my Yazan : Ziya Şakir DEDEYE | HABER SAL .i Hn * Bey, meseleyi derhal Şah Mya etmi Yü ürer keskin zekâsı, &msal. ğa mü, ve dayanılmaz ca irat Beyin kalbini büs Re etmişti. Artık, bu Os- vin nin muzlim hayatın bir güneş gibi parlayıver Yi bag, Saraydaki diğer kızlar gi- a Ve İptidai ruhlu değildi. O- e Murat Beyin zevkle *t etmekle kalmamış: a IN, ne düşüncen varsa kağ, ve, ta elimden geldiği li sig dayi Ondan sonra Murat Bey, we ine dert ortağı et- SA Taka Siyast işlerini.. Hattâ, a en çekinmemişti. diği Vaz Şimdi de, Zührenin ver- e sonra; !, Artık, saadet gün- ün Tola Bugün, Şah ile Verdik. Yarın üç adarımızı fafetine sokarak, Amasya teceğiz.. Bir ay sonra, gö- Mana, Bütün Amasya havalisi Ayy İsyan edecek.. Şahın or Beğ taraftan yürüyecek. usunda da iayan çıka ta arak arasında, O za- alk Yatlolmmacak, Ondan son lap taç ve tahtı be- Mi, Bey, bu sözlerle heyecana Na bir şarap daha ver, sev den içtiğim şarabın ne- Mei Mesut günleri daha yakın # EM ki, şe ir kadehi takip etmişti. Tat ba hülyalar, coşkun b ürat Beyi sermest etmiş eği Da İç etinin zevkini itmam et va kalkmışlar, sarayâ geç- Esin Zührenin odasının tü İtek b inden, kırmızı renk Say Hfap, kumaşın - sanki oraya Yin, ılmış gibi - sallandığın baş serdar değildi. bahçıvan yamaklarından rim (Cennet misal) ağaçları arasmâ gi- ie beklemişti. «iy Zühre, bahçeye in- Bk ap iç kimseye görünmeden, W deliğe ilerlemişti. Bağ, arm arasına uzanmış o ran yamağı onu görünce Y ONE ver ra kaşmuştu. » Dedeye haber ver. kıyafetinde üç kişi, Bitmek için yala çıka- » bu adamlarda var. Yine ağaçların arasnda lana saraya avdet et- rip V. yün m YE saraya giderken, bah-. da bahçenin tenha yy 2 doj iç dolaşmış, bahçıvanlara N daireye gelerek bah- > “a almış.. Kapıdan çı bütün kuvvotile koşm ES Tk Zi ve gerek bah di in bütün dik- amlarma rağmen, on- iki Bak Ağaçlar altınde birleş- Ni) hş lata. Uzakta, tünde aşt'yapmakla ğe bir bahçıvan, bu gizli izden Miş Altan, kaçırmarsıştı. siyasi bir u aklından geçirmi © #evişmekle itham et- mişti, Bu mutaassıp adam, bu me- seleyi bir türlü hazmedememişti. Hem bu ahlâksızlığı cezasız bırak mamak; hem de bu dikkat ve sa- dakatinden dolayı mükâfat almak ümidiyle Şah İsmallin dairesine koşmuş: — Alâ Hazreti Şaha, çok mühim bir ihbarda bulunacağım. Beni, hü- zuruna kabul etsin. Diye, haber göndermişti. O sırada, en küçük şeylere bile ehemmiyet veren Şah İsmail, bah- çıvanı derhal huzuruna kabul et- Şah İsmail bu adamın söyledik- lerini tamsmile dinledikten sonra, şöylece isticvaptan geçirmişti: — Bu kızı tanıdm mı?, — Beli, Şahım.. Misafir Murat Beyin yeni gözdesi. — Pekâlâ,. Kıda oğlan, tamami, le birleştiler mi?. — Hayır, Şahım. — Öpüştüler mi?. — Hayır, Şahım, — Ya, ne yaptılar?. — Sadece, beş on Çİ TAKTI KOZ muştular. Sonra, derhal ayrıldılar — Alâ.. Kız ne tarafa gitti? — Saraya avdet etti, — Ya, oğlan... — O da, koşa koşa bahçıvan ba- şının dairesine gitti, Şah İsmail, aci act gülümeemiş- ti, — Git.. Hazinedarı gör. Sana, el di dinar versin. Bu, sadakat ve hiz metinin mükâfatı... Fakat, eğer bu bana söylediklerini bir kimseye tek rar işine derhal kafanı keserim, B Mi gikar çıkmaz, Şah derhal bahçıvan başıyı ca- ğırtmıştı. Şimdi de onu isticvaba başlamıştı: — Bütün bahçıvanlar, ve bahçı- van yamakları, şu ande sarayda mevcut mu?.. — Hayır Sultanım. Birkaç kişi, izinli gitti. - İzinli giderler, kimler — Hasbahçeye