20 Ağustos 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

20 Ağustos 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Şüpheli Ölümün Esrarı Tarla Sahibi Öldükten Sonra Düşmüş ve Bacağı Yanmış - Müddeltumumilik, dün bir ölüm tah kikatımı neticelendirmiştir. Hâdise şudur: Kemerburgazm Kısırmandıra naht. yesinden 70 yaşlarında Osman oğlu Ahmet, iki gün evvel tarlasmı saran dikenlere ateş vermiştir. Bir aralık ateşin ağaçları da sardığını görünce göndürmiye çalışmış, sonra da kendi. 8i tarlada bir bacağı yandığı halde ölü bulunmuştur. Müddelumumilik, tabibi adif Salih Haşimi göndererek © cesedi muayene ettirmiştir. Verilen rapora göre, Ahmedin herhangi bir Bebeple evvelâ ölerek düştüğü ve düş tükten sonra da bacağının yandığı an aşılmıştır. Tabibi Adli cesedin gö- A mülmesine müsaade etmiştir, Fr K Haliçte kaybolan ceset 7 Uç gün evvel Haliçte bir motör bir gandala çarparak batırmıştı. Bu ara- da sandalda bulunanlardan birisi de kaybolmuştu. Dün sabah balıkçılar Balata çöp iskelesinde ağ atmişlar ve © Ağı çekerken de ağır bir cismin sahi- le doğru ilerilediğini görmüşlerdir. Sonra bunun bir insan cesedi olduğu- nu öğrendikleri için hemen Fener po- lis merkezini haberdar etmişlerdir. Tabibi adli Enver Karan cesedi mua- - yene etmiş ve boğularak öldüğünü tesbit ettiği için gömülmesine izin vermiştir. Cesedin evvelce kuyumcu ik eğen Dimitri oğlu Zaharyadis ol- oduğu nlmiştır. Müddelumumilik © batıran motör hakkındu tahkikat yap maktadır. Bir ceset bulundu Polis üç gün evvel Saray burnun- da Emrazı Zühreviye hastanesinin ö- ünde bir adamın elbiselerini bulmuş, fakat bu elbiselerin kime ait olduğu amlaşılamamıştır. Dün akşam geç va- kit sahilden bir ceset görülmüş, müd- delumumiliğe bildirilmiştir. Tabibi ad ” H Pnver Karan sahile gitmiş ve cese- di muayene etmiştir. Vereceği rapora göre tahkikata devam edilecektir. Bu cesedin, elbiselerin sahibine ait oldu- Zu tahmin edilmektedir. ÖLDÜRME KASTI İLE © GDün ağır ceza mahkemesinde öldür me kasdile karısı Boğaperiyi yaralı. — yan Arakelin muhakemesine devam edildi. Arakel, müdafaasını yapıcak- “otu. Avukatı Cemil gelmediği için mu- hakeme talik edildi. e Pantalon Hırsızı 3 Ay Ceza Yedi j ; ; Meşhur O sabıkalılardan Nusret, dün sabah saat beş. te Limon iskelesinde demir. di bulunan Afiyet motörüne atlamış ve uyuyan makinist Celâlettinin başı altından yavaşça pantalonunu alarak kaçarken yakalanmıştır. Sultanahmet Sulh Üçüncü Ceza hâkimi dün Nusreti muhakeme etmiştir. Suçlu: — Vallahi Bay hâkim ben sarhoştum. Ne yaptığı- mın farkında değildim, de- miştir. Hâkim bu müdafaayı kabul etmediği için suçluya üç ay hapis cezası vermiş ve derhal tevkif etmiştir. eeeeeeamesamanasasieemesee e ———R—ğ—— Nezarethanede ölü bulundu Polis evvelki gün gece hırsızlık suç lularından Ziya isminde birisini yaka lamış ve Beyazıt merkezine getirmiş tir. Ziya, dün sabah karakolun neza- rethanesinde ölü bulunmuştur, Üstün de hiç bir cebir ve tazyik izine rast- lanmadığı için eceliyle öldüğü anlagıl. miş ve defnine ruhsat verilmiştir. Yeni Kurulan Asliye Hâkimlikleri Adliye Vekâleti, Muğla, Fdirne, Maraş, Mersin, Elbüstan, Gürün ve Tekirdağ kasabalarında birer asliye hâkimliği ile birer hâkim muavinlik- leri, Bilecik, Artvin ve Alanyada da sulh hâkimliği ihdas etmiye karar vermiştir. mesearaamez eeeaeamemea eee eeeeemee aaa ea aaa li Fırıncıyı Bağlayıp Paralarını Alanlar Aksarayda fırımcı Nurinin ayakla» rmı bağlamak suretile parasını alan marangoz Hulüsi ile arkadaşı Cemi. lin muhakemelerine dün ağir ceza mahkemesinde devam edilmiştir, Mahkeme, şahitlerin çağırılması için talik edilmiştir. Muayene Bitiyor Motörlü kara nakil vasrtalatınm yıllık fenni muayeneleri bu akşam s0 na erecek, yarm sabahtan İtibaren şehirde kontrole başlan Gülbeküm, beyaz yaşmağınm ucunu, asabi asabi büruşturarak: — Öyle ise buraya ne geldiniz! — Haniya belki oradadır dediler de. — Burada olsa bile, onu kahpanalı Osmanlıya tes- Jim eder miyim sandılar? — Hâşâ, Etmezsin emme, haniya emir kulu bir de- fa varıp soruştururuz, dedik de. — Varın Osmanlı Kadısma diyiverin, Erden Bey ğı görülen fuar gazinosu da bu yıl e saslı bir tadil geçirmiştir. Gazinonun bu sene fazla rağbet göreceği muhak kaktr. yo bi nihayet vahşi hayvanlar paviyonunda on İki İzmir F Izmir, 19 (TAN muhabirinden)-— Enternasyonal Izmir fuarı, bu sene daha kuvvetli bir hamle ile tekem- mile doğru yürümüştür. Fuarda ge- çen seneki plânın ana hatları muha- faza edilmekle beraber birçok yerle- rinde değişiklikler yapılmıştır. Umu- ml methalden sergi gazinosuna kadar olan yol, iki tarafir şemsiye şeklinde elektrik lâmbaleri ile süslenmiştir. Buralara gilzel parterler yerleştiril. miştir, Yeni kurulan paviyonlar Geçen sene ekspozanlara ayrılan son kısımdaki muvakkat paviyonların ye. rine daha güzelleri yapılmış, yolun sağ cihetinde daimi sergi sarayi ayrılan parça üzerinde de yalnız bu sene için muvakkat paviyonlar Yâp- tarılmıştır. Vilâyetler, Izmir Ticaret odas, 1z- mir vilâyet ve Mehmet Ruşen pavi- yonları betonarme olarak tamamlan. mıştır. Vakıflar. paviyonu bilhassa, dikkati çelmektedir. | Geçen sene pek kullanışlı olmadı Hava Kurumu tarafından yaptırı" an paraştit kulesi yalnız fuara değil, ütün İzmire kıymet kazandırmıştır. | Mimar Necmettin Emrenin parkın köşesinde yaptığı kârgir Dün Ceza Görenler Dün de şehrimizde tramvaydan at! ladıkları için 17 kişi cezalandırılmış- tır. 123 kişi muhtelif Belediye emirle rine aykırı hareketlerden dolayı, 93 kişi de köprüde geçit yeri dışmdan geçtikleri için ceza vermişlerdir. Bun- | dan başka 267 ekmek, 270 sise gw-|' Kültür Parkta fuar uarı İzmir Valisi ve Belediye Reisi fuar sahasında hazırlıkları gözden geçiriyorlar şi hayvan höcresi, kışlık kısımlar, m-odaları. mete ic ! 150 bin ziyarsiçi tâhmin ediliyör Fuarın açılış progrâmı hazırlanmı 2500 kişiyı eeleri gönderilm tir, Açıl inde bulunacak me- buslar, konsoloslar ve diğer davetli- Ölüm 1ş Bankası Trabzon şubesi şeflerin- | | dan Adnan ve Osmanlı Bankası Ma- | latya şubesi müdürü Rüştünln baba- | sı ve Mühendis müteahhit Fahrinin | aympederi mütekait Mülkiye müfet | işi Necip dün kalp sektesinden ölmüş | Cenazesi bugün öğleyin Teşfikiye | zoz, 50 kilo domates, 75 çürük 'ka-| camiinden kaldırılarak makberesine vun müsadere edilmiştir. Dün yeniden 61 kedi, 76 köpek toplanmıştır. defnedilecektir. Kederdide silesine | sabrı cemil dileriz. v Bugün Açılıyor Bu seneki fuar, geçenkilerden çok üstün ve mükemmeldir sahasının umumi manzarast OLUM si Karadeniz Boğazı sabik op » mandanı Emekli mirliva GEM 8t, Anadoluhisarındaki evini ü Allahın rahmetine kavuşmuf” gi nazesi bugün kaldırılarak al€ resine defnedilecektir. BİR ARABA PARÇALANI Sirkeci « Yedikule hattmds | e vatman Hasanın. idaresinde vay arubası, Samatyada Hasi 28 arabasile çarpışmıştır. BU mede araba parçalanmış, İGÜ ler Lüüsanne kapısının solunda, gü zeteciler sağında yer alacaklardır. Şehirde kalabalık şimdiden fazlalaş mıştır, Bütün oteller kontrol altında- İlunan 'Tomanm bacağı Xf dir. Büyük merakir kafileleri gün. | Yaralı Cerrahpaşa hastanesi0 ferdenberi şehir sokaklarında dolaş- | rik maktadır. Bu sene hariçten 150 bin ziyaretçinin geleceği tahmin eğil mektedir. ! KIT yi Emekli Albay Bay Hüsnü AK 8 erimeleri Bayan Nezahat Altıyp İnhisarlar Genel Direktörlüğü g pe Tütün Enstitüsü Vüboraturi ğe kimyager Ray Kadri Gültesi” kâhları Beyoğlu Evlenme Memeye salonunda akrabaları ve do! zurile dün iera edilmiştir. T8 , saadeller temenni eder BİR ŞEHRİN RUHU Sadri Ertemin son hikâyele- ri yakında bir cilt halinde çıkıyor. En emin, en rahat, en seri Ankara- Istanbul Yolculuğu REEL e dei ir Nafla Bakanlığa bağlı Hava yolları Devlet İşletme idaresi yolcu ve posta tayyarelerinin Ankara — Istanbul — Ankara Tük seferleri muntazaman deva mdadır. Hava yollarınm acentaları: 2 A — Ankarada — Bankalar Caddesinde P, 7. T, binasında lefon No: 3682) a B — Istanbulda — Karaköyde P. T.T binasında (Telef No: 40374) (2339) (47451 (re ok, adın mı küçük, itibarın mı eksik? Karş? soy mu bozuk? Neyin, ne derdin, ne istiyece$ ğin ver ha? Dünbelek mebus diye mi? Sen DiY* ş adin da onun meydana çıkmasına göz yumd! nki sen isteseydin olmaz mı derdik? Ulemalık Wi. da var. Kadı mı olmak isten? Görme miyon ei r1? Bir kasap Deli Osman çıkar, ensesine #8? bası basiverir. Bu mu itibar? Osmanlı memur dan adama hayır mı olur? Bak şurada inim ö eye inliyen yavruna, San mı artık onu senin elin& orada yokmuş, Hem buna siz de ipanm. Mademkillm olsa da vermem. Demekkilim sözüm doğrudur. Jandarmalar Gülbekümün sözüne kandılar. Yalan #öylemiyeceğini, söylemek istese bile elinden gelmiye.. ceğini bilirlerdi. Hattâ Gülbeküm son söz olarak de. di ki: — Ben bile bu işe meraklandım bu akşam hafıza kendim gideceğim. Siz şimdi kasabaya mı varacak. sız? — He! — Bari Hafız Hanımgile bir habar edin, yarm ak- şam iftarı orada edeceğim, Kimbilir hincik o kadm- cağız da ne kadar kederlidir. Jandarmalar gece yarı. $ı döndüler, Sahur davulu çıkmıştı. Kadıyı bulup işi anlattılar. Artık hiç tereddüde mahal yoktu. Erden her ne vasıta ile anlamışsa anlamış ser olup gitmişti. Kadınm bu fikrini mebus ta tasdik ve takviye etti, Ertesi sabah olur olmaz, vilâyete bu hususta mufas- sal bir telgraf çekildi, (Erden yalnız olmayıp başına birçok erbabı fesadı dahi topladığı Jera eği. Jen tahkikatı amika ve müstahberatı mevsukadan an- Yaşıldığı) da ilâve olundu. Bu telgraf valinin eline geldiği vakit, vali okudu, bir daha okudu, mektup- çuya okuttu, Jandarma kumandanma okuttu, sağ tarafta oturan fırka kâtibi mesulüne okuttu. Niha- yet kendinden geçerek karşısında oturan ve hiç bir #öze karışmıyan gence uzattı. Ona da okuttu. Bu genç Erden idi! Erden valinin karşısmda, firarı hakkında gelen telgrafı hafif bir tebessümle okurken, kasabada her kes onun müthiş bir çete ile dağlarda gezdiğini, hü- kümete isyan ettiğini işitmişti. Yörük Kadının Aslanca Kuvveti Hacı efendi ise, şimdi büsbütün muazzep ve mus. tarip oluyordu. Çocuğun başma gelen işlerin içyi- zünü biliyordu. Lâkin kendisinin de biraz kalı olduğunu, belki de biraz bellibaşlı müsebbiplerinden bulunduğunu vicrdanma karşı itiraf edemiyordu. Yalnız kalbini kemirici bir süküt ile düşünüyor, ve iki gündenberi evinden çıkmıyordu. Güner, yatakta idi, Babası, bunu evvelki hasta, lığın serpintisi zannediyordu. Halbuki son vukuat kıza bir şimşek gibi çarpmıştı. Hele dün gecedenbe- ri müthiş bir ateş içinde kavruluyor, vakit vakit kendinden geçiyordu. Hafız Hunım hir dakika ya. nından ayrılmıyor, kurşun sirkesi kalkıyor, kolonya r, fakat bir türlü kendine gelemiyordu, Humma içinde kavrulan vii- cudu, yeryer çatlıyan dudakları ve tel tel dikilen saçlariyle pek feci, pek acınacak bir hal almıştı. Yüzbaşının hanımı, konukomşu yatağın etrafında herkes bir ilâç, herkes bir çare düşünüyordu. Günerin gözleri arasıra tavana dikiliyor, dudak. ları oynuyor ve iniltiler içinde sayıklıyordu. Geç vakte doğru komşular çekilmişti. Udada yalnız Ha- fız Hanımla Gülbeküm, bir de yüzbaşının hanımı kal. muştı. Hacı odaya girmek istedi. Yüzbaşınm hanımı başma gelişi güzel birşey atarak kenara çekildi. Ha. ci mahzun ve perişan kızmın yanma oturdu, çayır çayır yanan elleri avuçları içine aldı. Birşey Söyle- miyor, yaşlı gözlerle kızına baktyordu. Gülbeklim, sedirin üstünden Hacıya dik dik baktı ve dedi ki: — Ne susuyorsun Hacı? Kızma bir şey söylesene — Ne söyliyeyim? — Ne söyliyeceksin işte! Senin bu hale gelmene ben sebep oldum de. Mademki Allahtan korkun yok, söyle işte! — Bu lüfların sırası mı aba” — Ya, neyin sirast ağa? Neyin sırası” Gül gibi kızı yataklara düşüren! Aslan gibi delikanlıyı dağ- lara, divanlara gönderen! Kırk yillik hatununa ce. hennem yılgnı veren! Sonra geçen karşısma.. Ne söyleyin den! Söyle İşte hep ben yaptım, hepsinin müsebbibi benim diyiver! Güneri mezarlara gömer. sen, Dünbelek sana kamburünun içinden başka Güner çıkarıp vermez kuzum! Tanrı sana yürek over. medi mi Hacı? Gece yastığına başmı koyduğun man kulağına, yüreğinin tıkırdısı çarpma mı Ha yiğitliğin yok, acarlığın yok, mehremetin yok, hiç olmazsa susman olsa. Hiç yoksa, sussan, karışma- san.. Ne olacak sankilim. Ha,. diyiver bans! Paran fine birakivereceğiz ? Hacı Hacı Tanri hakki İŞİ” Bozkartala andiçtim ki bu kıza bir şey olsun, “ cuğa bir şey gelsin, öcünü almazsam! Benim pie bürem yoktu, bana bir lâfçık İletmediler ki. “w bilmiş olsaydım! Bilmiş olsaydım! Osmani: zap si değil ya, Moskofun yedi kralr gelse yine Gö! 0 alıp giderdim. Kalkışan üç defa boşarım diy eksik eteğine za vermiye yazık sana Haci” iy at kafana bü sarığı onun için mi geçirdi? Bizim YÜ yasalarımız sizin sarıklı şeriatlerinizden çok Dai Güner yine dişlerini gıcırdatarak inlemiye, ği lamıya lamıştı. Gülbekiim, zayıf kınalı ps” ile Güneri göstererek: | — Bak, hele bakmdı, nası inteyip yatır: Bab © caksm! Gönlüne bir yol danış. Hele kulak ver ”* Yip durur bak bak... — Baba.. Babacığım... Etme! Etm. — Işittin mi? Etme etme diye yalvarıp Hepsini hepsini eden sensin, — Baba! Asacaklar mr onu? ais — Işittin mi! Oltimle pençeleşirken bile onu ela” nüyor. Hacı! Evlâtlarımın başı için; Erdeni 899 sa kamburla seni yanyana ard:e d — Sus nine! Nine aman sus! Babam geliyo”. va rak asamlar, babam geliyor. Sönra seni, seni üç kere boşar... intiyo” (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: