28 Mayıs 1938 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

28-5-938 AKALEDEN MABAT) Yarılan |Abluka Cemberi ! (Başı 1 incide) İ im" Ve inkişaf kaynağı bulma- | ka ti biy sömürge zihniyetinin Tak t"l—îfiyeye uğratılmasında ara | ıi'—"-'ügehr T.üt"kiye, hakiki mânada bir is- | iklâle kavuştuğu zaman em- ı :îmst sermaye açıktan açığa düş- | "%_vul)'etme geçti. Ümidi şu idi: Mkl.:: Mali işlerine sahip olamı- bütçelerinde açık verecek- : hz' 'lklntıya düşecekler.... O zaman iyete geçeceğiz. — Istiklâl du- ' Mi yıkacağız. Yeni Türkiyeye Usallat olacak, sömürmek mum— I:m:h herşeyi sömüreceğiz.” âl mücadelesi, Lausanne sul- €n sonra durmadı. Mali ve iktı- ”hadn bütün şiddetile devam ğer taraftan emperyalist ser- ma e küş uçurmuüyordu. Avrupa ._' eketlerinden birinden bize ser- *Ye gelmesi için bir teşebbüs olsa h““ tazyik vasıtalarına başvuru- ’131 bozuyordu. Amerika gibi taz- #dilmesine ihtimal olmıyan saha- ! düşmanca bir istihbar sistemi |.. ak tutuyordu. Türkiyeye gele- bir Amerikan sermaysi, istihbar © ya Düyunu Umumiye idaresine |h. * buna yakın duran bir bankaya P yordu. Aldıkları malümat, ' Na heveslerini kökünden kesecek ! — Mahiyette bulunuyordu. 'ıdı 4 mperyalist sermayenin bu boy kotuna ve düşmanlığına rağ- Türkiyede harikalar biribirini “İP etti. Türkiye bütçe açığı ver- i. Günü gününe yaşamak için, Si gibi her ay maaş ödemek için Seye ihtiyaç duymadı. Aksine 0- |. *& kendi mali membalarından ye- N bir milli müdafaa sistemi kurdu, e kilometrelik demiryolu yap / Yarım milyondan fazla mübadil |. uhacir yerleştirdi. Bir Ankaro | , /attı. Bütün bir milli banka ve h. © sanayi ssitemi vücude getirdi. ve iktışadi istiklâlini günden İ ' kökleştirdi. Bütün dünya hay- )? hayran gördü ki ortada kuvvet- | , Sağlam, ne istediğini bilir ve her n ' Tar verdiği noktaya varmaya kud- H | li bir Türkiye var. Öyle bir Türki ! ki macera heveslerinden uzaktır V |* Yakın Şarkta ve Avrupada barış ,, İStikrarın en kuvvetli desteklerin- h biridir... Tw ürkiye ile İngiltere arasında coğrafi ve siyasi sebeplerle dil bir menfaat birliği var. Bunu &i İaraf ta son senelerin hâdiseleri ;;“lnda yeniden keşfetti. Eski Türk- İk Biliz dostluk köprüsü en kuvvetli şekilde kuruldu. Karabük işi, bu öprü yoliyle Türkiyeye varan ilk |Füşterek harekettir. lnîl.ınuı'ı arkasından Londrada yapı- L mali anlaşma, Türkiyenin hariç- Mali münasebetlerinde tamamile devrin açılması demektir. Bu %Vlrde mali istiklâli tasdik edilen, ıvı sıfatile muamele gören, ma- hll ve dürüst bir alış veriş esası üze- ;llhe kredi ve sermaye bulan bir Tür Ye vardır. Londra anlaşmasının hakiki mâna- emperyalist sermayenin devam %tirmeye çalıştığı abluka çemberi- h Türk - İngiliz dostluğunun ve iki mleekt arasındaki yüksek menfa- * birliğinin kuvvet ve tesirile yarıl- sıdır. | Londra anlaşması, :memleketimi- hariçle olan iktısadi münasebet- ı'h için bir dönüm noktasıdır. Sam- n Sakarya, Dumlupınar, Lausan- he, Montreüx