1 Haziran 1938 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9
zf dokuz aile ise, o süvarinin uni ve iaşesini temin ile İletti. Bu süvarinin atı ile bir Yiyeceği 25 çuval un, 10 ot, 10 ruble maaş olmak ü- p olunarak derhal veri- £E ZİZ e imi yaşında askere alınan bir İ, altmış yaşına gelinceye ka- İS kiste mecburdur. Bu süva- yer, harpte düşmana karşı atıldık Bibi, harp olmıyan zamanlarda Yerlerde de zabıta vazifesi ifa & i £ Süvarilerin en güzideleri, en tec- Pelileri seçilir; Şamilin malyeti- Verilirdi. Bunlara (İmamın, has İl alayı) denilirdi. Başlıca vazife. er, Şamili muhafaza etmekti. Çarlık siyaseti; her ne şekilde 0- aa olsun, Şamili imha etmek e- Sını takip ettiği için, muhtelif za inlarda birçok suikastler tertip ilmek istenilmişti, Onun için itler, Şamilin muhafazasına » derecede ehemmiyet verirler. | Harp zamanlarında kan ve ateş de yüzen Şamil, diğer vakitler- mütemadi bir muhafaza çembe- ile ihata edilirdi. İkametgâhı da- is tarassut altına alınır; girip çi- blara son derecede ehemmiyet B u muhafızların hemen hepsi de birer (fedai) addedilebi- di. Şamilin (Has mürit) leri ara- girenler, artık bütün dünyu alâkalarını keserlerdi. Bekâr , evlenmezlerdi olanlar 1- seneleföğ Ev, bark yüzü gör- İezlerdi. Adeta hayatlarını, var- İklarını ve canlarını, kâmilen Şı-. Nile vakfederlerdi. Piyadelerin askere alınması - sü- Mirilere nazaran - daha ehven şart tâbiydi. Fakat dağlı Türkler, sde askerliğini bir türlü seveme hişlerdi. Bunun sebebi ise, - düş- San piyadelerine mukabele edebil Mek için - orduya (süngülü tüfek) İh kabul edilmesi idi. Dağlı Türkler, süngülü tüfekten Hiç hoşlanmamışlar; piyade talim- rine de pek güç alışmışlardı. Ve Hapılan harplerde, düşmana karşı liç veyahut kama İle saldırmanın tevkini, süngülü tüfekte bulama- huşladrı. Ordu teşkilâtında, (10 - 100 - 1.000) esası kabul edilmişti. Her on Vefere bir (onbaşı); her yüz nefe- "e bir (yüzbaşı), her bin nefere de vir (binbaşı) kumanda ederdi. Çok aman, harp ile geçiyordu. Fakat darp olmıyan zamanlarda da, as- teri hamlatmâmak için talimlere ok ehemmiyet verilirdi. Harp ve talim haricinde kalan za tanlarda katiyen israf edilmezdi. #öyle boş vakitlerdede askere müritler tariki) nin umde ve esas- arına ait telkinler yapılır, vaizlar Yerilirdi, Şamil, teşkil ettiği hükümeti, din ve ahlâk) esasi üzerine kur- luğu için ordudaki efrat çok sıkı ir kontrol ve disipline tâbiydi, 7s bu usul, bütün halka da teşmil 'dilmişti. Müritlerin başlıca vazi- lerinden biri de, boş zamanlarda, huhiti gözden geçirmekti. Din, ah- âk ve fazilet düsturlarının hari- ine çıkanlar, derhal terziye edi- irdi. Bilhassa yabancılara ve şüp- teli adamlara son derecede ehem- niyet verilir; bunlardan düşman 'esabına çalıştıkları tesbit edilen. erin, hemen o ande kafası kesilir. li. Bu hususta en küçük bir ih- hâl ve müsamaha gösterilmez; ma *ret ve merhamet, katiyen akıl. an geçirilmezdi. vvelce topçuluğa ehemmi- yet vermiyen Şamil, (Ahol- ©) felâketi ile ona takaddüm eden âdiselerde, topların oynadığı mü- im rolü nazarı dikkate alarak or- kk Bkü — No: 74 — dusuna bu teşkilâtı da kabul ct- mişti. Şamilin ilk topunu, (Haci İbra- bim) İsminde bir mürit imal etmiş ti. Evvelce bir münasebetle ar- zetmiştik ki Şamil, top dökmeyi ve topçuluğu öğrenmek için İstan- bula ve Mısıra üç sanatkâr mürit göndermişti. İşte bu Hacı İbrahim bunlardan biri idi. İlk topu dökmek için (Kecilik) muharebesinde ele geçirilmiş olan kırık bir top model ittihaz edilmiş ti. Hacı İbrahim, bu kırık topun parçaların birleştirmiş... Bundan kalıp çıkarmış... Sonra bu parçalar la düşman tarafından atılmış olan gülleleri eriterek ilk topu böylece imal etmişti. Bu top. ilk tecrübe atışında, da- ğilıvermişti. Fakat, bu tecrübede hazır bulunan Şamil bu muvaffa- kıyetsizlik karşısında meyus ol- mak şu tarafa dursun; bilâkis bü- yük bir azim ve sebat göstermiş * — Artık bu işin arkasını bıra. kamayız. Düşmanlarımız böyle bir işe giriştiğimizi, lâkin muvaffak o- lamıyarak geri çekildiğimizi duyar larsa halimize gülerler... Bizi, aciz ile itham ederler, Ne yapıp ya- parek, başladığımız işi. bitirmeli- yiz. Demişti. Derhal harp yerlerindeki düş man mermileri toplatılmış; yeni- den işe girişilmişti. Ve birkaç tec- rübeden sonra, muvaffakiyet ka- zanılarak topçu kıtasısteşkil edil. MUŞ. , Dökülen topların demirleri, “düş man tarafından atılan güllelerden tedarik ediliyordu. Lâzım olan ba- Tut ise, zaten yerliler tarafından yapılıyordu. Bu askerlik teskilâtında, yaban- cılardan da çok fayda görülüyor- du. Evvelce de bir münasebetle ar zelmiştik ki; Çar ordusunda bulu- nan askerlerden, - bilhassa - Leh- liler ve Ukraynalılar sik sık kaçı- yorlar; Şamile iltica ediyorlardı. Bunlar, Şamilin ordusunda asker- lere iyi bakıldığını görür görmez derhal müracaat etmişler; kendile- rinin de ordu hizmetine kabulle- Tini Şamilden rica eylemişlerdi. Şamil, bu ricayı reddetmemişti. Adetleri bir hayli fazla olan bu mültecilerden, taburlar teşkil et. mişti, Ve bilhassa topçulukta bun- lardan çok istifade edilmişti. Şamil bir taraftan ordu teşkilâ- tına devam ederken diğer taraf- tan harp usullerinin tesbitine de ehemmiyet vermişti. Muhtelif yer lerde, istihkâm ve müdafaa mev- kileri tesis etmişti. Harp başlar baş Jamaz, derhal bu mevkiler işgal © dilir.. Seyyar müfrezelerde, bu müstahkem mevkiler arasında düş manla mücadeleye girişirdi. Eğer düşman ilerlemeye başlarsa; kadın lar, çocuklar, ihtiyarlar, aliller; der hal hayvanları, eşyaları, ihtiyat ec zaklarile; düşmanın bilmediği yer lere, ormanların kuytu köşelerine gönderilirdi. Nakledilemiyen er. zak ile tarlalara, derhal ateş veri. Tirdi. Vâkıâ bu yüzden, o harplerden sonra biraz sıkıntı çekilirdi. Fakat ayni zamanda, - işgal ettiği yerde yiyecek bulabileceğini ümit ede- rek erzak kafilelerini gerilerde ter keden - düşman da açlığa mahküm edilirdi. eyyar kuvvetlerin vazifele- ri çok mühimdi. Bunlara eski 'Türk usulleri mucibince dai- ma akıncılık vazifesi verilirdi. (Honzah) ta (İkinci imam, Hamzat Bey) i katledenlerin en başında bu Yunanlardan (Hacı Murat), Çarlıkla Şamil, Ordusuna Topun Lüzumunu Anlamıştı bozuştuktan sonra, Şamile iltica et miş.. Bu seyyar kuvvetlerden biri nin başına geçmişti. Ve bu işte ha Tikulâde yararlıklar göstermek su- retile temayüz etmiş; Şamilin cid- den takdir ettiği şahsiyetler arasına girmişti. Şamilin Nizam ordusu; 1843 se- mesinde, 6000 süvari ve piyadeyi geçmişti. Ve bu ordu İle kazandığı muvaffakiyetler arttıkça, bu mik- dar da gittikçe yükselmişti. Şamil; Çar ordusuna tamamile karşı koya cak kuvvet hazırlayıncaya kadar, yalnız bu küçük ordu ile iktifa et- memişti. Ehemmiyetli hurplerde, yine halk kuvvetlerine müracaat eylemişti. Şamilin en çok ehemmiyet verdi- Zi mesele, halkın tem bir adalet ve refah içinde yaşaması idi. Bu da ancak, (naipilerin (kadıların, (mol Jaiların hükümet kanunlarını mü- savat dairesinde tatbik etmesile müm) olabilirdi. Şamil, büyük salâhiyetlere malik olan (nsipllerle diğer memurların hareketlerini giz lice kontrol edebilmek için (Muh- tesib) namile müfettişler tayin et- tiği gibi, hükümet İdaresinin u- mümi âhengini tanzim etmek için de (müdür) lükler ihdas eylemiş- ti. Ve bu müdürlüklerden birini de, kendisine yardımcı olarak ye- tiştirdiği sevgili oğlu (Gazi Mu- hammet) e vermişti. Babasının bü tün kıymetli meziyetlerine tevarüs etmiş olan (Gazi Muhammet), o ta rihte henüz pek genç olduğu hal de; bu işte tam bir liyakat ve mu- vafakıyet göstermişti. (Devamı var) Bayanlara Limonlu Banyo yonun suyuna karıştırmak ta müm kündür amma, lavanta kokusu sir- Büyücek ve çokça sulu limon- lardan şimdi çok bulunuyor. Onlar dan üç tanesini akşamdan alır, di- $ardaki sarı kabuklarını soyduktan sora parça parça kesersiniz. Çe- kirdeklerini de ayıklıyarak toprak tan bir çömlek içinde kaynar suya atarsınız. Üzerini bezle örterek bü tün gece öyle bırakırsınız. Sabahleyin çömlekte limonlu suyu süzdükten sonra banyonuzun suyuna karıstırırsınız. Banyonun Suyu ılık, iyice ılık olm; ir. Bu limonlu banyo bir kere bü- tün vicude güzel bir koku verir. En iyi kolonya suları limon çiçek lerinin kokusile yapılanlardır. Kol ların ve göğüslerin açık olduğu bu mevsimde vücudün güzel bir li- mon kokusu çıkarması © kokuyu labilenleri - karanfil kokusu gibi çıldırtmazsa da - pek hoşnut eder. Kendinize de, daha banyo içindev- ken, limon kokusu serinlik ve fe- rahlık verir. Banyodan cıktıktan sonra da koku devam ettikçe o se- rinlik ve ferahlık duygusu devam eder, Limonlu banyonun büyük bir faydası daha: Bu banyo insanı zayıflatır derler. Rivayet Hnidis- tandan gelmistir. Hintli güzellerin sişman olmadıklarına bakılırsa ri- vayete inanılabilir. Mutlaka zayıf. lamak istenilince aç gezerek zayıf lamaktan, limonla banvo yaparak zayıflamak - hattâ zayıflamamak - elbette daha iyidir. Limon kokusunu sevmiyen pek »x olmakla beraber, sayet o koku dan hoslanmazsanız lavanta çiçeği nin kokusile de banyo yapmak mümkündür. Fakat ona daha önce- den hazırlanmak lâzımdır. Yarım kilo karlar levanta çiçeğini havan- da ezdikten sonra bir İltre sirke icine koyarak üç gün öyle bırakır. smız. Sonra süzer ve sise icinde sâklarsınız. Banyo yapacağınız 2n- man suyum icerisine bundan istedi- Ziniz kadar karıştırırsınız... Yine © kadar levanta ciceğini çokça sa i- «inde bir saat kavnatın sonra ban SANAYİ : Fabrikacılar Durmadan Mayo Dokuyorlar Yaz mevsimi girmiş olduğundan muhtelif sanayiden bazıları faali- yetlerini azaltmıya bazıları da artır- mıya başlamışlardır. Yünlü işliyen müesseselerle trikotaj, yün fanilâ, erkek çorabı yapan fabrika ve ime- lâthaneler işlerini hafifletmişlerdir. Pamuklu işliyenler faaliyetlerine de İvam etmektedirler. Banyo mevsimi girdiğinden mayocular fazla mal ye tiştirmiye çalışıyorlar, Inşaat işleri ide arttığından tuğla harmanlarında çalışmalar başlamıştır. Tuğlacı ve çamurcu İşçilerin gündelikleri de artırılmıştır. Gazöz fabrikaları da geceli gündüzlü çalışmıya koyul- muşlardır. Ticaret Odası Gazözcüle- rin mesaisini ve yaptıkları gazözle- rin mahiyetini tetkik ettirmekte- dir. Müstahzarat Yapmak İstiyor Viyanada bir fabrika memleketi- mizde Bazı sanayi maddeleri yap- mak arzusunda bulunduğunu Tica ret Odamıza bildirmiştir. Bu mües- sescnin bilhassa mobilya cilâsı, ko- kulu sabun, pudra ve diş macunu gi- bi bazı müstahzaratı yapmak istedi- Hi anlaşılmıştır. Müessese, odadan bu maddelerin Türkiyedeki revacı- nın derecesini sormuştur. Kaplamalık Tahta Satacaklar Pariste tahtalık ve kaplamalık ce- Viz tahtalarını yapan bir fabrika 'Ti- taret Odamıza müracaatla bu gibi mamulâtı Türkiyeye ithal etmek is- tediğini bildirmiştir. Oda keyfiyeti alâkadarlara bildirmiştir. Bir Mümessil Arıyor Film, kâğıt, plâk vesair fotoğraf malzemesi yapan mühim bir fabrika nın Ainadaki. mümessili Ticaret O» damıza müracaatla bu gibi malzeme- nin Türkiye ve Balkanlarda satişini temin için bir Türk mümessil ara» dığını bildirmiştir. ri, zayıflatmak dej dü ve deriyi kuvvetlendirerek gü- zelleştirmek, hem de güzel koku vermektir, ğ Yine deriyi kuvvetlendirerek gü zelleştirmek için şu karışık terkip le banyo yaparlar; Gülsuyu 100 gram; teinlure de myrrhe 50 gram, teinture de benzoin 50 gram; Ti- mon esansı 3 gram, iki buçuk litre su içerisine karıştırılarak hanyo- nun suyuna katılır. Bu türlü ban- yonun deriyi gençleştirdiği kabul edildiği için banyo suyunun içine katılan karışık terkibe bekâret sü- tü derler. Gerçekten genelik ver- mese de deriyi hiç olmazsa bir gün taze göstermesi, hem de ona güzel koku vermesi yine teselli ge tirir... Kimisi de basit güzel kokulara kanaat etmez de, bu zamanın esans ları gibi, karışık ve keskin güzel koku saçmak ister. Onlara da: ke- kik otu, satır otu, çöröğotu, ada- sayı, biberya yaprakları hepsin. den yarım kilo, yine o kadar pirinç unu ve arpa unuyla karıştırılarak, bir tutam da tuz atıldıktan sonra iki bucuk litre su icinde kaynatılır, daha sonra süzülerek banya suyu- na karıştırılır. Bu kadar cok koku bir araya gelince İnsanm burnu- na Misir çarşısı kokusunu getirir. se de sinirleri teskin etmeğe çok yarar, Yaz mevsiminde gelen kaşınma- ya karşı: bir kilo nişastanm üze- rine ilc litre sıcak su dökülerek hepsi birden banyonun suyuna ka- rıstırılır. Pok nazik deriler için ke pek banyosu: Bir kilo kepek hez- den bir torba içinde banyo suyu- ma konulur ve torba arada sırada elle sıkılır. Sert cildi yumuşatmak icin de: banyonun suyuna bir litre karıstırılabilir. gliserin GÜNLÜK i ; geli vakit geçirilmiştir. dolu buğdaylarından 225 bin kilo yu muşak 5,28 kuruştan satılmıştır. Tüc car nâmmna seksen bin kilo yumu - şik 5,34.5,37,5 kuruştan ve otuz bin kilo veri buğday 521-532 kuruştan satılmıştır. * Haydarpaşa teslimi çuvalı olarak satılmak üzere piyasamıza gelen on dört bin kiloluk ufak kuru fasulye kilosu 8,20 kuruştan satılmıştır. Kütahya, Ilgın, Çakılı mıntakala- rından, gönderilmiş olan üç partide yetmiş beş bin kiloluk arpa satılmış ve kilosu 4,21-4,24 çuruş arasında ve zilmiştir, * Dün piyasamıza getirilmiş olan iş fındıkların kilosu 48 kuruştan iç ba demler 88 kuruştan, beyaz peynir- ler 30-22-35,22 kuruştan, kaşerler 50 Kuruştan, ekstra zeytinyağı kilosu 43-45 kuruş arasında satılmıştır. .... ŞARK MINTAKASINDA : Yeni Şeker Fabrikasının Hazırlıkları Şark mıntakasında kurulacak yeni şeker fabrikası için hazırlıklar başla mıştır. Geçen sene Erzurum, Erzin- can, Hasankale ve civarında pancar ajraati yapılıp yapılamıyacağı hak- kinda şeker şirketi mütehassısları ta- rafından yapılan tetkikler müsbet netice vermiştir. Bu tetkikler neti- cesine göre bu #ene bu mıntakalarda ilk defa olarak şeker pancarı ziraati- ne başlanmıştır. Tecrübe ziraati ola- rak yapılan bu pancar ziraatinden almacak mahsullerin tahlilleri yapı- lacak ve bu suretle Şarkın pancar muntakaları da tesbit edilmiş buluna çaktır. Şeker fabrikasının kurulması inin Erzuruma bağlanmasile birlikte başlamış ola- caktır, FabrikanınErzurum, Erzincan veya Hasankalede mi inşası henüz kati olarak kararlaşmış olmamakla beraber, bu üç mıntakanın en verim- M bir merkezinin tercih edileceği ta- bii görülmektedir. a iel ml ( N . BORSA | | İ 3 — 138 ÇEKLER | Acıiş Karan İ Paris 28805 o 28.605 New-York 0.10504 O 07M0 İ mütane 151012 1samiz | İ Brüksel Mermi ARDA) İ Atine mz e hgs 34075 34B7Sİ i 65.008 6s008 İ Amsterdam 1430 1439 ! Prag 228025 20405 İ İ Medrid 18162. 13462 | Berlin 108 18 | Varşova 4212 ame Budapeşte 4.0125. 40125 Bükreş 1087416. 106.7415 | Belgrad 340918 340618 | Yokohama 27454 27a4İ İ Stokholm 44132. 