Bodrumdan Röportaj: 2 Göktepe Katakomp- ları ve Anfiteatr A caibi sebai âlemden Ha- likarmas o Mozülesinin şimdi Londrada) evvelce bu- Tunmuş olduğu yeri Anfiteat- royu, ve şehrin Katakombları- nı gezeyim dedim. Her rast- geldiğim bana sağlık ve du. Yolumu kolay buluyo- rum. Evvelâ deniz kıyısından yürüdüm. Yan yatırılmış koca kayıkların yanıbaşından geç- tim. Şişman karınlarına çıra- larla ateş veriyorlardı. Kalafatın tokmak gürültüsü, ve denize uyan Zift kokusu arasından yol aldım; ve tenha yollara saptım. Şimdi bir beyaz ev, biraz ötede por takal ve mandarin bahçesi. sonra zeytinlik. Sağlı sollu kuru duvar- Jar, ufak taş b Yedi sekiz müşteri slabilecek küçücük kuhve ler. İki hurma ağacı. Firenk Bir takım ha- i Mozülenin bu- oduğu re vardım. Orasmın şimdi bir tarla olduğunu gördüm. Oradan Anfiteatroya çıktım. Man- elliğini hiç unutamıya- »de Karanda, Stanköy, Kalimnos ve Nisiros adasınm bir kısmı gözüküyordu. Muhakkak tarihi kadim hal "Anfitsatrolarmın çok gi zaralı bir perde kurulmasına dik- kat eölyorlardı Yanıbaşımdaki bir beden duvarı- 'na rüzgârın eğm lengeç ağacı, duvardan koca bir t07 Bökmüş, kı nun altında eve yor» kökleriyle kavrıyarak yerinden kal dırmış. Ötede beride sürünen mer- erlerden, burasının oyduğu en ufak oyuntuları bile heba et mek, ve onlarla da güzellik yarat- mak hünerini bilen insanlarla mes- kün olduğunu anladım. Bir çizgi, ufak bir kabartmanın bile israf 6- dilmediğini gördüm. Yine birçok tarlalardan geçtim. Uzakta bir duvar daha gördüm ve anladım ki bir saat kadar yürüyerek geçmiş olduğum incirliklerin, portakal, mandarin bahçelerinin, bina ve tarisların topu da vaktile Halikar. as şehri imişler. ağ me tı. Tek tük çalılıklara vardım. İki tanesinin arasından geçrken az kalsın bütün elbiselerimle beraber derimi de bırakacaktım. Dikenli 'kaparislerin arasından, yengeç gi- 'bi tırmandım. Vakit artık geç olmuştu. Venüs yıldızı tirşeleşen gökte parlıyordu. Onun için alaca karanlıkta bir Mu- © ratdede bana “hey ahmak!” miş gibi bir höğt çekti Ötede, beride kaçısan hayvanların çatırdı- 8: oldu. O sıralarda, insana hsy- ret verecek kadar koskocaman ve sapsarı bir ay fırladı. Bu ay ölüler gelirini koşan, çatışan bir gulyaba- Biler şehrine çevirdi. Yani gulya- bant değil, çakallar. Katakomtlar Asip, garip şekillere büründüler. Ve donuk ışıkta öteye beriye yürür gi- bi olarak, hiç te hoşa gitmiyen göl- geler salmıya başladılar. m kayalara, delikle re, inek, ve çakallara, burada doğ muş ve buralı olan Herodot gibi Mafsoliyon gibi anlı şanlı adlar ta» karak, onları, onlar sanarak, bir hasbihal edeyim dedim. Fakat Mi- gel Anjın Musâsı gibi bizim iki boy- © yuzlu Herodot pek te iltifatkâr çık» © madı. Zaten de başkabir manla başgösterdi. Yoksa Göktepe hak- ndaki bu yazılar hilkati âlemden tutunuz da günümüze kadar ne ka» | senmremmeienarsamesesznns mesane ansssamman0en YAZAN: HALİKARNAS BALIKÇISI Bodruma denizden bir bakış... dar isim gelip geçmişse donatılıp bezenecekti. hepsiyle incitmek, ve bol bol küfretmekten ibaret oldu. Şimdi bunu okuyunca her halde bir musibete çattığıma htikmed iniz. Hiç te değil, O kadın çığlığından sonra ne gi ğümü yazmamı düğüm manzarayı ayı koymuya SÖr- kıskançlıkla r verdim. azan zahiren pek fena tesâ- sahnenin Gini, dehşetini rak onu eşsizliğini, ğıtlar ve ka ra mürekkeplerle tahkir etmi gim. Bu ancak bir çift gözün göre- bile Tevekkeli değil Th lerini bu ik- limde düşünmüş. Okuyuculara ge- eği şeydir. eocrite (Jevorjik) ederlerse, öyle fa- İnce, nasıl arzu yalan, fili yuttu bir y r martaval uy sine dilşenl sa, gelsinler de ay ışığında bir Gök tepe, Katakomblar gezintisi yap- simler. *ştetam bu ünlü ölülerin İİ kimler BiR p ettiği. ni düşünüp taşınırken, Katakomb- ların birisinin karanlık ağzından dışarıya, bir rakı şişesi fırladı, O yerde, Insanı yerinde takla kıldıra- cak bir şangırtiyle yerde kırıldı. Onun ardısıra da bir kadın çığlığı öttü, Bu peri, tayf, mayf, değil; etle ikten, dipdiri bir insandı. Orada işi neydi? Ben ürkerek ka- çan bir çakaldan daha patırdılı bir tarzda arıfirarı irtikâp eyledim Koca bir taş çalıları çatı dev Bir erkek sesi 07" diye bağırdı. Bana gelince bu h enin mabadi, y rlanmak, düşmek, dizimi, dirseğimi çarpıp. Altı Çocuklu Analara Madalya Biga, (TAN) Bir babadan olmak rtiyle, altı çocuk doğuran annele - mdiye kadar elişer hira para 1 verilmekte olduğu malümdur, Sıhhat ve İçtimai Muavenet Ve bir tamimde, altı çocuk yetiştiren kadınlara ebedi bir nişsnei iftihar olmak Üzere bundan sonra birer mudalye Verileceğini bil dirmiştir, Bu tamim, bütün köylere tebliğ o- İlunmuştur . rtık Göktepeye Katakombla. der- | Yellice nahiyesinde yeni mektep açılıyor: Sivas — Erzurum demiryolı , İTAN) — Kangal ilçe- in şirin nahiyelerinden biri olan Yellicenin “Cümhuriyet meydanında sekiz odalı bir hükümet konağı ya - pılmıştır. Konağa yakın olan (o yollar ge- nişletilmiş, caddelere de ağaçlar dikilmiştir. İ Yellicenin üç dersaneli ilk oku- luna 127 çocuk devam etmektedir. Bu vaziyet karşısında mektebin tam teşkilâtlı bir hale getirilmesi, der - sane adedinin beşe çıkarılması halk ça arzu edilmektedir. 25 köyü olan Yellicenin nahiyesinin üzerinde bir köprü inşaatı Köbek köyünde de üç dersaneli bir okulu vardır ve buraya 50 talebe devam etmektedi" Kara Mehmetli istasyonunda bu ders yılı başında üç dersaneli bir mektep açılmasına karar verilmiş - ve; Sivas — Erzurum — Malatya baktın nahiye civarından geçmesi icede bariz bir inkişafa yardım e ir. Nahiye halkı umumiyetle çiftçilik ve hayvancılıkla meşgul ol- maktadır. Metin ve çok azimkâr o- !lan Yelliceliler, ayni zamanda çalış- kan insanlardır. İ | Samsunda '|bir kadını vurdular amsun, (Tan Muhabirin- den) — Burada umumi evlerin bulunduğu Ünye s0 kağında bir cinayet işlenmiş tir. Vaka" şöyle olmuştur: Bafra tapu dairesi müstah dimlerinden İsmail oğlu Meh- met, Samsuna gelerek Ünye sokağındaki Güllünün evine gitmiştir. O geceyi Tokatlı Sa adet isminde bir kadınla be. raber geçiren Mehmet, ertesi akşam arkadaşlarını toplıya- rak tekrar ayni eve gitmiş, fakat, bu sefer parasız kal- mak istemiştir. Bu yüzden çı. kan münazaa neticesinde Mehmet tabancasını çekerek Saadete üç el ateş etmiştir. Kurşunlar, kadına isabet ede rek derhal ölümünü intaç 6t . miştir. Mehmet, yakalanarak adliyeye verilmiştir. Osmaniye- de Elektrik Osmaniye (TAN) — nut şark eteklerin; Osmaniye, geniş AV Çukurova - kurulmuş olan leri, portakal ve çeşitli meyv ek bahçeleri 21, fenni bir mezbaha yaplırmiş, eaddeleri muntazam bir şekle sok - muştür . bayanlar milli kıyafetleri ile iştirak Balıkesir Halkevinde. evin yıldönü mü münasebetile büyük merasim ya- pılmıştır. Bayramın ikinci gecesi ve rilen balo çok güzel geçmiş, bir çok EMİLE | bulunacaktır. neller tamamlanmıştır. Filyos — Zonguldak (arasmdaki en uzun tünelin Zongz'dak İstasyonu na çıkacak kısmında bitirilmemiş 140 metrelik bir kısım kalmıştır. Heyeti mecmuası 1470 metre olan mezkür tünelin üst tarafı tamamen İknial & dilmiş bulunuyor. Bu tünel ile“Zoriguldak istasyonu arasındaki: derenin . Üzerine . kurular cak olan büy demir şimendifer köprüsünün temel inşaatı da bitiril - mek üzeredir. Yakında Osmaniye sudan İstihsal edilecek ölektriğe de kavuşacaktır. Belediye şimdi bu meşguldür . Osmaniyenin. Şark ve cenup böl - geleri yüz binlerce hektar sık orman larla kaplıdır. Şimal, garp bölgeleri de Çukurovanm mümbit parçalarnı teşkil etmektedir . Bütün bu arazi hadsiz ve hesapsız yabani zeytin ve Antep fıstığı ağaç- lariyle doludur. Bazı şahsi teşebbüslerle bu arazi- işin projeleriyle deki ağaçlara aşı yapılmakta ve iyi neticeler alınmaktadır. Osmaniye halkı esas İşi olân ar- pa, pamuk, musır, yulaf, susam, mer. cimek ve fasulye ziraatinden başka bağcılık, portakalcılık, meyvacılık, ik işlerine de alâka göstermi- ye başlamıştır. Son senelerde kasaba ve köylerde yüz binlerce bağ çubuğu ve porta - kal fidanı dikilmiştir. Bunlardan, gittikçe ekimi çoğalan yerfıstığından dahil ve harice sev - kiyata başlanmıştır. Hizandaki Fındıklıklar Bitliste harbi umumiden evvel çok istifsde temin eden Hizan fın -! dıklarının bugünkü © vaziyetinden bahseden bir yazı münasebetiyle Hi- zân belediye reisi Şehap 'Tarım şü izahatı veriyor : "«.— Hizan fındıkları bugün de ba- kımsız bir halde değildir. Bilâkis, cimhuriyetin iktmet prensiplerine dayanarak eskisinden çok fazla ma sul vermektedir. Bunun devamı İ- çin de icap eden bütün tedbirler alm- miş bulunmaktadır. Adana Çocuk Esirgme Kurumunda Adana — Çocuk Esirgeme Kuru. mu bura şubesinin yeni idare heyeti intihabatı yapılmış, başkanlığa İzzet Koçak, ikinci başkanlığa Hüseyin Daim Bengü, muhasebeciliğe Arif Cemal Akmcı, veznedarlığa Halil Dural, kâtipliğine de Süleyman Ser. gici ittifakla seçilmişlerdir .| heykelinin temel atma Köprü ile büyük tünelin kalan 140 metrelik kısmı bitirildikten sonra de. mifyolunun. döşenmesine başlanıla *- cak ve bu işler 15 Temmuza kadar mutlaka bitirilecek, o gün ilk tren burada görülecektir. Zonguldak istasyon binalarınm mü hön bir kısmı bitirilmiştir. Irmak — Zonguldak, daha doğru- su Ankara — Zonguldak, demiryolu- nur küşet günü olan 15 Temmuzda, beynelmilel bir müsabakada kazana. cak san'atkâra yiz küsur bin lira sar fiyle yaptırılması mukarrer Atatürk merasiminin de İcrası için gayret sarfolunmaktar dır. Zongüldak, bu suretle iki bayramı bir günde tes'it etmek üzere şimdiden hazırlıklara başlamıştır. Adanada kadastro Adana, (TAN) — Şehrimiz ka | dastro teşkilâtı faaliyetine devam et- mektedir. Türkocağı mahallesinin yeni usulde tanzim edilen çap ve 8€- netleri sahiplerine tevzi edilmiştir. Reşatbey ve Çınarlı mahallesinde | kadastrolarını ikmal eden postalar, Demirköprü ve Kurtuluş mahallele. rinin kadastrosuna başlamıştır. Bu suretle, Yansen plânma naza - ran şehrin imar edilecek sahalarının kadastrosu hazırlanmış ve uzun za » mandanberi yerleri belli olmıyan gay ri menkuller tesbit edilmiş oluyor. Bundan hem halk, hem de belediye büyük faydalar temin etmiştir. Şimdiye kadar Türkocağı, Sarıya- kup, Alidede, Çınarlı, Reşatbey ma haileleri kadastrosu tamamen ikmal edilmiştir, Biga Musiki Birliğinde Biga, (TAN) — Kasabamız mu - siki birliği yeni idare heyeti seçimi | yapılmış, başkanlığa umumi meclis Jazasından Zühtü Zeren, azalığa da !cra memuru Suat, tücardan İbra - him, makinist Naci seçilmişlerdir. Naci veznedarlık, İbrahim de kâ- tiplik vazifelerini Üzerlerine almış - lardır. Çatalağzı ile Zonguldak arasındaki Zonguldak 15 Temmuzda trene kavuşuyor İ Zonguldak, (TAN) — Zonguldağı Ankaraya ve yurdun her ta- rafına bağlıyacak olan demiryolu 15 Temmuzda buraya gelmiş tesviye işleri ve birçok tü kulelerinden biri . Alfışar aya mahküm oldular Yalvaç, (TAN) — Sabık Sandık Emini Rifatm büyük oğlu Şevketin ailesinin oturduğu hükümet civar” daki eve kimse yokken toplu olarak girmekten suçlu Bayan oğlu Musta» fa, Rıza oğlu Murat ve Kazım oğlü Osman meşhut suçlar kanununa teV- fikann muhakeme edilmişler, altışa” sy hapse mahküm olmuşlardır Gemen Köyünde Feci Bir Ölüm Yalvaç (TAN) — Gemen köyüne den 16 yaşlarında Ramazan tabanc& ile oynarken silâhı kazaen patlatmığı çıkan kurşun sol gözünden girerek beynini parçalamış, zavallı genç ör müştür, "Besi Çiftliği, Açılıyor İzmir — Dikili kazasında, zayıf hayvanların semizletilmesi için bif “Besi çiftliği, tesis edilecektir. Çiftlikte, domuz, sığır ve sair hay” vanlar yetiştirilecek, avlanan yabs” domuzları da bu çiftliğe getirilerek etleri könserve halinde ihraç oluna" | caktır.