gibi kelimelerin delâ- I*t ettiği tam istiklâl zincirinde yer ya lâyik bir hâdisedir, Ş Ahmet Emin YALMAN Büdce Müzakereleri Nihayete Erdi (Başı 6 ncıda) Italyanın Boğazlar mukavelesine iltihakı aramızdaki gittikçe artan dostluk münasebetlerimizin yeni bir tezahürü olmuştur. Almanya ile ber- devam olan iyi münasebetlerin, Ber-” linde açılması derpiş edilen müzake- relerin önümüzdeki ayın sonlarına doğru yapılması kararı, iktısadi saha da yeni bir genişliğe mazhar olaca- ğını ümit ettirmektedir. Münasebetlerimizde istikrar ve inkişaf Cümhuriyet hükümetinin diğer bü yük ve küçük devletlerle olan müna- sebetlerinde âhenkli bir istikrar ve inkişaf devam etmektedir. Size bütün açıklığı ile arz ve izah ettiğim siyasetimizin ve kuvvetli düst luklarımızın son aylardaki tezahür vesilelerini de söylemeliyim ki hari- ci politikamızın tam manzarasını gös termiş olayım: Malümunuz olduğu üzere müsta- kil ve kardeş Mısıra ilk Hariciye Ve- kili olarak gitmekle mesut oldum, Orada gördüğüm dostluk asarı ciıi- den' büyük ve iki memleketin sami- mi münasebetlerinin delilidir. Başvekilimizin refakatinde oldu- ğum halde Yunan ve Yugoslav müt- tefiklerimizin mümtaz Ticalini ziya- ret ettiğimizi biliyorsunuz. Bu iki dost ve müttefik memlekette bize karşı gösterilen çok iyi kabul ancak Balkan müttefikleri milletleri ile mil letimiz arasındaki çözülmez kardeş- lik bağlarının heyecanlı tezahüratı 60- larak tavsif olunabilir. Sonbaharda diğer müttefikimiz Ru manya ricalini de ayni hissiyat ile meşbu olarak ayni suretle ziyareti- miz mukarrerdir. K | Vali Muhakeme Edilecek (Başı 1 incide) karması ve umum kaldırım müteah- hitliğini B. Eşrefe vermesi söyleni- Or. € Biz Belediyedeki yolsuzluklara da ir aldığımız muhtelif haberlerle be- raber bu malümatı da geçen ilkkâ- nunda neşrettik. Maksadımız, umu- mi faatlerin kor bekçi- lik etmek hususunda bir gazeteye dü- şen tabii rolü wpmaktı Hükümetimi te ta allük eden her işte gösterdiği hassa- siyeti ve titizliği bu işte de derhal ortaya koydu. İstanbula teftiş heyeti reisi B. Tevfik Talâtın reisliği altın- da bir teftiş heyeti geldi. Bu heyet esaslı bir surette tetkiklerini yaptı. Her mesele hakkındaki tetkikler ik- mal edildikçe bir fezleke şklinde Ve- kâlete göndrdi. Tamam olan ilk fezleke asri mezar lık yolsuzluğuna dairdir. Dahiliye Vekâleti, icabının yapılması için bu- nu Devlet Şürasına sevketmistir.. Devlet Şürasının umumi iheyeti de işi tetkik etmiş, muhakemeye 1tüzum kararını vermiştir. di Kanunlarımıza göre bu davaya Devlet Şürasında bakılacak ve mu- hakeme aleni olacaktır. Demek ki hükümet mekanizma- mız, yolsuzluk sözü karşısında der- hal harekete gelmiş, her makam ken dine düşen vazifeyi büyük bir dürüst lük, ciddiyet ve vakarla yapmıştır. Her Türk vatandaşı, bir kanun mem leketinin evlâdı olmakla iftihar ede- bilir. Bu hâdisede teyit etmiştir ki, Ke- malist Türkiyede her hak milletin- dir. Umumi menfaate saygısızlığa de lâlet