UN Mİ 1 10. İn, ok: tesbiş l Ku 2 *İ İşi sefire husu- sktup yazar yaz - ale gi "1 İŞİ sefaret tercümanı "k de ik Tercümanın bira “ip ai, em (Mason), hem de Biyaben mubip ve ta- vin İmiş. Derhal gide- e vam sonların reisine (2) $ Reis te, vaktile E- il İkinci kâtipliğinde bu Mason cemiyetine dahil Y) İ celbetmiş: rem dairesile irtibat e ke bir vasıta hay | İn in, airesinin ve bütün ben- kp özünü bilen Hüsnü Bey, da ile zardan tablakâr Hü göni, Gevherrizle gizli bir ile y, tmiş. Meseleyi bütün Atem e sonra; it ine gizlice bir May *dilecektir. Vaziyet - 'EDdİMİZi haberdar 6- me bize yardım için bü Ve fedakârlığınızı gös- a | Mai ve Efendimize ha- - Ong, Muvafakatini al - i Tae da, hazırlık- Şu hazı N lt yaa Nakşitenâ lr a, tah di etmek için, has- Ni yerek tımara çık - Mi evvel anlattı e Ba GE Hamide arzedi tabig, ,silndıktan sonra, tey akü Hüseyin ağanın a m artık, fa- mi Mon locasmın reisi ile rk LAM, Hüsnü Bey, ve tep hey, we bir İngiliz dok ar, Kale gizlice top- yaşlar ge Kalfanın fa and, endimizin ne hal e aça kalk Si içtiği. timi, ği ına dair bir- N alı, b Verdiği ce- Ni zayi d a, ai amışlar, Misi par iç in > küvvetile Kılıç A- Mamihı ve suyolet- işler. Caminin şadir tarafındaki; depodan Yina kadar gelen su ikata gİrişmişler. Bu Birebilecek; hattâ © ayakta durabile - MİŞ. Su, demir bo Yolun içinden geçer - a ka Tİ any in ği ma z bu Mu ha Ma, *ırlıklar, kismet Mi ee Çe ve kis- 4 ilan « X yi N bilyan harem vim iş > h Min NE Dn isminde bir » yilan vasıta K » Ra tir. Kendisini, su ni is, da bekleyiniz. e Par vi İZ. Doktor size, i a alina, erecektir. Ken- ; a Efen - A ir, me Zölürerek ken- *diniz. Doktor, E- uştuktar, sonra, va- ey MİYeşi ş La Secekiiz bizzat kendileri. bağ Biliz Veliahdi, Efen- (f iğ akkatan (Deli) olup ol - TA SAN SARAYINDASSYIL NCİ MURADIN HAYAT e e Yazan: ZİYA ŞAKİR firağan Sarayına Gizlice pokulan Ingiliz Doktoru Kararlaştırılan gece, önde suyolew, arkada doktor Doni ellerinde fener olduğu halde su yoluna girmişlerdi Kararlaştırılan gece, önde suyol cu, arkada doktor Doni ellerinde fenerler olduğu halde suyoluna gir mişler. Baz yerlerde, sürünerek bazı yerlerde, dizleri üzerinde e- mekliyerek; bin müşkülât ile sa- rayın su hazinesine gelmişler. O - rada, Gevherriz ile Hünkâr cari: yelerinden biri tarafından istik- ba: edilmişler. Evvelâ Gevherriz kalfa: -— Parola... Demiş. Doktor da derhal: — Edvard. Cevabını vermiş.. Çok güzel, |, .ransızca bilen Gevherriz, dökto- ri davet tutuş. Suyolu “da, oktor, kalfalardan hiçbiri - ne gösterilmeden doğruca D Efendimizin dairesine götürülerek kendisine takdim edilmiş. Efendi. miz, tam bir akıl ve şuur, ayni za- manda düzgün bir fransızca ile: — Büyük cüret ve fedakârlık gösterdiniz, doktor, Hem size; hem de, insani fikir ve maksatlarla si- | zi buraya gönderenlere teşekkür e- derim. Demiş. Bu muntazam ve nazikâ ne sözlerden hayretler içinde ka- Jan doktoru, kendi yatak