22 Nisan 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

22 Nisan 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

6 r © . v e çekte ae Sekizinci Balkan ve bu hafta da Güneş klü- Mk GRU gm bir e e) O Oyunları İçin takımı Hazırlık ( Takımı teşkil eden gençler birarada Fenerlilerin Bayramında Bir İngiliz Takımı Şehrimize Geliyor ” Balkanlarda bir turneye çıkacak olan İngiltere birinci | Vulverhampton takımının Fenerbahçe klübünün yıldönümünde İstanbula getirilmek istendiğini şildiğini evvelce bildirmiştik. İngiliz klübü ile Fenerbahçe ara - smdaki muhabere anlaşma ile niha- yet bulduğundan bu takım 30 mayıs- ta Fenerlilerin bayramında şehrimiz- de sarı lâcivertlilerle maç yapacaktır. İngiliz takımı ile iki maç için uyuşul. duğundan ikinci maç Taksim stadyo- munda Güneş veyahut Fener - Gü. Beş muhtelitile salı günü yapılacaktır. Disiplin Böyle mi | Olur? İngiliz hâkemlerinin sahada ver. dikleri ceza kararlarmı, federasyon takip ederek başka türlü cezalar; da kendisi vermektedir, İngilterede hâ.| kem tarafmdan en ufak bir kabahat! için saha harici edilen bir oyuncu nun işlediği suç federasyonda da ay. Tica tetkik edilip icabma göre ceza. # çoğaltılmaktadır, Sheffield, U, klübünün merkez mühacimi Dodds evvelki hafta hâkem tarafmdan oyundan dışarı bırakıla . esk bir kabahat işlemişti, Federan - yon hâkem raporunu tetkik ederek, © oyuncuyu yalnız bir oyun saha ha. © rici bırakmakla iktifa etmemiş, ce. zalandığı maçtan itibaren on dört lig maçlarma iştirak edememesine ve ayrıca 825 franklık para cezası ver . mesine karar vermiştir. Ayni hâkem, ayni klübün merkez| muavinini de kendisine karşı kaba| Pera, Şişli, kaba hareketinden dolayı federasyo - pa şikâyet etmiştir, Federasyon me.| seleyi tetkik o etmiş ve Sheffield, U, Kklübünün iig maçlarındaki vaziyetini hiçe sayarak merkez muhecimine ver diği on dört günlük cezanm yarısını da merkez muavinine vermekte tered. düt etmemiştir , İki mühim oyuncusundan mahrum | olarak maçlara devam etmek mecbu. riyetinde kalan Sheffield, U, klübü -| nün federasyon nezdindeki bütün ri .! calârı hâkemlerin prestiji namına ka. | bul edilmemiştir , İngilterede Futbol Neden İleridir? İngiliz futbolünün mütemadi yük - sekte kalmasına hayret edilmemeli . dir, Sporu yalnız sporcu değil, seyirci de yapar, Seyircisiz spor yürüyeme. meğe mahkümdur, Geçen gün Lond . rada ayni saatlerde iki maç birden yapılmıştır, Ayni şehirde, ayni gün. © de yapılan bu iki maça 65,000 seyir . inin bilet alarak girdiği tesbit olun - muştur, Maçlardan biri; Arsenal — Stoki, diğeri Chelsea — Chariton karşılaş . gasiydi, ve bu hususta muhabereye giri- © Kız İken Erkek Oluyor Kadın sporcular arasında ameli « yatla erkek olmâ'vakaları çoğatmıya! başladı. : Birkaç ay evvel Matmazel Koubko- va ameliyatla erkek olmuştu. Şimdi de Polonyalı cirit atma şampiyonla- rından Matmazel Smentkovna Sophie erkek olma kararını vermiştir. Bu kizm esasen göğüs ve sair te- gekkiilâtı erkeklere pek benzemekte, hattâ bu yüzden kız arkadaşlarının alaylarma düçar olmakta idi. Kendisi, bir gazeteciye: — Artık bizim cinsin alaylarmdan usandım. Esasen kendimde erkek his. lerinin çoğaldığını farkediyordum. 3 gün sonra ameliyat olarak cinsimi değiştireceğim, demiştir. Bakalım Sophinin erkek olunca de- receleri değişecek mi? FUTBOL TURNUVASI Yarından itibaren başlıyacak olan çocuk haftası günlerinde Çocuk Esir- geme Kurumu tarafından klüplerin en kuvvetli dördü arasmda bir turnu- va tertip edilmiştir. Taksim stadyo- munda yapılacak olan bu turnuvaya Kurtuluş, Arnavutköy klüpleri iştirak edecektir. İlk maç, önümüzdeki pszar gün yapılacak ve gelipler ikinci günü final müsabakasını oynıyacaklardır. Maçlarm galibine Güneş klübü baş - kanı Bay Cevat Abbas Gürer tarafım- dan bir kupa verilecektir. Askeri Liseler Spor Bayramı Kuleli, Maltepe, Deniz lisesi ve Ge- dikli talebelerinden iki bin gencin iş- tirakile Askeri liseler spor bayramı yarın Taksim stadında yapılacaktır. Bayrama iştirak edecek sporcular sa- koyacaklar ve merasime bandonun çalacağı İstiklâl marşi'e saat 15 te Stadyomda başlanacaktır. Talebenin yapacağı geçit resmin - den sonra merasime riyaset edecek olan Maltepe lisesi müdürü B. Adil bir nutuk söyliyecek ve bu sene as- keri liseler arasında yapılan spor ml- sabakalarında kazananlarm mükâ- fatları dağıtılacaktır. Ayrıca sporcular arasında hentbol ve futbol müsabakaları yapılacaktır. at 14,30 da Taksim Abidesine çelenk | Müsabakası Nasıl Oldu? İstanbulda Fenerbahçe - Gala- tasaray, İzmirde Güneş ve Anka- rada Beşiktaşın yaptıkları maç lar dolayısile meşgul olan efkârı umumiyeye geçen cumartesi gü nü Taksim stadında yapılan (Se. kizinci Balkan Oyunları hazırlık müsabakaları) hakkında bir mü- şahede, Compte rendu vereme miştik. Bu eksiği bugün tamam- lamıya çalışacağız. Evvelâ pek erken olarak intihap edilen 17 nisanda atletlerin pist üze rinde hazırlık yapmıya vakitleri ol. Li öd için belli başlı atletler yarışa gifemedikleri gibi, klüpler de bir gös- teriş olduğunu anladıkları bu işe « hemmiyet vermemişler ve neticeler de zaten normalin çok altına düşmüş- tür, Esasen programın itinalı yapılma! dığı 800 ile 1500 ve 1500 ile de 5000 metrenin ayni güne konmasile anlaşı| kyordu. Buna mukabil ne bir mânialı koşu, bir atlama, ne de bir atma vardı. İs- tanbulda yirmiden fazla federe klip yarken ancak iki takımın iştirak et- tiği 4 x 100 bayrak yarışınm kulvar- &ız pistte yapılması da yarışların ne kadar az ciddi olduğunu gösteriyor , du. İ Alman derecelerin fenalığı teşeb - büsün muvaffakıyeti hakkında uzun söz söylemeye mahal bırakmamakla beraber sekizinci Balken oyunları i- çin bir falihayır olmaktan çok uzak bulunan 17 nisan müsabakaları bizde i stletizmin bir sene içinde ne kadar düştüğünü ve ne kadar öksüz ve ba- İ kımsız hale geldiğini o gün orada bu- lunan ve adedi yüze varmıyan birkaç meraklıya göstermiştir. Bu müsabakalar 17 nisanda Tak. sim stadında kontrolsüz, biçimsiz ve ber türlü fenni şartlardan mahrum,| mezbele halindeki kenarında yapıla- cak yerde ertesi günü Fener — Gala- tasaray maçından evvel Türkiyenin en fenni ve güzel pisti Üzerinde ya- pılmış olsa idi, hem atletler büyük | bir kalabalık önünde yarışmak frrsa- jtma neil olmuş, hem de gayri fenni kontrolstiz yerlerde koşarak kabili - yetleri, elde ettikleri neticeler hak - | kında tereddütsüz bir fikir edinilmiş urdu. Bu neden yapılmadı? Burasmı bize | belki Istanbul Atletizm Ajanlığı veya onun gefi olan Atletizm Federasyonu izah edebilir! Galatasaray - İzmir Maçlarının Hakemi Galatasaray klübünün İzmirde Üç-| ok ve Doğanspor