MS 4.207 KUMANDA) ANLA RIN " ço K SAVAŞI geraemeseeaeasayemameeeeeee .YAZAN: HATIRALAR a i cuları yarından i URTULUŞ .eseesessese. SALÂHADDİN GÜNGÖR Abdülhamit soruvor: Ben ne #at Toptani Paşa Abdülhami- de doğru ilerlemiş ve hatı- ka kaldığma göre sert bir tavır. &ynen şöyle demişti, >> Bermucibi fetvayı şerif, mil- Mi $İZİ hal etti, Malınız, canmız, Mi Bedi ıyalimizin hayatı, emniyet Abrlihamit, belirsiz bir halde, bififçe sarardı. Fakat, böyle bir ağ romda kalacağını, önce. — İlhmin etmiş olacaktı ki hal Bi tebliğini, “ büyük bir s0. sak yallkla karşıladı. Başini eğe. >— Ne yapalım. e Mukadderat Böyle imiş, dedi, esnada teessürünü gizliyemi. Yecek bir hale gelmişti. Fakat ha: Yat kayeusile, birdenbire toplandı. © kisa bir kaç cümle ile, ayak. Yeri kendini müdafaa etmek istedi: 7— Yemin ederim ki bu vak'ada dahli tesirim yoktur. Düşmanla. Pen bana ismatta bulundular Maa- #afih, kaderime razıyım, Yalnız... Sesi burada titremiye başlamış. * Sözlerinin bundan sonrası biribi- takip eden yalvarmalardan Minretti, Tikin gayet yavaş, fakat Hatıraların sahibi telâşir sordu: Ee Hayatımdan emin olabilir mi, Heyet azasma ayrı ayrı, ve hep- pinin Acıklı bir tarzda gözleri içine arak tekrarlıyordu: >— Hayatımdan emin olabilir mi. Arz Hikmet Paşa, Esat Topta- Bİ, Karası, Aram Efendi, birer bi. Mr teminat verdiler. İttihat ve 'To- taklki hükümetinin mahli hakanm Bayatmı kat'i surette tekeffül etti. söylediler. böülhamit bu. sefer de bana döndü: >— Asikerler!. Sizin namusu 8$- hu dehalet ederim, Hayatım. Ön emin olabilir miyim, ordu, haz Yatımı muhafaza edecek midir? Ben de cevap olarak kendisine: e e emin olabilirsi- pi Ordu, hayatmızı muhafazaya vermiştir. dedim. Abdülhamit, ancak bundan son- İN. bir dereceye adar müsterih Ve heyet azasma: M. Sizden ricam şudur; dedi, be- Heyet, bu arzusunun da yerine rileceğine söz verdiği helde, İl) hamit, kendin! evhamıdan kur. amina in istemeler, daha bir müd “devam etti. Biraz sonra, vazife- “ bitiren heyetle, birlikte salon. 1, Siktik. Dışarda toplar, tüfek- diyordu. Yıldız saraymm yıl. “önerken öteyanda Dolmabah- olacağım General Galıbin eski resimlerinden biri Akdülhamidi Selâniğe götüren Binbaşı Fethi (Londra Büyük Elçimiz) çe sarayım bir köşesinde, haya. tmm en heyecanlı dakikalarını ya- gıyan Mehmet Reşadm tali parla. makta idi, Abdülhamidin titrek gölgesi yaravananm arkasmda kayboldu. HATIRALARI Makedonya, Balkan harbi, Yemen ve Hicaza ait zengin hatıralarını okuduğumuz General Galip, bugün İ de Abdülhamidin hal'ine ait, şimdiye kadar hiç bilinmi- yen sırları ortaya koyarak sözünü bitirdi. ren Kurtuluş savaşma ait çok kıy” metli ve heyecanlı hatıralar okumıya başlayacaklardır. “Tan,, okuyu” ...eeeererirekeeeee .... Yıldız kalesi, kolayca fethedil mişti, âkat daha yapılacak işler vardı , Redif askerleri, Ab. dülhamidin tahttan indirilmesinin genliğini yapıyor, durmadan hava- ya silâh boşaltıyorlardı. Birtakım masumlara, bu atılan silâhlardan zarar erişebileceğini düşünerek, | emir zabitlerinden birini gönder. dim; — Boşuna cephane sarfetme. sinler! Kessinler silâhı... dedim, Darüssaade A- ye Abdülgani ge, bu sırada yanıma Yirmi “Kessinler!, diye verdiğim emir, zavallı habeşiyi fena halde ürküt. müş olacaktı. Gözlerini devirerek, şimdi anlatamıyacağım biz telâş içinde haykırdı: — Aman afandım, dedi, kri kesecekler? Benim cevap vermeme vakit kal. madan, emir zabiti yanma geldi: — Kestiler efendim... dedi Abdülgani ağanm telâşı büsbü. tün-arttı, «Neden sonra, kesilenin steş olduğunu anlayıner; geniş bir nefes aldr: | — Ooh.. Ooh.. Pek doğru.. Pek münasip. & Kessinler kessinler! diye söylendi, Abdülgani ağanm yanıma gelişi sebepsiz değildi. İki kölesi varmış. Hâl kargaşalığı arasmda, bunları ap götürmlişler; ağa hazretleri, kendinin de bir köle olduğunu unutmuş? — Aman Beyefendi. Köleleri- mi, bana iade edin. diye yalvarı- yordu. Koyuna can kaygusu, kasaba mal kaygumu.. Efendisi canile uğraşır- ken, Ağa Hazretleri de kaybolan kölelerin peşinde geziyordu, 4| gününün akşamı, alaturka saat üçte Ferik Hüsnü Pa. şa merhum, ben ve Erkânmarp Binbası Ali Fethi Bey (Londra Se- firi Fethi Okyar) Yıldız sarayma gene TAN Yangın tehlikesine karşı Şehrimizde mevcut bir çok bina- larda, bilhassa han ve apartmanlar. da oturanların yangın tehlikesine maruz bulundukları anlaşılmıştır. Bu gibi binaların çoğunda tek bir mer - diven vardır. İniş ve çıkışı tek merdivene mun- hasır olan binaların ist katlarında oturan aile, bir yangm zuhürunde, hayatlarını kurtarabilmek için üst katlardan itfaiye çadırına atlamak mecburiyetindedirler, Bu itibarla, bu hususta kat'i tedbirler almıya karar veren belediye, bu nevi binalarda 0- turan halkım yangın tehlikesinden kurtulması için bir talimatname ba zırlıyor. Bu talimatname, ancak Şe- hir meclisinin bisan devresine yetiş- tirilebilecektir. Talimatname, tatbik mevkline konduktan sonra, bu kabil bina sahipleri binalarında yeni terti- bat yaptırmıya mecbur olacaklar - Dahili kuruluşu müssit binalarda / asansör tesisatı yapılacak, bu kabil | olmazsa Üst katların arka ve van ta- raflarından aşağıya uzanan birer de- mir merdiven konulacaktır. Para için Yeni bir Karar Türk tabüyetine ait vapur idare-! | halât ve ihracatları 1,400,000 İn- leri, hariçte bulunan şahıslar ve mü- essescler lehine İfa ettikleri nakliye- cilik hizmetinden memnun olarak Türk parasmın kıymetini koruma hakkındaki kararnameden evvel, tah- sil ettikleri ve bundan böyle tahsil edecekleri navlun bedelleri dövizle - rinin emirlerinde bulunan kısmını el- de ettikleri tarihten itibaren nihayet on beş gün içinde döviz olarak mem- lekete getirip bir bankaya satmıya veya kendi namlarına Cumhuriyet Merkez Bankasına tevdi etmiye ve- yahut ta Maliye Vekâlet ayin e- deceği esham ve tahvilâtı hariçte sa- tan alıp memlekete İthal etmiye mec- bur olacaklardır. Yukardaki mecburiyeti koyan ke- rarname Vekiller Heyetince kabul e- dilmiştir. Seyyahlara kolaylık Ankara, 13 (TAN) — Turist milerinden alman resimler hakkında- ki kanunun tatbikatına ait olmak ü- zere Dahiliye, Maliye, Iktısat ve Sih- hiye Vekâletleri tarafından müştere- ken hazırlanan talimatname bitirik miştir. Yeni talimatname ile seyyah lara birçok kolaylıklar gösterilmek- tedir. ge Şehrin Ağaçlandırılacak Semtleri Belediye, gehri ağaçlandırmak için| bir program hazırlamaktadır. Bu program şehircilik mütehassıs Mös- yö Prost'a da gösterilecek, ondan 80n | gittik. Varifemiz, mahlü Padişa- hı, Selâniğe sevketmekti Abâülha- midi ayni salona çağırttık. Gündüzkünden daha fazla telâş. 1 idi, Artık, korkusunu açığa vur- muştu. Heyatma kasdetmiye: Kimize dair, bize yeminler ettiri- yordu. Salimen sabahı bulabilete- Zine inanmıyor: — Ah, bu geceyi bir geçirebil- sem. diye söyleniyordu. Nihayet sert muamele yapmağa, sağır söz- ler söylemeğe mecbur olduk. O zaman biraz yatıştı: — Peki. Hemen şimdi gidecek ? diye sordu. ek . dedik. aten, bütün hazırlıklar ya- Zi pılmıştı. Saat altıya doğru (yine alaturka) Sirkeci istasyonu. na geldik. Abdülhamidin yanındakiler o ka- dar dalgm ve perişan halde idiler ki, o tarihlerde henüz Üç dört yaş- larmda bulunan, küçük bir şehza- deyi istasyonda unuttular. Çocu Zu, kucağıma alarak, trene yetiş. tirdim, Ali Fethi Beyin kumandası al tında bir jandarma müfrezesi de Abdülhamidin hususi trenile bir. likte Selâiniğe hareket etmişti, İşte Yıldır. saraymm son gün- leri! 34 senelik İstibdat kitabmm son yaprağı bövle kapanmıstz! ra tatbik mevkiine konulacaktır. Bu- nunla beraber evvelce ağaçlandırı! - masına başlanılan mmtakalarda fas- liyete devam edilecektir. Bu maksatla yetiştirilen bir mil - edilmektedir. Köylüye Dağıtılan Arazi Halk Partisinin teşebbüsiyle “Me- nekşe Çiftliği” nin Halkalı köyüne dağıtılmasına “başlanılmıştır. Yine ayni teşebbüsler neticesi Turan çift- liği de Firuz köyü halkma dağıtıla- caktır, Bir Kitap Toplattırıldı Müddeiumumilik, (iğnelifıçi) adlı yeni çıkan bir kitabı cemiyetin muh. telif amıflarını umumun emniyeti İ- çin tehlikeli bir tarzda kin ve adave- te tahrik edici mahiyette gördüğü i- çin toplanttırılmasına karar vermiş ve sahibi Rifat Hıza hakkımda da ta kibata başlamıştır. Polis. dün bu ki- tabı toplattırmıştır. Adliyede Tayin ve Terfi Listesi Adliye Vekâletinin yeni hâkimler kanununa göre, şu günlerde yeni ta- yin ve terfi listesi hazırladığı yazıl- mıştı, Bizim öğrendiğimize göre, bu Üste ancak nisanda hazırlanacak ve slâkadarlarına tebliğ edilecektir. yon fidan ağaçlama sahalara mak -' Müstemieke Meselesi Imanyayı ve onunla beraber bütün Avrupayı meşgul ©- den en mühim mesele, onun eski müstemlekeleridir. Almanya, Ver- say muahedesi mucibince kaybet- tiği müstemlekeleri geri istiyor. Bu müstemlekeler nedir ve nere- dedir? Almanya bunları nasil el- de etti? Ve nasıl kaybetti? Alman müs- temlekelerinin en mühimleri Afrikadadır. Diğerleri, Büyük Okyanusun gârbine dağıl- mış birtakım adalardır. Afrikadakiler, Togoland, Ka- merun, Alman Şarki Afrikası, ve Alman Cenubugarbi Afrikası, Togoland ile Kamerun müstem- lekeleri parçalanmış bir haldedir, Bunların büyük bir kısmı Fransa, küçük bir kısmı da İngiltere man- dasına tâbidir. Iman Şarki Afrikasının bu- günkü adı Tanganikadır. Ve İngiliz mandasına tâbidir. Alman Cenubugarbi Afrikası, bugün Cenubugarbi Afrika adını taşımaktadır ve Cenubi Afrike- nm mandasi altındadır. Togoland ile Kamerun, sıcak mıntakaya dahildirler. Burada ya- şayan Avrupalılar, birkaç yüzü geçmezler, Yerjilerin sayısı ile 5 milyon kadardır. En mühim mahsulleri kakao, fil dişi, kobra, hurma çekirdeği vesa- ir Afrika mahsulleridir. Senelik it- giliz lirası tutar. Tanganika da sicak mmtakaya dahildir. Yüksek kısımlarında Av- rupalılar ile Asyalıların yaşama! rma imkân vardır. Büyük Harp- ten önce burada yaşayan yerliler 5000 kişi idiler. Bugün 8000 den İbarottirler, yakar en bellibaşlı ti- caret maddeleri, pamuk, kahve ve altındır. İhracatı 3 mil. yon, ithalâtı 2.5 milyon kadar tut- maktadır, e. ve. Alman Cenuhugarbi Afrikası, Cenubi Afrikaya benzer. En belli- başlı serveti, otlakları ve elmasla- rıdır, Fakat buradaki elmas saha- ları Kimberley elmaslarile rekabet &tmemesi için tamamile kapanmış bulunuyor. Büyük Harpten önce buradaki Avrupalıların sayısı 150 bindi ve bunların 12 bini Almandı, Bugün 31 bin Avrupalının 2 bini Alman- dır. Elmas sahalarının istismer! yasak edilmeden evvel, 20 milyon sterlin değerinde elmas ihraç olun- muştu. Büyük Harpten önceki Alman- ya İmparatorluğunun en mühim müstemlekeleri bunlardı. Geride kalanlar Yeni Gine, Bismark ada- ları ve Sulomon adaları Avustrdi- ya mandasına tâbidir. Bunlar be- Büz keşfolunmamış, İnkişaf etme- miş, seyrek nüfuslu yerlerdir, Fa- kat esas maddeleri altın ve kopra olan 2 milvon dış ticaretleri var- dır. İasi Yeni Zelandaya ve- rilen Garbi Samuva, ikte- sat bakımından tamamile eherimi- yetsizdir. Fakat küçük bir ada o- lan ve Britanya İmparatorluğu mandasına verilen Nauru (ihtiva ettiği fosfat madeni bakımından dünyanm en zengin adacığıdır. Bunlardan başka eskiden Al- manlara âit olan ve bali hazırda Japon mandası altında bulunan Marşal, Karolin, Maryan adaları grupları vardır. Japonlar buradan pirinç, şeker, balık ve fosfat istih- #al ediyorlar. Almanyanın kaybettiği müstem- lekeler bunlardır. Almanyanın bün- ları nasıl elde ettiğine gelince bu- nu da şu şekilde anlatabiliriz; Almanya, müstemlekeci geç atılan devletler arasmdadır. Alman hükümdarları “daha fazla Avrupa ile meşgul olmaktan ve deniz maceralarına girişmekten çe- kinmekte idiler, Büyük Fredrik: “Uzak yerler- deki arazi devlet için bir yük teş- kil ediyor, demişti. Bismark ayni arazi hakkında "Bunlar sürü sürü münazaalara yol açıyorlar,, demiş- t. Almanyanın İstediği Müstemlekeler Sarki Afrika ve garbi Samua Almanyanın Şarki Afrikadaki eski müstemlekeleri er Hitler 1923 te ayni fikir. de idi. Kendisi “Mein Kampt,, adlı eserinde müstemleke imparatorluğu vücude getirmeyi en büyük hamakat ve bunları geri almak için uğraşmayı boş lâf say- miştı. Fakat hâdiselerin, iktisadi şera itin ve modanın tazyiki Bismarkı müstemlekeciliğe sevketmiş, o da Afrikada genişlemeğe başlamıştı. Bu sırada İngiliz ve Fransız kâ- şifleri birbirlerile yarış edercesine çalışıyorlardı, Alman efkârı umu- miyesi de, ayni yola girmeyi iste- di. Bismark, yavaş yavaş fikrini de- Biştirerek faaliyete girişti ve 1884 nisanmda Cenubugarbi Afrikaya sokuldu, daha gonra ayni vadideki çalışmalar devam etti ve birkaç ay İçinde Alman 'mtstemleke im paratorluğu doğdu, ve otuz seng- ye yakm bir inkişaf devri geçirdi. F akat Büyük Harp bütün bu ümitleri yıktı, Çünkü Ak manyanın denizlere hâkim olma- dan müstemlekelerini müdafaa et- mesine İmkân yoktu. Harbin kop- ması üzerine İki ay İçinde İngilte- re, Fransa kuvvetlerine (o domin- yon kuvvetleri Almanyanm bütün müstemlekclerini işgal ettiler. Yal. nız Şarki Afrikadaki Alman müs. temlekesi Von Lettov Vorbek ta- rafından müdafaa olunmuş ve mü- dafaa mütarekenin imzalanmasma kâdar devam etmiştir. Sulh müzakereleri sırasındi es- ki Alman müstemlekelerinin man- da altına alınması kararlaştırıldı ve Almanya'bu müstemlekeler ü- zerinde hukukundan müttefikler lehinde feragate mecbur edildi. Almanya gerçi protestoda bu » lunmuş, fakat protesto hasır sltr edilmiş ve Alman müstemlekeleri yukarda gösterdiğimiz şekilde pay laşılmıştır. Bugün Almanya, eski müstem- lekelerini istiyor, bunları alabile- cek mi veya alamıyacak mı? Beli değil! Fakat meselenin tarihçesi budur. Biri Gözünden, Öteki Yüzünden Yaralandılar 1 — Sultanahmette Glingörmez 80. kağmda oturan 17 yaşında Melik, evde eline geçirdiği saçma tüfeği ile bahçede atış yaparken saçma geri tepmiş ve yüzünün sağ tarafmdan yaralanmıştır. Malik, tedavi altıma almıştır. z 2 — İtminönünde Hüdavendişir caddesinde 11 numaralı evde oturan 48 yaşında Cemile, mangal yakarken, küller arasında bulunan ve mahiyeti henliz anlaşılmıyan bir madde patla, mış, gözlerinden yaralanmasına sebe- biyet vermiştir