odası - nın yanında bilhassa hazırlanan ©- daya götürüp yerleştirmiş. Bu doktor, tam bir hafta kal - mış. Hizmetine yalnız Gevherriz bakmış. Doktor, günde bir kaç kere E- fendimizi muayene etmiş. Ona, ba zı hesaplar yaptırmış. Uzun uzun piyano çaldırmış. Birkaç kere, kar şı karşıya yemek yömiş. Hattâ bir kaç gece uyurken saatlerce başın- da bekliyerek uyku halini tetkik- ten geçirmiş: — Sizde; zerre kadar hastalık varsa, ben doktorluk diplomamı yır tarım. İlim ve fenni de inkâr ede- rim. Demiş. Doktor, müşahedelerini bir haf- ta zarfında bitirmiş. Bu bir hafta bittikten sonra, bir gece yine gel- diği gibi suyolcunun delâleti çıkıp gitmiş. Acaba bu doktor kimdi?.. (Do - nü, onun hakil ki ismi mi idi? İn. giltere hükümetinin İstanbul sefa- reti doktoru mu idi?.. Yoksa, Veli- aht Prens Edvard tarafından su- reti mahsusada İngiltereden mi gön derilmişti. Bu, bilinmiyor... Yal - nız, dikkate şayan bir nokta var. ile öktorun saraya geldiğinin er tesi günü, sarayın civarın. daki caminin minaresinde ikindi ezani okunuyormuş. Bu sırada dok tor da, Gevherriz ile konuşuyor - muş. Doktorun gözü, birdenbire mina tede ezan okuyan müezzine iliş - miş. Derhal sözünü kesmiş. Adam cağızın sefil ve perişan kıyafetine bakarak: — Zavallı adam!... Diye mırıldandıktan sonra, Gev- herrize dönerek: — Ne tuhaf âdet.. demek ki, si- zin memleketinizde fakirler, böy- le yüksek yerden bağırarak dile- niyorlar, öyle mi?. Demiş. Tabildir ki, Gevheriz, lâzım gelen cevap ve izahatı ver- miş, (Devamı var) LOKMA N EKONOMİ , SANAYI: Çimento i Buhranı Devam Ediyor Çimento istihsalâtının geceli gün- düzlü devam etmesine rağmen mem- leketin muhtelif yerlerine ve şehri- mizin umumi ihtiyacına kifayet ede- cek kadar mal yetiştirilememektedir. Çimentonun bu vaziyeti karşısında fi yatlar yükseltilmiş ise de, hüküme - tin son aldığı tedbir üzerine fiyatlar normal haddine İnmiye başlamıştır. Şark mintakasında yeni çimento fab rikaları kurulması için hazırlıklar yapılmaktadır. Çimento şirketlerinin İhükümete devri etrafında alâkadar- lar arasında ilk görüşmeler yapı- maktadır. Yapak Üzerinde Tetkik Yapılıyor Merinos fabrikasına mensup bir mübayaa tetkik heyeti Edirne ve Kirklareline gitmişlerdir. Bu heyet, gezeceği mıntakalarda Trakya yapak ları üzerinde yerinde tetkikler yapa cak ve fabrika için muvafık görece-| — ği yapaklardan satın almak için alâ- kadarlarla görüşecektir. Sovyetler Yapak Alacak Piyasamızdan yapak almak istiyen Sovyet ticaret mümessiliği, Anadolu mallarile alâkadar olmuşlar ve bun- vermeyi kabul etmişlerdir. Ancak mallar Odesa teslimi şartile alınaca- ğı için tüccarlar bu şarta ve fiyata ya naşmamışlardır. gli Sovyet Ticaret Mümessilliğinde Değişiklik Sovyet Rus ticaret mümessiliğinde bazı değişiklik olmuştur. Ticaret iş- lerini idare eden İtkin memleketine dönmüştür. Ataşe Liroff dahi mem- İeketine döneceğinden bu işleri yeni tayin olunan Litvinof görmiye başla- maştır, N HEKİMİN © G5UY TLERİ Annelik Hormonunun Bozulması O da, öteki, folikülin hormonu gibi azalabilir ve çoğalabilir, Ço- Zalması en ziyade gebeliktedir. Ondan başka zamanlarda çoğalır- sa hastalık verir ve gebelikteki muayyen günlerin kesilmesine se bep olur. Bereket versin ki Tüte- in hormonunun böyle hastalık ve recek surette çoğalması pek nadir görülür birşeydir. Daha mühim olanı ve pek çok görüleni onun azalmasıdır. Bu hor- monun azalması, hiç olmaması bi- le muayyen günlerin devamına mâni olmaz. Lütein hormonunu hiç çikarmıyan yani anne olmalar rma imkân bulunmu, kadınlar- dan muayyen günlerini, hem de kolaylıkla, geçirenler görülmüş- tür, Fakat bu hormon azaldığı vakit yaptığı ilk marifet muayyen gün- lerin başında şiddetli sancılar ge- tirmektir. Vakıâ o günlerde sancı çeken kadınlar, hele genç kızlar pek çoktur ve hepsinin çektiği is- tırap daima lüteln hormonunun azlığından gelmez. Bununla bera- ber o sancıların hormon azalma- sından geldiği o kadar çoktur ki, bazı hekimlerin hepsini buna atfe- derler, Zaten sancı çekenlerin çoğu lütein ile tedaviden İstifade ederler, can sıkacak tarafı şudur ki, bir defa tedaviye yetişmez, her ay muayyen günlerin devamıneca tedavi İhtiyacı da nihayet insanı bıktırır. Bü sancılardan sonra, lütein hor- monu azlığının yapacağı ikinci marifet, tahmin edersiniz ki, çocuk olmasına imkân vermemektir. Yi ne vakığ, çocuğu olamıyan kadın- lar —bereket versin çok değilse de— haylice vardır ve hepsinin bu eksikliği lütein hormonunun ek- sikliğinden gelmez. Kadınlık âlet- leri tarafından bir bozukluk, pek çok defa da erkeğin baba olmıya kudreti bulunmaması, çocuk gel: | mesine mâni olur, Fakat başka se bep bulamayınca, çocuk olmadığı vakit bu hormonun eksikliğini ha lira getirmelidir. Kanda yahut başka bir şeyde. Bu hormonu ara- mak için şimdilik kolay bir usul bulunmadığından biraz zahmetli bir usule başvurmak zaruridir Muayyen günlerden birkaç gün önce çocuk yatağının iç tarafın- dan küçük bir parça keserek mik- roskopta muayene eder. Hormo- nun bulunup bulunmadığı bu mu- ayeneden belli olur. Böyle tâ içerden bir parça geti terek muayene ettirmek zahmetli ve acıklı bir iş olmakla beraber, dediğim gibi, çocuk olmamasına başka bir sebep bulunmayınca © acıyı çekmiye değer. Çünkü hor- monun eksikliği anlaşılınca teda- viden sonra, yatağında tutunabi- İccek ve doğacak çocuk bütün a- cıları unutturur. Bazılarında da, lütein hormo- nunun eksikliği çocuk düşürmiye sebep olur, çocuk ilk zamanlarda yatağında tutunabilir, fakat çok duramaz, düşer. Çocuğun yatağın da hiç tutunamamasiyle, orada ba rınamamasından çıkacak netice ikisinde de ayni olmakla beraber bu ikinci şekil Mutlaka çocuğu olr istemesinde haklı olan kadın tam da meramına nail olduğu zaman çocuk düşürünce daha ziyade ye- is getirir. Onun için sık sık çocuk düşüren kadınlar da Jütein teda- visi yaparlar ve çoklarında mu- vaffakıyet kazanırlar, Şu kadar ki çocuk karında iyice büyüyün- ciye kadar devam zaruridir. Fa- kat çocuğun sağlam doğması için 4.5 ay haftada iki gün ilâç yaptır- maktan, çocuk annesi olmak isti- yen hangi kadın çekinir! ların kilosuna kırk üç kuruş fiyat! “GÜNLÜK PIYASA Ziraat Bankası sert buğdaylarından 81 bin kile 8.20 kuruştan ve Anadolu yumuşak kızılcalardan 328 bin kilo 3:8 kuruştan satılmıştır. * Adapazarının sarı misirlarından çuvallı olarak otur bin kilo 4.10 ku- ruştan, Trakyanın yulaflarından dök me olarak kırk bin kilo 4.02 kuruş- tan verilmiştir. l Akşehir arpalarından 75 bin ki- loluk bir parti kilosu 4.10 kuruştan, Bandırmanın arpalarından dokuz bin kile çuvallı mal kilosu 420 kurüştar satılmıştır. Arpa ieteklidir. Piyasaya az mal gelmektedir. * Kuru bakla satışları devam edi” yor, Bandırma muntakasinın bakin- larından 80 bin kiloluk büyük bir parti dökme olarak kilosu 4.22 ku- ruştan verilmiştir. Geç vakit bakla fiyatı dört buçuk kuruşa kadar in- miştir, . .—eaeaaaaaaaaaaaaaaeasamenseneeeeaeesezeen ee ORMANCILIK: Bazı Kereste Fiyatları Yükseldi Kereste piyasalarında kaydolunan ifiyat yüksekliği Ziraat Vekâletinin nazarı dikkatini celbetmiştir. Vekâ- let kereste fiyatları etrafında esaslı tetkikler yaptırmaktadır. Tetkikler bitince ona göre tedbir alınacaktır. İnşaat ve imalât mevsi- mi olduğu için çam keresteleri daha ziyade sarfolunmaktadır. Ke- reste imal eden diş memleketlerde bir kereste karteli yapılmıştır. Kar- tele giren memleketler, fiyatları is- tedikleri gibi tesbit etmektedirler, — —— Halde Dünkü Satışlar Bamye kilosu 10 - 14, sakız kaba» ğ12 -2.50, dolmalık biber 9 « 10, siv- ri biber 6 - 7, domates kır 7-8,doma tes sırık 10-11, çalı fasulyesi 6-10, Ayşekadın 12-13, fasulye yenil 10411, semizotu 1.50-2, soğan 4-5, sarmısak 2.50-5 kuruş. Asmakabağı adedi 3-12, patlıcan baş 3.50-4, orta 2-250, ufak 1-1.50, patlıcan bostan 4-5, hıyar 0.25-125 kuruş, Pancar demeti 1.50-2, maydanoz 0:40-0.60 kuruş. Osmanpaşa elması kilosu 15-18, çe kirdeksiz üzüm 12-15, türbe eriği 6- 12, mürdüm eriği 8-10, kayısı 20-30, zerdali 8-12, fındık 5-7, ağaç çileği 50-60, şeftali 15-25, vişne 10-22, ak- ça armudu 35-45, Mustabey armudu 7-15 kuruş. Ecnebi limon 100 adet 200-350, karpuz yenidünya baş 25-30, orta 15- 20, ufak 3-10, karpuz alacalı baş 25- 30, orta 15-20, ufak 2-10, kavun topa tan baş 15-18, orta 10-13, ulak 3-8 kuruş. DIS PİYASALAR: Kuzu Derisi Satın Almak İstiyorlar Dış memleketlerden ihracat için İpiyasamızdan kuzu derisi aranılmak tadır, Yüz adedi en aşağı doksan beş kilo olmak şartile bu derilerin çifti için verilen fiyat 140 - 150 kuruş a- rasındadır. Tiftik satışlarında 35 bal ya Eskişehir, Polatlı oğlak tiftiği ki- losu 120-125 kuruştan satılmıştır. Es kişehir, Yozgat tiftiklerinden seksen balyalık bir parti ana malları kilo- $u 108 kuruştan verilmiştir. İzmir, Çanakkale mıntakalârının keçi kıl larından iyi kırkım mallarından 125 balya kilosu 50 - 51 kuruştan satil- muştır. Yerli fabrikalar namına Trak ya malı yapaklardan, kilosu 58-59 kuruş arasında 180 balya satılmış- tır. Kuru Bakla Alıyorlar Maktaya ihracat için piyasamızdan kuru bakla ve nohut alınmaktadır. Nohutların yemeklik olanlarından o- tuz bin kilo satılmış ve kilosu 6,25 kuruştan verilmiştir. Sira malı no- hutların kilosu 5.30 kuştur. İÇ PİYASALAR; İstanbula Fazla Peynir Geliyor Piyasamıza bu senenin yeni peynir lerinden her gün binlerce kilo getiril- mektedir. Gelen malların hemen hep si gönü gününe satılıyor. Son gelen partiler arasında Bandırmadan 10 bin 800 kilo gelmiş ve 31.04 kuruş- tan verilmiştir. Bandırmanın 8496 kiloluk ikinci partisi kilosu 30.22 den Balikesir peynirlerinden 2718 kilo 32.08 kuruştan ve Rize peyrirlerin- den 3636 kiloluk bir parti kilosu 32.08 kuruştan satılmıştır. i— Hububat Satışları Hararetli Gidiyor Hububat satışları sıcaklığını mu hafaza etmektedir. Edirne mallari gavdarlar 4.20 kuruştan o muamele görmektedir. Mısırlar için piyasa İ gevşektir. Glikos fbrikaları bu gün- lerde mısır almadılar. Ziraat Ban- kası buğdaylarından başka dün pi- yasaya buğday gelmemiştir. Yalnız 31 bin kilo un getirilmiş ve satılmış- tır. Şehrimize 29 bin kilo susam, 25 bin kilo yapak, 29 bin kilo mercimek getirilmiştir. Yeni Mahsul Soğan Geldi Edirne ve Trakyanın bazı köyle- rinden bu senenin yeni mahsulü ku- rTu.sovanı piyasamıza gönderilmiştir. Gelen sovanlar tane itibarile geçen seneden biraz daha küçüktür. Bu mal ların kilosuna dört kuruş istenilmiş- tir. Henüz iştahlı alıcı olmadığı için gelen sovanlar satılmamıştır. KAYSERİDE : : Beş Kö Köy Boşaltıldı Kayseri, (TAN) — Develi Karahi- sar nahiyesine bağlı beş köyün üzer lerinde bulunan dağdaki kayaların sarkık bir halde bulunması ve Za- man zaman parçalanıp koparak za- yiata sebep olması, bu köylerin va- ziyetini esaslı surette tetkik etmek lüzumunu doğurmuştur, Mahallinde tetkiklerde bulunan"bir fen heye- tinin emrile, bu köyler halkı evle- rinden çıkarılmışlar, kızılay cemiye- tinden getirtilen çadırlara yerleşti- rilmişlerdir. O civarın tesbit edilecek iki yerin- de bu beş köy yerine yeniden iki köy yapılması kararlaştırılmıştır. ————. —— — -— Köy Sandık Makbuzları İstanbul Vilâyeti | tarafından köy sandıkları için makbuz bas- tırılmıştır. ©lli çift varaklı, tel | 20-7-838 İ ÇEKLER İ İ Londra il s2 | İ Nevyork 128.162$ İ İ Paris 248 Bilâno 60375 | Cenevre 200425 İ Amsterdam 620 | İ Berlin 0.8325 | Brüksel 213225 | İ Atina 1139 | Sofra 153 İ Prag 4465 | Madrid Ga i Varşova 23.62 İ Budapeşte 2480 | İ Bükreş 0.335 | | Belgred 2.8518 Yokohama 36.195 | Stakhelm 31.065 | Meekova 28.6728 | ——— ESHAM ve TAHVİLÂT i Türk borcu T, vadeli 19.225 | İ Türk borcu 1. Peşin 1820 Sıvas - Erzurum Hi #.— | İ ie D. Y.I veli, #ikişli bir elldi 25 kuruştur. Taşraya postaparası ile (30) ku- ruştur. İTAN Matbaasında satılmaktadır