12 Mart 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

e pe AE Mahkemelerde Bahçıvan Perikliyi ö'dürenler Dün mesine devam edildi. miş ve Müddejumun berabetini istemiş mıştı. Bu esrar! dah evvel davacıların sika TT mahkemeye bir istida vere. rek Ali Rizanm hâdiseden evvel işli. yeceği ti Bektaş isminde biri, çlığını söylemiş ve şahit olarak çağrılm istemilşir. Dün mahke . mede bu şahit dinlenecekti, o Mahke, > salonu ve koridorları çok kalaba. Şehit Bektaş dinlendi ve şunları en hâdiseden Üç ay evvel Ali stanma gitmiştim, O bana i isminde bir gâvur Yar, Vücudunu kaldirmak isterim. Bana yardım edene de beş “Ben kendisile lipom Bana iftira ediyor dedi, Muhakeme talik edil Şüpheli bir ölüm r ölüm tahkikatı. te Hasan Ha. un cesedini muayene i zaman bu ölümü şüpheli gör. miş ve cesedin morga nakline lüzum göstermiştir. üpheleri mlatacaktır. Yakalandı is, yüze yakm sabıkaları olan Sabri ve Vehbi isim. Manitacı ok taşralıların gi m kadar ce liralarını bile ile almıya mu.| olan motör, kocaman devlere lı geniş k neler alt edi tarak dönüyorlar, Atölyenin havasmda, içinde pis kocaman bir kazan fes tıkayan sıcak! Ağırceza mahkemesinde Silivrikapıda bahçıvan Perikliyi | mam dokuz ev soymuşlar ve çok yük öldürdüğü iddiasile tevkif edilen bahçıvan Ali Rızanın muhake- £ de iddiasını ve muhakeme de kararın tefhimi için geri eli , | hr 16 lira, 80 kuruşa, Haydarr da 75 yılda 9ev soymuşlar | ara bakan asliye dör. I Mi ceza mahkemesi dün öğ sonra iki mühim hırsızlık davasma| | basladı. Her ili davanın da yirmişer, otuzar şahitleri vardı. Birinci da nm suçluları Bü tin, Muharrem ve İsmail isminde dört gençti.Bunlar bir buçuk senedenberi | İstanbulun muhtelif semtlerinde ta k kıymette eşya aşırmışlardır. Po. tis çaldıkları eşyanm mühim bir kis- İmmi da bulmuştur. mahkemeye söyliyerek mevkuf suçlunun | verilen 9 dosyanm davacıları şunlar. lı ölüm davası, iki celse evvel bit- Halide, Şükrü, Talât, Mehmet, Te ket, Halil, Fatma, Mustafa, Şahitlerden bir çokları gelmemiş. Davacılardan Halide şikâyetini göy le anlattı: — Bir gece biz evde yoktuk Üç simitçi i arasında | kavga Dün Mahmutpaşada üç simitçi ara İsında sopalı bir kavga olmuştur. A #iz İsminde bir simitçi çocuk, mesi İdaşlarından Rizeli Abdullah ve Ha İdarın yanma sokula İlara: “Onların simit dır. Benim halis undur,, demiş ve nu bir kaç defa tekrarlamış muşlas Yalnız vakitleri bir iki daralmış olacak indeki bohesları çı Fakat içini tetkik etmiye| Evimiz bövlece soyulduktan İsonra artık bi ır, Ab .İdık. Karrları kili ,, | dullahla Haydar meslektaşlarınm bu | duk, Fakat müdahalesini hoşgörmemişlerdir. Bun larda biri bir sopa elde ederek Azizi | adamakıllı dövmüştür. * Sultanahmet sulh üçüncü ceza hâkimi bunlarm a, | 9Oyulmamızla ikin vasma bakmıştır. Mahkeme, Abdulla. | 9” Yedi gün geçmişti 25 | veyahut arkadaşı e lira ağır para cezasna mahküm et, |dikleri bohçaları ikinci defada aşır- miştir. mıya muvaffak oldular. Bu defa da mutfak penceresinden girmişler. Bürhanettinin ayni zamanda Neca. ti İsminde bir arkadaşı İle beraber asker kaçağı olduğu da tesbit © edil. hukuk | miştir, Polis hentiz Necatiyi yakalı! mahkemesine amamığtır. ketihayriye vapurlarnm yolcu alıp çı. | | Birinci muhakeme diğer şahitlerin İkarma esnasında 5: ymm: | çağrılması için tehir edi | tahrip ettiklerini ileri sürmüş ve rih. | izine! muhakemeye tımın şirket tarafından tamirine ka. | rar verilmesini istemiştir. me, evrakın tetkiki için başka güne kalı man sandık odasındaki diğer sa Gİ Bürhanettin ce götüreme. Sarıyer Rıhtımından Çikan Dava İstanbul belediyesi, ikinci acaat ederek Şir.İ 3 ver isminde bada ev soymuşlardır. | Bunların da şahitleri çoktu. Bir kıs. İm gelmemişti. Muhakeme bunların İda çağrılması için talik edildi. 22 Top Kaçak Kumaş Bulundu Evvelki gün Diyarıbekirden trenle! Anadoludan kendi isteğimle teka- #ehrimize gelen Seyhanlı Süleyman | Ut olarak ayrıldım. 4T yaşındayım. oğlu Akkâşm bavulunda gümrük mu | Tahrirt, idari, takibi her işi intizamla | K hafaza memurları tarafından 22 top) yaparım. Her yere giderim. Elimde İHalep kuması yakalanmıştır. inan verici bonservislerim olduğu gi- | İki gün evvel Fransanın Set Jima.!bi ayrıca kuvvetli referanslar göste- İnndan bog olarak limanımıza gelen!ririm. Bu evsafı haiz bir iş adamms İstikbal şilebinde yapılan araştırma. | ihtiyacı olan müessese ve zevatın da Ny yilda 2 21 parça Şap. | “Yeni postane post restant 25 R. iş. Aranıyor tır. İnsanca zaylat olmamıştır. Yeni Yeni evliler evlen me memurluğunda, Galatada Taptas hanında 1 num arada oturan Bayan Patra | Bay İlya Fatih evlenme memurluğunda evlenmişlerdir. Her iki tarafı tebrik ederiz. Evlenenler SE ' ieğknki program “üi a Türk messi 1230 Havadis Muhtelif pÜ$ neşriyatı; 14 Son. Akşam neşriyatı: 18.30 Plfkla sikisi; 19.30 Spor müsahabeleri fik: 20 Nezihe ve arkadaşları Türk musikisi ve halk şarkıla İmer Rıza tarafmdan arapca sö Türk smusiki heyeti kesi 15 Ajans ve borsa haberleri e. ertesi günün programı; 2235 Plâkla #0l opera ve operet parçaları; 23 Son Günün program özü İ Senfonik Konserler: 2145 Prag: Senfonik konser; 22 Milano: Senfonik konser; 22 Varsova: Senfoni (Ci pin). Hafif Konserler: 13.10 Bükreş: Küçük orkestra; 16.40 Pro$ Koro rmasikisi; 18 Bükreş: Radyo Or trası; 18 Berlin: Chopin peglü. dapeşte: Salon orkestrası; 18.) Rococo masiisisi; 19 Kolonya: E ile terzi Bu akşam İPEK 'te MÜTHİŞ - MUAZZAM - İNSANI - HİSSI Harikulâde sahnelerle dolu LiNÇ Kanunu Baştanbaşa HEYECAN ve MERAK (Fransızca sözlü Metro Goldwyn Mayer Rejisörü: METROPOLİS ve FRİTZ LANG Baş rollerde : SiLViA SiDNEY ve Ayrıca: Paramount dünya havadisleri, mın gözleri yaşartacak feci sahneleri, maçları vesaire... Numaralı koltukların evvelden aldırılması rica olunur. »Telefon : 44289 İŞEHİR TİYATROSU DRAM KISMI inf mİ LU, Tİ | ib | Türkçeye çeviren: Halit Fahri || | ŞEHİR TİYATROSU onarat kısmı Bu akşam 20.30 da DELİDOLU Yazan: Ekrem Bir Motör Battı Haydar kapta idaresindeki bir ireç motörü, dün lodostan batmış-| Avciık ve Gülhane Müsameresi Gülhane tatbikat mektebinin trbbi| yısı çıkmıştır. i bugün saat)” İreşine mektup yazmalarını say- | lekdaşlar, İd benziyen çarkları, ların boyunduruğuna geçirmişler, iş birer düşman gibi gıcırda- bir yağ kavrulan bulandıran kokusu ve ne- Günün bazan on, b on iki, hattâ on dört saa- tinde durup dinlenmeden muayyen beş, on hareket yapmak için kiralanmış olan bu insanlar makineden Onları makinelerden adamlara nekadar benziyorlar. makineleri onlardan farketmenin kendilerini tık nefes göğüsler gibi, hırlıya, çalışan makinelerin ahengine o kadar muşlar ki, her şeyi, hattâ insan olduklarını unutmuş- lar gibi. Büyük atölyenin içinde, tezgâhlar arasmda dolaşan ar. Bunlar işçileri kolluyorlar. Yine kendini dalgaya verdin. İplik iş başılar — Hey Nazlı! nda biriken terleri, srvanms tülerile silen düşük bıyıklı, kırklık daki tezgâha doğru ilerliyor — Aman Süleyman Ağabey iplik bul. Zincir değil ya!. Elbette kopar. Kiv makineli: — Biraz dikkatli olsan ne olur? ği yerine takmadan; | sert ve fakat-kıvrak belini bir İspany vikliğile arkaya doğru atıyor, si tından, k bir kadın kahkahası, genç bir kısrağın er görünce kişmemesine benziyeh tuhaf bir kah- İn gürültüsü arasmda yükseliyor: incecik vücudünün güzel Yazan: SUAT DERVİŞ Şaprastlıyan genç kız; iri gözlerinin ucu İle ustasına bakıyor: — Ooof.. Allah kahretsin!. Ne bitmez, tükenmez gün bugün. Ne zaman paydos düdüğü çalacak, bil. miyorum ki, sıcaktan gönlüm bulanıyor. Süleyman usta; tıpkı yaltaklanan bir kedi gibi tez- gâhınm başmda kıvranan bu genç kızm tk yanma yaklaşıyor, Fakat onu ni istemiye so- kulduğu için; içinden büyük bir hiddet te duyuyor. Ve işte şimdi onu azarlıyor — İki, liç gündür senin elinden iş çıkmıyor Nazlı.. Sahihten, sen de ismin gibi nazlı oldun. Küçük azardan müteessir olmuşa hiç benzemiyor. Kızıl dudaklarını geren arsız bir sırıtışla bembeyaz dişlerini göstere, göstere ustasma bakıyor. Sonra bâ- lâ bir mahalle çocuğu şivesile konuşan, akordu bozuk kalm sesile bu sözü de cevapsız bırakmıyor: — Elbette nazlı olurum Ağabey! Biz de ana, baba evlâdıyız.. Alman endisin karısını bugün gör- medin mi? Atölyeden bir geçecek oldu, az kaldı pat- layacaktı. Hem Almanca bir şeyler söylüyor, hem de şöyle yapıyordu: Nazlı, makinenin başından ayrılarak cebinden çi- Yandığı kileliriik mendili burnunun önünde sallaya, imkânı yok, Bu ydur- uzun kenar- ş kolunun bir erkek; ince bir kamış gibi | danaözü çe- gömleğinin ak erini gösteren h Ur, allaya mühendisin şişman karısının atölyeden ge- çişinin taklidini yapıyor ve onu gören arkadaşları kahkahalarla gülü giydir, o ayakkabıları, n olurum. Benim fi. syakta par. tallar, üstte bu iyii önlük oldu mu me gençlik, ne güzellik bir para ediyor. Süleymanın sesi daima sert: — Haydi, gevezelik yeter, diyor. — Ah Süleyman Ağabey, vallahi son İnsanı taş zannediyorsun. Biz de insanız yahu! Bir dakika din- tenelim.. Hem taş bile olsak bu hava taştan bile ter sızdıracak.. Baksana sıcağa İnsanlarm kemiklerini, iliklerini eritiyor.Mahsllebi gibiyim.. Sıcaktan sabah- tanberi anam ağladı. Içini çekiyor — Ahi, Ahi, Kim bilir şimdi nice talihli insanlar bu saatte denizde keyif ediyorlardır. Onlar deniz ban yosu yaparlarken biz burada ter ba, lar buzlu biralar içerlerken, biz burada tuzl rimizi yutuyoruz. Yere tükürür gü NİBELUNGEN rejisörü SPENÇER TRASY Madrid bombordi- beynelmilel spor Reşit Besteliyen: Cemal R YEN. NEŞRİYAT Atıcılık, Balıkçılık —| Türk &vci ve balıkçılarmın efkârr neşreden bu mecmuanın İl İnci sa- Yeni Adam — Bu değerli mecmu- furt: İtalyan opera Küme şarkıları! konseri; 2 lerinden par ir Orkestra könseri; 21.15 bando; 2145 Prag: Fi Berlin: Karışık ei Parisyen; Varyete; İ izan heyeti Operalar, Operetler: 21.10 Hamburg: “Bağdat Berberi. ©P€© rezlosa,, 21.56 Pr3İş , Operası (massenet); | Roma: "Kuartetto vagabondo., operası. Resitaller: İ 20 Budapeşte: Di 0.20 Berlin: Yeni $ Budapeşte: Salo? kenteti; 23.40 Kolonya: Yayir sazlar ui” teri 19 Paris P.T.T: Şarkılar; 19 Budapest” Piyano resitali; 19.45 Bükreş: Piyano sel0f 20.10 Bratislava; Mülli Slav şarkıları; 2050 | Prag: Şarkr resitali, Dans Musi 3 19 Hamburg. 2230 Viyana, 2330 Be“ lin. şaheseri Halkevinde Eminönlü halkevinden: Evimizde tertip edilen felsefi ve 16* timal konferansların on İkincisi bu” gün sat 17,30 da pedagoji enstitüsün” den doçent Sabri Esat tarafından ve“ rilecektir. Mevzi dkökül çi bocalerın cocukta. Dee - Davetiye yoktur. Herkes gelebilir. Turing Klübünde İçtima Turing ve otomobil kli heyeti nisanın 10 uncu nü öğleden sonra saat 3 te Bey da Perapalasta toplanacaktır. TAN ABONE BEDELİ Türkiye Ecnebi Konferans Bu akşam ssat 20,30 da ÜMİT Yazan: HANRY Bernistein Umumi pi İn Lp İl” 2500 Krş olman memleketler için « 3,5 Hiradir. olgun mündere- İ- Tüküreyim ben, böyle bir hayatın içine. Süleyman usta kaşların: daha fazla çatıyor: Haydi. Heydi çok gevezelik ediyorsun. Bak s8” ât on ikiye geliyor. Lâkırdıya yekün tut. — Korkma Süleyman ağabey, sâat on ikiye kolay y gelmez. Burada makineler elektrikle dönüyor» lar amma, mübarek saat öküz arabasile geçiyor. Nazlının tezgâhın solundaki tezgâhta sarı saçlı, kısa boylu, şişman bir kız çalışıyor. Yusyuvarlak vü” cutlü bu kızın, yusyuvarlak yüzünden aym on beşini hatırlatan ahmak bir gillümseme var: — Nazlı abla.. Nazlı abla, diyor. Galiba senin ca” nım monşerini koluna takıp beraber denize gitmek, biralar yutmak istiyor. Nazlı, omuzlarını silkip, heniz kızarmağa başla- yan körpe kiraz gibi katı hissini Veren dudakların büzerek: — Senin, benim bulacağımız monşerler, senin, be- nim gibi kopuk alayındandır. Onlarla beraber denis kenarma değil, Kasımpaşann BUlbül deresine gidi- lemez.. Nerede bizde o talih ki, bizi şanile, şöhretile deniz kenara götürecek kalantor bir vurgun yapa” m... Bu ş#kayı pek zarif bulanlar kahkaha ile gülerler” ken ilerde bir tezgâh başında çalışan yaşlı bir kar din: — O nasıl şaka, diye bağırıyor, erkeklerin ars” sında söyliyecek söz bulamıyor musunuz.. Edep, b ya yok mu sizde yumurcaklar.. Namus kalmadı m Ve Nazlının sağındaki tezgâhta çalışan esmer bir delikanlı da: — Eğer canm denize gitmek istiyorsa emret Nazli avla diyor biz de bu pazar seni denize götürürüz. (Arkası var)