2 Nisan 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

—eo — —— Ss PO re RİYALİ İzmir takımının kuv > ; vetli oyuncularında, üçünü buraya sıraladık ..........e. vaar eesesssese İzmir Futbolcuları gesaaaamaaaaazı ; İsolda Sait Ortada A-$ : gi Sapa Mame beğ İkalm bu üç arkadaş) vü oyniyazaklar? ; ; eareseresaese? Sabah Şehrimize Geldiler Arsenal Müşkül Vaziyette Arsenal takımının fevkalâde bir ş6- kilde tatbik etmekte olduğu W oyun sisteminin en esaslı eleman sola mer kez muhacim Drake geçen günkü Stocke lakımile yaptığı maçta dizin- den sakatlanmıştır. W sisteminin en iyi merkez muhacimi olan Drakenin sakatlığı dizindendir. Yarası da epey| ce ağır olduğundan hastaneye kaldi-| rlmak lüzumu hâsıl olmuştur , | Arsenal takımı, İl. giltere şampiyo- | Basa ancak bir puvan farkla önde gitmektedir. Bunlua sonra yapacağı tehlikeli oyunlarda merkez muhacı- Münden mahrum «larak çıka'ağına Hazaran vaziyeti pöşküldür. Arsena: İdare: Teri bu yüzirn telâşlanınskta-| dirler. Hakemin Ceza Verdiği Oyuncuyu Federasyon da Cezalandırdı Milli küme maçlarına ait mukarre- Pat mucibince İzmirde yapılan Doğan #por — Beşiktaş maçında hakem ta- rafından oyundan çıkarılan Beşiktaş klübi futbolcülerinden Enverin ilk müteakıp maç olan 4, 4, 1937 tarihin. deki Üçok — Beşiktaş maçmda oyna: yamıyacağı Pitbol federasyonu tara fından bildirilmiştir. Alâkadar klüp- lere tebliğ olunur. İzmir - İstanbul Maçla- rının Yapılacağı Saha- lar ve Hakemleri T. S. K İstanbul bölgesi futbol a- Şanlığından: 1 — İzmirin Üçok klübü birinci ma- çın: 3, 4, 1037 cumartesi günü Tak - sim stadında Fenerbahçe klübü ile sa. #t 16 da yapacaktır 2 — Ayni klip ikinci maçını 4, 4, 887 pazar günü Beşiktaş klübü ile| saat 16 da Şeref stadında yapa'ak - tr. 3 — Üçok — Fenerbahçe maçmı| Gm Tezcan idare edecektir. Bu maa- İçim yan hakemleri Feridun Kılıç ile Saniim Taludur. 4 — Uçok — Beşiktaş maçını Nihat Bedik idare edecektir. Bu maçın da yan hakemleri (Burhan Aatak ve Muammerdir . Lig Maçı 4, 4, 937 pazar günü yapılacak liz macr: Taksim stadı: Kasımpaşa — Gülata Gençler, saat 13. Hakem Halit Galip Ezgü. İzmirlilerin 16 futboleü ile seyaha- te çıkmaları şehrlimzdeki karşılaşttın- Tara azami ehemmiyet verdik eksik bir takımla seyahate çıkan Be- şiktaşın aktbetine düşmek istemedik lerini göstermektedir. “TAN, namma kendilerini otelde görerek Fenerbahçe ve Besiktasın ya- pacakları maçlar hakkmda ne düşün. düklerini sordum: Aldığım cevapları ginaya sıralıyorum: İdareci Altımordulu Mehmet şöyle diyor: — İzmirde Beşiktaşım Üçoka karş olan oyununu geçen seneye nazaran daha enerjik buldum. Yalnız muha - dılar. Geçen sene Beşiktaş İzmire da- “imleri kale önlinde müessir olama - ha kuvvetli gelmesine rağmen oyun- cularınm formunda olmaması yüzln- den iyi tesir bırakmamışlardı. Gecer hafta İzmirde karsılaştığ mız Beşiktaş kadrosuna Hakkı ve £ iltihak ederse daha milessir bir ta- mheline geleceğini Ümit ediyorum. Bize gelince; yeni teşekkül ettik. Bazı oyuncular be anmdaki ar» kadaşlarla tamamile anlaşamadı. Ay. ni zamanda daha formuna giremiyen bir iki elemanımız var! Bu eksikleri nize rağmen İstanbullulara ivi bir ovun göstereceğimizi limit ediyorum, Maamafih birime ovun sonra bu ha- tülar telâfi edileceğinden İstanbul ve Ankara takımlarile cekinmeden boy öleiisebilereğimiz muhakkaktır. Diğer iânreci ve eski milli O takım kalecisi Altaylı B. Fehmi de şunları söylüvor: — Biz daha fazla Fenerhahce ma- ema ehemmiyet vermekteyiz. Cünkü Besiktasla yaptığımız temaslarda bü tün sözlere rağmen dalma İvi netice. ler aldık. Takımımızda henfiz tam bir anlaşma mevcut değildir. Bununla be. raber İzmirlilerin serefins vakıaneak bir o tanhul — İzmir heyecanını uvandırı- çak bir varlık göstereceğimiz! Ümit ediyorum. Takı mkaptan'ığını varan millf o yunenlardan Altmordulu Saide gelin- ce: hu da diyor ki: M Bir brava iyi bir varlık olduğu- muzu göstermeğe geldik. Yenmek ve yenilmek ikinci derece kalır. Takımı. mız eski takımlarımıza nazaran da- ha kuvveti" bir vaziyete gelmistir. Yal nız anlasma icin biraz zaman gecmesi Tâzımdır “Övle timit ediyorum ki İz - mir. İstantulla olan eski hevecanlı günlerini vasatacak bir seviyeye tek- rar nlaşmıstır. bir oyunumuz tutarsa İzmire Ve re kı cıkaracağımızı ve eski İş. K gib.yetle döneceğim!z tabildir. unun için çaltşacağız... Şeri TEZCAN İzmir - İstanbul Spor Re- kabetini Tekrar Yaşata” caklarını Söylüyorlar Beşiktaşı mağlup ederek bütün spor efkârı umumifesini tekrar Üzerine çelbeden İzmirin Üçok takımı dün sabah Bandırma tari" kile şehrimize gelmiş, kendilerine tahsis olunan otelde müsafir edilmiştir. Kafile 16 futbolcu ve 2 idareci olmak üzere 18 kişiden İmürekkeptir. Kendilerine eski milli kalecilerden Fehmi ve Altın- ordudan B. Mehmet riyaset etmektedir. Yarın Fener mühacim'erini dur- durtmıya çalışacak olan İzmirin meşhur zehir Alisi i İngiltere - Finlândiya | Müsabakası İ Finlandiya federasyunu İngizlerin şartlarını kabul ederek 20 mayısta İogiliz milli takımı We boy ölç z karar vermişlerdir. Ru maça Fi diya sporcuları büyük bir ehemmi İatfetmektedirler. IAN ANAHTARLAR B u söylenmiye değmiyecek kadar ufacık bir hikâyedir, Fakat haddi zatında ehemiyetsiz gürünen ufak şeylerden ne büyük facıalar doğabileceğini göstermesi itibariyle yazıyorum. Vak'a hakikidir. Donald Anson bu dakikada tımarhanededir. Ka rısı çoktanberi ölmüştür. Cinayeti işleyen yankesici hırsız da daraci- na çekilmiştir. “Bunlarn neden böy le oldular?” Cevap: “Ansonun cep- leri dolayisiyle.” Bir erkek elbikesinde kaç cep ol“ Auğunu hiç düşündünüz mü? Bir <adnım yalnız bir el çantası varasr. Dudak böyast; pudra kutusu, para- sı, mendili, mektupları, cıgaraları kibriti hep onun içindedir. Bir er- kek üzerinde taşıdığı eşya ve a- Yur cuburu bundan pek te çok olma makla beraber, elbisesinde hiç ol- mazsa on Yedi çebi verde. Fr da böç tane, cokettö beş daha, dört yelekte ve Üç te pantalonda, gizli cepler, ve daha başka türlü ufak tefekler, bu hesapta yoktur. A naonun da on yedi cebi var- dı. Ve karısı da bu cepler sebebinden öldü. Anson ceplerini abur cuburis doldurduğunu san - mayınız. Cebinde ne romatizmaya yaklaştırmamak için patates, ne de nazar değmemesi için nazarlık, Bazı insanlar yardır. Huyundan mı dır suyundan mıdır, Ceplerine bir asma kalem ve mekanik kalemi ko leksiyonu tikarlar, Anson bunlar. dan da değildi. Derli toplu bir adamdı. kibrit- leri, kitap şeklindeydi, ve şümendi- fer abone defterile birlikte ceketi- nin iç cebinde ikamet ederdi. Bir mendil, bir de cıgara tabakası. İş- te bütün ceplerinin sekenesi idi. Mister Ansoniz karısı Misis Anson böylece bir akşam biriç oynamıya gittiler. nsonların dört başı tama - A men mamur olmakla bere- ber yine halleri vakitleri yerindey- di. Sürü sürü inşa edilen, Üst katı beş yatak odalı, alt katı salonlu İzmirli futbolcü ler bir arada Bü Yazan: o | R.C.Cole | i Çeviren: i Cevat | Kabaağaçıı | basma kalıp evlerin birinde oturu- yorlardı. Çocukları Yoktu, Hizmet- çi kızı gündelik” takımdan, yani sabah gelir akşam gider soyundan dı. Eve bitişik gümmettedarik bir ga raja kendi otomobillerini çekerler. di. Velnasıl mesuttular. Evin kapılarma gelelim. Bunlar üçtü, lâkin bir tanesini tarh edebi- iriz. Cinli kisim smaız Ve İçer den kapatılınca kendiliğinden kilit- lenen, ve &ilitlenince de ancak nahtrla açılan “silindir” tertibatı sağlam şeylerdi Misis Anson arka kapınm anah- tarmı torbasmda, ön kapininkini ise Mister Anson on yedi cebinin birinde taşırdı. Ön kapmn bir de yedek anahtarı vardı. Bir gün aksi seytan kendilerine bir külâh eder de, kendi anahtarları evin İçindey» ken, kendileri kilitli kapıların dışa» rısmda kalırlar diye, bu yedek a - nahtarı. evin dışında, birta- gın altma gizlerlerdi. İşte hirsiz bu anahtarı bulmuştu. A nson oanahtarlarmı bir çembere, bir zincire takmaz âr. “Anahtar salkımı cebin bezini yer" derdi. Onun için anabtarları rastgele cebine atar. Onları avuç dolusuyla o çıkarır, Kapısmnkini bodrumununkini, yoksa otomobilin kini mi,ayıklar, seçer, bulur, açar- dı. Evin ön kapı anahtarı, ötekile- rin en uzunu ve azmanı olduğu İ - çin, onu karanlıkta ve ışıkta, avı ta veya cepte el yordamiyle bulur- du. Size demincek söylediğim gibi Ansonlar o ö#kşam brice gittiler, Gece ortasından sonra eve döndü ler. Mister Ansor otomobili evin ö- nünde durdurdu, Evin kapısmı aç- tı. Elektrik ışığını yaktı. Ve otomo bile dönerek, karısma, “Eve girin- ce, benim için arka kapıyı aç, ben otomobili garaja kor, ve gelirim." Dedi. Karısı içeriye girer girmez Ansun güzel karısının ardından ka- pıyı kapadı. Öyleya, karısı arka ka pıyı açacak değil mi idi ya. Ve ar- dından kapıyı kapadığı karısını, ar tık dünyada diri olarak göremedi, nsm otomobile doğru yörür- A ken karısının çığlığını duy- du. Sesi içeriden ““Anson yardım!,, diye acı acı çınladı. Sonra boğuk i homüurtular, Biribirile boğazlasmalarin yap. tıkları patırdılar, ve süküt. Anson kısa bir saniye kesri esnasında, durdurduğu yerde dona kaldı. Son- ra birden infilâk edermiş gibi oldu. Y gibi arka kapıya koştu — Kapalı!! Karısı art kapıyı açmıya vakit bulamamıştı. Anson &apıya beyhude birkaç tekme attı. Döndü, ön kapıya saldırdı. O da kapalı! Kerdi kapatmıştı ya!. Ellerini telâşlı, telâşiı cebine daldırdı. Bir kaç anahtar çıktı, En uzunumu ka- piya tıkayım derken, pek kıymetli ve pek Kia bir vaktin on saniyesini boşuna israf etti. Çünkü eline geçen anahtar kapının anahtarı değildi. Akli başmdan gider gibi oldu. Bir küfür savurdu. Ağzı köpüre ki püre, bütün ceplerini casına walla» varsa hepsini yere saçtı savurdu. Anahtar yoktu. Birdenbire ka » pandı. Mırıldana, titriye, avucile yeri yokladı. Karanlıktı. Yine yok Jadı. Yok! Yok! Vesselâm. K endine çıldırma; kaybedecek vakit yok, telâşsız olarak arı bul! Koş! “yetiş!,, diyordu. Am- ma acele etmemek elden gelmiyor du. niyeler durmamacasına ko- şup uçuyorlardı. Birden ayak üstü ne dikildi. Yedek anahtarm gizli ol duğu taşa koştu. Yedek anahtar o- rada değildi. Metotlu bir telâşla yerleri yeni baştan karış karış yok lamıya koyuldu. Eline abone def- teri geçti. Anahtarın defter yaprak ları arasına kayması ihtimalini dü şünerek, onları yırttı, fırlatr. Yar- tic parmak ve tırnaklarla yine cep- lerini araştırdı, Üst başmı param parça yırttı dağıttı. İçerden ölen bir hayvan iniltisini duydu. Gözle ri faltaşı gibi açıldı. Saçları dim- dik durdu. Müthiş bir çığlık saldı. B u sefer pencereye saldırdı. Yumruğile camları kırdı. Kanrevan içinde kaldı. Pencere ak samı geliktendi. oAralıklarından baş bile içeri geçmiyordu. Sende * ledi otomobile koştu. Işikları yak tı, yine rde süründü araştı” dı. Orada atılı duran paraları bi ret birer elliyor, parmakları ara * sında çevirirken hüngür hüngüf ağlıyordu. Bu esnada hirsiz arks kapıdan sıvışmıştı Bütün facia beş dakika sürme * mişti, Faelanın asl sebebi yedi cebi idi. Ön kapı anahtarı 05 ların birinde durup duruyordu. Ef tesi günü anahtar, evin önünü? yerde bulundu. Belki ilk eline ge ” çen anahtar kapının anahtarı de onu telâşla deliğine sığdıram$8 ” mıştı. Belki elini cebine sokup kartırken, anahtarı yere düşür 48. Herne hal ise, karısı öldü. Ke disini de timarhaneye götürdüle” Hirsizı da bulun astılar. Ansonun of —