27 Haziran 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

Fikret (Fener) 'de Dikkat Milli küme maçlarının en çetin Balıkesir Süreşlerinin : Neticesi kesir (TAN) — Balikesirde â- güreşçiler arasmda tertip e- h alafranga güreş müsabakaları akşamı Halkevi salonunda ya- Güreşlere Balıkesirden İd. Hinyurdu, İdmanbirliği, İdmangü- & Bandırmadan da Bandırma Do- İhspor klübü güreşçileri iştirak et- Ve neticede Bandırma Doğan- ir klübü şampiyonluğu almıştır. A h neticelerel yazıyoruz: Kilo — 1: Mustafa (Bandırma) Şadi (Balıkesir) 3: Ali Mustafa İş endırma) i Kilo — 1: Haydar (Randırma) m (Bandırma) 3 : Kâzım (Ba ) o — İ: Ahmet (Balikesir) ârif (Bandırma) B kilo — 1: Mustafa (Balıkesir) İslkevimizin por ve köycülük ında da bir faslivet baslamış- MÜ İdman bölgesi ve klüpleri büs - lin yeni bir şevk ve taze öir le ile yeni bir varlik vücude getir —. “ee wülemmel bir spor gelen eski maden mek- Bugünkü maçlarda mühim rolleri olanlardan (eroz) Lütfi (Galatasaray) i Bugünkü Maçlarda Yan Hakemlerine Etmeliyiz Yazan : Eşref Şefik leri bugün oynanıyor. Şeref sta- dının adam almıyacak halde kalabalık olacağını tahmin etmek İÜ güç bir şey değildir. Bugünkü heyecanlı ve asabi hava içinde Koyunculardan çok daha müşkül vaziyette bulunacak olanlar ha- #kemlerdir. Şüphesiz ki, takımlardan birinden birinin aleyh'ne hakemler tarafından verilecek ceza kararları haklı dahi olsa ceza in taraftarlarınca müthiş patırdı ve tezahüratla Birkaç tecrübe ile gördük; bir klü- bün en hayati maçı hakemlerin, kast- sız olduğuna itimat ettiğim, hatalı ka- rarlarile altüst olmuştur. O gibi maç- lardaki vaziyetleri hatırlıyarak bu- gün için seyircilere'şu tavelyode buz lunmayı faydalı ve'lüzümlu buluyo. rum; İyi hakemler vali oyunu ya- kından takip edebilecek atletik ev- safa malik, koşan insanlardır. Fa- kat bir hakem ne kadar gayret €- derse etsin, bazan, oyun birdenbi- re nisf saha değistirdiği vakitler) öbür Icle önüne yetişememiş olur. Ve hücumcuların ofsayt vaziyetle- rini, kurnazen yapılmış hatalarını bulunduğu zaviyeden ve uzaklık. tan görmesine imkân olmaz. Üyle zamanlarda yan hakemle- rinin mesuliyetleri ye ehemmiyet- leri hakemden daha ziyadedir. Va-| ziyeti görebilecek mevkide bulunan yan hakemi, orta hakeminin uzak- lığını ve zaviyesinin müsaadesizli- ğini farkeder etmez, kale önündeki oyunu can gözüyle takip etmiye başlamalıdır. Herhangi bir hali de hakemin kendince bir karar alma. sından evvel bayrağmı sallıyarak İşaret etmelidir. İyi bir orta hekeminin en tabii vazifelerinden biri de, uzak kaldığı vaziyetler hakkında bir karar ver. mek üzere oyundan fazla, o taraf- taki yan hakemini gözüyle kollr- yarak mücadelenin cereyan ettiği mevkie yetismiye çalışmaktır. Biz, görülemiyecek vaziyetlerde bulundukları halde sanki oyunun göbeğindelmiş gibi kararlar ittihaz eden orta hakemlerini ve o hatala- ra ses çıkarmadan, bayruk dahi sallamadan hâdiseyi seyreden yan hakemlerini de gördük. Bugünkü maçlar çok mühimdir, se. yireilerin orta hakemleri kadar yan hakemlerini de göz hapsinde bulun-| durmalarını taraftar oldukl'erı küp İlernamma tavsiye ederim. Belkio zaman bazı haksız yere yalnızorta hâhemlerine yapılan tezahüratm bir İ kısmı da yan hakemlerine düşecektir. Barutgücü Klübünün Yıldönümü Bakırköy Barut fabrikasi işçileri» nin kurduğu Barutgücü klüdünün bi rinei yıldönümü münasebetile bagün Bakırköydeki sahalarında sant 12 den itibaren spor gösterileri yapıla” cak ve bu münasebetle birinci takım- İlanı sak sık Halkevi gençliğinin ” Sm 111 tam Para ilhü ila bir mic yapı. Takımlar Nasıl Çıkacak Buglin karşılaşacak olan Fener - bahçe * Galatasaray takimlarının gizli tutulan kadrolarını anlamıya ç8 lışıyorduk. Üç gündür uğraştğımız halde kabil olamıyordu. Dün akşam geç vakit takımların kadroları hak- kında mevsuk ve esaslı malümatı el- de edebildik. Eğer maça çıkılacak dakikaya kadar idareciler fikirlerini değiştirip aşağıdaki kadrolarda yeni tadilât yapmazlarsa iki takım şu şe- kilde çıkacaklarmış: Fenerbahçe: Hüsamettin - Yaşar, Lebip - Cevat, Angelidis, M. Reşat - Naci, Niyazi, Ali Rıza, Esat, Fikret. Galatasarsy: Avni . Reşat, Lütfü - Suavi, Nubar, Ekrem . Necdet, Sa- lim, Eşfak, Hâşim, Bülent. Yine Olimpiyat Masrafarı Neşredilen Liste Bize Yeni Bir Şey Öğretmiyor Dünkü gazeteler 936 Berlin olim- piyadınm bizim teşkilâta kaça mal olduğunu bazı yekün rakamları bil- dirmek suretile yazdılar. Gecikmiş olmasına rağmen bu rakamların neş| ri yine şayanı memnuniyettir. Yal-| nız şurasmı da kaydetmek İsteriz ki Eğer bu malümatla spor efkârı umu- miyesi tenvir edilmek isteniyorsa bu maksat temin edilmiş değildir. Çünkü her şeyden evvel olimpiyat lara hazırlık olsun diye çağrılmış ©- lan ve teşkilâta yalnız bundan müte- vellit açığtn kapanması 17 bin liraya mal olan futbol ve güreş-takımları- TAN nm masrafı bu meyanda yoktur. Bundan başka umum! merkez ve 0- Wmpiyst komitesinin memleket dahi- dinde yaptığı yevmiyeli ikamet ve seyahatler masraflarının da bu ra kamlar arasında olduğuna dair bir işaret göremedik. Bu arada nazarı dikkatimizi celbe- den rakamlardan biri de kampta bu- lunduğu söylenen sporcu adedinin 120 oluşudur. Hiçbir gün ve biran da o kampta 120 kişi bulunmamıştır. Zaten ne kamp buna müsait idi, ne de bu üdette idmancıyı seferber ede- bilmiştik. Onun için tebliğin İfade - sinden 40 gün 120 kişinin kampta kal dığı şeklinde anlaşılan mâna tama - men gayri varittir. Değil 40 giln, hat tâ bir gün Sile 120 kişi ayni zamanda kampta ikamet etmediği gibi 40 gün birteviye yarısı bile kampta konak- Ismamıştır. Bu münasebetle hülâsa olarak şu- rayı kaydedelim ki; biz umumi mer- kezin selim muhakemesinden, olim- piyada iştirak eden hakiki müsabık- larm beherine keç kuruş masraf &- dildiğini ve bunların yanmda kaç ki- şinin idareci olarak gittiğini, bunla- rın da teşkilâta ne kadara mal oldu- gunu bildirmesini istiyoruz. Çünkü hiç kimse paraların usulsüz vesikasız sarfedildiğini iddis etmiyor şikâyetler vücudune ihtiyaç olmıyan birçok kimselerin teşkilât kasasından meb- &ul para alarak seyehat ettikleri, bü- tün olimpiyat masraflarında da ba - riz bir hesapsızlık olduğu merkezin- dedir. eş Şehir Atletizm Müsabakası Atletizm federasyonu tarafından tertip edilen program mucibince beş şehir atletleri arasında İcra edilen müsabakaların ikincisi bugün Edre- mitte yapılacaktır. Geçen sene Bur- sx stadında yapılan müsabakalara Balıkesir, Bursa, Ayvalık, Edremit atletleri iştirak etmişler ve neticede en iyi dereceyi Bursa atletleri elde İ etmişlerdi. Bu sefer de ayni muvaffakıyeti Bursalıların alacağı tahmin edilebi- Hrse de bunun geçen seneki kadar kolay olacağını zannetmek büyük bir Üçgünlük hikâye| Kam ANE 5. Gazetenin yeni yazıcı kadrosu bü yük bir şevkle işe sarıldı. Herkes arı gibi çalışıyordu. Ben geniş ve müteharrik koltuğumu gömülerek bir sigara tellendirdim. Kazancımı düşünmiye beladım: Yalnız tahrir kadrosundan aldığım para ayda bin dört yüz doları buluyordu. Bu dâhiyane keşfim sayesinde hem İş kuvvetinden tasarruf ediyor, hem de üstelik para alıyordum. Gazete. hin senede getirdiği üç bin dolar varidat ta bunun ii Velnasu kazancım müthi lolde. ili. işti, Akra ilik zamanlar bazı güç- lüklerle karşılaşacağımı u- muyordum, Fakat seçtiğim kimse. ler kabiliyetli insanlar olduğu için bütün güçlükleri pek çabuk yene- bilecektim. Yeni tahrir kadromu iş üzerinde görmek istedim. Gazete Idareha - nesi içinde dolaşmıya başladım, “Başmuharrir” kendi masasma ku- rulmuş harıl harıl yazı Yezıyordu. Bir âlemi andıran yüksek alnı, a- gır kumaştan yapılmış elbiseleri o. na kendine mahsus bir büyüklük veriyordu. Edebiyat sahifesi şefi kaşlarını çatmış habire ansiklopedi Karıştı. rıyordu. Tiyatro münekkidi İse da. ha o gün başucuna ŞeksPİrİn bir portresini aşmıştı. Muhabirler, röportaj icin sehrin içine dağılmıstılar, Benim keşfet. tiğim bu basit usulü şimdiye ka - dar bir türlü hatırlarıma gctiremi yen -insanlara bayağı acıdım. Muvaffakıyetten âdeta sarhoş ol- muştum. Merdivenlerden â$ağı in dim. Çok sevdiğim bir abbabıma uğradım, Dâhiyane keşfini ona an. latmakta bir mahzur görmedim. Bu yeni keşfi onore etmek İçin iki- miz bir meyhaneye uğradık. Arka arkaya şampanya şişelerini boşalt mıya başladık. Geç vakit gazete idarehanesine döndüğüm zaman bütün Yazı kad- rosunu orada buldum. Herkes, gün delik faaliyetinin meyvalarını dev. girmekle meşyuldü., Herkes mem. nundu. Ben adamakıllı çakır Keyiftim. Kontrol için bana getirilen Yazıları okuyup anlıyabilecek bir Vaziyet- te değildim. Talebelerimin kabiliye. tine güvenerek,.kontrol için bana getirilen, bütün yazıları okumadan mürettiphaneye göndermek gafle- tinde bulundum. Gece redaktörüne, vazifesinin ne den ibaret olduğuna dair lâzimge- Ten talimatı vererek evime gitim Yolda mütemadiyen bu dâhiyanr keşfi düşünmekle meşguldüm. rtesi gün saat dokuza doğ- Tü sokağa çıktım. Bütün caddeler, benim: gazetemi satan Ameli Gazetecilik Mektebi Yazan; O. Hanri İngilizceden çeviren: bU B. Tok i âdeta gazete satmıya yetiştiremi- yorlardı. Demek ki, gazetem müt- hiş bir rağbet kazanmıştı. Sevin- cimden âdeta çıldırma dereceleri- ne geldim. Gazete idarehanesine yaklaştı - ri ileri, silâhlı böş kişinin durduğunu hây- retle gördüm. Beni uzaktan farke- den silâhlılardan biri derhal bana doğru ateş etmiye başladı. Kurşun- lardan biri kulağımı sıyırdı. Birkaç £anesi de şapkamı delip geçti. Izs hat istemiye imkân yoktu. Çünkü bu arada diğer dört silâhlı da tü- feklerini bana doğru çevirmiş nişan alıyorlardı. Derhal gerisin geriye döndüm Süratle kaçmıya o başla- dim. Ik karşıma çıkan bir avluya saptım. Oradaki büyük çöp Ban- dıklarından biri içine saklandım. » Bu sırada oradan benim gazete» mi satan müvezzilerden biri geçti. ıslıkla ona seslendim. Sandığın için den elimi uzatarak çocuğun hay- retleri arasmda bir gazete satm al 'dım. Gazetenin içinde herhangi bi- risi aleyhine yazılmış bir yazı ole- bileceğini düşündüm. Sandığın ka pağmı kapıyarak iyice yerleştim ve gazeteyi süratle okumıya baş- Jadım. Gazeteyi okudukça hiddetim art tir... P ejmürde kılıklı adam hiki- yesinin burasına geldiği 28 man durakladı ve: — Mevzudan ayrıldığım için beni affedin, dedi, Fakat siz biraz ev- vel dimağa cilâ veren şu mübarek —an karama miimein mayiden bahsettinizdi. Halbuki gimt- di önümüzdeki şişe de boşaldı. Post gazetesinin muhabiri bir defa daha elini yeleğinin cebine daldırdı. Uzunca bir müddet eebi- ni karıştırdı. Hiçbir şey bulamamı$ olacak ki, ayağa kalktı. Meyhane sahibini bir köşeye çekti, Onunla on beş dakika kadar kulak kulağa 27-6 -937 konuştu. Sonra gelip yerine oturdu, , Az sonra meyhane sahibi bir şişe, Şarap daha getirdi. Şişeyi kaba bir tavırla önlerine ve Asık bir suratla oradan ayrıl» Şarabı gören Pejmürde kılıklı a. dam gülümsedi. Bardağın: doldur- du ve hikâyesine devam etti;, — “Her şeyden önce şehir ha- berlerine bir göz gezdirdim, Ilk gö- züme çarpan havadis gu oldu: “Porkinas ailesinin servetine va, si tayin edilen miralay D. Hanri Habil ihl Sele dik. Servetin varisleri miralay a- leyhine dava açmışlardır., ; Bu havadisi okuyunca, bana ilk dteş edenlerden birinin bu mirsla- ya fevkalâde benzediğini hatırlar dım, Heyecanla ikinci havadisi de okudum: “Otuz ikinci caddede oturan ve şehrimizin hiç te maraf olmıyan belediye memurlarından birinin ge genlerde on bin dolara bir ev yap- tırdığını öğrendik. Bunun neticesin de, belediye âzalığı içim verilen rey fiyatlarının bir hayli yükseldi ğine kanaat getirdik.,, Lİ unlara benzer on beş kadar havadis daha vardı. Vâkıa bunların hepsi de doğru idi. Fakat zehir gibi acı, yenir yutulur şeyler değildi, “Kibar âlemi,, sütununa bir göz attım, Bu sütun da spiritüel fıkra» larla dolu idi. Meselâ: Mütekait General Kronker'in ka- rısı dün akşam Conson . Avenli'de büytik bir balo vermiştir. Kadının, bütün balo middetince kocasın - dan fazla âşikile dansettiğini söy Tüyorlar..,, “Hanri Baum Horten'in dün ak- şam karısını tekrar dövdüğünü öğ» Tendik.,, “Kadmlar birliği, .özasmm;. düm Kley'in müzik. mağazasında “bir. toplantı yaptıklarını haber aldık. Bu toplantıda hâzır bnhipap, Mis Ledi Dodson, sıcağın kurbanı ol muş ve araba ile evine daklerliiriş tir. Sıcak” Bu herhalde «yeni bir âşilatmti tei”olen getrk.. tAritsıvar) anama O Yalnız “İYİ, | İPGKER bıçakları v rdır. Dayanıklığı ve keskinliği birer birer kon, trol edildiğinden hepsi de miitesa viyen keskin ve dayanıklıdırlar. Şayet onlardan biri, sizi ta mamen memnun edemedi İse “Poker,, bilimünakaşa değişti- recektir. «BU YUZDE YUZ BİR a GARANTIDIR. di