TANI ündelik Gazete Sü TAN'ın he Hal fiklede, har şeyde temiz, dürüm, samimi olmali karin Gi olmıya — çalışmaktır! YEN, ABONE BEDELİ w . v (e İk e Rakamlarla Türkiye (Yazan: M. ZEKERİYA| Son umumi sayımın neticeleri tes- pit edilmiş, bunlardan bir kısmı neş rolunmuştur. GÜNÜN MESELELERİ | | | | Bu neşriyat bize memleketimiz komlarla tanıtan kıymetli vesik, dır. Kaç kişiyiz? Ne işler görürüz? çımız mektebe gidiyoruz? Kaçımız li, kaçımız bekâr, kaçımız duluz. V. salre ve saire... T bu suallerin cevaplarını is- tatistik müdürl, da bulabilirsiniz. Bugün bu sütunda sizinle birlikte | bu neşriyatı karıştıralım ve rak; l Ms t sahil! £ üzere olduğ: a, tellediğimiz s- in bu neşriyatın- inin riyatın. sö tere tup kâştü, ut şilin geniş at ettiri vazifeleriiti lanırlar yüst | bat çalışal zama dikten güni * Ne İşler Görürüz? Türkiyede umumi mânada siraat ile uğraşarak hayatlarını kazananla- | rın sayısı 6,199,467 dir. 7,380 kadındır. , tarlada çâlişan, peri işlerile meşgul olan kadın miktarı er- kekten pek az farklıdır. ze şunu öğretir ki; Bu netice b kadın, şi dir, müs- köyl hir kadını gibi, tufeyli d engin ve sons'b tahsildir, Bu rakamları biraz tahlil edelir Umum ziraat tabirin! çilik. içine bağç ormantilik Ve Bağcılık, bahçecilik ıayatlarını kaz ayısı 99,789 dur. Ormancıl: # çiçekçilikle yiz tandaşların kla meşgul olanlar ş ni. E bin kişidir. Avcılıkla g inen ler ise 8361 kişidir. * Sanayide Çalışanlar Türkiyede sanayi yeni ink leri veya muyordu İamiştır. Bu sebeple sanayide ların yekün toprakta ça şüphesiz daha azdır. Y yi deyince yalnız fabrikaları de - | il, âyni zamanda küçük sanatleri de murat ediyoruz. Memlekette sanay Şarfarty yel arın öy dısdır. Dömek & yin ettiği içir istasyonu o dıra. Sehm kadar olduğ zite “ ka- | * işlerinde çalı - ünü 656,421 kişidir. Bun 243 ü erkek, 129, i ba; çalıştım, İ hazırlanacaktı. Tayareler an nanayide ça erkek | de çalışan erkek tldığı için mikfüşı kadın miktarından Hayli bü- yüktür, Bu işçiler karıları, toprakta dalışa kadar müüt,beii Hele Pünların dan HÜ muz b tahsil YAĞ ettedir. SanAYİN çalışanları gruplarü ayıra| rak tahlil Geğin, Madem “Sklanı memlehalar, ocakları gd, dar. Bunlar İSnde yalnız 540 1 kadın dir. Bu kısmi işçi miktarı en çok kömür madeninde toplanmıştır ki, | yekünü 13 bini tur, De lerine ehemini,; istihsalâtı hayli ttığ tarının dA en gok, u Sah gayet tabiii, uzar ton etlerir sayılamaz. | r alün ka -| Tük, en de gayri mike) V. aşinda öldik. gün P glere ırarak otuz eniş fenni vlet kömür | diği ve kömür! Cak orma da, çin, işçi mik. kes kii ada artmaşı | tarafından yapıl: yüktü. Fakat ü Bütün Türkiyenin turunu gikaran lerin miktayı 847 kisidir. Bunların da yalnız 80 £ kadındır Bunların |), Di çalıştıkları s ala i ler, küçük si fabrika ocaklarıdır. ©“ Mimini BURSADA , n işçilerin ar, atölye madenler ve taş| ik bir hâdisel- vardı halde ummanın dibini bulaman! mütehassıslar bize 400 * n fazla kablo gö Uludağda Kayak Şporu Pari “TAN) — tık. Gerçi mEVtimin n | metred memeyi, in karlı tepesinde kay k mektedir. Bu h, sinden bir g; porları devsm ot içinde ek lise- ra man mektebi am b kt Ulu lerde k inliğinde idi. Bu suları Nan- »X toplei yürüyüşle Bür-| sen de keştetmişti. » Amelie sporcu) ğa çuktlar ve ilki gün karlı tep, Widnintik deteevonlarda dört et kutsi ki w met Mg iabild ler, “ Üstünde Nasıl : Yaşadık? İİ İİİ EAA YAZAN: Ivan Papanin | Mİİ İİİ Kutuptaki ölimler, uğradıkları büyük güçlüklere rağmen 'neşelerini hiç kaybetmediler nde bir deniz üşt ır kabloları ta- O Olmuş ve bunun iç şıma güç işti. O kad pimiz de terliyorduk. Bi teşvik ediyor ve her aslanının yüzd derecede martı- uçtuğunu gördük. yalnız ave sıfa- Ayni gün 88 uz mil ba - veriyorduk. iribirimiz ses ehemmiyet yede kutup havzasının, di tup mıntak, İmıştı. rşov ile Federof, fe ahedelerle m sıralarda ye re ölçmü Küt geçen son gi rmek, bu amak gibi hizmeti Hakikatte £ erin er larımızı o yapmıya yemek piş n yaptığın budur şin en kıymetli , fırtına» her gün Ya iyorlardı ğımız i en ağın idi. Geçen eylü il y işi Krenkelle ikimiz mütel ape du. boş kalan birkaç mak ve şatranç oynam yorduk. Yanımızda € akat bunların rini bile açmıya vakit bulamadık. Ferorof, kitaplarımızın bir kısmi- loji N erim ak bilmez bir g vakti en fırlıyarak iş ve rasat paketle p, her gün bir sı £ du. Krenkel'in 2 stos günü beni gükriye yandırmasını ve “bir kutup ayısı &€çiyor,, demesini unutamıyorum. O gün köpeğimiz Jolliyi bir hursız- lk vakası yüzünden bağlamıştık. Fakat köpe misafirleri hisseder etmez bağını kops k tı, Fakat, ayı 1p ay dyonun n başı ns de mütema- yedek ba- taryalar temin etmiştim. Gromo- vun tayyaresini, Moskovadan reket ettiği daki diyin kal irmiş Nice günler sonra, bizim kayı mız ile başka bir kaya arasında 50 metrelik bir su yaması peyda KS Aza Bir Mektup ünasebetile, SABİHA ZEKERİYA bayramı müs a karşılık Tıbbiye Mektebinin nasebetile dl yazı bir doktordan bir » olaral u?” diye bir Z doktorlar Niyetleri beraber nüz kültür faaliyetlerimizin 5 bu Kısa zaman içinde, $ lar yetiştirmemize imkân ? “Doktor ye bir sual sor diğer bir Bu n doktorluğun, ilerlemesi için taharri fa abul etmek! ha her yazdım. Yalnız dan bir mektup aldım. diyor ki: Bizde taharriyat İbir doktorluk mevzuu b: İna göre, doktorluk deliğ de doktor lar ilerliyor mu? demek lâzım. Biz de bir doktorun mutlaka lisan bil dir. Lisan bilenleri as torun mesleğinde" iler; â kendi mesleğine karşi alâka ve sevgisine, sonra da bugünkü edeceği has bağlıdıri addi res rak ne gösteriliyor? Dektor- kazmnanalar meslek dola 1, tiearet dolayile kazan şartlar içinde bile hariçte etmesi uzun senelere doktor ha- çalışmaya başlar, vergilerini & istikbali düşünerek birçok ına girmiş hsolmadığı- mesi varit de ınız. Bir de lemesi evve İlerlemelerin ona temin Okumak istiyen dektorlara di menfaatlere fah o tabak; dimi- yetişmiş bir doktorun kazanç temin nahoş ve kül dok- en dektorlüğu inden uzaklaşır. Genç rların ilerler nesi, tan, okumak için vakit ayırmamalar doktor- ediyorlar. Bu etle doktorlukta değilse, hayatla rlediği İrındandır. Bu sebeple genç lar memurluğu tercih kaildir.,, rim. bilmesi ki, kutüpten k beynelmilel ilim dünyasında meyda anları, keşifleri. takip için bir doktorun lisan bilmesi. kendi. n doktorlarına sonsuz © verdiği ve ilerlemeleri için her. müessese de vesaitini temin gis, bir doktorun bir vey£ “İ,. ecnebi bildi İBence doktarların ki İbizde diğerlerinden çok daha fazla İlüzumludur. Çünkü kütüpanelerimiz İzin zengin olmadığı malümdur. Bir, doktorun ile: için mesleğine! > olan sevgi ve alâkası şüphesiz en bis Ğ şarttır, doktorların okumama» larında maddi refahlarını temin zara reti de bir mazerettir. Gerçi, gündüz» muayyen mesailerinden sonra, gecö rlan zamanlarını eğlencelere Y İ sarfeden doktorlara da rastgeliyorüz er meslek erbabı hayatlarını kasfj zanmak için zamanının büyük biz |kısmını pratik sâye vermek mecburi” İyetindedir. Eğer bu mazereti kabul € ça- İdersek, hiç kimsenin okumak açıl vakti olmadığını kabul etmek , dır. Doktorlara, bilhassa genç dek- torlara daha emniyetli bir hayat tes, minine en büyük taraftarlardanım, | Bugünkü çalışma şartlarının olum İlarmda engel olduğu da muhakkali” | ar. Fakat, hudutsuz bir teşmil değe gildir. Bugünkü şartlar, içerisine de de okumaya meraklı doktorların, İsivrilmesi nisbten mümktindür; O, Krenkel ile na gelen yeni bir dair taraf tülü şarttır. Avrupa kütüpaneleri İmilletlerir ald lisanı ini görüyü, nutamıyaca nesi bir l dar bir yer ol - İrinci nü depo- yarıl içine dü zun ke deki tu. B dipsiz b pisı önür a yuvarlanm, lerini on derece şiddetli idi. silip men, tâ göçer göç süpür rik us ölmedik dyo kurdük ve istasyonuna İrud püren tablatin hiddetine kangt; nak bulamadık. | oluyor, buzları erimizi kurtarmıya | Rüzgâr durduğu za! büyük çadırımızın buz altins! 1 gördük. Bu çadırı kay) miştik.. Yeni buz kayamız çok iuğu için yeni radyo jg'* zu başka bir kayanın ür y- | 2 k. Buzdan kurdu - z yeni yurdumuzun içi, dışap? rksızdı. Harareti yüksettmde ye imkân bulamıyorduk. Mürmaz ile Taimyr adlı buzkiran gemileri 19 şubatta imdadımıza yetiştnemiş olsalardı üç ay daha bu hale daya; nabilirdik ize bir sı nizi t ötet bozmar rduk icap ediyo bir im- iü eşyamız da- miz bozulmuş, lâm - erle- | tasyonumı latıyordu. Buz kayaları biribi nin sırtına binerek allak bullai ine gör ortalığı cılarin ette ediyordu. Av. san böyle bir başını buz eli ve güvenerek kasırganın geç- mesini beklemeli. Fakat biz kö - pratik bayate; bir n öğrenmez kh