21 Ağustos 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bayan Dünkü son harekât Sabiha |Sökçenle Görüştük "'2& hiiîtfğğh (Başı 1 incide) OBt çîğyıece anlattılar: İ Vetilmisti, “ Normal rasıt vazi İtğe * Tastdr için üîaptığı işler bir * Buni tün derecede iş- ::ıhıı.ı olaçeylerken Sabiha Gök- 3Yirmıyı TU için bir müsamaha "itiımuz' Hükmümüzü tay- * Veriyoruz, Bilhassa ge- (9 Gökçen yapmış ve w Onun raporuna göre ha- ::“:ın nîuıî..,b" iştir. İyi bir rasıt Olan e dersler kâfi değildir. :;Nm,.me:"üîr. Hâdiseleri kıy- | siştöbrak bir pırıltı, bir kazıl. Ve İğaapa Sisnda rasıdın bütün Bölük xa Kullanması lâzımdır. L a MW emniyet tertibatı al- h W görmiye memur- Bi tertiplenmiş bir kıta- bunu kıymetlendirmesi LA AĞ op ştmmâî"’ Sonra bütün bu gör- Nhue *Vvvelki ile mukayese e- ki inkişafları — ve :"İ h.îgn“'m% mecburdur. Ma- t mktir._omu taarruz '!.,:*Yhı, elerinde herşeyden q,y%."mdmm verdiği neti- t tee mGBE kçeîfin verdiği raporlar %:.n ü '_"ny_et uyandırmıştır ki Yü ? Ve azifesi kendisine emniyet bu Maksat için başka tay- %M W Gö Cenin gündüz rasadı H]k Si Bzîtdıği Tapor şudur: %hâ::—_ıs, de Sarayın iki %. % Şimali şarkisinde bir ’“’“ş;"” ve düşman topçusu mev- aĞ AAvak yolu üzerinde Bbarya çAYYacığa doğru. giden Si &:neu deregi © Simali şarkiisindeki %çigylrhtğmda üç büyük otomobi| telsiz is- m;:nhtemel ve gruplar bir tabur duruş ha- Övacık mıntakasında küçük 'a f TT & 4 İh duran ve bir alay tah &”îlın e bir alay ği S Bayil Ve otomobilli kıtalar Yü içerisinde altı ilâ g"*;ığ,h n Çadır ve yine Edriköyü Mahr J._ Nh&r Bi Uti çadır ve on, D, Üş prnardan201 tepesi- N b K altı %üometm şarkına doğ B ::th, İ“n::ği il& on atlı, Saray ; qö% T Çok binek otomo- ihtimal komutan heye- ! üştür. Rasıt Sabiha Bayan Sabiha Gökçen'in q.ğ“ü'“"" uçuşları )*k%;nm (Başmuharririmiz- Ko Orâunun tayyare ka- v İle tayyareci Sabiha y::îî ı.d:l:ğn"t“m- Halinde her Yange Vazifop , d Tabit olarak Tüyo, ııî: alâka ve merak u- İt el Ryyei3Tet eder gibi görü- lı,n:hlh_,men Son manevralara âa- Ve mhıtomı Dersim hatıra- Sorac! İStikbal hakkmda Maneypa v Şunları anlattı: hemen p Harp değil, fakat ho- Veriy Yakm bir mücade- * Verilen vazifevi tam yapmak arzusu, her şeye hâkim olu- 'Or. p Bana keşif vazifeleri verdiler. Ra- sat güç ve mesuliyetli bir iştir, Faz- la dikkat lâzımdır, ordu, hareketlerini rasada göre tanzim edecektir. Hatalı bir rapor, hatalı bir harekete yol a- çabilir ki, büyük mesuliyeti vardır. Dün gündüz iki keşif yaptım. Kuv vetlerin bulunduğu yerleri tetkik et- tim. Birkaç saat içinde durumu cok değişmesi icap eden noktaları tah- min ettiğim gibi buldum, tenvir bora baları attım, tahminle isabet ettiğini gördüm. Gündüzden zaten görülen yerlerde, Saray ve etrafında bir iki (nirengi) noktası alarak mesafeleri tahmin ettim, Gece uçuşu bana hu- susi bir heyecan vermedi. Buna alış- mışim, Dersimdeki uçuşlarım daha heye- canlı olmuştur. Bir iki defa pilot, fa- kat ekseriyetle rasıt olarak uçtum. Böyle vaziyetlerde insan harp heye- canını rasıt mevkiinden daha iyi du- yuyor. İnsan evvelâ bombalarmı atı- yor, bunlar bittikten sonra canlı he- defler görürse, makineli tüfeğe mü- racaat ediyor. Dersimde ilk bombar- dımanımın heyecanını unutmam. Cekizeken civarında âsilerin top - luluğunu haber alıp, grup halinde ha- reket ettik. Ben elli kiloluk bombala- rımı grup halinde kaçanlar üzerine attım, isabeti gözümle gördüm ve vazifeden avdette heyecanlı dakika- lar geçirdik. Her tarafı sis ve bulut bastı. Bir müddet gittik, baktık ki, sokulacak gibi değil, arazi sarp, dön- miye mecbur olduk. Mazgirt üzerin- de açıklık gördük. Etrafta biraz do- laştık, fırtıma orayı da bastı. Hava- da pilotla rasıt daima muhabeı_—e & derek müşterek kararlar verirler. Biz de bulutu yarmıya karar verdik. Talihimiz iyi çıktı. Tabiatin kuvvet- lerile yarım saatlik mücadeleden son ra yerimize indik. Biz hîç üzüı_ıt_ü ge- çirmedik. Yalnız yerdekiler bizim i- çin biraz üzülmüşler. Dersimde uçuş çok heyecanlı idi. Dar boğaz gibi vâdiler aşıyorduk. Bir tarafı yüksek, bir tarafı uçurum bo- ğazlar içinde uçmak insana derin bir heyecan veriyordu. Muhasama mey- danmda canlı hedef üzerine bomha atmak insana hiçbir acımak hissi ver miyor. İnsan yalnız vazifesini görmek için aramayı, vurmayı düşünüyîı.—. Bu hafta imtihanlarım bıttı .30 Ağus tosta dipl al ]:"r dan sonra on beş gün kadar kör uçuşa çalışacağım. Sonra leket içinde meydan olan yerlerde dolaşmak ta- savvurundayım. İlkbaharda da kom- şu memleketlerde dolaşmayı mf:ıyo— rum. : Tayyarecilik, dünyanın en zevkli ve heyecanlı mesleğidir. Askeri tay- yarecilik, tayyareciliğin en heyecşîı— lsıdır. Türk kızlarınn tayyareciliğe alâkasma çok seviniyorum. İnönü kampında 27 kız vardır. Türkkuşla- rmda muallimlik etmek benim için en büyük zevk olacaktır. Türk kızî larından mektup alryorum. Tayyareci olmanın yollarını soruyorlar. — Her mektuba büyük bir sevgi ve alâka i- le cevap veriyorum.., Ahmet Emin YALMAN Atatürk kızının mükemmel bir gece raporu ; Çorlu, 20 (Manevrayı takip eden arkadaşımızdan) — Atatürk kızı de- ile kati netice alan kırmızı taraf piyadeleri ön siperlerde hakiki bir harp manzarası yaratıyorlar K “Kadıkâ 359 ,ıây)»n sın9 3 v.” —o...n..” (BİNDIRi.Mİs AL Ay) U:ıınllınhpıâ İŞARETLER: w Mavi Hatlar C0 Bari cekilenPtawe KNN Arrmızı V Kırmızı Tanklar Pikyas İ: 200.000 DrL O UA aa anaan Manevranın 20 Ağustos 1937 harekâtının krokisi ğerli tayyarecimiz Bayan Sabiha Gök çen bilhassa Kırmızı tarafın son yar- ma taarruzu devam ettiği sırada yap tığı isabetli keşiflerle kolordusuna za. manında çok fayadlı hizmetler yap- mıştır. Ilk akdın tayyarecimiz dün akşam yaptığı gece uçuşları esnasım- da Kırmızı karargâha şöyle bir rapor atmştır: “Saat 21 de Lüleburgaz - Uzunha- cı - Büyük Manika - Saray yolu ile keşif mıntakalarına uçtum. Kolordu- dan emredilmiş olan yollar üzerinde gördüklerimi ve düşman durumlarını aşağıda yazıyorum: ! Saray - Güngörmez