“Bir Doktor İddia şudur: Doktor Nikolayi li e Suçlusu Alman Üç Ay Hapse Mahküm Oldu Asliye dördüncü ceza mahkemesi, dün Adolf adlı bir Alman hakkında üç ay hapis ve tevkif kararı vermiş- tir, Adolf fala bakmak suçlusudur. Tarlabaşmda Macar sokağında otur- duğunu söyliyen Adolf, hüviyetini ve yaşmı şöyle anlatmıştır: — Ben Alman tebansındanım. Ak man ordusu yüzbaşılığından mütö. kaldim. 62 yaşındayım, Mübaşir, suçlu masasının Üstüne bir torba dolusu muska mühür ve fiş gibi birçok kâğıl | parçalarıda koymuştu. Evinde yalnız. genç kadın ların falına baktığı iddia edilen A- dolf, evvelki gün yine fala bakar- ken cürmümeşhut halinde yakalan- mıştır. Dün şahitler dinlemiştir. Hep si de iddiayı teyit etmişlerdir. Müd- delimumi cezalandırılması İstemiş- tir. Mahkeme de müzakereden sonra kararmı bildirmiştir. Adolf 3 ay ha- pis yatacak, yalnız 200 lira kefalet âkçesi yatırımın temyiz neticesine kadar serbest. birakılabilecektir Bir Tahsildar Tevkif Edildi min refikası Zeynebin çocuğunu almış ve sonra da kadın ölmüştür. İza bir şey olursa ben de mahvol- Mahkermelerde Ölüme Sebep Olmuş! | Adli Tevbih Bu Suçtan Muhakeme Ediliyor Dün Ağırceza mahkemesinde çocuk düşürtmek suretile bir me sebebiyet davasına başlanmıştır. Suçlu yerinde Beyoğlu Ağa- hamamı ittisnlinde oturan Doktor Nikolayidis bulunmuştur. Kasımpaşada oturan İbrahi- Dün mahkemede şahit olarak din- leneh Topalyan hanmda 18 numara» da oturan hânın odacısı Ali şunları söylemiştir; — Ben geçen ramazan bayramının dördüncü günü uzaktan akrabam o - lan İbrahimin evine gitmiştim. Zey- nep yatakta yatıyordu, sordum ? — Hafif bir hastalığım var dedi. İki gün sonra hir gece Ali'hana gel- di, Zeynebin ağırlaştığını söyledi Beni çağırdı. Ben de gittim. Zeyne- bin kızı Elif, Şasiye, ve ben hastayı bir otomobile Alman o hastanesine götürdük. Nöbetçi doktor hastayi gördü ve: — Bü çöcük eldirmış; çocuğunu hangi doktor almışsa ona götürünüz. Biz kabül etmeyiz, dedi. Zeynep o va- kit bana çocuğunu doktor Nikolayidi. sin aldığın: söyledi ve evini de'tarif elli. Ben de evine geldim. Doktoru kaldırdım, Gecelikle dışarıya çıktı; bana dedi ki: — Buraya neye getirdiniz, Ben ya- rım eve gelirim. Ertesi gün doktor eve “geliyordu Sokakta rastladım: “Eğer kadıncağı- dum.,, dedi. Kadın sonra hastaneye kaldırıldı ve öldü. Suçlu doktor şahidin bu ifadeleri- ne şöyle mukabele etmiştir: — Ben çocuğunu almadım. Pilha- kika © gece benim evime geldiler, Fa- kat ben hastayı görmedim.s-Hrtesi | gün evinde muayene ettim. Şahitlerin bazısı gelmediğinden muhakeme, bunların çağırılması için talik edilmiştir. m Tevkifanede Dün Bir Arama Yapıldı Müddetumumilik dün telefon mü- dürlüğü tahsildarlarından Cemal bek kmda tevkif kararı almıştır, Iddia şu dur: Tahsildar Cemal muhtelif fatu- ralar üzerinde tahrifat yapmak süre- “tile 1800'lira zimmetine geçirmiştir. Müdâeiumumi Orhan tahkikatfhı yap tıktan sonra suçluyu Sultanahmet üçüncü sulh ceza hâkimine gönder- miştir. Suçlu bugün sorgu hâkimliği- ne verilecektir. — Hiç nazli nazlı öyünlüp durma, de Ji Efendi yok! Yemekten kalkarlarken, ya başladı: — Neredeydin Güzel? — Ali dayımgilde Güzelin sezi, bahçede çin çin ötmiye başladı, Çocuğa herkes birden sormi- Dün sabah, saat yedide müddeliv müumi muavinlerinden Nurettin, tev- kifanede ansızın bir araştırma yap- Miştir. o Bu araştırmada, sekiz on mahkümun üstünde esrar ve eroin buhünmuştur. Bunlardaş bazılarının ilâç olduğu iddia edildiği için müdde- İumumilik Tıbbı Adli o müessesinde Cezası Alan Suçlular : Dün Istanbul adliyesi İstanbuldn ilk defa olarak ceza kanununun 26 ncı ve 20 unu maddelerine göre, Üç a kararı Bolis, - Satiri. .Anasyadis, Tanaş, Mehmet Gürgenç adİr on üç ve on dört. yaşlarında. ilg çocuğu Sirkeci çarmda tren durmadan. atladıkları icin müddeiumumiliğe vermiştir. Sul. tanahmet Sulh birinci ceza hâkimi, Bunların ayrı ayri “muhekemelerini Yapmiş ve kendilerine « tevbihi adli oezası vermiştir. ya Mahkeme, bu cezayı şöyle tatbik etmiatir; z — Çocuğum, bu iş kötüdür. Teh- likelidir. Kanun ve nizamlara itaat etmeniz lizimdir. Atlarken düşersin. elin, ayağın kırılır, sakatlanırsın, bel ki de ölürsün, Hikim bü kararı tatbik ederken suçlulardarı Mehmet Gürgenç şunları söylemistir: — Vallahi, billâhi Bay hâkim bu defe affettin ya, bir dahu töbeler o. sun atlatmaya, Diğerleri de bir daha yapmacık: ları hakkinda İhâkime © teminat Ver. mişler ve #erdesi bırakılmışlardır. .Kâğıtla Beraber Para Uza'mış Ecnebi tebeasından Pavli isminde bir garson, dün emniyet dördüncü şube direktörlüğüne gitmiş, ikamet. gâh tezkeresini müracaat etmiştir. Şubenin alâkadar İmemurlüri müracaat çok olduğu için herkese numara vermişlerdir. Pav- Ji, işin uzayacağımı tahmin ettiği içi memurların oturduğu turafa geçmiş ve polis, Mustalaya ikamet tezkere- ödün dctında bir lara uzatmıştır. Bus nun üzerine derhal zabıt varakası tu- tulmuş ve suçlu da o meşhut suçlar müddelumumiliğine verilmiştir. Pavli kendis müddelumumilikte şöyle müdafaa etmiştir: Ben rüşvet vermedim. Memura İkâğıdimı uzatırken cebimden kâğıt din arasına bir lira karışmişlar. Müddeiümumilik bu müdafaayı kabül etmediği için suçluyu sliye dördüncü ceza mehieemesine vermiş- tir. Malikeme suçu sabit görerek Pavliyi bir irk, para cezasına mah- küm etmiş, verdiği bir Jira da müsa- dere edilmiştir. Kumar Oynarken Yakalandılar Şaban ve Niyazi adlarında iki ku- tahlil edilecek ve alütağı rapora gö- re alâkadarlar hakkında takibat ya- pılacaktır. bacıcığım. İçimiz marbaz, Topanede Bayramın kahve: inde kumar oynarlarken etirmü mes- hut halinde yâkalanmıslardır. değiştirmek Üzere | i İtespit ettirmiştir. Bugün muhâkeme- GÜN TÜRKÇE SÖZLÜ VE A LEEA, Azgın Sevdalılar Başrollerde: GABY MORLEY - MARİE GLORY . ANDRE LUGUET Ayrıca: Paramount dünya haberleri gazetesi ve TRAKYA MANEVRALAR Seanslar saat SİNEMASINDA: NEFİ ZEVKLİ Fransızca sö: ŞANLI ORDUMUZUN /. $ - EĞLENCELİ" ü büyük 2-415 - 6.30 ve 9 da Ni NİKAH Nafia Vek i mühendislerinden ve Ankara İstasyonunun plânmı ya- pan mihendis Bay Şekiple Kesriye- li Bay Eşrefin kiz kardeşi Bayan Saadetin evvelki gün nikâhları kıyıl miştir. Önümüzdeki salı günü akşa- m da düğünleri olacaktır. Tarafeys İne saadet dileriz. UŞAKTA KURTULUŞ BAYRAMI Uşak (TAN) — Şehrimizin kurtu- Muş bayramı hararetle kutlanmıştır. Saat 16 da, on beş yıl evvel kahra - man ordümuzun şarktan Uşaka giri- $i temsil olunmuş, sonra Pârk mey - danında toplanılmıştır. Halkevi Baş- kâm Yusuf Aysal, Halkevi gençlerin- den Şahin Helvacıoğlu ve diğer bir genç heyecanlı nutuklar söylemişler. dir. Gece de büyük, bir fener alayı ya pılmaştır. —— —— Sokakta Çırçıplak Yıkanıyorlarmış On altı ve on yedi yaşlarında Ha- san ve Mustafa adlı iki genç dün ka- lafat yerinde sokak ortasında anadan | doğma bir halde yıkonırlarken zabe - | tai belediye memurları tarafından ya kalanmışlar ve müddelumumiliğe ve- İrilmişlerdir. Müddesumuilik bu genç- leri tabibi adile göndererek yaşlarını leri yapılacaktır. ei Vapurun Amhn-ım- muçim, | Ağır Yaralandı Limanda dertirli bulunan Fransiz! bandıralı Lemar vapuruna kömür ver | SESLI FİLM Gölcüğün Yeni Piânı Hazırlandı Izmit, (TAN) Holandalı bir grup, müstakbel Gölcük şehir plânmı gizmiştir. makamlar tarafından tasdik edilmiş- Türk firması faaliyete bağlamık üze- redir, Plânda mevcut üç tip evden simdi- lik yüzer tane yapılacaktır. Birinci tip evler işğilere, ikincisi memurlura, ü- çüncüsü de zabitlere mahsus olacak- tır. Her evin büyük bahçesi “bol suyu ve elektriği olacak, bol güneş alması için 'de hersey yapılacaktır. Stadyo- mu, hükümet konağı, korusu, danı, ağaçlı güzel yol güzel bir şehir olacağı- ha süphe yoktur. ELİ YENİ NEŞRİYAT ZİRAAT GAZETESİ Ziraat mektepler mezunları cemiyeti tara- fından çıkarılan bu mecmuanın Ni- sarı, Mayıs, Haziran nüshaları bir e- rada İntişar etmiştir. POLİKİLİNİK — Bu aylık Tıp meocmuasının 5İ numaralı eylül nis» hası çıkmıştır. Li İNHİSARLAR TÜTÜN ENSTİTO- SÜ RAPORLARI — Dahil ve hariç- taki tütün enstitiileri mesaisini bildir mek Üzere, gayrimuayyen zamanlar de çıkarılmasına “karar verilen bu mecmuanın ilk sayıst neşrolurmuş - tur. . Knternasyonal Izmir Fuarı — Fua. rm devamı müddetince çıkacak olan e şar etmiştir. . Üçüncü Mtaka. Etibba Odası Ga- zetesi — 14 sayıl Eylül nüshası çik- mekte olan liman şirketi smelesinden Abdurrahman müvazenesini kaybede. | rek kömür ambarma düşmüştür. Mub telif yerlerinden ağır surette yarala- nan Abdürrahman cankurtaran oto- | İ rilmiştir. | | Balede Si Bir Kadın Randevuculuk | Suşundan Tevkif Edildi. | Müddeiumumilik dün Volga soka- İ ğında oturan Geyveli Eleni Çiloğlu | İ hakkinda tevkif kararı almıştır. Id-| diaya göre Eleninin suçu gizli Tar- devuculuk yapmak ve genç kızları fuhuşa teşvik etmektir. Eleni bugün istintak hâkimliğire verilecektir. — © mobili ile Beyoğlu hastanesine kaldı. | 7” mıştır. Altın Yupruk — Bafra Halkevinin çikardığı bu derginin 27 — 28'inci sa. yıları bir arada intişar etmiştir, 2225 Peşte: Askeri bando. “ağ Peşte: Askeri bando, 22,45 m ktsa dalgası: Karışık progra Bu'goce İ Büleren; Lokayoadan aski Beylerbeyinde İ ii. 23 Varsavo : Slâv dansları; ii NUR BABA ÖLÜM Altinoğlu ailesinin taninmiş ve İyi hatıra bırakmış bir uzvu olan Bay İMelek evvelki gün Çamlıcada Altu- nizadedeki köşkünde ölmüştür. Al lah rahmet eylesin. söylemek istiyen ğukluk deniler bı Plân Ankarada alâkedar| tir. Inşaat müteahhitliğini alan bir! yar karma karışık. Yanındakine pek gizi bi” girmalı. Sık sık tokmağı gümbürtiyen iş Kart dıkça, içeriden sisli ve sağır bir uğultu geliyor. yarı soyunmuş bir halde. Ni İÖĞLE NEŞRİYAT: i Saat 1230 Plâkla Türk M8 12.50 Wavadis 13,05 Muhtelif neşriyatı 14 SON. Akşam Neşriynö Saat 18,30 Piâkla dans 19,30 Konferans Dr. Fahretün tMektebler açılırken) 20 Cer mil ve arkadaşları tarafından musilelsi ve halk şarkıları 203 Ömer Rıza tarafındıfı arape* > 20.45 Belma ve urkadaşları Hi dan Türk musikisi ve balk (saat âyarı) 21,15 Orkestra 225 jeans ve borsa haberleri ve nün program: 22,80 Plâkla opera ve operet parçaları 25 o | Sasi Günün Program Osü 20,15 Varşova: Filharmonlk Sg kestra tarafından ve Ozimans e idaresinde senfonik konser. (İt). HAFIF KONSERLER: 710 Berlin kıza dalgası: musiki (8.15: Devamı). 920 agi Berlin kısa dalgası: Karık bel musikisi. 946 Paris kısa deliği Plâk konseri. 10,15: Bertin KISA gası: Bando muzika. Paris Ka Keza. 13 kısa dalgası: £ musiki Devam). 1 Konser (14.15: Devamı), 15İ0”Y4 reş: Radyo orkestrası, 15 sa dalgası: Konser nakli, 1 Berlin kısa dalgası? nee? da onu eğriyi 1006 BUM keri konser. 20'Peste: Çizan Oy | trası, 21 Breslau: Karısık program. 21.30 Berlin kısa hafta sonu eğlei 21 Pesto; Neseliprozram. 215 İ SENFONILER; Milöker, 1, Strauss, Nedbol, par ksa dalgası: Plâk musikisi. ası: Plâk. 11.50 i e Paris kısa dök 585 mn kısa dalgası; Orkestri, sop 17 Berlin kısa dalgası: E yiik konser CN Ürburgdşn) nü eğlenceleri. 21 Peşte: iin kısa dalgası: Flüt ve ori Viyana: Radyo orkestrasi, OPERALAR, OPERETLER 19,30 Berlin kısa dalgasi: vi nor kuarteti (Haydn, Grieğ): v Bükres: Trivo konseri (Schu? RESTTALLER 18.30 Peşte: Şarkı resitali» Plâkla. Varşova: ubert ve Şumer'n Iadlarile şarkılarından. 22.50 na; Piyano konseri (Bach... Milâno, Torino: Şarkı resital kız, mutlaka feryat. eder gibi Vİ u kesim da dopdolu ve içerdeki ul tahammül edildi — Yemek yedin mi? — Orada yedim, — Neye eve gelmedin? Onlara da kimbilir ne ka: dar zahmet verdin çocuk. — Birşey vermedim, sade yüzbaşınm teyze bon- cuklu kese içinde İstanbul şekeri vermişti. Hepsini “Ali dayıma verdim. ; — Ali daya mi? — Himm. Bana deği ki onları bana ver, ben İçine konyak katayım da sana deve yapayım. — Deve mi yapacak? — Hamutsüz. Hamut için de çukulata varsa ge tir dedi. Vergici zavall Güzele de öyun © etmişti. Herkes katıla katıla gülerken Güzel, Erdene sokulmüştu: — Dayı, ha dayı, sende var mı söyle, kuzum da- yıcığım, hem dedi ki, konyak varsa dayında, al ge- tir de hörgücü yelpazeli olsun... Oyle dedi haydi da yıcığım şüncacık varsa vekiver. — Çukulata var, onu sana veririm amma senin "Alıdayma öyle bir konyak veririm ki tadından ge: çemez. ” Kapı vuruldur Alinin annesi, ; hemşiresi, “karısı girdiler, Hemşiresinin elinde Güzelin şekerleri vardı. — Al bunları Güzel! diye haykırdı. Bunlarla deye Olmazmış kuyruksuz eşek olurmuş. Onun için yap- madı, sana gönderdi. — Nerede o habis! — Klüpte seni bekliyecek.. —AKAGUNDU —ızı — i Haci ne Erden çıktılar. Bayramda Hamam Oturağı Bayram İkinci günü öğleye Yarmadân bütün zi- yarâtler, misefirlikler bitmişti. Şimdi erkekler, hu- #usf eğlenecler tertip ediyorlar ve Kadımiar, bilhas- sa genç kızlar “hamam oturağı., için evlerindân te lâşlı telâşlı çikiyorlardı.. Bu telâşm hakları vardı. Çünkü biraz geç kalanlar için hamamda yer bulk mek kabil olmazdı. Yirmi otuz adım üzunluğunda bir cıkmaz sokağın sol köşesine açılan hürtsmi &a- pısfhin Üst pervazı renkli küğitlaria süslenerek et rafma bir çift temiz, yeni peştemaldan perde “ge rilmiş, kapının önünde iki bekçi kadın çömelmiş otü- rurken küçük çocuklar, “daracık çıkmazda şen çiğ” ıklarla kaynaşıyorlar, Kanarya sarısı üzerine yem- yeşil taflan yapraklı entariler, kizlescik slına mör papatyeler serpilmiş yakası pilf tenleneli bluzlar, eleğimsağ'na kurdele kusaklar, .cancaklı çoraplar, saçların ucunda beyaz Üyongalar, kulaklarım kena- rında yemenilere iliştirilmiş utır,: şebboy, ayçiçeği sardunya 'demelleri, ve her biçimde mercan terlik, gül-kopçalı papuç. atmalı iskarpin, yaldızlı takun- yelerle kaynaşan bu çocuklar her gelen-katile için bir-ağızdan ayni türküyü söylüyorlardı: “Hamamm kapısı vuruldu. şaşılacak cihet asıl iç, hamam tarafıydı. Bir KÜT halvetle iki küçük kurnacıktan ibaret olan bu #“' kesif bir buharla örtülüydü. Rastıklarını azeliy ? “İçeriye meclis kuruldu. Ayol! ler, on beşinci defa gusülü bozulanlar, biribirin€ & “Ayol ayol al beni. ğuk su püskürenlet, ayağından alnı fırlayıp “Al da oturuğa sal beni, Ayol?, lık koparanlar ve elindeki taşı alabildiğine KW a Utânarak içeriye kaçan gelinlik kızlar, gülerek nın mermer köşesine vurarak natırı çağıraniar etili yalancıktan darılmıya çalışan kocslı tazeler, emzik- li kadınlar, ihtiyar kaynanalar, hep bu renkli ve çe- şilli çocuk kafilesinin ortasmdan geçmiye, onlata meram anlatmıya, leblebi şekeri, tuzlu nohut, şe. kerli kurabiye dağılmıya metbur oluyorlardı. İçerisi mahşer gibi. İğne değil ya, kucaktan altı aylık çocuk düşse bulmanm imkân yok. Girince yalnız sağdan geniş oda böşlu. Soranlara usta iti- zar ediyordu: — Yüzbaşının hanmiısı ile Hacıçiller peylediler de, Soldaki yanyana iki küçük odaya ise belki yirmi- şer kişi istif olmuştu. Taş meydandaki çepeçevre ge niş sedirlerden başka basamak önlerine serilmiş ha- sırların, kilimlerin, seccadelerin üzerleri de hinca- hınç. Su püskürmesin diye fıskiyesi kızdan küçük havuzun basamakları da omuz omuza. Yalnız orta- da bir mustatil bırakılmış; Tavandaki kalın kirişlere geçirilmiş iple bir salıncak sarkıyor. Bu, genç kiz- larm çifte çifte kolan vurmaları içindi. Tepedeki kocaman pencereler açıldığı halde insan bunalıyor- du. Söyliyen, haykıran, kavga eden, gülen ve ağlı- burada, Herkes ya bir tef, ya bir dümbelek 8 miş, takım tayfasını toplamış çalıyor ve cas Kögenin birine sıkışmış kınalı zülütleri kerkena, £ e. darı toplop yaşlı bir kadın genç kızlara niyet yordu. Önünde bir yeşil sırmalı çömlek kızların birisi, içine terlik, bilezik, mendil gibi bir nişan e rakıyor ve dolduktan sonra bekliyorlar, O 789" kadın tekerlermiye başlıyordu: — Ağırlarda sakızlar! Kızlar kızlar şen a Bir tarafa elilar, bir tarafa yağızlar! Niyet tu hayır olsun, düşmanlar saçım yolsun, çömleği * şan dolsun... va : Bu tekerleme bitince beyite başlandı. Her ©, | &n sonunda gözleri bağlı küçük bir çocuk çümi9 si bir nişan çıkarır ve bu kimin nişunıysa, beyit © nun üzerine olur. “Bir gül taktım bâşıma “Girdim on beş yaşıma “Ben vurgunum 2 dostlar “Bir yiğitin kaşma, Ve kıvrak bir makamla gözleri bağlı ço©9 manda edivordu: (Arkasi ”