klüplerile yapacağı | milli küme maçlarını idare etmek ü- zere federasyon tarafından Adnan A- kın hakem olarak İzmire gönderi - miştir. VOLEYBOL T. 8. K, İstanbul bölgesi voleybol başkanlığından: 24, 4, 1937 cumartesi günü Alem- dar caddesinde (YMCA) salonunda yapılacak voleybol maçı: Hilâl — E- yüp. Saat 15 te, Hakem İlhami Po- later, AN asan €& Yazan: Leonra Gregory Çeviren: Cevat | KABAAĞAÇLI dk rr aş MR yz angi aksi şeytana uyarak 0- Bu Bular üstünde sürükle. mişti, Fakat “ille de ille, gidece- gil diye uzun ökçeli ince topuk- lariyle tepinip durmuştu. Ha! Şu- nu da unutmamalı. Bu eğlencedeki tehlikeleri ona bir bir saymıştı. Ce- vaben; —A yavrum ben asuaplane yapmak istiyorum. Bu güzel hava- da mtikemmel olacak. Kuzum Mat. rice beni kırma. Diyerek bir serçe kuşu gibi cr- yıldamıştı. — Amma, düşün bir dakika. O. Vur a, Ya dü n, Ve seni akıntı sürükleyip, şelf sen aşağı fırlatır. sa? Sen söz dinle. Bu işte tehlike var, Gülmüştü: — Eğer düşersem sen varsın 2. Dalar, beni kurtarirsm, demişti. Bir «kşâm trenden irimiğti. Onu bir sürü delifişekler karşılamış- lardı. Hep birden bir su tayyaresi kiralamışlardr. Usta mühendisti ya! Yana yakıla tayyareyi işletme- sini yalvarıyorlardı. Etmiyin, ey- lemeyin, demişti amma, para et- memişti. Onlarm gözlerine girmek için nihayet “pekâla, o demişti. er gün işleri güçleri nehir kıyısına gelmek olduğu İ- gin, nehri iyi biliyorlardı. Nehrin biraz ötesinde durgun bir göl uyu” yordu. Fakat gölün öte kıyısında yüz ayak yüksekliğinde bir uçu - rumdan Aşağı, koca bir şelâle gül - dürdüyor. İşte buncağızm çok mu- hatarair olduğunu kendilerine söy- ledi. Topu birden dudak büküp omuz silkmişlerdi. Kayacak olan tahtenm tzerin- de kırmızı banyo elbisesiyle öyle bir müvazeneli duruşu vardı ki ta- rifi sözle olmaz. Yüzüyle ve inhi- nalariyle havada musiki çizen göv- desine hayran kalmamak elden gel mezdi. Tahtayı tayyareye bağlı yan ipleri, arabada imiş te at gem- lerini tutuyormuş gibi tutuyordu. Başı meydan'okurcasma, arkaya atılmıştı. Ve bütün dudakla, diş- lerinin bütün parlaklığiyle gülü- yordu. Tayyarenin motörünü işletti. Nehrin üzerinden gölün cam gibi sularına geçti. Motörün kulak pat- latıcı homurtular ımrasında "Neye yol vermiyorsun ? Ne duruyorsun? Hıslansan «!,, diye bağıran kızın çığlıkları kulağına değiyordu. Ba- geni döndürüp bakmıya bile korkü- yordu. Kıyılsrda biribiri üzerine abanan dostlar “Yaşa! Yaşa!,, diye kıyametler kopararak (alkışlıyor- du. yyare ileri fırladı. Burnu- nü havaya dikti. Suyu ya rarken gölün durgun yüzünde ar- kaya doğru upuzun çizgili bıyıklar sallıyordu. Birdenbire bir top patlar gibi bir şey oldu. Motör birden sustu. Mau- rice şaşkım şaşkın başmı döndürdü. Demincek kızın durduğu yerde şimdi kız yoktu. Aguaplane ve 0- mun yanıbaşımda upuzun bir odun kütüğü yüzüyordu. İşte tayyare bu kütüğe çarpmıştı. “Eyvah!, di- yerek ayağa fırladı. Boğazmı par- çalarcasma sağa, sola kızım ağmi haykırdı. Biraz sonra, kırmızı mayolu bir cest yüzegeldi. Ve kütüğün yanı- sira uzandı, Yüzü havaya bakıyor ve hiç kımıldamıyordu. Ne oluyoruz? Ne olduk? (Ele onor) nerede, derken tayyare şelâleye giden akıntıya kaptırıl. mıştı. Tayyareyi de, boğulmuş ve- ya kendinden geçmiş (Eleonor) uda, odun kütüğünü de akmtı sürüp götürüyordu. Yapılacak biricik bir şey vardı. Kendini denize atıp . eğer kurta- rabilirse kizi kuratrmak. Denize atlamak için tayyare parmaklıkları nı kavradı, gö #ulardan ayırmıyor- du, Hayalinin önünden, ş6- lileye doğru itilip kakıldığını, fr. rıl fırıl döne döne uçurumdan a. şağıya yuvarlandığını, ta aşağıda» hi kayalurin Win kemiklerinin çatur çutur parçalarını “era Ne kadar pazısi varsa hep gerii- di. Saçları dimidik diken diken - lendi, Hareket kabiliyeti felce uğ. radı, Kendi iradesi, çelik parmı © larla gırtlağına sarılmış, onu kıs- kıvrak yerinde tutuyordu. Fal taş. ları gibi açılan gözleri korkulu bir bakışta çivilenmişti. Kızı sevmiyor : değil, çıldırasiye seviyordu. Fakat suya atılamıyor. du. Kıyılara kümelenen kalabalı- ğın bütün gözleri nişen almış tü- fek namluları gibi hep üzerine çev. rilmişti, El alem ne diyecekti? Birden sevindi. “ Hah! Buldum! Yüzmek bilmiyorum! Derim a” de. di, Mazeretin bundan âlâsı mı olur. Makineyi | işletmeğe çabaladı. Makine bir yürüse belki nişanlısı- pr kurtarırdı. Hem elâlemin hem de kendi gözünde haysiyetini kur- tarmış olacaktı. Bin bir çareye başvurdu, Motör işlemiyor da işle. miyordu. Halbuki akıntı onları bi. rer saman çöpü gibi sürüp taşi yordu. Tayyare yıldırım gibi şelâ- le yolunu tuttu, Gözlerini yumdu. Fakat Tavyare sarsıldı ve durdu. Nevdi bu? rkaya doğru uzanan İpler bir kayaya tutulmuştu. are ve kendisi kurtulmuştu NIZ Ny uykusuz Bir gece takip eder. Her sey kecerlenir ve biç bir şeyden memnün olmaz. Mes vatka lar, dinlerimiş ir vücut ve dinlenmiş sinirlerdir. Eger Bromural «koli. komprimelei sizi kurtarır. Müsekkindir ve uykuyu temin eder ve hiç bir zarar ai dünys tanış © Knoli A-O, kimyevi maddeler fabrikaları, Ludwigs 15 ve 28 komprimeyi havi dip erd eczanelere reçete İle katar. Çünkü tayyare demiri se gemi gibi yerinde saplanako tu. Kiza baktı. Onun göv iz uzaklaşıyordu. İşte bir daha. Şimdi, atlamalı, gidi? kurtarmalı idi. Fakat korkü tepeden tırnağa kadar zeng “4 gir titretiyor, ve ayakli durduğu yere mıhlıyordu. göst Ne felâket. Olur a. Ona GÜ ni diken kalabalık korkusuD rüp duruyorlarsa, ve kork, anlıyorlarsa? Başmda iz gi g tün gövdesinden soğuk ler sızdı. Fakat “ yüzmek w» diğimi söylersem beni bskli j “ lurlar." diye düşündü. Kıyıdaki kalabalık 4 çalkanıyordu. Tam bu sr line ip sarılı bir oğlan suy8 * Kudurarak köpüren akın ; dişe tırnak tırnağa bir savaf > geyaeiyuiinop pg yun olanca kudretlerile , İt irkilişleri müthiş oldu. OR leriledikçe bir ucu oğlanın bağlı olan ipe, kıyıdakiler veriyorlardı. v G enç adam kıza vareblğ o nu bağladı. O yü?” kadar yüzüyor, kayda çekiyorlardı. Tayyareye ?. xe ÜMauric)e “Ne duruyorsuf* den denize atlayıp yardı yorsun?” diye bağırdı. ( “yüzmek bilmiyorum” diye “ğf ledi. (Eleonor) u tay lar. Halâ yaşıyordu. Kız hastanede yatıyordu lerini araladı. Yanıbaşmâdf yen (Maurle)e “ Ne işk: mişsindir. Senin yüzmek gin hatırı hayalimden bile mişti.” dedi, Uykuya dali” gf rice yavaşça yanından kai se görmesin diye arkasın8 gif bakma nehrin kenarina — ğindeki altın kol saati Saatin arkasında “Henslo 5 geşler klübü yüzme rinci gelen Maurice e bü KA AN ki AR hediye eder.” yollu bir yaf” dilmişti. Maurice saati m ij tasma görünmiyerek cak bir derinliğe fırlattı 4 ; Zİ tens görünür. İnsan 6 sinirli hate”

Bu sayıdan diğer sayfalar: