Yazan: Ziya Şakir Ebâ Müslimin Mektubu HALİFEYE Dehşet Verdi İHöümünki gizli tertibattan İ tamamiyle gafil olan Ebi im, bu hareketi yeni Abbasi ietieş seti aleyhinde bir kıyam ve van, telâkki ederek derhal Hora- Vulunan askerlerin başma Seçmiş. Ziyat bin Salihe e bir darbe indirmişti. Bu dar adar süratli ve kuvvetli Ol. Yahi © Ki; âsilerden pek azı kurtu- a İİ. Başlarında kumandan ii ta olduğu halde, otuz bini mü Me Hicaz ve Yemenli âsi, Ho- keş Askerlerinin ağır kılıçları ve Yeri, teberleri altında can vermiş Mİ Müslim, bu mühim zaferi de mp atüpla halifeye bildirirken; Emirtilmüminin!... Jalâmlar da dökülen bu kanlardan kan ton derece müteessirim. Fa. tabay ananızı ve hilâfetinizi &den her tehlikeyi eilâhln limak vazifem olduğu için, bununla müteselli oluyo- b re hizmetimin de mezdin Ze a edileceğine eminim. Ve Mo emin olduğum için, sizden “etirhamda bulunuyorum... Ne ran lenberi hacca gitmek istiyo Em; bu dini farizeyi ifa et- » hem de giderken Küfeye uğ- > mübarek ellerinizi öpmek bap, Müstade buyurmanız istin SM ediyorum. demişit, Ev Müslimin bu mektubu, o Balifeye dehşet vermişti. Yer Yanmâs bülünân biraderi te Mİİ Gülfer min döne. — Bika Eyvah!... Ebâ Müslim, mut- Ziyat bin Salih isyanının iç- azl öğrendi. Haç bahanesile 8 geliyor. Bizi mahvedecek. gön wvek, büyük bir korku eseri Ni Cafer Mansur da ay- İyata kapılrvermişti. Yaziyet karşısında, uzun W- Ye müzakereye giriştikten son abayet $u kararı vermişlerdi: Bu, Şimdi Ebâ Müslimin arzusu- haşa etmek; büsbütün şüphe, ve felâketi davet etmek olacak. Meri sizden hacca gitmesine izin duy Hatta, sureti mahsusada tiği YA devet edilmeli. Buraya gel- den , Dan, bir aralık kuvvetlerin. İki (TİE edilerek bir hamlede kel Ba ruluvermeli, Mü, Sarar üzerine derhal Ebâ (4, cevap yazılmış; Yatı, Zuluz, büyük bir memnuni- yı, <abul edilmiştir. Ancak, hu- Maya kvvetsiz bırakmamak için rak Üinize Küçük bir kuvvet ala Bonga niz. Burada görüştükten Mağz gidersiniz.) Mi, Slinde olan bu cevap, emin Kuşi, Anla Ebâ Müsilme yollan. İlk Şüphe... E» Müslim, bu cevabi okur okumaz, kalbine derhal bir unacak adamların niçin k nr istiyor?.. Acaba bezi - Bİ yaş gi ipe bir fenalık geleceği Takip üştinliyor. Yoksa, beni bir telâkki ederek aleyhimde bir idame mi girişmek istiyor?. ma Şok nâzikti... Halifenin bir geç it3At etse, muhtemel olar Tüne ge s*Ye bile bile ve körü kö ten olacaktı. Bu seyahat- d., >çmiş olsa; Halife nezdin- edi mana arasmda birçok de? AF uyandıracaktı. Şu hal ei Müslim, birkaç gün düşün. tip imişti nihayet plânmı ter- Yinip şte Derhal, sekiz bin süva- - z hazırlanmasına emir vermiş ti... Bu sekiz bin süvari, ikiye ayrt- lacaktı. Yarısı (Rey) şehrinde, yarısı da (Nişapur) da kalacaktı. Ve bunlar, gece ve giindüz hareke- te hazır bir halde bulunacaklar; şâyet kendisinden bir emir gelirse, yıldırım süratile bu emrin icrasi- na koşncaklardı. Ebâ Müslim; bunlardan başka, ayrıca bin süvari seçmişti. Bu se- çilen süvariler, Horasan alayları - nm en cesur, en tecrübeli, en sadık efradndan mürekkej Ebâ Müs lim, bu bin süvariyi malyetine ala- rak Küfeye hareket etmişti. iğ sile Ne velikt; en'mahir casuslar Vözrtasile; Ebâ Müslimin hareketlerini dikkatle ta kip etmektelerdi. İlk sekiz bin sü- varinin hazırlanmasından #on de - Tecede telâş etmişlerdi. Fakat, Ebâ Müslimin bunları orada birakarak yanmda yalnız bin süvari biduğu halde hareket ettiğini haber alır al maz, sevinmişler; yeniden tertibe. ta girişmişlerdi, Küfede, Ebi Müslime muhteşem bir istikbal merasimi icra edilmiş. ti... Halife, başta biraderi ve veli- abti Cafer İle bütün saltanat hâne danmı, ve hükümet erkânmı, Üç konaklık mesafeye kadar istikbale göndermişti. Ebâ Müslim; bü tantanalı merâ- simi görünce; Halifeden şüphelen- diği için kalbinde bir nedamet hissetmişti. Bilhassa Küfeye geldi ği zaman, yapılan tezahürat karşi- sında, artık kalbindeki bütün şÜP- he ve vesveseler silinmişti. Halife, (Veziri &li Resul) Ünva- nmı taşıyan Ebâ Müslimi, çok muh teşem merasimle huzuruna eliniş... Elini öptürdükten sonrö; oturduğu sedirde sol tarafına geçir mişti. Sağ yanmda da veliahdi ve biraderi Cafer Mansur bulunmakta idi. Ebâ Müslimin Küfeye gelmesi, ayni zamanda halka da büyük bir neşe ve heyecan vermişti, Binler- ce halk, davullar, defler, kudüm ler, dümbelekler çalarak; yüksek söslerle tekbirler alarık sarsya gelmişler. Hatipler ve şairler, sâ- atlerce süren nutuklar ve şiirlerle Ebi Müslim hakkımda methiyeler söylemişlerdi. Ebâ Müslim, bütün bunlar dan büyük bir neşe ve memnuni- yet hissetmişti. Fakat ayni zaman da; Halife ile a endişe duyguları da büs! “ rekete gelmişti... Tabildir ki, hal km bu derece muhabbet ve hür- metine mazhar olan bir adama su- ikastte bulunmak şöyle dursun, 0- na eğri bir gözle bakmak Dile, çok vahim hâdiselere sebebiyet verebi- lirdi. Onun için Ebâ Müslim aley- hinde düşünce besliyenler, dişlerini gıcırdata gıcırdata, süküt etmek mecburiyetini hisseylemişlerdi, Sarayda; ziyafetler, eğlenceler biribirini takip etmişti. Pehlivan - lar güreştirilmiş; harp oyunları tertip edilmişti. Ebâ Müslimin ma. iyetinde bulunan süvarilerin gös - terdikleri maharet, herkese hayret vermişti, Böylece on gn kadar geçtikten | sonra; artık Ebâ Müslim (Mekke) ye hareket için izin İstemiş. (Emi rülhaç) (1) İk memuriyetinin ken disine verilmesini halifeden istir . ham eylemişti. Fakat Halife; — Vah, vah. Biraderim Ca . fer de Hacca gi. decek. Bu vazife. yideha evvelo benden istemişti, Ben de kendisine vermiştim. Şimdi geri almak nasıl olur? Diye cevap ver miti, Ebâ Müslim, bu cevap karşısın . da birdenbire ir. kilmişti.. Çünkü; Caferin, kendisi ile beraber hacca gitmesine hiç bir mâna vermemiş. ti. Sonra.. Ne olursa olsun; Halife. den istirham ettiği birşeyin bu şe- kilde reddedilmesi, ona pek garip gelmişti. Daha sonra.. Kendisinin bin süvarisine mukabil, veliahdin beş bine yakın atlı; ve onun iki misli raddesinde hacı ile harekete hazırlanması da, Ebâ Müslimi u- yanık bulunmıya sevketmişti. rtik; kuvvetlenen şüphelere rağmen, Ebâ Müslim zerre kadar telâş göstermemişti. Yalnız maiyetindekilere; daima dikkatli, ve en küçlk bir taarruza şiddetle mukabele edecek vaziyette hazır / bulunmaları için emir vermişti. Ayni zamanda halifeye de: 'LOKM GUT Sinirlilere Sinirli mizaç, pek uzun bir fasıl- dır, Bu fasıl, öteki mizaçlar gibi bir defada hülâsa edilemez, Bir ke- re sinirlilerin hasta olanlarmı, has İn olmıyanlarını ayırmak lâzımdır. Hasta olanlarının da birçoğu, has- ta olmıyanlar gibi, aramızda dols- Şırlar, Fakat hekim gözüyle, onla. ra sadece sinirli, sağlam mizaçta bir adam demek mümkün değildir. Araya hastalık sözü karışmcs - he le sinir hastalığı olunca - onun tür- Mü türlü çeşitleri olduğuna tahmin dersiniz. Hasta denilemiyecek sinirliler de biribirlerine büsbütün benzemezler- leri gevşek olur, Kimisinde de sinir nirlerin aksi ameli şiddetli olur; fa- kat bu şiddetin sebebi iki türlüle- daklarınm ince ve dafma acılık de eder gibi, yanaklarınm İnce, çe- nelerinin sivri olduğu gözünüze çar par. Zaten bütün vücutlerinin işleme- si de yüzlerinin ifadesine uygundur. Teneffüsleri zayıf, zayıf, sesleri kısa, hareketleri küçük olur. Göz gibi, insanın ruhunun bir pen- ceresi demek olan, elleri de soğuk cansızdır, Bu alâmetlerin hepsi, sinirlerin gevşekliğini ,yorgunluğunu göste - rir. Bu türlü sinirlilerde, herkeste bulunan ihtiyat sinir kuvveti pek azalmıştır. Ondan sarfedilen her AN HEK LER Piâj ve güneş | & Artık plâj mevsimine girk &dik. Tatil günleri plâjlaraN Ytaşınacağız. Bu münasebeti Öle buraya birkaç faydalış yiavsiye notu yazıyoruz: ia Ç 1 — Vücudünüzü güne işin kızgın ışığı altında faz.A Na yakmayınız. / V 2 — Sudan çıkıp ıslakj Svücudünüzü hem güneşi gem de rüzgâra karşı tat mayınız. 4 3 — Plâjda vücudünı zü yakarken yağlı kremler. $den fazla miktarda kullan-; mayınız. 4 — Deniz insanı çabuki çacıktırır. Buna aldanıp mi-f denizi fazla doldurmayınız. İİ İMİN Gelince... parçanın yerine konulması uzun za mana bağlıdır. Bundan dolayı, o türlü sinirliler çok uyumuya müh » taç olur. Zaten kendi hallerine ka- Imca öyle de yaparlar. Onların karakterleri de sinirleri. nin gevşekliğini gösterir. Tabiatleri dalma mahzun, kederlidir. Az söy- lerler... Havadan nem kaparlar, çe- kingen, korkak olurlar. Her şeyin fena taraflarma bakarlar, Dünyayi kara görürler. Başkalarma emni - Yetleri olmadığı gibi kendilerine de itimatları yoktur. Daima mahcup ve insandan kaçar olduklarından yalnızlığı severler ve yalnız kaldık- ca da daima kederli seyler düşü - nürler, Vesvese, şüphe onların tabii halleridir. Duyguları geç, fakat şiddetli 0- Tur. Ancak bu şiddet meydana çık- maz. Sadece onların teessürlerini arttırır. Dışardan görünce, onları sakin, vurdum duymaz, sanırsınız. Halbuki o zavallı ne kadar ıstırap çeker? Faaliyetleri azdır. Hareketi pek sevmezler. Fakat bir kere işe baş- laymea, iradeleri kuvvetlidir. Ya- vaş yavaş İşlerine devam ederler, Büyük işler görmüş ilim adamları. nın, derin fikirler bıralamış filozof. ların birçoğu bu mizaçta olan sinir. lilerdir. Darwin gibi, J. J. Rousseau gibi. Böylelerinin her türlü rahatsız - bıkları sinirlerin zayıflığından gelir, Onun için rahatsızlığı teskin eden, fakat sinirleri daha zayıf düşüren ilâçlar onlara sonradan zarar verir ler. Bilâkis sinirleri kuvvetlendir- mek lâzımdır. Pek zayıf olmıyanla- Ta deniz kenarı havası, pek zayıf o- lanlara yüksek yerlerin havası. Sağlık İçin, Güzellik İçin Beden Hareketleri Kadınların vücut güzelliğile uğraşan mütehassıs doktorlarm yeni yeni kaideler tatbik etmiye başladıklarını görüyoruz. Bir İn. « giliz doktoru, vücudün muhtelif uzuvları için yepyeni sistemler üzerinde ehemmiyetle durmaktadır. Doktorun bu yeni sistem. lerde ehemmiyet verdiği nokta, kadın vücudüne güzellik temin etmiye çalışırken, bu iş için tatbik edilen hareketlerin ayni za- manda sıhhi de olmasıdır. Çok kolay olan bu hareketler vücudün hem sıhhatini takviye ediyor, hem de güzellik temin ediyor. Şim- di bu hareketlerden bilhassa bacakların düzgünlüğüne ait olanını size tarif edeyim. Bu tarifleri okurken yukarıki resimlere de ba» karak kendi kendinize nasıl tatbik edebileceğinizi kolayca # kestirirsiniz. ; 1 — Sırtüstü yatmız. Kollarınızı uzatınız ve dizlerinizi bükünlüz. Sonra ğ bacağınızı kaldırınız ve yukarıya doğru uzatınız, &önra indiriniz. Sol baçağmızı da ayni şekilde kaldırıp indi: ve bu hareketi yirmi kere tekrar ediniz. Bu hareketleri sabah akşam tekrar etmek son derece fay. dalıdır. Ayni hareketi İki bacakla da yapmak mümkündür. 2 — Ayakta durunuz. Sonra sol topuğunuzu kaldırmız ve parmak uclârmızı basınız. Sol topuğunuzu yavaş yavaş indirdikten sonra ayni has reketi sol ayağmızla tekrar ediniz. Bu harekeli yirmi kere yapmız 3 — Smtüstü yatınız ve kollarmızı uzatnız. Sol bacağınızı mümkün mertebe kaldırdıktan sonra yavaş yavaş indiriniz ve topuğunuz yere te» mas eder etmez sağ bacağmızı ayni şekilde kaldırıp indiriniz. Bu hareketi her bacakla onar kere yapmanız lâzımdır. * 4 — Sağ yanınıza yatmız. Boynunuzun adalelerini fazla yormamak için başınızın altma bir yastık koyunuz. Sol elinizi yere dayayarak müvaz8- nenizi temin ediniz sonra sağ ayağınızı mümkün olduğu kadar uzatınız ve geri çeviriniz. Ayni hareketi sol bacağınızı tekrar ediniz. Bu hareketi de yirmi kere tekrarlamak lâzımdır. Bütün hareketler vücudun ve bik hassa bacakların güzelleşmesine yardım eder. Not — Bacakları şu şekilde masaj ediniz: Parmaklarmız bacağınıza tas» yik etmemeli ve yavaş yavaş hareket etmelidir. Aşık kemiğinin etrafında yuvarlaklar yaparak masaj yapınız. Çember Oyunu Merakı Çember oyunu Avrupada kadınlar arasmda salgm halindedir. Birçok şehirlerde kadınlar arasında yeni yapılan bir çember oyunu müsaba » kasında genç bir çifti, belki de hayretle, seyrediyoruz. Kadınların bu çem- ber oyununa, vicutlerine güzellik kazandırmak için merak saldırmış oi. “ duklarını da lâveye lüzum yoktür sanırız.