edebilecek her hareketin hesabı sorulur. $ a R Son seyahatimiz komşu ve dost Bulgaristanın kıymetli rica- lini de ziyaret etmek fırsatını bulduk ve iyi komşuluk ve dostluk münase- betlerimizi karşılıklı teyit etmekle bahtiyar olduk. İçinde bulunduğumuz sene zarfın- da derpiş edilen harici faaliyetimizin başlıcalarını tamamile arzetmiş ol- mak için dost Macaristana borçlu ol- duğumuz ziyareti yerine getirmek ta savvurunda bulunduğumuzu Ja mem nuniyetle kaydetmeliyim. Arkadaşlarım, Görüyorsunuz ki imti duygula- lerin inkişafı ar iyi pek tabii oluyor. İstikametini ve çalışma tatzını Şe fimiz Atatürkün yüksek ilham ve ir- şatlarından alan dahilde ve hariçte herkesin itimad ve sevgisini kazanan senelerden beri takipp ettiğimiz bu harici siyaset yolunda yürümekte de vam edeceğimizi arzeylerim.” Hariciye bütçesinin müzakeresine geçildi ve kabul olundu. Bundan son ra ziraat bütçesi müzakere ve kabul olundu. En son olarak varidat büt- çesi tasvip edildi. Bu suretle Pazar- beri devam eden bütçe müza- rın karşılaştığı devletler ve milletler kereleri bitmiş oldu. "ANNELERE ÖĞÜT,, KİTABI Sıhhat ve İçtimat Muavenet Ve- kâletinin, halkı aydınlatmak üze- re, en son bısntımş olduiu güzel öğüt,, ancak elli sayfalık minıminı. fakat gerçekten mükemmel, faydalı, hem de herkese lüzumlu bir eserdir. Çocuk bakımı, bugün başlı başı- na geniş bir ilim olmuştur, o ilmin koca koca treteleri vardır. Onlar- dan hulâsa edilerek yazılan kitap- lar bile epeyce büyük ciltler teşkil ederler. Onun için insan bu mini- mini kitabı eline alınca, ilkin, ço- çuk bakımı bilgilerinin genışlığmı hatırlıyarak, o kadar çok, ve hepsi de lüzumlu bu kadar az sayıda kü- çük sayfalara nasıl sığdırılabilir diye düşünüyor. Fakat bu zarif kitabı okudukca, her sayfada insanın hayreti artı- yor. Çocuk bakımı ilminin hiçbir tarafı feda edilmeden hepsi - hem de her annenin kolayca anlıyabile- ceği güzel bir üslüpta - buraya gığ. malı? 3 Bir yaşına kadar bebeğin bakımı, bu fasılda bebeğin yiye- ceği, içeceği şeyler, anne sütü, an- ne kendi sütünü vermezse, çocu - ğun giyeceği. 4 Bebeğin dişleri. 5 Bebeğin odası, yatağı, yıkanma- sı, oyuncakları bile, 6 Bebeğin ba- şına gelebilecek kazalara karşı a- hnacak tedbirler. 7 Açık hava, gü- neş ışığı. 8 Bebeğin hayatını teh- dit eden salgın hastalıklar. 9 Be- beğin bünyesini tehdit eden has - talıklar. 10 Yeşil ishal, 11 Bebeği yazın ve kışın en çok öldüren has- talı korumak... En sonunda da, 12 inci fasıl, be- bek ölümü. Bu son fasıl dünyada en acıklı mevzua dokunuyor.Sade- ce duygu bakımından acıklı demek istemiyorum. Her memleketin men faati bakımından acıklı, Yeni doğan bir çocuk, küçük bir et puçuı,b:îiht onun ıoıındııı ne Belki büyük ıdım olıcık, ııuyuk bir şey dırılmış kitabın mütevazi i altında mükemmellik göze çarpı - yor. İlk sayfadaki önsüz daha ilk i- ki satırında: “Bir ülkede nüfusun artması o ülkede doğ'umun çoğalması, ölü - mün ve bilhassa çocuk ö- Eminönü İstimlâki Genişliyor Eminönünde yıkılmakta olan Va- lİde Hanının bulunduğu adadaki di- ©r 29 binanın istimlâk formalitesi- ilk kısmını teşkil eden tebligat amlanmıştır. Bu adadaki diğer binaların istim- formaliteleri ancak Temmuz baş llhnda tamam olacak ve derhal bun- ıq"lıı da yıktırılmalarına başlanacak- Va.lide Hanının yıkılması işi de H&zimn da tamaml İet tır. lümlerinin önüne ilmesi ile ka- bildir.., Diyerek büyük bir hakikati en kısa sözlerle ifade ediyor. Vaktile, İngiliz Başvekili Lord Bikonsfild, ayni mevzuu anlatmak isterken, meşhur nutkunda fikrini bu kadar veciz olarak söyliyememişti. Bir çocuğun iyi doğması, iyi bü- yümesi, annesinin daha gebelikte kendisinin sağlığına dikkat etme - sine bağlı olduğundan kitap, ha- mile annenin yiyeceği, bakımı ve alacağı tedbirlerle söze başlıyor. Ondan sonraki on bir fasılın bu- rada ancak başi gösterebi- Teceğim: 2 Anne çocuğunu nerede doğur- icat ed bütün insanların, medeniyetin ilerlemesi- ne sebep olacak. Yeni doğan çocuk memlketi icin, bütün dünya için bir umuttur. Bizd eski devlet adamlarından biri: — Bu memleket çocuklarının her birinin değeri bence bir milyon al- tındır... - Dermiş ve böyle demekle de al- danırmış., Cünkü her çocuk milyon- ların ve milyarların da üstünde, dünyaya bir umut getirir. Bebeğin ölümü umudun kaybolması demek- tir. Yine bir İngiliz Bışvckilî Gla- dston (tesadüf, ' söz İngiliz Başvekilleri üzerinde): — Bir gün gelecek hekimler lnll- letlerin rehberleri olacak... Demiş. Sıhhat Vekâletinin tlkır- dığı annelere öğüt kitabı o günün geldiğini haber verir gibi, Türk milletine saadete erişmek için en TAN —a Elektrik Şirketinin satın Alınma Mukavelesı (Başı 1 incide) velenin akdi ve bu ay başından itibaren artık devlet eline geç - miş bulunacak olan İstanbul elek trik Şirketinin esas ve mahiye- ti ve geçirdiği safhalar etrafın- da bu münasebetle Nafıa Vekili- miz Ali Çetinkayanın çok şayanı dikkat beyınutta bulunacağı kuv vetle tahmi: kt hal tır. G — Mübayaa bedeli on bir mil- yon Türk lirası olarak tesbit edilmiş ve buna mağaza mevcudu kıymetleri olarak takdir edilen 800 bin lira ilâ- ve edilerek satın alma — kıymeti 11,800,000 lira olarak katiyet kesbet miştir. Ecnebi şirketlerle yapılan i hükümete geçmiş tadır. Nafıa Vekilimizin üzerinde büyük bir dikkatle durarak ve * büyük bir muvaffakıyetle başar mış olduğu satın alma mukave- lesinin umumi hatlarını bildiri- yorum. A — İmtiyaz mukavelesi vesaire ile şirkete bahşedilmiş asli ve feri bü tün imtiyaz hak ve menfaatleri, bi- lümum şebeke, fabrika tesisatı, leva- zım ve mefruşatın hepsi, şirketin Türkiyedeki bütün menkul ve gayri- menkul hak ve menfaatleri, 1 Kânu nusani 1938 tarihinden muteber ol- mak üzere hükümete devir ve temli- kini şirket kabul etmiştir. 1 Kânunusani 938 den itibaren şir ketin işletme varidat ve masarifatı hükümete ait olacaktır. B — 1 Kânunusani 938 den evvel şirketin bütün akit ve vecibeleri şir- kete aittir. Ancak bu akitlerden hük- mü bu tarihten sonraya ait olanlar hükümete aittir. 1 Kânunusani 1938 den sonraki zaman için şirketçe ödenmiş paralar varsa bunlar şirkete ödenecektir. 1 Kânunusani 1938 den evvel si- pariş olunup ta mağazaya girmemiş malların bedeline mukabil şirketçe bu tarihten evvel ödenmiş paralar varsa bu para 1937 bilânçosunda mu kayyet olmamak şartiyle hükümetçe ödenecektir. 1 Kânunusani 1938 den evvel ma- ğazaya girmiş olan malzeme bedeli şirketçe ödenecektir. Bu tarihten sonra şirketçe yapılmış olan akitler hükümetçe ifa ol ktır. C — Müşterilerle halen mer'i bu- lunan bilcümle abonman senetlerile mukavelât eskisi gibi cari olacaktır. Müşterilerin 1 Kânunusani 1938 den evvelki zamana ait borçları şirketin- 1937 ve 1938 seneerine sari faturaların tahakkuku yine bu sene lere ait günlerin adedi nisbetinde ta- raflar arasında tasfiye olunacaktır. Büyük sarfiyat yapan müşteriler, günlük kayıtlar üzerinden hesapla- nacak ve günlük kayıtları olmiıyan- lar hakkında günlerin adet nisbeti nazarı dikkate alınacaktır. Bu esas dahilinde tahakkuk ede- cek şirket alacağı, hükümet mesuli- yet kabul etmiyerek, ve takibata gi- rişmemek şartiyle yüzde beş tahsil ücreti mukabilinde — müşterilerden tahsilâtta bulunulacaktır. Şirket bu alacakları takipte serbesttir. Şirket müşterilerinden âldığı nakit, temi- nat mektupları, avans ve depozitola- rı 1 Temmuz 1938 tarihinde hüküme te devredecektir. İsimleri malüm is- tihkak sahiplerinin bir listesi de ay- ni tarihte şirket tarafından hüküme- te verilmiş olacaktır. Şirket müşterilerin hesabında ya- zılı bu paralardan ve teminatlardan alacağının ödenmemiş olan miktarı- nın mahsubunu istemek hakkını haizdir. D — Şirket resmi, hususi, fenni, bilümum evrak ve vesaikini tama- men hükümete devredecektir. Muha sebeye ait dosyalar, bilânçolar vesa- ir hesap defterlerini de teslime mec- burdur. E — Hükümete temlik için lâzım gelen kâfi masarif hükümetçe temin olunacaktır. Şirket devir ve ferağ mukavelesinin ifası için hükümetin göstereceği zevata bir vekâletname verecektir. Arsalar üzerindeki bina- lar tapuca kayıtlı değilse bu muame- le için yapılacak masrafları da hükü met ödiyecektir. F — Umum müdur hariç diğer me mur ve 1 öetaha il anlaşmalara göre ecnebi pa ra üzerinden borçlanılması burada da kabul edilerek 11 milyon 800 bin Türk lirası 1,873,000 İngiliz lirası o- larak kabul edilmiştir. Hükümet bu bedeli yüzde beş faizli 1938 Türk borcu tahvilleri namı altında ödiye- cektir. Tahvillerin beheri 10 İngiliz lirası kıymetinde 187,300 adet ve 43 ku- ponlu olacaktır. Tahvillerin itfası ve kuponların tediyesi altı ayda bir ya- pılacaktır. Beher kuponun kıymeti beş şilindir. İlk itfaya 1 Kânunusa- ni 1940 dan itibaren başlanacaktır. Tediye, borsa yerleri, mali servis, tahvillerin itfası, müruru zaman, ko misyon ve servis masrafları tama- men Türk borcu tahvillerinin — tâb iolduğu şeraite uyg A * Tahvil ve kuponlar vergilerden muaf