332İ j Kenara 622— 6a— | | Moskova mi5 275 | PARALAR İ İ Alış Baş Prank İ Doler : i ret ğ İ Belçim Pe, : Drahmi 8 evlere Pr, 5 i im i | Florin i Kron Çek z İ Mark Zios | İ Pense : Ley Dinar SAVAŞTEPEDE : Balıkesirlilerin Gezintisi Savaştepe, “TAN” — Bahkesir şe hir klübü buraya bir tenezzih ter. tip etmiş, hususi bir tren misafrle. ri getirmiştir. Pek meşhur olan çam- lığımızda akşama kadar dansedilmiş mahalli oyunlar oynanmış ve çok ne BUĞDAYCILIK : Sert Buyğday Fiatları Biraz Yükseldi Ziraat Bankası Anadoludaki muh- telif silolarda bulunan yumuşak ve sert buğdaylarından her gün piyasa- mıza mal getirtip satmaktadır. Ban- kanın piyasada nâzim bir rol oyna- ması fiyatların yükselmesinin önüne geçmiş olmakla beraber şehrin ihti. yacı olan buğdayların da kolaylıkla temin edilmesine yardım etmektedir. Bon günlere kadar sert buğdayları değirmencilere ve kırmacılara 5,20 kuruşa veren banka, ayni zamanda vir miktar buğdayı da tüccara satmı- ya başlamış, bu suretle İstanbul ei- varında bazı yerlere buğday gönde- rilmesini kolaylaştırmıştır. o Ancak tüccara verilen sert buğdayların dün her nedense fiyatları birdenbire yük selmiştir. Ziraat Bankası buğdaylarından al mak istiyenlere banka, buğdayları 5,33 kuruştan aşağı vermemiştir. Bu vaziyet karşısında tüccar 5 - 8 çavdarlı Afyon buğdaylarından an- cak iki vagon almışlardır. ZİRAAT: Trakyada Mahsul Vaziyeti Bu Yıl Çok İyi Trakyada mahsulâtın vaziyeti çok iyidir. Bazı mıntakalarda ekinler ge- lişmiştir, Yazlık ekinler için yağmu- ra ihtiyaç görülmiye başlamıştır. Yazlık ekinlerin dahi kışlıklar gibi feyizli olması için bugünlerde yağ- mura ihtiyaç vardır. Kışlık mahsu- lâtın durumu mükemmeldir. - İstan» bul Vilâyeti mıntâkasının ber tara fında ekinler çok iyi Vaziyetini mü- hafaza etmektedir. Bu haftadan iti- baren bazı yerlerde arpalar kemale gelmiş bulunacaktır. Yazlık zeriya- tın vaziyeti de iyi gitmektedir. Mey valar kemale gelmiye başlamıştır. Bu sene, geçen seneye nisbetle daha fazla sebze ekilmiştir. TAHVİLAT : : : Ikramiyeli : Tahviller ug ğe Değiştiriliyor 3322 numaralı kanun hükümlerile Maliye Vekâleti ve Merkez Bankası arasında yapılan mukavele hükümle rine göre çıkarılacak ikramiyeli1938 tahvillerinin 1918 - 1934 dahili istik- raz tahvillerile mübadelesne bugün- den itibaren başlanacaktır, Bu müba- dele 1918 - 1334 dahili İstikraza ait asli senetler üzerinden yapılacaktır. Bir adet 20 lira itibari kıymetinde birlik tahvile mukabil bir adet, bir a- det yüz lira itibari kıymetinde beşlik tahvile mukabil beş adet, bir adet beş yüz lira itibari kıymetinde 25 lik tah- vile mukabil 25 adet, beheri 20 lira itibari kıymetinde ikramiyeli 1938 tahvillerini temsil eden muvakkat makbuzların verilmesine başlanacak tur. Mübadele işini bir temmuza ka- dar Merkez, Iş, Ziraat Bankaları, şu- beleri ve ajanları yapacaktır. Bu ta- rihten sonra bü işi yalnız Cümhuri- yet Merkez bankası yapacaktır. Yeni tahvillerin ikramiyesi ikinci teşrinin birinci günü çekilecektir. İnn kin Aki sn in in
