Hüseyinin hasta yavrusu “Su. YAZAN: ZIYA ŞAKIR , diye inliyor, Zavallı baba ağlıyordu. Koca kafile susuz bırakı'mış, ölüme mahküm edilmişti >“ > k m EDİN); bunları dinlerken,| (Muhammed) in ve (Ali) nin en ta. | karşılarma dikilmişti. Mukadderet ve Kışla,“ v9 çocuklar otraflarını al - e) Boş kırbalara sarılmışlar: su?. e Harareiten, dudaklarımız çatlı yn sızlanmıya başlamışlardı. *| kı,“ Sözler; (Hüseyin) lt kalbine, birer ok gibi saplanmıştı. Çö- Yanıp tutuşan derin ufuklarında ön, 2 eden kızıl güneşin karşısmda da güneş yi WN kirpiklerinin ucunda, birer Yaş parlamıştı. yat (Hüseyin); gerek düşman. hk in bu zalimane kararmı, ve ge ağ Kalbinin acı istırabını onlardan kanı, akit geç olduğu için, Pirat Ma kadar gidememişler, geri| üşler.. Siz, şimdilik benim ab — Suyumu almız. Bununla, hara - ke Dizi def'e çalışmız. Yarm sabah, kana &u içersiniz. i Diye murıldanmıştı. o ”Su, See, Eöveden itibaren, (Ehlibeyt) in hay, Bili Üzerinde, hazin bir matem disi dalgalanmıya başlamıştı. | luğun ıstırabını biribirine his. | Tmemek için, herkes erkenden Yatmiştı. Fakat, çölün hararetine da- Yanartryan, çocukların: | mİ a) İeryat ederek ağlaşmaların- İÇ kimse uyuyamamıştı. Wi, asa (lmamı Hüseyin), o gece Yakı iye bile gözlerini yummamış.. hik Yakit sessizce.çadırından çıka. ür ne ve düşünde bir halde çar | m etrafinda dolaşmıştı. ii #ralık (Şehribano) onu karşıla. | —— YA, sevgilim!.. Bu kadar mah- Ve miikedder olma... Gel, biraz mebat et. yi) 7e Yalvarmıştr.. Fakat; (üne kap, ?) kendisine karşı beslediği o büyük sevgiye rağmen, onu ik- Yin syaffak olamamıştı. (Hüse| kızz Beni düşündüğüne, çok müteşek- Sr sevgilim... Beni, kendi halime Te ba Bu gece, ceddim (Muhammed) abâm (Ali) nin hayat ve menki. İrini düşüne düşüne gezmekten “yorum. i Piverek: uzaklaşmıptı. ?a, cefa ve ölüme rağmen... aym Hüseyin) in Mek üç < hakkı vardı. Hiç şüphesiz ki â O likçe, gözlerinin önünde, ced- ag amme) ile babası (Ali) nin Miş Y9 mustarip hayatları canlan. | yanlarında, medeni (Hitit) nas. hş, *Sİl kanları kaynıyan ceddi (Mu ), asırlardanberi dalâlet için- Paya yan; ciğerpare evlâtlarmı, ay önünde (kurban) diye boğuz- Ya yz ibadet sanan Arabistan hall. tin. Vahşet ve cehaletten kurtarmak Mg ayatn azla varlığını ortaya har Dhitinin bütün eza ve cefa. erine katlanmış.. nice ölüm tehlike- ve , FAğmen, muhitin bütün itiraz Muhalefetlerine galebe çalmıştı... iş 208T (Ali) ise; bri kadar zorluklar» tiger YA konan bu yeni (din) in ine) dai © bakası İçin; sevgili amcaza- tatş, Muhammed) in mensür ve mu- İiygyvvetlerinin dalma en ön saf- Mar yer almış. şecaat ve kahra-| Papa si İle Muhammedin düşmanla» Kalbine dehşetler salmış.. daya- ai hamleleriyle (Hayber) kalesi. | ve g Pilarını parçalıyarak, dostlarını Talay anlardı hayretler içinde bi- ti » (İslâm Cümhuriyeti) ni ya» aküye İçin, emsalsiz ferağat ve fe- hi, , Uklara katlanmış. ve nihayet, Handa erinin hain kılıç darbeleri al- kar Bayata karşı ebediyen gözlerini Hamit, ma İslâmiyetin varlığını kemi- Dünyan tirme, durmamıştı. (kü. ) İn kanmdan gelenlere kar- Horkunç bir husumet ve rekabet a- » parlamış Bevenin z'firi karanlıkları için. |” bil varisi olan uğurda sefil bir ihanete kurban Ol - ıstırap içinde can vermişti. Lâkin; bu ihtiras ve rekabet ateşi, (Ha - snn) m zehirle parçalanan ciğelerin. den taşan al kanlarla bile sönmemişti. Senelerce, o tehditkâr kuvvetini mu hafaza etmişti, Ve nihayet; zülüm İ ve ihanetle ölmek sırası; işte şimdi, | kendisine gelmişti, Emevi saltanatı Artık Hüseyin, şuna metmişti ki; şurada, etrafmı kuşatan bu za-|inim İnim inliyor. melül bir yalvarış. | rapoı lim düşman kuvvetleri, kendisine â- man vermiyeceklerdi. (Muhammedin dini) nden ziyade (Emevi saltanatı) nı yaşatmak İstiyen bu adamlar, (BE. mevi kin ve hirsi) ni; ancak ve ancak kendi ölilmüyle dindireceklerdi. Eğer bu ölüm, oklardan ve kılıçlar» dun mürekkep kahir bir sel helinde gelseydi, (Hilseyin), buns zerre ka- dar ehemmiyet vermiyecekti. Çün - kü o; (Emevi saltanatı) nm göçme sini tacil edecek olan bu ölümü, bile bile buraya gelmiz.. ve ayni maksat. la, muhitindekileri de bu ölüme sü - rüklemişti. Pakaant.. görüyordu ki; beklediği şeklinde degil. insan mertliğinin ik- Tah edeceği iğrenç bir ihanet şeklinde Tırnaklarınızı Fırçalar mısınız? | En son moda tırnak boyası ren- ginin yakut kırmızısı olduğunu el. bette görmüş. henüz göremediniz- 46 bile işitmişsinizdir. Vakıa kibar bir elin inçe ve uzunca parmakla rının ucunda yâkut rengile par. maklardan birinin üzerinde hakiki yakuttan bir yüzük pek zarif bir ahenk teşkil ediyor. Böyle güzel bir eli meydana ge- tirmek içi im yirmi iki türlü âlet lâzımdır, diyorlar, bunun ne dere. ceye kadar doğru olduğunu bilemi yorum, fakat bir elin —sağlık ba kımından— gerçekten temiz ola- bilmesi için tırnak makasile bir. likte tırnak fırçası mutlaka lâzım dır, Halbuki bir çok kimsaler diş fırçası kullanmasalar bile onun lü- zumunu teslim ederler de tırnak fırçasının lüzumu hatırlarına gel- mez, kullananları da belki lüzu. mundan fazla derecede tuvalete meraklı sayarlar. Tırnak fırçasının lüzumunu an- lamak için hergün ellerimizle ne. relere dokunduğumuzu düşünmek yetişir. Odamıza girerken kapi- nın tokmağına dokunuruz, merdi- venden çıkarken —hele biraz yaş lanınca— merdivenin tırabzanını tutarız, elimize türlü türlü şeyler alırız. Bunların her biri az çok bir toz yuvasıdır. Tozların arasında da —bilirsiniz ki— daima mikrop. ler bulunur. Bu mikroplar tırnak» larımızın arasına girerler. Sonra da herhangi bir tarafımız kaşınır. Kaşınmıya mukavemet ot mek güçtür. O kadar ki muharrir- ler yazı yazmak ihtiyacını duyduk. ları zaman bunu kaşınmıya benze- tirler. İnsan kaşınma ihtiyacı duy- duğu vakit kaşınmadan duramıya. cağı gibi, bir muharrir yazı yaz - mak ihtiyacını duyduğu ozaman yazmadan duramaz, derler, Kaşınmak insana pek tatlı gelir. Fakat —bereket versin ki herva- kit değil — bazan kaşınmanın er. tesi günü tırnakların dokunduğu yerde bir kızartı payda olur, deri- nin o noktası gerilir, ortası beyaz, kenarı kırmızı küçücük bir şişkin- lik hasıl olur. Buna belki kan çı - SAGLIK ÖGÜTLERİ (İmamı Hasan), bu | mesuliyetlerini omuzlarında taşıdığı masum yavrularla kadmlar, bu kız. İmuş.. yürekler parçalıyan bir âzap ve İzm çölde, vuzluktan inliye, inliye | İlüme mahküm edilmişti. | Bu düşünce, (Hüseyin) in tüylerini İürpertmişti. Asasma dayanarak dur. İmus.. gecenin bu derin zülmet ve sü. küneti içinde bir daha etrafını dinle- miti, İçi yanan çocuk İ Aylardanberi sıtma ateşleri içinde İyanıp kavrulan ortanca oğlu (Zeyne. bidin) ; yine bir humma nöbetiyle su, yok mu?.. Ne olur; bir Diye söyleniyordu... Bir başka ça. dırdan, hazin bir çocuk ağlaması geli. ri parçalıyan bir ana. am, hıçkırır gibi bir sesle: — Sabret, yavrum. iste, sabah o luyor... Şimdi, su gelecek.. kana, ka. na İçersin. Diye, o zavallı yavruyu oyalamıya çalıştığı işitiliyordu. (Hüseyin), daha fazla dayanama- mıştı, Omuzlarını sarsan bir hiçkı - İrikla, ağlıya ağlıya oradan uzaklaş | mış.. karanlıklara dalarak, artık bu İölüm darbesi, merdane bir hilcum | sesleri isitemiyeceği kadar uzaklara kaçmıştı. (Arkası var) LOKMAN HEKİM EE banı dersiniz, halbuki sizin kendi tırnaklarınızla yaptığınız bir çe bandır. Tırnaklarınızın arasında kalmış olan ıstafilokok mikropları, yine tırnaklarınızın kaşınırken hu sule getirdikleri çizikten derinizin içerisine girmişler ve orada bu 15- tıraplı kirletmeyi meydana getir- mişlerdir. Tırnakların arasındaki mikroplar burnun kenarında, üst dudakta böyle kaşınma neticesile çıban husule getirdikleri vakit bu nun akıbeti tehlikeli bile olabilir. Tırnakların arasındaki mikroplar yalnız çıban mikroplarından ibaret te değildir.Koli basili denilen ve in” sanın barsaklarında, böbreklerin- de, mesanesinde inatçı bir iltihap hasıl eden mikroplar da, çok defa, dikkatsizlekle parmağımızı o yiye- cek şeylere dokundurmakla yemek lere karışırlar. Senra onların mey- dana getirdikleri hastalıkla aylar» ca uğraşılır. Solucanların da bazıları toprak. dan insan karnına —hele çocuk- larda— yine parmaklar vasıtasile girerler. Hekimler parmakların böyle kir- letmek vasıtası olduklarını pek İyi bildikleri için &meliyat yapacaklar! vakit —lâstik eldiven giyseler bi- le— önceden parmaklarının ucunu uzun uzadıya sert bir fırçayla fır- çalarlar. Bu iş dakikalarca sürer ve hekim olmıyanların adeta içini sıkacak kadar uzun olur, Herkesten bu kadarı tabii iste- nilemez, fakat tırnakların arası, ne kadar kirli ve mikrop yuvası oldu ğuna kanaat getirmiş olan bir me- deni adam tırnaklarını daima kısa kestikten başka her defa yemeğe oturacağı vakit, her akşam yatağı” na gireceği vakit ellerini sabunla yıkıyarak © tırnaklarının arasını sertçe bir fırçayla temizlemelidir. Bu lüzumlu işi kendiniz yapmakla beraber çocuklarınıza da öğretme- Tisiniz, onları da tırnaklarının a- rasını ofırçalamıya alıştırmalısı- niz. Bu iş için geçireceğiniz bir kaç dakika sizi haftalarca hastalıktan ve istiraptan muhafaza eder. Kuru Çekirdeksiz kuru üzümlerimiz! lacaktır. Toplantıya: a.) Çekirdeksiz kuru üzüm ihrs- catçıları , b.) İzmir borsasının üç murah- hası, e.) İzmir ve Manisa vilâyetlerin. dan toplantıya gelmek is'iyecek bütün slâkadarlar, d.) İzmir ve Manisa meb'usları ile üzlim ticareti ile alâkadar veya İ ovazifedar diğer zevat, davet edi- mişlerdir İ #hracatçı firmalarm toplantıya mü- İcehhez olarak iştirakleri bilhasan ar- İzu edildiğinden kendilerine vekâlet İstandardizasyon mütehaasısının stan- dardizasyon İmkânları hakkındaki ru gönderilerek meselenin Şu- mullü bir tarzda tetkik ve mütale- asmın «emini düşünülmüştür. Çekirdeksiz kuru üzümlerimizin standardizasyonuna, diğer bütün ih- racat maddelerine tercihan ilk olarak başlanmak istenilmesinin mühim se bepleri vardır. Rakip memleketler cihan piyasalarma sabit kalite stan- dardlarına dayanan Üzüm tipleri ar- zederek kalite farklarında o mütevel- Mt her türlü ihtilâfları bertaraf et- mekte ve bu suretle müstehlik pazar- ları tatmin edebilmektedirler, Çün- kü standardize tipler büyük bir ko- laytıkla sürülebilmektedir. Bundan başka cihan piyasalarında. ki rekabet şartları gün geçtikçe ağır- laşmaktadır. İngiltere ve Kanada gi- bi mahreçler Ottasra konferansmı mü teakip Imparatorluk mahsullerinin himayesi maksadiyle Avusturya kuru üzümleri lehine mevzu himaye resmi- nin bir kat artırılması neticesi ola- irak Avustralyadan başka memlekât- İlerin üzüm ihracatı için eski ehem - |miyetlerin! nisbeten kâybetmişler - dir. Serbest rekabet cari olan diğer pi” yasalarda de rakip müstahsil mem- leketlerin teşkilâtlanmış olan müs- tahsilleri ve ihracatçıları tarafından tatbik edilen sistematik ve muvaffa. kiyetli satış propagandası, bu usule başvurmıyan memleketler için sürüm hususunda ciddi müşki it ihdas et - mektedir. Hiyük bir kısım, kliring sistemini kabul etmiş olmala- ri, bugün her ne kadar M'Zer ihracat maddelerimiz gibi kur" Üzümlerimi- zin de blyük bir kısım itibariyle kli- ringli memleketlere ihracını temin €- debilmekte ise de üzüm rekoltemizin #on senelerdeki devamlı inkişafı ile ayni zamanda dünya kuru üzüm istih- salâtmın umufni harpten evvelki mik tarmı bir mizli tecavüz etmiş bulun- mast, kuru üzümlerimizin cihan piya- salarında rakip memleketler mahsul- müsavi: şartlar al da sürü - münli temine matuf tedbirlerin lüzum ve ehemmiyetini ortaya koymakta. dır. Cihan piyasalarındaki şersit bu hususta ancak zamanla ve tedricen alabilecek olan muhtelif tedbirleri bir an evvel tayin etmeyi ve tatbik- lerine şimdiden geçmeyi âmirdir. ÇİÇEK PİYASASI memleketlerin geçmiştir. Ankara için pek çok çiçek almmıştır. Karanfillerin adedi 7, güllerin 3 - 5, turfanda Türk lâlesi 10, kreziyanm yüzü 10.12, beyaz simin yüzü 3540, zerenlerin yüzü 50-60, menekşelerin demeti 23 kuruştan sa- tılmıştır. Yurttaş Yarın yabancıya el açmak iste mezen har vurup harman savurma, Her gün kazancından artır ve bankada hesabına yatır. Ülusal Ekonomi ve Artırma Kurumu kongresinde.. cak tedbirler hakkında alâkadarların mütaleasını almak maksa. dile Şu günlerde Ankarada İktisat Vekâletinde bir toplantı yapı- deki üzüm istihsal mıntakalarm -| Bu haftanın çiçek piyasası canlı! üzüm in standardizasyonu için alma- | Piyasa haberleri YUMURTA | İstanbul yumurta piyasası durgun sayılmaktadır. Alman firmaları G2 smıfından mallara 60 mark'a okadar fiyat teklif etmişlerdir. Izmir yumurta piyasasma az mal gelmesi dolayısiyle son hafta içinde işler hararetli olmuştur. Pek yakın- da tam taze yumurtaların piyasaya geleceği ümit edilmektedir. Muame- leler iç ihtiyaçlar içindir. "Tazelerin 100 tanesi 160 - 170, konservelerin İs se 130 « 135 kuruştur. Samsun mmtakasında biltün yu - murta piyasaları durgun ve muamele- ler yalnız mahalli ihtiyaçlara münha- sırdır. Mart ortalarına kadar piya- salarm bu vaziyeti muhafaza edeceği İ bildirilmektedir. | TUTUN Istanbul mntakasında tütün pi - yasası henüz tamamiyle açılmamış - tır. Yalniz Trakyada Saray mn - takasında bazı mübayaalar yapıldığı haber verilmektedir. Piyasanın e - saslı bir şekilde açılabilmesi köylü denklerinin işlenmesinin sona erme - sine bağlıdır. Çekoslovakya tütün monopolunun mübayaa etmiş olduğu (tütünlerin Pragda teslim muamelesine başlan - mıştır. Izmir mmtakasında yeni rekolte ta- mamen satılmış olduğundan piyasa - da hiç bir faaliyet yoktur. İhracata devam olunmaktadır. Son hafta i - çinde dış ülkelere gönderilen (o tütün İmiktarı 256.861 kilodur. Samsun piyasasında dizi dengi tü- tün satışları gitgide hararetlenmek « tedir. Bu vaziyet karşısında fiyatlar İbiraz daha yükselmiştir. Canik mah- sülü tütünler 104—140 kuruşa kadar satılmıştır. (o Görmezler ise 13—20! kuruştur. The Amerikan kumpanyası Çar - şambadan kilosu 97 kuruştan mal al. maya başlamıştır. Bary Tabako kumpanyasi da Baf - radaki mübayaatına hız vererek par- lak görmezleri mahsule katarak 88— 91 kuruş kadar fiyat vermiştir. Bafradaki satışların iki milyon ki - loyu tecavüz ettiği tahmin edilmek * tedir. Bu ay nihayetinde Samsun demet dengi piyasasınm açılması (beklen mektedir, ZEYTİNYAĞI İzmir mıntakası zeytin yağı piya” İmize açılmış olan Köstence EKONOMİ Köstence Transiti İle /Orta Avrupaya Yapı- lan Sevkiyat 1935 sönesi son aylarında ticareti. transit yolu ile şimdiye kadar yapılan sevki- yattan alman neticelere göre bu yol, kı “io. vemevrii ove.'iratle İ gitmesi lâzım gelen maddeler için fay dalı olmaktadır. Almanyanın Türki. Yeden ithal ettiği barsak ve yumur- tanın yüzde 50 sinden fazlasıınn bu yol ile sevkedilişi buna bir delildir. Bir teeriibe se: lah 1936 yılı zar- fında yapılan sevkiyattan alman müs- bet neticelere göre 1037 senesinde yoldan da de edileceği 1936 ve 1937 seneleri içinde sevkiyatı gösteren mukı kamlar aşağıya dercedilmiştir; (CTON OLARAK ) 1936 1937 1inel ay linciay 1222 18 Maddeler Yumurta Susam Halı Barsak Fındık Tütün Deri Kestane Balık havyar Tiftik Elma Incir Kuşyemi Yün Portakal Ceviz Buğday Fıstık Uzüm Mekülât Pirinç Muhtelif Yekün 24 34 54 37 3, 36 75 2002 1444 Niksarda Ti Gevşek Niksar, (TAN) — Bir kısım tütün tacirleri geldiği için burada tütün pis yasası açılmış ise de, tütün yetişti « renlerin yüzünü güldürecek şexilde bir canlılık piyasada henliz görülme- miştir, NÖBETÇİ ECZANELER: Bugün nöbetçi olan ecanneler şunlardır; ISTANBUL CIHETİ Eminönü: Bensason, Alemdar: Eşref Ne- şet, Beyazıt: Haydar, Küçükpazar: Hikmet Cemil, Karagümrük: Arif, Samatya: Teo- #los, Şehzadebaşı: Asaf, Aksara, Şehremini: Hamdi, Fener: Vitali, Defterdar eczaneleri. BEYOĞLU CİHETİ Beyoğlu: Matkoviç ve Vinkopulo, Take sim; Kemal Rebul, Galata: Yiçopulo, Sişlir Perter, Halıcıoğlu: Barbat, Kasımpaşa: Var sıf eczaneleri, İKTAŞ CİHETİ Beşiktaş: Nail Halit, Ortaköyde Ortaköy Arnavutköyde Miltiyadi, Bebek: Merkez ec n Piyasası Nuri, Byüpte raneleri, SARIYER CİHETİ Büyükdere: Asaf, Tarabya, Yeniköy, Bo» yacıköy ve Rumelihisarı eczaneleri, USKUDAR — KADIKÖY CİHETİ Kadıköyde, Modada: Moda, Alıyoldaz sası sağlam ve canlıdır. İtalyadan! müsait fiyatlarla talepler gelmekte - İir. 5 asiti yağlar Halyaya sif 56 kuruştan satılmaktadır, | Son hafta İ Beşasitliler 50 İ Yemeklikler 52 —55 Ekstra 55 —60 Italya piyasalarında mal azlığı de- layısiyle zeytinyağı fiyatları çok sağ: 1.mlaşmıştır. Hazır mal üzerine fi - yatlar litre başına 7 - 7.50 İlirettir. Cezairden alınan malümata göre, ora piyasalarında da zeytinyağı Üze- Yeni mahsulün 24 bin hektolitreyi İ geçmiyeceği tahmin olunuyor. Yunanistan piyasalarında, narla tâbi olmak itibariyle fiyatlarda res » İmen değişiklik yok ise de piyasada! İ zeytinyağı bulunamamaktadır. Filistine Gönderilecek Patatesler Filistine Türkiyeden ihraç edilecek patateslerin evsaf ve şeraiti hakkm- da Filistin hükümetince ( bazırlanan bir talimatname Ticaret Odalarımıza gönderilmiştir. Bu talimatnameye nazaran Türk ihracatçılarının gönde- İrecekleri patatesler hakkında nazarı rine pek az muamele yapılmaktadır. | Merkez, Üsküdarda; Selimiye eczaneleri, DİĞRR SEMTLERDE Büyükadada Halk, Bakırköyde Merkez | ecsaneler, —————— EMELE EŞEN Bütün neşesile gülüyor Çünkü ağzmda şiir kadar güzel dişleri var! En kısa zamanda size de ayni parlak neticeyi kazandirabilir. dikkate almaları iâzım gelen noktalar İkayıt ve tesbit olunmaktadır. RADYOLİN