memur, Rüstem. — Başka?. — Kasrı nâvânm gölcüsü, Gu- lâm Hüseyin. — Başka?. — Cennet Misal bahçesinin ya- maklarından Ali Kulu. — Bu adamın şeklini tarif et. — Genç.. Etine dolgun. Ter br- yıklı, Acar, bir delikanlı. — Hah, Ben de ondan bahset- mek istiyorum. Bu delikanlı, sara. yp ne zaman alındı. — Bir ay kadar oluyor. Hizme- tinden, çok memnunum.. Misafir Murat Beyin dairesinin etrafmı ha kikaten cennete çevirdi. — Alâ.. Bu delikanlı, kimin va, sıtasile saraya alındı. — Hiç kimse tavassut etmedi, Şuhrm... Kendisi geldi. İş istedi. Ma haretinden bahsetti. İşine baktım, beğendim. İhtiyaç ta vardı. Maiye time aldım. — Bu da âlâ. Şimdi bu delikanlı sehden ne diye izin istedi. — Anamdan haber geldi. Can üstünde hasta -imiş.. Kendisine ba- Wp geleyim. diye; izin istedi Şa- hım... İli saat sonra gelecek. Kendisini, bekliyeceksin. Gel diği zaman, hiç kimse ile konuşma sma meydan vermeden, bana geti- receksin. — Ferman buyurursun, Şahım. 6 vey yaam mağ mke mmm mam İİ ame Bahçıvan başı, bu. isticvaptan hayretler içinde kalarak, dairesine avdet etmişti. Ve o avdet ederken, Şah derhal baş mabeyincisini çağırtmış: — Şimdi, Murat Beyin dalresine git. Murat Beyi gör. “Şah, gölde toy avma gidiyor. Kendizi yola çık- tı. Avda, sizin bulunmanızı istedi. Derhal Ada . Kasrına buyurmanız için haber gönderdi” de... Kendisi ata binip hareket edinciye kadar o rada bekle. Demişti. Başmabeyinci, Şah İsmailin bu emrini alır almaz, gidip tatbik et- mek için geri çekilmişti. Fakat Şah İsmail, bir el işaretile onu tevkif e- derek : — Dur.. Daha bitmedi, Demişti, Ve sonra sesini biraz ya vaşlatarak : — Murat Bey gittikten sonra, Harem dairesinin kâhya kadmmı gör. Benim tarafımdan söyle. Mu- rat Beyin gözdesi Şirvanlı kızı al- sm. Rana getirsin. Emrini vermişti. (Arkası var) onun da ekmek gibi ucuz olması lü zumladur. Doğrusumu isterseniz, şimdi bize limonu bazı zamanlarda pek pahalı satan İtalyanm onu Türklere daj- ma ucuz vermesi bir tarih borcu gi Halbuki bu yaz limonata Istanbul- da - sudan bile pahalı - âdeta liks eşyadan gibi olmuştu. tayı Avrupaya tanıtan olduğu gibi limonu ilâç 0- larak ta tanıtmış olan yine büyük Türk hekimi Ibni Sinadır, Ondan ön es limonun ancak güzel çiçekleri ye »i evlenen gençlere yakışır, bekâr- Büyük Türk hekimi limonu lk defa kalbe kuvvet verir bir ilâç di- ye tanıtmıştı, Sonradan bazı hekim ler limonun bu türlü tesirini onun yürek şekline benzeğiğine atfetmiş- lerse de o güzel tesiri limonun ko- kusunda aramak elbetete daha doğ ) nacaktır. İzmir kavunlarının g Fındık Satışları Başladı ne şehrimizde Avrupa İle İş gören ti- carethaneler faaliyete geçmişlerdir. Piyasa şimdilik kabuklu tombul fın- dık ile kabuksuz ve iç denilen tombul fındık üzerinde muamele yapmakta- dır. Sivri ve badem fındık denilen cins leri daha ziyade Rusya ve Mısır çek- mekte olduğundan bufalardan henüz talepler gelmemiştir. İç fındıklar İs- tanbul piyasasmda 40-41 kuruş ara. #indadır. Kabuklu fındıkların Kilosu- na 19-20 kuruştan talip çıkmıştır, Ucuzlamış ... 