tutulmuştur. H — Hükümet 10 Kânunuevvel 1938 ve 10 Haziran 1939 ve Kânu- nuevvel 1939 tarihlerinde satın al- ma bedelinin altışar aylık faizi kar- şılığı olmak üzere ve masraflar da dahil bulunmak üzere 47,925 İngiliz lirası ödiyecektir. Bundan başka 1 Kânunusani 1940 tan başlamak üze- re her altı ayda bir masraflar dahil olarak 75,413 liralık taksit verecek- tir. N 10 Haziran ve 10 Kânunuevvel ta- rıhlerınde Osmanh Bankası Londra ktir. Tak in tediyesinde Türk borcunun halen ta- bi olduğu ve atiyen tabi olacağı ah- kâma yani ve mer'i olan itilâfname- de yapılacak tâdilât ve tahdidat, tec dit veya tahditlere göre ifa edilecek- tir. İ — Hükümet ve şirket, yekdiğeri- nin üzerinde olan mukavele vesair hususattaki iddia ve mütalebelerin- de biribirleini ibra ederler, Tarife tatbikatında müşterilerden fazla al- dığı paralar dolayısiyle şirket tebrie edilmiştir. İbrada belediye hariç bırakılmış- tır. J — Şirket tesisatının devir ve teslim muamelesine 1 Haziran 1938 de başlanacak ve bir ayda bitirilerek hükümete intikal ettirilecektir. Ingiltere Ile Mali Anlaşma Imzalandı (Başı 1 incide)) bildirmiştir. Mister Chamberlain'in, Türkiyenin zırhlılarını İngilterede yaptıracağını, İngiltereden mühim- mat alacağını, ve tediyatı sonra ya- pacağını, İngiltere hükümetinin bu- nu tekeffül ettiğini anlatmıştır. Türkiye hükümeti bundan böyle İngiltereye ihracatını 500,000 ster- lin derecesine kadar yükseltecek, bundan başka İngiltere tediyat mu- kabilinde de siparişlerini alacaktır. Türkiye yeni kredi sayesinde bil- hassa madeni kaynaklarını istismar için İngiltereden makineler alacak- tır. Bundan başka Türkiye limanla- rını ıslah edecek ve iki taraf arasın- da münakalâtı yapacak bir gemi kumpanyası kurulacaktır. Hâdise İngilterede memnuniyetle karşılanmıştır. Anlaşma hakkında Ajansın verdiği malümat Londra, 27 (A.A.) — Avam Kama rasında Başvekil B. Çemberlayn, Türk ekonomi heyeti ile müzakere- lerin bugün imza edilen üç anlaşma- ya varmış olduğunu bildirmiş ve bu 1938 tarihinde olanları hükümete in- tikal edecektir. Şirket 31 Kânunu- evvel 1937 deki vaziye'e göre ihtiyat sandığı, muavenet sandığı, hususi sermaye ve ikraz sandığı mevcutları- ni hükümete teslim edecektir. Şir- ket memurları kanunu ve iş akitle- rinden mütevellit mesuliyetten kur- üç anlaş aşağıdaki esasları ih- tiva eylediğimi ilâve etmiştir: 1 — İhracat kredileri dairesi, Tür- kiyeye on milyon İngiliz lirasına ka dar İngilterede imal edilmiş mal ih- racı hakkında garanti vermeyi ka- bul eylemiştir. 2 — 1936 ticaret ve küring anlaş masına teknik bir fasıl ilâve olun - tulup t vermiye bur ol- iyi yolu gösterir. mıiyacaktır. Ve şirketin taahhüdat 3 — Türkiyenin. İngiltereye- kredi POLİSTE : Bir Genç Kadın Memesi Bulundu Dün sabah Yenikapıda, Mustafa isminde bir temizlik amelesi çöp san dığındaki çöpleri alırken pamuklar içerisine sarılmış bir genç kız meme- si bulmuştur. Mustafa hemen memeyi polis mer kezine götürmüş ve meme tıbbı ad- liye gönderilmiştir. Tıbbı adli, memenin genç bir ka- dına ait bir sol meme olduğunu tes- bit etmiştir. Memenin kanserli ve mahir bir operatör tarafından bir a- meliyat neticesi kesildiği anlaşılmış- ır. Dün, memenin kime ait olduğu tesbit edilememiştir. Ancak bunun pamuklar içerisinde sarılı olması ve yanında bir de ampul bulunması, bir sağlık müessesesinde yapılan ameli- gattan sonra, çöp tenekesine atılmış olduğunu göstermektedir. Kadının Parasını Çaldı Üsküdarda Cami sokağında oturan Hayri evvelki gece Beyoğlunda bir birahanede tanıştığı Viktorya — is- minde bir kadınla oturup içmiş, son ra bir otomobil gezintisi yapmıştır. İki saat kadar otomobil ile gezil- dikten sonra Hayri yavaşça kadının çantasını açmış, içinde bulunan 10 lirasını aşırmıştır. Bundan sonra Hayri bir bahane ile otomobili dur- durarak savuşmak istemişse de ka- dının bağırması üzerine memurlar tarafından yakalanmıştır. Hırsızlar Yakalandı Birkaç gün evvel Cihangirde Fi- ruzağa caddesinde Abdüllah Naci is- minde birinin evine giren meçhul hırsızlar bir çok eşya çalarak — kaç- mışlardı. Abdullah Nacinin evini so- yanların Akif ve Kenan isminde iki kişi olduğu anlaşımış ve ikisi de ya- kalanarak adliyeye teslim edilmiştir. Çivili Yerden Geçerken Şoför —Mustafanın idaresindeki 2765 numaralı otomobil, köprü üs- tünde ve çivili yerden geçen evkaf tahsildarlarından Necmettine çarpa- rak muhtelif yerlerinden yaralamış- —— a Kamyona Asılmış.. Ortaköyde İkinci Yeni sokakta şŞo- för Nurinin 5 yaşındaki oğlu Sadet- tin, Alinin idaresindeki 4002 numa- ralı kamyonun arkasına asılmak is- terken düşmüş yüzünden ve kolun- dan yaralanmıştır. Başından Yaralandı Gazi Köprüsü inşaatında çalışan Çankırılı Yusuf isminde bir amele üzerine çıktığı iskelenin kırılmasiyle dubaların üstüne düşmüş, başından yaralanmıştır. Taşla Yaralandı Küçükpazarda Şükrü Baba soka- ğında oturan Mustafanın 10 yaşında ki oğlu Turan sokakta oynarken taş- la başından yaralanmıştır. Kumarbazlar Tutuldu Necdet, Abdu!llah, Nuri ve Veysel isminde dört kumarbaz Cerrahpaşa- da Osmanın kahvesinde kumar oy- narlarken suç üstünde yakalanmiş- lardır. Üzerine Fenalık Geldi Deylet Demiryollarında çalışan Halil oğlu Asım isminde biri Alem- dar caddesinden tramvay ile geçer- ken üzerine fenalık gelmiş düşmüş ve başından yaralanmıştır. Başına Kavanoz Atmış Erenköyde Şaşkın bakkalda 364 numarada bakkal Kemal Aksak bir para meselesinden çıkan kavga neti- cesinde çırağı Filipi büyük bir kava nozla başından yaralamıştır. Otobüs Çarpışması Şoför Hakkının idaresindeki 3417 numaralı otobüs ile vatman Mustafa nın idaresindeki 149 numaralı tram- vay Pangaltıda çarpışmışlar, her iki- si de hasara uğramıştır. ile harp gemisi ve diğer harp leva- zımı sipariş etmesini mümkün kılan bir anlaşma yapılmıştır. Bu hususta lâzımgelen kanun pro- jeleri pek yakında Pırlamentoya tev di olunacaktır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: