p Gy TAN Gündelik Gazete mlm elma, galışmaktır. AB x ONE BEDELİ Yenebi ie Ke, 1 Sene 2900 Er, yg Eb Sr 1800 Kr, ig EN Tay 800 Kr, Er, Mile, 100 Kr, Miyan çı 851 posta ittihâdina dahil ol- der, a, >emieketler için 30, 16, 9, 3,5 Hira bedeli peşindir: Adres değiş- iruştur, Cevap için mektup GÜNÜN MESELELERİ En Kolay Meslek Y. “zan: M. Zekeriya SERTEL aça Yukarı her gün kapımı iki iş FUS çalar; Gazetede kendisine bir vaa &sini İster, Mukaddemeyi arma Gazeteciliğe çocukluk- di, Ti meraklıdır. Ya Üniyersitede- ia |?" Mektebi yeni bitirmiştir. Haya tecilikten girmek ister, m. ray ecilik ettin mi hiç, diye so ayır, diyorlar, > Ne iş verirseniz, diyorlar. dip deler, niye bir doktora gi- Yorlay Pina asistan olmak istemi. Ni ma 79 bie avukata müracaat odip te Mehilyeny rinde kendisine yardım Yorlayı söyliyerek iş aramı. etniy, Melezi yapabileceklerini iddia Ni; > mü, * Elektrik Şirketine başvurup by bütün bu meslekler mensup muayyen bir tahsil, hattâ Mi bir diploma ararlar. Tıp Fa- oktay,» diploması olmıyan kimse den © ödemez. Hukuk Fakültesi bik wi olmıyan kimsenin avukat “—ğ.a ya Baro müsaade etmez. Üesey mere, sasızıa azam OMA istemiyen, ve bü sebep- 5 yapabileceği zannini meslek kalıyor; Gazete- e lde ül Ye, eli tek bir On, dram İçin ber gün eşiğimizi aşın kes ça Veskârlar eksik olmuyor. Her Mel, iliği en kolay, en basit bir sanıyor, Ğ İ Enzetecilik, serbest mes 0 Z0Fu, en ziyade tahsil is © fazla olarak mensupların- " ayı Meal Si kabiliyetler istiyen bir Girin Hap, eği böyle her heveskârın in Ülhay, “kte kondisini haklı gördü- şi | * kolay bir meslek halinden Ni öçeç ç İSİN de, gazetecilere mesle- *tinek, ne ye veren kurslar tesis a,, Ddir. Basın Birliği kuru- teliği eg “teciliğin bu noksanımı da “cek tedbirler almalıdır. Hali * Baik, rinin Neşriyatı la yy “e yakla &ün geçtikçe daha bariz Maki, a birer kültür merkezi ol- Silen kip eselâ Halkevlerinde tesis din ii phaneler kitabı Türkiye- | az, safında gençlerin istifade! kol tmektedir Yİ) » Gençler buralarda abiyi okuma İhtiyaçlarını tatmin İyorlar. Yk , "inde verilen konferans- Migerlre günün ilmi ve fenni ha- yi çe latıyor. lr haşa nsların küçük ve ucuz rs inde neşri, konferansların h, ii Eenişletiyor. yiten, kinin. mahalli | etüdlere > © da ilâve edilirse, aya v» kültür hayatımızda hiz m adığı mühim rol hak- ah mia * edinmiş olabiliriz. Artraeaa, evleri külütr faaliyeti- e tanış, birler almıştır, Mem Pa Parayı ç£ İsin müellifler ara- Dili müsabaka açacaktı t dn mi Yapacak ressam- dde iğ e bir müsabaka ter- Ki aş MRhisliE meşriymin yar. Maş e vermiştir, Bn ee *İ, hükümet haricinde, a balik kuvv, gel, “Vİ bir kültür * olacaktır, Re İNGİLİZ KARİKATÜRÜ: İzmir turistik mıntakası inkişaf etmiye çok müsaittir. evvel yol, otel ve nakil vasıtalarını mo- dern bir şekilde yeniden yapmak lâzımdır. Aşağıdaki yazıda bu iş için yapılması gereken esasları bulacak- Fakat herşeyd. sınız. İZMİRİN TURİSTİK ikTizic A,FINII TEMİNİCİNNE YAPMALI? i kinci büyük turistik muntakamıza da birin ci mıntakamız kadar ehemmi- yet vermekte haklıyız. Bumın takanın da Marmara mıntaka sı gibi süratle ve kolyalıkla in- kişaf edebileceğine inanabili- riz. Şu şartla ki bütün yolları bir an evvel yapıla. Garbi Anadoluda turizm işi her şeyden evvel yol, nakil vasıtası ve otel işidir. Fakat bu üç mühim işin başına mutlaka yolu koymuk lâzım. Zira İzmiri “otellendirme” projeleri yapılıp tatbik edilince- ye kadar yollar rneselesini hallet- mek ve bu mıntakaya “devamlı ikamet seyyahi” temin edinceye kadar gel'p geçici seyyah kafilele-? rinden istifade etmek lâzımdır. İzmiri otellendirme projesini yapanlar, Izmirde hiç otel yok- muş gibi hareket etmeğe mecbur bulundukları için, böyle bir pro- Jenin asgari şeklini sekiz on yıl dan evvel tatbik etmek irikânsız- dır. Yol'a gelince, biz bu işin ar- tık ustası olduk. Bir kere kârar vermeye görelim. Derhal harekete geçiyor ve en kisa zamanda şehir- leri biribirine bağlayıveriyoruz. zmir turistik mıntskâsinda yol meselesini. şu tarzda anlamak lâzımdır: 1 — Geniş sna demiryollarının ıslahı, 2 — Büyük ve orta çaptaki is- tasyonları, dekovil, banliyö hatla- rile büyük köylere, kaplıcalara bağlamak. 3 — Asgari 300 metre irtifadaki tepelerden bilitibar turistik kıy- meti olan tepelere ve dağlara fü- niküler temi 4 — Biribirine çok uzak olmı- yan dağları bağlayacak havai haf- lar. 5 — Geniş asfalt yollar. d, B u mıntaka, haritaya baki- lmca demiryolu bakımın- dan, Marmara mıntakasına neza- ran çok daha talihlidir sanılır. Zi- ra haritada İzmirin Basmahane is- tasyonundan. başlıyan bir hatla Bandırmaya ve bu hattın Balıke- sir istasyonundan ayrılan bir hat la Kütahyaya, Manisa — Salihli — Alaşehir, Uşak üzerinden Afyon- karahisara, Alsancak İstasyonun- dan kalkan bir hatla Ödeiişe ve bu hattan Torbalıdan lan çok uzun bir kolu le Aydın — Denizli ve Eğirdir'e bağlı olduğu görülür. Bu hattın Çatal istasyonundan ayrı lân bir kolu Tirilye'ye gider. Şe hirle Buca ve Burnova gibi büyük sayfiye köyler arasında da ayrıca muntazam ve güzel banliyö tren- leri işler. Körfezde son sistem va- purlar devamlı seferler yaparlar. F akat İzmirden herhangi bir demiryolu seyahatine çık- tinız mu trene beyaz girersiniz trenden zenci “çıkarsınız. Çünkü İngilizler, satın aldığımız bu hat ları, bir mıntakayı imar maksai le değil istismar maksadile yap- mışlardır. Kısa banliyö yolculuğu için çok elverişli olan vagonlar tramvay arabaları kadar dardır, U- zun seferlerde insan mahvolur. Yazın en'sicak havalarında pen- cereler kapalı seyahate mecbur ka- hırsınız. Zira demiryolu tarlalara bir seviyede bulunduğu için yay» hı araba ile seyahat etmiş gibi © lursunuz, toz toprak içinde kalır- $ıniz hele bir yağmur yağmıyagör- sün. Etraf göl olur, tren ortada ka lar. Binaenaleyh her şeyden cv- vel bü hatları tarla seviyesinden yükseltmek, : her. vagona bir —— YAZAN: Nizamettin Nazif AM (1/0) 'Evian Konferansı, Yahudileri hürriyete kavuşturacak mı? ızmırın Meşhur kaç vantilâtör koymak, yağmur bi- rikintileri çok olan yerlerde ka- nallar açmak, hattâ daima intact bulunduracak tedbirler almak ve katarlarda mutlaka yemek vagonu ve yataklı vagon bulundurmak lâ- zımdır. İnsan yalnız gece yolculu- gu için yataklıda yer tutmaz. Se- kiz saat devam eden bir yolculuk rahata alışmış bir adamı turşuya çevireceği için bir yatak tutup u- zarrmak istiyecekler çok olur. va tarafına gelince, İzmiri baştan başa asfaltlamak lâzımdır kanaatindeyiz. Son yıllar» da yapılan yollar, bilhassa İzmiri Bergamaya bağlıyan yol fena de- ğildir. Lâkin turistik mıntaka ya ratmak demek, cezri bir imar ha- reketine girişmek demek olduğu- na göre, bundan böyle yalniz as- falt yol, geniş yol ve dayanıklı yol yaptırmağı düşünmek mevkiinde- yiz. I zmir mıntakası, İstanbul mintakasından daha büyük bir Yayılma yaptığı için bu mınta- kayı muhtelif tâli mıntakalara a- yırmamız ve her birisinin inkişa- fı için ayrı ayrı komiteler teşkil etmemiz doğru olacaktır. Şöyle ki: 1 — Izmir — Manisa mintaka- s. 3 — Ödemiş — Bayındır mınta- köst, 3 — Alaşehir (Filâdeltiya) mim- takası ilh.. Faraza Ödemiş mıntakasinı alalım; “ Burada bakınız neler bulabili riz: 1 — Bozdağ, 2 — Gölcük, S, ge roma 1 amanlardağı.. 3 — Dünyanın en güzel incirlik- leri, 4 — Bayındır kaplıcaları, $ — Meşhur Çakırcalının evi ve köyü, 8 — Tlk kurşun mevkii, Aydın oğullarının eski payitahtı Birgi ve uranın İnkişafını deruhde e- decek teşkilât şunları dü- şünebilir: 1 — Bozdağ — Bayındır kaplı- calari arasında havai hat, 2 — Birgi — Gölcük — Bozdağ arasında fün'küler, 3 — Ödemiş — Kaymakçı, Öde- miş — Birgi, Ödemiş — Bayındır goseleri. Görülüyor ki her biri büyük bir inkişaf istidadını haiz olan bu sâli muntakalardan biri için düşünüle- bilecek bu kadar iş vardır. Bunla- rın hepsini merkezileştirir ve fara- za sadece İzmire yükletirsek, tu- ristik mıntakayı iç ve diş turizm bakımından — tam randımanla İs- tismar edilecek bir hale sokmak için en az bir asır beklememiz Jâ- zum gelir. İKARSTA : Pusu Kurup Adam Öldüren Suçlu Asıldı Kars — Arpaçayın Cebeci köyün- den Halil oğlu İbrahimin karısı Rü kiye ile gayrimeşru münasebette bu lunan ve bunu idame için İbrahimi pusu kurup öldüren Çıldırın Çamur da köyünden Bedel oğullarından Haydar oğlu 328 doğumlu Garip De mir Haydar hakkında verilen idam cezası tatbik olunmuştur. İile 3,000 Tira toplamışlar, “cehaletin karanlığından ete AYI 7» Boş Mektep ,,.1.33 Yazan: Sabiha Zekeriya Sertel Bafra kazasının Selemenlik köyü- nün muhtarı, köylü namına gazeteye bir mektup gönderiyor, bu mektuhun altında bütün köy eşrafının imzaları var, Hükümet üç sene evvel köylüyü meklep yapmaya teşvik etmiş, mual. Im vereceğini vadetmiş. Köylüler de büyük fedakârlıklara katlanarak, diş lerinden, tırnaklarından arttırdıkları köylerini kurtaracak İolan bu nur kâbesini bir an evvel kur mak için, köyün ihtiyar kadınları, er- kekleri, delikanlıları, çocukları, birer amele gibi çalışmışlar, binanın temel lerini alınlarının teriyle ıslatarak bir mektep kurmuşlar. Fakat Maarif ho- ca göndermediği için mektep boş kal mış, Diyorlar ki: “Büyük ümitlerle meydana getirdiğimiz bu bina tam üç yıldır, çocuklarımızın küçücük dimağ ları gibi bomboş duruyor. Yüze yakın küy çocuğu peygamber gibi hoca göz- lüyor. Eğer başka fedakârlıklara gi- rişmemiz lâzımsa kaçacak değiliz. Ye ter ki mektebimizin kürsüsü daha faz In hoş ve öksüz kalmasın.” 9 Hükümetin, Maarifin, ilmi, maarifi köylere yaymak hususunda samimi- yetle ığına şüphe yok. Kendi teşvikiyle yapılan bir mektebin hoca sız kalmasının, Üç senedenberi boş, köy çocuklarının kafası gibi boş kal. masının sebebi, ya bu sesin maarife duyurulmaması, veya muallim katlı. ğa olabilir.İkincisi akla daha yakındır. Maarif mütemadiyen muallim kıtlı- fından müştekidir. Bu sebepledir ki köy muallimi yetiştirmek için ayrıca bir teşkilât yaptı. Fakat yeni uyanan, İilmin, maari kıymetini anlıyan köylerin adedi günden güne çoğak maktadır. Bunlar yiyeceklerinden ka sıp mekteplerini kendileri yapıyor, köylere ışık verecek olan bu kâbeyi kendi elleriyle kurup hazırlıyorlar. İhtiyacın bu kadar şuurla hissedildiği ğu yalla alar karat Haya. Köylülerin 'bu şikâyet mektubu bu- e ifadesidir. Karanlıktayız, gözle- rimiz görmüyor, hayata bakmak için ışığa İhtiyacımız var, bizi cehaletin karanlığından kurtarmak için elek- trik değil, gaz lâmbasına razıyız. Lâmbayı biz verelim, siz de bize gaz verin diyorlar. 5 Muallim kıtlığı, bütün istikbali, memleketin kültürel kalkınmasını tehdit eden bir tehlikedir. Maarif bu- nun önüne geçmek için muallim mek teplerine şimdi daha fazla ehemmi. yet veriyor, Mekteplerden yetişecek, usulle çalışacak muallimlerin kıyme ti, elbette ki bahası ödenmiyen bir kiymet ve kuvvettir. Fakat bunlar ye fişene kadar, kasabaları, köyleri ka- ranlık, mektepleri boş bırakmak, Kül tür tekâmülünün arasına hareketsiz, olduğu yerde sayan bir fasıla koy. maktır. Bunlar yetişene kadar ameli tedbirler almak zaruretindeyiz. Şehir lerde iş bulamıyan, işsizlikten şikâ- yet eden, okumuşlarımız var. Masri- fin başkanlığı altında bunları organi- ze ederek köylere göndermek, belki pedagoji kaidelerine uymaz, fakat ih tiyaca pek uyar kanaatindeyim. Köy Tü, muallimin parasını ödemeye, hat- tâ ona ev vermeye bile razı, Şehirli. nin köyden kaçması, hattâ İşsiz ve aç olarak İstanbulda yaşamayı tercih etmesi, kötü bir egoizmden başka birşey değildir. Ağızdan milliyetçi, hamiyetli, halkçı olmak çok kolay bir iştir, milliyetçi ve halkçı gençlerin bu ihtiyaç karşısında duygularmın samimiyetini göstermeleri zamanıdır. Köyde konfor yoktur, köyde eğlence köyde boş mektep, iktısadi ve dediyor, onu yüksek bir vazifeye ça giriyor. Bu sese arkasını çeviren şe- hirliye köylü “sen benden değilsin” derse haksızlık mı eder? Boş mektep, karanlık ve zifiri ka- ranlık köy, nüfusunun yüzde yetmiş beşini köylü teşkil eden bir memle- ket için, içtimai terakki ve tekâmü- Hin önüne dikilmiş bir Çin duvarıdır. Bu duvarı yıkmak için bu boş mekte bi doldurmak, bizden lâmbasına di. lendiği gazı vermek lâzım. iddi di | bm İREM