1 o o i Hamburgla | İzmir Kavunları İzmirden Hamburga gön- derilen kavunlarımız çek rağbet görmüştür. Üzüm Kurumunun üzüm ihraç et. B mek üzere kiraladığı soğuk- hava depolu bir vapura yük- lenen İzmir İkavunları Ham- burgta derhal satılmış ve ki- osu 32 kuruşa verilmiştir. W Kavun ihracatının gelecek sene daha esaslı bir şekilde yapılması için tedbirler alı ihracı çareleri aranırken ka- vun ziraatinin ilerletilmesi ve yavaş yavaş cinsleri bo- zulmıya başlıyan kavunları- mızın ıslahı imkânlarıda g z önünde tutulacaktır. M3 Fındık piyasasının açılması Üzeri- rünce gebe olmadan midesi bozu- lanlara da Ilmonu tavsiye etmişti... Daha sonra gelen hekimler he- men her hastalığa karşı limonu sağ ık vermişlerdir. Sıtmalara karşı, hattâ Veba hastalığına karşı, solu can düşürtmek için, idrar arttırmak için, baygınlıktan ayıltmak için da. ima limon suyu içirirlerdi, Bir ital. yan hekimi çocuğu olmyan bir prense mon suyu içirmiş ve pren- sin bir erkek evlâdı dünyaya gel mişti... Ancak çocuğun limonlu $- lâçtan kaç ay sonra doğduğunu ta- Eski hekimlerin limons atfettik- leri bu kadar çok hassaları limonun kendisi hiç bir vakit inkâr etmedi- ğinden cesaret alan yeni hekiyler de limonu romatizmaya karşı ilâç olarak göstermişler ve bir hastaya günde otuz limon yedirmiye kadar varmışlardır. Fakat, bir taraftan li- monun pahalca olması, bir taraf- tan da limonun kanı kalevi yapmak hassası daha az olması sebebile ü- zümle tedavi limonla tedaviden daha ziyade rağbet bulmuştur. Limonun doğrudan doğruya Nâç olarak hiç bir tesiri olmasa bile, güzel kokusile ve insana gerçekten ferahlık ve serinlik vermesile ate$- H hastalıklarda daima iyi tesirli bir içki olduğunda hiç şüphe yoktur. Şekerle de, herşeyden daha iyi im tizaç etmesi, hastalara şeker içirmi ye vesile olduğu için ayrıca ve bü- yük bir fazilettir. Yemeklerdeki Hizumuna gelince, bunur şüphesiz, benden öğrenecek | değilsiniz. Bugünlerde çokça işitti- imiz şarkınm dediğine rağmen, Bay Bayansız olabilir de, bir ev li- monsuz olamaz. Berlin Anlaşmasından Sonra Piyasada Büyük Bir Faaliyet Başladı İngiltereye 70 Bin Kilo Tiftik Satıldı, Sovyetler ve Fransızlar Yapağı Topluyorlar Tiftik, yapağı, deri ve zahire ithal | Fransızlar da Cenuptan yapağı eden Alman müesseselerinden şehri- miz ihracatçılarına dün de telgraflar gelmiştir. Alman tüccarlerı vaziyetin düzelmiş olduğunu ve iş yapmak im- kânlarının elde edildiğini memnuni- yetle kaydetmektedirler, Yeni anlaşmanm metni hentiz belli değildir. Türkofis, müracaat eden ih racatçılara sarih bir malümat vere memiştir, Diğer taraftan, Almanya gibi piya- samızdan fazla mal kaldıran bir mem leketle aramızdaki swtefehhümlerin kaldırılması piyasadan rakipsiz olar rak mâl ölan alıcıları faaliyete sev- ketmiştir, Rakip alıcılar birden piyasaya i döküldüler Bu hafta İngiltereye kilosu 130 - 185 kuruş arasında 850 balyada 70 bin kilo tiftik satılmıştır. Bradford fabrikaları için alman bu mallarm s& tışı Sovyetlerin de piyasamızdan mal almak için yaptıkları tetkikleri artır- mış ve onların da kilosu 138 kuruştan 600 balyada elli bin kiloluk bir parti mal almalarına imkân vermiştir. Sov- yetlerin daha büyük birkac parti tif. tik almak için kilosu 142-145 kuruş arasında pazarlıkta bulundukları ha- ber verilmektedir. İngilizler hesabına mal toplıyanlar da büyük partilere bağlanmak için piyasada görünmüşlerse de satıcılar alıcılarm verdikleri fiyatlara yanaş- mamaktadırlar, Almanyanm da bu- günlerde mal almıya başlıyacağı ha- berleri tiftik tücearlarını temkinli dav topluyorlar.. cenup hudutlarımızdan ve tar. zannediliyor lik mallar alivre olarak e ranmıya sevketmiştir. Fiyatların seleceği kuvvetle tahmin olunmakta- dir. tirakile bir bayram (BORSA | külmüştür. hi 7 Eylül SALI Davetlilere öğle yemeği verildikten İ PARALAR sonra eğlencelere başlanmıştır. Hal « | e kevimize mensup köycülük şubesi Sterlin 5 632— , ilessese « N yeleri, ilçebay, kurum ve mi | Dolar 12360 İZ | İler mümessilleri köylümüzün bu s0 Fransız Fr, (o 90— 100,— 7 be a Mi | vinçli gününe katılmışlardır. İ Belçika frangı 80— O#— | Yeni Mahsul Buğdaylar | Drahmi 8— 3— Ziraat Bankası bu senehin yeni İ İsviçre Fr. Sa izi mahsul buğdaylarndan satın almıya İ şe 65... 70, | | başlamıştır. Banka Polatlının ekstra Ero Çek 74 84— iie ekstra ekstra yumuşak buğdayin- İ Şilin Avusturya 21,— 2350 | | Fin kilosu beş buçuk kuruştan top- | Mark 25,— 31.— | | lanmakta olduğu haber veriilyor. Zloti 0— B—1İ Pengo - “7 Lev mal e | ru. 8 <İZAHİRE İ Rrontsveç o30— 32— j Altın 1048,— 1049,— israr İİ. BORSASI ÇEKLER Londra oo 629,75 629,75 ML NewYork O 0,7873 0,7854 79-197 Paris “211125 2111 FIYALILAK Müâno 14,964 14,9584 e Brüksel 4,6685 4,6650 Cins Mıpuğı © RAE İ Aim 86,18 8678 RP KE | Cenevre 34275 34286 k E 6, Ti İsofya o 635175 635175 | | mağara * 520 Amsterdam 014275 14271 : 220486 225486 e 8 İ Viyana 4,1920 4,1920 1 Gür İ id 12,0682 120882 | | Kuşyemi Berlin 1.9618 1,9614 | | Nohut kaba | Varşova 4,1875 41875 | | Afyon ince Budapeşte (o 3,9885 3,9888 Fındık kabuklu 20 İ Bükreş © 108,7090 1087090 Yapak Anadol 55 Belgrad o 34,4580 344580 | | miftik Anadol 129 e Yokohama (o 2,7280 2,1280 GELEN Moskova oo 203925 203925 Stokholm 3,08 3,08 Buğday 128 Ton MT” ei er Tiftik 19 Ton m Z. yağı 5014 Ton BORSADAKİ MUAMELELER| UÜ . sonumu e Ünitürk biraz da-| Yulaf 2 Ton Dün borsamızda Üni! Nohut 2 Ton ha yükselmiştir. 14,55 liraya kadar) pamuk 244 Ton düşen Ünitürk son günlerde azar 8-| Mısır 11 Ton zar yükselmiş ve 14.85 lirada durmuş- DIŞ FIYATLAR pe tur. Merkez Bankasının. hisseleri de| yüğcey een “ biraz yükselerek 91 liraya çıkmıştır. Buğday Vinipek ç 2 Aslan çimehtosu 10,20 liradır. İngi-| Arpa Anvers 501 üz lirasında biraz düşüklük kaydedil | Misir Londra miş ve Merkez Bankasınca bir ster-| yındık G. Hamburg 54.83 fin 629,75 kuruş tespit edilmiştir. * Pndrk L. Hamburg 54,83 Bu hafta 900 balyada 90000 kilo Anadolu ve 350 balyada 35 bin kilo Trakya malı yapağı satılmıştır, Ana- dolu malların; Sovyetlerle Fransızlar kilosu 58 kuruştan ve Çekoslovakya hesabına toplanan mallarda 60 kuruş ten satımıiştır. Sovyetler mal almıya devam ettikleri gibi Fransızlar da Piyasamız dan yapağı toplamaktadırlar. Trakya yapağılarını yerli fabrika- İarımızla Sovyetler toplatmakta ve kilosu 69 kuruştan satılmaktadır. Al j manyanm piyasamızdan istekleri baş larsa fiyatları derhal canlandıracak- . Fiyatların yükseleceği Dün şehrimize yalnız iki vagon buğ day gelmiştir. Bunun sebebi ihracat için hububat piyasalarının canlılık © göstermesidir. Gerçi dünkü fiyatlar. da yükseklik olmamıştır fakat arpa, yulaf, çavdar gibi yemlik ve,yiyecek- satılmıya başlamıştır. Almanyadan gelen ha- berlerin piyasada uyandırdığı ümitle rin artmasmdan dolayı fiyatlarm da yükseleceği tahmin olunuyor. Silolar rm darlığı tüccarların aldıkları mal larını yerinde bekletmiye sevketmek tedir, Alivre satışlarda fiyat 5-7 para kadar yükseklik göstermektedir. Uşakta Pancar Bayramı aYapılek “Uyak, (TAN) — İlk pancar mahsu © lünün sökülüp toplanması münasebe tile, şeker fabrikasının çayırında ş€- hirli ve köylü yüzlerce vatandaşın iş yapılmıştır. İlk sökülen pançarlar büyük törenle fabrikaya getirilmiş ve kanallara dö