının İleride İyi Semereler Vereceğini Söyledi İki Zihniyet Başvekilimiz Celâl Bayara, Parti Grupun- daki nutkunu ilham eden duygu mübarek- tir. Çünkü onun beyanatı, ötedenberi te- kevvün etmiş çok tahripkâr bir zihniyete karşı devletin en salâhiyettar makamı ta- rafından merhametsiz bir harp ilânıdır. Yazan: Ahmet Ağaoğlu aşvekil muhterem Celâl Bayar, Fırka grupunda irat et- miş olduğu çok kıymetli nutkunu şu cümlelerle bağ- "Bu memleketin suiistimaller yüzünden çektiği na- mütenahi azaplar kâfidir. Hepimiz temiz kı_ılmgk. temiz kalanların şerefini korumak mecburiyetin- deyiz. .. Bu kadar acı bir hakikati bu kadar sarahat ve açıklığile devletin en yüksek makamından ortaya atmış olan devlet adamlarına değil yalnız bizde başka yerlerde dahi mebzuli- yetle tesadüf edildiğini zannetmiyoruz. Başvekilimize nutku- nu ilham eden duygu mübarektir. Yukarıya aldığımız ve ayrı pun: to ile dizdiğimiz sözler, altın hu- rufatla hakedilerek bütün mali, iktısadi, içtimai ve siyasi teşekkül- lerimizin ve müesseselerimizin ka- pılarına kıta gibi asılmalıdır. Çün- kü bu; ötedenberi tekevvün etmiş çok tahripkâr bir zihniyete karşı Yardetin.ân a&âhm&rğ gm .,*lâ?):&’ân batına geçen darbımesel- ler vardır ki, bu zihniyeti her şey- den iyi ve açıkça aydınlatıyor. Bunlardan birisi meselâ diyor ki: “Devlet malı deniz, Yemiyen do- MuUZ.,, Bu zihniyet yalnız umum halka yüksek duygu ve fikirlere yabancı avama münhasır — değildir. İnce duygulu derin düşünen mütefekkir ediplerimiz dahi ayni telâkkiye tutulmuşlardı. Bunlar dahi dev- let malını çalmayı, milleti soyma- yı mübah gibi görmekteydiler. Me- elâ duygularınım inceliği ve düşün celerinin derinliği ile hususi bir mevki sahibi olan Galip dede ken- disini intihalle itham eden muha- İliflerine cevap verirken diyor ki: “Çaldımsa da miri malı çaldım.,, Görüyorsunuz, büyük adam hat- tâ miri malı çalmayı mübah bir iş gibi görüyordu. Demek ki, umum halkta, has olsun âm olsun devlete karşı âdeta bir husumet hissi tekevvün etmişti. Devleti aldatmak, devletten çalmak âdeta sevap addediliyordu. u zihniyeti millette, hiç şüp- he yoktur ki, asırlarca de- vam eden istibdat ve istibdadın zulüm ve cefaları ve tahakkümü yaratmıştı. Memurların ve kudret sahiplerinin keyfi muameleleri ta- biatiyle millet efradında devlete karşı bir ayrılık, gayrılık, bir iki- lik, bir husumet hissi uyandır- mişti. Ş Öteki berikine zulüm ettikçe, beriki de ötekini aldatmayı, fırsat düştüğü zamanlar öç almayı âdeta bir borç sanırdı. Denilebilir ki, bütün diğer dev- letler ve milletler de ayni devreyi geçirmişlerdir. Fakat bir farkla; Garp muhitlerinde münevver kı- sım bu vaziyete karşı gelmeyi, bir taraftan zulüm ve cefa edenleri in- safa daveti, diğer taraftan da mil- leti devlete ısındırmayı bir vazife edinmişlerdir. Bunlar; kanunsuz- luğu, sulistimalleri — eserlerinde kamçıladıkları, bunları yapanların yüzlerinden riya ve hile nikapla- rını kaldırarak oldukları gibi gös-” $ termeyi itiyat ettikleri gibi, vatan ve devlet yolunda mallarını ve canlarını feda eden kahramanları da örnek olarak gösterdiler. İşte bu sayededir ki, milletle devlet birliği fikri birleşti ve nihayet Fransız İnkılâbı ile Milli Hâkimi- yet esası vazedilerek milletin ay- Plânının H Roma, 14 (Hususi) — Mister Cham berlain, saat on ikiyi beş geçe treni- le hareket etmiş ve Sinyor Mussolini ile Kont Ciano tarafından teşyi olun- muştur. Kalabalık bir kütle İngiliz Başvekilini alkışlamıştır. Chamber- lain, Mussolini ile hususi surette bir müddet görüşmüş, sonra iki devlet a- damı biribirinin ellerini samimi bir surette sikarak ayrılmışlardır. Lord Halifax ise İngiltere sefaret- hanesinde verilen akşam yemeğinden biraz sonra trenle Cenevreye hare - ket etmiştir. Chamberlain pazar ak- şamı Londraya varmış olacaktır. Lord Halifax ise Cenevredeki İngiliz murahhas heyetine riyaset edecek ve Fransa Hariciye Nazırına Roma mü- zakerelerinin neticesini anlatacaktır. Lord Halifaç da salı akşamı Lon- draya varmış olacak ve çarşamba gü nü kabine içtimaında hazır buluna" caktır. Mister Chamberlain Romadan ha- reketinden evvel Villa Madema'da" üzadüyma ö ü pkl aü AYA A PP "Bıîa“â"'ise bu gibi tezahürlere eski zamanlarda hemen he- men tesadüf edilmez. Bu sahada Fuzuli'nin iki sayfadan ibaret o- lan şikâyetnamesinden başka eski edebiyatta hemen hemen hiç bir şeye tesadüf edilmez. Bu sahaya yalnız son zamanlarda Edebiyatı (Sonu: Sa. 10, Sü. 3 de) KontÇaki Berline Gidiyor Berlin, 14 (AA.,) — Macaristan Hariciye Nazırı Kont Csaky, Pazar- tesi günü saat 10 da resmi bir ziya- rette bulunmak üzere Berline gâle— cektir. Ayni gün Von Ribbentrop ile akşam yemeğini yiyecektir. Bu ziyarette komintern aleyhindeki pak tı imzalamış olan diğer iki devletin mümessilleri, Japonya ve İtalya el- çileri hazır bulunacaklardır. Kont Csaky, Hitler ile de görü- şecektir. Macaristanım komintern aleyhin- deki pakta girmesi Milletler Cemi- yetine iştiraki ile alâkadar değildir. Bu meseleler biribirinden tama- miyle ayrı gön'ilm*e'ktedlr. Berlin, 14 (A.A.) — Bu sabahki “Berliner Boersen Zeltung,, diyor ki: Macaristanın antikomintern pak- tına iltihakı bütün dünyanın nazarı dikkatini —başka memleketlerin de nım akıbetine uğramamasını ş:ğ,;:îadevletler arasında aktedil- miş olan— bu paktın ehemmiyeti üzerine celbedecektir. Macaristan bu sahada esasen acı tecrübeler ge- iştir. Ancak komünist enternas çlmıinin kendine hedef olarak seç- a T ; ğî: memleketlerin — yapabildikleri bütün, fena tecrübeler kendilerine büyük—.dmo)gnsi diyen memleket- i Sovyetle Birliği ile sıkr müna- lîğede:yşd ekten meneyle- memekiâîff z Bi D ş , gazetecileri kabul etmiş ve ziyaret- - A EŞ VÖ“ECE TUT VELLCL temini olduğunu anlatarak bunun da tahakkuk ettiğini, İngilizlerin, İtal- yanın iyi niyetlerine daha fazla ina- narak Romadan ayrıldıklarını söyle- miş, daha sonra konuşmaların daha fazla ilerde semere vereceğini, bu se- merelerin yalnız İngiliz - İtalyan an- laşmasını alâkadar etmekle kalmıya- rak bütün Avrupanın iş beraberliği üzerinde tesirini göstereceğini ilâve etmiştir. Kont Cianonun beyanatı Daily Mail'in Romadaki siyasi mu- harriri, Kont Ciano ile mülâkat yap- mıştır. Kont Ciano, şu sözleri söyle- miştir: “Müzakerelerden pek memnunum. Pek samimi bir hava içinde görüşül- düğünü size temin ederim.., Chamberlsin ile Halifax tarafın- dan yapılan ziyareti iade maksadile yakında Londrayı ziyaret edeceğimi ümit ediyorum. İngiliz - İtalyan iti- lâflarını metin ve ruhlarına uygun bir şekilde tatbik etmek niyetinde bulunduğuma size namusum üzerine söÖz veririm... * Havas muhabirine göre, İngilterenin İtalya ile Fransa arasında tavassut- ta bulunaması İtalyan mahfillerini in kisara uğratmıştır. İngiliz mahfilleri Akdeniz vaziye- tinin inkişafı meselesinde daha az bedbinlik izhar etmekte ve Mussoli- nin Chamberlain ve Halifax ile yav- tığı görüşmeler esnasında kullandığı muslihane lisanı bu hislerini muhlik Böstermek icin ileri sürmektedirler. Ayni mahfiller, İngiliz devlet 2- damlarının İtalyanın sulh arzuları hakkında Mussolini tarafından veri- len teminatı memnuniyetle karşı'a- dıklarını ihsas etmektedirler. bu iti- barla Roma Müzakerelerinin İtalya i- ı_'-' İngilterenin sulhu idame siyase- fini takibe devam etmek arzusunda îı“,:rl:duklanm kaydeden tebliğin son SI mânidar addedilmektedir. Diğer cihetten tebliğin hazırlan - :î:î't“îa Mmüşkülât çekildiği anlaşıl- yahatainix: s?mmberlzıin'in Roma se - noktasından gel ehlemmiyetini takdir h yeni bir unsuru ihtiva etmemektedir, İtalya, İspanyaİşinde İngiliz Yerine Getirecek Yine Havasin Roma muhabisi f ükümlerini hakkında izahat verecek olan Lord Halifax gilizlerin seyahatinden memnun ol- duklarını anlatarak: — Mussolininin açık ve nazik mua- melesi, İngiliz nazırlarında pek m sait bir tesir bırakmıştır. İtalyan ta, hddîası yüzde milyon ortaya çıka- Başka Şey İstemiyoruz, Alınlarımızı Olsun —- Bize Çok Görmeyin! | ;1 Kalp mühürler kazılmış.. ralamış... Her iki suç ta bir kapıya Ceza hâkiminin oda kapısına. Çünkü her iki kategori de Ceza Kanununun hiç te çok ehemmiyet verdiği şeylerden değildir. Fakat iş ve gidiş öyle mi ya? Hiç te öyle değil, Bir müddettenberi şu ve büu vesile ile memlekette puslu, girer: ziliyor ki memlekete bağlı olan hiç edemez. hava estirilmesine adam akıllı bir vesile olmak üzereydi. Memlekette her nasılsa böyle bir adi münasebetsizlik. olduğunu san- ki hiç kimse bilmiyormuş, düyma- miş, kahvehanelere varıncıya kadar konuşmamış, yıpratmamış ve sonra unutmamış gibi ele, kaleme alındı. Az kaldı, ala alaheyle ortaya atılan, âdeta baştan başa bir vatan diye gösterilecekti. Bu vatan bir skandallar kumku- ması ve içinde oturan, sahipleri de birer Staviski! — Hülümet, / zerre Akadar, meydan çaktı. Fakat daha ilk günden işi bilen ve karanlık gidişi sezen gazeteler meslek içindeki bu gafleti önlemek vazifesini esirgemediler, Bunlardan birisi de (Tan) dır. Bir elde tava karası, bir elde ifti- (Sonu Sa. 10. Sü. 1 de) Ta-yaftası meydan arıyanlar birden- kötü bir hava estirmek gayreti se- | kimse bunun böyle olduğunu inkâr | Tayyare kaçakçılığı da böyle bir ; Iyi Bir Vesileden Istifade E derek Bir Izahı Izah Ediyorum Yazan: Aka Gündüz Pasaportsuz tayyare uçurulmuş.. Damgalı kâğıt taklit edilmiş.. Altındiş Petro cüzdan çarpmış.. Gümüşbacak M.îçon döviz aşır- mış.. Karakulak Süleyman Mastıbacak Karabeti çekecekle ya- Onlar da bu resmi bastılar, | fakat Aka Gündüzün resmi o — yazılara değil, bu yazılara | yakışir ; bire kayaya çarptılar. Çünkü iş Cüm huriyet adliyesinin eline geçti. ü Beh de öbür (öz vatandaş) ır&a—*j daşlarım gibi gazetecilik sıfatımla — bir vazifem olduğunu anladım, hiş- seme düşeni yaptım. Yani devlete; vatana, millete, büyük küçük va- tandaşlara uluorta atılmak istenen iftiralar: hakkında önleme yaptım. — Ve muhakkak iyi yaptım. Bu memleket artık ne idüğü be- lirsizlerin kendi maksatlarınca ha- | Frankistler Dün de Valis Ka İşgal Ettiler reket etmelerine. göz yumacak bir. meydan olmaktan çıkalı on beş yil var. Buna cür'et edenleri meydana çıkarmak için açılan tahkikatta be- — nim de malümatıma lüzum görüldü- — ğü için saym- Cümhuriyet müddei- umumisi Bay Hikmet Onatı ziyaret ettim. Derhal şunu bildireyim ki muüh- bir sıfatiyle değil. Asla. Doğdum dao- — ğası muhbirliğin müsbetinden de — menfisinden de uzağım: Ancak iza- sabasını Amerikalı Gazeteciler Roosevelt'e Müracaatla İspanya Demokrasisinin ve Bunda İstical Gösterilmesini İstediler Mussolini, İspanyadan dönen yaralı İtalyan askerleri ile konuşuyor. (Yazısı hat ve malümat vermek için gittim. Çünkü mesele çift veya tek ka- 4 AYA (Sonu: Sa. 10, #ü. 4) p Muhafaza Edilmesini ! Tayyare Kaçakçılığı Fransız Milli Emniyeti ... Ekrem Köniği Aradığını Bildiriyor Paris, 14 (A.A.) — Havas bildiri. yor: Fransada tevkif edildiği bildirilen ve bilâhare tekzip edilen tayyare kaçakçılığı ile alâkadar Türk vatan daşı Ekrem König hakkında Fransız milli emniyeti aşağıdaki tavzihi neş — retmektedir: ; “Türk hükümetinin talebi üzerine milli emniyet cinat polis servisleri- nin Ekrem Köniği aradıkları doğrü- — dur. Fakat bu kaçakçı hâlâ buluna: — Mamıştır. Çarşamba günü neşredi- len tekzip. malüm olduğu üzere ad- H polisin meçhulü bulunan Ekrem Hamdi isminde bir adama ait bulu- nuyordu. Fakat bilâhare Ekrem Hamdi ile Ekrem Köniğin hakikatte ayni adam olduğu anlaşılmıştır.,, onuncu sayfamızda)