yolunda düş- man hareketleri görünmüştür. Sara- ym 4 kilometre şarkındaki sırtlarda durup durup lâmbaları yanan ordu- gâhlar, farları yanan 4-5 otomobil görülmüş ve bu kıtaya tenvir bomba ları atılmakla düşman durumu tesbit edilmiştir. Sarayın iki kilometre şi- mali şarkisinde Galata deresi kena- rında gündüz keşfedilen ve lâmbaları yanan büyük ordugâh çadırları görül Mmüş ve buraya atılan tenvir bomba- sile ayrıca portatif çadırlardan mü- rekkep küçük bir ordugâh tesbit edil mitşir, Bu keşif saat 21,45 ile 22,5 ara- sındaki zaman içinde yapılmıştır..,, Sabiha Gökçen bu raporile vazifesi- ni gayet iyi kavradığını göstermiş, ve yüksek kumanda heyetinin takdir lerini kazanmıstır. Ordumuz Milletin — İtimadına Lâyıktır (Arkası var) asil ordunun eski bir mensubu sıfa- tile manevralara iştirakten büyük bir zevk duydum. Gördüğüm tekem- mülden dolayı da bir Türk vatandaşı sıfatile gurur ve emniyet içinde bu- radan dönüyorum.., Manevralara iştirak eden komutan lara, diğer askeri erkâna, davetlilere ve gazetecilere Atatürkün imzalarını taşıyan birer madalya verildi. Ordu komutanı Orgeneral Fahrettin Altay, ilk madalyayı Mareşal Fevzi Çakma- ğa sundu. Harekatı Takip Eden Ecnebi Heyetler Saray, 20 (Hususi uhabirimiz- den)—Balkan ve Sâdâbat paktlarına dahil devletlerin manevralara davetli olan askeri heyetlerle ecnebi ataşemi literler heyeti bu sabah saat 6,45 te Izmir vapurundan Tekirdağına çık- mışlar ve oradan otomobillerle doğ. ruca bugünkü harekâtın tarassut merkezi olan Bağlar sırtı mevkiinde- ki 194 râkımlı tepeye gelmişlerdir. Tepede sabah 7,30 da Çerkesköyün- den hareket edip gelmiş olan Reisi. cümhur Atatürk, Başvekil Inönü bü. tün vekillerle Çorludan gelen Mare- şal Çakmak ve Orgeneral Altay, me- buslar, bir çok büyük elçi ve elçileri- miz, profesör Afet, matbuat erkânı, daha bir çok zevat bulunmakta - idi. ler.. Harekât çok heyecanlı olmüş ve takip edenlerin büyük alâkasını uyan dırmıştır. Ayni tepede- başhakem ve Korgeneral Salih Omurtak ve h.nl_:em heyeti erkânı da bulunmakta idiler. Atatürk beraberlerinde vekillerle ha- rekâtı muhtelif noktalarda takip bu- yurdular. Genelkurmay ve birinci or- du karargâhı ile hakemler ve ecneği misafirler bazan ayrı ayrı, bazan bir arada takip ettiler, 12,45 te Atatürk avdet etmek üzere Mareşala, Orgene- rale, Genelkurmaya ve ecnebi heyetle re veda ettiler ve Başvekil ve vekiller ve refakatlerindeki zevatla Çerkeskö yüne döndüler. Genelkurmay ve ecne- bi heyetler Saraya gelerek belediye bahçesinde yemek yediler, Dost Devletler Mümessillerinin Refikalarına Ziyafet Manevra dolayısile memleketimize gelmiş olan dost devletlerin Genel - kurmay Başkanlarının refikaları şe- refine General Asımın refikası tara- fından bu akşam saat 17 de Moda Yatklübünde bir çay ziyafeti verile- cektir. K M G e l TARİH KONGRESİ RADYO İLE VERİLECEK Ankara, 20 (TPAN Muhabirin.- den) — 20 Eylülde açılacak olan ta- rih kongresi müzakereleri, yurdun her tarafında radyo ile neşredilecek- tir. Manevranın Kat'i Neticesi Alındı (Başı 1 incide) Manevra vaziyeti şu idi: Kırmızı- lar Mavilerin ileri kıtalarını atmış, a- sıl mevzie yaklaşmış bulunuyorlardı. Kırmızı taraf iki tümeni, bir süvari tuğay. (liva) ve bir bindirilmiş a!'a- yı ile Mavınin birkaç gündenöeri ha- zırlaraış olduğu mevzilere taarruz e- decekti. Kırmızının gayesi, Saray - Küçük Manika arasında- bir yarma hareketi yapmaktı. Bunun için Kırmızı kolordu merke zi sıkletini, Saray-Manika arasında bulunan ve ihrac yapan düşmüanı ikiye ayırmıya müsait olan Bağlarsır- tı istikametinde geceden toplanmıştı. Mavi kolordu dahi yarma hareketi- nin bu istikamette inkişaf edeceğini tahmin etmiş olacaktı ki o da ihtiyat larmı merkezi bir vaziyete getirmiş bulunuyordu. Topçu ateşile.. Saat dokuza doğru kırmızı kolordu iki fırkasile Bağlarsırtı istikametinde bir topçu ateşi açtı. Mükemmel bir hazırlık ateşini mü- teakıp piyadeler her taraftan ilerile- miye başladılar. Bu esnada Mavi top- çuları da boş durmuyordu. Kendi pi- yade asli hatları önüne Mavi ateş aç- tı, tayyarelerile Kırmızı tarafın taat- ruz kıtaları üzerine de çok yakından ateş açarak bu taarruzu zâfa uğ- ratmıya çalışıyordu. Karşılıklı topçu ateşini müteakıp kınmızının ileri hare keti kuvvetlendi.Müteakıben sırtların gerisinden bir anda peyda olan Kır- Hazınm tarıkları şiddetli bir ilerileyiş- le mavı mevzilerini çiğnemiye ve hat ları yararak ilerilemiye başladılar. Kırmızının taarruzu çok mahirahe i- dare ed.liyordu. Bununla beraber Ma- “vinin müdahalesi de muannıdane de- vam ediyordu. Ancak Kırmızının faik kuvvetlerle ve iyi bir sevki idare ile yaptığı bu taarruz önünde Maviler ilk mevzileri- n bırakarak daha gerilerindeki geş ceden hazırlanan ikinci mevzilerine çekildiler. Maviler bu ikinci mevziler de de şiddetli bir mukavemet gösteri yorlardı. r Öğleye doğru Harekâlı takıp eden heyet mütsma diyen cepheleri dolaşarak vaziyetin inkaşafını yakından tetkik ediyordu. Saat 1Z ye kadar taarruz ve müdafaa bu safhaya girdi. Atatürk, harekât inkişaf ettikten sonra Genelkurmay Başkanımıza ve misafirlere veda ederek İstanbula ha reket ettiler. Atatürk manevralarda Türk ordusunun gösterdiği yüksek lâmlarımı, Mareşal vasıtasile iblâğ et- tiler, Harp sahnesi Manevra gitgide hakiki bir harp sahnesi halini alıyordu. Her iki taraf ta nefer ve subay canla başla verilen emirleri yerine getirmiye çalışıyor- lardı. Fedakâr Mehmetçikler bazı noktalarda kendilerini tutamıyarak Mavilerin tanklarma &arşı ha- kiki hücuma benziyen hareket- ler — yapıyorlardı.. Bu — muhare- bede ikitaraf arasmdaki — tay- yare hareketleri de çok heyecanlı ve mükemmeldi. Tayyareler taarruz ve müdafaa hatlarında cereyan eden pi- yade muharebelerine yakından işti- rak ediyorlardı. Avcı tayyareleri biribirlerini dü - şürmek için muharebede imiş gibi ha reket ediyorlar, bütün meharetlerini kabiliyeti takdir ederek orduya ge- idi. Bazan atılan bombalardan çalı- lıkların ateş aldığı görülüyordu. Top- çu ateşi altında piyadeler düşman mevzilerine doğru sıçrıyarak, sürü- nerek ilerliyorlardı. Cephede taarrüz böyle devam ederken kırmızının mer- kez ve sol cenahtaki piyade ve sü - varileri de Mavinin merkez ve sağ ce nahına doğru düşmanı asıl mevzile- rinde tesbit edecek derecede kuvvetli taarruzlarda bulunuyorlardı. Taarruz şiddetle devam ediyor Kırmızının yarma hareketi henüz muvaffak olmuş sayılamazdı. Bünun la beraber taarruz bütün şiddetile de- vam ediyordu. Eğer bu yarma muvaffak olursa Manika deresi boyunca sahile doğru cephede bulunan Mavi kolordu ile Ma nika köyünden garbe uzanan ve taf« silâtını verdiğimiz muharebe safha- sında bulunan ikinci Mavi kolordu yarılmış, biribirinden ayrılmış ve biri deniz, öteki de Meriç boyunda muha- rebede bulunan Kırmızı ordu istika« metinde geri atılmış olacak ve Mavi ordunun ihraç ve menzil istikameti 0- lan Midye, Kırmızınım tesiri altna girecekti. Bu âkıbeti önlemek istiyen Mavi kolordu, öğleye kadar henüz muvaffak olamıyan bu yanma hare« &etini durdurmak için bütün ihtiyat« larile Saray — Bağlarsırtı — Mani- ka istikametinde bir mukabil taarrüs« za geçti. Kati neticeye doğru Vaziyet çok nazik olmakla beraber kati netice de gittikçe yaklaşıyordu. İki taraf ta bütün — vasıtalarile yekdiğerinin hareketlerini takip edi. yor ve maksatlarını gayet iyi kesti. riyordu. Mavinin kendi yarma hare. ketini muattal bırakacak olan büu mukabil taarruzunu inkişaf ettirme. mek istiyen Kırmızı taraf, sol cenah« ta faaliyette bulunan süvari grupu- nun taarruzunu şiddetlendirdiği gibi motörlü kıtalarını ve bindirilmiş alay larını da süratle merkezine alarak Ergene boyunca Saray istikametinde ve bu mukabil taarruz kuvvetlerinin yan ve gerilerine doğru bir diğer mu kabil taarruza kalktı. Bu hareket ta« biatiyle mavinin mukabil taarruz kuv vetlerini üstüne çekerek tuttuğu gibi Kırmızının da sabahtanberi devam hareketinin inkişafına yol açtı, Saat 15 te Mavinin son mukavemet leri de kırılmış bulunuyordu. Cephe« si kırmızılar tarafmdan tamamiyle yarılmış olan Mavi kolordu ikiye aya rılmış ve böylelikle istihdaf edilen gaye de elde edilmişti. Manevra bitince Büyük Türk ordusunun yüksek me ziyetlerini bu vesile ile de tebarüz et. tirmek maksadiyle büyük fedakârlık. lar ihtiyar edilerek yapılan bu ma« nevradan çok kuvvetli neticeler elde dilmistir. Manevra biter bitmez bu saate ka. dar hakiki birer hasım gibi çarpışan kolordularm kumandanları bir ara. ya geldiler. Bir müddet için ayrı düş müş iki kardeş gibi kumandanların kucaklaşmaları, el sıkışmaları bir. çoklarımıza, ihtiyarlara göz yaşları döktürdü. Bu dakikadan itibaren ar- tık Kırmızı ve Mavi yoktu, vatan va- zifesini iyi yapmanın verdiği çok hak.- l1 gururla övünen Türk kahramanları vardı. İki taraf ta büyük heyecan da. kikaları yaşıyorlardı, kullanıyorlardı. Sahne çok heyecanlı Salâhattin Güngör eden ve henüz neticelenmiyen yarma y

Bu sayıdan diğer sayfalar: